Gönderen Konu: Fenerbahçe Ülker Beko Basketbol Ligi (2013 - 2014)  (Okunma sayısı 253060 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı nemanja bjelica

  • Üye
  • Yaş: 36
  • Yer: Ankara
  • İleti: 2177
Obradoviç te bence hala ligi tanıma aşamasında. Vidmar ı kadroya almaması bana göre hata. Vidmar tamam çok yetenekli bir oyuncu değil ama savunması olsun ribaund olsun katkısı yadsınamaz. Birde ligimizi de iyi biliyor sonuçta. Onun olmadığı 3 zor maç 3 yenilgi geldi.

Diğer yandan oyuncular bu maçlara EL de ki gibi aynı ciddiyetle bakmıyorlar. Neden bakmadıklarına da Obradoviç çözüm bulacak artık. Zaten maç sonu konuşmasından da bunu anlıyoruz.

Son olarak bu takıma transfer şart. Bana kalırsa 1 veya 2 numara alınmalı. Oğuz ve İlkan dönünce ligde pota altı sıkıntımız azalır. Oyun kurucuya ihtiyacımız var. Emir dışında takımı oynatacak oyuncumuz yok. O da bazen kontrolden çıkıp takıma zarar veriyor.
Oğuz Mart ayından önce parkelere dönmez.İşin esası Oğuz'a çok güvenmeyin.Ben Oğuz'u Fenerbahçe'de bildim bileli Efes,gs,Bjk(zirveye oynadıkları zaman) bu deplasmanlarda sinen bir oyuncu.

Çevrimdışı Snn

  • Üye
  • İleti: 59
Güvenmekten başka yapacağımız bir şey yok. Türk bir 5 numara bulursak alalım ama yok. Yabancı alırsak zaten ligde kullanamayacağız.

Çevrimdışı iscilveger

  • Üye
  • Yaş: 37
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 158
  • Cinsiyet: Bay
İstatistik üzerine yorum yapmak gibisi yok. Evde üzerinde Euroleague 2013-2014 yazan koca ajanda şimdiden doldu.Belki üniversite zamanından kalan bir alışkanlık her Euroleague maçını izleyip notlar alıyorum.Bu yüzden böyle istatistiki maç başlıklarından dolayı sizlere minnettarım .

Çevrimdışı nemanja bjelica

  • Üye
  • Yaş: 36
  • Yer: Ankara
  • İleti: 2177
Hayırlısıyla kazasız belasız döneriz umarım.

Çevrimdışı iscilveger

  • Üye
  • Yaş: 37
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 158
  • Cinsiyet: Bay
Hayırlısıyla kazasız belasız döneriz umarım.
Bir kaç olay mutlaka çıkar gibime geliyor.Eğer ilk çeyrekten yumruğu vurursak maç tatil bile edilebilir kanaatimce.

Çevrimdışı nemanja bjelica

  • Üye
  • Yaş: 36
  • Yer: Ankara
  • İleti: 2177
Hayırlısıyla kazasız belasız döneriz umarım.
Kazanırız demek istedim.

Çevrimdışı erik2929

  • Üye
  • İleti: 354
Ne yapip ne edip Omeri ikna etsinler yarim sezonluguna yoksa Oguz kurtarici felan olamaz, kendisini kurtarmak lazim bir kere :))
You're never as good as everyone tells you when you win, and you're never as bad as they say when you lose

Çevrimdışı Erdenay Güler

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 32
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 477
    • ErdenayGuler
Salon-tribün tartışması yaşanmış. Bazı yorumlar çok rahatsız edici fakat sırf ikili tartışmalara girmemek ve kalp kırmamak adına topa girmeyeceğim. Genel yazayım.

Fenerbahçe tribününü oluşturan kesim ne orada açık büfe yeyip deri koltukta yayılan, "Fener" diye bağırmaktan aciz olan kodamanlardır ne de pota arkalarında abuk subuk bestelere girip kuru gürültü yapan enteresan gruplardır. Bu tribünün kemiği 29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan kitledir. Bu insanların o salona neden ayak basmadığı da az bir kafa yorulsa gayet net şekilde çıkarılabilir.

