Önceki maçları bilmem... Menisküs ameliyatından erken dönüp, kariyeri sona eren kaç oyuncu biliyorum. Rıdvan'ı filan genç arkadaşlar hatırlamaz; haydi, o futbolcu diyelim... NBA'de bir Brandon Roy vardı. Şu an muhtemelen kariyerinin en olgun dönemini geride bırakmış bir veteran olarak oynuyor olacaktı. LeBron James'in yaşıtı... Kesinlikle bir süper-star adayıydı. 2007'de NBA olmuş, çaylak sezonunun ardından üç sene üst üste all-star seçilmişti. Menisküs ameliyatı oldu; play-off sezonuydu. Bir hafta sonra parkeye dönmek istedi. Kimileri "ne fedakar bir oyuncu!" diye alkışladı. Kemal Erdem hatırlar belki; yanlış dedik, salaklık ediyor dedik. Ne yazık ki, haklı çıktık. Dönüş o dönüş oldu. Daha da dikiş tutturamadı.
Vesely bu hâliyle, üstelik oyununda atletizm ön planda olan bir basketbolcu için diz gücünün ne kadar mühim olduğu ortada iken, süre alması, sorumluluk alması... Takım için kariyerini bir Branson Roy cüretiyle riske atması... Onu Efes maçının masumlarından yapmaya yeter. İstese kaçak dövüşür, ağrılarım var deyip sahaya çıkmazdı. Kim ne diyebilirdi ki? Yani o haliyle elinden geleni yaptı, iki kritik orta mesafe isabeti buldu mesela. Bence Efes maçında tartışılacak olan bizim iki uzunumuz (Vesely - Melli) değil... Bir şey sorgulanacaksa, Ahmet Düveroğlu'na verip veriştirilsin... O adam olsa, Vesely o halde süre almak zorunda kalmazdı. Gibi...