Blogumuzda devamlı takipçilerimizden değerli Süleyman Özgül Abimiz İrem kardeşimizin yazısına geniş bir yorum yapmış.
Buraya da alayım.Kendisi üyemiz de olacak zaten.Teşekkür ediyorum kendisine.
Sevgili İrem,madem sen maçın bir analizini yaptın,ben de biraz Kerem'in rolünü çalıp maçta yaşadıklarımdan biraz bahsedeyim de bizim Sarı Melekler hangi ortamda rakiplerine dünyayı nasıl dar ettirdiklerini bu bloğu okuyanlar anlasın.Saat 17.10 sularında otobüsten indim ve tam yolun başındaki trafik ışıklardan salona yönelecektim ki bir patlama duydum ve akabinde yoğun bir gaz bulutu ile karşılaştım.Çevreme bakınınca 50-60 kadar GS.lı taraftarın etrafa kaçıştıklarını gördüm.Neden çatıştıklarını anlayamadım,biber gazı dumanının dağılmasını bekledim ve 1-2 dakika sonra da duman dağılınca yokuş aşağı salona doğru hızlıca yürüdüm ama hata ettiğimi anladım çünkü genzim ve gözlerim öyle bir yanmaya başladı ki anlatamam.Nefes almakta zorlanarak ve gözlerimden yaşlar akarak gişeye geldim.Biletimi aldım ve tam kapıdan önümdeki 1-2- kişi ile içeri gireceğim anda nereden çıktıklarını kestiremediğim 70-80 kadar taraftar küfür ve tehdit savurarak ve bizi içeri doğru ittiterek o dar kapıya yüklendiler.Kapı içinde bulunan güvenlik hemen önümüzü kesti ama arkadan o taraftar kitlesi içeri doğru dayanınca kapı önündeki herkes geriye püskürtüldü.Güvenlik alarm kapıları falan yerle bir oldu,neredeyse arada kalıp sıkışacaktık.Neyse ki hemen içeri girebildik.Kapının önünde arbede sürerken ben de salona geçtim.Bu daha maç başlamadan yaşadıklarım dı.Maçın hangi atmosferde geçeceğini tahmin etmem zor olmadı.GS.lı zeki yöneticiler,taraftar baskısını dağıtmamak adına sadece baş hakem arkası tribününü seyircilere açmışlardı.Tabii kuzu kuzu GS.taraftarlarının arasına oturduk.Daha maç başlamadan tribün doldu ve maçın ilk teknik molasına kadar hiç durmadan FB.ve Aziz Yıldırım aleyhine anormal bir küfür edebiyatına başladılar.Tamam küfür edin de bir ara verin be,hiç olmazsa salonda iyi kötü mücadele eden bir takımınız var,bir kere de onlara tezahürat yapın.Varsa Fener,yoksa Fener.Hakem iki kez kaptan Neriman'a seyirciyi uyarması için ikaz etti.Tabii hemen kendisi de küfürlerden nasibini aldı.Baş edemeyince diğer hakemlerle ilk teknik molada soyunma odasına gitti.Bu küfürlerden tribünde bulunan aileler rahatsız olunca salonun tamamını seyircilere açtılar ve neyse biz gene aynı ekip her zaman ki yerimize oturduk.Yaklaşık yarım saat sonra maç tekrar başladı.3.setin 22.sayısına kadar hiç küfür edilmedi,sadece takımlarını desteklediler.Ama maçın kaybedileceği kesinleşince tekrar küfürlere başlayınca da hakem hemen inip maçı tatil etti.Artık bütün bu yaşananlardan sonra şu sonuca vardım,bu derbi maçları sittin sene rakip seyircisiz oynanacak ve oynanmalı.Düşünün o ortamda birde FB.seyircisi olsaydı ne olurdu?Tahmin bile edemiyorum.Sakın hiç bir taraftar gurubu "Deplasman Yasağı İstemiyoruz"gibi hayali ve gerçeklerden uzak isteklerde bulunmasın.Neyse,sanırım 3-0 ve setler 25-0 olarak tescil edilecek ,GS.ın 1 puanı silinecek ve seyircisiz maç cezası verilecek.Bütün bu olumsuz ortama rağmen sahada son iki sezonun en iyi oyununu oynayan ve rakibini ezen bu takımı kutlarım.Biz de Bauer oynamayınca acaba dedik ama gerek Gökçen'in ve gerekse Aneta'nın performansını görünce hocanın doğru karar verdiğini anladık.Eda iyice güçlenmiş,Kim'i,Garay ve Aneta'nın mükemmel performansları ile daha yukarı çıktığını gördük.Tamam Merve servis karşılamada aksasa da savunmada gayet iyi idi.Gökçen eğer böyle oynarsa ilerde yabancı hakkımızı diğer bölgelerde kullanırız.Elif' te şu ana kadar en verimli maçını oynadı.Hepsine teşekkürler.Biraz uzun oldu kusura bakma.Selam ve sevgilerimle.Süleyman Özgül.Ataşehir.
http://fenervoleybol.blogspot.com/2013/12/sari-melekler-tamamlanamayan-derbide.html?showComment=1385930316422#c8076140713063870869