Şahsi olarak takıma da bayağı sinirlendim. Enteresan bir hava olduğu gerçek. Ve bu havanın, Ahmet Özokur'un yaklaşık 2-3 hafta önce "transfer yapmayı düşünmüyoruz" diye kendisini ilgilendirmeyen bir iş hakkında yorum yapmasının ardından ortaya çıkması da enteresan. Hayırlara vesile olsun.

Çevrimdışı iscilveger

  • Üye
  • Yaş: 37
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 158
  • Cinsiyet: Bay
Salon-tribün tartışması yaşanmış. Bazı yorumlar çok rahatsız edici fakat sırf ikili tartışmalara girmemek ve kalp kırmamak adına topa girmeyeceğim. Genel yazayım.

Fenerbahçe tribününü oluşturan kesim ne orada açık büfe yeyip deri koltukta yayılan, "Fener" diye bağırmaktan aciz olan kodamanlardır ne de pota arkalarında abuk subuk bestelere girip kuru gürültü yapan enteresan gruplardır. Bu tribünün kemiği 29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan kitledir. Bu insanların o salona neden ayak basmadığı da az bir kafa yorulsa gayet net şekilde çıkarılabilir.

Şahsi olarak takıma da bayağı sinirlendim. Enteresan bir hava olduğu gerçek. Ve bu havanın, Ahmet Özokur'un yaklaşık 2-3 hafta önce "transfer yapmayı düşünmüyoruz" diye kendisini ilgilendirmeyen bir iş hakkında yorum yapmasının ardından ortaya çıkması da enteresan. Hayırlara vesile olsun.

29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan birisi olarak şu yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum.Ama 30 Mart 2012'de yine Abdi İpekçi'de Rivas Ecopolis maçında da tribünde olan birisi olarak söylüyorum :
O gün salondan gözlerim dolu dolu çıktım.Keza yanımda olan arkadaşlarım da öyleydi.İçimde o maç hala bi yara olarak kalmıştır.Ama benim içimde dert olan şey Penny'nin sakatlanması ya da Nevriye-Matovic ikilisinin fark 1 sayıya indiğinde yaptığı anlamsız hücum faulleri değil.1 gün önce doldurduğumuz salonu tekrar doldursaydık acaba final biletini alır mıydık ?

Bu arada istihram ederim yanlış anlamayın beni sayın Erdenay GÜLER . Sizinle tamamıyla aynı düşüncelerde olduğumuza inanıyorum şu yazdıklarınızdan dolayı.
« Son Düzenleme: 23 Aralık 2013, 01:38:14 Gönderen: Erdenay Güler »

Çevrimdışı Erdenay Güler

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 32
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 477
    • ErdenayGuler
Salon-tribün tartışması yaşanmış. Bazı yorumlar çok rahatsız edici fakat sırf ikili tartışmalara girmemek ve kalp kırmamak adına topa girmeyeceğim. Genel yazayım.

Fenerbahçe tribününü oluşturan kesim ne orada açık büfe yeyip deri koltukta yayılan, "Fener" diye bağırmaktan aciz olan kodamanlardır ne de pota arkalarında abuk subuk bestelere girip kuru gürültü yapan enteresan gruplardır. Bu tribünün kemiği 29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan kitledir. Bu insanların o salona neden ayak basmadığı da az bir kafa yorulsa gayet net şekilde çıkarılabilir.

Şahsi olarak takıma da bayağı sinirlendim. Enteresan bir hava olduğu gerçek. Ve bu havanın, Ahmet Özokur'un yaklaşık 2-3 hafta önce "transfer yapmayı düşünmüyoruz" diye kendisini ilgilendirmeyen bir iş hakkında yorum yapmasının ardından ortaya çıkması da enteresan. Hayırlara vesile olsun.

