Parkede Fener

Site Hakkında => Forum Arşivi => Konuyu başlatan: Eto - 23 Aralık 2013, 22:39:40

Başlık: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Eto - 23 Aralık 2013, 22:39:40
HER ŞEY YENİ BAŞLIYOR.

(http://2.bp.blogspot.com/-7wW3OhxI49w/UrhvTsFKZqI/AAAAAAAABVk/xG74D8Ht7jE/s1600/45d.jpg)


Euroleague gruplarının noktalanmasıyla birlikte genel bir değerlendirme yapma vakti de geldi. Bu senenin kendi adıma en büyük gündemi olan basketbol takımı hakkında birkaç şey yazmazsam, ileride çocuklarımın yüzüne güvenle bakamamaktan korkuyorum.

Sezon başı gelişmeleri ve değişen ortam hakkında söylenecek her şey söylendi. Beni ilgilendiren kısmı gelişim tarafı ve gelinen nokta. Obradovic isminin olduğu yerde beklenti olmaması imkansız. Bunun yanında, yaşanmışlıklarla birlikte benim gibi bünyeler 'bekleyelim görelim' tavrına bürünmüştü. Haksız da değildik fakat Obradovic bize gereğinden fazla şey gösterdi. Bunu yazın devamında daha net şekilde açıklayacağım ama burada bulunsun.

Grup içerisindeki Barcelona ve Cska maçlarını sadece başkaldırabildiğimiz, pes etmediğimiz ve takım gibi parkeye basabildiğimiz birer mücadele olarak görüyordum. Bu şartlar içerisinde kazanılacak maçlar da tabii ki sürpriz olmayacaktı. Sonuç olarak ciddi bir bütçe var ortada. Bir de son senelerde olduğu gibi 'kağıt üzerinde' iyi bir kadro. Yine de kimlik kazanmak basketbolun en zor işidir. Obradovic ve oyuncuları kimlikleri cebindeymiş gibi başladılar sezona. Kiev maçında biraz geçmişe benzeyen ve 'acaba?' dedirten tablodan sonra her şey çok tadında gelişti.

Geçen seneden sonra, Barcelona maçında bir ara oluşan yirmi farklık açıklığın karşı tarafın sorumluluğunda olduğunu görmek her şeyi açıklıyor aslında. İlk günden beri Euroleague maçlarında net olarak gördüğümüz bir şey var. Parkeye ayak basan her adam o maçı istiyor. Kenardaki adam o maçı herhangi bir maçtan veya herhangi bir adamdan daha fazla istiyor. Fenerbahçe'nin geçen senelerden farklı olarak yaptığı tek şey belki de buydu. Karşımızdaki rakibe buradan çıkacak olan sonucun kendi isteğimiz doğrultusunda olacağını bastıra bastıra söyledik. Bunun yanında, geriye düştüğümüz ve beklediğimiz o sınavlara tabii tutulduğumuz maçlar da oldu. Bu dönem aslında Barcelona'nın geri dönüşü ve tutulup kalan oyuncuların bir şekilde maçı noktalayabilmesiyle başladı. Barcelona deplasmanında yediğimiz birkaç yumruktan sonra, tekrar maçın içine girebilmemizle gelişti. Cska için hayati bir maçı, sürekli maçın içerisinde kalarak ve sinir bozucu şekilde kazanarak iyice keyifli bir hal aldı. Cska'nın yaşadığı dönemsel sıkıntılar ya da oturmamış parçalara takılmamak lazım. Genel olarak yapabildiğimiz ve alışık olduğumuz şeyler değil bunlar.

Mental olarak aşılan bu eşikten sonra, çizilen, yapılmaya çalışılan teknik şeyler konusunda da bir şüphe kalmıyor zaten. Çünkü o konularda gidilen her yol kenardaki adama çıkıyor. Bundan daha büyük bir güven duygusu yok. Sadece tek bir örnekle bu konuyu geçmek istiyorum. Partizan yenilgisinde, fark ikiye kadar düşmüşken Bojan'a çizilen bir oyun var. Maçı edinme imkanım olmadığı için görüntülü analiz yoluna gidemiyorum ama çok net hatırlanacaktır. Tepede yapılan iki perde sonrası Emir solda boş kalıyor. Daha sonra dikkatlerden uzaklamış Bojan ters tarafa doğru devriliyor, gerekli perdeler yapılıyor ve maçı getirecek üçlük için fırsat elde ediyor. Bu tarz bir seti en son ne zaman gördük hatırlamıyorum. Aslında çok fazla takıma da nasip olmuyor.

Ben işleyen bu düzenin dişlilerine inmek istiyorum biraz da. Takımın böyle işeleyebilmesi için neler yapılmış ve kimler başrol oynamış biraz daha ayrıntılı bakmak gerekiyor.

(http://2.bp.blogspot.com/-UcQ-5E7ZRl0/UrhQ8DCgd9I/AAAAAAAABUM/SYO9IoZejug/s1600/emir-1.jpg)

'O sene bu sene'lerin Oğuz ile baş kahramanlarından birisi olan Emir Preldzic'ten başlamak gerekiyor diye düşünüyorum. 'O sene'yi en sonunda yakalayabildi. Topun tüm işleyişi O'na bakıyor. Sahada en çok kalan oyuncu ve kenarda olduğunda da net şekilde yokluğu hissediliyor. Ayaklarının çok hızlı olmadığını düşünürsek, asla çok iyi bir savunmacı olamayacak belki ama gayreti ve kol boyuyla birlikte savunmasını da -takımla birlikte- bir kademe yukarıya çıkarttığını söylemek yanlış olmaz. Ribaundlara yaptığı katkı da pozisyonuna göre çok çok değerli. Şut seçimleri çok daha mantıklı. Hala daha çok güvenilir bir el değil ama ritmindeki dalgalanmalar eskisi kadar can sıkıcı değil. Faul çizgisine hiç olmadığı kadar çok gidiyor ve yüzdesi de kabul edilebilir noktalarda.

(http://4.bp.blogspot.com/-pA6pcupEPfI/UrhRci0ATBI/AAAAAAAABUY/JV1QGPyNNLA/s1600/emir-2.jpg)

Bunların ötesinde Emir'in sahada olduğu ve olmadığı istatistikler de burada. Çok uzun süreler sahada kaldığı için sağlıklı bir değerlendirme olmayabilir ama izleyen kişiler de az çok görüyordur. Emir bu sene topun dolaşmasındaki belki de tek anahtar. Olmadığı zaman yarı saha hücumlarımız kötü haller alabiliyor. Bu yüzden Emir bu sene çok çok kritik. Bu çizgide gitmek zorunda. Hatta belki de bir eklenti düşünülüyor olabilir. Sezonun geri kalanında aynı tempoda götürmesi iyice zorlaşacak.

(http://3.bp.blogspot.com/-HicnC29dcJ4/UrhSUSVaGalatasarayI/AAAAAAAABUg/tOqotSD7gKQ/s1600/bo+1.jpg)

Gelelim benim açımdan sezonun kahramanı olan Bo McCalebb'e. Sezon başında ''daha çok atış kullandığı bir düzenimiz olmalı'' dediğim için çok pişmanım. Gelinen noktada, Bo'nun rolü o kadar güzel çizilmiş ve Bo da rolünü o kadar iyi oynuyor ki Obradovic'e bir kez daha hayran kalmamak için hiçbir sebep göremiyorum. Bo'yu patlamaya hazır bekleyen ve gerektiği her an yüksek yüzdeyle sayı kazandıran bir savaşçıya dönüştürdü. Bo inanılmaz istiyor ve çok hırslı. Özellikle Emir, Bojan, Bjelica, Kleiza ile birlikte sahada bulunduğu zaman çok etkili bir hal alıyor. Onların yarattığı boşluklar ve şut tehditi ile Bo'nun oyun tarzının birleşmesini izlemek çok keyifli. Maç başına neredeyse iki top çalıyor ve ribaundlar konusundaki katkısı da inanılmaz. Bu sene bir şeyler başaracaksak en büyük kahramanlardan birisi Bo olacak. Hiçbir şüphem yok.

(http://2.bp.blogspot.com/-3Ng4qFopUB4/UrhVA4TjghI/AAAAAAAABUs/0WFWawiSjLw/s1600/bojan+.jpg)

Geldiği sene nasıl bir skor potansiyeli olduğunu biliyorduk fakat Bojan Bogdanovic'in son Avrupa Şampiyonası ve devamında evrildiği model çok çok yüksek bir noktaya çıktı. Şu an Avrupa'nın en komple skorerlerinden birisi. Sırtı dönük oyununu getirdiği nokta ile birlikte tam olarak durdurulamaz bir skorer haline geldi. Hala daha tek eksiği toplu oyunu ve on saniye kadar elinde tutup saçmaladığı pozisyonlar olarak gösterilebilir. Bunun yanında mental olarak da belirli bir eşiği aşması gerekiyor. Büyük maçlarda büyük oynamaya başladı. Şimdi asıl sahne var. Orada da devamını getirmeli. Geleceği düşünmekten günü yaşayamayan adamlardan olmak istemem ama Bojan'ın olası gidişi çok büyük yaralar açabilir. O'nun ayarında ve O'nun silahlarına sahip bir skorer piyasada yok.

(http://1.bp.blogspot.com/-JtsBPu9G0vQ/UrhWuf9o-OI/AAAAAAAABU4/ztwUn0BEq-Q/s1600/bjelica+.jpg)

Gelelim işin en çok umut veren kısımlarından birisi olan Bjelica'ya. Çok çok uzun süredir basketbol izlemiyorum. Yaşım buna el vermez ama izlediğim dönem içerisindeki en yetenekli adamlardan birisi. Buna eminim. 'Hile' olarak tanımlanabilecek bir basketbol bilgisi, saha görüşü ve şut yeteneği var. Pozisyonu için ekstra olarak sayılabilecek bir sürü şeyi çok iyi yapıyor. Bjelica'yı özel kılan nokta burası. Şu an pozisyonu içerisinde dakika başına en çok sayı atan isim. Zoric ve Vidmar ile oynamaya başladığı 4-5 ikili oyunlarının artışı da sevindirici. Üçlük çizgisinin etrafından içeriye süzülüşleri skorer tadında. Bazen üçlük atması gereken yerlerde çok tereddüt ediyor. Bu kadar özgüveni yüksek bir adam için garip bir alışkanlık. Hele çizginin iki metre gerisinden attığı üçlükleri falan düşününce iyice garipsiyorum ama büyük bir problem değil. Üçlük isabeti ve yüzdesi ortada. Beklediğim şekilde ilerlerse, iki sene sonra Avrupa'nın en iyisi olabilir.

(http://4.bp.blogspot.com/-VCgOKiqYsQE/UrhoJwz4abI/AAAAAAAABVU/X1P5TPwDED4/s1600/kleiza.jpg)

Beni en çok şaşırtan ve mutlu eden adamların başında gelen Kleiza'dan da biraz bahsetmek istiyorum. Yeteneğinden, yapabileceklerinden haberdardık fakat sakatlıklar ve Bjelica'nın alınmış olması bu transferi -kendi açımdan- çok ilginç kılmıştı. Kleiza'nın da topu isteyen ve dengesiz bir yapısı olduğunu biliyoruz. Burada işler pek öyle olmadı. Düzen içerisinde tanınan özgürlükleri 'bence' çok iyi anladı. Bir iki maç hariç haddini aştığını ya da takımı bozduğunu hatırlamıyorum. O zamanlar da eli sıcaktı ve O'nun seviyesindeki bir yıldızın deneyebileceği, belki de denemesi gerektiği pozisyonlardı. Yani aslında bozmak kelimesini kullanmak yanlış olabilir. Sezonun ortasında şut ritmi düştü. Bunun sebebini de yeni yeni öğrenmeye başlıyoruz. Tahmin edildiği gibi Kleiza vücudunu toparlamak için çalışmalar yapmış. Sene başında bel kısmından sarkan parçalar pek hoş gözükmüyordu. Eskisi gibi ince bir adam olmadığı aşikar ama bu yönde bir çalışma yapılması da normal. Zaten gerektiği her maçta, gereken skoru verdi. Sene başında, arkadaş sohbetlerinde konuştuğumuz 'Bu takımın lideri kim olur?' sorusunun cevabını daha çok Kleiza'da buluyorduk. O da kritik maçlarda pek aksini yapmadı. Şimdi daha fazla söyleyecek sözü olduğuna eminim.

--


(http://3.bp.blogspot.com/-VumC6Ech0yM/UrhYpF5j9LI/AAAAAAAABVE/Bgyqxq6_JjA/s1600/fener.jpg)

Bunların yanında, Fenerbahçe'nin genel grafiği de bunu yansıtıyor. Ofansif olarak çok iyi bir noktadayız. Yine de yarı saha hücumunda ve yukarıda bahsettiğim Emir Preldzic'in olmadığı dakikalar konusunda aşmamız gereken çok önemli bir eşik var. Final Four macerası için Bo-Emir-Bojan üçlüsünün yanına bir tane daha güvenilir bir isim eklemek zorundayız. Kenan tam da tahmin ettiğimiz gibi gözümüzün önünde bağıra bağıra gelişiyor ama henüz o isim değil. Ömer'in son günlerde yaptığı şeyler sevindirici ama topa yön verme konusunda en son başvurulacak isim olabilir. Topun dolaşımını sağlayacak, takımını rahatlatacak bir isim lazım. Sene başı sorulsaydı saf bir iki numara isteyebilirdim ama gelinen noktada ihtiyacımız olan şey bu değil. Zoric'in de sezona beklenen noktada girmediğini söylemek gerek. Avrupa Şampiyonası ve Hırvat takımının saçma sistemi O'nu bayağı geri atmış. Fizik olarak da çok iyi değildi. Son bir aydır toparlanmaya başladığı hissediliyor. Bunu düzenli şekilde yapması da sevindirici. Hücum konusundaki silahlarını bir şekilde kullanacaktır. Bunun yanında Zoric'in zekasına ve perde bilgisine çok ihtiyacımız var. Yani diri kalmasına.

Hiçbir şey duymadım, hiçbir şey de araştırmadım ama bir takviye gelebileceğini düşünüyorum. Tam olarak bahsettiğim sebeplerden ötürü. Ya da takım içinde bir çözüm bulunacaktır. Bunun için benim aklım daha fazla çalışmıyor ama Obradovic ne yapar, ne düşünür bilemem. İlla ki en iyisini düşünecektir.

Sonuç olarak; gelinen nokta benim hayal gücümün ötesinde oldu. Bundan sonra asıl savaş alanı var. Oralara çok yabancıyız ve son tecrübemiz de pek hoş değildi. Şimdi nasıl kalktığımızı ve aslında daha fazlasına da sahip olduğumuzu gösterme vakti olabilir. Bu kadar büyük bir bütçeyle başladığımız ve başarı için gerekli olan bütün parçaların elimizde bulunduğu bu seneyi, klasik ufak eksikler yüzünden, gerektiği noktada bitirememekten korkuyorum. Ya da hala daha çok tedbirli yaklaşıyorum. Bilmiyorum. Ne olursa olsun, her şey şimdi başlıyor. Yolumuz açık olsun.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: nemanja bjelica - 24 Aralık 2013, 00:22:24
Elinize sağlık güzel bir yazı olmuş.ALLAH utandırmasın.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: tecessus - 24 Aralık 2013, 16:05:15
Radar chartlar için teşekkürler, en sevdiğim grafik türleridir, elinize sağlık
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Tolga Gümüş - 24 Aralık 2013, 19:11:18
Euroleague'de kendi grup analizini yapmış; http://www.euroleague.net/news/i/126846 (http://www.euroleague.net/news/i/126846)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:20:52
Madem gruplarda belirlendi şöyle bi durum kontrolü ve takım incelemesi yapmak gerek diye düşünüyorum .

Olympiacos :
Son 2 yılda kazandıkları şampiyonluklarda kadro derinlikleri bence bu kadar yoktu. Bu yıl Real ile birlikte ürkütücü bir hale büründüler.Evet geldikleri grup belki ilk aşamadaki en kolay gruptu ama seyirci desteği olan İstanbul deplasmanında kontrolü elden bırakmayan ve aynı zamanda oyuncu dakikalarını iyi ayarlayan bir takım gördük.Evet hayalleriniz büyük ise Olympiakos ve Real Madrid gibi takımlarla bir yerde karşılaşmanız gerek.Ki bence gruplar bizim istediğimiz şekilde oldu.Önemli olan bundan sonra mevcut performansı artırarak devam etmek.
4   PETWAY, BRENT           USA          Forward   2.05   1985
5   LAW, ACIE                   USA           Guard   1.90   1985
6   DUNSTON, BRYANT           USA           Forward   2.03   1986
7   SPANOULIS, VASSILIS   Greece   Guard   1.93   1982
8   PERPEROGLOU, STRATOS   Greece   Forward   2.03   1984
9   PAPAPETROU, IOANNIS   Greece   Forward   2.03   1994
10   SLOUKAS, KOSTAS           Greece    Guard      1.90   1990
12   SIMMONS, CEDRIC            USA     Center   2.06   1986
14   BEGIC, MIRZA              Slovenia   Center   2.16   1985
15   PRINTEZIS, GEORGIOS   Greece   Forward   2.02   1985
16   AGRAVANIS, DIMITRIOS   Greece   Forward   2.08   1994
17   MANTZARIS, EVANGELOS   Greece   Guard   1.96   1990
18   KAVVADAS, VASILEIOS   Greece   Forward   2.04   1991
19   KATSIVELIS, DIMITRIOS   Greece   Guard   1.96   1991
24   LOJESKI, MATTHEW              USA   Guard   1.98   1985

Mevcut kadroları bu şekilde. Pire'de oynadıkları maçlarda genellikle ilk yarılarda 10-15 sayılık bir diferans yakalayıp maçı bunu koruyarak ya da üstüne koyarak devam etmeye çalışıyorlar.İlk tur grup maçlarında 11-22 lik GORA maçı dışında herhangi bir sorun yaşamamışlar özellikle hedef maçlarda.Bunun dışında Malaga ve Siena maçlarında da tek basketlik farklarla ilk çeyreği geride geçmişler.Deplasman ise Malaga maçı dışında yumruğu ilk çeyrekte vurmuşlar.

81.2 sayı ortalaması ile oynuyor Olympiakos. Bence asıl önemli olan %57 lik 2 sayılık atış yüzdesi. 3 sayılış atış yüzdesi %38.4 . Serbest atış yüzdesi Bryant Dunston'a rağmen %70.
Maç başına ortalama 32.6 ribaund alıyorlar. Bu rakam BENCE Euroleague seviyesi için düşük.Takımın en ribaundcu ismi ise Bryant Dunston.Özellikle ofansif ribaundlarda çok dikkat edilmesi gereken bir isim.Maç başına yapılan 18.7 asist karşılığında ise 12.7 top kaybı ile oynuyorlar.Spanoulis gibi bi winner'ın olduğu bir takımda bu top kaybı oranı oldukça kabul edilebilir.

Takımın sayı lideri 15.8 sayı ortalaması ilse Spanoulis.Printezis-Bryant ikilisi totalde ortalama 13 ribaundluk katkı yapıyorlar.

İlk tur gruplarında en çok yıpranan yani en çok süre alan oyuncular ise ; 27.17 Spanoulis - 25.43 Lojeski - 25.28 Dunston .

Acie Law kenardan inanılmaz bi eneji ve katkı ile geliyor.Bunun dışında yıllardır bildiğimiz Printezis aynı şekilde atış stiliyle oynamaya devam ediyor.Takım oyununa devam eden Olympiakos Lojeski ' den beklentiler dahilinde katkı almaya devam ediyor.Perperoglu bu yıl extra katkı veriyor.Sloukas zor anlarda el yakayan şutlarda gene titremeden devam ediyor atmaya.Mantzaris , Brent Petway ve Cedric Simons işin emek kısmında gene işbaşındalar.Ek olarak Printezis 'i yazmaya gerek duymadım.Malumunuz bütün ağır ve pis işlerin hepsi onun sırtında.

Geçen yıldan eksik olarak Kostas Papanikolou'nun öldürücü nitelikteki diplerden gelen 3 sayılık atışlarını ve mükemmel ötesi savunmasını ve K.Hines'ın pota altında güce dayalı boyundan büyük işlerini aramıyor değiller.

Bu yıl uzun seçimlerinde Pana'nın Lasme ve Gist seçimlerine karşılık verebilmek adına biraz daha uçan kaçan isimleri tercih ettiler.

Şu ana kadar Begic'ten istedikleri katkıyı alamadılar.Asist ve Ribaund konusunda sıkıntıları oldukları çok belli.Takviye yaparlar mı bilemem ama bence ihtiyaçları var.Özellikle bizim beğenmediğimiz Vidmar tarzında bir oyuncuya ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum.

Başlangıç olarak Olympiakos değerlendirmesi yaptık devamı yolda ;-)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:21:57
Şimdi sırada EA7 Emporio Armani Milano

Geçmişten kalan bir hesabımız var EA7 ile . İtalyanların paralı mahalle çocuğu olaran nitelendirilen EA7 bu yıl genel olarak güzel bir kadro kurdu.
Gruplara bakarak 3.lerden seçim yapmak istesek EA7 bunlardan birisi olurdu diye düşünüyorum.
00   HAYNES, MARQUEZ   USA   Guard   1.88   1986
5   GENTILE, ALESSANDRO   Italy   Guard   1.96   1992
6   GIGLI, ANGELO   Italy   Forward   2.09   1983
7   CERELLA, BRUNO   Italy   Guard   1.94   1986
9   MELLI, NICOLO   Italy   Forward   2.05   1991
12   TOURE, MOHAMED   Italy   Guard   1.90   1992
13   CHIOTTI, DAVID   USA   Forward   2.05   1984
14   KANGUR, KRISTJAN   Estonia   Forward   2.01   1982
21   MERLATI, ANDREA   Italy   Forward   1.98   1995
23   LANGFORD, KEITH   USA   Guard   1.93   1983
24   SAMUELS, SAMARDO   Jamaica   Forward   2.06   1989
30   WALLACE, C.J.   USA   Forward   2.06   1982
31   LAWAL, GANI   USA   Forward   2.05   1988
34   MOSS, DAVID   USA   Forward   1.95   1983
55   JERRELLS, CURTIS   USA   Guard   1.85   1987

mevcut kadroları bu şekilde oluşuyor.Bunun yanında D. Hackett ismini de artık bu kadroya yazabiliriz. Ne derece gerekli bir transfer olduğu bilinmez ama Siena'dan kaptıkları son isim yüksek olarak Hackett olacak.
Spanoulis'li Olympaikos'un aksine EA7'de dakika paylaşımı konusunda sorunlar var. 20 dakika ortalamanın üzerinde oynayan 7 oyuncu var (Gentile,Jerrells,Kangur,Langford,Melli,Moss,Samuels) .

5 galibiyet 5 mağlubiyet ile geldikleri TOP16'da ne yapacakları ise bence çok meçhul.Maçlara iyi başlamakta zorluklar yaşayan EA7 genellikle ilk çeyrekleri kafa kafaya oynuyorlar.Deplasman ise ilk çeyreklerde abondane olma ihtimalleri çok yüksek.Zira ilk tur gruplarında önde bitirdikleri herhangi bir deplasman ilk çeyreği yok.

Takımın sayı yükü Gentile ve Langford üzerinde.Maç başına bu ikili minumum 30-35 sayı atıyorlar.Takım ortalamasının 74.2 olduğunu düşünürsek %50 ' ye yakın bir oran yakalayan bu 2 oyuncu ana hücum silahı durumundalar.Takımda asist konusunda öne çıkan isimler ise Gentile-Langford ve Jerrells . %51.4 2 sayılık %30.3 3 sayılık ve %74.7 serbest atış yüzdesine sahip olan EA7 maç başına ortalama 34.2 ribaund çekiyor.Maç başına 13.5 asist oranı ise bu takımın ''bencil'' oluşunun bir göstergesi.12.7 top kaybı oranı mevcut.Yani asist-top kaybı oranı hemen hemen 1 ..Melli açık ara takımın ribaund lideri.
Jerrells-Melli-Langford-Moss-Samuels ilk 5'i zorluk seviyesi yüksek maçlarda tercih ettikleri başlangıç seçimi.

Takımın düzeninden bahsetmemiz zaten imkansız.Guard olarak Jerrells birinci opsiyon olan bir takımda bireysel performansların önplanda olması normal.Hackett takviyesinden sonra biraz daha düzene gireceğine inandığım EA7 gene en büyük sorunu pota altında yaşıyor.Genç Melli emek kısmında devrede.Jamaikalı Samuels aldığı dakikaya oranla düşük sayı üretiminde bulunsa da yüzdeli atmasından dolayı pozitif katkıda bulunuyor.Gani Lawal - Kangur ikilisi fazlasıyla katkıda bulundular.Beklentilerin üzerinde olmalarının sebebi de buydu aslında.Sorunlu oyunculardan kurulu EA7 genel olarak günlük/anlık performanslarla tabiri caizse ''Geçinen'' bir takım haline geldi.
Son olarak dikkat çekmek istediğim bir oyuncu var : C.J Wallace . 2001-2011 yılları arasında çok iyi performans gösteren bu oyuncu geçirdiği sakatlık ve Gran Canaria seçimi üzerine kariyerini düşüşe geçerdi.31 yaşına gelen oyuncu son yıllarda diz sakatlığı üzerine sorunlar yaşasa da o katkı vermeye başlarsa EA7 etkin bir takım haline gelebilir.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:23:15
Şimdi Sırada Yılların Tau Ceramica'sı bi kaç yıl öncenin Caja Laboral'i ve son olarak Labarol Kutxa Vitoria ..

Hani Euroleague'i Türkiye Birinci Futbol Ligi ile eşleştirmeye kalkarsak büyük takımların en çok zorlandığı deplasman ( Bursa-Eskişehir) Laboral deplasmanı olarak görülebilir.Ciddi olarak hiç ama hiç istemediğim bir takımdı.Onlarla daha önce defalarca oynadık.Ve genel olarak başarısız sonuçlar aldık.Dengeli bir ekip olarak nitelendirebileceğimiz olan LABORAL  bu yıl Bjelica'yı aldığımız takım .

4   MAINOLDI, LEO   Argentina   Forward   2.03   1985
5   NOCIONI, ANDRES   Italy   Forward   2.03   1979
7   VAN OOSTRUM, DEVON   England   Guard   1.93   1993
8   HANGA, ADAM   Hungary   Forward   2.00   1989
11   HAMILTON, LAMONT   USA   Center   2.08   1984
12   DIOP, ILIMANE   Senegal   Center   2.10   1995
15   HODGE, WALTER         USA   Guard   1.82   1986
19   SAN EMETERIO, FERNANDO   Spain   Guard   1.98   1984
21   PLEISS, TIBOR   Germany   Center                           2.13   1989
22   HEURTEL, THOMAS           France         Guard   1.89   1989
25   JELINEK, DAVID          Czech Rep.     Guard   1.94   1990
51   BJELICA, MILKO              Montenegro   Forward   2.07   1984
55   CAUSEUR, FABIEN          France   Guard   1.94   1987
MARTINEZ, CARLOS              Spain   Forward   1.96   1996

bu oyuncular LABORAL ' in kadrosunu oluşturmakta.Az önce de bahsettiğimiz gibi kendi evinde attıkça coşan bir takım olan LABORAL İspanyol ekolünün bir temsilcisi.İlk tur gruplarda 6 galibiyet 4 mağlubiyet ile elde ettiler.Son hafta 7 sayı farkla kazandıkları KUBAN maçı sayesinde PANA'yı da yanına alarak bizim gruba geldiker. DİOP dışında takım inanılmaz dengeli ve uyumlu bir şekilde rol alıyorlar.10 dakikanın altında süre alan sadece 1 oyuncu var.20 dakikanın üzerinde ise 8 oyuncu var.

Takım maç başına ortalama 76.7 sayı atıyor.%55.1 2 sayılık - %35.4 3 sayılık ve %80.4 serbest atış yüzdesiyle oynuyorlar.32.9 ribaund oranı düşük dediğimiz Olympiakos seviyesinde.16.6 asist oranına karşılık 13.7 top kaybı oranı ise düşündürücü.

Takımın Ribaund lideri NOCİONİ.Tibor Pleiss ise onun en büyük yardımcısı.Walter Hodge topa yön veren isim. Maç başına en az 3 asist yapan HODGE aynı zamanda Pick'n Roll oyunlarında da etkin rol oynuyor.

Takımda sayı dağılımı geniş bir payda da ele alınmalı.Milko Bjelica,Hamilton,Andreas Nocioni ve Tibor Pleiss 50-55 sayı civarında katkıda bulunuyor.Ama her maçın kendisine göre bir hikayesi ve kahramanı oluyor LABORAL'de.

2 maçta da MACCABİ'yi yenmeleri onların potansiyellerini ve yeteneklerini göz önüne çıkartıyor.Ama 2 maçta da KIZILYILDIZ'a yenilmeleri de düşündürücü.Gruptaki diğer mağlubiyetlerini PANA ve KUBAN'a karşı aldılar.

Thomas Kelati-Kaukenas-San Emeterio-Fabien Causeur takıma katkı sağlayan diğer oyuncular. Özellikle San Emeterio tutturursa can yakabilecek bir oyuncu.

Dikkat çekmediğim isim ise Head Coach Sergio Scariolo.Onun Malaga kariyerini unutmak imkansız.Bu sene başına geçtiği LABORAL'de aynı etkiyi yapabileceği kanaatindeyim.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:23:57
Unicaja Malaga ...

