Hakem yorumlarından başlayayım. Evet kötülerdi. Ama biz Avrupa Şampiyonu olduğumuz sene dahi saygı görmedik bu ülkede. Hülasa her zaman kötüler, Fenerbahçe isen güçlü olacaksın, hakemlerin de kafasına vuracaksın oyunun ile, Obradovicli dönem gibi. Güçlü olmak faslından devam edeyim, Efes kadro kalitesi olarak çok üstün bizden. Sen boş şutları sokamıyorsun, adamlar el üstünden soktukları üçlüklerle maçı bitirdiler. Basketbolun teknik kısmından çok anlamam. Ama yıllardır takip ettiğim için emin olduğum bir nokta var. Basketbol momentum oyunudur. Bazen tek bir kırılma ani dahi bütün maçın seyrini belirler. İkinci çeyreğin sonunda maçı bize getirebilecek olan sekansı yakaladık ama malum arkadaş sağolsun güzel sıçtı sıvadı ve momentum Efes'e geçti. Artık günah keçileri de yok bu takımda, yok efendim ona pas vermiyorlar, onu takımda istemiyorlar hikayelerinin dillendirileceği. Gerçek gün gibi ortada artık. Momentum dakikalarını oynamak için de basketbolun olmazsa olmazı playmaker lazımdır. Bizim oyun kurucumuz YOK! En temel problemimiz de bu kanaatimce. Mücadele eden oyunculara teşekkür ediyorum. Türkiye'deki anti-Fenerbahçe güruhunun milli takımı olan Efes camiasını da kutluyorum. Euroleague'de başarılarının devamını dilemiyorum. Javorlarla Lamonicalara toslayasınız...
