Hiçbir çalışma ortamında sektör ne olursa olsun bu kadar mobbing altında kimsenin başarılı olmak imkanı yok. Kimseye kredi tanımıyoruz. Kredi tanımak kovmamak değil. Şartsız koşulsuz belli bir süre desteklemek. Kim geldiyse her şey hemen mükemmel olsun istiyoruz, hemen bi ışık görmek istiyoruz. Manchester United, Ajax gibi de bunun örnekleri var. Fakat bizimki 10 küsür yıllık bir kanser artık...
Katıldığım tespitler. Can sıkan konu ise bu kulüp bunu Obradovic döneminde basketbol şubesinde tecrübe etti. Hem yönetim hem tribünler gram ders almadı.
Şu günlerde en sık rastladığım cümle "Mourinho takımı İsmail Kartal'ın bıraktığı seviyenin altına çekti."
İsmail Kartal'ın bıraktığı takımın üstüne koymasını bekliyorsan İsmail Kartal ile devam edeceksin. Ha yok hoca değiştireceksen o takımın üstüne koymasını de beklemeyeceksin. Bunun ortası yok. Hem yeni hoca gelsin hem önceki sistemi devam ettirsin, yok böyle bir şey. Önceki sistemin üstüne koymamı bekliyorsanız beni niye getirdiniz der adam. Spor - Sanat - Edebiyat. İnsan egosunun tavan yaptığı yerlerdir bunlar. O ego olmazsa -yani dozajı yerinde bir ego- ne bir sanat eseri çıkar ne sportif başarı ne düzgün bir roman ne de teatral bir performans.
Ego mevzu bahis ise Mourinho tecessüm etmiş halidir. Bunu göze alamıyorsan hiç girmeyeceksin bu işlere. Getirmeyeceksin.
Kulübün vizyonu 80'li yıllara geri döndü. Gönderelim-Getirelim, mucize bekleyelim...