Gruptaki diğer bir İspanyol.İçeride bazen hissettikleri taraftar desteği ile rakibin kafasına balyoz indirebilen , ama bazen de aşırı kırılgan yapılarından dolayı kazanmları gereken maçları kaybeden bir ekip.
6   TODOROVIC, DEJAN   Serbia   Forward   1.96   1994
8   SABONIS, DOMANTAS   Lithuania   Forward   2.08   1996
9   VIDAL, SERGI   Spain   Guard   2.00   1981
10   URTASUN, TXEMI   Spain   Guard   1.93   1984
11   CALLOWAY, EARL   USA   Guard   1.90   1983
12   SUAREZ, CARLOS   Spain   Forward   2.02   1986
15   GRANGER, JAYSON   Uruguay   Guard   1.89   1989
17   VAZQUEZ, FRAN   Spain   Center   2.09   1983
18   NGUIRANE, MAODO MALICK   Senegal   Center   2.10   1993
19   TOOLSON, RYAN   USA   Guard   1.93   1985
21   KUZMINSKAS, MINDAUGAS   Lithuania   Forward   2.05   1989
22   DRAGIC, ZORAN   Slovenia   Guard   1.96   1989
30   HETTSHEIMEIR, RAFAEL   Spain   Center   2.08   1986
33   CANER-MEDLEY, NIK   USA   Forward   2.03   1983
51   STIMAC, VLADIMIR   Serbia   Center   2.10   1987
DIAZ, ALBERTO   Spain   Guard   1.90   1994

Bu kadroda göze çarpan isimler ; bu sezon ki muhteşem çıkışıyla Nik-Caner MADLEY , Dragic biraderlerin Avrupa şubesi olan Zoran DRAGİC ve BARCA'da geçirdiği yıllardan sonra sahil kasabasına yerleşmiş emekli modundaki Fran VASQUEZ.

İlk tur gruplarda 75.59 sayı ortalaması yakalayan MALAGA geçtiğimiz yıllara göre düşük olan şut yüzdesiyle göze çarpıyor.
%52.5 2 sayılık - %32.4 3 sayılık ve %72.4 serbest atış yüzdesi yakalayan MALAGA , maçlarda ortalama 35.1 ribaund alıyor.Takımın ''Ribaund Kralı'' CANER-MADLEY maç başına 5.4 ribaund alıyor.Oyun kurucu olarak takımda Granger-Calloway ikilisini görüyoruz.Bu ikili maç başına 9-10 asist yapıyor.11.6 olan top kaybı oranı ise kabul edilebilir seviyede.Top kaybında bile bir dengeden bahsedebiliriz.

Daha önceden tanıdık yüzler olarak KARŞIYAKA zamanından TOOLSON ve daha geçen yıla kadar BANVİT forması giyen STİMAC karşımıza çıkıyor.
Fakat aldığı dakikaya ve beklentiye göre epey düşük seviyede kalan TOOLSON şu aralar Koç JOAN PLAZA'nın en önemli sorunlarından birisi.
İlk tur gruplarında 5 galibiyet 5 mağlubiyet alan MALAGA en kritik maçlarda ( Son SİENA galibiyetine rağmen) reaksiyon göstermekte zorlanan bir takım.Örneğin İstanbul'da GSLH'ı yenselerdi grupta 2. ya da 3. olmak için oldukça güçlü bir söze sahibi olacaklardı fakat o kadar kırılgan bir takım ki 10 sayı farkla önde gittikleri SİENA maçını son topta kazandılar.

Takımın başında oldukça deneylimli bir koç olan JOAN PLAZA var.Takım geçtiğimiz yıllarda epey başarılı olsa da beklenilen seviyeye bir türlü gelemediler.Gene de grupta dikkat edilmesi gereken takımlardan birisi de  MALAGA ...
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:24:29
Koç OBRA'nın Pionir Arena'dan sonra duygusal anlar yaşayacağı OAKA ... Yani PANATHİNAİKOS ...

Hani bir takım hakkında yorum yaparsınız sizi yanıltmak adına yeni şeyler bulmaya devam eder ya işte PANA tam da öyle bir takım.Hem futbol hem de basketbol takımındaki bütçe daralması yüzünden belki de son yıllardaki en kötü ilk tur grup performasını yaşadılar.Son hafta LABORAL'in KUBAN'ı yenmesi sayesinde grubumuza gelen PANA benim hiç ama hiç istemediğim bir takımdı.

5   CHARALAMPOPOULOS, V.   Greece   Forward   2.02   1997
6   BRAMOS, MICHAEL   Greece   Guard   1.96   1987
7   CURRY, RAMEL   USA   Guard   1.91   1980
8   BATISTE, MIKE   USA   Forward   2.04   1977
9   FOTSIS, ANTONIS   Greece   Forward   2.09   1981
10   UKIC, ROKO   Croatia   Guard   1.96   1984
11   LASME, STEPHANE   Gabon   Forward   2.03   1982
12   MAVROKEFALIDIS, LOUKAS   Greece   Center   2.10   1984
13   DIAMANTIDIS, DIMITRIS   Greece   Guard   1.96   1980
14   GIST, JAMES   USA   Forward   2.06   1986
15   PAPPAS, NIKOS   Greece   Guard   1.94   1990
16   GIANKOVITS, VLANTIMIR   Greece   Forward   2.02   1990
17   SHANG, PING   China   Forward   2.05   1984
18   MACIULIS, JONAS   Lithuania   Forward   1.98   1985
19   APOSTOLIDIS, GEORGIOS   Greece   Forward   1.97   1984
20   DIAMANTAKOS, GEORGIOS   Greece   Center   2.14   1995

Bütçe daralması olmasına rağmen oldukça potansiyelli oyunculardan kurulu ve evinde adeta sırtını taraftarına yaslayarak rakip takımı boğan bir ekip.Malum sebeplerden ötürü bizim OAKA'daki maçlarımız çok da sakin geçmeyecektir.Belki , bir ihtimal OBRA'dan dolayı hafif bir sempatiklik olabilir.

PANA ilk tur gruplarında 76.8 sayı attı. 2 sayılık yüzdeleri %49.9 3 sayılık yüzdesi 36.1 ve serbest atış yüzdeleri %75.2 . 2 sayılık atış yüzdesinin bu kadar düşük olması gerçekten düşündürücü.Pota altında zıp zıp isimlere rağmen yumuşak kalma sorunu devam eden PANA maç başına 31.8 ribaund alıyor.DİAMANTİDİS'in kötü zamanlar geçirdiği ilk tur gruplarında 17.1 asist ve 12.4 top kaybı oranlarına sahip oldular.

Takımın sayı lideri maç başına 12.3 ile Jonas MACUILIS. En çok ribaund alan oyuncu LASME . Onun yardımcılığını ise eski kurt FOTSİS üstleniyor.Asist liderini tahmin etmek ise çok da zor değil.

MACCABİ'ye 2 maçta da yenilmeleri eskisi kadar sert olmadıklarını gösteriyor.Fakat asıl düşündürücü olan bence rakiplerin nefes almakta zorlandığı OAKA'da ilk tur gruplarında 2 mağlubiyet almaları.Genelde namağlup geçtikleri periyotta 2 mağlubiyet onların tarzı değil.

Benim düşünceme göre onların en büyük sorunu gençlik . 30 yaş üzerinde 7 oyuncuya sahip PANA. Ki bu isimlerin başında DİAMANTİDİS geliyor. İlk tru gruplarda onları darma dağın edebilen bir takım yok.Bu biraz da tecrübe biraz da strateji ile alakalı bir durum. Son MACCABİ maçını 13 sayı ile kaybettiler.RYTAS'a 1 , LABORAL'e 2 ve KUBAN'a 3 sayı farkla kaybettiler.Yani son toplar girseydi PANA grup ikincisi olarak da gelebilirdi bizim grubumuza.

DİAMANTİDİS-LASME-BRAMOS-MACIUILIS ve son olarak biraz da UKİC takımın öldürücü isimleri olarak dikkat çekiyor.Ayrıca bize son yıllarda saç baş yoldurmuş olan GİST ve BATİSTE de PANA kadrosunda süre alıyorlar.BATİSTE yaklaşık olarak 6-7 dakika oynasa da GİST enerjisi sayesinde 20 dakika civarında oyunda kalıyor.
DİAMANTİDİS üzerine kurulu setler izlediğimiz PANA'da Ramel CURRY ve MACIUILIS ceza şutlarını %40 civarında sokuyor.LASME'nin bu yıl %47 civarında seyreden 2 sayılık atış yüzdesi onların temel sorunlarından birisi.Fakat çoğu smça olmak üzere GİST %70 ile 2 sayılık atış kullanıyor.Fazla süre almasa da sene başında kadroya dahil etmek adına ismi bizimle anılan MAVROKEFALIDIS ise sakatlıkların etkisinden kurtulamamış olacak ki ortalama sadece 6.5 dakika oynuyor.Ayrıca sık sık girdiği faul problemi de bunun sebeblerinden birisi.Son olarak maç başına 3.3 blok ortalaması da oldukça dikkat çekici.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:25:18
İlk tur gruplarında da birlikte yer aldığımız FC BARCELONA .

00   PULLEN, JACOB   USA   Guard   1.85   1989
6   DORSEY, JOEY   USA   Center   2.03   1983
8   SADA, VICTOR   Spain   Guard   1.92   1984
9   HUERTAS, MARCELINHO   Brazil   Guard   1.90   1983
10   ABRINES, ALEJANDRO   Spain   Forward   1.97   1993
11   NAVARRO, JUAN CARLOS   Spain   Guard   1.91   1980
14   TODOROVIC, MARKO   Montenegro   Forward   2.08   1992
16   PAPANIKOLAOU, KOSTAS   Greece   Forward   2.03   1990
23   HEZONJA, MARIO   Croatia   Forward   1.98   1995
24   OLESON, BRAD   USA   Guard   1.91   1983
25   LORBEK, ERAZEM   Slovenia   Center   2.08   1984
30   LAMPE, MACIEJ   Poland   Center   2.10   1985
34   NACHBAR, BOSTJAN   Slovenia   Forward   2.06   1980
44   TOMIC, ANTE   Croatia   Center   2.17   1987

Son 2 haftada herkes CSKA gelsin derken ısrarla BARCA'yı isteyen birisi olarak muradıma ermiş durumdayım.BARCA'yı çok fazla anlatmaya gerek yok.İlk turda oynadığımız 2 maçta takımın etkili olduğu alanları net olarak gördük.Ve tabi ki yumuşak karnını da.Sezon genelindeki istatistiklere bakacak olursak hata yapacağımıza inanıyorum.Son 7 maç daha belirleyici olacaktır.6 galibiyet 1 mağlubiyet (CSKA deplasman) aldığı bu süreçte NANTERRE deplasmanı ve KİEV deplasmanı onların eksileri.Bizim maçta oynadıkları kusursuz ilk çeyrek ise belki de en göz dolduran performansları.

78.59 sayı ortalaması ile oynuyor BARCA . Zor bir gruptan geldiğini varsayarsak oldukça iyi bir performans. Onlar adına yüzdelerde kötü olarak söyleyebileceğimiz şeyler %69 serbest atış yüzdesi ve %32 üç sayılık yüzdesi.Vites artıracağından adımız gibi eminiz BARCA'nın ama deplasmanda oynadıkları CSKA maçında da vites yükseltmişlerdi.Sonuç olarak 14 sayılık mağlubiyet.
Takımda klasik olarak NAVARRO en skorer isim. 2 maçta bize toplamda 31 sayı atmış NAVARRO.
Bizimle oynadığı maçlara bakarsak  ;
2.maçta bizi yaralayan kısım NACHBAR ve PAPANIKOLAOU dan gelen etkileyici performanslar.İlk maçta totalde 5 sayı atan bu ikili ikinci maçta 41 sayı ile bizim fişimizi çektiler.
60.9% 2 sayılık    33.3% 3 sayılık    80% serbest atış yüzdeleri ile oynadıkları 2. maçta sezonun belki de en İSABETLİ gecesini yaşadılar.
Sayılar arasında kalmadan NEDEN BARCA sorusunun cevabını verelim.
CSKA-BARCA kıyaslaması yapacak olursak BENİM basketbol bilgi ve görüşüme göre CSKA kat be kat daha potansiyelli daha iş bitirici ve daha büyük oyunculara sahip ekip.
Örneğin guard rotasyonu Teodosic-Pargo-Jackson olan bir ekiple mi karşılaşmak istersiniz yoksa Huertas-Sada-Navarro mu ?
Pota altında ; dışarıdan oynamayı seven Lampe-Nachbar-Lorbek gününde olmadığında sizi çılgına çeviren Tomic istikrarsız Dorsey ' i mi tercih edersiniz  yoksa HINES-KHRYAPA-KAUN-VORONTSEVİCH-KRSTİC pota altını tercih ederdiniz ?
Bakınız benim yazdıklarım ihtimallere dayalı ama nasıl Kleiza'dan yüksek bir beklentim varsa aynı şekilde KRSTİC'de daha fazla katkı verecek . Ve ne olursa olsun koç farkı da var.MESSİNA'nın takımına karşı oynamak istemem ki kıyaslamaya kalkarsak ayıp edeceğimizi düşnüüyorum PASQUAL ile.

Bizim BARCA'yı nasıl yendiğimizi iyi hatırlamamız gerekiyor.
1-NACHBAR ve PAPA devre dışı bırakılmalı.
2-Maç skoru 60 ile 75 arasına indirilmeli yani düşük tempo ve el gösterilen şutlar
3-KLEİZA mutlaka hücumda sorumluluk almalı.
4-Asist yükü sadece EMİR'de olmamalı.

BARCA üzerine söylenebilecek notlar şimdilik böyle.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:25:49
Grubun en zayıf ekibi olarak gözüken ve bizden hariç oynadığı maçlarda alacağı galibiyetler ile bize F8 yolunu açacak olan ANADOLU EFES .

Son yılların belki de en düşük bütçeli ekibini kurdular.Ama gene de harcadıkları rakam çok da düşük değil.Yani geçen yıldan bi 5-10 milyon euro daha az harcadılar.

4   BALBAY, DOGUS   Turkey   Guard   1.85   1989
6   OSMAN, CEDI   Turkey   Forward   2.04   1995
7   VASILEIADIS, KOSTAS   Greece   Forward   2.00   1984
8   BATUK, BIRKAN   Turkey   Forward   1.96   1990
9   ERDEN, SEMIH   Turkey   Center   2.10   1986
12   GONLUM, KEREM   Turkey   Forward   2.08   1977
13   KILICLI, DENIZ   Turkey   Forward   2.06   1990
20   SAVANOVIC, DUSKO   Serbia   Forward   2.04   1983
21   ULUBAY, OKBEN   Turkey   Forward   2.00   1997
22   GORDON, JAMON   USA   Guard   1.91   1984
32   HOPSON, SCOTTY   USA   Forward   2.00   1989
33   DRAGICEVIC, TADIJA   Serbia   Forward   2.05   1986
34   PLANINIC, ZORAN   Croatia   Guard   1.99   1982
41   KOSUT, EMIRCAN   Turkey   Center   2.16   1995
42   BARAC, STANKO   Croatia   Center   2.17   1986
YILDIZLI, BURAKCAN   Turkey   Forward   2.04   1994

Mevcut kadro bu şekilde.Nereden başlayacağımı bilemediğim şeyler var . Örneğin beklentilerin olduğu oyuncuların kötü performansları mı desem ya da dengesiz kurulmuş bir takım mı desem .. İnanın söylenecek o kadar çok şey var ki.

Takım maç başına 74.09 sayı atıyor. 50.1% 2 sayılık 37.7% 3 sayılık ve serbest atış yüzdesi olarak da 66.5% oranına sahipler.Geldikleri basit grup düşünülürse bunlar oldukça kötü rakamlar.Maç başına 30 ribaund alıyorlar.Semih ERDEN ironik bir şekilde 6.3 ribaund ile takımın ribaund kralı.HOPSON maç başına 15.4 sayı ile sayı lideri.15.6 asist yapan EFES 13.2 top kaybı ile oynuyor.

Takımı bireysel olarak ele alırsak GORDON olmasa 4 galibiyet aldıkları ilk turda yüksek ihtimalle 2 galibiyet alırlardı.36 yaşındaki KEREM takımı ateşleyen parça.İstikrarsız Yunan VASİLEİADİS anlamı olmayan DRAGICEVİC ve kariyerinin en kötü sezonunu yaşayan PLANINİC EFES'i özetleyen cümleler olarak tarihe geçmeli.

Takımda yıldız adayı olan genç oyuncular var.OSMAN-OKBEN-EMİRCAN ve BURAKCAn dışında beni heyecanlandıran herhangi bir şey yok EFES'te .

Grup sonunculuğu için en büyük favorim olan EFES umarım bize karşı 2 mağlubiyet alır ama kritik maçlarda diper takımlara darbe vurur.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:26:50
Ve biraz da kendimize bakalım ...
FENERBAHÇE ÜLKER

4   McCALEBB, BO   USA   Guard   1.83   1985
7   ONAN, OMER   Turkey   Guard   1.94   1978
8   BJELICA, NEMANJA   Serbia   Forward   2.09   1988
9   ERMIS, BARIS   Turkey   Guard   1.94   1985
10   MAHMUTOGLU, MELIH   Turkey   Guard   1.91   1990
11   KLEIZA, LINAS   Lithuania   Forward   2.03   1985
12   TURKYILMAZ, IZZET   Turkey   Forward   2.10   1990
13   VIDMAR, GASPER   Slovenia   Center   2.10   1987
17   OLMAZ, AYBERK   Turkey   Forward   2.07   1996
21   SAVAS, OGUZ   Turkey   Center   2.13   1987
22   ZORIC, LUKA   Croatia   Center   2.11   1984
25   SIPAHI, KENAN   Turkey   Guard   1.97   1995
33   BIRSEN, JAMES METECAN   Turkey   Forward   2.03   1995
41   KARAMAN, ILKAN   Turkey   Forward   2.05   1990
44   BOGDANOVIC, BOJAN   Croatia   Forward   2.00   1989
55   PRELDZIC, EMIR   Turkey   Forward   2.06   1987

Kadroya eklemeler olur mu olmaz inanın bilmiyorum.Ama bildiğim bir şey varsa bu takım gösterdiği potansiyelden daha fazlasına sahip.
Takımımızda BOJAN 31.17 dakika ortalama ile epey yıpranıyor.BOJAN dışında 20 dakika üzeri oynayan 3 isim var.
Bjelica 24.33 Bo 25.13 Emir 29.37 . Ligdeki anlamsız yabancı sınırlaması da dikkate alınırsa EMİR üzerine inanılmaz yük biniyor.Ve OBRA elinden geldiği her an onu dinlendirmeye çalışıyor. Takımımız ilk tru gruplarında 84.9 sayı ortalamasına sahipti.   %56.62 sayılık ve %38 3 sayılık yüzdesinin yanı sıra %76.1 olan oldukça kabul edilebilir bir serbest atış yüzdesine sahip.Maç başına 10.9 hücum ribaundu alıyoruz.Bu konuda takım lideri VİDMAR.Savunma ribaundu ortalamamız ise 23.6.Bu kısımda takım lideri EMİR. Ribaund ortalamamız bence EUROLEAGUE seviyesi için düşük.Bu ortalamanın 37-38 ve hatta 40 olduğunu görürsek herşey çok daha güzel olabilir.
Maç başına 16.2 asist ortalaması ortalama bir rakamdan biraz daha üstte diyebiliriz.Ama daha iyi olmaması için hiç bir sebep yok.Takımın asist lideri 5.6 asist ile EMİR.
Bizim için önemli olan rakamlardan birisi de top çalma.Maç başına 6.8 top çalan FENERBAHÇE'de 1.8 ortalama ile BO ilk sırada.
11.2 top kaybı rakamını üst düzey maçlarda 8-9 civarına çekmemiz demek galibiyete yaklaşmamız demektir.2.1 ortalama ile ZORİC bu kategoride takımın lideri.Hücum faullerin de top kaybı sayıldığını düşünürsek 2 uzunumuzun yüksek top kaybı ortalamasıyla oynaması biraz daha kabul edilebilir.
Takımımızda en çok faul yapılan oyuncu ise BOJAN . Maç başına BOJAN'a 4.2 faul yapılıyor.
Takımımızda ZORİC-VIDMAR-KENAN-BO %60 'ın
EMİR-BOJAN-KLEİZA %50 nin üzerindeki isabet oranıyla şut atıyorlar.
%40 ın altında şut atan oyuncumuz yok.
BOJAN  maç başına 18.1 ile EUROLEAGUE SAYI KRALI.
BO ve EMİR maç başına 11.7
BJELİCA 10.6
KLEİZA 9 sayı ortalamaları ile oynuyorlar.

Takımımızda PIR yani kişisel index değeri - de olan tek oyuncu -0.2 ile ÖMER.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Cem Ağrak - 26 Aralık 2013, 13:27:25
Grubumuzda dengeleri değiştiren oyuncular hakkında bilgiler ve önemli dipnotlara geldi sıra.

BİREYSEL İSTATİSTİKLER

-Emir toplamda 194 dakika ile EUROLEAGUE'de en çok oynayan 3 oyuncu durumda (1. MİROTİC ve  2.LAVRİNOVIC)
-EUROLEAGUE'de en çok ribaund olan 12 oyuncudan 5i bizim grupta ve  geriye kalan 7 kişiden 4 ü elendi.
-Grubumuzdaki takımlardan OLY'de forma giyen Bryant DUNSTON elenen BROOSE'li ZIRBES'den sonra hücum ribaundu sıralamsında ligde 2. sırada.(VIDMAR 7.)
-Semih ERDEN savunma ribaundu sıralamasında 4.8 ile gruptaki rakamlar arasında en yüksek değere sahip.Genel lig sıralamasında 5.(BJELİCA 7.)
-DİAMANTİDİS maç başına 7.3 asist ile lig lideri.EMİR maç başına 5.6 ile lig ÜÇÜNCÜSÜ.
-Grubun top hırsızı JAMON GORDON aynı zamanda tüm ligin top çalma lideri. maç başına 2.1 . BO ise 5. ve ortalaması 1.8
-Blok konusunda ise tüm ligi hesaba katarsak 1. DUNSTON 1.7 2. SEMİH 1.5 .. BJELİCA ise 0.6  ile 32. sırada.
-Grupta en fazla top kaybı yapan oyuncu SPANOULİS maç başına 2.9 top kaybı yapıyor.ZORİC 2.1 ile 24. sırada
- 3 sayılık denemelerinde Ligde 2 grupta ise 1. sırada DİAMANTİDİS yer alıyor.BOJAN 18. sırada
-Başarılı 3 sayılık denemelerinde Ligde 5 grupta 1. sırada VASILEIADIS yer alıyor.BJELİCA ligde 14.sırada
-2 sayılık denemelerinde Ligde 3 grupta ise 1. sırada TOMİC yer alıyor.  BOJAN ligde 5.sırada
-Başarılı 2 sayılık denemelerinde Ligde 4 Grupta 1. sırada TOMİC yer alıyor.BOJAN Ligde 8. sırada
-INDEX RATİNG olarak grubumuza  baktığımızda  ;
1-PRELDZIC, EMIR   Fenerbahce Ulker Istanbul   10   194   19.40   26.20
2-LANGFORD, KEITH   EA7 Emporio Armani Milan   10   182   18.20   24.08
3-BOGDANOVIC, BOJAN   Fenerbahce Ulker Istanbul10   175  17.50       22.37
4-DUNSTON, BRYANT   Olympiacos Piraeus   10   164   16.40   25.76
5-SPANOULIS, VASSILIS   Olympiacos Piraeus   10   164   16.40   24.04
6-TOMIC, ANTE   FC Barcelona   10   161   16.10   28.52

Grubun en çok sayı atan ;
Pivot oyuncusu : TOMİC
Forvet oyuncusu : BOJAN
Oyun Kurucusu : LANGFORD

Gruptaki takımlardan kazanılan maçlarda en çok sayı atan oyuncu : BOJAN
Gruptaki takımlardan kaybedilen maçlarda en çok sayı atan oyuncu : LANGFORD
Gruptaki takımlardan  Son 3 maçta en çok ayı atan oyuncu : NİK CANER-MADLEY
Gruptaki takımlardan kendi sahasında en çok sayı atan oyuncu : BOJAN
Gruptaki takımlardan deplasmanda en çok sayı atan oyuncu : BOJAN
Gruptaki takımlardan  kendi sahasında en çok ribaund alan oyuncu :DORSEY
Gruptaki takımlardan  deplasmanda en çok ribaund alan oyuncu : TOMİC
Gruptaki takımlardan  kendi sahasında en çok asist yapan oyuncu :  DİAMANTİDİS
Gruptaki takımlardan  deplasmanda en çok asist yapan oyuncu : DİAMANTİDİS
Gruptaki takımlardan Asist-Top Kaybı oranı en yüksek olan oyuncu : EMİR ( Arkasından CALLOWAY ve UKIC geliyor)

Oyuncu istatistikleri bu şekilde sıralandı.

TAKIM İSTATİSTİKLERİ

Ligin en çok sayı atan takımı :REAL 
Grubun en çok sayı atan takımı : FENERBAHÇE
Ligin en çok ribaund alan takımı : BAYERN MUNCHEN
Grubun en çok ribaund alan takımı :BARCELONA
Ligin en çok asist yapan takımı : REAL
Grubunun en çok asist yapan takımı :OLYMPİAKOS
Ligin en çok top çalan takımı : REAL
Grubun en çok top çalan takımı :PANA
Ligin ve Grubun asist-top kaybı oranı en yüksek takımı : BARCELONA
Ligin ve Grubun en çok 3 sayılık atış deneyen takımı : PANA
Ligin en çok 3 sayılık basketi olan takımı : REAL
Grubun en çok 3 sayılık basketi olan takımı : OLYMPİAKOS
Ligin en çok 2 sayılık atış deneyen takımı :KIZILYILDIZ
Grubun en çok 2 sayılık atış deneyen takımı :BARCELONA
Ligin ve grubun en çok 2 sayılık basketi olan takımı : BARCELONA
Ligin en çok top kaybı yapan takımı : Zalgiris
Grubun en çok top kaybı yapan takımı : LABORAL


Son 3 maçın istatistiklerine göre :

Ligin ve grubun en çok sayı atan takımı  : OLYMPİAKOS
Ligin ve Grubun en çok ribaund alan takımı : BARCELONA
Ligin ve Grubun en çok asist yapan takımı : OLYMYPİAKOS


İÇERİDE OYNANA MAÇLARA GÖRE :

Grubun en çok sayı atan takımı:MALAGA
Grubun en çok ribaund alan takımı:FENERBAHÇE
Grubun en çok asist yapan takımı :OLYMPİAKOS

DIŞARIDA OYNANA MAÇLARA GÖRE :


Grubun en çok sayı atan takımı:FENERBAHÇE
Grubun en çok ribaund alan takımı:BARCELONA
Grubun en çok asist yapan takımı :BARCELONA


KAZANILAN MAÇLARA GÖRE :

Grubun en çok sayı atan takımı:OLYMPİAKOS
Grubun en çok ribaund alan takımı:OLYMPİAKOS
Grubun en çok asist yapan takımı :OLYMPİAKOS


KAYBEDİLEN MAÇLARA GÖRE :


Grubun en çok sayı atan takımı:EFES
Grubun en çok ribaund alan takımı:EFES
Grubun en çok asist yapan takımı :EFES

Şimdilik elimden gelenler bunlar daha detaylı bir araştırma yapmaya çalışacağım.Umarım faydalı olur .
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları Değerlendirmesi
Gönderen: Bülent - 26 Aralık 2013, 15:00:26
Konudaki tüm analizleri okumayı neredeyse bir saatte bitirebildim.
Okuması bu kadar süren bilgi ve analizleri bizlerle paylaşan Eren & İscilveger dostlarımızın emeklerine sağlık.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: pikenrol - 28 Aralık 2013, 12:39:56
Şöyle bir şey yazdım bizim takımla ilgili...

---

DÜŞLER VE GERÇEKLER AYRI AYRI YAŞAR

Sezona 3 kulvarda üst üste 13 maç kazanarak başlayan Fenerbahçe Ülker, gayet başarılı bir Euroleague performansının ardından CSKA ve Barcelona gibi devleri altına alarak grubu ilk sırada tamamlamayı başardı. Takımın performansında zaman zaman dalgalanmalar olsa ve bazı problemler göze çarpsa da, F4 hedefi için mücadele verdiği 2 takıma karşı üstünlük kurması, Fenerbahçe’nin potansiyelini görmemize fazlasıyla yeter diye düşünüyorum. Lakin potansiyeli, başarıya dönüştürmek de tamamen saha içi problemlerin çözümüyle alakalı diyerek, sarı-lacivertli ekibin eksiklerini incelemeye başlayalım…

Savunma: Fenerbahçe’nin, sezonun geride kalan bölümünde yaşadığı en büyük sıkıntının savunma olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz. Aslında takımın potansiyelini görmekten söz ederken, bunu sadece kadro kalitesinin hangi hedefler için mücadele edebileceği kalıbının biraz dışına çıkarak incelemek gerekir. Bu bağlamda ilk turda Fenerbahçe’nin savunma potansiyelini de fazlasıyla gördük. Takım ideal beşiyle sahada yer aldığı anlarda (Bo-Emir-Kenan-Kleiza-Bjelica/Vidmar) gayet iyi savunma yapıp, 5-6 dakikalık bölümde rakiplerine ezici üstünlük sağlabiliyor. Daha umut verici olan kısım ise rakibin kim olduğundan bağımsız olarak kurulabilen üstünlük. Karşı taraf Mersin de olsa, Budivelnik de olsa, Barcelona da olsa, CSKA da olsa; Fenerbahçe eğer ideal beşiyle sahada yer alıyorsa, rakiplerinden her anlamda daha kaliteli bir takım görüntüsü sergileyebiliyor.

Ancak sarı-lacivertli takım için savunmada 2 oyuncunun varlığı ve yokluğu kilit rol oynuyor, McCalebb ve Zoric:

- McCalebb kenardaysa dış savunma çöküyor.

- Zoric oyundaysa pota altı savunması çöküyor.

