Bizim en büyük avantajımız takım birlikte oynamaktan hareket etmekten keyif alıyor.
Bu sezon bir karakter değişimi yaşıyor takım. Marko’yu çok severim, erkek kardeşim olsa bu karakterde bir çocuk olsun isterdim, o denli yani

Ama hiç bu kadar hırslı görmemiştim mesela. Başka bir oyun karakterine büründü. Geri adım atmıyor artık. Fenerbahçe aidiyeti üst düzeyde zaten bir de bu kazanma arzusunu ekledi üzerine.
Khimki’de kafasına göre takılan, transferinden sonra savunma yapmaz diye eleştirilen Booker mesela… Asvel’in beyaz oyuncusuna (Oset..bişi) bizim pota altında blok yapıp sonra tüm sahayı en önde koşarak Dyshawn Pierre’in asistini smaçla bitirdiği bir pozisyon var. O pozisyondan sonraki yüz ifadesi acayipti. Vahşi bir hayvan gibiydi resmen

Floyd bile bu takımın bir parçası olmaya çalışıyor.
Henry, Şehmus, Pierre bazen Polonara …bunlar zaten bahsettiğim karakteri sürdüren ekip… Melih bile zaman zaman daha farklı görünüyor bu sezon gözüme…
Bu sezon eğrisi doğrusuna mı denk geldi yoksa Kokoşkov bu tercihleri bilinçli mi yaptı bilemiyorum…
Burada Sasha’ya da değinmek lazım tabii

ve hakkını teslim etmek belki de…
Hangisi hatırlamıyorum, oyunculardan biri koçla arasındaki iletişimlerinin çok iyi olduğunu, onun için sahada her şeyi yapmaya hazır olduklarını söylemişti, bir röportajda… Tam bu cümleler olmayabilir. Ama bu minvaldeydi…
Şimdi tüm bu takım olgusunun test edileceği maçlar oynayacağız arka arkaya…
Takım desteği hak ediyor kesinlikle. İç saha maçlarında artarak devam etmeli destek.
Armani maçını kaybedebiliriz de. Ama bu takım hiç bir zaman vaz geçmeyecek bence…