Parkede Fener
Site Hakkında => Forum Arşivi => Konuyu başlatan: Hakan Yaman - 24 Temmuz 2018, 13:08:35
-
Yeni bir sayfa açıp, bismillah diye başlayalım.
-
Uzun yıllardır olduğu gibi bu sezon da en büyük rakibimiz Volkan Demirel.
-
Beyaz sayfa olarak düşünürsek bu sene daha fazla konuşacağımız bir başlık olur. Umarım bu konuşmaların da çoğu kısmı pozitif olur.
-
Beyaz sayfa olarak düşünürsek bu sene daha fazla konuşacağımız bir başlık olur. Umarım bu konuşmaların da çoğu kısmı pozitif olur.
Yiğithan Güveli kardeşimizi bol bol konuşacağımız bir başlık olur...
-
Yiğithan Güveli kardeşimizi bol bol konuşacağımız bir başlık olur...
Umarım kanka. Beğeniyorum kendisini. Burak da potansiyelmiş. Ayakları çok düzgün elemanın. Elmas'ı bir kenara koyarsak benim favorim de Oğuz Kağan.
-
Umarım kanka. Beğeniyorum kendisini. Burak da potansiyelmiş. Ayakları çok düzgün elemanın. Elmas'ı bir kenara koyarsak benim favorim de Oğuz Kağan.
Ya şöyle bakınca heyecan verici gençler var. Dün düşündüm de, acaba biz mi bazı şeylere çok açız diye gözümüzde büyütüyoruz bilemiyorum ama bu duyguyu yaşamayı bile özlemişiz. Yiğithan bana baya baya güven veriyor. Bazı acemilikleri var ama savunma oyuncusu sonuçta oynaya oynaya, yıllar geçtikçe tecrübe kazanacak. En azından benim futbola bakış açımda savunmacılar, hücumculara göre biraz daha geç olgunlaşıyor zira işleri yine bana göre onlara nazaran daha zor.
Volkan da olmasa çok tatlı bir takımız 8)
-
Ya şöyle bakınca heyecan verici gençler var. Dün düşündüm de, acaba biz mi bazı şeylere çok açız diye gözümüzde büyütüyoruz bilemiyorum ama bu duyguyu yaşamayı bile özlemişiz. Yiğithan bana baya baya güven veriyor. Bazı acemilikleri var ama savunma oyuncusu sonuçta oynaya oynaya, yıllar geçtikçe tecrübe kazanacak. En azından benim futbola bakış açımda savunmacılar, hücumculara göre biraz daha geç olgunlaşıyor zira işleri yine bana göre onlara nazaran daha zor.
Volkan da olmasa çok tatlı bir takımız 8)
Bence de kanka, gençleriyle bilhassa sevimli takım. Volkan artık kış uykusunda olacak bu sene. Aziz yok artık malum. :)
-
Şu anki kadrolara bakacak olursak eğer pozisyon pozisyon karşılaştırma şu şekilde yapılabilir
Kaleci GS> BJK > FB Ospina'nın geldiğini varsayıyorum BJK'ye
Sağ bek FB = GS = BJK
Stoper BJK > FB > GS
Sol bek BJK > GS > FB
Ön libero FB > GS > BJK
Orta Sahalar FB = BJK > GS
Sol Kanat FB = GS = BJK
Sağ kanat BJK > FB = GS
Forvet FB = GS > BJK Slimani'nin geldiğini varsayıyorum
-
Silimani, stoper ve Giulianonun yerine alınacak bir orta saha ile şampiyonluk gelir bence taraftarında gücüyle. Giuliano'nun bu takımda yeri yok 8 numara değil 10 numara değil kanat değil adam sahte 9 ve bizim kullanmadığımız bir pozisyon o.
Ben sol bek ve kaleci isterim ama kulübün durumu ortada.
-
Bence hala transfer bekle.ek fazla iyimserlik. Dolar da 6,68 euro da 7,63 ü gördük bugün.
-
Başarı kazanmadıkça borçlar asla azalmayacak. Onun için de bazı eklemeler şart. Slimani transferini çok olumlu buldum ama tabi Ayew, Valbuena, Eljif yerine göre de Barış ve Ferdi gibi isimlerin oynaması şart, vasat Dirar onu besleyemez. Neyse ki artık beceriksiz Aykut yerine Cocu gibi bir adam var, (tabi Dirar'dan kurtulsak iyi olur çünkü 3 sağ bek fazla ve herifte hücum özelliği yok) 1 tane de stoper kiralarız herhalde, kaleci, sol bek ve orta saha seneye artık.
-
Barış, yigithan ve elif in çıkış sezonuna hoş geldiniz
-
Slimani çok can yakacak haberiniz olsun. Fernandao'nun daha fit çevik ve nispeten süratli hali. Ayrıca Fernandao bazen havaya dikerdi falan ona göre daha iyi son vuruşları. En önemlisi Premier ligde fark yaratamayan fiziği ve hareketliliği tam bizim lige göre
-
Ligde bol bol izlemeyi umut ettiğim kadro
Volkan Isla Skrtel Zouma/Indi Hasan Ali Josef Eljif Ekici Barış Ayew Slimani
Bence kale ve biraz da sol bek hariç sıkıntılı bir yanı yok
Ama deseler ki Stoper almayalım Dirar Kameni İsmail Ozan Salih Guiliano(Sistemde yok yeri) Valbuena (Bınserveris getirecekse) gitsin, direkt kabul ederim
-
Ligde bol bol izlemeyi umut ettiğim kadro
Volkan Isla Skrtel Zouma/Indi Hasan Ali Josef Eljif Ekici Barış Ayew Slimani
Bence kale ve biraz da sol bek hariç sıkıntılı bir yanı yok
Minadan sonra Zoumayıda aldı everton
-
Bugün Sarri Chelsea maçında Jorginho ve Kanteyi yan yana oynattı önemli olan Josef ve Topalın yan yana oynaması değil hangi oyun anlayışıyla oynadıkları !!!
-
Aykut gitti oynattığı oyundan daha beteri sahada. Eeee ne anladım ben böyle S,,işten???
Yine Topal Jozef yine Şener Hasan Ali. Ee ne değişti? Koca bir hiç. Sadece kenetlenmekte taraftarla olmaz bu iş. Sağda Isla oynamalı net. Sola transfer şart. Bu boş herif topu tutup içeriye bakıp orta yapana kadar zaten kaybediyor. Bu kadar ağır beki ömrümde hayatımda görmedim. Adamı karşılarken de sürekli geri adım atarak baskı yediriyor, çünkü güvenemiyor hamlelerine salak. Eljif bu maçta neden yok mesela?? İlk Bursa maçı aldattı. O maçta da taraftar biraz itekledi, Bursa çok dengesizdi falan öyle aldık maçı. Kaleci Sol bek orta saha stoper sıkıntılı. Hem de içinden çıkılmaz sıkıntılar. Ne bok olacak bu iş anlamadım gitti. Madem böyle olacaktık Aykut neden gitti demek istemiyorum ama neden aynı oyunun daha kötüsü oynanıyor anlamıyorum. Sen farklı bir anlayış farklı bir sistem farklı oyuncularla yeni şeyler dene yenil laf edersem şerefsizim. Ama ileri üçlü hariç takım komple aynı amk ya
-
Bence biraz aceleci davranılıyor. adam geleli daha ne kadar oldu. Aykut kaç yıldır çuvalla para onlarca transfer sonunda geldiği nokta ortada. birde 10 günde 4 maç oynuyorsun. en azından birşey değişmedi demek için 5-6 hafta daha beklemekte yarar var bence. bir teknik direktörün 2 haftada ciddi yapısal değişiklik yapabilecek kapasitesinin de olabileceğine inanamıyorum. eğer böyle olsaydı her iki haftada bir teknik direktör değiştirerek doğru hocayı bulmak daha mantıklı olur. Herkes oluşan sinerjiden sonra sahada akan bir oyun bekliyor ama bu iş gerçekten uzun bir süreç istiyor. Ben en azından birşeyler denendiğini düşünüyorum. Birde eldeki malzeme belli onuda unutmamak lazım.
-
Her zamanki gibi kaleye gelen şut Volkan'ın kontrolünde gol oldu...
Takımdan ilk gönderilmesi gereken adamın neden halen takımda olduğunu anlamak cidden güç.
-
Başarılı oluruz veya olamayız onu bilemem ama hocayı ve yönetimi eleştirmek şu an için çok saçma. Özellikle bazı yerlerde daha şimdiden başkanı eleştirenler var. Bunların Fenerbahçeli olduğuna inanmıyorum. Takım isterse ilk 5’e giremesin önemli değil.
Eleştirilen yerlere gelirsek ben de aynı fikirdeyim. Sol bekimiz berbat. Bir maçta bir gol pası veriyor, beş maç önündeki adama pas veremiyor. Gerekirse Dirar sağ bek, İsla sol bek oynamalı veya transfer sezonu bitmeden oraya bir genç oyuncu alınmalı.
Bu takım Mehmet Topal ile çok yeteneksiz bir takıma dönüşüyor. Adam ilerdeyken bile geriye oynuyor veya pas hatası yapıyor. Büyük takım topçusu olamaz. Kesinlikle yedek beklemeli.
Volkan da her sene olduğu gibi sezona kötü başladı. Bence onun da yedek kalma zamanı geldi. O yedek kalınca Kameni değil Berke oynamalı.
-
Geçen seneki çakma teknik direktör ne yaptıysa adamlar futbolu unutmuş. Bu kadar kötü ve düzensiz oynayabilmek gerçekten başarı. Yani bir takımda kimse mi top almak için boşa kaçmaz, kimse mi topu alıp gitmez. 90 dakika boyunca kendi yarı sahasında dikilen 6 tane herif yavaş yavaş pas yapıyor, arkalarında da bir çöp kovası dikiliyor. Hücuma çıkılan ender anlarda da kimse ne yapacağını bilmiyor, herkes birbirinden bir hareket bekliyor. İçeri bakmadan yapılan garip orta denemeleri, rakibin tüm oyuncuları içeride dizilmişken saçma derinlemesine pas girişimleri falan rezillik... Hain Aykut'un takımın genlerini bozarak bu kulübe verdiği zarar tarihe geçer.