- McCalebb kenarda, Zoric oyundaysa takım çöküyor.

McCalebb’in, Fenerbahçe adına önemini anlamak için, takımın kadro yapısına bakmak yeterli. Kısa rotasyonunda ortalama savunmacı diyebileceğimiz tek oyuncu dahi yok. McCalebb hariç tüm kısalar, rakiplere bire birde çok kolay geçilen, bireysel anlamda epey kötü savunmacılar. “Savunmanın; bireysel olarak takım halinde yapıldığını” göz önüne aldığımızda, aksayan 1 kişiyi takım savunması içinde tolere edebilmek mümkün olabiliyor. Ancak kısaların tamamı kötü savunmacı olduğu zaman geçmiş olsun. Fenerbahçe takımında maç içinde yaşanan büyük dalgalanmaların temelinde de McCalebb’in sahada olup olması yatıyor. O sahadaysa, dış savunma sorunsuz işleyip, rakibi zorlayabiliyor. Kenara geldiğinde ise karşı takımda topu yere vuran her oyuncu rahatlıkla potaya gidebiliyor.

McCalebb’in yokluğuna bir de Zoric’in sahadaki varlığı eklenince, Fenerbahçe kiminle oynadığı fark etmeksizin 5-6 dakikalık bölümlerde 8-10 sayı geri düşüyor. Ligdeki en basit rakiplere karşı da, Barcelona ve CSKA’ya karşı da aynı senaryoyu izliyoruz. Aslında Hırvat oyuncu, geçtiğimiz 2 sezon Malaga’da en çok savunmacı kimliğiyle dikkat çekiyordu. Uzun kolları ve ayak çabukluğu ile içeri penetre eden kısaları durdurma konusunda Avrupa’nın en iyilerinden biriydi. Fakat Fenerbahçe’nin takım yapısıyla, Zoric’in basketbol karakteri birbirine uymamış gibi duruyor. Yukarda da sözünü ettiğim gibi sarı-lacivertli ekipte McCalebb hariç dış savunmayı yukarı çeken kimse yok. Bu durumda en azından pivotunuzun rakiple fiziksel temasa giren, pota altında boğuşan biri olması gerekir ki boyalı alan rakipler için maden olmasın. Fakat Zoric fiziksel teması seven bir oyuncu değil, daha ziyade pozisyon bilgisi ile savunma yapıyor. Buna bir de fizik olarak kuvvetsiz oluşu eklenince, rakip uzunlar fiziksel mücadelede kolaylıkla üstünlük sağlıyorlar. Bu da Fenerbahçe’nin pota ezilmesini doğurduğu gibi, ribaund sorunu da yaratıyor ve takım sıkıntı yaşıyor.

Oyun Kurucu: Emir Preldziç’ten senelerdir yeni Bodiroga olması beklenir ama kendisi yeteneklerine ihanet etmekte ısrar ederdi. Fenerbahçeli taraftarlar da “Emir’den sadece Obradovic verim alabilir” geyikleri yapardı. Gerçekten öyle oldu, Obradovic yönetiminde geçtiğimiz 6 sezondan çok farklı bir Emir izlemeye başladık. Takımı gayet iyi yönetiyor, daha da önemlisi kendisinden hiç beklenmedik şekilde istikrarlı olarak iyi oynuyor, büyük maçlarda ortadan kaybolmuyor. Ancak Emir kenara geldiğinde, Fenerbahçe büyük bir saha içi lider eksiği yaşıyor, hücumların kalitesi ve saha içi organizasyon epey düşüyor. Kenan Sipahi ilerde Avrupa basketbolunun en büyük liderlerinden biri olacak yetenekte, fakat bu yaşta Fenerbahçe gibi bir takımın liderliğini taşıyamadığı ortada. Zaten bu yaşta kendisinden böyle bir beklenti içine girmek büyük haksızlık olur.

Dar Rotasyon: Aslına bakarsanız, Fenerbahçe’nin saha içinde yaşadığı problemlerin temel kaynağı dar rotasyon. Kenara gelen kilit oyuncuların yokluğunu giderebilecek kadro derinliği maalesef ki yok. Mevcut kadroda Euroleague seviyesinde katkı verebilecek sadece 6.5 oyuncu var: McCalebb, Preldzic, Bogdanovic, Kleiza, Bjelica, Vidmar ve hücumdaki etkiliğinin hatrına Zoric.  Uzunlar konusunda rotasyon imkanı biraz daha bol olsa da, kısalarda durum vahim. McCalebb, Emir ve Bogdanovic, Top 16′daki bir çok maçta 30-35 dakika civarı oynamak zorunda kalacak gibi duruyor. Zira hedef maçlarda Kenan, Melih ve Ömer Onan’ın sahada bulunduğu her saniye takıma zarar verecek, takım için handikaba dönüşecek. Karşınızda Budivelnik, Nanterre gibi zayıf ekipler olduğu zaman çok fazla sorun yaşamayabilirsiniz ancak Olympiacos, Barcelona, Milano, Panathinaikos, Unicaja, Laboral Kutxa gibi üst düzey rakiplere karşı bu oyunculardan katkı beklemek biraz fazla iyimserlik gibi geliyor.

Not: Kenan ve Melih’in önümüzdeki 1-2 sene çok önemli oyuncular haline geleceğini düşünüyorum ama henüz ikisi için de çok erken.

Fenerbahçe Nereye Kadar Gidebilir?

Fenerbahçe’de taraftar da, yönetim de F4 havasına fazlasıyla girmiş durumda. Lakin başlıkta da yazdığı gibi düşler ile gerçekler birbirinden çok çok ayrıdır. Hayal kurmak elbette iyidir ancak sizi gerçeklerden uzaklaştırmaya başlamışsa, yediğiniz tokat epey sert olabilir. O yüzden gerçeklerle yüzleşmek her zaman iyidir, ben de biraz gerçeklere dönmek istiyorum…

Öncelikle yukarda değindiğim 6.5 kişilik rotasyon ile Fenerbahçe’nin mevcut problemlerini çözmesine imkan olduğunu düşünmüyorum. Zira takımın sorunları sistemden değil, oyuncu yapısından kaynaklanıyor. Sistemden kaynaklanan problemlerde çözümün ilacı zaman olabilir, zaman geçtikçe takım birbirine alışıp, sorunları gidermeye başlayabilir. Buna örnek olarak Fenerbahçe’nin sezon başındaki bireyselliğe bağlı hücum düzenlerinin yerini, son dönemde daha organize hücumlara bırakmasını gösterebliriz. Ancak oyuncu karekteri ve kalitesinden kaynaklanan problemlerin çözümü için takviye dışında bir seçenek olduğunu düşünmüyorum. Zira 1-2 ay gibi kısa bir süre içinde Bogdanovic ve Emir’in daha iyi savunma yapmaları, Kenan ve Melih’in, F4 hedefine katkı yapacak düzeyde oyunculara dönüşmeleri mümkün değil. Bu yüzden Fenerbahçe, 2 numaraya Bo kenardayken savunma direncini arttıracak, Emir kenardayken hücumu organize edecek birini almadığı takdirde, işlerin çok zor olacağını düşünüyorum.

F4 yolunda belirleyici etkenlerden biri çeyrek finalde saha avantajıdır. Top 16 gruplarını ilk 2 sırada tamamladıysanız, saha avantajını elde etmenin yanı sıra, çaprazdan daha zayıf rakiplerle eşleşirsiniz. Ki çapraz gruba baktığımız zaman, saha avantajını yakalaması durumunda Fenerbahçe’yi eleyecek Real Madrid dışında bir takım görmüyorum.  Bu durumda “hedefimiz F4 oynamak” diyorsanız, maddi-manevi bütün enerjinizi grubu ilk 2 sırada tamamlamak için harcamalısınız.

Fenerbahçe’nin grupta ilk 4 sırayı elde edip, çeyrek finale kalacağından çok fazla şüphem olmasa da, maalesef mevcut eksiklerle Olympiacos ve Barcelona’yı geride bırakabileceğini düşünmüyorum. Bu 2 takım da ilk turda yaşadıkları problemleri çözerek, en az bir vites arttıracaktır. Fakat Fenerbahçe’nin arttıracak vitesi kalmadı, takım zaten maksimuma yakın oynuyor. Haliyle muhtemelen grubu 3. veya 4. tamamlayarak çeyrek finalde Real Madrid ya da CSKA ile eşleşilir. Eğer rakip CSKA olursa, takviye yapmadan da F4 şansını %50 görüyorum. Ancak 4. olunur ve sezonun en formda takımı Real Madrid ile eşleşilirse umutlar gelecek sezona kalır. Sezon sonunda da bu kadar büyük yatırım yaptıktan sonra, son takviyeyi yapmamakta inat edip, hedefleri zora sokmanın mantığı tartışılır…

http://www.altinciadam.com/dusler-ve-gercekler-ayri-ayri-yasar/ (http://www.altinciadam.com/dusler-ve-gercekler-ayri-ayri-yasar/)
Başlık: Rakiplerimizi Tanıyalım; Anadolu Efes
Gönderen: Andrew Goudelock - 29 Aralık 2013, 15:23:08
Rakiplerimizi Tanıyalım; Anadolu Efes

Turkish Airlines Euroleague'de B Grubunda yer alan Anadolu Efes, 10 maçta 4 galibiyet 6 yenilgi alarak 4. olarak çıktı. İçeride oynadığı maçlarda 3 galibiyet 2 yenilgi alan Efes, dışarıda ise 1 galibiyet 4 yenilgi aldı. Efes, grubunda Top-16'ya kalan takımlara karşı oynadığı maçlarda ise 2 galibiyet 4 yenilgi aldı.

Efes kendi liginde ise 13. hafta sonunda 2. sırada yer alıyor.

Anadolu Efes'ın İlk Beşi

- Jamon Gordon 10-10 29.4 dakikada 9.9 sayı-4.6 asist-3.0 ribaunt-2.1 top çalma-1.6 top kaybı
- Zoran Planinic 10-06 21.0 dakikada  6.0 sayı-3.6 asist-1.9 ribaunt-0.7 top çalma-2.6 top kaybı
- Scotty Hopson 10-09 28.5 dakikada 15.5 sayı-0.9 asist-4.2 ribaunt-1.2 top çalma-2.2 top kaybı
- Dusko Savanovic 09-08 25.3 dakikada 12.1 sayı-1.9 asist-2.9 ribaunt-0.7 top çalma-1.0 top kaybı
- Semih Erden 10-10 25.4 dakikada 8.1 sayı-1.3 asist-6.3 ribaunt -0.6 top çalma-1.7 top kaybı-1.5 blok

Anadolu Efes Benchi

- Doğuş Balbay 10-03 8.5 dakikada 1.4 sayı-0.4 asist-0.9 ribaunt-1.1 top çalma-0.4 top kaybı
- Birkan Batuk 06-00 10.6 dakikada 2.0 sayı-0.3 asist-1.5 ribaunt-0.7 top kaybı
- Kostas Vasileiadis 09-02 27.6 dakikada 11.7 sayı-2.0 asist-2.9 ribaunt-0.7 top çalma-1.0 top kaybı
- Kerem Gönlüm 04-00 14.3 dakikada 4.0 sayı-0.3 asist-2.8 ribaunt-0.5 top çalma-0.5 top kaybı
- Stanko Barac 06-00 13.3 dakikda 4.0 sayı-0.5 asist-2.3 ribaunt-0.2 top çalma-0.5 top kaybı

Koç
Vangelis Angelou

Efes'de İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Jamon Gordon 29.4 dakika
En Çok Rating Alan:  Scotty Hopson 15.4 rating
Sayı Lideri: Scotty Hopson 15.5 sayı
Ribaunt Lideri: Semih Erden 6.3 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Semih Erden 1.5 ribaunt
Asist Lideri: Jamon Gordon 4.6 asist
Top Çalma Lideri: Jamon Gordon 2.1 top çalma
Top Kaybı Lideri: Zoran Planinic 2.6 top kaybı
Blok Lideri: Semih Erden 1.5 blok
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Semih Erden 3.7 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu:  Jamon Gordon 8.0 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Kostas Vasileiadis 5.8 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Kostas Vasileiadis %94.7
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: Scotty Hopson %68.8
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Scotty Hopson %48.3

Efes'ın Top-16 Fikstürü

Barcelona-Anadolu Efes
Anadolu Efes-U. Malaga
Panathinaikos-Anadolu Efes
Anadolu Efes-EA7 Milano
Caja Laboral-Anadolu Efes
Olympiakos-Anadolu Efes
Anadolu Efes-Fenerbahçe Ülker

Anadolu Efes-Barcelona
U.Malaga-Anadolu Efes
Anadolu Efes-Panathinaikos
EA7 Milano-Anadolu Efes
Anadolu Efes-Caja Laboral
Anadolu Efes-Olympiakos
Fenerbahçe Ülker-Anadolu Efes

Efes'den Haberler;

- Euroleague'de normal sezonu Oktay Mahmuti'yle geçiren Efes, Mahmuti ile yollarını ayırıp yerine Vangelis Angelou getirdi.
- Tadija Dragicevic ile sezon başında geçici sözleşme yapan Efes bu oyuncuyla yollarını ayırdı. Efes'ın Milko Bjelica'yla anlaşmak üzere olduğu iddia edildi.

İstatistiklerle Efes

Hücüm

İlk gruplarda 10 maçta 74.1 sayı ortalamasıyla oynayan Efes, 77.2 ile evinde daha skorer bir yapıya sahip, Efes deplasmanda 71.0 sayıyla oynarken, Top-16 takımlarına karşı ise 68.8 sayıyla oynadı. Ribauntlarda genel olarak 30.5 ortalama yakalayan Efes'ın ilginç bir şekilde 33.1 ile Top-16 takımlarına karşı daha yüksek bir ribaunt ortalaması tutturdu. Genel olarak 15.6 asist ortalaması tutturan Efes'ın deplasman maçlarında ve Top-16 takımlarna karşı oynadığı maçlarda ise bu ortalamanın düştüğü gözüküyor. Faul atışlarında %66.5 gibi çok düşük bir ortalama tutturan Efes,  evinde oynadığı maçlarda daha çok ikilik atış kullanırken, deplasman ve Top-16 takımlarına karşı daha çok üçlük atış kullandı.

Genel

Sayı ortalaması: 74.1 sayı
Ribaunt ortalaması: 30.5 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 8.3 ribaunt
Asist ortalaması: 15.6 asist
Top çalma ortalaması: 7.7 top çalma
Top kaybı ortalaması: 13.2 top kaybı
Blok ortalaması: 3.8 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 17.6 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 40.7 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 19.1 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %66.5
İki sayılık yüzdesi: %50.1
Üç sayılık yüzdesi: %37.3

İçeride

Sayı ortalaması: 77.2 sayı
Ribaunt ortalaması: 30.2 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 8.4 ribaunt
Asist ortalaması: 18.0 asist
Top çalma ortalaması: 8.6 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.8 top kaybı
Blok ortalaması: 4.0 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 16.2 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 39.2 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 19.8 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %65.4
İki sayılık yüzdesi: %69.4
Üç sayılık yüzdesi: %39.4

Dışarıda

Sayı ortalaması: 71.0 sayı
Ribaunt ortalaması: 31.2 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 8.3 ribaunt
Asist ortalaması: 13.6 asist
Top çalma ortalaması: 6.8 top çalma
Top kaybı ortalaması: 13.6 top kaybı
Blok ortalaması: 3.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 19.0 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 37.4 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 18.2 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %67.4
İki sayılık yüzdesi: %45.6
Üç sayılık yüzdesi: %36.8

Top-16
(Grupta Top-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Sayı ortalaması: 68.8 sayı
Ribaunt ortalaması: 33.1 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 10.0 ribaunt
Asist ortalaması: 14.1 asist
Top çalma ortalaması: 6.3 top çalma
Top kaybı ortalaması: 14.1 top kaybı
Blok ortalaması: 3.1 blok
Faul yüzdesi: %66.5
Maç başına kullandığı faul atışı: 15.6 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 41.5 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 20.1 üçlük atışı
Faul atışı yüzdesi: %61.1
İki sayılık yüzdesi: %45.6
Üç sayılık yüzdesi: %35.6

Savunma

Efes, normal sezon gruplarında maç başına 76.7 sayı yerken, içeride bu ortalamanın düştüğü, dışarıda ise bu ortalamanın ise yükseldiği gözüküyor. Rakiplerine maç başına 37.2 ribaunt izni veren Efes'ın, evinde oynadığı maçlarda bu ortalamanın düştüğü, dışarıda ve Top-16 takımlarına karşı ise bu oranın yükseldiği gözüküyor. Rakiplerini maç başına 16.8 asistle oynatan Efes, boyalı alanı daha iyi savunduğu ancak rakiplerine dışarıda yüksek yüzdeli üçlük yüzdesiyle oynamasına izin verdiği gözüküyor.

Genel

Yediği sayı ortalaması: 76.7 sayı
Rakibe yaptırdığı ribaunt ortalaması: 37.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.9 ribaunt
Rakibe yaptırdığı asist ortalaması: 16.8 asist
Rakibe yaptırdığı top çalma ortalaması: 4.8 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 15.7 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.9 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %47.2
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %42.2

İçeride  

Yediği sayı ortalaması: 73.6 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 35.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 12.0 riabunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 14.8 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.0 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 15.6 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.4 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %45.7
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %42.4

Dışarıda

Yediği sayı ortalaması: 79.8 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 39.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.9 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 18.8 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 4.6 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 15.8 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.4 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %48.8
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi:%42.0

Top 16  
(T0P-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Yediği sayı ortalaması: 76.5 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 39.1 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.3 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 13.3 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.6 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 15.8 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.1 blok
Rakibi tuttupu iki sayılık yüzdesi: %47.2
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %39.1

Periyot Çizelgesi

Genel'de maçlara çok iyi başlayan Efes'ın en çok sıkıntı çektiği periyot ise 3. periyot.. Efes özellikle dışarıda oynadığı maçlarda üçüncü ve dördüncü periyotlarda, periyotu kaybeden takım durumunda.

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı

Genel  
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 06 - 01 - 03
2. Periyot: 06 - 03 - 01
3. Periyot: 04 - 05 - 01
4. Periyot: 05 - 04 - 01
Toplam:     21 - 13 - 06

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 00 - 02
2. Periyot: 02 - 02 - 01
3. Periyot: 03 - 02 - 00
4. Periyot: 03 - 02 - 00
Toplam:     11 - 06 - 03

Dışarıda   
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 01 - 01
2. Periyot: 03 - 02 - 00
3. Periyot: 01 - 03 - 01
4. Periyot: 01 - 03 - 01
Toplam:     10 - 07 - 03

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 01 - 02
2. Periyot: 02 - 03 - 01
3. Periyot: 03 - 02 - 01
4. Periyot: 03 - 03 - 00
Toplam:     11 - 09 - 04

Periyot Sayı Ortalamaları

Maçlara çok iyi başlayan Efes, 21.2 ile en yüksek sayı ortalamasını 1. periyotta yakalarken, Efes 15.8 ile en düşük sayı ortalamasını 4. periyotta tutturdu. 3. ve 4. periyotlarda genelde çok sayı yiyen Efes, 2. periyotta ise genel de rakiplerini düşük sayı da tuttu.

Genel
1. Periyot: 21.2 - 18.3
2. Periyot: 20.0 - 17.7
3. Periyot: 18.1 - 20.3
4. Periyot: 15.8 - 20.4

]İçeride
1. Periyot: 22.8 - 18.4
2. Periyot: 19.2 - 16.8
3. Periyot: 17.8 - 17.4
4. Periyot: 17.4 - 21.4

Dışarıda
1. Periyot: 19.6 - 18.2
2. Periyot: 18.8 - 18.6
3. Periyot: 18.4 - 23.2
4. Periyot: 13.8 - 19.4

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
1. Periyot: 24.8 - 23.6
2. Periyot: 15.0 - 17.3
3. Periyot: 18.6 - 19.3
4. Periyot: 14.5 - 20.1


DerinNba
Başlık: Rakiplerimizi Tanıyalım; Panathinaikos
Gönderen: Andrew Goudelock - 29 Aralık 2013, 18:12:25
Rakiplerimizi Tanıyalım; Panathinaikos

Turkish Airlines Euroleague'de D Grubunda yer alan Panathinaikos, 10 maçta 5 galibiyet 5 yenilgi alarak 4. olarak çıktı. İçeride oynadığı maçlarda 3 galibiyet 2 yenilgi alan Panathinaikos, dışarıda ise 2 galibiyet 3 yenilgi aldı. Efes, grubunda Top-16'ya kalan takımlara karşı oynadığı maçlarda ise 2 galibiyet 4 yenilgi aldı.

Panathinaikos, kendi liginde ise 10 maçta 1 yenilgi alarak 2. sırada yer alıyor.

Panathaikos'un İlk Beşi

- Dimitris Diamantidis 10-8 31.8 dakikada 8.7 sayı-7.3 asist-2.6 ribaunt-1.9 top çalma-2.8 top kaybı
- Roko Ukic 10-8 22.4 dakikada 6.8 sayı-2.9 asist-1.3 ribaunt-0.8 top çalma-0.8 top kaybı
- Jonas Maciulis 8-8 25.5 dakikada 12.3 sayı-1.3 asist-5.0 ribaunt-1.6 top çalma-1.5 top kaybı
- James Gist 10-10 24.7 dakikada 9.8 sayı-0.9 asist-3.2 ribaunt-1.3 top çalma-1.5 top kaybı
- Stephane Lasme 9-6 20.4 dakikada 7.4 sayı-0.7 asist-4.7 ribaunt-1.1 top çalma-1.7 top kaybı

Panathaikos'un Benchi

- Michael Bramos 9-2 24.2 dakikada 6.9 sayı-1.1 asist-3.7 ribaunt-0.7 top kaybı
- Ramel Curry 10-1 15.1 dakikada 7.1 sayı-0.8 ribaunt-2.5 ribaunt-0.6 top kaybı
- Nikos Pappas 7-2 13.0 dakikada 8.6 sayı-0.9 asist-1.1 ribaunt-0.6 top çalma-0.9 top kaybı
- Antonis Fotsis 10-0 20.0 dakikada 5.6 sayı-0.6 asist-4.6 ribaunt-0.5 top çalma
- Mike Batiste 10-1 9.1 dakikada 4.8 sayı-0.6 asist-0.7 ribaunt-1.6 top kaybı

Koç
Argiris Pedoulakis

Panathinaikos'da İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Dimitris Diamantidis 31.6 dakika
En Çok Rating Alan: Dimitris Diamantidis 14.8 rating
Sayı Lideri: Jonas Maciulis 12.3 sayı
Ribaunt Lideri: Stephane Lasme 4.7 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Stephane Lasme 1.7 ribaunt
Asist Lideri: Dimitris Diamantidis 7.3 asist
Top Çalma Lideri: Dimitris Diamantidis 1.9 top çalma
Top Kaybı Lideri: Dimitris Diamantidis 2.3 top kaybı
Blok Lideri: James Gist 1.2 blok
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Dimitris Diamantidis 3.1 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu:  James Gist 4.6 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Dimitris Diamantidis 6.0 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Roko Ukiç %87.5
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: James Gist %69.6
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Nikos Pappas %50.0

Top-16 Fikstürü

Panathinaikos-EA7 Milano
Caja Laboral-Panathinaikos
Panathinaikos-Anadolu Efes
Fenerbahçe Ülker-Panathinaikos
Panathinaikos-Barcelona
U.Malaga-Panathinaikos
Panathinaikos-Olympiakos

EA7 Milano-Panathinaikos
Panathinaikos-Caja Laboral
Anadolu Efes-Panathinaikos
Panathinaikos-Fenerbahçe Ülker
Barcelona-Panathinaikos
Panathinaikos-U.Malaga
Olympiakos-Panathinaikos

İstatistiklerle Panathinaikos

Hücüm

Normal sezon gruplarında maç başına 76.8 sayı ortalamasıyla oynayan Panathinaikos, garip bir şekilde deplasmanda daha fazla skor buluyor. 31.8 ribaount ortalamasıyla oynayan Panathinaikos, 17.1 asist ortalaması da tutturdu. Euroleague'de normal sezon gruplarında 25.5 le en çok üçlük atışı deneyen takım olan Pana, %36.1 üçlük yüzdesi tutturdu. Bu yüzde iki sayılık atışlarda ise %49.9 oldu.

Genel

Sayı ortalaması: 76.8 sayı
Ribaunt ortalaması: 31.8 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 9.9 ribaunt
Asist ortalaması: 17.1 asist
Top çalma ortalaması: 8.5 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.4 top kaybı
Blok ortalaması: 3.3 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 21.6 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 33.5 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 25.5 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %75.2
İki sayılık yüzdesi: %49.9
Üç sayılık yüzdesi: %36.1

İçeride

Sayı ortalaması: 73.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 32.4 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 11.2 ribaunt
Asist ortalaması: 18.8 asist
Top çalma ortalaması: 7.8 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.8 top kaybı
Blok ortalaması: 3.4 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 18.6 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 35.4 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 25.0 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %72.0
İki sayılık yüzdesi: %48.6
Üç sayılık yüzdesi: %34.4

Dışarıda

Sayı ortalaması: 80.0 sayı
Ribaunt ortalaması: 31.2 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 8.6 ribaunt
Asist ortalaması: 15.4 asist
Top çalma ortalaması: 9.8 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.0 top kaybı
Blok ortalaması: 3.2 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 23.4 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 31.6 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 26.0 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %77.8
İki sayılık yüzdesi: %51.3
Üç sayılık yüzdesi: %37.7

Top-16  
(Top-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Sayı ortalaması: 74.3 sayı
Ribaunt ortalaması: 31.3 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 10.5 ribaunt
Asist ortalaması: 17.5 asist
Top çalma ortalaması: 7.0 top çalma
Top kaybı ortalaması: 10.8 top kaybı
Blok ortalaması: 2.8 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 17.1 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 29.8 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 29.0 üçlük atışı
Faul atışı yüzdesi: %77.7
İki sayılık yüzdesi: %47.9
Üç sayılık yüzdesi: %37.2

Savunma

Normal sezon gruplarında rakiplerinden maç başında 73.6 sayı yiyen Pana, içeride 69.8 sayı, dışarıda 77.4 sayı ve Top-16 ya kalan takımlara karşı 71.8 sayı yedi. Rakiplerin 33.3 ribaunt almasına izin veren Pana genel olarak özellikle evinde ribaunt sıkıntısı çektiği görüldü.

Genel

Yediği sayı ortalaması: 73.6 sayı
Rakibe yaptırdığı ribaunt ortalaması: 33.3 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 9.1 ribaunt
Rakibe yaptırdığı asist ortalaması: 16.6 asist
Rakibe yaptırdığı top çalma ortalaması: 5.1 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 16.9 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.5 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %52.5
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %38.0

İçeride

Yediği sayı ortalaması: 69.8 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 35.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 10.4 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 15.8 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 4.4 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 17.4 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.8 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %50.8
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %36.5

Dışarıda

Yediği sayı ortalaması: 77.4 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 31.4 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 7.8 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 17.4 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.8 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 16.4 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.4 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %54.2
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi:%39.5

Top 16  
(T0P-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Yediği sayı ortalaması: 71.8 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 33.3 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 9.1 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 17.0 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 4.1 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 14.5 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.5 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %51.0
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %41.8

Periyot Çizelgesi

Maçlara genelde çok kötü başlayan Pana, maç devam ettikçe ise oyunda etkinliğini artırıyor. Pana, özellikle dışarıda daha hiç bir ilk çeyreği önde kapatmadı. 2 defa uzatma oynayan Pana bunun 1'nı kazandı 1'nı ise kaybetti.

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı

Genel
               GP   MP   BP
1. Periyot: 01 - 08 - 01
2. Periyot: 05 - 02 - 03
3. Periyot: 07 - 03 - 00
4. Periyot: 07 - 02 - 01
Uzatma:    01 - 01 - 00 
Toplam:    21 - 16 - 05

İçeride
                GP   MP   BP
1. Periyot:  01 - 04 - 00
2. Periyot:  02 - 02 - 01
3. Periyot:  03 - 02 - 00
4. Periyot:  04 - 01 - 00
Toplam:     10 - 07 - 03

Dışarıda   
                GP   MP   BP
1. Periyot: 00 - 04 - 01
2. Periyot: 03 - 01 - 01
3. Periyot: 04 - 01 - 00
4. Periyot: 03 - 02 - 00
Uzatma:    01 - 01 - 00
Toplam:    11 - 09 - 02

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
               GP   MP   BP
1. Periyot: 01 - 05 - 00
2. Periyot: 04 - 00 - 02
3. Periyot: 03 - 03 - 00
4. Periyot: 04 - 01 - 01
Toplam:    12 - 09 - 03

Periyot Sayı Ortalamaları

Genel  
1. Periyot: 18.7 - 22.8
2. Periyot: 17.7 - 16.2
3. Periyot: 17.4 - 15.1
4. Periyot: 20.5 - 17.3

İçeride
1. Periyot: 17.6 - 19.0
2. Periyot: 16.4 - 16.8
3. Periyot: 17.0 - 16.4
4. Periyot: 22.6 - 17.6

Dışarıda
1. Periyot: 19.8 - 26.6
2. Periyot: 19.0 - 15.6
3. Periyot: 17.8 - 13.8
4. Periyot: 18.4 - 17.0

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
1. Periyot: 17.3 - 23.0
2. Periyot: 20.5 - 15.0
3. Periyot: 16.8 - 17.3
4. Periyot: 19.6 - 17.6


Derinba
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimizin Değerlendirmesi
Gönderen: pikenrol - 30 Aralık 2013, 12:25:14
EUROLEAGUE TOP 16 GROUP E

Euroleague Top 16′da, 2 temsilcimiz Fenerbahçe Ülker ve Anadolu Efes’in de yer aldığı E Grubu, ilk bakışta zorlu bir mücadeleye sahne olacak gibi duruyor. Temsilcilerimizin yanı sıra Olympiacos, Barcelona, Milano, Panathinaikos, Malaga ve Laboral Kutxa’nın yer aldığı gruba buyrun daha yakından göz atalım…

Olympiacos: Son 2 yılın şampiyonu Yunan temsilcisi, ilk tur gruplarında 10/10 yapıp, lider olarak Top 16′ya yükseldi. Kostas Papanikolaou ve Kyle Hines gibi takım için büyük öneme sahip oyuncuların eksiğini Matt Lojeski ve Bryant Dunston ile fazlasıyla dolduran Olympiacos adına ilk turda en fazla dikkat çeken nokta “yettiği kadar oynamalarıydı”. Genelde maçların ilk yarılarını düşük konsantrasyonla oynayıp 8-10 sayı geri düşen Spanoulis ve arkadaşları, 3. çeyreğin ortalarından itibaren ciddileşerek zor gibi görünen rahat galibiyetler elde ediyordu. Takımın performansında en önemli belirleyici kuşkusuz ki Vassilis Spanoulis. Maçların ilk yarılarını potaya pek bakmadan, daha çok pası düşünerek “idare eden” Yunan yıldız, 2. yarıdan itibaren oyuna ağırlığını koyuyor ve Olympiacos’u bambaşka bir takıma dönüştürüyordu. Top 16 ile beraber hem Spanoulis, hem de diğer oyucuların konsantrasyonlarında çok büyük artış olmasını bekliyorum, zira ilk turda kapasitelerinin en fazla %40′ını sahaya yansıttılar. Bartzokas’ın öğrencilerinin Top 16′da %100 kapasiteleriyle oynamaya başlayıp, grubu lider tamamlayacaklarını düşünüyorum.

