Malum İzmir ve öğrencilik şartları, Fenerbahçeyi izlemek için her zaman gidilemiyor İstanbula, Troy ile oyalanırdık. Alsancak Namık Kemalliyim ben, okulun çıkış kapısıyla birlikte Atatürk spor salonu başlardı. Troy Pilsnerde Damir Mrsic i izlemeye giderdik Atatürk spor salonuna.
Yıllar sonra... Henüz evli de değilken, eşimi basketbola ısındırmak için ksk maçlarına götürürdüm. Alelade maçlara gidebilmeliydik ki, Fener geldiğinde nedenlerimiz olduğu bilinsin... O dönemin ksk takımında, Barış'a Frankenstein, Diebler'a parantez demiştik. Boyu benden kısa olduğu için Eşimin deyimiyle "kısa bacak" en çok göze çarpan oyuncuydu. Bir süre sonra "Kısa Bacak" ı izlemeye gitmeye başladık eşimle. Biz imzaları attık evlendik, Bobby de Fenerbahçe ile imzaladı.
Benim nazarımda rütbesi Mrsic ile eşdeğer. Hatta belki de daha fazla saygıyı hakediyor. Yolu açık olsun...