bence avrupadaki pg'leri üçe ayırabiliriz.
spa, navarro ve sergio en üst seviye.
2. grupta ise arroyo, bo, teo, dia var.
bo handikapları olmakla beraber, doğru bir yapı içerisinde yukardaki herkesten farklı bir seviyeye çıkabilen bir oyuncu. biz bu adamı iki yıldır hiçbir şekilde kendi özelliklerini öne çıkaracak bir oyun planı içerisinde oynatmadık, bugün teneke bağlayıp gönderiyoruz, bana hiç makul gelmiyor.
oyuncular tamamen aklıma geldiği şekilde yazıyorum, bize gelme ihtimalini düşünmeden.
bo ile beraber sahada olması gereken oyuncu grubu, top hakimiyeti olan bir 2 numara, ceza şutunu kesecek savunması da olan bir üç numara, şutör bir 4 numara ve çok net rebound alacak bir beş numara olmalı bana göre;
misal, bo-gordon-marko tomas-bjelica-furkan gibi.
biz bo'nun yanına oyunu yönlendirebilecek bir 2 numara ve reboundcu bir 5 numara hiç koyamadık, böyle olunca oyun şeklimiz tamamen bo'nun defolarını ortaya çıkaracak bir hale büründü.
öte yandan böyle bir ilk 5 kurup, ikinci beşi daha farklı bir yapı ile;
sırtı dönük oynayacak bir 5 numara, savunmacı atlet bir 4 numara, bu 5 numara ile uyumlu bir guard, birebir oynayabilecek bir 3 numara ve tam bir keskin şutör.
bence isimlerden önce kurulacak yapıyı düşünmek lazım.
şimdi güzel güzel kadrolar yazılıyor, ama ben mi çok karamsarım bilemiyorum neredeyse hiç, savunmaya yönelik bir dedikodu yok.
biz bu sene kötü hücum ettiğimiz için mi hedeflerimize ulaşamadık yoksa savunmamız toz şeker kıvamında olduğu için mi,
pozisyon pozisyon bakarsak, bence bizim şu anki durumumuzun en önemli nedeni;
bo varken onu tamamlayacak bir guardımızın olmayışı,
2 numarada melih/ömer ikilisinin ne hücumda ne de savunmada hedeflerimiz için yeterli seviyede olmayışı
3 numara emir/bojan ikilisinin savunma anlamında felaket bir durumda olması. (top 16'da hücumda da rezaletlerdi ama en azından iyi hücum etme potansiyelleri vardı)
4 numarada kleizanın oyunda olduğu anlarda savunmada 4 kişi olmamız
5 numarada vidmar'ı yok sayarsak, yine savunma anlamında çok kötü bir takım olmamız.
uzun lafın kısası, neredeyse sezonu savunma yapmadan yapamadan geçirmiş bir takımken, bo gitsin farmar gelsin olayı bize ne katar bende büyük soru işaretleri var.
yukarda yazdığım gibi isimlerden önce bir şablonumuz olmalı.
ilk beşim sahadayken reboundu alır, hızlı hücuma çıkarım, ordan sayı çıkartamazsam, set oyununda şu pozisyondan sayı bulurum,
ikinci beşim oyundayken ikili oyunlara ağırlık veririm, rakip iyi savunursa şu alternatife giderim gibi.
ve tabi aynı planlamayı savunma için yapmak lazım, hatta bizim takımın son yıllardaki haline bakarsak, sadece savunma için plan yapsak o bile bizi şu ankinden daha iyi bir konuma taşır.
hayırlısı.