Fenerbahçe | Turkish Airlines Euroleague (2024-25 Sezonu)

[Ertan Ürkmez]

Real Madrid'in durumundan bağımsız Zalgiris maçıyla beraber bu sezonki hem hücum hem savunmada en iyi, en derli toplu maçımızdı. Baldwin çok iyi oynamadı belki ama çok doğru oynadı bugün. O oyundayken yanında 2. top yönlendirici olarak Guduric ya da Zagars'tan birini kullandık. Hayes savunmaya da konsantre olduğu zaman El'nin en verimli oyuncusu, bugün hem savunma hem de hücumda muhteşemdi. Real Madrid ne durumda olursa olsun Real deplasmanında böyle bir performans göstermek, 2 sene öncesine kadar asıl işi savunma yapıp hücumda tamamlayıcı bir oyuncudan Real deplasmanında 33 sayı atacak oyuncuya dönüşmek inanılmaz bir şey gerçekten.

Hayes'in olağanüstü oyununa rağmen bugün bahsedilmesi gereken isim kesinlikle Zagars. Karşısında El'nin en şerefsiz, en çirkef ama bir yandan da en zeki oyuncusuna karşı çok soğukkanlı oynadı, çok iyi iş çıkardı, savunmada çok büyük darbeler aldı ama hiç geri adım atmadı, kalitesi tartışılır ama hakikaten elinden geleni değil fazlasını vermeye çalışıyor, helal olsun.

Saras'ın sevapları da günahları da çok fazla, günahları normal şartlarda en kolay halledilebilecek şeyler, olağanüstü bir koç olmak kendisinin elinde ama kendi kendini bu kadar baltalayan bir antrenör görmedim. Bugün muhteşem iş çıkardı mesela ama yarın bir gün yine çok gereksiz rotasyonlar, gereksiz Sertaç kullanımı ki şu rotasyonda en iyi perdeleme yapan uzunumuz Sertaç olduğu için belli dakikalar kullanacaktır ama bazen felaket oynadığı halde oyunda tutuyor, iyi oynayan bir oyuncu bir anda kenara geliyor maçın en kritik dakikalarında, böyle şeyler görmeyiz inşallah. İyi perdeleme yapıp iyi devrilen, aradığımız özelliklere sahip bir pivot hücumu da belli seviyede açacaktır, guardları olduğundan daha iyi gösterecektir, umarım beklediğimize değer ve doğru isim bulunur.

Tavares'in de yavaş yavaş alameti farikası gidiyor. Geçen sezonun ortalarından beri ayak hızında ve reaksiyonlarında yavaşlama var. Real'in kötü gidişatında Yabusele, Rodriguez'in olmayışı kadar bunun da etkisi var, potayı eskisi kadar savunamıyor ve hızlı guardlara artık kolay geçilmeye başladı. Baldwin bugün çok iyi işledi bunu.

Götüyle inatlaşan altına yapar. Yaptığıyla kalmıyor, bizim de ömrümüzden çalıyor. Normalde röportaj esnasında mesaj verme, oyuna küsme vb. gibi Nigel'ın sıkça yaptığı işlerden pek hazzetmem. Öte yandan bu herif ABD milli takımının antrenman kampına davet edildi. Dünyanın en güçlü kadrosunun olimpiyata hazırlanabilmesi için kullanıldı, ya da layık görüldü diyelim. Elinde bu tür cevherler varsa inadını bir tarafa bırakacaksın. Ben genelde koçlardan yana taraf olurum ama ortada bir gerçek var. Adam oynarsa kazanıyoruz, yoksa patlıyoruz. Bunu kabullenmek ve bundan istifade etmek mi yüceltir, yoksa ben bildiğimden şaşmam, inadım inat, ben buyum yaklaşımımı...

Bir iki istisna hariç, gerek futbolda ve gerekse basketbolda aktif sporculuk yaşamında yıldızlık mertebesine ulaşan isimler pek iyi teknik adam olamıyorlar. Kendilerini yıldızlık mertebesine taşıyan egoları ve narsistik karakterleri onların bir oyuncu grubunu yönetebilmesine engel çıkartıyor maalesef. Bence şu an yaşadığımız şey de bu. The Last Dance dizisi, bir teknik adamın bir grup kaçık ve travmatik oyuncuyla nasıl başa çıktığını ve büyük zaferler kazandığını çok güzel ortaya koymuş. Euroleague'deki kaç koçun oyunculuk kariyeri parlak? İnsan yönetmek çok başka bir zanaat. Transfer diye yırtınıyoruz. Olası transferlerde gelecek oyunculara da Mays'e yaptığı gibi yapacaksa işimiz var.

