Gönderen Konu: Fenerbahçe | Basketbol Genel Haberler  (Okunma sayısı 1432660 defa)

0 Üye ve 28 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Okan Y.

  • Üye
  • Yaş: 41
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 1672
  • Cinsiyet: Bay
    • KendoKamae
İpekçi yazacaktın sanırım Eren  :P
 Anadolu'da oturanlar için bile toplu taşımayı baz alırsak salona ulaşım cidden işkence.
2 alternatif toplu taşıma olsa mesela,
1.  güzergah Tem-E-5 bağlantı yolundan Altunizade metrobüs ve Üsküdar-Marmaray
2.  güzergah Paladium'un önünden E-5'e çıkıp Uzunçayır metrobüs ve Ayrılıkçeşmesi-Marmaray.

Metro, Metrobüs ve Marmaray'a 2 alternatifle ulaşmak mümkün olur böylelikle. Hatta vapura bile. Belediyeyle görüşülüp ücreti karşılığında -maç yoğunluğuna göre- 8-9 tane körüklü otobüs ayarlansa yeter.

Bu arada bedava biletle salona girenlere, yani dolaylı olarak yönetime sitem etsen daha iyi olur sanki Okan Abi :D Grupların gelmesiyle alakası yok çünkü küfrün.

özkan mevzu küfür değil, mevzu tribündeki adamın sahayla olan bağı
dolu salon eşit değildir iyi tribün
bunu bilhassa gs maçı tarzı basketbol üstü maçlarda daha iyi anlıyoruz
basket tribünü dediğin şey çok belli: rakip hücumdayken ıslık yuhalama ne olursa
hücumdayken de kısa ve etkili sloganlar (misal bizim için saldır fenerbahçe)
bunun dışında da oyunculara seslenen tezahüratlar
yani marşın da söyleneceği bir zaman vardır ama bu marşların etkili olabilmesi için bütün salonun evvela o marşı bilmesi lazım ikincisi de maçın hakikaten o durumda olması lazım


onun dışında ulaşıma dair söylediklerine katılıyorum, salonun arkasında otobüslerin kalkış yapabileceği alan da var. herhangi bir euroleague maçında yapılacak küçük bir online anketle kaç otobüsün sorunu çözeceği belli olur. sonuçta mesele olan şey maç çıkışında 10 dakikalık bir otobüs yolculuğu. uzunçayıra ulaşabilirse insanlar hem marmaray hem metrobüs hem metro hem de gebze yönüne minibüslere kadar ulaşabilir
eğer hedef dolu tribün olursa illa o tribün dolar ama o dolu tribün
Bizler bir gün daha Fenerbahçeli olarak yaşamak için hayata bağlanırız ve gerekirse o bir gün için bütün bir ömürü gözden çıkartırız.
A.Y.

Çevrimdışı Murat

  • Üye
  • Yaş: 55
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 2182
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Fenerbahçe / Genel Haberler
« Yanıtla #2206 : 29 Şubat 2016, 22:04:16 »
Sakatlardan haber var mı?  Özellikle Antiç?

Çevrimdışı Barış Eymen

  • Üye
  • Yaş: 45
  • Yer: Istanbul
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay
buyrun dolu tribününüz...inleyen nağmeler....ağzına s.k sokmaya geldik
hayırlı işler
Okan, iyi güzel de böyle bir konuya gelip de bunu yazınca sen de çok farklı bir şey mi söylemiş oluyorsun?

Misal ben salonda olsam, onlar öyle mi bağırıyor, ben de öbür türlü kıçımı yırtardım. Benim yapmayı düşündüğüm gibi 20 kişi yapsa, zaten o vaziyet sönüyor, sönmese de duralıyor.

Tribün dinamiklerinden bihabermiş gibi konuşmayalım, Allah aşkına.

Ben o salonun neresine baksam, mal gibi sahayı izleyen ya da arkadaşlarıyla basketbol muhabbeti yapan gençler görüyorum. Galatasaray maçında Beşiktaş'a küfür ayıp ve çapsızlık ama bu daha büyük ayıp.
« Son Düzenleme: 01 Mart 2016, 14:41:26 Gönderen: Barış Eymen »

Çevrimdışı Okan Y.

  • Üye
  • Yaş: 41
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 1672
  • Cinsiyet: Bay
    • KendoKamae
Okan, iyi güzel de böyle bir konuya gelip de bunu yazınca sen de çok farklı bir şey mi söylemiş oluyorsun?