Barcelona: Barcelona deyince akla ilk gelen şey hiç kuşku yok ki savunma. Katalan devi geçtiğimiz sezonlarda açık ara Avrupa’nın en iyi savunma yapan takımı görüntüsündeydi. Ancak bu yıl gerek çok sayıda transfer yapmaları, gerekse bazı oyuncularının yaşadığı sakatlıklardan ötürü savunmalarını pek oturtmuşa benzemiyorlar. Hücumda ise 34 yaşına merdiven dayayan Navarro’nun yaşadığı büyük düşüş, takımda lider eksikliğine yol açmış görünüyor. Navarro’nun yaşadığı düşüşe Huertas’ın istikrarsızlığı da eklenince, Barcelona takımı hücumda epey sıkıntı yaşayabiliyor. Özetle hem savunmada, hem hücumda bir takım sıkıntıları mevcut, ancak sahip oldukları kaliteli kadroyu göz önüne aldığımızda, Barcelona için ilacın zaman olduğunu söyleyebiliriz. Oyuncular bir arada oynamaya alıştıkça, geçtiğimiz yıllarda gördüğümüz savunmayı yapacaklarından kuşkum yok, zira Fenerbahçe ile sahalarında oynadıkları maçta savunma potansiyellerini fazlasıyla ortaya koydular. İşin hücum kısmında ise iyimser tablo çizmek biraz zor. Takımın sorumluluk alacak seviyede bir lideri yok. Her ne kadar coach Xavi Pascual için sitem, yıldızlardan daha büyük anlam ifade etse ve bireyselliğe çok fazla başvurmasa da, Huertas ve Navarro kötü oynadıkları zaman zorlandıkları ortada. Ancak her şeye rağmen çok geniş bir rotasyona sahipler ve sadece savunma yaparak bile gruptan çıkacak kaliteleri mevcut.

Fenerbahçe Ülker: Geçtiğimiz günlerde Fenerbahçe Ülker’i detaylıca değerlendirmiştik. Yazıyı okuyanlar zaten söylediklerimizi hatırlayacaktır, okumayanlar ise şuraya tıklayarak ulaşabilirler. Sıralamadaki tahminime gelecek olursak; Fenerbahçe Ülker ve Barcelona’nin grupta 2. ve 3. sıraları alacağını, bunda belirleyici unsurun sarı-lacivertli ekibimizin yapacağı transfer hamleleri olduğunu düşünüyorum. Eğer kısa rotasyonuna kaliteli bir takviye yaparsa grup ikinciliği adına Fenerbahçe bir adım öne geçer, aksi halde Barcelona bir adım önde kalır. Transferin kapanmasına az bir zaman kaldı, neler olacağını bekleyip görelim…

Milano: Sergio Scariolo ile kaybettikleri 2 sezonun ardından, bu yıl biraz daha takım görüntüsü verdiklerini söylemek mümkün. Langford, Moss, Gentile gibi önemli oyuncuların yanına son olarak yaptıkları Daniel Hackett hamlesi, zaten geçtiğimiz yıllara kıyasla büyük aşama kaydeden savunmalarını, bir seviye daha yukarı çekebilir. Hücumda da Langford gibi durdurulması zor bir silaha sahipler. Tek eksikleri klasik tarzda pivot gibi duruyor, zira 5 numarada kullandıkları Lawal ve Samuels atletik oyuncular olsa da, topla bir şeyler üretebilen uzunlar değiller, daha çok hareketli halde top alıp smaçlamayı seven tipte isimler. Oyunun sıkıştığı anlarda uzuna top indirme opsiyonlarının olmayışı, İtalyan temsilcisi için zaman zaman hücumda sorun yaratabilir. Yine de sahip oldukları kadro kalitesi, Milano’yu 4. sıra için bir adım önde görmeme sebep oluyor. Unicaja ve Panathinaikos ile çeyrek finale kalma adına büyük bir mücadele verecekleri ve sonunda başaracaklarını düşünüyorum.

Panathinaikos: Zeljko Obradovic ile sayısız başarılara uzandıkları 13 yılın ardından, Panathinaikos’un her geçen gün kan kaybettiğini söylemek sanırım yanlış olmaz. Geçtiğimiz yıl çeyrek finalde kendilerinden beklenmedik bir şekilde Barcelona’ya kafa tutan yoncalar, bu yıl biraz daha geriye gitmiş görünüyor. Takımın yıldızı Dimitris Diamantidis halen daha elinden geleni yapsa ve önemli katkılar verse de, zamana yenildiği açıkça görünüyor. Hem hücumda, hem savunmada her şeyi yapabilen Diamantidis’in, çabukluğunu büyük oranda yitirdiği ve hücumda komple bir silah olmaktan çıkıp, daha fazla asist yapmaya dayalı oynamaya başladığı gözlemleniyor. Panathinaikos’un yapabileceklerinin, Diamantidis’in yaptıklarıyla doğru orantılı olduğu gerçeğinden yola çıkarsak, Yunan ekibi için 4. olma mücadelesinden öte bir hedefin çok zor olacağı söylenebilir. Kadrolarında Maciulis dışında Diamantidis’e yardımcı olabilecek kapasitede üst düzey oyuncu görünmüyor. Genelde vasat ve istikrarsız oyunculardan kurulu bir ekip görünümündeler. Yunanlıların basketbol karakterinde mücadeleden vazgeçmek yoktur, ne olursa olsun ellerinden geleni yaparlar. Bu bağlamda her şeylerini vereceklerinden kuşkum yok ancak güçlerinin 5.’likten öte geçmeye yeteceğini sanmıyorum.

Unicaja: İstikrarsızlık deyince akla gelen 3-5 takımdan birisidir Unicaja. Senelerdir gerek coach, gerekse kadro istikrarını bir türlü sağlayamadıklarından ötürü hayal kırıklığı yaşarlar. Ancak son 2 yıldır biraz daha iyi durumda olduklarını söyleyebiliriz. Özellikle bu yıl coach Juan Plaza yönetiminde savunma yapmayı hatırlamış olmaları, Malaga’yı benim gözümde grubun kaderini belirleyecek takım kılıyor. Olympiacos, Barcelona ve Fenerbahçe karşısında 1 ya da 2 galibiyet çıkaracaklarını ve grubun tepesindeki sıralamada belirleyici olacaklarını düşünüyorum. Ancak sahip oldukları kadronun çeyrek finali görmeye yeteceğini pek sanmıyorum. Tahmin grubu 6. sırada tamamlayacakları yönünde…

Anadolu Efes: Geçtiğimiz hafta Anadolu Efes’i de uzun uzun değerlendirmiştik. Merak edenler yazıya şuradan  ulaşabilirler. Yazıyı yazdığımız günden bu yana Efes adına önemli gelişmeler söz konusu. Önce coach Oktay Mahmuti görevinden ayrıldı, sonra Milko Bjelica transferi gerçekleşti. Coach değişikliği ve Bjelica takviyesi Efes adına bir şeyleri değiştirebilir ancak gruptan çıkmalarına yeter mi şüpheliyim. Zira öncelikli ihtiyacının 2-3 numara rotasyonunu genişletmek olduğunu düşünüyorum. Uzun transferi bana göre öncelikli ihtiyaç değildi. Hele ki Bjelica tarzı yumuşak bir uzun Efes’e çok fazla şey katmaz kanımca. Coach değişikliğinin takım kimyasına yapacağı etki, Efes için belirleyici olacaktır. Doğrusunu söylemek gerekirse pek umutlu değilim, Laboral Kutxa ile son 2 sırayı alacaklarınü düşünüyorum. Kendileri için tahminim 3 veya 4 galibiyet alarak 7. olmaları.

Laboral Kutxa: Zaten dar olan rotasyonları Nocioni ve Lamont Hamilton’un yaşadığı sakatlıklar yüzünden iyice daralan Bask ekibi, bir şekilde ayağa kalkarak ilk tur grubunda 2. sırayı elde etmeyi başarmıştı. İlk 5 çıkan 2 uzunun sakatlığının ardından takıma kattıkları ve önemli verim aldıkları Milko Bjelica’yı, Nocioni ve Hamilton iyileşir iyileşmez Efes’e yollamaları aslında hedefsizliklerini net şekilde gözler önüne seriyor. Açıkçası Sergio Scariolo dezavantajıyla grubun son sırası için kendilerini favori görüyorum. 2-3 galibiyet elde etmeleri mümkün, ancak fazlası olacağını sanmıyorum.

http://www.altinciadam.com/euroleague-top-16-group-e/ (http://www.altinciadam.com/euroleague-top-16-group-e/)
Başlık: Rakiplerimizi Tanıyalım; Barcelona
Gönderen: Andrew Goudelock - 31 Aralık 2013, 18:38:20
Rakiplerimizi Tanıyalım; Barcelona

Turkish Airlines Euroleague'de A Grubunda yer alan Barcelona, 10 maçta 7 galibiyet 3 yenilgiyle 3. olarak çıktı. İçeride oynadığı maçlarda 4 galibiyet 1 yenilgi alan Barcelona, dışarıda ise 3 galibiyet 2 yenilgi aldı. Barcelona, grubunda TOP-16'ya kalan takımlara karşı oynadığı maçlarda ise 4 galibiyet 2 yenilgi aldı.

Barcelona, kendi liginde ise 9 galibiyet 4 yenilgi aldı ve 3. sırada yer alıyor.

Barcelona'nın İlk Beşi

- Marcelinho Huertas 10-10 20.5 dakikada 6.8 sayı-3.7 asist-1.5 ribaunt-0.5 top çalma-1.5 top kaybı
- Juan Carlos Navarro 10-8 24.4 dakikada 11.0 sayı-3.0 asist-1.3 ribaunt-1.3 top kaybı
- Kostas Papanikolaou 9-8 28.4 dakikada 7.8 sayı-2.8 asist-4.4 ribaunt-0.6 top çalma-1.2 top kaybı
- Maciej Lampe 10-6 19.2 dakikada 9.8 sayı-0.6 asist-4.6 ribaunt-1.1 top kaybı
- Ante Tomic 10-9 22.3 dakikda 12.2 sayı-2.0 asist-6.4 ribaunt-0.6 blok-1.1 top kaybı

Barcelona'nın Benchi

- Victor Sada 9-0 16.4 dakikada 3.7 sayı-2.2 asist-2.0 ribaunt-0.9 top kaybı
- Jacob Pullen 5-0 11.2 dakikada 5.0 sayı-2.6 asist-0.4 ribaunt-0.6 top kaybı
- Alejandro Abrines 10-3 19.2 dakikada 7.0 sayı-0.8 asist-1.4 ribaunt-0.7 top çalma-1.1 top kaybı
- Bostjan Nachbar 10-4 17.5 dakikada 7.5 sayı-1.4 asist-3.1 ribaunt-1.1 top kaybı
- Joey Dorsey 10-1 15.0 dakikda 6.5 sayı-0.7 asist-5.8 ribaunt-0.5 top çalma-0.9 blok
- Erazem Lorbek 2-0 8.5 dakikada 7.0 sayı-0.5 asist-2.0 ribaunt-1.0 top kaybı
- Brad Oleson 2-0 18.5 dakikada 9.6 sayı-1.5 asist-2.5 ribaunt

Koç
Xavier Pascual

Barcelona'da İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Kostas Papanikolaou 28.5 dakika
En Çok Rating Alan: Ante Tomic 16.1 rating
Sayı Lideri: Ante Tomic 12.2 sayı
Ribaunt Lideri: Ante Tomic 6.4 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Ante Tomic 2.2 ribaunt
Asist Lideri: Marcelinho Huertas 3.7 asist
Top Çalma Lideri: Alejandro Abrines 0.7 top çalma
Top Kaybı Lideri: Juan Carlos Navarro 1.5 top kaybı
Blok Lideri: Kostas Papanikolaou 0.7 blok
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Ante Tomic 3.3 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu: Ante Tomic 8.4 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Juan Carlos Navarro 5.1 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Juan Carlos Navarro %84.6
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: Marcelinho Huertas %64.3
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Juan Carlos Navarro %31.4

Barcelona'nın TOP-16 Fikstürü

Barcelona-Anadolu Efes
Fenerbahçe Ülker-Barcelona
Olympiakos-Barcelona
Barcelona-U.Malaga
Panathinaikos-Barcelona
Barcelona-EA7 Milano
Caja Laboral-Barcelona

Anadolu Efes-Barcelona
Barcelona-Fenerbahçe Ülker
Barcelona-Olympiakos
U. Malaga-Barcelona
Barcelona-Panathinaikos
EA7 Milano-Barcelona
Barcelona-Caja Laboral

İstatistiklerle Barcelona

Hücüm

Normal sezon gruplarında 78.6 sayıyla oynayan Barcelona, içeride 80.6 sayıyla, dışarıda ise 76.8 ile oynadı. Genel olarak bütün istatistik kağıtlarında içeride daha iyi olan Barca'nın endikkat çekici özelliği iki sayılık yüzdesi. Barca normal sezon gruplarının en yüksek yüzdeli 2 sayılık yüzdesi yakalayan takımı oldu. Barca, faul çizgisinde ise sıkıntı çekiyormuş gibi gözüküyor. Barca, ayrıca hücum da asist sayıları olarak dikkat çekiyor.

Genel

Sayı ortalaması: 78.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.6 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 10.2 ribaunt
Asist ortalaması: 18.6 asist
Top çalma ortalaması: 4.4 top çalma
Top kaybı ortalaması: 11.2 top kaybı
Blok ortalaması: 3.0 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 16.5 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 41.3 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 20.6 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %67.9
İki sayılık yüzdesi: %57.6
Üç sayılık yüzdesi: %32.0

İçeride

Sayı ortalaması: 80.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.8 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 11.2 ribaunt
Asist ortalaması: 18.2 asist
Top çalma ortalaması: 4.4 top çalma
Top kaybı ortalaması: 13.0 top kaybı
Blok ortalaması: 3.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 18.2 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 40.0 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 21.0 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %67.0
İki sayılık yüzdesi: %57.0
Üç sayılık yüzdesi: %36.2

Dışarıda

Sayı ortalaması: 76.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.4 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 9.2 ribaunt
Asist ortalaması: 19.0 asist
Top çalma ortalaması: 4.4 top çalma
Top kaybı ortalaması: 9.4 top kaybı
Blok ortalaması: 2.4 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 14.8 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 42.6 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 20.2 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %68.9
İki sayılık yüzdesi: %58.2
Üç sayılık yüzdesi: %27.7

Top-16
(Grupta Top-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Sayı ortalaması: 76.1 sayı
Ribaunt ortalaması: 36.0 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 11.8 ribaunt
Asist ortalaması: 17.6 asist
Top çalma ortalaması: 4.6 top çalma
Top kaybı ortalaması: 11.5 top kaybı
Blok ortalaması: 2.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 16.6 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 39.8 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 22.5 üçlük atışı
Faul atışı yüzdesi: %63.9
İki sayılık yüzdesi: %53.5
Üç sayılık yüzdesi: %34.3

Savunma

Rakiplerine 72.9 sayı atmasına izin veren Barca, içeride 71.8 sayı, dışarıda ise 74.0 sayıyla oynamalarına izin verdi. Barca her ne kadar rakiplerinden çok top çalamasa da, rakiplerin hücüm düzeni içerisinde çok asist yapmasına da izin vermedi. Bir diğer dikkat çekici özellik ise Barca, rakiplerinin içeride yüksek yüzdeli üçlük isabetle oynamasına izin verse de dışarıda oynadığı maçlarda rakiplerini çok düşük yüzdeli üçlük yüzdesinde tuttu.

Genel

Yediği sayı ortalaması: 72.9 sayı
Rakibe yaptırdığı ribaunt ortalaması: 34.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 10.9 ribaunt
Rakibe yaptırdığı asist ortalaması: 13.0 asist
Rakibe yaptırdığı top çalma ortalaması: 5.2 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 11.3 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.7 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %47.2
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %36.5

İçeride

Yediği sayı ortalaması: 71.8 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 30.8 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 9.2 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 12.6 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.2 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 12.8 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.2 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %45.6
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %42.3

Dışarıda

Yediği sayı ortalaması: 74.0 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 37.6 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 12.6 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 13.4 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.2 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 9.8 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.2 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %48.7
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi:%30.7

Top 16  
(T0P-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Yediği sayı ortalaması: 71.5 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 34.8 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.0 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 12.5 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.0 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 11.6 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.0 blok
Rakibi tuttupu iki sayılık yüzdesi: %46.9
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %36.9

Periyot Çizelgesi

Barca, genel olarak en 3. periyotta oynuyor. İspanyol devi, 2. çeyreklerde ise genel olarak sıkıntı çekiyor.

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 06 - 04 - 00
2. Periyot: 04 - 06 - 00
3. Periyot: 06 - 03 - 01
4. Periyot: 06 - 04 - 00
Toplam:     22 - 17 - 01

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 02 - 00
2. Periyot: 02 - 03 - 00
3. Periyot: 03 - 01 - 01
4. Periyot: 04 - 01 - 00
Toplam:     12 - 07 - 01

Dışarıda     
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 02 - 00
2. Periyot: 02 - 03 - 00
3. Periyot: 03 - 02 - 00
4. Periyot: 02 - 03 - 00
Toplam:     10 - 10 - 00

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 03 - 00
2. Periyot: 02 - 04 - 00
3. Periyot: 03 - 02 - 01
4. Periyot: 04 - 02 - 00
Toplam:     13 - 10 - 01

Periyot Sayı Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 21.6 - 17.8
2. Periyot: 19.5 - 20.0
3. Periyot: 20.5 - 16.1
4. Periyot: 17.6 - 18.4

İçeride
1. Periyot: 24.0 - 16.6
2. Periyot: 17.6 - 19.6
3. Periyot: 21.2 - 18.0
4. Periyot: 17.8 - 18.0

Dışarıda
1. Periyot: 19.2 - 19.0
2. Periyot: 21.4 - 20.4
3. Periyot: 19.4 - 14.2
4. Periyot: 17.4 - 18.8

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
1. Periyot: 20.8 - 18.0
2. Periyot: 16.6 - 18.3
3. Periyot: 21.6 - 15.8
4. Periyot: 18.0 - 18.3


DerinNba&Parkede Fener
Başlık: Rakiplerimizi Tanıyalım; Unicaja Malaga
Gönderen: Andrew Goudelock - 02 Ocak 2014, 14:16:42
Rakiplerimizi Tanıyalım; Unicaja Malaga

Turkish Airlines Euroleague'de C Grubunda yer alan Unicaja Malaga, 10 maçta 5 galibiyet 5 yenilgi alarak grubu 3. sırada bitirdi. Malaga, içeride 3 galibiyet 2 yenilgi alırken, dışarıda 2 galibiyet 2 yenilgi aldı. TOP-16 takımlarında karşı ise 2 galibiyet 4 yenilgi aldı.

Malaga, kendi liginde ise 8 galibiyet 5 yenilgi ile 5. sırada yer alıyor.

Unicaja Malaga'nın İlk Beşi

- Earl Calloway 10-3 20.5 dakikada 7.9 sayı-4.0 asist-2.2 ribaunt-0.9 top çalma-1.1 top kaybı
- Zoran Dragic 8-6 24.3 dakikada 12.0 sayı-1.3 asist-3.1 ribaunt-0.6 top çalma-1.0 top kaybı
- Carlos Suarez 10-6 26.0 dakikada 6.2 sayı-2.1 asist-4.3 ribaunt-0.6 top çalma-1.6 to kaybı
- Nik Caner-Medley 9-9 28.1 dakikada 15.4 sayı-0.6 asist-5.4 ribaunt-1.0 top çalma-1.4 top kaybı
- Rafael Hettsheimeir 10-8 16.0 dakikada 6.3 sayı-0.4 asist-2.6 ribaunt-0.9 top kaybı

Unicaja Malaga Benchi

- Jayson Granger 10-3 19.3 dakikada 9.0 sayı-3.7 asist-2.0 ribaunt-1.6 top kaybı
- Mindaugas Kuzminskas 10-4 11.2 dakikada 3.7 sayı-0.4 asist-1.5 ribaunt-0.5 top çalma
- Ryan Toolson 6-3 18.4 dakikada 5.2 sayı-0.7 asist-1.3 ribaunt-1.3 top kaybı
- Sergi Vidal 10-1 12.2 dakikada 2.9 sayı-1.5 asist-1.0 ribaunt
- Fran Vazquez 10-1 18.3 dakikada 7.1 sayı-0.7 asist-4.5 ribaunt-0.9 blok-0.7 top çalma
- Domantas Sabonis 7-0 9.1 dakikada 2.0 sayı-0.3 asist-2.0 ribaunt-0.9 top kaybı
- Vladimir Stimac 9-2 11.0 dakikada 4.2 sayı-0.6 asist-3.3 ribaunt-0.7 top kaybı

Koç
Joan Plaza

Malaga'da İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Nik Caner-Medley 28.1 dakika
En Çok Rating Alan: Nik Caner-Medley 17.4 rating
Sayı Lideri: Nik Caner-Medley 15.9 sayı
Ribaunt Lideri: Nik Caner-Medley 5.4 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Vladimir Stimac 1.6 ribaunt
Asist Lideri: Earl Calloway 4.0 asist
Top Çalma Lideri: Nik Caner-Medley 1.0 top çalma
Top Kaybı Lideri: Jayson Granger 1.6 top kaybı
Blok Lideri: Fran Vazquez 0.9 blok
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Nik Caner-Medley 2.8 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu: Nik Caner-Medley 6.9 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Earl Calloway 3.7 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Earl Calloway %91.7
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: Rafael Hettsheimeir %60.0
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Nik Caner-Medley %41.2

Malaga'nın Top-16 Fikstürü

U.Malaga-Caja Laboral
Anadolu Efes-U.Malaga
U.Malaga-Fenerbahçe Ülker
Barcelona-U.Malaga
Olympiakos-U.Malaga
U.Malaga-Panathinaikos
EA7 Milano-U.Malaga

Caja Laboral-U. Malaga
U.Malaga-Anadolu Efes
Fenerbahçe Ülker-U.Malaga
U.Malaga-Barcelona
U.Malaga-Olympiakos
Panathinaikos-U.Malaga
U.Malaga-EA7 Milano

İstatistiklerle Malaga

Hücüm

Normal sezon gruplarında 75.6 sayı ortalaması tutturan Malaga, özellikle içeride çok skorer bir takım görüntüsü çizdi. İçeride 81.8 sayı ortalaması tutturan Malaga, dışarıda 69.4 ve Top-16 takımlarına karşı ise 72.3 sayı ortalaması tutturdu. Ribauntlarda genel de sıkıntı çekmeyen Malaga, özellikle hücüm ribauntlarında aktif bir görüntü çizdi. Boyalı alandan yüksek bir yüzde tutturan Malaga bununla birlikte üç sayılık atışlarda ise ayı başarıyı gösteremedi.

Genel

Sayı ortalaması: 75.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.1 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 13.4 ribaunt
Asist ortalaması: 15.7 asist
Top çalma ortalaması: 5.4 top çalma
Top kaybı ortalaması: 11.6 top kaybı
Blok ortalaması: 2.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 17.0 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 40.0 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 21.9 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %72.4
İki sayılık yüzdesi: %52.5
Üç sayılık yüzdesi: %32.4

İçeride

Sayı ortalaması: 81.8 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.2 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 15.4 ribaunt
Asist ortalaması: 18.8 asist
Top çalma ortalaması: 5.8 top çalma
Top kaybı ortalaması: 11.2 top kaybı
Blok ortalaması: 2.2 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 19.8 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 43.6 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 20.6 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %68.7
İki sayılık yüzdesi: %56.8
Üç sayılık yüzdesi: %32.0

Dışarıda

Sayı ortalaması: 69.4 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.0 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 11.4 ribaunt
Asist ortalaması: 12.6 asist
Top çalma ortalaması: 5.0 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.0 top kaybı
Blok ortalaması: 3.0 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 14.2 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 37.4 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 23.2 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %77.5
İki sayılık yüzdesi: %47.6
Üç sayılık yüzdesi: %32.8

Top-16  
(Grupta Top-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Sayı ortalaması: 72.3 sayı
Ribaunt ortalaması: 35.1 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 14.3 ribaunt
Asist ortalaması: 15.0 asist
Top çalma ortalaması: 5.3 top çalma
Top kaybı ortalaması: 11.8 top kaybı
Blok ortalaması: 2.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 18.5 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 40.1 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 22.0 üçlük atışı
Faul atışı yüzdesi: %79.1
İki sayılık yüzdesi: %47.1
Üç sayılık yüzdesi: %29.5

Savunma

Rakiplerinin bol asist yapmasına izin veren Malaga, bununla birlikte rakiplerinin bol top kaybı yapmasını da sağladı. Malaga, ayrıca rakiplerini 33.1 gibi düşük bir üç sayılık yüzdesinde tuttu.

Genel

Yediği sayı ortalaması: 71.6 sayı
Rakibe yaptırdığı ribaunt ortalaması: 33.4 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.7 ribaunt
Rakibe yaptırdığı asist ortalaması: 15.8 asist
Rakibe yaptırdığı top çalma ortalaması: 4.3 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 14.4 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.1 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %51.9
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %33.1

İçeride  
 
Yediği sayı ortalaması: 71.6 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 30.8 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 12.2 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 15.4 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 3.6 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 16.6 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 1.8 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %56.0
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %33.1

Dışarıda

Yediği sayı ortalaması: 71.6 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 36.0 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.2 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 16.2 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 5.0 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 12.2 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.4 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %47.8
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %33.0

Top 16
(T0P-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Yediği sayı ortalaması: 74.0 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 34.8 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 11.3 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 16.8 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 4.5 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 15.1 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.3 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %52.1
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %34.2

Periyot Çizelgesi

Maçlara genelde çok iyi başlayan Malaga, özellikle içeride ilk periyotta rakiplerine hep üstünlük kurdu. Malaga, bununla birlikte 3. periyotlarda ise çok sıkıntı çekti.

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 07 - 03 - 00
2. Periyot: 06 - 03 - 01
3. Periyot: 03 - 07 - 00
4. Periyot: 04 - 06 - 00
Toplam:     20 - 19 - 01

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 04 - 01 - 00
2. Periyot: 03 - 02 - 00
3. Periyot: 02 - 03 - 00
4. Periyot: 03 - 02 - 00
Toplam:     12 - 08 - 00

Dışarıda   
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 02 - 00
2. Periyot: 03 - 01 - 01
3. Periyot: 01 - 04 - 00
4. Periyot: 01 - 04 - 00
Toplam:     08 - 11 - 01

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 04 - 02 - 00
2. Periyot: 03 - 02 - 01
3. Periyot: 01 - 05 - 00
4. Periyot: 02 - 04 - 00
Toplam:     10 - 13 - 01

Periyot Sayı Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 21.1 - 18.7
2. Periyot: 19.3 - 17.2
3. Periyot: 17.8 - 18.1
4. Periyot: 17.9 - 17.2

İçeride
1. Periyot: 22.8 - 18.8
2. Periyot: 22.4 - 19.4
3. Periyot: 20.0 - 19.2
4. Periyot: 16.6 - 13.4

Dışarıda
1. Periyot: 19.4 - 18.6
2. Periyot: 16.2 - 15.0
3. Periyot: 15.6 - 17.0
4. Periyot: 19.2 - 21.0

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
1. Periyot: 20.8 - 19.1
2. Periyot: 18.1 - 19.0
3. Periyot: 16.6 - 18.1
4. Periyot: 17.0 - 17.0


DerinNba&Parkede Fener
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: Okan Y. - 02 Ocak 2014, 16:30:40
Bu Caner-Medley, gelmiş geçmiş tüm Fenerbahçe kadrolarına en ters gelen oyuncu tipinde

Hem hareketli hem yetenekli, savunması zor adam
inşallah Kleiza+Bjelica üstesinden gelebilir
Başlık: Rakiplerimizi Tanıyalım; Caja Laboral
Gönderen: Andrew Goudelock - 02 Ocak 2014, 20:14:53
Rakiplerimizi Tanıyalım; Caja Laboral

Turkish Airlines Euroleague'de D Grubunda yer alan Caja Laboral, 10 maçta 6 galibiyet 4 yenilgi alarak grubu 2. sırada bitirdi. Malaga, içeride 4 galibiyet 1 yenilgi alırken, dışarıda 2 galibiyet 3 yenilgi aldı. TOP-16 takımlarında karşı ise 4 galibiyet 2 yenilgi aldı.
 
