İlk yarı bitiminde, devrenin bitmesini beklerken uyumuşum. Baldwin sakatlığı sonrası zaten olmayacakmış hissi çok güçlü hissedilmiş. Biz savunma yapmadığımız her maç yeniliriz. Hücumda varlık gösteremediğimiz her maç farklı yeniliriz.
Bence takım kurgusuyla ilgili değil bu malubiyetler, zamansız gelen kısa rotasyonu sakatlıklarımız durumumuzu zorlaştırıyor. Biri dönüyor, öbürü sakatlanıyor, diğeri form tutacakken bir anda başka bir sakatlık yaşıyor. Sezonu kapatanlar, bir kaç ay olmayanlar, müzmin sakatlar, derken takım olgusu yara almış durumda.
Bu takımı geçen senenin devamı gibi görmek bana göre hata olur. Bu takım yeni kuruldu ve eksikleri var. Düzen oturtmayı beceremeden, şanssız sakatlıklar yaşandı. Sene başında şube yönetiminin kısa ve uzun transferinde aldığı risk tutmadı. Sorumluyu farklı yerde aramaya gerek yok. Maalesef, planlama ve organizasyon yaparken 1-2 oyuncu için sakatlık esnekliği için hesap yaparsın ama aynı anda aynı bölgede çoklu sakatlıklarda pek fazla hareket alanın kalmıyor. Meşhur pivotsuz girdiğimiz Efes final serisinde ancak o kadar idare edilirdi. O takım yıllarca bir arada oynayan takımdı buna rağmen iyi mücadeleden fazlası olmadı. Şimdi yeni takım üstüne, bolca sakatlık yaşıyoruz. Dünya kadar forvetimiz var ama onları oynatacak organizasyonu kuramıyoruz.
Bundan sonraki süreçte yaşanacaklar umarım ki, kelle avcılığı olmaz. En büyük hata, panik kararları almak.