Arenadaki sorunların çok büyük olduğunu, çözülemiyecek sorunlar oldugunu düşünmüyorum. Öncelikle artık oranın benimsenmesi gerekiyor.. Kabullensekte kabullenmesekte orası bizim salonumuz, maçlarımız orada oynanıcak Fenerbahçe basketbol takımı diyince o salon akla gelicek.
Bilmiyorum futbolla ne kadar bağlantılı olabilir ama futboldan bi' örnek vericem..
Ben bugüne kadar Galatasaray maçları dahil olmak üzere Saraçoğlun da bütün stadın ayakta, bağıra çağıra tezahürat ettiği rakibi yabancı madde yağmuruna tuttuğu maç pek hatırlamıyorum. Fakat buna rağmen Saraçoğlunda öyle bir düzen oturdu ki senelerdir rakip oyuncu içinde hakem içinde Türkiye de ki hatta Avrupa da ki en zor atmosferlerden biri oluşuyor. Bütün stat tezahürat etmiyor belki ama en ufak bir hakem kararında bile Maraton, Fenerium diye tabir edilen tribünlerden çok ciddi tepkiler yükseliyor. Maraton Fenerium bunları yaparken belki bağıra çağıra tezahürat etmiyor ama hakemi ciddi baskı altına alıyor.İnönüde senelerdir desibel rekorları kırılıyorda ne oluyor ? Mesela Okul Açık ta Migros ta binlerce kişinin tezahürat etmesi hakemi baskı altına almazken bu kitle baskı altına alıyor. Görev dağılımı var resmen statta.. Kale arkaları tezahürat işini yüklenirken maraton, fenerium baskı işini hallediyor. Olması gerekende bu.. Fakat malesef salonda bugüne kadar 1. kategori tarafından doğranmamıza rağmen baskı işini yaptıklarını görmedim. Belki de salonda tribün ortamının, agresif atmosferin yaratılamadığındandır.. Bu agresif ortamı sağlıyacak olanda yönetimin istemediği insanlar..
Bu düzeninde Arena da oturmaması için hiç bi sebep yok. Tabi ki öncelikle tribüncü kesim o salonu benimseyecek, bilet fiyatları en azından belli bir kesim için düşürülecek, yönetim imkan sağlayacak. İş ne yapsak ne etsek yönetimde bitecek malesef..