Aramızda yaşı yetenler fazlasıyla var, basketbolculuğu unutulmazdı hatırlarsınız. 90'lı yıllarda Naumoski ile yaptığı düellolar, 1995 Sırbistan-Litvanya finalinde Marciulionis gibi büyük bir efsâneyle yarışması ve 40 sayı atıp kupayı getirmesi vs vs. Saha içinde inanılmaz hırslı, pozitif anlamda söylüyorum kavga etmekten çekinmeyen, alfa olan büyük bir lider, büyük bir combo guard'tı.
Hocalığında bu hırsı, bu lider tavırları göremedim kenarda. Oyuncu Djordjevic takım arkadaşlarını neredeyse kaşıyla gözüyle yönetir ve oynatırdı. Coach Djordjevic aksine çok sâkin, hattâ yerinden kalkmayan birisi olmuş. Benim bildiğim Djordjevic hop hop hoplamalı, hakemlerle kavga etmeli, kendi oyuncularına gerektiğinde bağırmalı, rakip oyuncuları psikolojik olarak ezmeliydi. Noldu bu adama anlamadım.