-
Takımın çok ciddi genleriyle oynadılar. O kadar eridik ki, dün sahaya çıkan isimlerden en iyileri, 2005, 2006, 2007, 2011 yıllarındaki kadroya en fazla yedek olurlar. 5 yıldır tek bir başarı yok..
Cocu ne yapsın? Kendisi mi oynayacak ( ki bence oynasa sahadakilerden daha faydalı olur.) Eldeki isimlerle bizi şampiyon yapacak futbol oynanmıyor işte. Ancak vasat anadolu takımı gibi oynarsın, berabere kalınca yada göte bala yenince sevinirsin. Üstüne bir de maddi sıkıntılar gelince iş iyice kötüleşti. Aykut, Aziz vs demenin anlamı yok. Onlar kalsaydı belki bu sene Ali Koç/Cocu dan 3 4 puan fazla toplarlardı ama gelecek daha da karanlık olurdu, 15 seneye kalmaz 40 yıl öncesiyle övünen bugünün Trabzonspor u gibi olurduk.
Herşeye rağmen olumlu şeyler oluyor, para getiren ve fayda vermeyen isimler satılıyor (Giuliano da gidiyor inşallah, sırada da Kameni ve Dirar var deniyor), gelecek vaadeden gençler geldi, kaliteli yabancılar kiralanıyor.
Öte yandan dünkü maçı Topal-josef ile tamamlamış olmamız, her değişiklikle sahada 30 tane değişiklik yapılması gibi beni endişeye sevkeden konular da yok değil. Bunları Cocu nun ligimizi tanımlamasına bağlamak istiyorum. Umarım ilerleyen haftalarda daha da güzel futbol oynar ve bunu da sonuca yansıtmaya başlarız.
-
Cocu'nun yine Jozef Topal oynamasına çok takıldım ben ya sadece. Ve kötü futbol mağlubiyet değil de bir oyun anlayışı görememek kızdırdı beni. Hani göreyim sahada yapılmak istenen bişey olsun yapılamasın yenilelim ağzımı bile açmam. Asla Aykut olsa daha iyi olurdu demem demedim demeyeceğim de. He şunu söylemeden edemeyeceğim. Malzeme malzeme diyoruz da şu haliyle bile GS BJK Başakşehir dışındaki takımlara karşı arada uçurum var (sahaya hiç yansımıyor o ayrı) ben agresiflik göremedim kimisi buna ruh kimisi agresiflik der her ne olursa olsun sahada göremedim ben bunu. Adamlar geliyor basıyım bi yıldırayım falan yok yanında refakatçi gibi yürüyorlar sadece. Fizik kondisyon bana pek iyi gelmedi takımda
-
Cocu'nun yine Jozef Topal oynamasına çok takıldım ben ya sadece. Ve kötü futbol mağlubiyet değil de bir oyun anlayışı görememek kızdırdı beni. Hani göreyim sahada yapılmak istenen bişey olsun yapılamasın yenilelim ağzımı bile açmam. Asla Aykut olsa daha iyi olurdu demem demedim demeyeceğim de. He şunu söylemeden edemeyeceğim. Malzeme malzeme diyoruz da şu haliyle bile GS BJK Başakşehir dışındaki takımlara karşı arada uçurum var (sahaya hiç yansımıyor o ayrı) ben agresiflik göremedim kimisi buna ruh kimisi agresiflik der her ne olursa olsun sahada göremedim ben bunu. Adamlar geliyor basıyım bi yıldırayım falan yok yanında refakatçi gibi yürüyorlar sadece. Fizik kondisyon bana pek iyi gelmedi takımda
O dediğin eksikler yılların birikimi malesef. Kolay degi bir günde kabuk değiştirmek.
-
Galatasaray'ın orta saha ve ilerisi baya bir ürkütücü oldu.. Fernando Emre Ndiaye üçlüsü Sağda solda iki uçurtma Onyekuru Rodrigues Forvette Gomis yada belki bir transfer yapacaklar. Kalecileri Muslere bekleri zaten iyi Mariano Nagatomo tek eksikleri stoper onu da alırlarsa eğer kusursuz bir takım oldular diyebiliriz. Orta saha kurguları çok iyi özelikle 3 farklı tipte birbirini tamamlayacak oyuncu..
Off bir tek bu bokları övmediğimiz kalmıştı
-
Galatasaray'ın orta saha ve ilerisi baya bir ürkütücü oldu.. Fernando Emre Ndiaye üçlüsü Sağda solda iki uçurtma Onyekuru Rodrigues Forvette Gomis yada belki bir transfer yapacaklar. Kalecileri Muslere bekleri zaten iyi Mariano Nagatomo tek eksikleri stoper onu da alırlarsa eğer kusursuz bir takım oldular diyebiliriz. Orta saha kurguları çok iyi özelikle 3 farklı tipte birbirini tamamlayacak oyuncu..
Off bir tek bu bokları övmediğimiz kalmıştı
Aynı konuşmayı bir arkadaşımla yaptım bu akşam. Bir stoperle rahat şampiyon olurlar bu senede.
-
Bu akşam önemli, kazanmamız lazım. Umarım hem kazanır hemde umut veren bir oyun izleriz.
-
Simdiden hüküm vermek ve ön yargı oluşturmak istemiyorum ama iyi bir hoca ikinci devreye de Dirar ile başlamazdı. Adam resmen futbol katili... Safi zarar...
-
Korkunç, korkunç derece yetenek özürlüsü bir takım... Böyle kazma isimlerle yeniden yapılanma olmaz. Galatasaray'ın Basketbol Süper Liginde bu sezon şampiyonluk şansı ne kadar ise Fenerbahçe'nin de bu kadro ile futbol liginde şansı ancak o kadar... İlk beşte yer almak bile başarı olur sezon sonu...
-
Transferler de eskilerden daha yetenekli değil ne yazık ki. Bir tane iyi ki almışız denilecek transfer olmaz mı yaa?
-
2004-2013 yıllarındaki kadroların vasat isimleri bugünkü takımla top diye oynar..
Bekler vederson-serkan balcı, önder turaci-
Defansın göbeğinde, deniz-bilica
Kanatlara mehmet yozgatli-deivid
Orta sahaya baroni-Selcuk-ozer hurmacı .
Bide takım borç batağında düşmüş durumda kadroyu böyle vasatlaştırırken.
Tabi Cocu da neden bu kadar seyreder, dirar ı oynatır vs.. bir sürü soru geliyor insanın aklına.
-
Futboldan nefret ettim yıllardır bu takım yüzünden. Her hafta sıradan iki anadolu takımının maçı oynanıyor sanki. Gidenler vasat gelenler daha vasat. Zerre kadar büyük takım havası yok. Yenik duruma düşüyor maç bitiyor. Maçı çevirme şansları sıfır. Kalecisinden forvetine hepsi birbirinden bok. Bu takıma ne 1-2 tanesi 15-20 tane adam lazım. Tamamı çöp.
-
Ortasahasında Mehmet Topal, sol beki Hasan Ali, sol açığı Alper, sağ açığı Dirar olan bir takım kolay kolay istediğimiz topu oynayamaz. Takım pas yapamıyor. Herkes yanındaki adama bile pas veremiyor. Hasan Ali çizgiye inmeden ortasahadan orta açmaktan ne zaman sıkılacak merak ediyorum. Mehmet Topal defanstan aldığı topu ne zaman ileriye oynayacak merak ediyorum.
Kötü oynamıyoruz. Geçen hafta Malatya deplasmanında 1 pozisyon verdik gol yedik, bu hafta İzmir deplasmanında pozisyon vermeden gol yedik. Sıkıntı hücumda. Daum’dan sonraki son 8 senede sadece Ersun zamanında hücum futbolu oynadık. Geri kalan 7 yılda (4 yıl Aykut, 1 yıl Vitor, 1 yıl İsmail, 1 yıl Advocaat) hep defansif düşünceli hocalarla çalıştık. Takım resmen hücum futbolu oynamayı unuttu.
Ne olursa olsun hocanın ve yönetimin arkasındayız. Aykut 4 sene bu takımı yönetti ise Cocu da 1 sene (kimse eleştirmeden) yönetebilir. Bu sene şampiyonluk beklemiyoruz. Olursak seviniriz o başka.
Sizden tek isteğimiz kaybetsek de Mehmet Topal ile, Hasan Ali ile, Dirar ile, Volkan ile kaybetmeyelim. Bunları kesin artık takımdan.
-
Zico yu da unutmamak lazım.
Sent from my iPad using Tapatalk
-
Benim bu Cocu'dan umudum falan kalmadı. Normalde evet saçma, 3. Haftadan yeni gelmiş hocaya bunlar söylenmez ama görünen köy de kılavuz istemiyor. Ben herhangi bir oyun anlayışı doğru yerleşim vs hiçbir şey görmedim. Bunları görsem sonuç kötü olsa eyvallah derim.. Ne çıkan 11 mantığı uygun ne de yapılan değişiklikler
-
Aykut Kocaman ve Aziz Yıldırım kadro olarak çok vasat bi Fenerbahçe bıraktı ama Ali Koç’ta Fenerbahçelilerin görmek istemedigi seyleri çok net görmüş olmalıydı.Çok büyük transferler yapsın takımı komple değiştirsin gibi bi beklentim yoktu ama Senelerdir Volkan kalecilik yapamazken senin yine kaleyi Volkan’a teslim etmen kabul edilemez.3. Haftadan şampiyonluk yarısında çok net geride kaldık daha transferler tamamlanmadı yine Aziz’i eleştirdiği bir noktaydı geç transferler.Birde bu hollandalı Aykut Kocaman’ı nerden bulduk ya.Gerçekten artık sanki uzun bir süre güzel gün göremicez gibi öyle bi çıkmaza girmişizki kim gelse kimler alınsada vasatlık yapışmış kodlarımıza ABV aziz
-
Maçtan önce ilk 11'i görünce moralim bozulmuştu zaten, böyle bir sonuç şaşırtmadı.
