Okuduğunu anlamadığın gibi kendi yazdığını da anlamamışın. "Yabancı hoca şampiyon olamaz" argümanına karşılık yazdım. Bunlar uzak geçmiş de değiller, hala aynı şey. Yabancı hoca şampiyon olur olmasına da, Pereira'nın başın gelen gibi, Jesus'un başına geldiği gibi bi kırmızı kart, iki atlanan penaltıyla ivmeyi değiştiriverirler, senin gibiler de buna güler, "saha içinde kalalım" falan derler. Sonra da argüman "Yabancılar şampiuyon olamaz" olur.
Dün hakem nasıl maç yönetti sence?
Argümanıma karşılık nasıl bir yanıt veriyorsun, "Pereira GS'yi yendi filan mı diyorsun?" Pereira şampiyonluk yolunda BJK ile çekişti; onlara şampiyonluğu, ahı gitmiş vahı kalmış GS'ye de 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet ile kupayı verdi. Fenerin en son başarılı yabancı hocası Zico. O da 3 yabancılı, 4. antrenörü ile oynayan GS'ye şampiyonluk verdi deplasmanda yenilip. Galiba kupada da yarı finalde mi ne yine GS'ye elenmişti. Bunlardan hiçbir halt olmaz. Jesus'un başına bir şey geleceğine içeride dışarıda 6 tane gol yemeseydi. 10 kişi BJK'ye içeride dörtlük olmasaydı. Yani Jesus gibi bir utanmazı da savunmak çok zor.
Sıradan bir performans. 2018 model Bülent Yıldırım tadında maç yönetti. Kartlık pozisyonları sırf gerilim yükselmesin diye atladı. Sallai'ye 40 kere sarı çıkarması lazımken oyundan çıkmadan beş saniye öncesine kadar çıkarmadı, konuşan yok.
Ve yine kazandık mı, kazanamadık.
Sen sahada iyi ve güçlü olduktan sonra hakemi de yenersin başında hoca varsa, geçen sene olduğu gibi. Sahada adam olmadan dışarıda bin tane artistlik yaparsan şimdi olduğu gibi 6 puanı çıkarmaya çalışırsın. Bunlar gerçekler. Yaptığımız hataların, Mourinho'yu getirmenin bedeli, bu seneyi kaybedip 80 milyon maliyetle elde var sıfır olarak kalmak oldu. Belki Türkiye Kupası alırız. Şimdi peki bu paranın, bu senenin hesabını kim verecek? Seneye çok çok başarılı olacağını düşünüyorsan, başka. Böyle mi düşünüyoruz?