Kısa rotasyonumuza bakın.
Önümüzdeki sezon kaç yaşlarında olacağını bir düşünün, Guduric'in sâdece 2 numara oynayabileceğini hesaplayın, Ennis'in sâdece sistem oyuncusu olduğunu da hatırlayın ve 80 maçlık koskoca sezonda Allah korusun Sloukas sakatlanırsa ne olacağını düşünün.
Ve ortada Teodosic gibi bir adam var, gücümüze güç katacak bir adamı istemiyoruz öyle mi? Bu konuda beni tek şey iknâ eder, o da Obra istemezse iknâ olurum. Bir bildiği, bir planı var derim.
Bunun hâricinde Teo gibi bir adamı istememek beni çok şaşırtıyor arkadaş, kimse kusura bakmasın.
Sloukas sakatlanırsa nolacak gibi hayali çıkarımlarla bir yere varamazsın da ben söyleyeyim sana cevabını Sloukas yokken gider Barca deplasmanında 15 sayı fark atar döneriz. İnanmıyorsun girersin euroligin sitesine bakarsın. Madem hayali sakatlık mevzusuna girdik Teodosic'in sakatlık riski çok daha fazla. Hatta şu anda ara ara nükseden bir sakatlığı var. Teo gelirse takımın merkezine oturacak ama sakatlık riski takımımızdaki her oyuncudan daha fazla. Buna ne diyeceksin.
Kısa rotasyonumuzda yaşı ilerlemiş bir tek Bobby var ki o da çevikliği üzerinden oyununu temellendirmediği için gelecek yıl büyük bir düşüş yaşamaz benzer performansı gösterir. Guduric ise üzerine koyarak daha iyi bir oyuncuya dönüşmesi çok daha yüksek ihtimal. Seneye Tyler dönecek veya bir takviye daha yapacağız. Yani
"şu an 2 galibiyet farkla lider olan takımın" guard rotasyonu seneye daha iyi olacak. Seneye guard rotasyonunda çok büyük güç kaybedecekmişiz gibi manasız varsayımlarının hiç bir temeli yok. Wanamaker ayrıldığında kağıt üstünde guard rotasyonumuz zayıflamış olmalıydı peki öyle mi oldu.
Bizim takımın oyun anlayışını anlayamamışsınız. Vesely çok iyi oynadığı için takımın yıldızı Vesely gibi görünüyor ama bizim takımın yıldızı bençte dikilen kral ve onun oluşturduğu oyun setleri. Vesely hariç hiç bir oyuncumuz hiç bir istatistikte ilk beş sırada değil ama 8 oyununun maç mvp'si olduğu bir takımız biz. Yani takım oyunu oynuyoruz, pek çok silahımız var. Sloukas kötü günündeyse yeniliriz demeyiz biz, Teo saçmalarsa işimiz zor demeyi biz. Çünkü Melli çıkar alır maçı, yeri gelir Datome sanatını icra eder. Dixon yürek koyar, Kalinic sertlik yapar alırız biz maçı. Ruhsuz bir loser'ın insafına kalmış, inşallah F4'da sıçmaz diyeceğimiz bir takım istemiyorum ben. Bunu istememek de son derece normaldir. Takımı tanıyan pek çok insan da bunu düşünür.
Teodosic yalnızca güç katacak bir oyuncu değil, getirdiklerinin yanında götürdükleri da olacak. Bu götürdüğü şeylerin en önemlisi de takım halinde oynama ve hücumu herkes üzerinden kurabilme olacak. Şu anda euroligde tek başına maç alabilecek özel oyuncu yok. Lull sakatlandı, Doncic gitti, Spanoulis yaşlandı. De Colo ve Ser-Rod da pek o tip oyuncular değiller. Bu durumda en avantajlı takım çözülmesi, kitlenmesi en zor olan, farklı cevapları olan takım yani biziz. Teo da kritik anlarda sazı eline alabiliyor olsa tamam diycem de tam tersi sıçtığı anlarla meşhur. Ben şimdi bu oyuncuyu sadece çok yetenekli diye niye isteyeyim. Yetenek ile olsaydı son 10 senede 6-7 kez Cska şampiyonluğu izlerdik. 20 sayıdan finalde maç veren adam yetenekli olsa nolur, oyun kitlenince far tutulmuş tavşan gibi kaldıktan sonra o yeteneğinin turşusunu kurarız artık.