Kolayca kazanılabilecek bir maçtı fakat yenilen goldeki bireysel hata ve değerlendirilemeyen pozisyonlar pahalıya mal oldu.
Ben transferler konusunda karamsar değilim fakat Cocu'nun tercihleri oldukça sıkıntılı.
-
Ağzım bozulacak kusura bakmayınız, duygularımızı ifade edemeyecek noktaya geldik.. Bu AMK Cocuuu bizle dalga mı geçiyor??
Ayew'in Sol Barış'ın sağ olduğunu bilmiyor mu bu mal?? Bi Oraya bi buraya koyuyor bu Adamları aptal gibi.
-
Mehmet Topal: "Düşünüyorum ama cevap bulamıyorum. Kaleye ilk gelen top gol oluyor. Kafayı yiyeceğim!"
;D :D ;D
-
Mehmet Topal: "Düşünüyorum ama cevap bulamıyorum. Kaleye ilk gelen top gol oluyor. Kafayı yiyeceğim!"
;D :D ;D
Meali : Kaleye ben geçsem daha az yerim, bu AMK ayısıyla takım arkadaşı olduğum için utanıyorum ;D
-
Volkan, Hasan Ali, Topal, Dirar, Alper gibi çöpler dururken ne umuyordu yönetim. Slimani rakiplerde olsa en az 15 gol atardı ama adam burada top alabilmek için çırpınıyor. Aykut'un bu takımın başına geçtiği gün felaketimiz oldu resmen.
-
Mehmet Topal: "Düşünüyorum ama cevap bulamıyorum. Kaleye ilk gelen top gol oluyor. Kafayı yiyeceğim!"
;D :D ;D
Meali : Kaleye ben geçsem daha az yerim, bu AMK ayısıyla takım arkadaşı olduğum için utanıyorum ;D
Kendi kaçırdığı golü halı sahada kaçırsalar, daha çağırmazlar. Kaleye gelen ilk topun gol olmasından önce, ben nasıl hala Fenerbahçe forması fiyiyorum diye kafa çatlatsın Topal efendi.
-
Gs kadrosu:
Muslera
Nagatomo-Umut(?)
Macon-Transfer-Serdar-Ahmet
Mariano-Linnes-Tarık
Fernando-Donk-Tolga
Ndiaye-Selçuk
Belhanda-Emre
Rodrigues-Onyekuru-Feghuli-Sinan
Modeste(?)-Eren-Muğdat
Şu kadroyla bizim kadroyu kıyaslayınca belki forvet hariç daha iyi olduğumuz bir bölge yok !!!
-
Kendi kaçırdığı golü halı sahada kaçırsalar, daha çağırmazlar. Kaleye gelen ilk topun gol olmasından önce, ben nasıl hala Fenerbahçe forması fiyiyorum diye kafa çatlatsın Topal efendi.
Ben topa öyle bir dokunuş yapıp kaleyi tutturabilmesine şaşırdım :D Bence de pas özürlü olduğu için üst seviye takımda ilk 11 oyuncusu olamayacak kapasitede birisi.
Bu arada Beşiktaş maçında Antalyaspor'lu Boffin, Volkan'ın sezon boyunca yaptığı kadar kurtarış yaptı.
-
Kendi kaçırdığı golü halı sahada kaçırsalar, daha çağırmazlar. Kaleye gelen ilk topun gol olmasından önce, ben nasıl hala Fenerbahçe forması fiyiyorum diye kafa çatlatsın Topal efendi.
Çerçeveyi direk olarak bile olsa tutturmasının şaşkınlığımdayım abi hala ;D
-
İlk devre itibariyle ve nazar değmesin kaydıyla yazayım da... Seneler sonra bir maçı kalede "kaleci var" olarak oynamak ne güzel...
-
İnşallah yanılırım ama bu Slimani'de bir Guiza potansiyeli var. Çok iyi niyetli ama...
Not: Daha yazmam ile golü atması bir oldu. Otuz saniye sonra... :)
-
İnşallah yanılırım ama bu Slimani'de bir Guiza potansiyeli var. Çok iyi niyetli ama...
Not: Daha yazmam ile golü atması bir oldu. Otuz saniye sonra... :)
Slimani konusunda bana güven abi sen 8) 3-2 geriye düştük. Orta Sahayı inanılmaz hızlı ve rahat geçiyorlar. Bekler de ayrıca delik deşik vaziyette. O kadar o bölgede oynayacak Adam varken Reyes ön libero ne alaka ya? Orda oynamışlığı var olayını geçelim lütfen bariz sırıtıyor ben bu bölgenin oyuncusu değilim diye
-
Cocu ilk yarının sonunu göremez. Şu oyun anlayışıyla, oyuncu tercihleriyle ve oyuna müdahaleleri ile hemen gönderilmesi gerekiyor bunun sonuçlarla alakası yok
-
Harun'un yediği 3. Gol tam bir Volkan Demirel gol yiyişiydi 😂
-
Mehmet Topal yeni transfer Reyes'i görünce gözüme Stephan Appiah gibi görünmeye başladı.
-
Mehmet Topal yeni transfer Reyes'i görünce gözüme Stephan Appiah gibi görünmeye başladı.
Abi ben anlamıyorum ki bu Cocu'yu. Bok mu var da stoperi ön liberoya koyuyorsun. Maçı verdi herif ya bu tercihiyle. Adam normalde stoper olduğundan yerini çok boşalttı Kayserispor ataklarını karşılayamadı ve bu yüzden çok rahat ve hızlı geçtiler orta sahayı.
Kendini göndertmeye çalışan Adam yapmaz bunu ya. Tamam Jailson Benzia vs girsin takıma oynatma o Zaman Topal'ı ama bu maçta gerek yoktu. Çık işte Harun Şener yada Isla Skrtel Reyes Hasan Ali Topal Eljif Ekici Valbuena Ayew SLimani
-
Şamil adlı o.çocuğu seni futbol hayatına mı kast ediyorsun 18 yaşındaki çocuğun
-
Harun'un yediği 3. Gol tam bir Volkan Demirel gol yiyişiydi [emoji23]
Skrtel attı. Kalede Volkan olsa 5 olmuştu Kayseri.
-
Mehmet Topal yeni transfer Reyes'i görünce gözüme Stephan Appiah gibi görünmeye başladı.
Reyes neden orta sahada oynuyor anlamadım.
-
Skrtel attı. Kalede Volkan olsa 5 olmuştu Kayseri.
Skrtel'in attığı 2. Gol değil miydi ya?? Ben sağ çarprazdan yakın direğe vurarak attıkları golü diyorum. Vay vay ya yediğimiz golleri karıştırır olduk AMK yerinde
-
sezonu kaybetmek istemiyorsa Ali Koç Cocu'yu bu gece göndermeli
-
Harun ve Skrtel'e yazar bu mağlubiyet...
Reyes'in pek hazır görünmediği halde mevkisi olmayan bir yerde 70 dk. oynaması da tartışılabilecek bir tercih.
-
4 maçta 3 puan... Cocu hazırlık maçlarında verdiği pozitif enerjiyi geri almak üzere. Yahu bari Neudstadter'i ön libero yap, Reyes ne alaka. Geriye düşmüşsün ama gidip 4 2 4 gibi bir fantezi deniyorsun. İleride 3 tanesi yeni olan 4 tane adam dikiliyor ama top gelmiyor, ortada Eljif tek başına kalmış yanında da Topal kazması var. Bu oyunla ileride 10 tane adam dizsen ne olacak. Bekler zaten leş, ligin en kötü bekleri cidden bizde. Vasat Şener 90 dakika çimleri öptü, Bilal kaç kere bununla alay edip ekarte etti sayamadım.
-
Cocu'yu yazar bu maç. Kadro tercihi yanlış. Oyuncu yapısına ters oynatılmak istenen futbol.(gerçi o futbolu da hala çözemedim o ayrı) Stoperdeki sıkıntıya çare olsun diye yeni alınmış Stoperoğlu Stoperi ön liberoya orta sahaya yaklaştırıp koyarak takımda denge falan bırakmadı. Elleriyle verdi maçı
-
bu maç yüzde doksan dokuz değil yüzde yüz hocaya yazar.
Bilal üst düzey bir oyuncu olmayabilir ama 11 tane transfer yaptık adam eksiltebilen bir oyuncu hala sahada yok. hele hele orta saha namına hiçbir şey yok skandal
Ali Koç biz uzun vadeli plan yapıyoruz dese de bu hoca bize önümüzdeki yıllarda da başarılı olması zor kaldı ki kulübün ve taraftarın ne maddi ne de manevi olarak buna dayanacak gücü yok
-
Korkunç bir takım. Koskoca Fenerbahçe nasıl oyunculara forma giydiriyor.
Keşke geçen seneki takım aynen kalsaydı. Gidenlerin çok daha vasatları dolduruldu takıma. En azından yine ilk 2 zorlanır, bir şekilde avrupaya gidilirdi.
Maç olduğundan bile haberimin olmaması ne kadar acı. Rastgele tv'yi kurcalarken 2-2'yi gördüm. Sonra da yenildik. Adamlar hafta başından beri kazanmaya gidiyoruz diyorlardı. Geldiler ve kazandılar. Haftaya Konya'nın başı kel mi göreceğiz. Şu takımın adı Fenerbahçe olmasa tarihi skorlar alabilir bu sene. O isim de bakalım ne kadar kurtaracak bizi.
-
bu takıma ilişkin umut taşımaya gerçekten çok ihtiyacım var. Bu sezona çok hazırdım kaç senedir kim gelmiş kim gitmiş ona bile bakmıyordum ama bu sezon geçekten yeniden bir heyecan geldi bana futbol takımı ile ilgili. O yüzden hiç bir olumsuzluk görmeyeye çalışıyordum ve hocanın bir bildiği vardır mutlaka diyordum ancak bugün gerçekten birşeyler fena yanlıştı.