Malaga, kendi liginde ise 6 galibiyet 7 yenilgi ile 11. sırada yer alıyor.

Caja Laboral'ın İlk Beşi

- Thomas Heurtel 8-6 23.1 dakikada 7.6 sayı-4.0 asist-1.9 ribaunt-0.9 top çalma-2.1 top kaybı
- David Jelinek 10-9 25.0 dakikada 9.6 sayı-1.9 asist-2.0 ribaunt-1.6 top kaybı
- Fernando San Emetirio 8-8 23.4 dakikada 7.1 sayı-1.6 asist-2.6 ribaunt-1.8 top kaybı
- Andres Nocioni 7-5 27.2 dakikada 13.4 sayı-1.7 asist-7.3 ribaunt-0.9 blok-2.0 top kaybı
- Tibor Pleiss 10-8 18.5 dakikada 9.6 sayı-0.9 asist-4.9 ribaunt-0.7 blok-1.2 top kaybı

Caja Laboral'ın Benchi

- Walter Hodge 10-4 22.4 dakikada 8.4 sayı-3.1 asist-1.4 ribaunt-2.1 top kaybı
- Thomas Kelati 7-0 18.2 dakikada 4.3 sayı-1.1 asist-2.9 ribaunt-1.3 top çalma
- Leo Mainoldi 8-3 13.4 dakikada 3.6 sayı-0.6 asist-0.9 ribaunt
- Fabien Causeur 3-2 21.1 dakikada 4.7 sayı-1.3 asist-3.0 ribaunt-2.0 top kaybı
- Adam Hanga 3-0 16.0 dakikada 3.0 sayı-0.7 asist-1.3 ribaunt-0.7 blok
- Lamont Hamilton 6-1 20.8 dakikada 11.8 sayı-1.7 asist-5.0 ribaunt-1.0 blok-1.0 top çalma-1.3 top kaybı

Koç
Sergio Scariolo
 
Laboral'de İstatistik Liderleri
 
En Çok Süren Alan: Andres Nocioni 27.2 dakika
En Çok Rating Alan: Andres Nocioni 18.9 rating
Sayı Lideri: Andres Nocioni 13.5 sayı
Ribaunt Lideri: Andres Nocioni 7.3 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Lamont Hamilton 1.8 ribaunt
Asist Lideri: Thomas Heurtel 4.0 asist
Top Çalma Lideri: Thomas Kelati 1.3 top çalma
Top Kaybı Lideri: Walter Hodge 2.1 top kaybı
Blok Lideri: Andres Nocioni 0.9 blok
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Andres Nocioni 5.1 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu: Tibor Pleiss 7.0 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: David Jelinek 3.6 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Tibor Pleiss %90.0
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: David Jelinek %60.0
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: David Jelinek %44.4

Laboral'ın Top-16 Fikstürü

U.Malaga-Caja Laboral
Caja Laboral-Panathinaikos
EA7 Mİlano-Caja Laboral
Caja Laboral-Olympiakos
Caja Laboral-A. Efes
Fenerbahçe Ü.-Caja Laboral
Caja Labora-Barcelona

Caja Laboral-U.Malaga
Panathinaikos-Caja Laboral
Caja Laboral-EA7 Milano
Olympiakos-Caja Laboral
A. Efes-Caja Laboral
Caja Laboral-Fenerbahçe Ü.
Barcelona-Caja Laboral

Laboral'den Haberler

- Caja Laboral, takımının önemli skorerlerinden Milko Bjelica Anadolu Efes'e gitti.
- Caja Laboral, İtalyan guard Giuseppe Poeta'yı kadrosuna kattı.

İstatistiklerle Efes

Hücüm

Genel

Sayı ortalaması: 76.7 sayı
Ribaunt ortalaması: 32.3 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 9.1 ribaunt
Asist ortalaması: 16.4 asist
Top çalma ortalaması: 5.7 top çalma
Top kaybı ortalaması: 13.7 top kaybı
Blok ortalaması: 2.7 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 15.8 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 37.8 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 20.9 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %80.4
İki sayılık yüzdesi: %55.1
Üç sayılık yüzdesi: %35.4

İçeride

Sayı ortalaması: 77.8 sayı
Ribaunt ortalaması: 31.2 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 8.4 ribaunt
Asist ortalaması: 16.8 asist
Top çalma ortalaması: 6.2 top çalma
Top kaybı ortalaması: 14.0 top kaybı
Blok ortalaması: 3.2 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 14.2 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 39.4 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 21.0 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %83.1
İki sayılık yüzdesi: %52.8
Üç sayılık yüzdesi: %35.2

Dışarıda

Sayı ortalaması: 75.6 sayı
Ribaunt ortalaması: 33.4 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 10.0 ribaunt
Asist ortalaması: 13.6 asist
Top çalma ortalaması: 6.8 top çalma
Top kaybı ortalaması: 13.6 top kaybı
Blok ortalaması: 3.6 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 19.0 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 37.4 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 18.2 üçlük atışı
Faul yüzdesi: %67.4
İki sayılık yüzdesi: %45.6
Üç sayılık yüzdesi: %36.8

Top-16
(Grupta Top-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Sayı ortalaması: 79.1 sayı
Ribaunt ortalaması: 33.0 ribaunt
Hücüm ribauntu ortalaması: 9.3 ribaunt
Asist ortalaması: 18.0 asist
Top çalma ortalaması: 5.3 top çalma
Top kaybı ortalaması: 12.8 top kaybı
Blok ortalaması: 1.8 blok
Maç başına kullandığı faul atışı: 15.3 faul atışı
Maç başına kullandığı ikilik: 38.1 ikilik atışı
Maç başına kullandığı üçlük: 22.0 üçlük atışı
Faul atışı yüzdesi: %81.9
İki sayılık yüzdesi: %55.1
Üç sayılık yüzdesi: %36.6

Savunma

Caja Laboral, içeride rakiplerini özellikle üç sayılık yüzdesinde düşük tutsa da dışarıda aynı başarıyı gösteremedi.

Genel

Yediği sayı ortalaması: 75.4 sayı
Rakibe yaptırdığı ribaunt ortalaması: 31.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 8.8 ribaunt
Rakibe yaptırdığı asist ortalaması: 16.3 asist
Rakibe yaptırdığı top çalma ortalaması: 7.8 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 13.1 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.6 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %52.2
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %34.7

İçeride

Yediği sayı ortalaması: 72.8 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 30.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 8.6 riabunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 11.4 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 8.8 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 13.4 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 2.0 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %51.5
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %30.5

Dışarıda

Yediği sayı ortalaması: 78.0 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 32.2 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 9.0 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 21.2 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 6.8 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 12.8 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.2 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %53.1
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi:%38.8

Top 16  
(T0P-16'ya kalan takımlarla oynadığı maçlarda)

Yediği sayı ortalaması: 78.3 sayı
Aldırdığı ribaunt ortalaması: 29.8 ribaunt
Aldırdığı hücüm ribauntu ortalaması: 7.0 ribaunt
Rakibin yaptığı asist ortalaması: 18.1 asist
Rakibin yaptığı top çalma ortalaması: 6.3 top çalma
Rakibin yaptığı top kaybı ortalaması: 11.6 top kaybı
Yediği blok ortalaması: 3.1 blok
Rakibi tuttuğu iki sayılık yüzdesi: %56.3
Rakibi tuttuğu üç sayılık yüzdesi: %35.9

Periyot Çizelgesi

Maçlara kötü başlayan Laboral, son çeyreklerde ise özellikle deplasmanda rakiplerine üstünlük kuruyor.

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 05 - 05 - 00
2. Periyot: 04 - 05 - 01
3. Periyot: 05 - 05 - 00
4. Periyot: 07 - 03 - 00
Toplam:     20 - 18 - 02

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 02 - 00
2. Periyot: 03 - 02 - 00
3. Periyot: 02 - 03 - 00
4. Periyot: 03 - 02 - 00
Toplam:     11 - 09 - 00

Dışarıda   
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 02 - 03 - 00
2. Periyot: 01 - 03 - 01
3. Periyot: 03 - 02 - 00
4. Periyot: 03 - 01 - 01
Toplam:     09 - 09 - 02

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 03 - 00
2. Periyot: 03 - 03 - 00
3. Periyot: 02 - 04 - 00
4. Periyot: 05 - 01 - 00
Toplam:     12 - 11 - 01

Periyot Sayı Ortalamaları

Caja Laboral, son çeyrekteki performansıyla dikkat çekiyor. Top-16 takımları da dahil olmak üzere sayı ortalaması olarak rakiplerini üstünlük kurdu.

Genel  
1. Periyot: 19.1 - 21.4
2. Periyot: 19.7 - 19.5
3. Periyot: 17.8 - 17.7
4. Periyot: 20.1 - 16.5

İçeride
1. Periyot: 22.2 - 21.2
2. Periyot: 19.0 - 18.4
3. Periyot: 16.4 - 17.2
4. Periyot: 20.2 - 16.0

Dışarıda
1. Periyot: 16.0 - 21.0
2. Periyot: 20.4 - 20.6
3. Periyot: 19.3 - 18.2
4. Periyot: 20.0 - 17.0

Top-16
(Top-16'ya kalan takımlara karşı)
1. Periyot: 21.1 - 21.1
2. Periyot: 21.3 - 21.1
3. Periyot: 15.6 - 19.0
4. Periyot: 21.0 - 17.0


DerinNba&Parkede Fener
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: Kalathi kai faul - 12 Ocak 2014, 22:34:30
Rakibimiz Malaga , Estudiantes'i 112-58 mağlup etmiş. Ve Maç boyunca 31/34 serbest atış kullanmışlar.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 22 Ocak 2014, 18:38:27
değerli Ender kardeşim ( badwatcher ) yazmış, emeğine ve yüreğine sağlık

hem linki bulunsun hemde yazı bulunsun

http://www.havaatisi.com/olmak-ya-da-olmamak.html (http://www.havaatisi.com/olmak-ya-da-olmamak.html)


Olmak Ya Da Olmamak…

Yazının başlığı ne kadar dramatik olsa da Fenerbahçe Ülker için Panathinaikos maçı ve bundan sonra çıkacağı diğer maçlar TOP 16′da maalesef bu konuma Malaga maçı sonrası geldi.
İlk iki maç olan Olympiacos ve Barcelona maçları, açıkçası kadro kalitelerine, tecrübelerine ve oyuncu yapılarına bakıldığında rakibinizin favori olduğu maçlardır.

Ancak ilk turda, Barcelona’nın bu yıl çok net belli zaafları olduğu ve bunların üstüne gidilip 40 dakika boyunca konsantre olunduğu takdirde yenilebileceğini Fenerbahçe bizlere gösterdi. Ancak TOP 16 seviyesinin ne olduğunu, buralarda nasıl karakter konulması gerektiğini 2 yıldır hemen hemen çekirdeği aynı olan Fenerbahçe kadrosu bizlere gösteremedi.

Bu süreçte takımın başına gelen dört koç ve 2-3 yabancı oyuncu harici aynı kalan bir Fenebahçe Ülker kadrosu var. Sıkıntının temeli de zaten buralardan başlıyor. Oyuncular bazında değerlendirmeye girmeden önce şunu belirtmek istiyorum; basketbol, yöneticiyle ya da koç ile oynanan bir spor değildir, sahaya çıkan ilk 5 ve bench’te oturan 6-7 oyuncu ile oynadığın, sonucunu bu insanların belirlediği bir spor dalıdır. Bunu belirtme sebebim, bundan önce gelen Neven Spahija, Ertuğrul Erdoğan, Simone Pianigiani ve son olarak Zeljko Obradovic’in başarıları ya da başarısızlıkları ellerinde bulunan aynı çekirdeğin eseridir.

Bu saydığım 4 insan kendi çaplarında iyi koçlardır. Ancak benim görüşüm bu 4 insanın da yaptığı ortak hata, oyuncularına olan aşırı güvenleri.

Şimdi gelelim oyuncular konusuna, dediğim gibi bu periyotlarda değişmeyen isimerin başında Emir Preldzic geliyor, daha sonra Bojan Bogdanovic , Ömer Onan, Oğuz Savaş ve Gasper Vidmar diye devam ediyor (Arada gidip gelmiş olsa da Vidmar).

Bu oyuncular bize 3-4 yıldır ortak özellik olarak neyi sundu?

Baskı altında kırılgan olmak, TOP 16 ya da kupa finalleri serilerinde karakter gösterememek, takımın geri kalan oyuncularına katılarak hiçbir zaman istenilen sertliklere ve savunma düzeylerine çıkamamak ve ne kadar söylerken dilimi ısırsam da ve üzülsem de, kendi tabirimle “COACH EATER”konumuna kendilerini getirmeleri. Asla bir duyumum ya da bilgim yok, sadece şubeyi uzaktan izleyen ve analiz yapan biriyim.

Bu kadar önsöz yeter sanırım, gelelim bu haftaki maçın önemine;

Eğer bu maçı da kaybederse Fenerbahce Ülker, artık hedeflerin bu grupta ilk iki ya da ilk üç değil, dördüncü sıra olacağı ve burası için Anadolu Efes, Emporio Armani Milano, Unicaja Malaga ve Laboral Kutxa ile mücadele edeceği bir gerçektir.

Maçta olabilecek senaryolara baktığımızda ise pota altında Panathinaikos’un sırtı dönük hücum eden oyuncularından çok; ribaund, blok ve ikili oyun tehdidi olan oyunculardan kurulu olduğunu görebiliyoruz. Lasme, Gist ve Fotsis üçlüsü, pota altında Vidmar, Zoric ve Bjelica’ya karşı ciddi anlamda hareketlilik ve ribaund üstünlüğüne sahip, bunu kullandırırmak ve dengelemek için yapılması gereken en önemli şey, kısa oyuncuların savunma ribaundlarına vereceği katkılar.

Diğer bir unsur ise maçın temposu. Fenerbahçe Ülker’in bunu maçın daha birinci saniyesinden itibaren elinde tutması ve çıkabileceği en yüksek tempoya çıkarak yapması gerekiyor. Öteki türlü düşen tempo ve durağanlaşan oyun Panathinaikos’un ekmeğine yağ sürmekten başka bir işe yaramaz.

Gerekiyorsa riskler alıp yarı sahada topa ve rakibe sert baskılar ile onları düzen dışına iterek erken top kullanmalarını sağlamak ya da top kontrol yeteneği düşük uzunlarına istemedikleri yerlerde topla buluşturmalarını sağladığımız anda bu maç genelinde kazanmak adına bir şansımız olabileceğini düşünüyorum.

TOP 16 seviyesinde yetenekler, yıldız oyuncular, skorerler bunların üçüncü hatta dördüncü plana atıldığı bir seviyedir. Buradaki ilk ikiyi oyuncularınızın KARAKTERİ ve MENTAL OLGUNLUĞU oluşturur.

 Ender ÖÇAL

Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: badwachter - 27 Ocak 2014, 14:06:20
Aras Ersoy ve Ender Öçal’ın hazırladığı Hava Atışı Podcast’te bu haftaki konular; TBL, Euroleague TOP-16′da 4. hafta maçları, NBA All-Star 2014 kadroları ve NBA’de sezonun geride kalan yarısının performans ödülleri değerlendirmesi.
3-5 saniyelik arkadan gelen ses benden kaynaklandı Lig TV kurbanı oldum kusura bakmayın :) iyi dinlemeler arkadaşlar..
http://www.havaatisi.com/hava-atisi-podcast-5.html (http://www.havaatisi.com/hava-atisi-podcast-5.html)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 27 Ocak 2014, 15:02:00
yüreğinize ve emeklerinize sağlık ender ve aras kardeşlerim benim 8)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 31 Ocak 2014, 12:24:06
http://markonunyeri.blogspot.com.tr/2014/01/milano-mac-ve-gidisat.html (http://markonunyeri.blogspot.com.tr/2014/01/milano-mac-ve-gidisat.html)

ilker güzel yazmış

Milano Maçı ve Gidişat

(http://1.bp.blogspot.com/-okrLkujJy7k/UutkMGsP2jI/AAAAAAAAEng/KvnaAKEpInA/s1600/12226357105_a821e846f7.jpg)

Mutsuzum. Malaga deplasmanından sonra İtalya'da da aradığımı bulamamaktan dolayı mutsuzum. Ama daha büyük bir mutsuzluk gerekçem var. Onu da izah edeceğim ama önce maç detayları.

Buraya yazma fırsatım olmadı ancak FB Tv'de uzun uzun konuşmuştuk. Milano'nun en tehlikeli yanı bire biri iyi oynayan, delici kısaları. Birçok takım için tartışılabilir olan tercihler onların oyun karakterini oluşturuyor. Direnci, kolay yenilmemeyi, savunmada rotasyonlara hücum süresi boyunca en üst seviyede dikkati zorunlu kılıyor bu kimlik ve oyuncular. Fenerbahçe Ülker'de de 40 dakika boyunca aynı savunma direncini bekleyebileceğiniz oyuncu sayısı az. İyi niyet bazen yetmiyor. Bu "sürdürülemezlik" maç içinde de çoğu zaman "düşüşler" olarak yansıyor takıma.

Dün karşılaşmaya iyi başladı Fenerbahçe Ülker. Zoric'in 2. dakikadaki sakatlığına rağmen işler o bölümde yolunda gitti. Tempoyu rakibe vermedi, faul çizgisine de giderek skor üretti takım. Nemanja Bjelica ve Gasper Vidmar üretimde baş roldeydi. Çift hanelere dayanan fark görüldü.

2. çeyrekte rakibin hamleleri gelmeye başladı. Burada gösterilen kırılganlık, her ne kadar bu maçta geri dönüş olduysa da oldukça kritik ve üzerinde düşünülmesi gereken konuların başında. Fenerbahçe Ülker belli bir yerden aksamaya başladıkça o süreçte kontak kapatıyor. Bire birde kolay yenilen takımın devamında, ribaund konsantrasyonu da düşüyor veya rakibe açık saha ile birlikte tempoyu da verebiliyor. Sadece savunma kısmında sorun yaşanmıyor; hücumda da ezberler unutuluyor. Topun elde kalma süresi ve top kayıpları artıyor. 2. çeyrek belki skor anlamında son bölümde tatsızlaşmış olabilir ancak çeyreğin oynanma şekli, en başından itibaren bu sinyalleri veriyordu. Vidmar'ın da kaybedildiği son iki dakika, maç sonuna kadar telafi edilemeyen hasarı vermiş oldu.

Fenerbahçe Ülker'in iki uzununu kaybettiği maçta Milano, Melli ve Wallace'tan toplamda sadece 23 dakika faydalanabildi. Hem rakiplerinin uzun rotasyonundaki mecburi değişiklikleri, hem de kendi faul problemleri onları da alışkanlıkların dışına çıkardı. Kangur, sene içindeki en yüksek süre ve katkısına ulaştı. Kısalarda da Jerrells, eski takımına karşı "ayrı" bir motivasyonla oynamanın meyvelerini topladı. Ona uygun takımda, ona çok uygun bir maç buldu ve değerlendirdi. Bu tip oyunculara oynayabileceklerini hatırlatıp kötü oyuncu olduklarını unutturduğunuzda darbe yiyorsunuz. Sarı-lacivertlilerin kötü savunma siciliyle birlikte bunda korkuyordum ve maalesef korktuğum da başıma geldi.

Fenerbahçe Ülker savunmada belli defoları örtebilmek için sıklıkla adam değişerek savunmaya başvuruyor. Kısaya uzunun kaldığı her anda da ceza kesildi bu karşılaşmada. Birebirde kolay geçildi, şutu riske ettiğinde de rakip cevap verdi. Olmadı. Maçın önemli istatistiklerinden biri, Sarı-lacivertlilerin 37 kez çizgiye gidebilmesiydi. Zorlandığı her anda kendini oraya atabildi takım. Yüksek sayılabilecek bir yüzdeyle de isabet buldu. Kleiza 26 sayı buldu, en çok faul alan isimdi zaten. Yapılan 17 top kaybı da istatistik kağıdının en çirkin yüzüydü. Maçın kaybedilmesinde de top kayıpları faktör oldu.

Kötünün iyisi, farkın kabul edilebilecek seviyede kalmasıydı. Olympiakos ve Malaga maçlarında ölümcül seri maçın sonlarında geldiğinden telafisi olmamıştı. Şu anda beş iç saha maçını da kazanmak ve deplasmandan bir ya da iki galibiyet çıkarmak lazım. İhtimaller birkaç hafta önce göründüğünden daha zor ama halen olmayacak iş değil. O nedenle çift haneleri yememek önemliydi. Diğer olumlu not da Linas Kleiza. Hücumda takımın aradığı atıcı oldu maç boyunca. Hep doğruyu oynadı, takımını ayakta tuttu. Kötünün de kötüsü ise uzunların sağlık durumu. Takım, sezonun bu bölümüne kadar geçen kısmını sadece iki pivotla oynadı. Bu karşılaşmada da ikisini birden kaybetti. Dilerim uzun soluklu sıkıntı yoktur. Ki sadece Euroleague olarak düşünmemek gerek. Pazartesi Efes Pilsen, önümüzdeki hafta sonu da Türkiye Kupası maçları var. Elbette Fenerbahçe Ülker'in üçüncü deplasman maçını da 90 civarı yiyerek kaybetmiş olması başlı başına tatsızlık.

Son not da Bojan Bogdanovic'e. Üstündeki savunma sertliğinin arttığını haftalardır konuşuyoruz. Ancak buna gösterdiği reaksiyonu kolay kabul etmek pek mümkün değil. O, büyük oyuncu olacaksa, bu anları farklı oynayarak olacak. Lakin ona hücumda Emir Preldzic, Kenan Sipahi ya da pozisyonuna göre topla olan ilişkisi nedeniyle avantaj sağlayan Nemanja Bjelica'nın misyonunu yüklenmesi çok anlamlı gelmiyor. Koçun Kenan'dan alamadıklarını Emir'den farklı birilerine dağıtma zorunluluğunu anlıyorum. Ama bunu ne Bojan'dan, ne de Melih'ten alması pek mümkün değil. Bojan'ın sırtındaki küfeye konmuş ekstra ağırlık. O da zaten taşıyamıyor bunu. Dün Melih Mahmutoğlu'nun 32 dakika oynadığı maçta Bojan 19 dakikayı görebildi. Maça giremeden faul problemi yaşadı. Son anlarda maç topuna gidilememesinin nedeni de belki de onun yanlış kararları oldu. Yani onun o bölümdeki topları kullanan isim olması mı yoksa onun tercihleri mi daha yanlıştı, bunu söylemek güç.

Şimdi, bunlar maç notları. Eksilerin, artıların bellidir. Oynarsın; kazanır ya da kaybedersin. Taraftar olarak da sinirlenebilirsin. Söylenirsin, mutsuzluğunu belirtirsin. Hayal kırıklığına uğrarsın. Bunların hepsi oyunun içinde var. Ki ben de hayatınızda görebileceğiniz en karamsar insanlardan biri olarak anlatıyorum bunları. Defalarca benzerlerini hem tribünde, hem de arkadaş grubunda veya buralarda yapmışlığım var. Ama bir anda yakıp yıkmak, tüm olan biteni silip atmak bana çok fazla ve yorucu geliyor. Kısa sürede gözlemleyebildiğim maç sonu reaksiyonundan edindiğim izlenim bu. Evet işler, hedeflerle kıyaslandığında kötü gidiyor. Ama böyle yapmanın, maç bitmeden salonu terk etmekten farkı yok. Bu takıma "mücadele etmeliler" eleştirisi getirirken, maç içi düşüşlerine dikkat çekerken pes etmek niye?

Evet, kötü gidiyor. Evet, belki istenen yere de ulaşılamayacak bu sene. Ama artık bir şeylerin üstüne koyarak gitmenin vakti geldi de geçmiyor mu? Fenerbahçe büyüklüğünde takımların taraftarlarının kaybederken de mutlu olması için ekstra işler olmalı, ekstra hikayeler çıkmalı. O yüzden mutsuzluğu anlarım. Yazının başında da bahsettiğim üzere ben de mutsuzum. Lakin öyle ya da böyle, sekiz senede yalnızca bir kez Top 8 yapabilmiş ve onda da süpürülmüş bir takımla ilgilenenlerin "bu sene de Final Four olmayacak mı?" diye mutsuz olmaları, bunu da aşırı tepkiye dönüştürmeleri üzücü. Kusura bakılmasın, hizayı sadece buradan almak bana şımarıklık gibi geliyor. Üstelik sadece iki maç kazanabildiğin, çoğunda rencide edildiğin on dört maç oynadığın bir Top 16 sezonunun ardından...

Biz taraftarız, bazen görmek istediğimiz gibi görebilir ya da yorumlayabiliriz işleri. En doğruyu görme ya da söyleme gibi bir iddiamız yok. Zaten bu işlerde tek doğru da yok. Sene başındaki gidişat bize daha fazlasını söyletti, şimdi olumsuz notlar çoğunlukta. Eleştiri de olur, mutsuzluk da. Bunlar olur. Ben olması gerekenleri söyleyemem zaten. Ama olmaması gerektiğine inandığım çok net bir şey var: pes etmek.

Kimsenin elinde sihirli değnek yok. Rakiplerin de hamleleri hep sizin zaaflarınıza yönelik oluyor. Top 16'da bu rakiplerin bunlara konsantrasyonu artıyor, size etkisi de daha fazla oluyor. Defolar ortaya çıkıyor. İsim isim tekrar aynı şeyleri konuşmaya gerek yok. Yani gelinen noktada iki maç daha kaybedilse neredeyse Obradovic'in koçluğu tartışılacak. Oraya doğru gidiyoruz. Eleştiri olur. Bojan kullanımı bir eleştiridir. İmkan varken Kenan'a biçilen rolü atayabileceği başka birini almama tercihine eleştiri yapılabilir. Şutu riske eden savunma stratejisi falan filan. Bunlar olur, hatta bana göre olmalıdır da. Kafa yormak gerek bu işlere. Ama iş yakıp yıkmaya gelince, orası çok yorucu ve yıpratıcı işte.

Benim kimseye taraftarlık öğretecek, emir kipiyle büyük cümleler kuracak durumum yok. Lütfen yanlış anlaşılmasın. 30 yaşındayım. Hayatımın en güzel günlerini Fenerbahçe tribünlerinde geçirdim. Orası ayrı bir yer. Hepsinin düşüncesine, hissettiklerine saygım var. Hal böyleyken ahkam kesemem. "Bence" doğru olanı söylemeye çalışacağım sadece. Yapılacak iş, üç dört hafta önce hissedilenden, düşünülenden uzaklaşmamaya çalışmaktır. O motivasyon ile salona gelmek ya da takımı imkanları dahilinde takip etmektir. Sorun gelişim ve devamlılıksa, üstelik geçen iki seneden sonra, kolay vazgeçmek olmaz. Hep sil baştan yaparak, "bu sezon da olmadı, gelsin transfer dönemi" diyerek daha fazlasını bulamayız.

"Amma boş konuşuyor, gidişata kılıf uyduruyor bu çocuk" diyenler olacaktır. Olsun. Bu takım doğru zamanda, tüm bu yollardan geçtikten sonra istenen yere geldiğinde anarız bu günleri.

Özetle; üç dört hafta önce olduğum kadar keyifli miyim? Hayır. Peki bu benim aynı hayalleri kurmama engel mi? Ona da hayır. Bu takım istediği yere gelecek. Belki kestirmeden giderek beklenenden erken; belki de yolu zatıp biraz rötarlı olarak. Ben buna inanıyorum. Umarım derdimi anlatabiliyorumdur.

Euroleague, lig ve kupa. Hepsine aynı iştahla, gittiği yere kadar, kaldığı yerden itibaren devam. Pes etmek yok.

son kısmı bold yaptım hoşuma gitti :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Grup Maçları ve Top 16 Grubu Rakiplerimiz /Köşe Yazıları
Gönderen: badwachter - 04 Şubat 2014, 02:27:16
Aras Ersoy ve Ender Öçal’ın hazırladığı Hava Atışı Podcast’te bu haftaki konular; TBL, Euroleague TOP-16′da 5. hafta maçları, 2014 FİBA dünya kupası grupları, Wild Card uygulaması ve Milli Takımdaki Koç seçimi değerlendirmesi.
Biraz Fenerbahce Ülker konuşması sert oldu ama kendi takımımızın iyiliği için bu eleştirileri yapma gereği hissettim :)
http://www.havaatisi.com/hava-atisi-podcast-6.html (http://www.havaatisi.com/hava-atisi-podcast-6.html)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Andrew Goudelock - 08 Mayıs 2014, 15:46:13
Tek Yol Şampiyonluk (1)

Avrupa'nın 1 numaralı Koçu Obradovic yönetiminde, ilk tur da ligin sürpriz takımı Uşak Sportif ile karşılaşacağız.

Ev sahibi avantajının bizde olduğu seride amacımız bir an önce yarı finale çıkmak. Ligin sürpriz takımı Uşak Sportif ise bir sürprizde play-off larda yapmak istiyor.

Serinin Fikstürü;

12 Mayıs Pazartesi 20.45 Fenerbahçe Ülker-Uşak Sportif (Lig Tv'den canlı yayınlanacak)
15 Mayıs Perşembe  --.-- Uşak Sportif-Fenerbahçe Ülker (Lig Tv'den canlı yayınlanacak)
18 Mayıs Pazar     --.-- Fenerbahçe Ülker-Uşak Sportif (Lig Tv'den canlı yayınlanacak)

Takımların Geçmişi

İlk olarak 1990-91'de şampiyon olduktan sonra 2006'ta Ülker ile sponsor anlaşması yaptık ve arkasından 4 şampiyonluk daha kazandık. Toplamda 5 şampiyonluk kazanırken, 8 kere de Final de kaybettik.
 