[BenFener46]

Şimdi dikkatli izledim de sonda Nigel adama eliyle dur atmayacagim demis. Garuba biraz uzaklastiktan sonra kaldırıp atmış son zamanlarin yapılmış en iyi troll denemesi 😅

[Ertan Ürkmez]

Obradovic pek alışık olmadığımız bir kadro yapısıyla ufaktan ufaktan daha ölmedim demeye başlamış gibi. Takımın neredeyse yarısı Amerikalı. Özetlerden görebildiğim kadarıyla onları kendine uydurmaktan ziyade onlara uyum sağlamaya çalışmış gibi. 40 dakika izlemek lazım tabi. Belgrad hiç bir zaman kolay olmamıştı ama an itibariyle en zor deplasmanlardan birisi oldu. Olympiakos ve Zalgris'ten sonra Pana'yı da yendiler. Umarım biz kırarız bu zinciri.

Kendrick Nunn'ın atılmasının ardından yaşanan enstantane  de ilginç olmuş.

[iloturo]

Mactan önce dediğim gibi hic izlemedim. Ailemle vakit geçirdim, sonra da yattım uyudum. Sabah kalktım baktım yenmişiz. Yemin ediyorum ne sinir stres oldum, ne küfür ettim. O kadar kafam rahattı ki. Herkese tavsiye ederim.

Ote yandan kazanmamız suprizdi. Bu rezil reale ragmen ki çok daha rezil.bir baskoniadan fark yemiştik. Onların da ne bok olduğunu gördük bir kez daha Bayern deplasmaninda. Hayes cikmis sov yapmış kazanmışız. Kazandığımız 9 maçtan çokta farklı bir şey olmamış. Yarın hayes gününde olmaz kaybederiz. Hayes atar kazanırız. Atamaz kaybederiz. Böyle saçma sapan bir takim kurgusu var işte. Neyse bu ibnelere koymak güzel, ust üste 3 oldu galiba.

[Umut]

Mactan önce dediğim gibi hic izlemedim. Ailemle vakit geçirdim, sonra da yattım uyudum. Sabah kalktım baktım yenmişiz. Yemin ediyorum ne sinir stres oldum, ne küfür ettim. O kadar kafam rahattı ki. Herkese tavsiye ederim.

Ote yandan kazanmamız suprizdi. Bu rezil reale ragmen ki çok daha rezil.bir baskoniadan fark yemiştik. Onların da ne bok olduğunu gördük bir kez daha Bayern deplasmaninda. Hayes cikmis sov yapmış kazanmışız. Kazandığımız 9 maçtan çokta farklı bir şey olmamış. Yarın hayes gününde olmaz kaybederiz. Hayes atar kazanırız. Atamaz kaybederiz. Böyle saçma sapan bir takim kurgusu var işte. Neyse bu ibnelere koymak güzel, ust üste 3 oldu galiba.

E, sen komple sporu ve Fenerbahçe'yi takibi bıraksan epey rahatlayacaksın gibi. Şaka bi yana gerçekten çok boktan takımlara kaybettik ya hep, en çok da o koyuyor.

Campazzo
Musa
Deck
Hezonia
Tavares

Şöyle bir beşi olan takım nasıl bu halde? Cevap veriyorum: Yalarında gerçek liderler olmadığında Musa ve Hezonia yoğurda doğrasan cacık olmazlar. Doğru yapılanma olmadığında Campazzo'nun da şirazesi kayıyor. Deck her takımın isteyeceği, ama düz bir oyuncu. Tavares'in de artık vakti geçiyor.

[friend-chip]

Çok acayip değil mi; Real in kadrosuna bakıp sene başında F4 yapar hatta Pana ile şampiyonlukta çekişir denilen kadroyla, sene başı 1 ve 5 numaraları sorunlu play-in zor denen takım arasındaki maçta adamları un gibi eleyip evlerinde posta koyuyoruz...

Herşey kağıt üstünde göründüğü gibi olsaydı, tüm yemek tariflerinden hep harikulade yemekler çıkardı! Biraz da hamura, fırına/ocağa, ŞEF'e paye bırakmalı...

[friend-chip]

Obradovic pek alışık olmadığımız bir kadro yapısıyla ufaktan ufaktan daha ölmedim demeye başlamış gibi. Takımın neredeyse yarısı Amerikalı. Özetlerden görebildiğim kadarıyla onları kendine uydurmaktan ziyade onlara uyum sağlamaya çalışmış gibi. 40 dakika izlemek lazım tabi. Belgrad hiç bir zaman kolay olmamıştı ama an itibariyle en zor deplasmanlardan birisi oldu. Olympiakos ve Zalgris'ten sonra Pana'yı da yendiler. Umarım biz kırarız bu zinciri.

Kendrick Nunn'ın atılmasının ardından yaşanan enstantane  de ilginç olmuş.

Benim görüşüm; Takımlar düşüşte, en hazır halleriyle Obra nın çok şansı yok, ne Pana ya ne Oly e karşı.

