: 05 Ağustos 2020, 10:45:49 »
Açıkçası bir kaç yıldır bu iğrenç futbol düzeni içinde futbol izlemesi de, konuşması da zulüm gibi geliyor.
Elimizden göstere göstere puanlarımız, galibiyetlerimiz, şampiyonluklarımız alınırken biz saçma sapan "vasat, leş, hain, sinsi" gibi hakaretlerle kendi değerlerimize savaş açılmasını izledik. Camia Alexçiler, Aykutçular, Ersuncular, Azizciler diye birbirine düşman oldu. Tabii ki bu kadar büyük camiada onlarca farklı fikir olur ama bu kadar birbirine düşmanlık olması normal değil.
Geldiğimiz noktada artık alenen futbol üzerinden bir büyük kulübün bitirilmesi, tamamen kontrol altında tutulması hedefleniyor. Herkes tepki gösteriyor doğal olarak. Umarım bu tepki 3 Temmuz sürecindeki gibi bir toplu isyanı ateşler. Umarım bir kaç tavizle yine sistem içinde debelenmeye çalışmayız.
Çünkü çok net bir şekilde, sen istediğin kadar (mevcut yönetim için konuşuyorum) tüm iş bilmezliklerini geride bırakıp dengeli, azimli, güçlü kadro kur, üstüste 3 galibiyet alsan 4. maç ya MHK ya VAR ya başka bişey devreye girip hevesini kursağında bırakacak.
Onun için artık gerçekle yüzleşilmeli, bizi böyle bir düzende hep baskılayacaklar. Tamamen sistem dışına çıkarmayacaklar çünkü Fenerbahçe taraftarına ihtiyaçları var özellikle maddi anlamda ve meşruiyet anlamında ayakta kalabilmek için.
Sonuç olarak toplu isyan bizi nereye götürür bilmiyorum ama düzen içinde şimdiki gibi "takılmak" bizi sadece daha fazla bıkkın, güçsüz ve umursamaz yapacak.
----------------------------------------
05 Ağustos'ta bunları yazmışım, ama uslanmadım, transferlerle heyecanlandım, her maçı izlemeye çalışıyorum yine.
Yazık bize vallahi yazık...