En son 2010-11 yılında olmak üzerede 8 kere de ligi lider bitirirken, 4 kere Türkiye Kupası Şampiyonu olduk.

Bunun dışında lig kurulmadan önce 7 kere de İstanbul Ligi şampiyonu olduk.

2006'ta kurulan Uşak Sportif ise 1. lige daha bu sezon yükseldi.. Kulüp tarihinde ilk kez play-off yapan Uşak Sportif'ın Türkiye Kupasında'da bir başarısı yok.

Takımların Salonları

Biz kendi salonumuz olan 13.800 kişi kapasiteli Fenerabahçe Ülker Sports Arena'da oynarken, Uşak Sportif ise maçlarını Uşak Üniversitesi Spor Salonunda oynuyor.

Takımların Play-Off'a Kadar Sezonu

Sezona Cumhurbaşkanlığı kupası zaferiyle başladıktan sonra, lige de çok iyi başladık. İçinde Anadolu Efes ve Beşiktaş Integral maçları olmak üzere ilk 4 maçını kazanırken, bir yerden sonra Euroleague-Lig fikstüründe dayanamadık ve istikrarsız gitmeye başladık. İlk yarıda Galatasaray Liv Hospital, Tofaş ve Banvit'e deplasmanda yenilirken, Pınar Karşıyaka'ya ise deplasmanda yenildik. Karşıyaka, yenilgisinden sonra arka arkaya 10 galibiyet alırken, 22. Hafta ilk yarıda 20 yaptığımız Banvit'e yenildik. Ligin 2. yarısında sadece Banvit ve Karşıyaka'ya yenilirken geriye kalan 13 maçımızı ise kazandık..

Evimizde 15 maçın 13'unü kazanırken, deplasmanda ise 15 maçın 11'ıni kazandık. Play-off yapan takımlara karşı ise 14 maçta 8 galibiyet 6 yenilgi aldık. Play-off yapan takımlara karşısında içeride 7 maçta 5 galibiyet alırken, deplasmanda ise 7 maçta 3 galibiyet aldık.

Bu sezon normal sezonda en farklı galibiyetimizi 33 sayıyla Aliağa Petkim karşısında alırken, en az farkla galibiyetimizi 2 sayıyla Royal Halı Gaziantep karşısında aldık. En farklı yenilgimiz ise 15 sayı farkla Banvit deplasmanından gelirken, en az farkla da 1 sayıyla olmak üzere Banvit'e yenildik.

Fenerbahçe'nın Sezonun 1. Devresindeki Performansı; 11 galibiyet-4 yenilgi (81.9 sayı ort. - 67.4 sayı yedi - artı 11.00 sayı averajıyla bitirdi)
Fenerbahçe'nin Sezonun 2. Devresindeki Performansı; 13 galibiyet-2 yenilgi (83.5 sayı ort. - 72.0 sayı yedi - artı 14.03 sayı averajıyla bitirdi)

Türkiye Kupası

Sezon öncesi gruptan rahat çıkarken, çeyrek finalde sürpriz bir şekilde Pınar Karşıyaka'ya mağlup olduk.

Cumhurbaşkanlığı Kupası

Sezon başında oynanan maçta Galatasaray Liv Hospital'ı zor da olsa mağlup ettik ve şampiyon olduk.

(http://Avrupa Macerası)

Euroleague'de sezonu mükemmel başlayıp, kötü sonuçlandı. Normal sezon gruplarında CSKA Moskova 2 kez mağlup ederken, Barcelona'yı ise evimizde mağlup ettik ve gruptan lider çıktık. Top-16'ta ise formsuzluk, dar rotasyon ve kötü transferler sebebiyle bunalıma girerken uzun süre sürdürdüğümüz çeyrek final yarışını Milano'ya evimizde hakemlerinde etkisiyle yenilerek kaybettik. Ve Avrupa macerası böyle sonuçlandı.

Uşak Sportif

Bu sezon ilk defa TBL'ye yükselen ve sezon öncesi düşmemeyi hedefleyen Uşak Sportif ise sezonun sürpriz takımı oldu. Lige çok iyi başlayan Uşak, ilk 10 maçını 7'sini kazandı ve kendini bir anda play-off potasında buldu.. Uşak, ligin sonundaki zorlu fikstüründen sonrası 2. devre yine bir 4 maçlık galibiyet serisinin yaparken sonra büyük düşüşe geçti. Ege ekibi son 10 maçının 7'ıni kaybetti. Holman&Carter üzerinden daha fazla ilerleyemeyen Uşak son 4 maçını ise kaybetti..

Uşak evinde 15 maçın 9'unu kazanırken, deplasmanda ise 15 maçın 7'ıni kazanabildi. Uşak play-off yapan takımlara karşı ise 14 maçta sadece 5 galibiyet alırken, 9'da yenilgi aldı Uşak, play-off takımlarına karşı evinde oynadığı maçlarda 4 galibiyet 3 yenilgi alırken, deplasmanda is sadece Tofaş'ı yenebildi.

Uşak bu sezon en farkı galibiyetini Torku Konya karşısında 37 sayıyla alırken, en az farkla galibiyetini de 2 sayıyla Beşiktaş Integral karşısında aldı. Uşak Sportif en farklı yenilgisini ligin ilk yarısında 30 sayı farkla bizim karşımızda alırken, en az farkla ise 3 sayıyla Galatasaray Liv Hospital'a yenildi.

Uşak'ın Sezonun 1. Devresindeki Performansı: 9 galibiyet-6 yenilgi (77.3 sayı ort. - 78.0 sayı yedi - eksi 0.2 sayı averajiyla bitirdi)
Uşak'ın Sezonun 2. Devresindeki Performansı: 7 galibiyet-8 yenilgi (76.4 sayı ort. - 77.3 sayı yedi - eksi 1.3 sayı averajıyla bitirdi)
 
Türkiye Kupası

Gruplarda B Grubunda yer alan Uşak Sportif 1 galibiyet 2 yenilgi ile gruptan çıkamadı.

Avrupa Macerası

Avrupa'da herhangi bir kupaya katılmadı.

İki Takım Arasında Rekabet

İki takım ilk defa bu sezon karşıya karşıya geldi.. Ligde oynanan iki maçta rakibimizi farklı bir şekilde mağlup ettik.

Fenerbahçe Ülker-Uşak Sportif: 97-67

Fenerbahçe
Bojan  Bogdanovic 18 sayı-3 ribaunt-3 asist
Luka Zoric 13 sayı-6 ribaunt-5 asist
Bo McCaleb 10 sayı-3 asist

Uşak
Miha Zupan 13 sayı
Lee Holman 12 sayı-3 ribaunt
Chris Warren 11 sayı-3 asist




Uşak Sportif-Fenerbahçe Ülker: 68-87

Fenerbahçe
Nemanja Bjelica 19 sayı-6 ribaunt
Luka Zoric 17 sayı-4 ribaunt
Bojan Bogdanovic 11 sayı-3 ribaunt-3 asist

Uşak Sportif
chris Warren 17 sayı-3 ribaunt
Justin Carter 13 sayı-4 asist-3 ribaunt-6 top kaybı
Lee Holman 13 sayı-7 ribaunt

İki Takımın Birbirlerine Karşı Maçlardaki İstatistik Ortalamaları
(Fenerbahçe-Uşak şeklinde)

Sayı: 92.5 - 67.5
Ribaunt: 37.0 - 24.5
H.Ribaunt: 12.5 - 8.5
Asist: 24.0 - 9.0
Top Çalma: 9.5 - 6.0
Top Kaybı: 13.0 - 15.0
Blok: 3.5 - 2.5
Kullandığı faul atışı: 24.0 - 21.5
Kullandığı ikilik: 42.5 - 30.5
Kullandığı üçlük: 18.5 - 23.0
Faul yüzdesi: %68.2 - %86.0
İki sayılık yüzdesi: %65.8 - %55.7
Üç sayılık yüzdesi: %35.1 - %21.7




Takımların Kadroları

Fenerbahçe'mizin İlk Beşi

- Bo McCaleb 29 maçta ortalama 21 dakikada 9.3 sayı-2.7 asist-2.5 ribaunt-1.3 top çalma-0.9 top kaybı
- Melih Mahmutoğlu 28 maçta ortalama 20 dakikada 7.5 sayı-2.0 ribaunt-1.3 asist-0.5 top kaybı
- Bojan Bogdanovic 26 maçta ortalama 24 dakikada 11.9 sayı-2.6 asist-2.4 ribaunt-1.7 top kaybı
- Linas Kleiza 21 maçta ortalama 21 dakikada 8.6 sayı-3.2 ribaunt-0.8 asist-0.9 top kaybı
- Oğuz Savaş 12 maçta ortalama 16 dakikada 8.9 sayı-4.5 ribaunt-0.8 asist-1.0 top kaybı

Fenerbahçe'mizin Yedekleri

- Berk Uğurlu 12 maçta ortalama 15 dakikada 3.3 sayı-3.1 asist-1.3 ribaunt-1.4 top kaybı-0.8 top çalma
- Ömer Onan 26 maçta ortalama 16 dakikada 6.8 sayı-1.2 ribaunt-0.8 asist-0.6 top çalma
- Emir Preldzic 30 maçta ortalama 23 dakikada 7.1 sayı-4.7 asist-3.4 ribaunt-1.5 top kaybı-1.0 top çalma
- Nemanja Bjelica 26 maçta ortalama 20 dakikada 9.2 sayı-6.0 ribaunt-1.9 asist-1.3 top kaybı-0.7 top çalma
- Luka Zoric 28 maçta ortalama 19 dakikada 11.1 sayı-4.5 ribaunt-0.7 asist-1.6 top kaybı-1.1 blok
- İzzet Türkyılmaz 21 maçta ortalama 10 dakikada 3.3 sayı-3.0 ribaunt-0.8 asist
- Metecan Birsen 20 maçta ortalama 12 dakikada 4.8 sayı-2.2 ribaunt-0.7 asist

Not: Vidmar ve Kenan sakat. Sekulic yabancı kısıtlaması yüzünden yer bulamıyor.

Koç
Zeljko Obradovic


Fenerbahçe Ülker'in Bütün Sezonda İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Bojan Bogdanovic 24.0 dakika
Sayı Lideri: Bojan Bogdanovic 11.9 sayı
Ribaunt Lideri: Nemanja Bjelica 6.0 ribaunt
Hücüm Ribauntu Lideri: Oğuz Savaş 1.6 ribaunt
Asist Lideri: Emir Preldiz 4.7 asist (Ligde 9.)
Top Çalma Lideri: Bo McCaleb 1.3 top çalma (Ligde 5.)
Top Kaybı Lideri: Bojan Bogdanovic 1.7 top kaybı
Blok Lideri: Luka Zoric 1.1 blok (Ligde 6.)
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Luka Zoric 3.1 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu: Luka Zoric 7.0 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Melih Mahmutoğlu 3.9 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Oğuz Savaş %86.6
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: Oğuz Savaş %71.2
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Ömer Onan %50.9

Sayı Liderlerimiz

1- Bojan Bogdanovic 11.9 sayı
2- Luka Zoric 11.1 sayı
3- Bo McCaleb 9.3 sayı

Ribaunt Liderlerimiz

1- Nemanja Bjelica 6.0 ribaunt
2- Luka Zoric 4.5 ribaunt
3- Oğuz Savaş 4.5 ribaunt

Asist Liderlerimiz

1- Emir Preldzic 4.7 asist
2- Berk Uğurlu 3.1 asist
3- Bo McCaleb 2.7 asist




Uşak Sportif'ın İlk Beşi

- Chris Warren 30 maçta ortalama 31 dakikada 13.2 sayı-3.2 asist-1.3 ribaunt-2.4 top kaybı
- İbrahim Yıldırım 29 maçta ortalama 20 dakikada 7.0 sayı-1.7 asist-1.6 ribaunt-0.8 top kaybı
- Justin Carter 28 maçta ortalama 31 dakikada 14.6 sayı-6.2 ribaunt-2.8 asist-2.6 top kaybı-1.7 top çalma-1.3 blok
- Orhan Hacıyeva 29 maçta ortalama 27 dakikada 9.1 sayı-5.4 ribaunt-0.8 asist-0.9 top çalma-1.1 top kaybı
- Lee Holman 28 maçta ortalama 28 dakikada 13.4 sayı-9.5 ribaunt-1.1 asist-2.0 top kaybı-1.1 blok

Uşak Sportif'ın Yedekleri

- Yiğitcan Turna 30 maçta ortalama 9 dakikada 3.5 sayı-1.1 ribaunt-0.9 asist
- Alper Saruhan 30 maçta ortalama 20 dakikada 5.3 sayı-1.7 ribaunt-0.9 asist-0.8 top çalma-08 top kaybı
- Oğun Sevinç 27 maçta ortalama 9 dakikada 2.1 sayı-0.8 ribaunt
- Miha Zupan 30 maçta ortalama 21 dakikada 9.1 sayı-3.6 ribaunt-1.1 asist-1.2 top kaybı
- Erdinç Balto 17 maçta ortalama 6 dakikada 1.2 sayı-0.9 ribaunt

Koç
Ozan Bulkaz

Uşak Sportif'in Bütün Sezonda İstatistik Liderleri

En Çok Süren Alan: Justin Carter 31.1 dakika
Sayı Lideri: Justin Carter 14.6 sayı (Ligde 8.)
Ribaunt Lideri: Lee Holman 9.5 ribaunt (Ligde Ribaunt Kralı)
Hücüm Ribauntu Lideri: Lee Holman 3.7 ribaunt
Asist Lideri: Justin Carter 1.7 top çalma (Ligde 3.)
Top Kaybı Lideri: Justin Carter 2.6 top kaybı (Ligde 6.)
Blok Lideri: Justin Carter 1.3 blok (Ligde 2.)
En Çok Faul Atışı Atan Oyuncu: Justin Carter 6.2 faul atışı
En Çok İki Sayılık Atış Atan Oyuncu: Lee Holman 10.1 ikilik atış
En Çok Üç Sayılık Atış Atan Oyuncu: Chris Warren 3.9 üçlük atış
En Yüzdeli Faul Atan Oyuncu: Chris Warren %80.0
En Yüzdeli İki Sayılık Atan Oyuncu: Lee Holman %54.4
En Yüzdeli Üç Sayılık Atan Oyuncu: Miha Zupan %42.3

Sayı Liderleri

1- Justin Carter 14.6 sayı
2- Lee Holman 13.4 sayı
3- Chris Warren 13.2 sayı

Ribaunt Liderleri

1- Lee Holman 9.5 ribaunt
2- Justin Carter 6.2 ribaunt
3- Orhan Haciyeva 5.4 ribaunt

Asist Liderleri

1- Chris Warren 3.2 asist
2- Justin Carter 2.8 asist
3- İbrahım Yıldırım 1.7 asist




Pozisyon Pozisyon Takımların Karşılaştırması

Bu noktada iki takımın arasındaki kalite farkının çok yüksek olmasıyla teker teker karşılaştırmaktansa genel bir değerlendirme yapmanın daha mantıklı olduğunu düşünüyorum..

Bizden başlarsak kötü biten Euroleague sezonu sonrası hem takım hem taraftar toparlanıyoruz.. Play-off ların başlamasıyla birlikte taraftar Euroleague'ı bir kenara bırakıp şampiyonluğa odaklanmış durumdayız.. Takım ise sene başına göre daha fazla antrenman yapabilmenin farkını yaşıyor.. Fenerbahçe son 6 haftadır hafta sadece 1 maç yaptığı için artık daha fazla antrenman yapabiliyor. Özellikele hücumda takım sene başındaki havasını yakalamış durumda.. Çok akıcı ve hareketli hücum ediyoruz.. Bunda Euroleague seviyesinde savunmadan sonra lig savunmasının düşüşünde etkili olduğunu söylemek lazım..

Takımda Kleiza son bir kaçta işin sayı yönünde katkı verebileceğini gösterdi.. Bojan hala kötü şut atsa da koçun sene başından beri uğraştığı all-around olma yönünde emin adımlarla ilerliyor.. Bjelica ise çok formda.. Son maçlarda şut ritmi olarak üst düzeye yaklaştı.. Uzun rotasyonunda ise Oğuz'un dönmesiyle birlikte Zoric rahatladı ve işin hücum kısmında bu ikili katkı veriyor.. Burada hücum anlamında iki sıkıntı var.

1. Emir'ın geçmek bilmeyen formsuzluğu ve istikrarsızlığı
2. Bo'nun şutuna güvenmediği için tıkanan hücumlar..

Ben Emir'ın play-off döneminde vites artıracağını düşünüyorum.. Bir şeyleri kanıtlamak için bunu yapmak zorunda..
Bo olayında ise Koç Obradovic'ın sistemine uymama gibi bir sıkıntı var. Koç, şut atamayan guardı istemiyor. Bu noktada genç Berk'ın de en büyük zaafının şut olması koçu Melih'ı guard olarak oynatmaya yöneltiyor.. Bu noktada ise işin savunma kısmındaki düşüş takımı bozuyor.. Şu aşamada Bo'nun play-off dönemindeki katkısı çok önemli..

İşi savunma kısmı çok farklı.. Savunmada önemli noktalardan biri de inançtır. Takımın kendine güvenir ve şampiyonluğa daha fazla inandıkça daha iyi savunma yapacaktır.. Şu serinin özelinde Carter ve Holman'ın savunmasının çok önemli olduğunu ekleyeyim.

Uşak ise hakikaten lige damga vurdu. Ellerindeki bütçeyle iyi yabancıların yanında patlama yapabilecek yerliler koydu. Bu noktada İbrahim ve özellikle Orhan'ın verdiği katkı Uşak'ı çok rahatladı..

Takım bütün sene Carter-Holman ikilisi üzerinden gitti.. Ancak Carter'ın son dönemdeki düşüşü takımı sıkıntıyı sokuyor. Ki takım son 4 maçını kaybederek play-off a geliyor.

Bir diğer sıkıntıları 4 yabancıyla oynamalarına rağmen yaşadıkları rotasyon sıkıntısı.. Özellikle Orhan'ın kötü oynadığı maçlarda takım çok sıkıntı çekiyor.. Koç Ozan Zupan'ı oyuna alıyor bu sefer de guard rotasyonundaki sıkıntı ortaya çıkıyor..

Lki yıldır ligde yaşadığımız başarısızlıkları bu sene yaşayamayız. Özellikle hırsıyla bilinen koçumuz Obradovic olası kupasız bir sezonu asla kabul etmez. O yüzden şampiyonluk için elinden geleni yapacaktır..

Uşak ise bu yaşadığı mükemmel sezon sonrası Carter ve Holman'ı şimdiden tutarak istikrar ve gelişim açısından çok önemli bir hamle yaptı.. Bu play-off lar onlar için tecrübe olacak..

Bütün bu olgulara bakarsak hem form açısında hem de koç ve oyuncu kalitesi olarak çok daha ağır basıyoruz.. Benim tahminim seriyi 2-0 ile geçeceğiz.

Seride EX Faktör;

Fenerbahçe'de Luka Zoric (Ribauntlar ve Holman üzerindeki etkisi çok önemli)
Uşak'ta Orhan Haciyeva (Takımdaki en önemli yerli olarak vereceği katkı çok önemli)

Not: İstatistiği bilgiler daha sonra eklenecektir.


Parkede Fener-Utkan
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Andrew Goudelock - 10 Mayıs 2014, 07:52:23
Fenerbahçe Ülker'ın Periyot Çizelgesi

Fenerbahçemizin bu sezon ligde oynadığı maçlarda periyot periyot gösterdiği performans..

Fenerbahçe Ülker Normal Sezonda

Fenerbahçe bu sezon periyotları kazanmak anlamında en iyi 2. çeyreği oynadı.. Takımımız bu sezon ligde 30 tane 2. çeyreğin 22'sini kazandı.Takımımız en çok zorladığı periyot ise 1. periyot olduç Takımımız bu sezon 30 tane 1. çeyreğin 13'ünü kaybetti.

Dikkat çekici bir başka noktada takımımızın play-off yapan ve kaybettiğimiz takımlara karşı performansı.. Takımımız bu takımlara karşı 3. ve 4 periyotlarda çok zorlanırken, bu takımlara karşı 2. çeyrekte ise büyük üstünlük kurdu. 

Genel
                  GP   MP   BP
1. Periyot: 13 - 13 - 04
2. Periyot: 22 - 06 - 02
3. Periyot: 17 - 12 - 01
4. Periyot: 18 - 11 - 01
Toplam:     70 - 42 - 08

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 05 - 07 - 03
2. Periyot: 11 - 03 - 01
3. Periyot: 11 - 03 - 01
4. Periyot: 12 - 03 - 00
Toplam:     39 - 16 - 05

Dışarıda
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 08 - 06 - 01
2. Periyot: 11 - 03 - 01
3. Periyot: 06 - 09 - 00
4. Periyot: 06 - 08 - 01
Toplam:     31 - 26 - 03

Fenerbahçe Ülker Play-Off Yapan Takımlara Karşı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 05 - 07 - 02
2. Periyot: 09 - 03 - 02
3. Periyot: 08 - 06 - 00
4. Periyot: 07 - 07 - 00
Toplam:     29 - 23 - 04

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 02 - 03 - 02
2. Periyot: 04 - 02 - 01
3. Periyot: 05 - 02 - 00
4. Periyot: 05 - 02 - 00
Toplam:     16 - 09 - 03

Dışarıda
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 04 - 00
2. Periyot: 05 - 01 - 01
3. Periyot: 03 - 04 - 00
4. Periyot: 02 - 05 - 00
Toplam:     13 - 14 - 01

Fenerbahçe Ülker'ın Ligin İlk Devresindeki Performansı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 05 - 07 - 03
2. Periyot: 12 - 02 - 01
3. Periyot: 07 - 07 - 01
4. Periyot: 08 - 06 - 01
Toplam:     32 - 22 - 06

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 02 - 03 - 02
2. Periyot: 05 - 01 - 01
3. Periyot: 04 - 02 - 01
4. Periyot: 06 - 01 - 00
Toplam:     17 - 07 - 04

Dışarıda
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 04 - 01
2. Periyot: 07 - 01 - 00
3. Periyot: 03 - 05 - 00
4. Periyot: 02 - 05 - 01
Toplam:     15 - 15 - 02

Fenerbahçe Ülker'ın Ligin İkinci Devresindeki Performansı

Genel
                  GP   MP   BP
1. Periyot: 08 - 06 - 01
2. Periyot: 10 - 04 - 01
3. Periyot: 10 - 05 - 00
4. Periyot: 10 - 05 - 00
Toplam:     38 - 20 - 02

İçeride
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 03 - 04 - 01
2. Periyot: 06 - 02 - 00
3. Periyot: 07 - 01 - 00
4. Periyot: 06 - 02 - 00
Toplam:     22 - 09 - 01

Dışarıda
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 05 - 02 - 00
2. Periyot: 04 - 02 - 01
3. Periyot: 03 - 04 - 00
4. Periyot: 04 - 03 - 00
Toplam:     16 - 11 - 01

Fenerbahçe Ülker Kaybettiği Maçlardaki Performansı

Genel
                 GP   MP   BP
1. Periyot: 02 - 03 - 01
2. Periyot: 04 - 01 - 01
3. Periyot: 01 - 05 - 00
4. Periyot: 01 - 05 - 00
Toplam:    08 - 14 - 02

Not

- GP: Galip geldikleri periyot sayısı
- MP: Mağlup oldukları periyot sayısı
- BP: Berabere kaldıkları periyot sayısı


Periyot Sayı Ortalamaları

Periyot ortalamaları da çizelgeleri kanıtlıyor.. Takımımız, sezon boyunca rakiplerine 2. çeyrekte büyük üstünlük kurarken, 1. çeyrek ise en çok sayı yediği çeyrek oldu..

Fenerbahçe Ülker'in Bütün Sezonda Periyot Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 20.3 - 18.5
2. Periyot: 21.9 - 16.4
3. Periyot: 20.0 - 17.6
4. Periyot: 20.2 - 17.3

İçeride
1. Periyot: 20.2 - 18.5
2. Periyot: 21.8 - 16.3
3. Periyot: 21.4 - 15.6
4. Periyot: 21.2 - 17.0

Dışarıda
1. Periyot: 20.3 - 18.4
2. Periyot: 22.0 - 16.5
3. Periyot: 18.7 - 19.6
4. Periyot: 19.2 - 17.6

Fenerbahçe Ülker Play-off Yapan Takımlara Karşı Periyot Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 18.9 - 18.7
2. Periyot: 21.4 - 17.5
3. Periyot: 18.9 - 16.9
4. Periyot: 18.7 - 19.5

İçeride
1. Periyot: 19.0 - 17.7
2. Periyot: 22.1 - 16.6
3. Periyot: 20.0 - 16.2
4. Periyot: 19.2 - 16.1

Dışarıda
1. Periyot: 18.8 - 19.7
2. Periyot: 20.7 - 18.4
3. Periyot: 17.8 - 17.6
4. Periyot: 18.2 - 23.0

Fenerbahçe Ülker'ın Ligin İlk Devresindeki Performansına Göre Periyot Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 19.5 - 19.1
2. Periyot: 22.8 - 15.8
3. Periyot: 19.4 - 18.7
4. Periyot: 21.2 - 18.2

İçeride
1. Periyot: 19.8 - 20.1
2. Periyot: 23.0 - 16.5
3. Periyot: 21.8 - 16.5
4. Periyot: 22.4 - 16.2

Dışarıda
1. Periyot: 20.3 - 18.1
2. Periyot: 22.6 - 15.1
3. Periyot: 17.7 - 20.6
4. Periyot: 20.0 - 20.2

Fenerbahçe Ülker'ın Ligin İkinci Devresindeki Performansına Göre Periyot Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 21.0 - 17.7
2. Periyot: 21.0 - 17.0
3. Periyot: 20.6 - 16.6
4. Periyot: 19.4 - 16.4

İçeride
1. Periyot: 20.6 - 17.0
2. Periyot: 20.7 - 16.1
3. Periyot: 21.0 - 14.8
4. Periyot: 20.1 - 17.7

Dışarıda
1. Periyot: 21.4 - 18.4
2. Periyot: 21.3 - 17.9
3. Periyot: 20.2 - 18.4
4. Periyot: 18.5 - 14.8

Fenerbahçe Ülker Kaybettiği Maçlardaki Performansına Göre Periyot Ortalamaları

Genel
1. Periyot: 19.0 - 19.5
2. Periyot: 21.3 - 19.5
3. Periyot: 15.6 - 20.6
4. Periyot: 16.8 - 21.6

Not: Alıntı değil forumumuzun bir çalışmasıdır..


Parkede Fener-Utkan
Başlık: Ynt: BBL Final Serisi İlk Maçı, 03.06.2014 - [20.00] Fenerbahçe Ü.-Galatasaray LH
Gönderen: badwachter - 01 Haziran 2014, 15:57:43
Seri ile ilgili benden de ufak bir yazı okursanız sevinirim :)
http://www.havaatisi.com/beklenen-final-geldi.html (http://www.havaatisi.com/beklenen-final-geldi.html)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 01 Haziran 2014, 17:03:57
Yüreğine sağlık.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Bogdan Bogdanovic - 03 Haziran 2014, 06:30:59
köşede de dursun ;

Seri ile ilgili her türlü bilgiyi yine toparladık..

[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3318-ko%C3%A7lar%C4%B1n-sava%C5%9F%C4%B1-fb-gs-serisi[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3318-ko%C3%A7lar%C4%B1n-sava%C5%9F%C4%B1-fb-gs-serisi[/url])
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: maliboz - 05 Temmuz 2014, 21:53:14
katkıda bulunan herkesin ellerine ve emeğine sağlık
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Bogdan Bogdanovic - 18 Temmuz 2014, 17:07:46
Başarabilirsin Çocuk (PG sorunu ve Kenan Sipahi) ;
http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk (http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Solamnus - 18 Temmuz 2014, 20:17:44
Başarabilirsin Çocuk (PG sorunu ve Kenan Sipahi) ;
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk[/url])

Kemal eline sağlık. Her zaman altyapıya önem vermemekten kendi yıldızımızı yetiştirememekten şikayet ederiz. Elimizde Kenan gibi bir potansiyel var bazılarına kalsa şans bile tanımayacaklar. Oynamadan süre bulmadan nasıl olacak bu adamlar hiç soran yok maalesef. Ben Kenan'a güveniyorum dahası Obradovic Kenan'a güveniyor. Bence bu sene daha da iyi olucak.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: akarship - 18 Temmuz 2014, 22:50:14
Başarabilirsin Çocuk (PG sorunu ve Kenan Sipahi) ;
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3475-ba%C5%9Farabilirsin-%C3%A7ocuk[/url])


Tebrikler Kemal içimden geçenleri yazmışsın, bu arada Berk te o transfer yapmış olmak için alınabilecek guardlardan kesinlikle aşağı bir oyuncu değildir bu da benim düşüncem.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: akarship - 03 Ağustos 2014, 22:57:12
Fenerbahçe Ülker'in rotasyonu yeterli mi, @CASAK94 yazdı
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url])

İlk yazım hatalarım illaki vardır anlayışla karşılarsanız sevinirim :) Bu arada bana bu şansı veren @Chauncey Billups ([url]http://parkedefener.com/forum/index.php?action=profile;u=1[/url]) Kemal abiyede teşekkür ederim :)


Tebrikler Doğuş :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Umut - 03 Ağustos 2014, 23:15:03
Doğuş, eline sağlık kardeşim. Güzel yazı olmuş.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Okan Y. - 03 Ağustos 2014, 23:35:47
eline sağlık Doğuş
yalnız şu yazıyı ne kadar sakin ve akil yazmışın
maç esnasında da böyle sakin kalsan da boşuna tartışmasak :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: active - 04 Ağustos 2014, 13:05:09
Fenerbahçe Ülker'in rotasyonu yeterli mi, @CASAK94 yazdı
http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-?? (http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??)