Misal ben salonda olsam, onlar öyle mi bağırıyor, ben de öbür türlü kıçımı yırtardım. Benim yapmayı düşündüğüm gibi 20 kişi yapsa, zaten o vaziyet sönüyor, sönmese de duralıyor.

Tribün dinamiklerinden bihabermiş gibi konuşmayalım, Allah aşkına.

Ben o salonun neresine baksam, mal gibi sahayı izleyen ya da arkadaşlarıyla basketbol muhabbeti yapan gençler görüyorum. Galatasaray maçında Beşiktaş'a küfür ayıp ve çapsızlık ama bu daha büyük ayıp.

Barış mevzuyu tribün doluluğu üzerinden ele alırsak sonuçlar farklı oluyor
benim başımdan beri teorim ö"nce sabit sayıyı tam anlayıp bunu sağlam biçimde nasıl arttırırız bunu araştırmak gerekir"di. Bunun için çocuklar ve bilhassa liseli gençler çok önemli. sonuçta bizim de geldiğimiz memba orası. Sadece bunu bir anda sağlayamayacağımızı kabul etmek gerekir.
Halbuki bizim ihtiyacımız olan oyunu bilen dolu tribün. Onun dışında küfür de olur, adam delirir sahaya yabancı madde atar, rakip takım benchine tükürür, sidiğini kahve bardağına yapar onu atar...bunların hepsi olur.
Bana göre işin esası en başta 5000 tane aynı anda kuralları, ve ne durumda hangi tezahürat yapılır bilen adam. bu 5000 i nasıl oluştururuzu tartışmak lazım. Dolu ve efektif tribün bir ideal ki bunun kolay kısmı doldurmak zor kısmı da efektif yapmak.

Ulaşım, fiyatlar vesaire bunlar zaten işin sosyal boyutu. nasıl ki hastane, adliye, belediye vb kamu binaları halkın tümü tarafından erişilir olmak zorundadır spor salonları da kamuya açık binalar olarak buna tabiidir. burada kulübün de ataşehir belediyesinin de istanbul belediyesinin de ortak sorumluluğu bulunuyor.

ama tekrar söylüyorum, ulaşım ücretsiz biletler 10 tl de olsa ataşehirin ideal bir salon olma yönündeki mücadelesi bitmez aksine daha zorlaşır. kişi sayısını hedeflerken bunu da göz önüne almak hepimiz için gerekli

sevgi selamla

Bizler bir gün daha Fenerbahçeli olarak yaşamak için hayata bağlanırız ve gerekirse o bir gün için bütün bir ömürü gözden çıkartırız.
A.Y.

Çevrimdışı Barış Eymen

  • Üye
  • Yaş: 45
  • Yer: Istanbul
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay
Okan, yazdıklarının hepsi doğru ama bunları başlık halinde özetlemek için "dolu" kelimesinden daha başkası da yaraşmıyor. Efektif bir doluluk oranından bahsettiğimiz zaten aşikar... Şimdi mal değneği gibi sahaya bakan 12.000 kişi yerine, gayet proaktif 1.000 kişi zaten o salonu doldurur.

Yoksa şimdi gelip de "Alın dolu tribün, götünüze sokarsınız" demekle, "Ben böyle tiyatral tribünün anasını sikeyim" demek aynı şey. Bence burada yeri olmamalı bunların.

Çevrimdışı ozkan

  • Üye
  • Yaş: 35
  • Yer: ankara / istanbul
  • İleti: 161
  • Cinsiyet: Bay
    • ozkanarya

109da başlatılan kısa süreli basit tezahüratlara,  siyah koltuk ultras ve curva mavi koltuk katılma zahmeti gösterseydi küfürler duyulmazdı.


Bu kısımda kastettiğimi Barış Abi açarak yazmış.

Okan, iyi güzel de böyle bir konuya gelip de bunu yazınca sen de çok farklı bir şey mi söylemiş oluyorsun?

Misal ben salonda olsam, onlar öyle mi bağırıyor, ben de öbür türlü kıçımı yırtardım. Benim yapmayı düşündüğüm gibi 20 kişi yapsa, zaten o vaziyet sönüyor, sönmese de duralıyor.

Tribün dinamiklerinden bihabermiş gibi konuşmayalım, Allah aşkına.