Yani Elif tk başına ön libero oynasa ve 5 yesek yine anlarım hatta Ekici oynasa 8 yesek onunda anlarım. İleriye dönük bir plandır yerleşim oturunca sistem düzelir falan diye ama kalkıpta Reyes niye önlübero oynar hemde 70 dakika ve bu sürenin her dakikasında ben burada yapamıyorum diye bağırırken onu gerçekten anlamadım. Bu adamın orada oynamayacağı kesin üstelik zaten oraya bir transfer daha yapılmış. Yani al Reyesi stopere koy yine 3 tane kalesine gol atsın sorun değil, yerine alışması için zamana ihtiyacı var dersin. Ama bugünki dizilişin mantığı nedir hiç anlamadım.
bir diğer anlamsız hamlede iki top tutan orta sahayı alıp yerine iki forvet koymak cidden ne düşündüğünü bize bir açıklaması lazım Cocu'nun. Belki ben göremiyorumdur ama cidden bana çok ama çok fahiş teknik direktörlük hataları gibi geldi.
-
Tarihimizde hiç üst üste 3 lig mağlubiyeti var mıdır acaba? Yol yakınken Cocu ile yolları ayırmak gerek bence.
-
Bugünün en günahsız oyuncusu Harun Tekin'dir. Takımda orta saha defans namına bir şey yok adam ne yapsın. Adamlar elini kolunu sallaya sallaya kalemize kadar geldiler bütün maç.
-
Yeni yapılanma sadece genç ve ucuz isim almakla olmaz. Kaliteli isimlerle olur. Bizim kadro kalitemiz çok düşük. Bu takımın sezon sonunda ilk beş içinde yer alması çok zor diye yazmıştım geçen hafta sonu... Bu hafta yeni isimlerin aksini düşündürecek bir ışık vermelerini çok isterdim.
Hocaya fazla yükleniliyor kanaatindeyim. Belli ki cesur bir isim ve denemekten korkmuyor. Arayış içinde... Geçmişteki birçok hoca gibi Nato mermer, Nato kafa olmaması en hoş yanı... Dirar basta olmak üzere geçen haftanın kötü isimlerine kesik atması, hatada ısrar etmeyisi çok olumlu... Hazırlık maçlarında yapacağı denemeleri ancak yapıyor. Fakat o kadar kötü bir kadromuz var ki, gelen gideni aratıyor. Hasan Ali yerine bir sol bek alaydık eminim ki onu bile arardık. Öyle kötü gelenler...
Yediği üçüncü gole rağmen Harun, Volkan'dan daha güven verici...
-
Takım maddi olarak ve oyun niteliği bakımından enkaz halinde. Öncelikli olarak taraftarın bu değişim süreci için destek olması şart. Ben kendi adıma bu seneyi yok sayıyorum başarı bakımından, daha evvel de belirttim. Ne kazanılsa kar olarak bakacağım ve oyuncu gelişimi kısmı çok daha önemli olacak kendi adıma.
Futbol olarak da 1 ay içinde çok daha iyi olacağız. Forvetsiz ve CL oynayacak Galatasaray'la ne yaptığı belli olmayan, kendi içinde çekişme yaşayan Beşiktaş'ın bize fark atabileceğini düşünmüyorum. Fiziksel yüklemenin ağırlığından kaynaklı bir atalet olduğunu düşünüyorum. 1 ay sonra tekrar konuşalım.
-
Kimisi 1 tam maç bile oynamamış, kimisi bırak oynamayı, 18 kişilik kadroda bile olmayan transferleri gömmeden önce bir kaç maç oynamalarına müsaade etsek iyi olur bence :D
-
Takım maddi olarak ve oyun niteliği bakımından enkaz halinde. Öncelikli olarak taraftarın bu değişim süreci için destek olması şart. Ben kendi adıma bu seneyi yok sayıyorum başarı bakımından, daha evvel de belirttim. Ne kazanılsa kar olarak bakacağım ve oyuncu gelişimi kısmı çok daha önemli olacak kendi adıma.
Futbol olarak da 1 ay içinde çok daha iyi olacağız. Forvetsiz ve CL oynayacak Galatasaray'la ne yaptığı belli olmayan, kendi içinde çekişme yaşayan Beşiktaş'ın bize fark atabileceğini düşünmüyorum. Fiziksel yüklemenin ağırlığından kaynaklı bir atalet olduğunu düşünüyorum. 1 ay sonra tekrar konuşalım.
Abi her şey doğru yapılmaya çalışılsa da olmasa eyvallah dert yok. Ama ne sahaya çıkan kadro ve diziliş doğru ne de yapılan değişiklikler. Hatta oyun anlayışı ve uygulama da facia. Mesele bazı şeyler görecelidir. Kimi der Isla oynasın kimi der Şener. Kimi der 4 3 3 oynamak lazım kimi der 4 4 2. Ama futbolun Fsini bilen herkes ilk maçına çıkan stoper Reyes'in ön libero oynatılmaması gerektiğini bilir. Oyuncuyu mu tanımıyor bilmiyor Cocu yada futboldan mı anlamıyor?? Tamam Topal haftaya oynamasın koy Jailson'u ama kimse kusura bakmasın şu yedek kulübesi dahil sahaya çıkan oyuncular arasında orada tek oynayacak oyuncu Topal'dır. Ve iddia ediyorum bu maç bu şekilde bitmezdi. Doldur boşalta dönmek nedir ya Fenerbahçe bunu yapar mı?? Şansa ne olursa mantığı yani bu.
EN FENASIIIIII COCU MAÇ SONU MÜTEVAZİ OLALIM ŞAMPİYONLUK KONUŞMAYALIM DİYOR. BU ADAM NEREYE GELDİĞİNİN VS FARKINDA DEĞİL GALİBA. DE Kİ ŞAMPİYONLUK KONUŞMAK İÇİN ERKEN TAKIMIN BİRBİRİNE ALIŞMA SİSTEMİME ALIŞMA SÜRECİNDE PUAN KAYIPLARI OLABİLİR ANCAK YAKIN ZAMANDA TARAFTARLARIMIZ SAHAYA VE SKORA BAKTIĞINDA MUTLU OLACAK. BUNU SÖYLE EYVALLAH. BİZ ZATEN ŞAMPİYON OLACAĞIZ İKİNCİ KİM DİYEN HOCADAN MÜTEVAZİ OLALIM ŞAMPİYONLUK KONUŞMAYALIM DİYEN HOCAYA..
BAKIN ŞAMPİYONLUK KONUŞMAYALIM DEMEKTE DE DEĞİL SIKINTI ALTINI ÇİZEREK SÖYLÜUORUM ASIL SIKINTI SÖZ MÜTEVAZİ OLALIM KISMI.
HATIRLAYIN MÜTEVAZİLİK FUTBOLDA GENELDE NE İÇİN KULLANILIR?? MÜTEVAZİ BİR ANADOLU TAKIMI DERLER FALAN...
-
Ben de hocaya destek olunması fikrindeyim. Hocanın en büyük yanlışı son 3 maçtır yaptığı takım gerideyken ortasaha çıkarıp forvet alması. Bu taktik 90’lar ve 2000’ li yılların ilk yarısında işleyen bir taktikti. Artık hiçbir takım bu şekilde maç döndüremez. Reyes konusunda haklısınız ama Mehmet Topal’dan o kadar bıktım ki. Girdiğinde bile 2 basit top hatası yaptı. Bu adam bizim takımın oyuncusu değil. İyi niyetle ve iyi insanlıkla bu takımda forma alınmaz. Yeteneği ne yazık ki yok.
Lütfen takıma destek verelim. Bu takım oturacak.
-
Şu ana değin oynanan maçlara bakarsak hocada çok net sıkıntı var. Her maç "bir de şunu deneyeyim, bakalım ne olacak" kafasıyla takım kurarsa ve maç içinde böyle değişiklikler yapmaya devam ederse bu iş olacak gibi görünmüyor.
Zaten şimdiden "neden Ersun Yanal değil de Cocu" tepkileri ayyuka çıkmaya başladı.
-
Burada bir de şu var: ben 1982-1983 sezonundan beri ligi takip ederim. Teknik Direktör performansları açısından (özellikle 4 büyükleri kasdediyorum) Cocu durumuna düşüp toparlamış bir figür hatırlamıyorum. Belki biraz Fatih Terim 1996 performansı söylenebilir ama oda böyle bir keskin durumda değildi. Ortalama giderken bizden aldığı farklı bir mağlubiyetle sarsılmış ve toparlamıştı. İnşallah hayır olur diyeyim
-
Harun
İsla
Skrtel
Reyes
İsmail
Jailson
Eljif
Benzia
Ayew
Valbuena
Slimani
Sanırım son çare bu kadroyu denemek. Defansta yetersiz olsa da İsmail'e şans verilebilir, açık oyuncusu olarak yetiştiği için hücumda daha etkili olma şansı var. Volkan ve Topal gibi herifler de bir daha şans bulamamalı. Fizik durumlarına göre Ekici veya Barış da bu kadroya girebilir ama ana rotasyon böyle olmalı.
-
hocanın çıkarttığı onbirlerin, oyun planı, oyuncu değişiklikleri ve oyuna müdahaleleri ışık vermiyor. iyi bir sistemin olabilir bunun hiçbir önemi yok bu sisteme uygun malzemeler olmadıktan sonra. önemli olan malzemeye uyugun sistemi oturtmak. ayrıca oynadığımız takımların hiçbiri benfica da dahil hadi benficayı sayma ligdeki takımlar üstün takımlar değil. tamam ffp var, mali durum kötü ama mali durumu iyi olan takım var mı? ffp ise gs ve bjk de de var. 11 tane transfer tamamen yeni bir takım çıkartacak sayıda transfer yapmışız. karşımızda ligi alıp götürecek takım yokken bir sene daha sabredelim demek sadece bahane yazık olur, bütün fenerbahçelileri üzmekten başka birşey olmaz
-
Hakan yaman hariç kimse takımdaki oyuncular kötü demiyor, şaşırıyorum gerçekten. Herkes hocaya ve taktiklere takmış. 2 hafta önce herkesin memnun olduğu hoca bu degil miydi?
