Prag ve Büyük Efsane Hall of Fame Hejkova için de bişeyler karalayalım bugün bizi mutlu etmişlerken bu vesileyle havada kalmasın.
Final-Four organizasyonları her zaman kağıt üzerindeki kadro durumları ve iddia oranlarındaki favorilik durumları gibi reel gerçeklerden bağımsız işliyor, Hejkova da bunu yine mucize denebilecek bir iş çıkararak kanıtladı.
En kritik, sezonun onlar için en değerli (ki sezonun en iyi 5 ine de seçildi sakatlığına karşın) kısası Condeyi kaybetmeleri üzerine Schio maçında diğer bir önemli kısaları Cazorla da ciddi şekilde sakatlık geçirdi, bizim maçta hiç süre almadı, bugün de az biraz oynasa da oldukça verimsiz kaldı. Haliyle esas olarak 6 hof ve andelovanın kısa süreli katkısını da sayarsak 6.5 taş çatlasın 7 oyuncuyla tüm rotasyonu döndüler.
Baktığımız da bu 6 ana oyuncunun hepsi sayı ortalamalarının ve yine birçoğu (bizim rezil maç sayesinde biraz da tabi) ribaunt ve asist ortalamalarının da üstüne çıkarak tamamladı turnuvayı, kısalarının adeta yokluk durumlarından mütevellit sürekli içeriden, eski usul ribauntları domine ederek oynamaktan başka şansları da yoktu zaten ve bunu kusursuz şekilde uyguladılar ayayi-magbegor ve tabiki eski usul pivotların kalan belki de son temsilcilerinden brionna jones üçlüsü ile. Vyorolova da çok çok ekstra şekilde x factor performansı gösterip tek perde üzeri kritik dış şutları sokunca sonuç almayı başardılar. Çarşambadan bu yana dar rotasyonun yorgunluğunun etkisiyle bugün çok daha geniş rotasyondaki çbkya diş geçiremezler diyordum ki bir ara 17 den yakalanmaları da tamamen bu yorgunluklarının göstergesiydi ama bir şekilde ayakta kalmayı başardılar.
Savunmada hep çok sert kaldılar, temaslı oynadılar, özellikle içeriyi çok iyi kapattılar herkese, hakemler de uzun süredir bu branş seviyesinde gördüğüm sertliğe en müsade eden hakemlerdi açıkçası ve gerçekten bu durumu iyi kullandılar fizikli oyuncularıyla beraber. Çbk da özellikle 2.yarıdaki geri dönüşlerinde oldukça sertleşerek karşılık verdi ama bir yerde yeterli olmadı artık
Hejkova yıllardır uzunları etkili kullandığı ve sürekli içeri top indirmenin ana plan olduğu eski usul basketboldan kopmadan devam etmeye çalışıyordu zaten alysha thomas etkisiyle de birlikte ama artık modern basketbol için demode kalan bu basketbol anlayışı, condesizlik sonrası kalan kısıtlı oyuncularının da kendisinin emekliliği öncesi adeta kendilerini adamaları sayesinde hiç hesapta olmayan bir masalsı şampiyonluk kazandırdı onlara.
Gerçek koçluk böyle bir şey işte. Normal şartlarda Schio maçını da dahil edersek ki en zorlandıkları maç o oldu, aynı F6 formatı aynı takımlarla belki 10 kere oynansa 1 kere şampiyonluk ihtimali bile bulunmaz denilen takımlar, büyük koçluk etkisiyle kendini adayarak böyle mucize işler çıkarabiliyorlar.
Genel tüm şubeler bazında böyle bir mentalde koç/oyuncu grubu etkisini ancak zeljkoyla yakalayabildik heralde tarihte, harici 2 kez üst üste şampiyon olup tüm kupalarda 8/8 yapan şubeye bile bu süre içerisinde belki de kuvvetle muhtemel 3.farklı koçu getirmek durumunda kalıcaz ne yazık ki bu da ciddi bir yönetim sorunsalıdır maalesef.
Hep söylüyorum, bizim gibi kaotik bir camiada her branş bazında en öncelikli tartışılmaz ismin koç pozisyonu olması gerekirken biz maşallah rezil planlamalar yüzünden çorap değiştirir gibi koç değiştiriyoruz, gündemdeki dikeulakos isminin de maalesef abbodan farksız olacağı uzun vadede açıkken bizimkiler yine aynı hataları tekrarlar ve maaalesef büyük beklenti içerisinde girdiğimiz sezonlara stewart/collier gibi çok ekstra bireysel isimlerin absürt performansları olmadığı sürece çoğunlukla üzülen biz oluruz.
Bu anlayışı değiştirmek artık ana hedef olmalı klüpte ama mevcut yönetimsel zihniyetlerle maalesef imkansız görünüyor.