Ben o salonun neresine baksam, mal gibi sahayı izleyen ya da arkadaşlarıyla basketbol muhabbeti yapan gençler görüyorum. Galatasaray maçında Beşiktaş'a küfür ayıp ve çapsızlık ama bu daha büyük ayıp.

Demek istediğim buydu. Yukarıdan alakasız küfürler geliyorsa, alt katta başlatılan tezahüratlara "bilinçli" basketbol seyircisi katılsaydı ses bastırılırdı. Üst tarafa el kolla sitem etmek fayda etmiyor maalesef.
Ben oyunculara bağrılan tezahüratları kastetmedim ayrıca. Bizim için saldır kanarya, Lay lay Fenerbahçe vs gibi herkes tarafından bilinen klasik, basit tezahüratları kastettim. Küfürler sırasında bir kaç kez girildi. (Ki küçük maçlarda oyunculara bağrılan tezahüratlara bile siyah koltuk ultras ve mavi koltuk curva katılım göstermiyor. Kerem Abi'nin videolarında mevcut hepsi)

O çok istenilen, 10000 futbol taraftarı yerine tercih edilen, hücumda tezahüratçı savunmada ıslıkçı 1000 bilinçli basketbol seyircisi de olmaz Arena'da. Islık yapmaya üşenen, coşkulu anlarda tezahüratlara katılmaktan aciz topluluktan bi b.k olmaz.
Çare, çoğu kişinin istemediği "futbol" taraftarının geri dönmesi. Galatasaray'ı sahaya çıkmaya korkutan, savunmada ıslık yapan 1000 bilinçli basketbol seyircisi değildi. 2 ve 3. maçta Gs bencinin arkasında yer alan eski tribüncülerdi.
Ya da 29 Mart'ta Gs tribününü madara edenler yine "ıslıkçı, bilinçli basketbol seyircileri" değildi.
İpekçi deplasmanlarında Udoh ve Vesely'ye "Amazzziing fans, crazzyy fans" diye twit attıranlar da bilinçli basketbol seyircileri değil.
Milano,Fransa ve Almanya deplasmanlarında, oyuncuları "kendi evlerinde gibi hissettirenler" de bu istenilen profildeki seyirciler değil. (Kendi evimiz gibi bir terim kullanmak Avrupa tayfasına hakaret gibi gerçi, o ayrı mesele. )

Arena'nın çözümü basit. İlk katta uygun bir kısım ilk zamanlarda olduğu gibi bağırmak isteyen taraftara tahsis edilecek. Kombineler ucuz yapılacak. Gruplar Arena'ya gelecek ve maçlar şenlik havasında, sanki her maç "deplasmandaymışız" gibi olacak :)
Bu tribünün gerçek potansiyeli OAKA'dan, Pionir'dan az değil. Tv başında Kızılyıldız'ın, Pao'nun maçlarını izlerken herkes övgüyle bahsediyor ama iş bizim tribüne gelince "Futbol taraftarı, maçla alakasız" vs diye yerin dibine sokuyor.

İmkanım olsa Vesely ya da Bogdan'a sormak isterim. "Pionir görmüş adamlarsınız. İç sahadaki maçlarda Amaazzzing sıfatını kullanacak kadar nasıl etkileniyorsunuz şu s... tribünlerinden" diye.


Cem Ağrak

  • Ziyaretçi
Bu kısımda kastettiğimi Barış Abi açarak yazmış.
.......

Ya da 29 Mart'ta Gs tribününü madara edenler yine "ıslıkçı, bilinçli basketbol seyircileri" değildi.
İpekçi deplasmanlarında Udoh ve Vesely'ye "Amazzziing fans, crazzyy fans" diye twit attıranlar da bilinçli basketbol seyircileri değil.

İmkanım olsa Vesely ya da Bogdan'a sormak isterim. "Pionir görmüş adamlarsınız. İç sahadaki maçlarda Amaazzzing sıfatını kullanacak kadar nasıl etkileniyorsunuz şu s... tribünlerinden" diye.