Bizim takım kötü ve vasat oyunculardan kurulu. 2-3 isim hariç tamamı vasat adamlar. Birbirlerine alışırlar, 4-5 galibiyet ust uste de alabilirler ama bu takım kapasite olarak hiç bir şekilde yeterli değil, 11 değil 21 tane de adam alabilirsin. Maksat transfer yapmaksa eger. Ama seni geri götürdükten sonra hicbir anlamı yok.
-
Hocadan memnunum diyen simdiye kadar kimseyi girmedim ve su ana kadar memnun edecek bir icraati yok.
Bu kadro turkiye ligini sampiyon olmasi icin gayet yeterli bir kadro. Hatta soyle ki aziz tildirim doneminin tamamini da dahil ederaek sampiyon olamadigimiz sezonlarda kadromuz sampiyondan daha kotu diyebilecegimiz sezon birkac tane sadece.
Bu saatten sonra hoca 11 transfer tapmis takima 1 yabanciya da lisansini iptal edecegiz yani 12 kadro yetersiz derse dunyanin neresi e gidersen git sen beni aptal yerine koyuyorsun der. Ayrica kadro 30 kisiyi gecti pekcok iyuncudan faydalanma umkani da olmayacak.
Begenilmeyen pekcok oyu cuya baktigimizda roman rus milli, isla, dirar, topal, hak hepsi milli takim oyuncusu
-
Hocadan memnunum diyen simdiye kadar kimseyi girmedim ve su ana kadar memnun edecek bir icraati yok.
Bu kadro turkiye ligini sampiyon olmasi icin gayet yeterli bir kadro. Hatta soyle ki aziz tildirim doneminin tamamini da dahil ederaek sampiyon olamadigimiz sezonlarda kadromuz sampiyondan daha kotu diyebilecegimiz sezon birkac tane sadece.
Bu saatten sonra hoca 11 transfer tapmis takima 1 yabanciya da lisansini iptal edecegiz yani 12 kadro yetersiz derse dunyanin neresi e gidersen git sen beni aptal yerine koyuyorsun der. Ayrica kadro 30 kisiyi gecti pekcok iyuncudan faydalanma umkani da olmayacak.
Begenilmeyen pekcok oyu cuya baktigimizda roman rus milli, isla, dirar, topal, hak hepsi milli takim oyuncusu
bunu desteskleyecek bir not son yirmi senede sadece gs, bjk ve ts maçlarına baktığımızda bayağı bir üstünlüğümüz söz konusu.
bu sezonki lig mağlubiyetlerimiz de kayseri, göztepe ve malatyaya karşı yani bizden iyi takımlar değil
-
Olay şu mesela torbada 25 tane mavi ve beyaz bilye vardı. Ama bize sarı bilye lazımdı. Altın sarısı şöyle kaliteli.. Biz bu 25 Bilyeden birkaçını çöpe attık. Yerine 2 3ü sarı gerisi yine beyaz ve mavi11 tane bilye aldık. Bu da sadece 1 tık kalite artışı demek oldu. Bunun yerine 6 7 tane bilye alsaydık ta bunların 5 tanesi sarı bilye olsaydı daha iyi olmaz mıydı?? He artık biz aldığımız beyaz mavi bilyeleri cilala parlat sarı bilye yapacağız bunu yapmalıyız diyenler olabilir. İnşallah bu kısımda şans ta yanımızda olur ve çektikleri gırtlağa dayanmış bu camianın da buna takati ve sabrı olur
-
Halihazırda 4 maçta üst üste 3 mağlubiyetimiz var. Bunun başat müsebbibi; oldukça kararsız ve ne yapmaya çalıştığı anlaşılamayan bir menajer. Menajerin durumu böyleyken, buna ek olarak, bir kaç gün önce transfer edilmiş ve daha ilk 11'e monte edilecek (veya en azından denenecek) 3 futbolcu da var.
Bu hafta üst seviyedeki rakipler neyse ki puan kaybettiği için ağır yara almadık. Bu vaziyetteyken Mili maç arası denk gelmesi taşları yerine oturtmak için iyi bir fırsat oldu. Beşiktaş ve Başakşehir maçları içeride olmasının avantajını kullanarak, Konyaspor maçıyla birlikte galibiyet serisi yakalamamız lazım.
-
Hakan yaman hariç kimse takımdaki oyuncular kötü demiyor, şaşırıyorum gerçekten. Herkes hocaya ve taktiklere takmış. 2 hafta önce herkesin memnun olduğu hoca bu degil miydi?
Bizim takım kötü ve vasat oyunculardan kurulu. 2-3 isim hariç tamamı vasat adamlar. Birbirlerine alışırlar, 4-5 galibiyet ust uste de alabilirler ama bu takım kapasite olarak hiç bir şekilde yeterli değil, 11 değil 21 tane de adam alabilirsin. Maksat transfer yapmaksa eger. Ama seni geri götürdükten sonra hicbir anlamı yok.
İlhan hocam,
http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163338#msg163338 (http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163338#msg163338)
http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163389#msg163389 (http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163389#msg163389)
daha nasıl söyleyelim.
Ama geçen senekiler vs ile ancak günü kurtarırız. Gelecek için köklü değişiklikler yapmak gerekiyor.
FFP ye takılmış durudmayız 2 senedir.
Borç için telaffuz edilen rakam 621 milyon euro. Geçen 2-3 senede saçılan paralar, yapılan deli kontratlar... Hepsi giren şemsiyeyi oluituruyor.
Kulübün bütün gelirleri lira, 1 Haziran 31 Ağustos arasında Euro daki artış miktarı 2,28, (bu da, o şemsiyenin nasıl açıldığıdır). toplam borcu liraya çevirine sadece kur farkından giren miktar 1,4 milyar lira yapıyor. Yani 189 liradan 7.5 milyon forma satmak lazımki sadece bu farkı kapatsın.
Gidenler, Guliano, Josef, Fernandao ilk 11 oyuncularıydı, yerleri dolmadı ama hem kulübün maaş yükü hafifledi hemde ciddi bir bonservis getirisi oldu.
Alınan oyuncular... Sadece Slimani bu kadroya yakışan isim kabul edilebilir (ki o da kiralık). Birde Barış-Berke-Ferdi (ki daha göremedik hiç kendisini) genç olmalarından dolayı kabul edilebilir. Birde Harun bence. Kalan Ayew, Benzia, Reyes, Frey, Jailson, Tolga hep soru işareti, tek artları düşük maaş.
Yönetim, bence tek hataları Volkan ile sözleşme yenilemek oldu.
Cocu, her maç akıl almayan hamleleri oluyor. Josef-Topal ı yanyana oynatması, Dirar ile maça başlaması, defans rezil iken, defans için alınan adamı orta sahada oynatması, sonrasında ortasahasız 3 forvet e dönmesi... Bir değişiklikden sonra sahadaki herkesin yerinin değişmesi, oyuncuları asıl mevkilerinden farklı yerlerinde kullanması gibi..Birde ben ülkemizde başarılı olan Hollandalı hoca hatırlamıyorum, Hiddink, Advocat, Reikerink, Rijkaard.. Umarım Cocu bu listeye girmez.
Herkes kendisini Zico, Ersun ile falan kıyaslıyor ama maalesef onlar kadar şanslı değil. Elinde takıma liderlik yapabilecek ne bir Alex var ne bir Emre ne de o zamanlardakine yakın bir kadro..
Bu sene, takımın sistemi az çok otursa, gelecek yıl için etkin bir transfer dönemi de geçirebilirsek benim için için yeterli olur.
-
Bu lig orta saha ligi. Orta sahayı sağlama alacaksın başka çaresi yok Cocu burayı Hollanda sanıyor inşallah durumun farkına varmıştır. Böyle yumuşak ve fiziği düşük topçularla sahaya çıkarsan istersen tribünde 100 bin taraftarın olsun bir Mensah gelir orta sahanı parça pinçik eder.
Topalsız 11'ler yapıyorsunuz. Yapmayın etmeyin lütfen. Şu ligde Topalsız Fenerbahçe orta sahasını çiğ çiğ yerler. Koskoca Fenerbahçe orta sahasını Jailson-Elif-Benzia üçlüsüne bırakırsak mahvoluruz. Topal'a bayıldığımdan değil bu dediğim. Şu an çok geniş bir kadro var ancak o kadar çok soru işaretli ve izlemediğimiz oyuncu var ki bir on bir kurmak çok ama çok zor. Benim düşüncem orta sahaya 3 tane dirençli oyuncu koyup öne de Slimani'nin arkasına yetenekleri oyuncuları salmak. Mesela Ayew ve Benzia. Topal-Jailson-Elif önlerine Benzia-Ayew-Slimani şeklinde. Topal-Jailson orta saha güvenliğini sağlar,Elif-Benzia dripling ve ince işleri yapar,Slimani-Ayew de bitirir. Bu tabiki naçizane bir fikir önemli olan hoca ne yapacak ? İnşallah Kayseri maçından dersini alıp Reyes'i orta saha oynatmak gibi fantezi işlerine girmez.Son olarak Jailson ve Benzia inşallah iyi çıkarsınız yoksa halimiz duman.
-
Bu lig orta saha ligi. Orta sahayı sağlama alacaksın başka çaresi yok Cocu burayı Hollanda sanıyor inşallah durumun farkına varmıştır. Böyle yumuşak ve fiziği düşük topçularla sahaya çıkarsan istersen tribünde 100 bin taraftarın olsun bir Mensah gelir orta sahanı parça pinçik eder.
Topalsız 11'ler yapıyorsunuz. Yapmayın etmeyin lütfen. Şu ligde Topalsız Fenerbahçe orta sahasını çiğ çiğ yerler. Koskoca Fenerbahçe orta sahasını Jailson-Elif-Benzia üçlüsüne bırakırsak mahvoluruz. Topal'a bayıldığımdan değil bu dediğim. Şu an çok geniş bir kadro var ancak o kadar çok soru işaretli ve izlemediğimiz oyuncu var ki bir on bir kurmak çok ama çok zor. Benim düşüncem orta sahaya 3 tane dirençli oyuncu koyup öne de Slimani'nin arkasına yetenekleri oyuncuları salmak. Mesela Ayew ve Benzia. Topal-Jailson-Elif önlerine Benzia-Ayew-Slimani şeklinde. Topal-Jailson orta saha güvenliğini sağlar,Elif-Benzia dripling ve ince işleri yapar,Slimani-Ayew de bitirir. Bu tabiki naçizane bir fikir önemli olan hoca ne yapacak ? İnşallah Kayseri maçından dersini alıp Reyes'i orta saha oynatmak gibi fantezi işlerine girmez.Son olarak Jailson ve Benzia inşallah iyi çıkarsınız yoksa halimiz duman.
