Aslına bakarsanız bu ülkede üst düzey takımlarda sporcu olmayı başarmış şanslı azınlık ( şanslı diyorum çünkü sadece yetenek ve çalışmayla değil şans ve lüzumsuz bir sürü etmen var bunun için ) için en az eksikliği çekilecek şey motivasyon kaynağı bulmak olmalı. Ülkenin şartları belliyken gerçekten bulunmaz bir nimet. Mesela Barış Hersek isimli arkadaş. Kusura bakmayın ama bu adamı çalışmak, gelişmek için motive edecek daha ne olabilir. Avrupanın en üst seviyesinde, en iyi koçla, en iyi oyuncularla, en iyi salonlardan birinde yıllar geçiriyorsun ve hakkını vererek 30 sn o seviyeye ayak uyduramıyorsun. Şimdi buna ne denir? Bunun gibi sayısız örnek var türk sporunda. Gerek sosyolojik, gerek etnik özellik olarak biz millet olarak çalışmayı ve disiplin altına girmeyi sevmiyoruz. Hal böyle olunca da sürdürülebilir bir gelişim sağlamak mümkün olmuyor. Yukarıda bir arkadaş Mesut Özil örneği vermişti. Evet Mesut Özil alman kültürüyle yetiştiği için bu seviyelerde kalıcı oluyor, ama sonuçta onu çok zorlayan bir genetik var )) siyasi işlere giriyor, kolay küsüyor, duygusallık yapıyor, bar çıkışı gazeteciyle dövüşüyor. Eğer Mesut Özil o yetenekle alman olsaydı Bayern Münih formasını 15 yıl giydikten sonra fifada uefada federasyonda görev alan bir spor efsanesi olurdu.