Real isim isim belki Daçkadan daha kaliteli ama aradaki fark şu.
Real'in yapabilecekleri belli, Daçka'nın belirsiz.
Real kazanacağı maçı kazanır, kaybedeceği maçı kaybeder. Daçka kazanacağı maçı kaybeder, kaybedeceği maçı kazanır.
Real'in bu seviyelerde oynayacak bir basketbol kültürü var, Daçkaysa toplama bir takım.
Real f4'ü kazanmak zorunda, Daçka içinse f4'e kalmak ilk senelerinde büyük bir başarı. Bu yüzden Real'li oyuncular 3lük atarken eli hafiften titrer, Daçkalı oyuncuların titremez.
Real f4'ü kazanamazsa hesap sorulur, Daçka f4'e kalmayı başardığı için Ferit Bey'den ekstra prim alır.
Aynı ülkenin takımları birbirleriyle oynarken farklı motive olur. Baskonia'nın bu sene Real'i deplasmanda yenmesi, Pana'nın OAKA'da bu sene bize kadar sadece Oly'ye yenilmesi, bizim Daçka'ya 2 defa yenilmemiz örnektir.
Real'in üzerinde baskı olur, Daçkada baskı yok, kupa bekleyen yok. F4 yaparlarsa zaten kendilerini başarılı sayacaklar.
Daçka'nın bu rahatlığı sayesinde Wilbekin, Moermann, Wanamaker, Bertans maç içinde 5/5 üçlük bile atabilir ve efsane bir savunma da yapsak yetersiz olur. Real'de o son toplara Llull dışında kimse kolay kolay girmek istemez F4'te.
Daha ne olsun?