Mantıklı bak tuttum bu fikri eğer Eljif ve Benzia o önemli yükü kaldırabilirse tabi
-
Fenerbahçe beklerinin çoğunlukla hücumdaki yetersizlikleri konuşuluyor. Bence bu adamların en büyük sıkıntıları (Isla-Şener-Hasan-İsmail) savunmaları. Pozisyon alma ve birebirlerde rezaletler gerçekten. Bilal bu hafta Şener'i canından bezdirdi. İkinci golde adam orta açıyor Hasan 10 metreden adamı izliyor kendi kendini marke ediyor resmen ve bu adam her zaman böyle. Açık alanda ağır stoperler ve savunmadan bir haber beklerle Fenerbahçe'nin oyunu rakip sahaya yıkması ve dar alanda oynaması bence imkansız. Yani bizim hayal ettiğimiz oyunu oynayabilmemiz için komple defansı değiştirmemiz lazım. Bizim için ütopya ancak paralel evrende millet sağda Walker solda Mendy ile oynuyor mesela :) Adamlar resmen at gibi baş edebilmek imkansız.
-
Mantıklı bak tuttum bu fikri eğer Eljif ve Benzia o önemli yükü kaldırabilirse tabi
İnşallah kaldıracaklar bu yükü güveniyorum.
-
4 yıldır Topal her maç oynuyor ama o varken de orta sahayı ezip geçiyorlar çünkü Aykut denen hainin kulübe enjekte ettiği anlayışı yüzünden ileride çoğalamıyoruz, oyuna hükmedemiyoruz. Ersun hoca top bizdeyken onu geriye çekip 3-5-2'ye dönerek o açığı kapatıyordu ama o zaman ligin en iyi bekleri bizdeydi, şu an en kötülerine sahibiz. 2 bek zaten odunken bir de Topal'ı çekemeyiz ki o da Hutchinson gibi pas atabilen, oyun zekası olan bir adam da olmadığı için özellikle içerideki maçlarda gereksiz bir konumda artık. Cocu'nun anlayışını oturtmasına ve savunmanın önündeki 6 adamın da belirli bir yeteneğe sahip, dikine gidebilen oyuncular olmasına ihtiyacımız var, artık yan pas ve geriye pas görmekten bıktık ki bunlar rakibi yükseltmekten başka bir işe yaramıyor.
-
4 yıldır Topal her maç oynuyor ama o varken de orta sahayı ezip geçiyorlar çünkü Aykut denen hainin kulübe enjekte ettiği anlayışı yüzünden ileride çoğalamıyoruz, oyuna hükmedemiyoruz. Ersun hoca top bizdeyken onu geriye çekip 3-5-2'ye dönerek o açığı kapatıyordu ama o zaman ligin en iyi bekleri bizdeydi, şu an en kötülerine sahibiz. 2 bek zaten odunken bir de Topal'ı çekemeyiz ki o da Hutchinson gibi pas atabilen, oyun zekası olan bir adam da olmadığı için özellikle içerideki maçlarda gereksiz bir konumda artık. Cocu'nun anlayışını oturtmasına ve savunmanın önündeki 6 adamın da belirli bir yeteneğe sahip, dikine gidebilen oyuncular olmasına ihtiyacımız var, artık yan pas ve geriye pas görmekten bıktık ki bunlar rakibi yükseltmekten başka bir işe yaramıyor.
Şu anlayışı kabul edemiyorum ben. Biz Fenerbahçeyiz, içeride dışarıda farketmez arkadaş eğer İspanyaya, İngiltereye falan deplasmana gitmiyorsan. Bu kımıl anlayış bizi ne hale getirdi ya...
-
Şu anlayışı kabul edemiyorum ben. Biz Fenerbahçeyiz, içeride dışarıda farketmez arkadaş eğer İspanyaya, İngiltereye falan deplasmana gitmiyorsan. Bu kımıl anlayış bizi ne hale getirdi ya...
Şu anlayış derken? Yazdıklarımdan bu çıktıysa bir yerde sorun var. Deplasmanlarda kim oynarsa oynasın oyuna hükmedebilecek düzeyde değiliz zaten. Burada Aykut'tan ve futbolundan en çok nefret eden benim yani, bu cevap biraz ilginç olmuş.
-
Sen üstüne alınma, lafım sadece yazındaki kalın işaretledğim kısım için.
"özellikle iç sahadaki maçlarda gereksiz" demek bana doğru gelmiyor. Biz Fenerbahçeyiz, ve gereksiz ise hem iç hemde dış sahada gereksizdir bu.
Ama bunu okadar çok kullandılar, başarısızlıklarına kılıf yaptılar ki bize de normal gelmeye başladı, söylerken ne söylediğimizi farkedemez olduk.
-
İşte o zihniyetin silinmesi için tüm kalıntıların temizlenmesi lazım ama başkan Volkan'ı tutarak büyük bir hata yaptı. Kadro gelecek sezon da birden düzelmeyecek ancak vasat zihniyetin temsili olan Volkan, Hasan Ali, Topal, Dirar, Alper, Şener (nedense taraftae kendisine bir şey demiyor) ve İsmail'den (o kadar kötü olduklarını düşünmesem de duruma göre İsla, Aatıf ve Ozan da bu listeye eklenebilir) kurtulmamız şart. Diğer türlü Anadolu takımı gibi oynamaya devam eder ve yeni ikinciliklere yelken açarız.
-
Hocadan memnunum diyen simdiye kadar kimseyi girmedim ve su ana kadar memnun edecek bir icraati yok.
Bu kadro turkiye ligini sampiyon olmasi icin gayet yeterli bir kadro. Hatta soyle ki aziz tildirim doneminin tamamini da dahil ederaek sampiyon olamadigimiz sezonlarda kadromuz sampiyondan daha kotu diyebilecegimiz sezon birkac tane sadece.
Bu saatten sonra hoca 11 transfer tapmis takima 1 yabanciya da lisansini iptal edecegiz yani 12 kadro yetersiz derse dunyanin neresi e gidersen git sen beni aptal yerine koyuyorsun der. Ayrica kadro 30 kisiyi gecti pekcok iyuncudan faydalanma umkani da olmayacak.
Begenilmeyen pekcok oyu cuya baktigimizda roman rus milli, isla, dirar, topal, hak hepsi milli takim oyuncusu
bunu desteskleyecek bir not son yirmi senede sadece gs, bjk ve ts maçlarına baktığımızda bayağı bir üstünlüğümüz söz konusu.
bu sezonki lig mağlubiyetlerimiz de kayseri, göztepe ve malatyaya karşı yani bizden iyi takımlar değil
İyi de... Geçmiş zamanlarda kötü sezonlarımızda bile kadro olarak onlardan üstün olmamız ile şu anda kadro olarak çok geride olduğumuz iddiası nasıl bir çelişki oluşturabilir ki? Bu sezon kadro çok kötü diyenler, geçmiş 20 sene içinde kadronun kötü olduğunu mu söylüyorlar? Her geçen sezon kadro zayıflaya zayıflaya dibe vurdu ve NİHAYET sıradan bir Anadolu takımı seviyesine indi. Derbileri ölçü alıp konuşacak isek geçen sezon kaç derbi kazandığımızdan başlayabiliriz? Hatta buna Trabzon maçlarını da dahil edelim. Ali Palabıyık'ın konuşulduğu içerideki Beşiktaş maçını saymaz isek bir tane yok. Zaten Beşiktaş'da ligin ikinci devresi o galibiyetin karşılığını eze eze yenerek verdi. Mart ayında içeride kazanman gereken maçta Galatasaray senden daha çok pozisyona girdi, baskı bile kuramadın... Kadro kalitesinin kriteri derbi ise son iki sezon ortada...
-
İyi de... Geçmiş zamanlarda kötü sezonlarımızda bile kadro olarak onlardan üstün olmamız ile şu anda kadro olarak çok geride olduğumuz iddiası nasıl bir çelişki oluşturabilir ki? Bu sezon kadro çok kötü diyenler, geçmiş 20 sene içinde kadronun kötü olduğunu mu söylüyorlar? Her geçen sezon kadro zayıflaya zayıflaya dibe vurdu ve NİHAYET sıradan bir Anadolu takımı seviyesine indi. Derbileri ölçü alıp konuşacak isek geçen sezon kaç derbi kazandığımızdan başlayabiliriz? Hatta buna Trabzon maçlarını da dahil edelim. Ali Palabıyık'ın konuşulduğu içerideki Beşiktaş maçını saymaz isek bir tane yok. Zaten Beşiktaş'da ligin ikinci devresi o galibiyetin karşılığını eze eze yenerek verdi. Mart ayında içeride kazanman gereken maçta Galatasaray senden daha çok pozisyona girdi, baskı bile kuramadın... Kadro kalitesinin kriteri derbi ise son iki sezon ortada...
Derbilerdeki üstünlük için son 20 seneyi referans alırsak yanılırız. Son 3-4 seneye bakıldığında pek de parlak değil tablo.
Sent from my iPad using Tapatalk
-
İyi de... Geçmiş zamanlarda kötü sezonlarımızda bile kadro olarak onlardan üstün olmamız ile şu anda kadro olarak çok geride olduğumuz iddiası nasıl bir çelişki oluşturabilir ki? Bu sezon kadro çok kötü diyenler, geçmiş 20 sene içinde kadronun kötü olduğunu mu söylüyorlar? Her geçen sezon kadro zayıflaya zayıflaya dibe vurdu ve NİHAYET sıradan bir Anadolu takımı seviyesine indi. Derbileri ölçü alıp konuşacak isek geçen sezon kaç derbi kazandığımızdan başlayabiliriz? Hatta buna Trabzon maçlarını da dahil edelim. Ali Palabıyık'ın konuşulduğu içerideki Beşiktaş maçını saymaz isek bir tane yok. Zaten Beşiktaş'da ligin ikinci devresi o galibiyetin karşılığını eze eze yenerek verdi. Mart ayında içeride kazanman gereken maçta Galatasaray senden daha çok pozisyona girdi, baskı bile kuramadın... Kadro kalitesinin kriteri derbi ise son iki sezon ortada...