29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan birisi olarak şu yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum.Ama 30 Mart 2012'de yine Abdi İpekçi'de Rivas Ecopolis maçında da tribünde olan birisi olarak söylüyorum :
O gün salondan gözlerim dolu dolu çıktım.Keza yanımda olan arkadaşlarım da öyleydi.İçimde o maç hala bi yara olarak kalmıştır.Ama benim içimde dert olan şey Penny'nin sakatlanması ya da Nevriye-Matovic ikilisinin fark 1 sayıya indiğinde yaptığı anlamsız hücum faulleri değil.1 gün önce doldurduğumuz salonu tekrar doldursaydık acaba final biletini alır mıydık ?

Bu arada istihram ederim yanlış anlamayın beni sayın Erdenay GÜLER . Sizinle tamamıyla aynı düşüncelerde olduğumuza inanıyorum şu yazdıklarınızdan dolayı.

Estağfurullah. Gönül rahatlığıyla alırdık diyorum ama bu meseleyi tamamen taraftara bağlamıyorum. Burada en büyük suçlu tüm taraftarları aynı gün adiyedeki duruşma için Çağlayan'a çağırıp Rivas maçı için hiç bir duyuru yapmayan kulüp yönetimidir.

Çevrimdışı iscilveger

  • Üye
  • Yaş: 37
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 158
  • Cinsiyet: Bay
Salon-tribün tartışması yaşanmış. Bazı yorumlar çok rahatsız edici fakat sırf ikili tartışmalara girmemek ve kalp kırmamak adına topa girmeyeceğim. Genel yazayım.

Fenerbahçe tribününü oluşturan kesim ne orada açık büfe yeyip deri koltukta yayılan, "Fener" diye bağırmaktan aciz olan kodamanlardır ne de pota arkalarında abuk subuk bestelere girip kuru gürültü yapan enteresan gruplardır. Bu tribünün kemiği 29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan kitledir. Bu insanların o salona neden ayak basmadığı da az bir kafa yorulsa gayet net şekilde çıkarılabilir.

Şahsi olarak takıma da bayağı sinirlendim. Enteresan bir hava olduğu gerçek. Ve bu havanın, Ahmet Özokur'un yaklaşık 2-3 hafta önce "transfer yapmayı düşünmüyoruz" diye kendisini ilgilendirmeyen bir iş hakkında yorum yapmasının ardından ortaya çıkması da enteresan. Hayırlara vesile olsun.

29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan birisi olarak şu yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum.Ama 30 Mart 2012'de yine Abdi İpekçi'de Rivas Ecopolis maçında da tribünde olan birisi olarak söylüyorum :
O gün salondan gözlerim dolu dolu çıktım.Keza yanımda olan arkadaşlarım da öyleydi.İçimde o maç hala bi yara olarak kalmıştır.Ama benim içimde dert olan şey Penny'nin sakatlanması ya da Nevriye-Matovic ikilisinin fark 1 sayıya indiğinde yaptığı anlamsız hücum faulleri değil.1 gün önce doldurduğumuz salonu tekrar doldursaydık acaba final biletini alır mıydık ?

Bu arada istihram ederim yanlış anlamayın beni sayın Erdenay GÜLER . Sizinle tamamıyla aynı düşüncelerde olduğumuza inanıyorum şu yazdıklarınızdan dolayı.

Estağfurullah. Gönül rahatlığıyla alırdık diyorum ama bu meseleyi tamamen taraftara bağlamıyorum. Burada en büyük suçlu tüm taraftarları aynı gün adiyedeki duruşma için Çağlayan'a çağırıp Rivas maçı için hiç bir duyuru yapmayan kulüp yönetimidir.
Yorum yapacak birşey bırakmadınız zaten.Balık hafızalı olmayan ve mantığını kullanmaya devam eden insanlar olduğunu görmek beni çok mutlu ediyor.Teşekkür ederim.

Çevrimdışı nemanja bjelica

  • Üye
  • Yaş: 36
  • Yer: Ankara
  • İleti: 2177
Kusura bakmayın,29 mart 2012'de okul zamanıma denk geldiği için İstanbul'a yolumuz düşmedi,maçı ekranlardan takip edenler o bel kemiğinie dahil mi?Artık şu salona gidenler kulüp bizim havasından çıksa fena olmaz.