İlk yazım hatalarım illaki vardır anlayışla karşılarsanız sevinirim :) Bu arada bana bu şansı veren @Chauncey Billups (http://parkedefener.com/forum/index.php?action=profile;u=1) Kemal abiyede teşekkür ederim :)
[/quotyazını daha yeni okuma fırsatı buldum.mükemmel olmuş.ellerine sağlık.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: halil_serbey - 04 Ağustos 2014, 13:39:53
Fenerbahçe Ülker'in rotasyonu yeterli mi, @CASAK94 yazdı
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url])

İlk yazım hatalarım illaki vardır anlayışla karşılarsanız sevinirim :) Bu arada bana bu şansı veren @Chauncey Billups ([url]http://parkedefener.com/forum/index.php?action=profile;u=1[/url]) Kemal abiyede teşekkür ederim :)


Çok güzel olmuş. Eline sağlık :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: sonkale1907 - 04 Ağustos 2014, 20:07:25
Fenerbahçe Ülker'in rotasyonu yeterli mi, @CASAK94 yazdı
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3500-1-2-4-tamam-3-5-??[/url])

İlk yazım hatalarım illaki vardır anlayışla karşılarsanız sevinirim :) Bu arada bana bu şansı veren @Chauncey Billups ([url]http://parkedefener.com/forum/index.php?action=profile;u=1[/url]) Kemal abiyede teşekkür ederim :)
Gayet güzel olmuş kardeşim, eline sağlık  :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Bogdan Bogdanovic - 07 Ağustos 2014, 12:33:55
Final Four Yolu ;
http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu (http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Solamnus - 07 Ağustos 2014, 14:16:19
Final Four Yolu ;
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu[/url])


eline sağlık Kemal yine süper bir yazı. Öyle bir atmosfer var ki herkes rüzgara göre sürekli yön değiştiriyor, her transfer sonrası farklı bir rüzgar estirildi, yok safkan PG yok Semih gelmesin vs. Transferler gerçekleşince bu sefer tornistan yapıyorlar internetten 2 video izleyip bir wiki okuyan alim kesiliyor maalesef.

Umarım sezon en kısa sürede başlar da başta Kenan, Berk ve Semih olmak üzere neredeyse etkisiz eleman görülen bu oyuncular sahada herkese en güzel cevabı verir.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: murat kaya - 07 Ağustos 2014, 14:19:35
Eline sağlık Kemal
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Umut - 07 Ağustos 2014, 14:27:55
Kanka eline sağlık. Senin şu usturuplu adam tutmalarını çok "like"lıyorum. 8)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: active - 07 Ağustos 2014, 15:02:52
Final Four Yolu ;
[url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu[/url] ([url]http://www.derinnba.com/index.php/derinanaliz/derinbakis/item/3504-final-four-yolu[/url])


elinize sağlık abi.çok güzel yazı olmuş.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Tolga Gümüş - 07 Ağustos 2014, 15:54:15
Kemal Abi döktürmüşsün yine.. Ellerine sağlık.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Eto - 07 Ağustos 2014, 18:12:49
First of all,

I want to congratulate Kemal Erdem..
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Bogdan Bogdanovic - 08 Ağustos 2014, 06:22:07
eyvallah beyler, sana da çok thank you Eren ..

Kanka eline sağlık. Senin şu usturuplu adam tutmalarını çok "like"lıyorum. 8)

ince görmüşsün kanka  8)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: hmetin - 08 Eylül 2014, 15:54:37
""CASAK" kardesime tesekkur ederim."Kadromuza bu sene katılan EL şampiyonu takımın guardı Hickman benim bu sene en az eleştirileceğini düşündüğüm isim" demissin.Ama yorumlara bakıldıgında ise en cok elestirilen oyunculardan biri konumunda anlamak zor EL sampiyonu takımın en kritik anlarında hic eli titremeden sutsa sut,penetre ise penetre,turnike ise turnike,savunma ise savunma yapan ve gayet iyi sut ve 3'luk atan bir oyuncunun "acaba" diye supheyle bakılmasını anlamak zor hele ki Bo Mc Clebb gibi nerdeyse hic sutu olmayan ve 4 kisiyi 5 kisi ile savunan bir guarddan sonra son derece iyi bir upgrade oldugunu dusunuyorum.Acıkcası Calathes yasaklı madde kullanımından dolayı istedigim bir isim degildi.Dunya Samp.'da begendim onu da soyleyeyim.Teodosic de gercekten CSKA'dan ayrılmak isteseydi ayrılırdı.Kazandıgı bol paradan memnun demek ki ayrıca sampiyonluk olmazsa olmaz gibi bir istegi yok ya da takımında buna ulasacagını dusunuyor.Bize el-kol hareketi yapan ve yası olan Huertas'ın da yazıldıgı gibi 3 yıl gelmesini istemezdim.Kenan-Hickman ve kalırsa Berk ile sıkıntı cekecegimizi dusunmuyorum.Cedi Osman'ın yaptıgı patlamayı hatta fazlasını Kenan'dan bekliyorum.Berk de kalırsa cok gelisecegini dusunuyorum.

Belki Obradovic Calathes,Teo'dan birini mutlaka istiyordu.Bilemeyiz ama gecen sene sampiyon olan takımı gorduk.Bu sene gercekten biraz savunma yapıp akıllı oynarsa durdurulamayacak bir takım oldugumuzu dusunuyorum.Can Altıntıg da dahil sunu bos bırakayım nasıl olsa atamaz denilebilecek tek oyuncu yok.Bogan,Emir,Kenan,Hickman,Guedelock hepsi topu getirebilecek ve ceza sutunu kesebilecek oyuncular hatta bunlara Melih'i de ekleyebilirsiniz.Cok yonlu oyunculardan kurulu bir takım olduk.Vesely de 3-4-5 gibi oynatabileceginiz bir oyuncu ayrıca ben bu sene Semih'ten bir patlama bekliyorum.BJK'ya istekli gittigini dusunmuyorum.Efes'e de sadece para icin gitti.Ve en ufak oynamadan inanılmaz paralar kazandı.Onunde verimli oynayabilecegi 3-4 sene var.Bu sene bu sansı degerlendiremezse bir daha da isi zor olur.
Emir ile Angel'ı biraz benzetiyorum.İkisi de buyuk beklenti icinde olunan ve geldiginde forumlarda Angel icin 2 yıl sonra Dunya'nın en iyisi olabilir tarzı yorumlar vardı.Olmadı ve olmayacak.Angel'da teknik,basketbol aklı olarak sıkıntılar var.3'lugu yok,net sutu yok,daha cok penetreye ve turnike,yakın mesafeye dayalı bir anlayısı var.Ve oyun aklı hic yok.
Ama Emir'de hersey var.Emir bence basketbolu bırakana kadar cok elestiri alacak.Emir gorev adamı olması beklenen degil,takıma liderlik yapması beklenen oyuncu ve bu olmadıgı surece elestiri olacak.Emir'de Bodiroga olacak potansiyel var.Boy var,sut var,basketbol aklı var.Ama bana gore inanılmaz vurdumuymaz bir oyuncu ve yeteneklerini kullanmıyor.Obradovic bile birsey yapamadı.Ben sure ile ilgili verim farkı olacagını dusunmuyorum.Emir 40 dakika da oynasa,20 dakika da oynasa oynayabilecek bir oyuncu yası ve fizigi buna musait ama Emir oynamıyor.Gecen sene NTV'de bol bol videolar verildi.Rakipler 5-6 sn de yarı sahayı gecerken biz 12 saniyede geciyorduk.Emir topu alıp 15-16 sn yiyordu.Bu sene bu kadar oyuncu varken bu olmamalı,yarı sahayı cabuk gecip hucum icin yeterli zamanı bulmalıyız.

Tek sıkıntı pivot bolgesinde olabilir.Zoric'i genelde cok elestirmem ama bu turnuvada pek begenmedim.Fazla yumusak geldi.Eger burada sıkıntı yasamazsak ve Kenan patlama yaparsa cok iyi bir sene geciririz.Benim dusuncem sabit gecen sene de F4 bekliyordum ve assagısı basarısızlıktır diyordum.Bu sene de F4 bekliyorum ve assagısını ciddi basarısızlık olarak goruyorum.3-4 takım dısında cok ciddi butcemiz var ve EL taraftar rekoru ile,klubun buyuklugu ile bunu hak ediyoruz.F4 altı basarısızlıktır.İnsallah finali goruruz.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: hmetin - 08 Eylül 2014, 16:50:59
Dogusum beni biliyorsun.Benim icin Dunya bir tarafa o avatardaki resmindeki Nemanja Bjelica bir yana elde olsa takımda 12 tane Bjelica gibi adam olmasını isterim.Ayrıca bu adamla en az 5 yıl imzalanmalı,Kenan'dan patlama bekliyorum.Cedi cok daha yuksegini yapabilir.Ben Obradovic ile de en az 5 yıl anlasılması taraftarıyım.Anlasılsın ki altyapıdan da su adamlar isime yarar deyip oraya da egilsin.Obra,Bjelica 5 yıl kalmalı ayrıca ben kendi adıma Bjelica'yı 20 degil 35-38 dk. sahada gormek isterim.Teodosic ayrılmayı dusunseydi her takıma gidebilirdi.Uzunlarda sıkıntı yasamazsak sorun olmaz.Zaten sıkıntı olursa Ocak'ta takviye de yapılmalıdır.
Obra gittigi cogu takımı ilk senesinde sampiyon yapmıs bir koc dolayısı ile ben seneye bakmadan her sene F4 bekliyorum.Ama olmasa da daha iyisi olmadıgı icin Obra ve Bjelica mutlaka bu takımda once yazılmalı sonra digerlerine bakılır.Semih'in de cosacagını dusunuyorum.Semih cosarsa,Oguz da cok incelmis,Vesely de katkı verebilir.Zoric rahatlayıp o da yuksege cıkabilir.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: ObiCanKimobi - 09 Eylül 2014, 12:01:24
Bojan ve Bogdan hakkında http://bleacherreport.com/articles/2191558-bogdan-vs-bojan-meet-the-unrelated-bogdanovic-boys-headed-to-the-nba?partner=skygrid (http://bleacherreport.com/articles/2191558-bogdan-vs-bojan-meet-the-unrelated-bogdanovic-boys-headed-to-the-nba?partner=skygrid)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cengizao - 09 Eylül 2014, 12:52:17
Teodosic bitik durumda. İyi ki buy-out vermemişiz. Fiziksel düşüşün de etkisiyle iyice sıradan bir guarda dönüşmüş. Lütfen yazmayın artık kendisini. CSKA Moskova'nın elinde patlayacak.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Solamnus - 09 Eylül 2014, 16:41:44
Teodosic bitik durumda. İyi ki buy-out vermemişiz. Fiziksel düşüşün de etkisiyle iyice sıradan bir guarda dönüşmüş. Lütfen yazmayın artık kendisini. CSKA Moskova'nın elinde patlayacak.

Bogdan turnuvada Teo'dan çok daha fazla şey katkı Sırbistan takımına :) Ama bir safkan pass-first guard değil :]
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 23 Eylül 2014, 13:24:51
http://basketdoktoru.blogspot.com.tr/ (http://basketdoktoru.blogspot.com.tr/)

SEZON ÖNCESİ-1
Öncelikle merhabalar, uzun zamandır isteyip gerçekleştiremediğim blog projemi nihayet hayata geçiriyorum. Umarım ki hem yazanın hem de okuyanın keyif alacağı bir blog olur.

İlk yazım bundan sonraki yazıların da çoğunun teması olan Fenerbahçe Ülker ile ilgili.

Sezon öncesinde izleyebildiğimiz ilk hazırlık turnuvası Zadar turnuvası idi. İlk günkü yayın krizi haricinde 2 maçı izledik, takımla ilgili bazı tespitlerde bulunma şansı yakaladık.

Maç maç konuşmak yerine genel hatlarıyla değerlendirmek daha uygun olur. Takım benim beklediğim seviyenin üstünde bir görüntü verdi. Bunu hem fiziksel dayanıklılık hem konsantrasyon hem de sezon içinde uygulanması beklenen oyun düzenleri açısından söyleyebilirim. Değerlendirmeleri biraz daha sistematik olarak yapmak istiyorum, bu nedenle önce savunmadan başlıyorum.

(http://3.bp.blogspot.com/-yPLsfB2G3o4/VCDQH7eNK0I/AAAAAAAAAmc/-Eld9ce3_YA/s1600/zad538_41604_596654.jpg)

SAVUNMA

Burada öncelikle kendi görüşümü söylemem gerekiyor, savunma ve hücum tek tek oyuncuların değil takımın işidir. Ara ara her iki alanda da sorumluluk alınıp öne çıkılabilir ama bunun etkisi takıma yansımadıkça en iyi savunmacıları ya da hücumcuları almak uzun vadede pek bir etkide bulunmaz. Bu yıl transfer döneminde çokça eleştirilen bir konu takımın savunma ağırlıklı oyuncu konusunda sıkıntılı olduğuydu. Ama basketbolda oyunun tek yönünü kullanan oyuncu dönemi kapandı bana kalırsa. Her oyuncunun hücum setlerinde rolü olduğu kadar savunmada da gayretli olması günümüz basketbolunda şart durumda.
Takıma dönersek bu konudaki gelişim direkt göze çarpıyor. Savunma yapmaz denilen, ki burada akla ilk gelen Goudelock, oyuncuların dahi çok gayretli olduğunu görüyoruz. Hücum kadar savunmanın da takım işi olduğunu kabullenmek gerekiyor. Bazı ön yargılardan da kurtulmak için bu gayretler önemli bir fırsat haline gelebilir.
Pick and Roll savunmasında da geçen yılın final serisinden beri süre gelen ivmemiz devam ediyor. Tepeden oynanan oyunlarda yapılan baskı rakip guardın pas açılarını kapatmakla birlikte devrilen uzunun topla buluşmasını büyük ölçüde engellediğine şahit olduk. Tabii bu baskının riskli bir tarafı da var. O da genelde rakip forvetlerin kısmen de olsa riske edilmesi. Cedevita maçında rakibin hücum setlerini hızlı oynamaya çalışması ve topun hızlı dolaşması bu konuda biraz sorun yarattı. Bununla birlikte rakip guardların penetrelerini biraz daha agresif savunmamız ve kolay geçilmememiz geliştirmemiz gereken bir durum. Çözülmesi gereken bir konu da perdeler. Perdelere kolay takılmak bu takımın oldum olası problemi olmuştur. Özellikle Kenan Sipahi'nin bu konuda biraz daha üstüne koyması gerekecek. sadece Kenan değil Can ve Melih de bu konuda hala eksikler. Ancak Kenan'ın alacağı sürenin daha fazla olacağını öngörüsüyle onun için daha elzem bir konu.
İyi yapılan şeylere dönme zamanı, bu konuda dikkat çekici bir nokta da tam saha baskı. Darüşşafaka maçında rakibe nefes aldırmayan ve farkın açılmasındaki en kilit noktaydı. Geçen sene çok fazla uygulamadığımız bir savunma biçimiydi. Bu yıl özellikle bazı maçlarda çokça kullanılacağını öngörmek mümkün. Atletizm seviyesi yüksek oyuncular arttıkça başarı oranının da arttığını düşünürsek, zaman zaman bazı kilitleri açmak adına kullanılabilir.
Savunma ribaundları konusunda zaman zaman sıkıntı yaşasak da genel olarak ribaund problemi yaşamayacağımızı düşünüyorum. Yine de özellikle Zoric'in box out konusunda biraz daha konsantre olması da şart.
Özetle savunma konusunda ilerlemeler bariz bir şekilde göze çarpıyor, geliştirilmesi gereken şeyler tabii ki var ve gelişecektir de ama kusursuz olmayacaktır. Bunu da göz önünde bulundurmak gerek.

HÜCUM

Belki de hepimizin dikkatini çeken ilk şey, hücumdaki set temposu.
Burada geçen yıl başvurmak zorunda kaldığımız koş koş basketbol ya da kaos basketbolu denilen düzenden çok farklı bir tempo söz konusu. Oyuncuların set düzenlerindeki hareketliliği ve topun son derece hızlı dolaşıp en uygun şut pozisyonunun yakalanması çabası çok dikkat çekici. Hatta maçlarda daha uygununu bulmak adına harcadığımız ve geçen senelerde neredeyse hiç bulamadığımız pozisyonlar bile izledik. Oyuncuların bu duruma konsantrasyonunu anlamak adına bu harcanan pozisyonları düşünebiliriz.
Bu hızla tempoya bir de bireysel yetenek açısından çok üst düzey isimler de ekleniyor. Bunlardan şüphesiz en heyecan vericisi Goudelock. Üzerinde fazla konuşmak istemiyorum, sadece şunu söyleyebilirim, çok iyi çok yetenekli çok faydalı oyuncular geldi ama böylesini bu forma altında hiç görmedim sanırım. Bogdan henüz yok üstelik. Hickman tutuk gibiydi ama nerede devreye girmesi gerektiğini de gayet iyi biliyor.
Hücumda spacing konusunda Vesely'nin yaratacağı zaaf beklenen bir şey, bu kısmın üzerinde fazla durmaya gerek yok. Vesely şut konusunda tehdit olabilecek kadar gelişme kaydedecektir. Bjelica'lı bir oyun düzeninde ise çok ekstra hücum varyasyonları izleyeceğimize şüphe yok.
Hücum konusundaki en büyük eksiklik fazlaca yapılan top kayıpları idi. Yeni bir takımda bundan da doğal bir şey olamaz zaten, zamanla çözülecektir.
Tepeden oynanan ikili oyunlarda pivotlarımızın gayretlerinin de üzerinde durmak lazım, ciddi efor sarfettiren bu oyunda alternatifin fazla olması elimizi çok güçlendiriyor. Hickman pek fazla kullanmasa da özellikle Goudelock ikili oyun konusunda da ne kadar yetenekli olduğunu gösterdi. Uzunların değerlendiremediği kolay pozisyonları da düşünürsek geçen yıldan çok daha etkili kullanacağımızın sinyallerini aldık. Nitekim Kenan, Emir, Bogdan, Bjelica'nın pasör özelliklerini düşününce ikili oyun oynayabilen guard konusu büyük problem olmayacaktır. Ayrıca Hickman da yavaş yavaş bu konuda takıma ve sisteme ayak uyduracaktır. Kenan da sakatlığın etkilerini tam aşamamış henüz, biraz daha zamana ihtiyacı olduğu aşikar.
Hücumda temponun düştüğü bölümlerde üretmekte zorlandığımız anlar yine oldu, bunu aşmak konusunda genelde birebir oyunları tercih ettik, bunu yapabilen oyuncu sayımızın fazla olması elimizi çok kuvvetlendiriyor. Hücum opsiyonu açısından oldukça zengin bir kadroyla yola çıkılıyor bu yıl. Yine de düşük tempolu set hücumunda oyunu okumak ve doğru oyuncuyu bulmak açısından 1 numaraya yapılacak potansiyelli, asist yönü ağır basan ve şut tehdidi olan bir transfere hayır diyemeyiz sanırım. Yapılmayacağını bildiğim halde bir Heurtel hamlesi en azından şu aşamada kafamdaki soru işaretlerini büyük ölçüde giderirdi. Bu naif bir temenni olarak burada durabilir :)

Oyuncu bazındaki değerlendirmeyi Gloria Cup sonrasına bıraktım. Takımın yapmak istedikleri az çok fikir verse de oyuncuları 1-2 maçla değerlendirmek çok da sağlıklı olmazdı.

Sağlıkla kalın.

(http://1.bp.blogspot.com/-EM7oz52JFUg/VCDQtOefUKI/AAAAAAAAAmk/DGoRWHS-V68/s1600/26043286.jpg)

edit :
değerli doktor kardeşim @ardgrl blog açmış isabet olmuş ağzına , yüreğine kalemine sağlık...
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Civa - 23 Eylül 2014, 13:43:41
Yeni blogun hayırlı olsun Cem, ön alan baskısını sadece rakibe göre düzenleyeceğiz gibi geldi zira set oynayan daçkaya karşı bunu denerken genç ve koş koş oyunu oynayan Cedevitaya bunu yapmadık Gloria kupası bu konuda fikirlerimizi daha net ortaya koyacaktır sanıyorum. Hucumda buna göre değişkenlik gösterecektir hızlı oyun temposunda hucumda aynı şekilde olurken set oyununda da dediğin gibi hızlı top değişimi esas olacak gibi gözüküyor.
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Civa - 23 Eylül 2014, 13:44:59
Birde sitede altta yorum kısımı açık değil o kısımı açmayı düşünüyor musun?
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 23 Eylül 2014, 13:59:50
Yeni blogun hayırlı olsun Cem, ön alan baskısını sadece rakibe göre düzenleyeceğiz gibi geldi zira set oynayan daçkaya karşı bunu denerken genç ve koş koş oyunu oynayan Cedevitaya bunu yapmadık Gloria kupası bu konuda fikirlerimizi daha net ortaya koyacaktır sanıyorum. Hucumda buna göre değişkenlik gösterecektir hızlı oyun temposunda hucumda aynı şekilde olurken set oyununda da dediğin gibi hızlı top değişimi esas olacak gibi gözüküyor.

blog benim değil :)
yazının altına edit yaptım ama görülmemiş sanırım..
dediklerinde mutabıkız ama ..bence min 2 aya ihtiyacı var takımın
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: ardglr - 23 Eylül 2014, 18:50:58
Birde sitede altta yorum kısımı açık değil o kısımı açmayı düşünüyor musun?
Hocam öncelikle teşekkürler okuduğun için, yorum kısmı açık, eleştirileriniz olursa başımın üstündedir :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: vonyc - 23 Eylül 2014, 20:17:50
Hocam öncelikle teşekkürler okuduğun için, yorum kısmı açık, eleştirileriniz olursa başımın üstündedir :)

Guzel olmus abi,eline sağlık
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Civa - 24 Eylül 2014, 14:11:18
Hocam öncelikle teşekkürler okuduğun için, yorum kısmı açık, eleştirileriniz olursa başımın üstündedir :)

Eline sağlık gayet güzel bir yazı olmuş, ilk eleştirileri buradan yaptık zaten bundan sonrakileri siteden yaparız artık :).
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: ardglr - 27 Eylül 2014, 13:58:32
Blog'daki 2.yazımı da yazdım, umarım keyifle okursunuz.

http://basketdoktoru.blogspot.co.uk/2014/09/sezon-oncesi-2.html (http://basketdoktoru.blogspot.co.uk/2014/09/sezon-oncesi-2.html)



SEZON ÖNCESİ-2
Bir turnuva daha dün itibariyle son bulmuş oldu. İlk turnuvadaki genele yayılan olumlu havanın biraz azaldığını hissediyoruz. Tez canlı bir taraftar yapımız olduğu aşikar, buna ben de dahilim. Hazırlık maçı da olsa parkede yapılan yanlışlara biraz çabuk ve sert tepkiler veriyoruz. Bunların çoğu haklı tepkiler de olsa zamanlama olarak çok doğru sayılmaz. Oturmuş bir kadro olsa belki daha makul karşılanabilirdi ama özellikle oyuncuların parkedeki şaşkın ifadelerini gördükten sonra en azından şu aşamada çok umutsuz bakmaya gerek yok diye düşünüyorum.

Turnuvayı genel hatlarıyla değerlendirecek olursak çok pozitif bir tablo çıkmıyor ortaya.Bu nedenle bu yazıda oyuncu bazlı değerlendirmeye öncelik vereceğim.









Kenan Sipahi: Oyun kurucu özelliklerini tam anlamıyla barındıran tek oyunucumuz konumunda. Beklentiler de haliyle yüksek. Genç takım seviyelerinde gösterdiği performans ve geçen yıl sakatlık probleminden önceki performansı potansiyelini göstermek açısından yeterli veriler. Yıldız bir oyuncunun sahip olması gereken öncelikli özellik özgüvendir. Bu da Kenan'da fazlasıyla mevcut.
Gloria Cup'ta Zadar'a oranla daha hazır göründü. Bu yıl başarılı olacaksak Kenan'ın vereceği performans bundan çok belirleyici olacak. Sakatlığın izlerini zamanla daha da silecektir. Savunma konusundaki eksikleri hala var ama savunma gayreti üst düzeyde. Savunma sorunlarını da zamanla çözecektir.







Ricky Hickman: Kalitesini ve yaptıklarını tartışmaya gerek yok. Avrupa'daki en komple kısa oyunculardan bir tanesi. Mental özellikleri çok yüksek seviyede. Gloria Cup'ta özellikle takımla uyumu açısından zayıf kaldığını söylemek mümkün. Özellikle top kayıpları konusunda biraz daha dikkatli olması gerekebilir. Ancak zamanla takım oturdukça bu hatalar minimuma inecektir. Takımda topu kimin kullanacağına dair netleşmiş bir düzen yok. Bunun sıkıntısını da guardlar çekti haliyle. Bu gibi birçok faktörün etkisiyle Hickman kafa olarak parkede olmakta zorlandı, bu da savunma performansına yansıdı. Hickman 1 numarayı tek başına götürebilir mi sorusu çok muğlak. Zaten Kenan varken Hickman tek başına diyemeyiz. Ama aranan oyun kuruncu Hickman mı derseniz, bu konuda çekincelerim var. Elbette bunları konuşmak için henüz erken, ama gözüme çarpan önemli sorun da oyun kurucu pozisyonu olarak görünüyor.




Andrew Goudelock: Önceki yazımda da söylemiştim. yetenek açısından böylesini bu forma altında görmedim sanırım. Zadar turnuvasında iyi yönlerini, Gloria Cup'ta da zayıf yönlerini gösterdi Goudelock. Özellikle maça nasıl başladığı Goudelock için en önemli kriter, iyi başladığı bir maçta onu durdurmak pek de mümkün değil. Ayrıca yukarıda belirttiğim top kullanma belirsizlikleri de oyununu negatif etkiledi. Şu aşamada en büyük problemi ise biraz da doğal olarak kendini gösterme isteği. Euroleague seviyesine ilk defa adım atan oyuncu sırtındaki Eurocup MVP'si yükünün altında ezilmemek adına bir şeylerde aceleci davranıyor ve bu da genelde olumsuz olarak dönüyor. Takımdaki roller netleştikçe Goudelock ne kadar farklı bir oyuncu olduğunu gösterecektir. Sadece skorer yönü değil oyunu okuma açısından da çok farklı meziyetleri var. Ama bunları özellikle üzerindeki baskı azaldıkça daha net izleyeceğimizi düşünüyorum.






Bogdan Bogdanovic: Henüz birkaç antrenmanla maçlara çıktı. Zaten parkedeki yüz ifadesi durumunu anlatmaya yetiyordu. O nedenle hakkında fazla yorum yapmaya gerek duymuyorum. Bu yılki kısa rotasyonumuzun en önemli parçası, tek sorun hangi rolde kullanılacağı ve bu role ne kadar adapte olacağı. Burada da Obradovic faktörü devreye girecektir. Bogdanovic'in gecen yılki Rising Star apoletini bu yıl da devam ettireceğini ve üzerine katacağını düşünüyorum. Henüz çok yeni, 1-2 antremanla cıktığı maçlardaki durumuyla yorumlamak çok sağlıksız olur.




Can Altıntığ: 2 maçta izledik. Lig için alternatif yaratmak açısından önemli olabilir. ama Euroleague seviyesinin altında kalıyor. Ben Can'dan hazırlık maçı da olsa daha etkili bir performans bekliyordum, ama bunu pek gösteremedi. Lig rotasyonunda zaman zaman rol almaktan öteye gideceğini düşünmüyorum.





Melih Mahmutoğlu: Bütün alkışlar Melih'e gidiyor. Sürekli üzerine koyan, asla yılmayan, bütün Obradovic gazaplarına rağmen yüzü düşmeyen, karakterli oyuncu Melih. Turnuvada en cok beğendiğim oyuncuydu. Önemli olan bir oyuncunun her şeyi yapması değil, kapasitesi dahilinde yapabileceği şeyleri geliştirip o konuda maksimuma ulaşabilmesidir bana kalırsa. Melih bunun en somut örneği. Savunma konusunda da geçen yılın başındaki halinden çok daha ileride. Daha da iyi olacaktır. Ben Melih'in Euroleague seviyesine geldiğini, burada çok iyi bir alternatif olduğunu düşünüyorum.





Serhat Çetin: Obradovic'in her maç ilk 5'te başlattığı tek oyuncu Serhat. Serhat'ın takımdaki rolü hücum setlerini bitirmekten öteye geçemeyecek bana kalırsa, ki bunu layıkıyla yapabilmesi bile bize özellikle ligde çok fayda sağlayacaktır. Savunmada ayakları cok yavas kalıyor. Rakip oyuncu topu vurup dribblinge başladığı an faul yapıyor. Bu konu ancak takım halindeki savunma ritmimizin oturmasıyla çözülebilir. Yine hücumda zaman zaman ikili oyun oynamayı denese de genelde tembel paslar verip top kaybına neden oldu. Mümkün olduğu kadar ikili oyun oynayan değil, üç sayı gerisinde boş poziyon alan ve gelen pası bitiren rolde kullanılacaktır.





Emir Preldzic: Üzerine bir paragraf değil, bir kitap yazılır aslında. Kimine göre olmazsa olmaz, kimine göre de başarısızlığımıızn ana faktörü. Uçlarda yaşayan bir adam. Milli takımdan geç dönmesi nedeniyle henüz tam anlamıyla ön planda değil. Ama dünya şampiyonası emir için özgüven açısından çok faydalı oldu denilebilir. Emir eminim ki yine saç baş yoldurtacaktır yeri geldiğinde ama bunun önceki senelere göre daha az olacağını sanıyorum. Sahada daha olgun bir Emir görmeye başladım. Yine oyun kurmak konusundaki bütün yük ona kalırsa ciddi hayal kırıklığı olacağına şüphe yok. Bu yıl bu görevi başka oyuncularla paylaşıp daha verimli, baskıyı daha az hisseden, daha olgun bir Emir izleyeceğimizi düşünüyorum.