Dünyadaki Hatta mezardaki Galatasaraylılara deselerdi ki gün gelecek en ihtiyacı olduğunu maçlarda Fenerbahçe Kadıköy'de sizi yenemeyecek, hadi bi yürü Allah aşkına derlerdi
-
İlhan hocam,
[url]http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163338#msg163338[/url] ([url]http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163338#msg163338[/url])
[url]http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163389#msg163389[/url] ([url]http://parkedefener.com/forum/index.php?topic=2073.msg163389#msg163389[/url])
daha nasıl söyleyelim.
Ama geçen senekiler vs ile ancak günü kurtarırız. Gelecek için köklü değişiklikler yapmak gerekiyor.
FFP ye takılmış durudmayız 2 senedir.
Borç için telaffuz edilen rakam 621 milyon euro. Geçen 2-3 senede saçılan paralar, yapılan deli kontratlar... Hepsi giren şemsiyeyi oluituruyor.
Kulübün bütün gelirleri lira, 1 Haziran 31 Ağustos arasında Euro daki artış miktarı 2,28, (bu da, o şemsiyenin nasıl açıldığıdır). toplam borcu liraya çevirine sadece kur farkından giren miktar 1,4 milyar lira yapıyor. Yani 189 liradan 7.5 milyon forma satmak lazımki sadece bu farkı kapatsın.
Gidenler, Guliano, Josef, Fernandao ilk 11 oyuncularıydı, yerleri dolmadı ama hem kulübün maaş yükü hafifledi hemde ciddi bir bonservis getirisi oldu.
Alınan oyuncular... Sadece Slimani bu kadroya yakışan isim kabul edilebilir (ki o da kiralık). Birde Barış-Berke-Ferdi (ki daha göremedik hiç kendisini) genç olmalarından dolayı kabul edilebilir. Birde Harun bence. Kalan Ayew, Benzia, Reyes, Frey, Jailson, Tolga hep soru işareti, tek artları düşük maaş.
Yönetim, bence tek hataları Volkan ile sözleşme yenilemek oldu.
Cocu, her maç akıl almayan hamleleri oluyor. Josef-Topal ı yanyana oynatması, Dirar ile maça başlaması, defans rezil iken, defans için alınan adamı orta sahada oynatması, sonrasında ortasahasız 3 forvet e dönmesi... Bir değişiklikden sonra sahadaki herkesin yerinin değişmesi, oyuncuları asıl mevkilerinden farklı yerlerinde kullanması gibi..Birde ben ülkemizde başarılı olan Hollandalı hoca hatırlamıyorum, Hiddink, Advocat, Reikerink, Rijkaard.. Umarım Cocu bu listeye girmez.
Herkes kendisini Zico, Ersun ile falan kıyaslıyor ama maalesef onlar kadar şanslı değil. Elinde takıma liderlik yapabilecek ne bir Alex var ne bir Emre ne de o zamanlardakine yakın bir kadro..
Bu sene, takımın sistemi az çok otursa, gelecek yıl için etkin bir transfer dönemi de geçirebilirsek benim için için yeterli olur.
Haklısın hocam yorumunu görmemişim kusura bakma.
Bu sene taraftar ciddi kombine aldı ve her maça da gidiyor böyle giderse yavaş yavaş onların da hevesi kaçar. Yine boş trübünlere oynamaya başlarız. Ben dediğim gibi yıllardır baskılı, coşkulu, göze hoş gelen bir oyun oynayan, büyük takım havasında bir Fenerbahçe takımı görmedim. Kazandığımız maçların bile çoğu azap içinde geçiyor. Şu anda değil takımın maçlarının hangi gün olduğu, alınan yabancı isimleri biri say dese sayamam. Geçen sene takım ciddi bir galibiyet serisi ile bitirmişti ligi. Keşke aynı kalsaydı kadro da bir iki bonservissiz, kiralık ama efektif isimler takviye yapıp lige öyle başlasaydık.
-
Derbilerdeki üstünlük için son 20 seneyi referans alırsak yanılırız. Son 3-4 seneye bakıldığında pek de parlak değil tablo.
Sent from my iPad using Tapatalk
Derbilere bakmaya gerek yok. Eskiden gs ve bjk'nin şampiyonluk toplamı bizi ancak yakalıyordu. Şimdi adamlar süratle 5.yıldıza gidiyor. Biz derbiler diyip dururken adamlar kupalar der, müzeye bak der, öyle kalırız.
-
Sadece Kloop'un Dordmund ve Rijkaard'ın Barcelona maceraları bile önümüze örnek olarak koymamız gereken hikayeler. Tamam, şu an herşeyin çok kötü olduğunu ben de kabul ediyorum ama elinizi vicdanınıza koyup söyleyin: Ali Koç taraftara seslenişi yaptığında mali tabloya göre hangi Fenerbahçeli biraz zamanın feda edilmesi gerektiğini düşünmedi? Bence çok da fazla futbol vs. muhabbetine gerek yok şu an zira çok daha başka sıkıntıları aşmaya çalışıyoruz. Ha, gene konuşalım. Ama artık ne Aziz var ne de Aykut Hoca takımın başında. Olabilecek en iyi şekilde transfer dönemi geçirildi. 4-5 maçla hocayı asmak pek mantıklı değil.
Ben de kendimce şunu eleştirmiştim: Buvac gegenpress felsefesinin mimarıdır. Onu istediğimiz zaman mentalitenin o olacağını düşünmüştüm. Fakat Cocu bu şekilde bir oyun planı olan bir hoca değil. Ha, kendisi Hollandalı ve Hollanda'nın şaaşalı günlerinden kalma bir isim. Benzer bir yapı kurarsa sevinirim.
Bir diğer nokta da şu: Volkan eğer azıcık kaleci gibi oynasaydı belki şu an 4'te 4'le zirvede ve CL'ye katılmış bir takım da olabilirdik. Öte yandan son Kayseri maçının ilk 20 dakikasında maç 3-0 da olabilirdi. Bazı şanssız durumlar da söz konusu.
Biraz daha sakin ve yapıcı olunmalı.
Not: Diego Reyes'in kariyerinde ön libero pozisyonu da mevcut. Bu kadar takılmaya gerek yok.
-
Sadece Kloop'un Dordmund ve Rijkaard'ın Barcelona maceraları bile önümüze örnek olarak koymamız gereken hikayeler. Tamam, şu an herşeyin çok kötü olduğunu ben de kabul ediyorum ama elinizi vicdanınıza koyup söyleyin: Ali Koç taraftara seslenişi yaptığında mali tabloya göre hangi Fenerbahçeli biraz zamanın feda edilmesi gerektiğini düşünmedi? Bence çok da fazla futbol vs. muhabbetine gerek yok şu an zira çok daha başka sıkıntıları aşmaya çalışıyoruz. Ha, gene konuşalım. Ama artık ne Aziz var ne de Aykut Hoca takımın başında. Olabilecek en iyi şekilde transfer dönemi geçirildi. 4-5 maçla hocayı asmak pek mantıklı değil.
Ben de kendimce şunu eleştirmiştim: Buvac gegenpress felsefesinin mimarıdır. Onu istediğimiz zaman mentalitenin o olacağını düşünmüştüm. Fakat Cocu bu şekilde bir oyun planı olan bir hoca değil. Ha, kendisi Hollandalı ve Hollanda'nın şaaşalı günlerinden kalma bir isim. Benzer bir yapı kurarsa sevinirim.
Bir diğer nokta da şu: Volkan eğer azıcık kaleci gibi oynasaydı belki şu an 4'te 4'le zirvede ve CL'ye katılmış bir takım da olabilirdik. Öte yandan son Kayseri maçının ilk 20 dakikasında maç 3-0 da olabilirdi. Bazı şanssız durumlar da söz konusu.
Biraz daha sakin ve yapıcı olunmalı.
Not: Diego Reyes'in kariyerinde ön libero pozisyonu da mevcut. Bu kadar takılmaya gerek yok.
Mevcut abi de mesela Roman'ın ön libero oynayışı gibi değil.. O bölgenin her oyuncu sakat cezalı kör topal olma durumunda mecburiyetten oynama durumu yani
-
Ffp sadece bizim icin gecerli bir durum degil. butun turk takimlari ffp cezasi alsin yada almasin mali durumlari sikintida. Ne ffp nede bu mali sikintilar kisa zaman icinde duzelecek birseyc degil. Yani benzer sartlar rakiplerimiz icin de gecerli.
Diger konu bizim kadromuzdaki oyuncularin sampiyinluk icin yetersiz oldugu, yani rakiplerden daha kotu kadromuzun oldugu. Aldigimiz uc maglubiyet de sampiyonluk iddiasi olmayan ve zayif rakiplere karsi. Benzer rakiplere karsi benzer sonuclari gecen sene ve daha onceki senelerde de bolca aliyoruz. Kadromuzun daha kotu oldugunu dusunmuyorum. Ki en cok elestirilen oyuncular milli olmus kariyeri belli oyuncular. Kadromuzun piyasa degeri, oyuncularin milli olma durumlari, aldiklari ucretler bir kiyaslama yapilacaksa olcu olarak kabul edilebilir.
-
İşe şuradan bakmak lazım. Her takımda FFP(Beşiktaş'ta yok) ve mali durum sıkıntısı var bu gerçek. Ama futbol açısından bakarsak biz mali olarak bok duruma gelirken kadro kalitesi daha da bok oldu. Adamlar bu duruma gelirken kadro kaliteleri yükseldi.
