* Eksik aramak için baya dikkatli izledim ama buraya yazacak kadar bariz bir eksiklik yok. Makine gibi işleyen bir takımız şuan.
** Halkbank maçı öncesine kadar beklentiler düşüktü ama sezonun başlamasıyla takımın verdiği tepki beklenmeyen derecede olumlu. Sil baştan kurulmuş bir takımın sanki yıllardır birlikte oynarcasına , kısa sürede bir sistem takımına dönüşmesi şaşırtıcı bir durum. Erken forma girdiğimiz bir gerçek. Açıkçası bu kusursuzluğun ne kadar süreceğini merak ediyorum.
*** Libero Mehmet Özbek bana Ali Peçen'i anımsatıyor. O da çok iyi bir liberoydu. Serkan işkencesinden sonra ilaç gibi geldi.
Pasör Selçuk çok sakin. Bu da takıma olumlu yansıyor. Hiç bir aşırılığı yok. Dolayısıyla ; sakin,yetenekli ve hakettiği değer gösterilmemiş bir pasör ile manşette kumbaraya dönmeyen , güven verici bir libero geçen yıla göre bariz olan kazanımlarımız. Sistemin sağlıklı işlemesi için başlangıçta önemli öğeler (pasör ve libero) olsa gerek.
Bu arada pasör demişken ; eski pasörümüz Arslan Ekşi , Almanya şampiyonu Friedrichshafen takımına transfer oldu. Mevcut durumda güçlü bir takım olmasalar da yakın geçmişte Champions League şampiyonluğu elde etmiş , çok güçlü bir voleybol kültürüne sahip olan bir kulüp. Simon Tischer'in yokluğunda görev alacaktır. Başarılar.
**** Tekrar takıma dönecek olursak ; Quesque takım için kilit noktada. Takımın manşet yükünü liberoyla birlikte çekecek. Savunmada göstereceği performans takımın üst seviyede kalmasıyla doğru orantı seyredecektir. Çaprazı Cabral'a gelecek olursak ; onunda manşette maden konumuna düşmemesi kilit nokta olacaktır. Yani idare etmesi... Fakat hücumda aksamaması şartı ile. Zira takımın hücum dinamikleri gözönüne alındığında oyunun bu yönünde Metin Toy ile gösterecekleri performans belirleyici olacaktır.
***** Cabral geçen sezon Polonya'nın zayıf takımlarından biri olan Olszytn'de oynadı. Antrenörü "generazione di fenomeni" - "volleyball hall of fame" ve Sisley Treviso üyelerinden efsane oyuncu Andrea Gardiniydi. Gardini geçen yıl Cabral'ı pasör çaprazı olarakta kullandı. Üstelik sırıtmıyordu da. Bir nevi jokerdi yani.
****** Metin Toy iyi yolda. Hücumda tartışmasız lider. Zaten lider gibi de oynuyor. Ivan Miljkoviç gibi bir öğretmenden çok şey kapmış olması gerek. Şu anki formunu genele yayabilirse çok üst seviye bir oyuncu olacak. Özellikle servisleri denge bozucu.
******* Pajenk ve Sabit iyi bir ikili oldular. Alan zaten kalitesi belli bir orta ama Sabit'te hiç sırıtmıyor. Pajenk'in zaten belli bir tecrübesi var ama diğer bir fenomen jenerasyon üyesi olan Andrea Giani ile çalışmak ve Avrupa Şampiyonasında final oynamak ona ekstra bir özgüvende katmış durumda.
******* Ve son olarak rakip Maliye'den Osmany Uriarte. Transferi beni şaşırttı tıpkı Logan Tom'un Halkbanka transferinde olduğu gibi.
Küba'nın ; Leonel Marshall, Osmany Juantorena, Yoandry Leal ve Wilfredo Leon sonrasında çıkardığı en yetenekli oyuncu. En azından öyle umuyorlar. 1995 li bu yetenek daha şimdiden İtalyanın Perugia takımı ile Maliye'yi birbirine düşürdü. Perugia oyuncuya 2014 Aralık'ta imza attırdığını iddia ediyor ve sezon sonu oyuncu Türkiye'ye transfer olunca konu FIVB ye taşınıyor. Son durum ne halde bilgim yok ama İtalyan kulüp haklı bulunursa Uriarte baya zaralı çıkacak dolayısıyla Küba'da.
Oyuncunun Maliye performansına gelecek olursak ; henüz çok erken ama daha fazlasını bekliyordum. Milli takımda çok daha dominanttı. Umarım formsuzluğu geçicidir ve yine umarım ki şişirilmiş bir balon yaftası yemez.
Bu arada Maliye birkaçyıl öncede Marko İvoviç'i transfer etmişti. O zamanlar maliyeti düşük, genç ve tecrübesiz olan Ivovic , şimdi Avrupa'nın sayılı oyuncularından ve efsane Tetyukhin'in çaprazı