Dün gördüğüm mili takım, turnuvanın açık ara en kötü takımı.
Bir tarafta Barcelona'da oynayan(!) Arda Turan, diğer tarafta Real Madrid're oynayan Luka Modric.
Arda, halı sahada oynayan baskın ergen gibi her topu alıp cambazlık yapmaya çalışırken, Modric adeta miili takımımızı tek başına dövdü. Sahayı kullanımı, pasları, koşuları, kademe anlayışı ile büyüdü de büyüdü. Attığı gol de emeklerinin güzel bir karşılığı oldu.
Milli takıma gelince; Cenk, sonradan giren Burak, Engin, Volkan Şen başta olmak üzere ne kadar sahtekar varsa toplanmış. Her ikili mücadelede kendilerini yere atarak hakemden medet umuyorlar. Hakem de haklı olarak bu ucuz numaralara prim vermedi. Ee onlar da haklı elbet. Türkiye'de rakibin rüzgarından düşerek faul almaya alışınca, bu alışkanlıklarını Avrupa'da da yapmak istediler ama orada bazı şeyler bizdeki gibi yürümüyor.
Futbol bir erkek oyunudur. Kazanmak istiyorsan erkek gibi oynayacaksın. Ama ne yazık ki bu duygu bizde yok. Futbolcuların beyinlerinde ayakta kalıp mücadele etmek yerine, faul alma düşüncesi var. Bu dürtü yüzünden sürekli aldatmaca peşindeler. Hal böyle olunca da dünkü gibi rezil futbol kaçınılmaz oluyor.
İşin sevindirici tarafı, 6-7 oması gereken skoru sadece 1 farkla bitirmiş olmak. En azından tribüne gelmiş onca seyircimiz daha büyük bir utanç ve üzüntü ile ayrılmadılar.