Çevrimdışı Erdenay Güler

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 32
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 477
    • ErdenayGuler
Bence de, her 5 bin lira verip deri koltuğa yaslanarak patlamış mısır ve kola eşliğinde maç izleyenler derhal "kulüp bizim" kafasından kurtulmalı.
« Son Düzenleme: 23 Aralık 2013, 01:56:25 Gönderen: Erdenay Güler »

Çevrimdışı iscilveger

  • Üye
  • Yaş: 37
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 158
  • Cinsiyet: Bay
Kusura bakmayın,29 mart 2012'de okul zamanıma denk geldiği için İstanbul'a yolumuz düşmedi,maçı ekranlardan takip edenler o bel kemiğinie dahil mi?Artık şu salona gidenler kulüp bizim havasından çıksa fena olmaz.
O gün salona 1-2 yönetici dışında kimse gelmedi.Benim sitemim daha çok yönetime.Taraftarı yanlış yönlendirdi.Yoksa o taraftar salonu doldururdu.

Ayrıca salona gidenler kulüp bizim havasına girmemeli.Çünkü Fenerbahçe Ülker Arena  özellikle Avrupa yakasında oturan insanlar için inanılmaz ters bir yerde.İster istemez salonda kemikleşmiş bir kitle oluştu.Her hafta aynı insanları görünce herkesin kafasında takıma sahip çıkılmadığı hissiyatı oluşuyor.
Hani insanları FENER diye bağıranlar ve ''lalay lalay laaayy'' diye bağıranlar şeklinde ayrıştırmaktansa , hiç olmazsa savunma sırasında Avrupa'nın önemli salonlarında ( Pionir , Nokia Arena) olduğu gibi bir bütün olarak takıma savunma konusunda destek olunmalı.Bu nacizane benim fikrim.

Tabi bu sırada takım Türkiye Ligi ve Euroleague olarak maç ayırmamalı.

Cem Ağrak

  • Ziyaretçi

Fenerbahçe tribününü oluşturan kesim ne orada açık büfe yeyip deri koltukta yayılan, "Fener" diye bağırmaktan aciz olan kodamanlardır ne de pota arkalarında abuk subuk bestelere girip kuru gürültü yapan enteresan gruplardır. Bu tribünün kemiği 29 Mart 2012'de Abdi İpekçi'de bulunan kitledir. Bu insanların o salona neden ayak basmadığı da az bir kafa yorulsa gayet net şekilde çıkarılabilir.

Yavrum 29 mart 2012 Abdi ipekci deki maç hangi maçtı ?
Salonda hangi atmosfer vardı ?
Rakip takım taraftarı var mıydı ? Varsa hangi taraftardı

Diğer Bütün eleştiri/ yazdıklarına tamam ve mutabıkız seninle ama  şu kabul edilsin galatasaray maçlarına bizim bakış açımız çok farklı keza onların da bize bakış açısı farklı
Şu arenada bile galatasaray maçlarında inanılmaz gürültü oluyor. 
Yani diyeceğim o gün oluşturulan muhteşem atmosferin temel sebebi rakibin galatasaray olmasi, salonun yarı yarıya olması ve galatasaray taraftarına ' daha iyi taraftar nasıl oluru göstermek istemesidir...
Bir daha herhangi bir (galatasaray harici ve seyircisiz maçlarda ) maçta o atmosferin aynı olma ihtimali bence yok..

Fenerbahçe taraftarı özellikle son 3 senedir zengini/fakiri/erkek/bayan/çocuk/yaşlı/istanbulda yaşayan/anadolu'da yaşayan/evli/bekar ayırmaksızın üzerine düşeni fazlası ile yapmıştır.  Maddi manevi elden gelen bütün destekler bu camia için verilmiştir.
Hangi sonuç olursa olsun artık taraftara bu kadar yük bindirmeyelim ve suçlamayalım.