[ayhan]

E, sen komple sporu ve Fenerbahçe'yi takibi bıraksan epey rahatlayacaksın gibi. Şaka bi yana gerçekten çok boktan takımlara kaybettik ya hep, en çok da o koyuyor.

Campazzo
Musa
Deck
Hezonia
Tavares

Şöyle bir beşi olan takım nasıl bu halde? Cevap veriyorum: Yalarında gerçek liderler olmadığında Musa ve Hezonia yoğurda doğrasan cacık olmazlar. Doğru yapılanma olmadığında Campazzo'nun da şirazesi kayıyor. Deck her takımın isteyeceği, ama düz bir oyuncu. Tavares'in de artık vakti geçiyor.

Bu 5 iyi, ciddi bir sorunu yok. Sıkıntı, yedekten gelenler Alba da bile oynayacak seviyede değiller.

[Semazen]

Doğrusunu söylemek gerekirse pek umudum yoktu. Real, her ne kadar sıralamada kötü bir durumda olsa da her zaman zor bir rakiptir. Yok rakip şöyle kötü, böyle kötü gibi bahanelerle galibiyetimizi küçümsemek yerine tadını çıkarmak ve değerini bilmek durumundayız. 2 maçlık şok yenilgi sonrası ancak böyle bir deplasman galibiyeti modumuzu yerine getirebilirdi.

Maçın başında yine bilindik enerji ile başlayınca "Yine mi hüsran olacak" derken ikinci çeyrekten itibaren bambaşka bir hüviyete büründük. Daha önceki maçlarda son dakikalarda reaksiyon verirken bu sefer 2.çeyrekle birlikte takım olarak reaksiyon verdik. Bu reaksiyon bizi adım adım yukarı taşırken, Real'in ise paniklemesine sebep oldu. Geçen dakikalarla birlikte maçın ellerinden kaydığını gören Realliler bu sefer bilindik artistlik ve çirkefliklerine döndü. Burada takımın sakin kalması, hakemlerin de bu artistliklere yeterli primi vermemesi ile geceyi güzel noktaladık.

Kim ne derse desin 2 gün içerisinde böyle ayağa kalkabilmek hiç kolay değil. Bu bakımdan teknik ekip ve oyuncuları kutlamak lazım. Umarım bu yeni bir başlangıç olur ve belli bazı sorunları sümen altı ederek yarınlar için herkes yeni bir sayfa açar.

Son olarak Boban ve Mays. Hadi Mays neyse de bu Boban ne olacak bilmem. Özellikle Tavares'e karşı alındığını düşündüğüm Boban, bu maçta da takıma katkı veremeyerek olmayan kredisini tamamen tüketti. Yapılması gereken tek şey hiç uzatmadan biran önce Boban'dan çıkmak. Yerine de NBA de yoksa Eurocap'tan orada da yoksa ligimizden, o da olmuyorsa Metecan ile devam edilmesi.

[Ertan Ürkmez]

Nigel Hayes maç sonu açıklamaları:

“Maçtan önce Kobe Bryant’ın bir röportajını izledim. Kobe’ye (o dönemli kötü formundan dolayı) “duvara çarpmış gibi gözüküyorsun, sence de öyle mi?” diye sorulmuştu. O ise “öyle olduğunu sanmıyorum ama öyleyse de duvara dümdüz koşarım”   diye cevap vermişti. Bunu hemen sahaya çıkmadan önce izledim. Dolayısıyla bugün agresif bir mantaliteyle oynadım. Bu maçtan önce önemli bir ders aldım. Milano maçında oyunun bana gelmesini beklemedim ve bu yüzden Niko (Mirotic) beni utandırdı. Baskonia maçında da aynısını yaptım, bu kez takım olarak utanç vericiydik. Bugün ise sahada o maçlardan ders çıkardığımı göstermek istedim. Bu işten harika paralar kazanıyoruz ve sert oynamamız gerekiyor. Bu yüzden bizim için mücadele etmenin önemi çok büyük. Çok iyi mücadele ettiğimiz maçlarda rekabetçi olabiliyoruz. Top potadan geçtiği zaman her şey yolunda demektir, bu olmuyorsa da ribaundlarla ve mücadeleyle etkili olabiliriz. Bu şekilde etkili olabilmek için yeteneğe ihtiyacımız yok.”

"Oyunun kendisine gelmesini beklemek." Başta Guduric ve Mays olmak üzere birçok oyuncumuz için geçerli olan kilit cümle bu zannımca...

[Erdal Soner]

Şöyle bir beşi olan takım nasıl bu halde? Cevap veriyorum: Yalarında gerçek liderler olmadığında Musa ve Hezonia yoğurda doğrasan cacık olmazlar. Doğru yapılanma olmadığında Campazzo'nun da şirazesi kayıyor. Deck her takımın isteyeceği, ama düz bir oyuncu. Tavares'in de artık vakti geçiyor.

