Sonunda maçın tamamını izleyebildim.
Evet Obradovic'in takımı yerine gidip Portekiz şoparının takımını izlemek gibi bir mallık yaptım.
Neyse.
Takım adına güzel şeyler her zaman ki gibi takımın karakteri haline gelen geri adım atmamayı yine yeniden göstermişiz.
Vesely & Ekpe > Uche & Högh diyorum.
Rakipler boyalı alana dalarken hiç bir zaman kolay baskete gideriz düşüncesinde olamıyor.
Bloklar havada uçuşuyor maaşAllah.
2-3 maçtır sakatlık yüzünden % 30'larda devam eden Vesely'e rağmen kıta avrupasının en iyi uzun ikilisine sahibiz.
Şubede para olmadığı gerçeğini kabullensemde bir uzun takviyesi olsa şu adamları daha efektif kullanabilsek keşke demeden geçtiğim tek maç yok.
Takımda yerlilerin katkısı, özellikle Berk'in sahaya girdiğinde oyunu organize edişi güzel.
Yorumlarda okuduğum kadarıyla ekstra idmanlara devam ediyormuş, o gelişecek ve bu şekilde hem Berk hem biz kazanacağız.
Diğer bir yerli ise Melih"feyklerin efendisi" Mahmutoğlu.
Elde patlayan pozisyonları saymazsak doğru şutu kullandığında girmese bile hoca ona kızmıyor.
Bunu sonunda anladı.
2 ya da 3 şut kaçırdıktan sonra eli titremeden yine "doğru" şutu kullandı ve ayarı yaptı.
Sonrasında maçı bize getirdi.
Artık yerlileri kullanmıyor saçmalığı da bir süre diner herhalde.
Bir diğer mevzu kimsenin beğenmediği Kalinic.
Şu maçta kendisinden beklenen savunma katkısını verdi yetmedi en kritik anlarda sayı attı, asist yaptı.
O da kendisini bulmaya başlayacak.
Hep ilk beş sonrasında destek gelirse türünden cümlelere başlıyoruz ya...
Bu maç özelinde vasat bir gününde olsa da Ricky toparlandı sayılır.
Kostas son maçta kendisine geldi(sonra yine sakatlık belası geldi).
Pero Antic sağlıklı olursa bir standart katkı verebiliyor.
Ee Melih geliyor, Kalinic geliyor...
Bu gidişin sonu Berlin beyler, bayanlar.
Saygılar.
