Size boş gelen annesini, eşini ya da kız kardeşlerini düşünen daha doğrusu onların toplumsal hayat içindeki konumlarını düşünen önemseyen birilerine dolu gelebilir, önce bunun altını çizeyim. İstanbul sözleşmesinin ne olduğunu anlayamamış ya da anlamış ama görmezden gelen birisi ile tartışmam.
Ali Koç ile hiçbir bağımın olmadığını ve geldiği günden beri yüzümün gülmediğini de ekleyeyim.
Konunun İstanbul Sözleşmesi ile ilgisi yok, Fenerbahçe'yi CHPSPOR yapmaya çalışıp bu hale düşürenler ile alakası var. Bakın sizin yazmadığınız şeyi ben açık açık yazıyorum.
Fenerbahçe'nin içi, siyasi menfaatler uğruna boşaltıldı. Takıma şikeci diyen siyasileri emiklemekten bizim taraftarın dili tahriş oldu. Sina Afra bile bu kulüpte görev aldı, Uğur Dündar Divan Kurulu başkanı. Bunların hepsi siyaseten taraf insanlar. İlle Uğur Dündar olmak zorunda mıydı yani Divan Kurulu başkanı? Bunu söylemek suç mu?
Siyasetin bedelini niye bu kulüp ödemek zorunda? Partiniz var zaten, orada savunun ideolojinizi. Bu kulübü de aparat olarak kullanmak zorunda mısınız?
Daha Ali Koç'u göndermeyen taraftar, hükümeti mi gönderecek? Ben bunu söylüyorum.
Bu kulüp garip bir şeye dönüştürüldü. Top oynamak ve başarı kazanmak dışında her şeyle ilişkisi var.
Ha becerebilse içimizdeki siyasiler bu operasyonları, ağzımı açmam. Ama o da yok. Siyasette sıç, sporda sıç. Sonra da ağla.