Barış dostum eski bi tribüncü iyi bi Fenerbahçelidir ( herkes iyi Fenerbahçelidir tartışılmaz tabiki)  sağolsun mevcut duruma, koçun çağrısına kulak verip bi çözüm önerisi sunmak adına bu topiği açtı Allah kendisinden razı olsun,  diğer sevgili Özkan kardeşimin yazdığı bu içinde bolca Nefret, aşağılama, Ayrılıkçı mesaj olan bu alıntı topiğin son alıntısı olcak. Topiği kapatıyorum.. Daha da bi şey yazılmasın. 
Değerli özkan kardeşimin isteğini ben dolaylı yoldan yapıcam,  Bogi ve Veysel'e dolaylı ilk elden bu soruyu sorucam
"you used to play basketball for partizan in Pioner and now you have ben playing for Fenerbahçe for 2 years,   how do you say "amazing"  about this Mother fucker Fenerbahçe fans in arena,  how do you like this fucking atmosfhere""

Bu sorunun cevabını alıp yazmayan da en büyük şerefsizdir...

Dünyaya bu kadar nefret ile bakarsak ne yaşadığımız hayattam zevk alırız ne mutlu olabiliriz.
Hepinize saygılar sevgiler

Çevrimdışı Barış Eymen

  • Üye
  • Yaş: 45
  • Yer: Istanbul
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay
Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2212 : 04 Mart 2016, 10:04:51 »
Cemil Meriç gibi çok sevdiğim yazarların köşe yazılarından ve fikir öbeklerinden derleme kitaplara oldum olası hüzünle ve kızgınlıkla bakarım:
"Ne güzel okuyorduk yahu? Niye bitti şimdi bu?"

Kemal Tahir'in kitapları hemen her sayfasında bir kaç defa üzerinden geçilmiş olmasının iziyle duruyor kütüphanede:
"Yine yedik kitabı. Yalnız aşk olsun! Can Gürzap da ne oynamıştı Cehennem Yüzbaşı'yı yahu. Bok vardı yaktınız Yorgun Savaşçı'yı!"

* * * * * *

Gerçi bu teşekkürü aşağıdaki konuda yazacaktım ama malûm...

http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=1384.0

Okan kardeşim "Alın, istediğiniz dolu tribünü götünüze sokun" mealinde bir şey yazmış.

Sonra biraz kül, biraz duman.

Cem kardeşim de bana "Şöyle durum var" demeye dahi gerek duymadan konuyu kapatmış.

Okan ile aynı sofraya oturmuşluğum olduğu için farklı bir tonda konuşmaya lüzum görmedim.

Cem'in kendisiyle konuştuğum için buraya da yazmakta sakınca görmüyorum. Kızgınlığım hâlâ geçmedi ama olmuş işin kötüsü olmaz, demişler... Hem dediğim gibi kardeşimdir, hem de fevrilik denen şeyi, ben de iyi bilirim.

* * * * * *

Sadede gelecek olursak;

Whatsapp'ın ve twitter'ın yazma alışkanlıklarını baştan aşağı yeniden şekillendirdiği, buna mukabil fikirlerin "özetin özeti" haline geldiği bir çağda, söz konusu Fenerbahçe olunca durup dinlenmeden bir şeylerin daha da iyi olması için kafa patlatan ve açtığımız konuya katkıda bulunan herkese can-ı gönülden teşekkür ederim.

Bu yaptığınız, iki satır yazmaktan çok daha değerli bir şeydi. Gereken hassasiyetin gösterileceğinden, sezon sonu geldiğinde yazdıklarınızın gereken yerlere ulaşacağından, hatta hiç ummadığınız yerlerde karşınıza çıkacağından emin olabilirsiniz.


* * * * * *

Son bir iki şey daha anlatıp, aranızdan ayrılayım.

Bundan tam yirmi sene evvel, ben henüz daha 16 yaşındayken Caferağa'da Galatasaray ile bir kadın basketbol final maçı oynadık.

Serinin ilk maçını 30 küsur sayı farkla kaybetmiştik.

Sezon içindeki ilk maçı da kazanıp 1-0 önde başladıkları seri, böylelikle 2-0'a gelmişti.

Caferağa'da her yer tıklım tıklımdı; biz de erkenden gidip, sahadan bakınca sol tarafta kalan tribünde yerimizi aldık.

Liseden arkadaşım Burak ile en ön sırada oturuyorduk. Hemen arka sıramızda ise İbrahim Kutluay, Zaza Enden, Dallas Comegys ve Henry Turner vardı.

Henry Turner, maçın heyecanından kendimizi kaybedecek hale geldiğimiz için defalarca "Easy... Calm down..." demekten kendini alamadı. Biz de en sonunda "Allahını seversen bir dur Henry" dedik. Gülüştük.

