Scandicci son bir ayda oynadığı altı maçın dördünü kaybetti. Kazandıkları iki maçta 3-2 sonlandı. Kağıt üzerinde iyi bir ekipler ama şu anda Nilüfer belediyesine bile yenilmeleri sürpriz olmaz. O derece kötü durumdalar.
Bu kadar kötü hale gelmelerinde takım içi transfer dedikoduları önemli rol oynadı. Bir nevi takım olma olgusunu kaybettiler. Haak'ın Vakıfa gidişi, Bricio'nun gelişi ve antrenör Parisi'nin (Mancarelli veya Lavarini'nin geleceği konuşuluyor) gönderileceği 1 aydan beri gazeteler ve sitelerde konuşulur durumda. Kulüp tam bir cadı kazanı, kaynıyor ve kimse voleybolu düşünmüyor. Herkes kendi aleminde.
Olaya teknik açıdan da bakarsak; Fenerbahçe, Scandicci maçında 80 adet manşet almış ve sadece 1 hata yapmış. Bu istatistik iki şekilde yorumlanır. *Fenerbahçe manşette kendini çok geliştirdi ve fazlasıyla forumda *Rakip maça hiç hazırlanmamış,bedenen sahadalar ama ruhen saha dışında.
Tamam... Kazandık , güzel de oynadık ama takım olma olgusunu tamamen kaybetmiş bir takıma karşı. Biz mi iyiyiz rakip mi kötü? İşte bunun cevabını verme konusunda ki en ufak yanılgı insanları büyük bir hayalkırıklığına götürür.
Sonuç itibariyle; Fenerbahçe yapması gerekeni yaptı. Dersine iyi çalışmayan bir organizasyonu cezalandırdı. Tıpkı 14 Aralık 2018'de Nilüfer Belediyesi'nin veya 9 Mart 2019 da San Bernardo'nun yaptıkları gibi.
Daha fazlası değil...
