Bu iki zatı muhterem M.Kemal Atatürk'ün "ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim" sözünün bir tek çevik bölümünü temsil edebiliyorlar.
Hakkı'nın bir maç önceki tavırları, Mustafa'nın ise bu maçtaki orta parmak mevzusuyla "ahlak", aynı ikilinin ligdeki üst düzey takım sayısı 2-3 iken gelecekte forma giyme ihtimali olan bu formayı giymemek adına yaptıklarıyla, bir ekmek kapısını kapatarak "zeki" olma vasfını taşımadıklarını kanıtladılar.
Yaptıkları terbiyesizlikleri taraftar unutmaz ama mevcut yönetimin başarı için geçmişte söylenenleri -Emre ve Kaya örneğinde olduğu üzere- hatırlamıyor olmalarına güveniyor da olabilirler.