Uzatmada 106-103 kaybettik. Arka sıra dahil, herkes put kesmişti.

Bizim kızlar tribünün önüne çöküp ağlamaya başladı. Fotomuhabirleri geldiler. Kızların resmini çekmeye başladılar.

Tribünden aşağı doğru,
- Beyler tamam.
- Beyler yeter.
- Çekmeyin artık.
- Çekmeyin ulan, diye doz artışı yaşanırken bir tanesi "Hadi lan oradan" gibi bir el hareketi yaptı. Yapmasıyla da bayrak sopası yerine gelen plastik boruyu alnının orta yerine yedi.
Adamın suratındaki iz ve gözlerinin şaşkınlıktan kocaman açılması yirmi senedir aklımdan çıkmıyor.

Çok az kişiydik. Caferağa ne kadar alıyorsa o kadar. Ama orası Fenerbahçe tribünüydü.

* * * * * *

Yüzüncü yılda erkek basketbolda şampiyon olduğumuz vakit, maçları saha içinden takip ediyorduk.

Hep anlattığım, saha kenarında tanımadığım bir abinin, kucağındaki kendi çocuğunu hakeme  uzatıp "Bu çocuğu götüne sokarım senin" dediği sene... Şenlikli bir yıldı :)

Bizim de hakemlerle ettiğimiz münakaşaların ne haddi vardı, ne de hududu.

Her irili ufaklı atışmadan sonra kenarda Aydın Örs ile göz göze gelir, her birimiz ayrı yerlere kafamızı çevirirdik. Aydın Hoca'nın deplasmana giderken Karşıyaka taraftarının yol kesmesiyle ilgili bir meseli vardır, bilen bilir. Söze gerek kalmaz, gözleriyle... :)

Neyse, sezon bitti, şampiyonluk geldi. Salonda kutlamalar sürüyordu. Aydın Hoca geldi;
"Çocuklar, bu şampiyonlukta sizin de payınız var" dedi.

Az dolu salonlara süreklilik gösteren, yirmi, elli, yüz, bilemedin iki yüz kişiydik. Aydın Örs'ün yaptığı, emsâli az görünür bir yüce gönüllülüktü.

* * * * * *

Diyeceğim o ki bir tribünün dolu olmasının değil, az kişiyle de olsa etkili olmasının tercih edileceği tartışılmaz bir gerçek.

Bunun sürekliliğine giden yolda  konuşulan her cümle, içerisine girilen her tartışma şampiyonluktan da Final Four'dan da değerli.

Fenerbahçe basketbolu hep "yıllar içinde daha iyisinin geldiği" bir yer oldu.

Şu anda Obradoviç ile bir zirve yaşıyoruz.

Bu gerçeğe layık olan değeri ancak nefes alma yerimiz olan tribünleri bir adım ileriye nasıl taşıyacağımızı tartışarak verebiliriz.

Çocukların, dar gelirli ailelerin, imkansızlıklarından ötürü Fenerbahçe'ye dair hiçbir şeye erişemeyen insanların arkasında durduğu bir Fenerbahçe basketbol takımı, dünyanın en güzel şeyi olabilir.

Tekrar teşekkür ederim. Fenerbahçe size minnettar.

Kelâma hitam, bâki selam... Kalın sağlıcakla...

Not - 1: Okan'ın gelip dalga geçercesine yazdığı yazıyı ya da Cem'in fevri tavrını burada daha fazla eleştirmeye lüzum görmüyorum. Nasılsa ikisini de göreceğim. Konuşuruz. Fakat bu sanal ortamda "zaruri haller dışında katılımcı olarak" bulunmayı da an itibariyle uygun görmüyorum. Zira ben tatsızlıktan korkup kaçan adamım ama içine düşünce de içinden çıkmamacasına tatsızlığa sıvanırım. Kalp kırıklığı ihtimaline tahammülüm yok. Günlerimizi okuyarak geçirelim bakalım.

Not - 2: Hakan abi, ayrı topik açtığım için özür diliyorum. Uygun gördüğünüz bir yere taşıyacaksınız nasılsa diye düşündüm, yük oldum, affınıza mahsup edelim :)

Çevrimdışı ObiCanKimobi01

  • Üye
  • İleti: 88
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2213 : 04 Mart 2016, 10:19:46 »
Yazılarınızdan mahrum olmak üzücü, kararınıza saygı baki.

