Hiç bir Fenerbahçe topsuna zerre kızgınlığım yok. İsyanlarını da yaptılar, helal olsun. Şu ortamda teknik taktik bilmem nesi yapmak geniş bir mide ister. Yapacak olanları şimdiden tebrik ediyorum.
Sahaya pimaş gibi talimat alıp çıkan hakem grubunu görmeden takıma eleştiri yapmak ayıptır. 2 kale arkası hakemi, 2 yan hakem, 1 orta hakem. Kale arkasındaki hakemler 1 metre auta çıkan topta oyunu devam ettirdi, yan hakemler 2 devrede de olmayan ofsaytlar yarattı. Topal 5 metre gerideyken ofsayt çalındı bu adama. Dokunduğumuz anda faul çalındı. Yediğimiz dirseklere, yumruklara, bileklere atılan tekmelere bir tane bile kart çıkarılmadı. Arkadan ittirdiler, itiraz yaptık diye bizim oyuncumuz kart gördü. Son adamı düşüren GS stoperine ses edilmedi. Melo adlı kişi 80 küsur dakika sahada durabildi.
Benim kızgın olduğum tek nokta Fenerbahçe topçularının çalınan faullerin ardından rakibini gidip yerden kaldırması. Bacağı kopup geberecek noktaya gelse su dahi vermeyeceksin. O sana tekme atıyor, sen ona elini uzatıyorsun. Var mı öyle dünya?
Ortalık pislikten geçilmiyor. Trabzon maçının sonucunu bu kadar bekletmeleri zaten normal değildi. Ben kasıtlı olarak çıkacak sonuca göre derbinin ardında bırakıldığını düşünüyorum. Tekrar kararı ya da kaldığı yerden devam ettirme kararı çıkarsa şaşırmayacağım.
Götlerini yırtsalar dahi şampiyon biz olacağız. Nisan ortası olmadı, sonu olur.