İzzet Türkyılmaz: Yazın çok fazla çalıştığı belli, ama Can için söylediğim şeyleri İzzet için de söyleyebilirim. Lig için faydalı olabilir, ama Euroleague düzeyi için yetersiz kalıyor hala. Bu düzeyde yeterli duruma gelebilmek için çok daha fazla yaz lazım İzzet'e. Bu yüzden o seviyelere geleceği konsuunda pek umutlu değilim. Yine de çalışan oyuncu karşılığını elbette alacaktır. O da zamanı geldiğinde Euroleague olmasa bile ligde forma şansı bulup katkı verecektir.









Nemanja Bjelica: Bogdan gibi Bjelica da 1-2 antrenmanla oynayabildi. Açıkçası turnuvadaki maçlar özelinde en çok kızdığım oyuncuydu Bjelica. Mazereti fazlaca olmasına rağmen çok dağınık ve isteksiz göründü. Hala dünya şampiyonasının etkilerini üzerinden atamamış. Beklentilerin çok yüksek olduğu oyuncuların yaptığı hatalar da çabuk göze batıyor haliyle. Bir an önce kendine gelmesini diliyorum. "Yürüyen Basketbol" olarak görüyorum ben onu, bu yıl vereceği katkı çok kritik.







 Jan Vesely: Müthiş atlet, kanayan yaramız olan atletizm konusuna merhem olur. Spektaküler bloklar smaçlar havada uçuştu zaten. Ama zayıf yönler de az değil. Turnuva boyuncu özellikle rakip 4 numaralar maden buldu. Aynı tip hücumlardan üst üste sayılar yedik durduk. Vesely'nin yardım savunmasına gitme sevdasına biraz ket vurması gerekiyor. Savunmada ne yapacağını bilmez ve her yere koşmaya çalışan bir görüntüsü var. Bu da yerleşimde ciddi sıkıntılara neden oldu. Zamanla çözüleceğini sanıyorum.

Hücum konusunda da büyük bir tehdit. Ama şut konusunda kendisini geliştirip daha özgüvenli atması gerekiyor. Hücumdaki spacing'i baltalamaması açısından bu çok önemli. Genel olarak istekli ve
mücadeleci tarzı sürüyor. Avrupa basketboluna geri dönüş biraz sancılı olacaktır, ama Obradovic faktörü bunun da kısa sürede çözülmesini sağlayacaktır.





Oğuz Savaş: Geçen yılın büyük bölümünü sakat geçiren Oğuz bu yıla daha farklı bir havayla giriyor. Eski, tabiri caizse "hımbıl" Oğuz yerini daha hareketli daha fit bir oyuncuya bıraktı. Özellikle hücumda doğru yerde, ki bu genelde low post oluyor, topu aldığı zaman çok ciddi bir hücum tehdidi. Bu yıl X faktör oyuncumuz olacaktır. Sayı bulmakta zorlandığımız anlarda kurtarıcı rolüyle pota altında çok etkili olacağını düşünüyorum.






Luka Zoric: En çok eleştirdiğimiz oyuncuların başında şüphesiz Zoric geliyor. Zoric'ten ne beklediğimizle alakalı bu. Abartılı bir benzetme olmakla birlikte şahin'den ferrari'yle yarışmasını bekleyemeyiz. Zoric belki şahin ama Avrupa'da ferrari düzeyinde uzun yok. Bu nedenle bir yere kadar yarışı devam ettirebilir. Ama yorulduğu andan itibaren Zoric safi zarar veriyor ne yazık ki. Burada onun yorulma zamanını iyi okumak gerekiyor, ki Obradovic'in bunu yapacağına şüphe yok. Bu yıl arkasında Semih ve Oğuz hatta zaman zaman Vesely var. Yani uzun süreler sahada kalmak zorunda kalan, acaba ne zaman hücum faullerine başlayacak diye düşünmemiz gereken bir Zoric olmayacaktır. Zaten turnuvada kısa sürelerde çok faydalı olabileceğini gösterdi. Savunmada da istekli mücadeleci, ama ribaund almak konusunda biraz daha çaba biraz daha box out gerekiyor.









Semih Erden: 10 dakika civarı süreler aldı, ve hücumda istenilen katkıyı vereceğini gösterdi. Konsantrasyon problemi yaşadığı aşikar. Ama yıllarını böyle geçirmiş bir oyuncunun bundan tamamen kurtulması olanaksız. Semih bence çok faydalı bir transfer, sezon içinde bunu net olarak anlayacağız. Yine saçma sapan hataları olacak, çıldırtacak zaman zaman belki ama bunları geçtiğimiz yıllarda 5 yapıyorsa bu yıl 1-2'lere düşürecektir. 0 olmasını beklemek de fazla hayalci olur.






Oyuncuları genel hatlarıyla bu şekilde görüyorum. Belki yazacak daha çok şey var ama henüz sezonun çok başı. Bir çok oyuncu çok az antrenmanla oynadı. Yine de takım yapmak istedikleri konusunda bazı ipuçları verdi. Eksiklerimiz var mı? fazlaca var tartışmasız, ama bunları giderecek süremiz de var. Hazırlık maçları nedeniyle umutsuzluğa düşmeye hiç gerek yok.
Transfer konusu tekrar konuşulmaya başladı, ben de kendi adıma takımın bir oyun kurucuya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Piyasada alacak adam sayısı çok az farkındayım, ama önceki yazımdaki temmeni ettiğim oyuncu, yani Heurtel, bizim takımda hem kendi üzerine koyabilecek hem de takımdaki önemli bir eksikliği giderebilecek potansiyelde bir oyuncu. Bu yazıya da bir Heurtel temennisi koyarak son veriyorum.

Sağlıkla kalın.


Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 27 Eylül 2014, 14:14:09
Eline sağlık arda..

Maçlar kötü olursa whatsup dan yaz ben sakinleştirici etkisi yaparım ( cska maçı gibi :) 8) )
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: ardglr - 27 Eylül 2014, 14:19:28

Eline sağlık arda..

Maçlar kötü olursa whatsup dan yaz ben sakinleştirici etkisi yaparım ( cska maçı gibi :) 8) )

Hahahah, tamam abi, ben maçlarda sakin olamıyorum genelde, yardım alırım :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 27 Eylül 2014, 14:28:44
Hahahah, tamam abi, ben maçlarda sakin olamıyorum genelde, yardım alırım :)
Sana her zaman benim.acik...
Beraber küfür eder rahatlariz :)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Bogdan Bogdanovic - 15 Ekim 2014, 21:07:36
Genel paylaşım yapılmış ama Fenerbahçe Ülker'le alakalı olduğu için yazıyı buraya koyayım ;

Takım Analizi

Geçtiğimiz sezon Avrupa’nın 1 numaralı koçu olarak gösterilen Zeljko Obradovic’i takımın başına getiren Fenerbahçe Ülker’de beklentiler ister istemez tavan yaptı. 2006-07 sezonunda gerçekleşen Ülker birleşmesiyle birlikte taraftarın hayalinde hep bir final four vardı. Ancak Aydın Örs’le başlayan süreçte, Bogdan Tanjevic, Neven Spahija ve Simone Pianigiani gibi kariyerleri tartışılmayacak koçlarla çalışılmasına rağmen, organizasyonun en büyük başarısı çeyrek final oldu ve final four taraftarın içinde hep bir ukde olarak kaldı.

Bu ukde, gün geçtikçe sabırsızlığa, sabırsızlık öfkeye, öfke ise yapılan doğruları bir kenara atıp sadece yanlışların öne çıkartıldığı bir süreci doğurdu.

Bu takım Türk basketbolunun yetiştirdiği en büyük koç olan Aydın Örs’le gruplardan çıkamadı. Lakin o dönemde Euroleague’den ziyade TBL’de yaşanacak şampiyonluk daha anlamlıydı. Takım 100. yılında şampiyonluk yaşayarak beklentileri karşılamıştı. Ardından anlamsız bir şekilde Örs görevinden alındı ve belki de bu uzun yıllar taraftarın takıma küstüğü Tanjevic dönemi başladı. İronik olan Ülker birleşmesinden sonra en çok tartışılan koç olan Tanjevic’le Euroleague’de en büyük başarının yakalanmasıydı. Ancak dediğim gibi, Örs’ün gidişi taraftarın büyük kısmını yaralamıştı ve Tanjevic’le taraftar arasında doku uyuşmazlığı yaşanmıştı. Sonrasında Tanjevic’in takımdaki kontrolünü de kaybetmesi onun sonunu hazırladı.

Neven Spahija rüya gibi bir sezon başlangıcı yapmış ve ilk yılında taraftarı tatmin eden bir performans ortaya koymuştu. Artık herkes bu takımın mevcut koçuyla ikinci yılında final four yolculuğuna başlayacağını konuşuyordu. Ancak yine olmadı, yine bir şeyler ters gitti ve bu sefer de kontrolünü kaybeden Spahija oldu. Özellikle takımdaki bazı oyuncularla yaşadığı sıkıntılar kapanmayacak noktaya gelince bir dönem daha yarı yoldan dönülerek sona ermiş oldu.

Simone Pianigiani göreve geldiği zaman taraftarın büyük bölümü beklenen başarının bu kez geleceği konusunda hemfikirdi. Siena’da yarattığı sisteme benzer bir sistemle Fenerbahçe’yi Euroleage’nin çeyrek final hatta bir adım ötesi olan final four’un gediklisi haline getirecek adamdı Pianigiani. Ancak yine olmadı, hatta bu kez tam sezon bile sabredilmedi. Sezonu tamamlayamadan evine gönderildi İtalyan koç. Üstelik buraya gelirken kendisine ‘büyük koç’ diyenler, giderken ‘jöle sürmekten başka bir şey yapmıyordu’ dediler ve öyle gönderdiler.

Ve gelelim Zeljko Obradovic dönemine ..

Başında söylediğim gibi kimlerine göre (ki büyük çoğunluğu oluşturuyor bu kimileri) Avrupa’nın 1 numaralı koçu takımın başına geldi. Son 2 yılda (kendi liginde) play-off’larda adeta paspas olan takımı ayaklandırdı ve şampiyonluğa taşıdı. Euroleague’de beklentiler büyüktü, üstelik takım sezona iyi başlamıştı, hafızalarda yer eden müthiş performanslar ortaya koymuştu. Top-16 gelip çattığında, yaşanan sakatlıkların ve ara döneminde yanlış transfer tercihlerinin de etkisiyle her şey terse döndü. Herkesin çantada keklik gördüğü çeyrek final gelmedi. Yine de gelen lig şampiyonluğu Euroleague’de yaşanan hayal kırıklığını unutturdu ve yeni sezon öncesine umutlu bakılmasını sağladı.

Bu sezon Fenerbahçe Ülker için oldukça kritik bir sezon. Geçen sene olduğu gibi Lig şampiyonluğu + Top 16 kimseyi tatmin etmeyecek. Özellikle futbol takımında yaşanan kaos sonrasında tek umut haline gelen erkek basketbol takımı bu yükün bilincinde olmalı ki olduklarını farz ediyorum. Obradovic gibi bir ismin bile tartışılır, bakın eleştirilir demiyorum arada fark var, tartışılır konumda olduğu bir iklimde yaşıyoruz. Bu doğrudur, yanlıştır ayrı konu. Şuan iklim bu ve bu iklime uygun hareket etmek gerekiyor.

Maurizio Gherardini’yi özellikle sona bıraktım bu bölümde. Zira böyle bir adamı sadece transfer yapsın diye getirdiğimizi sanıp, üstüne adamı yerden yere vuranlar var. Elbette transferlerde onun etkisi olacaktır ancak bunun bir mali yapılanması da olacaktır. Gherardini organizasyon için o kadar doğru bir adam ki yanlış zamanda gelmesinin bedelini ödüyor adeta. Ülker’le birleştiğimiz gün bir Gherardini’miz olsaydı, 1’e alacağımız adamlara 2 vermeyip, saçma sapan kontratlara dünyanın tazminatını ödemek zorunda kalmazdık. En başından beri bir Gherardini’miz olsaydı kazanacağımız saygınlık büyük bir lobiye dönüşürdü. Güçlü bir lobi, mali disiplin, daha planlı ve daha programlı bir organizasyon olurduk.

Gherardini bu organizasyon için kısa vadede değil uzun vadede bir şanstır. Taraftarın sabırsızlığına hak veriyorum, hiçbir taraftar üçün beşin hesabını yapmak zorunda değil. Hiçbir taraftar vadenin uzunluğunu kısasını idrak etmek zorunda değil. Ancak şunu atlamamak lazım güzel şeyler de oluyor. Yıllardır şikayet edilen savurganlıkların son bulması adına geç de olsa bir hamle yapıldı.

Artılar

– Geçen sene yaşanan dış şut sıkıntısı bu yaz yapılan transferlerle birlikte son bulmuş durumda. İçeri gömülerek dış şutları riske eden rakipler karşısında, bu kez cezayı kesecek keskin şutörler var, ki bunların başında Goudelock ve Bogdanovic geliyor.

– Geçen sene kritik anlarda sorumluluk alacak oyuncu sayısı yok denecek kadar azdı. Hatta Emir’i bir kenara koyarsak böyle bir oyuncu yoktu. Emir’in de istikrar sorunu nedeniyle takım kitlendiği zaman çıkış yolu bulunamıyordu. Bu sezon özellikle Goudelock bu açığı kapatacaktır. Her ne kadar zaman zaman bencillikle suçlansa da sorumluluk almaktan hiç çekinmeyen bir yapısı var. Keza Bogdanovic de, hiç tereddüt etmeden, mesafe tanımaksızın şutuna güvenen bir oyuncu.

Bu iki oyuncunun varlığı, gerek dış şut bazında, gerek el yakan topların kullanılmasında takıma olumlu anlamda etki edecek.

– Şuana kadarki performansı nedeniyle tartışılan isimlerden biri olan Ricky Hickman konusunda ben hala umudumu koruyorum. Bana göre Hickman doğru bir rolde Fenerbahçe’nin kazanma kültürüne en büyük etkiyi yapacak oyuncudur.

– Emir Preldzic’i artı olarak mı yoksa eksi olarak mı değerlendirmek gerekiyor bilemiyorum. Artısı eksiye dönüşebilir bir rolde. Sezona yine müthiş bir başlangıç yaptı. Bunu istikrarlı bir şekilde devam ettirirse Fenerbahçe’nin EL yolculuğunda anahtar olur.

– Geçen sene yaşanan 1-2 sakatlık takımın bütün dengesini bozmuştu. Bu sezon rotasyonun geçen seneye göre daha kalabalık olduğunu söylemekte fayda var. Özellikle yerli oyuncuların fazlalığı, kimilerine göre olumsuz fazlalık olarak görülse de, bana göre uzun vadede gayet olumlu bir fazlalık. Ligdeki bazı maçlarda Emir gibi, Bogdan gibi, Goudelock gibi oyuncular daha az süreler alarak dinlendirilebilir.

Eksiler

– Şuana kadar bariz bir uyum sorunu yaşadığını söylemekte fayda var. Takım bir türlü beklenen ritme giremiyor. Zaman zaman yapılan iyi savunmaları ve iyi hücumları en azından 30 dakikalık bölüme yaymak gerekiyor. TBL’de bir şekilde idare ediliyor ancak EL seviyesi için yetersizlik var.

– Takımda geçen seneden beri devam eden bariz bir savunma sorunu var. Koç dün akşam oynanan Telekom maçındaki savunmayı beğendiğini söyledi. Ancak ben buna pek katılmıyorum. Bu savunmayla EL’de başarılı olmak oldukça zor. Gereksiz yardımlar, ya üçlük olarak geri dönüyor ya da pota altındaki uzuna rahat sayı şansı veriyor. Ortalama bir pasör uzun Fenerbahçe’nin abartılı yardım savunması karşısında Marc Gasol olur çıkar.

– Artılar bölümünde Fenerbahçe’nin şutör bir takım olduğundan dem vurdum ancak bu hücumların sorunsuz olduğu anlamına geliyor. Bireysel bazda cezayı kesecek oyuncular var, lakin onların cezayı kesmesi için bu ortamı yaratacak bir düzen var mı, bu tartışılır. Baskı geldiği an bocalıyor takım. Baskının sonucunda garip top kayıpları oluyor. Hem hücumdan oluyorsun hemde savunmada hazırlıksız yakalanıyorsun. İlk maddede söylediğim üzere bunun uyumsuzluktan kaynaklandığını düşünüyorum. Zamanla aşama kaydedecektir takım. Aksi bir durumda zaten büyük sıkıntılar baş gösterir.

– Kenan Sipahi bu şekilde kullanılacaksa, daha doğrusu kullanılmayacaksa, neden bir oyun kurucu takviyesi yapılmadı diye sorgulanabilir. Ben şahsen Kenan’a güveniyorum ancak onun almadığı her süreden sonra bu konu gündeme getirilecek ve haksız da sayılmayacaklar.

– Luka Zoric bu saatten sonra ağzıyla kuş tutsa Obradovic dışında kimseye yaranamayacak. Umarım işler ters gitmez ve gün gelip salonda tepki almaz. İp üstünde bir sezon olacak onun için. Hatasız oynamak zorunda, ki böyle bir şey olmayacağını da biliyoruz. Allah herkese sabır versin demekten başka bir şey söylemek yersiz olur.

Genel Yorum

Obradovic’in bazı konularda bazı oyunculara taviz vermesi gerektiğini düşünüyorum.

Bu takım onun istediği oyuncularla donatıldı. Elbette en çok istediği oyuncuların başında gelen bir Calathes ya da Teodosic olsaydı bugün çok farklı şeyler konuşuyor olurduk ama olmadı. Madem kurulan kadro bu o zaman bu kadro yapısına uygun bir şekilde sistemde oynamalar yapabilir.

En başta Goudelock ve Vesely’nin olduğu bir beşte, yardım savunması diye bir kavramın olmayacağı aşikar. İyi niyetliler ama yardıma gidelim derken asıl yardım edilmesi gereken noktaları atlıyorlar. Bu ikilinin olduğu beşlere göre farklı varyasyonlar denenebilir. Ben özellikle sadece savunma anlamında değil hücum anlamında da Goudelock’a özel bir beş bulunması taraftarıyım. Bana göre çok özel bir skorer ve onun ana skorer olduğu bir beşle zaman zaman oynanabilir.

Nemanja Bjelica konusu sıkça tartışılan bir konu. Obradovic taviz vermeli derken buna Bjelica’yı da dahil ediyorum. Onunda sorumluluğu biraz daha arttırılmalı. Koç belki sistemin dışına biraz çıkıldığı ve oyuncuya uygun sistemler kurgulandığı zaman, disiplin zafiyeti olacağından çekinebilir ancak oyuncu var olan sistemde verim veremiyorsa, verim alabileceğin bir sistemi uygulamak zafiyet yaratmaz.

Son olarak tekrar Kenan Sipahi konusuna gelmek istiyorum. Mevcut kadro bu, transfer pek mümkün gözükmüyor, en azından Top-16’ya kadar transfer olmayacağı söyleniyor. O zaman Kenan’ı kenarda oturtmak yerine oynatarak kazanmak gerekiyor. Hata mı yapıyor, yapsın, Yetersiz mi kalıyor, kalsın. Ama madem bulunduğu pozisyona takviye yapılmadı o zaman Kenan’dan faydalanılsın. Bu ısrar kötü oynadığı zamanlarda belki tepki de çekecektir ama bunu göğüslemek de bir oyuncuyu kazanma yolunda yapılması gereken en önemli fedakarlıktır.

Fenerbahçe Ülker, çeyrek finalin bile kimilerini tatmin etmeyeceği zorlu bir yola çıkıyor. Bu yolda teknik ekibe, oyunculara ve tüm çalışanlara başarılar diliyorum, Allah yollarını açık etsin.

Diğer detaylar için: http://zonebasket.com/fenerbahce-ulker-c-grubu/ (http://zonebasket.com/fenerbahce-ulker-c-grubu/)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: onee - 16 Kasım 2014, 02:18:36
Zoric,Semih,Oğuz un 40 dakikası
Fenerbahçe Ülker in 5 numaralı pozisyonunun 3 ismi Luka Zoric, Semih Erden, Oğuz Savaş.3 dev oyuncu tek pozisyonun 40 dakikası için mücadele ederek birbirinden dakika çalmaya çalışıyorlar.

Semih in takıma ve basketbola yeni dönmüş olması,Oğuzun ve Zoric in milli takımlardan dolayı kampa geç katılmalarının da etkisiyle  Sezona yeterince hazır olmadan başlayan 3 lü Jan ve Bjelica nın daha hazır olmalarının da etkisiyle topu topu 40 dakika olan sürelerinin 5-10 dakıka arası kısmını da 4 numaralara kaptırmış durumdalar gibi gözükse de

Bayern

Zoric : 21:48 dk , 5 sayı,4 rib,2 to,1 bl
Oğuz : 10:49 dk , 7 sayı,2 rib,1 st
Semih: 0 dk

Karşıyaka

Zoric : 18:13 dk,2 sayı,1 as,3 to
Oğuz : 0 dk
Semih : 06:05 dk, 2 sayı, 1 rib, 1 to

Barcelona

Zoric : 27:37 dk. , 18 sayı, 10 rib., 1 as, 2 to
Oğuz : 1:15 dak , 1 to
Semih : 4:11 dak , 2 sayı, , 3 rib. ,

Son 3 maçın özelinde rakiplerin uzunlarının hareketliliği Obradovici hareketli uzun ve 4 numaralara yöneltmiş gözüküyor.Karşıyakanın size problemli fakat hareketli uzunları işi tamamen Zoric ve 4 numaralara yıkmış olsada asıl sıkıntı 4 numaralar ile Zoric e göre size lı uzunların formsuzluğundan ve ağırlığından ziyade ön alan savunmasının yetersizliği ve buralara gereğinden daha fazla yardım getirilmesi sıkıntısı olduğu maçlar izlendiğinde çok net ortaya çıkmaktadır.

Münih maçında da takımın skor lideri olacağını tüm avrupa basketboluna ilan eden Andrew un çok kolay geçilerek rakip kısalarına potaya giden koridorun kapılarını açması takımın kadrosunu ve süre dağılımını ciddi şekilde etkilemektedir.Andrew un arkasında kalan tüm oyuncuların kendi adamlarını kollamanın dışında andrew un arkasında ki koridorlara da yakın durması,rakibin önünü kapattıktan sonra tekrar dışarı çıkan topun peşine takılarak kendi adamlarının önüne dikilmeleri gerekmektedir.

Sezon başında çok daha yoğun olarak denenen ama peş peşe kaybedilen hazırlık maçları ve Cumhurbaşkanlığı maçından sonra askıya alınmasa da dozajı azaltılan adam değiştirmelerin asıl amacını ilerleyen günlerde anlamış oldum.Obra benim henüz görmüş olduğum problemi daha takımını kurarken fark etmiş ve çözümünü de takıma  OLY,CSKA ve PKSK maçlarında uygulatmaya çalışmıştı.

Obra nın takıma uygulatmaya çalıştığı adam değişmeler oyuncular tarafından hızlı biçimde algılanabilmiş olsa idi 5 ler 4 lere 10 dakikalarını kaptırmamış olacaklardı.Potaya giden yollar kapatılmaya çalışılır iken 3 lüklerin gelmesi,3 lükler gelmesin diye potaya giden yolların açılmasının önüne zamanında adam değişmeler ile geçildiği noktada 5 ler 10 dakikalarını geri alacaklardır.

Toplamda sahip olmaları gereken 40 dakika yı tekrar elde ettiklerinde de İkili oyun savunması ve box out u kimin daha iyi yaptığından yola çıkarak süre dağılımlarını konuşabilir olacağımızı düşünüyorum...
http://onderdikmen.blogspot.com.tr/2014/11/zoricsemihoguz-un-40-dakikas.html?spref=tw (http://onderdikmen.blogspot.com.tr/2014/11/zoricsemihoguz-un-40-dakikas.html?spref=tw)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Conrad McRae - 21 Kasım 2014, 16:10:03
İsmail Şenol / ntvspor.net

Fenerbahçe Ülker için Desio’daki salonun önemi büyük. EA Milano, ev sahibi olduğu Forum’daki sirk gösterisi nedeniyle bu maçı Desio’da oynamak zorunda kaldı. 2012 yılında Cantu’nun Euroleague maçlarına ev sahipliği yapan PalaDesio Salonu, Fenerbahçe Ülker’in yakın tarihindeki en unutulmaz maçlarından birine sahne olmuştu. Cantu’yla oynayan Fenerbahçe, kazanırsa grup lideri olacağı maçı kaybetmesi durumunda ilk turdan elenecekti. Maç sonu zor duruma düşmüştü Fenerbahçe. Bojan Bogdanoviç’le kritik üçlükler atmış ve kazanmıştı...
 
Desio’da benzer bir durum vardı yıllar sonra. Bitime beş buçuk dakika kalmış, ev sahibi Milano Daniel Hackett ile bulduğu üçlük sonrasında farkı dörde indirmişti. Fenerbahçe Ülker’in reaksiyonu, Milano’nun maçı kazanma umutlarını belirleyecekti. Fenerbahçe önce Bogdan Bogdanoviç ile bir ikili oyun aradı, şut bulamadı. Aynı hücumda Emir Preldziç de perde sonrasında ters eşleşme yakaladı. Uzaklardan el üstü bir üçlük denedi Emir. Takım arkadaşları ve ekran başındakiler için heves kırıcı bir şut denemesiydi. Normalde herkesin başını öne eğip geriye koşmasını beklersiniz böyle durumlarda. Öyle olmadı. Semih pota altındaki kalabalıktan sıyrılıp hücum ribaundunu almayı başardı ve pozisyonu smaçla bitirdi...
 
İşte Fenerbahçe Ülker’in deplasmanda nasıl kazandığının bir özeti bu pozisyon. Kalan sekanslarsa neden iyi oyunda istikrarı yakalayamadıklarını gösteriyor. Bir hücum sonra Bogdanoviç, bir hücum sonra da Ricky Hickman çok uzaklardan üçlük denedi. Yine bir hücum ribaundu geldi, bu da Hickman için yeni bir üçlük deneme şansı doğurdu. Neyse ki bu kez isabetliydi Amerikalı’nın şutu...
 
Kalan hücumlar da farklı değildi. Bireysel zorlamalar geldi sırasıyla Andrew Goudelock, Hickman, Emir Preldziç ve Nemanja Bjelica’dan. Bogdanoviç top alamadığı zaman köşede pas bekler konumda. Birçok oyucunun tedirginlikten top kullanmaktan imtina edeceği anlarda Fenerbahçe Ülker’de herkes kendine güveniyor, herkes top istiyor. Bu iyi olduğu kadar da kötü sonuçlar doğuruyor sahada. Rahat giden bir maçta, aşırı bireysel konsantrasyon sonucunda, takımca oyundan kopuyor Fenerbahçe Ülker. Maç sonunda kimin hangi rolü oynayacağı hâlâ netleşmiş değil.
 
Hal bu ki maç başında işler çok daha farklıydı. Fenerbahçe Ülker, bire bir üzerinden hücum etmenin temel gerekliliklerini sahaya yansıtıyordu. Eğer hücumunuzun temeline bire birleri koyuyorsanız; topu iyi paylaşmanız, saha içi yerleşimini iyi yapmanız, topla ve topsuz çembere yaklaşmanız ve tempoyu yakalamanız önemlidir. Fenerbahçe Ülker bu doğruları yapıyordu ilk yarıda. Hücumdaki pas sayısı, pas temposu, çembere giden oyuncu sayısı bir hayli fazlaydı. Bunun en büyük sebebi, koç Zeljko Obradoviç’in top paylaşımını yapabilmek için rotasyonda yaptığı değişikliklerdi. Obradoviç, yıldız skorerlerine yeterli bire bir oyununu yaratabilmek adına, hücumda topa ihtiyaç duymayan iki oyuncuyu mutlaka sahada tuttu. Kenan Sipahi ve Semih Erden, sınırlı sorumluluklarıyla hem bireysel anlamda takıma büyük katkı verdiler, hem de hücum düzenlerinin oturmasını sağladılar.
 
Obradoviç’in önemli hamlelerinden biri de pivot pozisyonuydu. Artık tamamen pivota kaydırdığı Jan Vesely’nin dakikalarını azaltıp, Semih’ten verim alabilmesiyle savunma direncini ayakta tutan koç, bu şekilde Bjelica’nın da liderlik yapmasını sağladı. Özellikle ilk yarıda Nemanja Bjelica repertuarındaki tüm güzellikleri sergiledi. Penetre etti, top dağıttı, şut attı, ikili oyunda asist yaptı ve hatta baskıda topu getirdi... Fenerbahçe, topun Bjelica’nın olduğu anlarda sınıf atlamış gibi duruyordu.
 
Fenerbahçe Ülker adım adım ileriye gidiyor. Her gün hücumda bir şey katarak, yeni bir problem çözerek yoluna devam ediyor. Yine de tüm sorunlar çözülmüş değil. Şimdi maç sonunda kararı kimin vereceğinin belli olması gerekiyor. Sonra da savunmada takımı nasıl idare edeceği

http://www.ntvspor.net/yazar/ismail-senol/1476/obradovic-problem-cozuyor (http://www.ntvspor.net/yazar/ismail-senol/1476/obradovic-problem-cozuyor)
Başlık: Ynt: Fenerbahçe Ülker Köşe Yazıları
Gönderen: Cem Ağrak - 08 Nisan 2015, 11:28:40
@Kutay (http://parkedefener.com/forum/index.php?action=profile;u=103) kardeşim güzel bir yazı yazdı..
http://zonebasket.com/spacing-2/ (http://zonebasket.com/spacing-2/)