Adamlarda kalabalık bir çete vardı. Önceleri Felipe Reyes, sonrasında Rudy'nin başını çektiği pislik çetesi. Kadronun mühendisliği de hârikaydı, herkesin rolü belliydi. Meselâ Jaycee Carroll ve Causeur'ün yeri doldurulmadı, Jeffery Taylor gibi çok özel bir savunmacı bulamadılar. Serrod, Rudy ve Reyes gibi çirkef İspanyolların yerine yeni İspanyol bulamadılar aynı seviyede. Yabusele'nin yeri de bitik İbaka ile dolmayınca patladılar. Eski çeteden elde kalanlardan Llull 38 yaşına girmek üzere ve başarılara doydu. Campazzo bile 34 olmak üzere. Tavares dev fiziğiyle 33 olmak üzere ve ayakları aşırı yavaşladı. Hezonja ve Musa gibi iki gamsıza kaldılar.

[Ertan Ürkmez]

Sertaç Bey'in tweet'i:

Basketbolda en büyük gücümüz her zaman taraftarımız…
Ama…
Dün bakıyorum Real’in maçı farklı kaybedeceği belli olmuş son saniyeler oynanıyor, merdivenlerde yukarı çıkan, salonu terk eden bir kişi yok, tüm taraftarlar o son dakikada bile hakemi yuhalayıp, mendil sallayıp bizleri ıslıklıyor…
Euroleauge ve BSL’nin zirvesine oynayan bu çocukların da her maçın son anına kadar taraftarımızı arkalarında hissetmesi çok önemli. Bu takımın kısası da, uzunu da birbirine destek veriyor, ‘takım’ olarak mücadeleye devam ediyor.
Ya hep birlikte maçlar bitmeden salondan çıkacağız ya da hep beraber o kupaları kaldıracağız!

İyi güzel de, sormak lazım, o salonu, o tribünleri kim bu hale getirdi diye! Beni dellendiren şey de son cümlesi. Bir taraftan basketbol oyununun en kritik pozisyonlarını ihmal edip adam gibi 1 ve 5 numaraların olmadan euroleague sezonuna başlıyorsun, öte taraftan da kupalar kadırmaktan falan bahsediyorsun. Ver mehteri kafası... Bu cümleyi yazacaksan mantıklı bir transfer politikası güt, yok gütmeyeceksen de yüksek perdeden yazma. Kendi demeçleri ile beklentiyi yukarı çekiyorlar, tepki olunca da bu haltı kendileri yememiş gibi laf edip bir köşeye çekiliyorlar...

[Maldonado]

Kazandıktan sonra arada bir tweet atan bir bot o, çok kaale almamak lazım.

[friend-chip]

2 günde bir full motivasyon ve fiziksel dayanıklılığı sürdürülebilir kılmakta sıkıntı var gibi, ama motivasyon tavan olduğunda çok tehlikeli bir takımız...

Takımın bende yarattığı vibe; Play off da elenebiliriz, ama F4 oynarsak kupayı kaldırabiliriz...!

[Ertan Ürkmez]

Nigel Hayes maç sonu açıklamaları:

“Maçtan önce Kobe Bryant’ın bir röportajını izledim. Kobe’ye (o dönemli kötü formundan dolayı) “duvara çarpmış gibi gözüküyorsun, sence de öyle mi?” diye sorulmuştu. O ise “öyle olduğunu sanmıyorum ama öyleyse de duvara dümdüz koşarım”   diye cevap vermişti. Bunu hemen sahaya çıkmadan önce izledim. Dolayısıyla bugün agresif bir mantaliteyle oynadım. Bu maçtan önce önemli bir ders aldım. Milano maçında oyunun bana gelmesini beklemedim ve bu yüzden Niko (Mirotic) beni utandırdı. Baskonia maçında da aynısını yaptım, bu kez takım olarak utanç vericiydik. Bugün ise sahada o maçlardan ders çıkardığımı göstermek istedim. Bu işten harika paralar kazanıyoruz ve sert oynamamız gerekiyor. Bu yüzden bizim için mücadele etmenin önemi çok büyük. Çok iyi mücadele ettiğimiz maçlarda rekabetçi olabiliyoruz. Top potadan geçtiği zaman her şey yolunda demektir, bu olmuyorsa da ribaundlarla ve mücadeleyle etkili olabiliriz. Bu şekilde etkili olabilmek için yeteneğe ihtiyacımız yok.”

"Oyunun kendisine gelmesini beklemek." Başta Guduric ve Mays olmak üzere birçok oyuncumuz için geçerli olan kilit cümle bu zannımca...

Devamı da varmış:

https://www.youtube.com/watch?v=4CWpzWMibzA