Maçı dün Süleyman Dede'nin yerine salondan izledim; Gui ile uğraşamadık onun gibi maçtan sonra bizim takımla aynı uçakla döndü...Yüzünde gayet mutlu, geniş bir gülümseme vardı...
Maça gelince...Bayan sporlarıyla ilgili değerlendirme yaparken biraz da duygusal olmak lazım...Maç içinde iki takım da hem en üste çıktı hem en alta indi..Biz müthiş girdik oyuna; Anne ve Gizem'e atılan servislerle onları oyundan düşürdük; Kim ile Polen de muazzam oynadılar. Aslınd 5 sayılıkf ark setin gerçek yüzünü yansıtmıyor...
İkinci set Vakıf manşetleri düzeltince oyun dengelendi. Onlar da sürekli Bossetti'ye servis attılar. Geride olduğu pozisyonlarda Kim'i de zorladılar. Bir de Vakıf inanılmaz uzun bir takım olmuş. Bir ara file önünde Lönneke, Rasic, Kübra vardı ki üçünün üzerinden Kim bile istediği vuramadı toplara...Bosetti'yi zaten bitirdiler..Bir ara üst üste üç blok yedi....Ama genel olarak manşetleri zayıf; bir tek Gözde var..Kenardan gelip toparlayacak oyuncu da yok ellerinde bu sezon...
3. seti gördükten sonra eyvah dedim ama 4. sette Vakıf yoktu ortada..Bir set arayla iki takımın görüntüsünün bu kadar değişmesini nasıl açıklayabiliriz bilmem..Rasic'i Eda ile tutmamız mı, Dicle'nin yerine ilk 6'ya giren Ergül mü yoksa biraz kıpırdayan Bosetti mi...
son sette 5-5'te yaşanan itiraz dalgasından sonra Vakıf genel olarak maçı bıraktı ve biz rahat aldık.
Genel olarak bizim takımın vasat görüntüsünün sebebi Bosetti ve Dicle'nin yokları oynamasıydı..Hadi Bosetti servislerin hedefi oldu, yüksek bloklara takıldı ama Dicle hücumda büyük sıkıntı...Yani hücumu yok neredeyse...O yüzden hücum tamamen Kim, Polen ve Eda'ya kaldı. Bosetti'nin yerine Mihajlovic'i altıya koysak dedim ama bana anlatılan bir kaç şey biraz yüzümü eşitti..Yine menajerlik olayı...
Avrupa tarafından bakarsak biz de Mihajlovic ve Harmotto olacak..Vakıf'ta ise Hill ile De Cruijf girecek devreye...Ama Kim biz de olduğu sürece herkesi yeneriz..Ama nezle olursa ne yaparız bilmem.