Bugün FENERBASKET'te yayınlanan son yazım. Dün yazdım.
GİDEN MİDİR TERK EDEN, KALAN MI?Bizim nesil Murathan Mungan’ın o ünlü şiirinin sözlerini ilk olarak Yeni Türkü’den dinledi;
Kimdi giden, kimdi kalan
Giden mi suçludur her zaman?
Ne zaman başlar ayrılıklar
Dostluklar biter ne zamanBöyle başlıyordu şarkı… Sevgilisini terk edenlerin asıl sığınağı, kabahati karşı tarafa atan o son kısımdı ve galiba şiiri ünlü yapan, tam da burasıydı;
Aslında giden değil
Kalandır terk eden
Giden de
Bu yüzden gitmiştir zatenİnsan ilişkilerinin, hele gönül ilişkilerinin en benzeri bile tıpatıp birbirinin aynısı değildir. Çünkü hiçbir insan tıpatıp birbirinin aynısı değildir. Ama bunun yanında tıpkı bilgisayarların klasör sistemi gibi insan aklının meseleleri kategorileştiremeye meyilli bir tarafı da var. Yoksa hayat o karmaşıklığı içinde çekilmez olurdu. Bizce ne giden suçludur, ne kalan… Her ayrılışın kabahatlisi başka başkadır. Bazen –ve genellikle- iki tarafın da payı olmakla birlikte, çok nadiren iki tarafın da masum oluşuna şahitlik ederiz. Dolayısıyla “gideni” veya “kalanı” tutmak gibi peşin ön yargımız olamaz.
Meseleyi büsbütün gönül ilişkilerinin sosyal-psikolojik felsefesine dökmeden esas konumuza geçecek olursak, Fenerbahçe taraftarının dilinden düşmeyen iki sporcuya çevireceğiz projektörümüzü… Bir “giden” var elimizde, bir “kalan”. Bu örnekleri dilediğiniz mevzuda, dilediğinizce çoğaltabilirsiniz; fakat bizim esas derdimiz Ekpe Udoh’un takımdan ayrılmasının ardından, özellikle sosyal medya denilen ortamlarda yazılan seviyesiz ve hatta terbiyesizce yorumlar olduğu için, bu örnekleri tercih ettik.
(YAZININ DEVAMINI MERAK EDİYORSANIZ,
AŞAĞIDAKİ LİNKİ TIKLAYIN! )
https://fenerbasket.wordpress.com/2017/08/03/giden-midir-terk-eden-kalan-mi/