Sent from my GT-I9500 using Tapatalk


Cem Ağrak

  • Ziyaretçi
yine derdimizi anlatamadık , istemeden dostları üzdük,
zaten şu derdimi anlatamama olayı 36 senedir beceremedim amk :( ..

Derdimiz Fenerbahçe , içinde nefret olmayan sadece sevgi ve başarının olduğu bir Fenerbahçe tabiki , takımı salonu tribünü ile..

devam edelim...



Çevrimdışı kenz

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 46
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 9069
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2215 : 04 Mart 2016, 16:56:36 »
Gelişine çok sevinmiştim.Gidişine de o derece üzüldüm.Hayırlısı olsun kardeşim.

Çevrimdışı Hakan Yaman

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 49
  • Yer: Antalya
  • İleti: 8494
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2216 : 04 Mart 2016, 19:45:23 »
Ben bu yazılanları "yok" sayıyor ve Barış'ın aramızda kalmaya devam edeceğini umuyor, diliyor, istiyorum.

Onun "farklı" bakış açısına çok taraftarın, ben dahil, çoğumuzun ihtiyacı var. Bunu bütün kalbimle söylüyorum. Geldiği gün sadece yöneticilerin görebildiği ve Barış'ın şu ana kadar haberinin olmadığı topiğe sevincimi yazmıştım. Hevesim kursağımda kaldı. Umarım bunun bir dönüşü olur. Bunun için de yapmam gereken ne varsa, elimden geleni yapmaya hazırım. Ama "özür" ama "rica..." Benden bitecek ne varsa...

Çevrimdışı Barış Eymen

  • Üye
  • Yaş: 45
  • Yer: Istanbul
  • İleti: 76
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2217 : 05 Mart 2016, 11:06:49 »
Hakan abi, estağfurullah, daha neler.

"Zaruri haller dışında" yazarken kastetmeye çalıştığım şey, aklımızın fikrimizin naçizane işe yarayacağı bir yer olursa demekti.

Bizim memlekette fikir tartışmalarının sürekliliğini korumama nedeni, bir yerden sonra işin içine "en iyi ben biliyorum"cular ile "Kralı kraldan çok sevenlerin" girmesi. Gereğinden fazla agresifleri de buna dahil ederseniz, işbu örnekte olduğu gibi en azından gelecek sezonun başına kadar sürmesi gereken bir beyin fırtınası, daha üzerinden bir ay geçmeden kapanıyor.

Allah izin verirse çok süre geçmeden "Mazinde Bir Tarih Yatar" kapsamlı bir çalışmayla bir arada olacağız zaten. Sizin gibi ağabeylerimizin olduğu yerden, destursuz "ebediyen" gitmeyiz abi. :)

Çevrimdışı Hakan Yaman

  • Yönetici
  • Üye
  • Yaş: 49
  • Yer: Antalya
  • İleti: 8494
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2218 : 05 Mart 2016, 11:20:34 »
Çok teşekkürler kardeşim. :)

Çevrimdışı ayhan

  • Üye
  • Yaş: 48
  • Yer: İstanbul
  • İleti: 4723
  • Cinsiyet: Bay
    • @ab_1907
Ynt: Fenerbahçe Size Minnettar
« Yanıtla #2219 : 05 Mart 2016, 15:00:06 »

Hakan abi, estağfurullah, daha neler.

"Zaruri haller dışında" yazarken kastetmeye çalıştığım şey, aklımızın fikrimizin naçizane işe yarayacağı bir yer olursa demekti.

Bizim memlekette fikir tartışmalarının sürekliliğini korumama nedeni, bir yerden sonra işin içine "en iyi ben biliyorum"cular ile "Kralı kraldan çok sevenlerin" girmesi. Gereğinden fazla agresifleri de buna dahil ederseniz, işbu örnekte olduğu gibi en azından gelecek sezonun başına kadar sürmesi gereken bir beyin fırtınası, daha üzerinden bir ay geçmeden kapanıyor.

Allah izin verirse çok süre geçmeden "Mazinde Bir Tarih Yatar" kapsamlı bir çalışmayla bir arada olacağız zaten. Sizin gibi ağabeylerimizin olduğu yerden, destursuz "ebediyen" gitmeyiz abi. :)

Barış hocam, bende teşekkür ederim. Yazılarını okumak zevk.