Short history:
Şimdi, gerek yaşımı çoğu üye gibi ve gerekse Angel ile Adana'da Botaş-FB maçı öncesinde çektirdiğim fotoğrafı avatar boyutuna getirip ve bildiğim kadarı ile hali hazırda kullanan tek üye idim. Ayrıca önceden avatarın altına da kişisel blog adresimi de koymakla beraber yakın zamanda nedense o da kaldırıldı.
Gelelim beğenmediğimiz herhangi bir oyuncuya: Maçlar esnasında oyunun gidişine göre tüm branşlarda herkes beğenmediğine saydırabilir.
Cappy hedef maçlarda sayı kaçırdığında ben de kızdım ama hiç bir zaman "Cappy'nin oyun aklı yok" diye yazmadım. Mümkün değil, bunlar branşlarında önemli kariyer yapmış oyuncular.
Son tartışmalarım "Penny Taylor ihanet etti" lafı üzerine çıktı. Karşı çıktım, çünkü hafızam o olaylara karşı taze.
Ne zaman ki Aziz yıldırım "Penny Taylor FB için sakatlandığında kıçını döndü" cümlesini kurdum ki kesinlikle doğruydu.
Tedavi masraflarını tamamen Avustralya'daki takımı ödedi, bizim için İstanbulda'ki Eurolig F4 GS maçında sakatlanmş idi.
Ertesi gün yine geçtim TV başına, günlerden Cumartesi, saat 18:00 maç, ama salon boş!
Evet, GS maçı bitti, ertesi gün salon boştu, İstanbul'lu FB'li arkadaşlar nedense o maça gelmemişti, tek dertleri GS idi, (2013'de çok şaşırdılar parasız GS'nin şampiyon olmasına) hem de saat 18'de: 30.03.2012, Penny'siz yenildik.
Veda ettik şampiyona'ya.
Yine şimdi: "Aziz Yıldırım Penny'e kıçını döndü" lafımı hazmedemeyen, hatta bunun "Sırt çevirtmek" anlamında olduğunu algılayamıyacak yeni bir neslin tepkisi karşısında kendimi bu cahil gençlere daha da cevap imkanı yaratmak istemiyorum.
(İşte ondan sonra kimi forum üyeleri olsun, kimi moderatörler olsun terbiyesizlik yapmaya başladılar)
Çünkü, ukala herifin teki, 33 yaşında: Bayım, sen 3 yaşındayken benim senin gibi tatlı bebeklerim vardı diyorum, kafası basmıyor, yapacak bir şey yok.
İsmini vermek istemediğim bir forumdaşın buradan neden belli bi zamana kadar ayrılmak istediğini şimdi anlıyorum: Böyle çoluk-çocukların çok bilmiş fikir bla blalarıyla uğraşmamak istediğini şimdi daha iyi anlıyorum.