-
Besim bana sövecektir ama ondan gelene eyvallah derim, mantık adamıdır sonuçta. Ayrıca diğer sövecek arkadaşlara da saygım sonsuz. Gayet güzel tartışmalar oluyor, seviyeli. Ben de kendi açımdan uzun süredir içimde yara olan bir konuda yazmak istedim.
Ben Aykut Kocaman'ın başarısız bir teknik adam olduğunu düşünmüyorum.
Ben de sıkıldım 3 Temmuz mevzusundan ama bu da bir gerçek. Bu gerçeği de yok saymak benim mantığımla bağdaşmıyor. İlk senesinde takımı şampiyon yaptı. Ha şike vardı diyen varsa da diyecek lafım yok. İlk döneminde Avrupa'da yarı final ve kazandığı Türkiye Kupa'sı vardı ki 2 kere. Şimdi Türkiye Kupası ne ya geyiği olacaksa biz onu hoca gelene kadar en son ben doğduğumda almıştık. Yıllarca bunun geyiği döndü. Ne zaman biz kupayı aldık nedense kupanın bir anlamı kalmadı. Avrupa'da yarı final diyorsun, ee rakipler kolaydı deniyor. Bunlardan daha kötü rakipleri geçemediğimiz dönemler oldu onları hesaba katmıyoruz.
İkinci dönemi ise tamamen şanssız bir dönemdi. Aziz Yıldırım'a karşı nefret öyle bir boyuta ulaştı ki içerde boş tribünlere oynadık. Bu sezonki taraftar başlangıcı olsaydı puan farkıyla şampiyon olurduk. Burada taraftarı falan suçlamıyorum yanlış anlaşılmasın. Ama Aykut Hoca da Aziz Yıldırım'a olan nefretin kurbanı oldu bu dönemde. Ki yine de Volkan yerine vasat bir kaleci olsaydı kalede her şeye rağmen şampiyon olurduk.
Ki benim düşünceme göre, düşüncemin ötesinde kulüp içinde güvendiğim insanlardan duyduğum kadarıyla Ali Koç hiç istemeye istemeye Aykut Kocaman'la yollarını ayırmak zorunda kaldı. Yoksa o çok sevdiğiniz Koç iş tamamen kendisine kalsaydı Kocaman'la devam edecekti. Hoş zaten çoğu konuşmasının alt metninde bunu okuyabiliriz.
Oynattığı futbolu beğenmeyene saygı duyarım. Birçok insana hitap etmeyebilir o futbol. Ona hiçbir lafım yok. Ama bu adama başarsız demek de benim vicdanıma sığmıyor. 1 sene içinde bir insanın saçları bir kulüp için beyazlıyorsa; o adamın da Fenerbahçeliliğinden şüphe edilmez arkadaş. Beğenme, sevme ama Fenerbahçeliliğini de sorgulama. Küçükken Beşiktaşlı olsa ne yazar? Herkesin küçükken zaman zaman tuttuğu farklı takımlar olmuştur. Herkes anasından Fenerbahçeli doğmadı. Bugün 35-40 yaşında olup, 10-15 yaşında başka takıma gönül vermiş çok iyi Fenerbahçeliler de vardır.
Çocukluk kahramanı Aykut Kocaman olan biri olarak bugün gelmesini ister miyim? Asla. Bir daha gelmesin. Ne o yıpransın, ne biz yıpranalım. Benim için her zaman Fenerbahçe'nin efsanesidir ve öyle kalacaktır.
Kocaman'la birlikte bu takımda benim için yeri ayrı olan Ersun Yanal'a da yapılmadık kalmadı zamanında. Sezon başlangıcını hatırlayalım adama neler dendi. Hatta adam açık ara şampiyon yaptı, bu adamla Avrupa'da olmaz diye başladılar bu sefer. CL'de gelen 7, giden 8 atar diye yazanlar da gördük. Bir ara Cem Ağrak'la birlikte bu manyaklarla az uğraşmadık. Ya Zeljko Obradovic'in bile kovulmasını ciddi ciddi isteyen bir ton ruh hastası vardı. Gherardini anca düğünde oynar, kadro mühendisliği sıfır diye tivit atan tonla dangalakla uğraştık.
Burada bitirmem lazım aslında. Top nokta sonuçta Obradovic. Bakın biz bu adamı bile tartıştık. Eleştiri ayrıdır, tartıştık. Bilgisini falan tartmaya kalktık. Aldığı kupaları da bütçeye bağladık. Yani uzun lafın kısası, Cocu için de bu işi bilmiyor tezi yüksek sesle savunuluyor. Hadi diyelim Cocu bilmiyor. Dick bunaktı, Vitor dansözdü, Aykut korkaktı, Ersun fazla cesurdu.. Daum'a ama Avrupa, Zico'ya şanslı, Aragones'e ölü falan dedik..
Hep mi hocalar suçlu? Diyelim öyle; o zaman biz nasıl oluyor da her yıl daha kötüsünü bulmayı başarıyoruz? Bu doğanın kuralına da aykırı bir durum. İlla bir yerde denk gelme ihtimali olması lazım.
-
Besim bana sövecektir ama ondan gelene eyvallah derim, mantık adamıdır sonuçta. Ayrıca diğer sövecek arkadaşlara da saygım sonsuz. Gayet güzel tartışmalar oluyor, seviyeli. Ben de kendi açımdan uzun süredir içimde yara olan bir konuda yazmak istedim.
Ben Aykut Kocaman'ın başarısız bir teknik adam olduğunu düşünmüyorum.
Ben de sıkıldım 3 Temmuz mevzusundan ama bu da bir gerçek. Bu gerçeği de yok saymak benim mantığımla bağdaşmıyor. İlk senesinde takımı şampiyon yaptı. Ha şike vardı diyen varsa da diyecek lafım yok. İlk döneminde Avrupa'da yarı final ve kazandığı Türkiye Kupa'sı vardı ki 2 kere. Şimdi Türkiye Kupası ne ya geyiği olacaksa biz onu hoca gelene kadar en son ben doğduğumda almıştık. Yıllarca bunun geyiği döndü. Ne zaman biz kupayı aldık nedense kupanın bir anlamı kalmadı. Avrupa'da yarı final diyorsun, ee rakipler kolaydı deniyor. Bunlardan daha kötü rakipleri geçemediğimiz dönemler oldu onları hesaba katmıyoruz.
İkinci dönemi ise tamamen şanssız bir dönemdi. Aziz Yıldırım'a karşı nefret öyle bir boyuta ulaştı ki içerde boş tribünlere oynadık. Bu sezonki taraftar başlangıcı olsaydı puan farkıyla şampiyon olurduk. Burada taraftarı falan suçlamıyorum yanlış anlaşılmasın. Ama Aykut Hoca da Aziz Yıldırım'a olan nefretin kurbanı oldu bu dönemde. Ki yine de Volkan yerine vasat bir kaleci olsaydı kalede her şeye rağmen şampiyon olurduk.
Ki benim düşünceme göre, düşüncemin ötesinde kulüp içinde güvendiğim insanlardan duyduğum kadarıyla Ali Koç hiç istemeye istemeye Aykut Kocaman'la yollarını ayırmak zorunda kaldı. Yoksa o çok sevdiğiniz Koç iş tamamen kendisine kalsaydı Kocaman'la devam edecekti. Hoş zaten çoğu konuşmasının alt metninde bunu okuyabiliriz.
Oynattığı futbolu beğenmeyene saygı duyarım. Birçok insana hitap etmeyebilir o futbol. Ona hiçbir lafım yok. Ama bu adama başarsız demek de benim vicdanıma sığmıyor. 1 sene içinde bir insanın saçları bir kulüp için beyazlıyorsa; o adamın da Fenerbahçeliliğinden şüphe edilmez arkadaş. Beğenme, sevme ama Fenerbahçeliliğini de sorgulama. Küçükken Beşiktaşlı olsa ne yazar? Herkesin küçükken zaman zaman tuttuğu farklı takımlar olmuştur. Herkes anasından Fenerbahçeli doğmadı. Bugün 35-40 yaşında olup, 10-15 yaşında başka takıma gönül vermiş çok iyi Fenerbahçeliler de vardır.
Çocukluk kahramanı Aykut Kocaman olan biri olarak bugün gelmesini ister miyim? Asla. Bir daha gelmesin. Ne o yıpransın, ne biz yıpranalım. Benim için her zaman Fenerbahçe'nin efsanesidir ve öyle kalacaktır.
Kocaman'la birlikte bu takımda benim için yeri ayrı olan Ersun Yanal'a da yapılmadık kalmadı zamanında. Sezon başlangıcını hatırlayalım adama neler dendi. Hatta adam açık ara şampiyon yaptı, bu adamla Avrupa'da olmaz diye başladılar bu sefer. CL'de gelen 7, giden 8 atar diye yazanlar da gördük. Bir ara Cem Ağrak'la birlikte bu manyaklarla az uğraşmadık. Ya Zeljko Obradovic'in bile kovulmasını ciddi ciddi isteyen bir ton ruh hastası vardı. Gherardini anca düğünde oynar, kadro mühendisliği sıfır diye tivit atan tonla dangalakla uğraştık.
Burada bitirmem lazım aslında. Top nokta sonuçta Obradovic. Bakın biz bu adamı bile tartıştık. Eleştiri ayrıdır, tartıştık. Bilgisini falan tartmaya kalktık. Aldığı kupaları da bütçeye bağladık. Yani uzun lafın kısası, Cocu için de bu işi bilmiyor tezi yüksek sesle savunuluyor. Hadi diyelim Cocu bilmiyor. Dick bunaktı, Vitor dansözdü, Aykut korkaktı, Ersun fazla cesurdu.. Daum'a ama Avrupa, Zico'ya şanslı, Aragones'e ölü falan dedik..
Hep mi hocalar suçlu? Diyelim öyle; o zaman biz nasıl oluyor da her yıl daha kötüsünü bulmayı başarıyoruz? Bu doğanın kuralına da aykırı bir durum. İlla bir yerde denk gelme ihtimali olması lazım.
Bizim ülkede sosyal medya kullanımı rezalet.. Hatta şöyle ki yeni medya okur yazarlığı kavramından herkes bihaber.. Herkes futbol uzmanı herkes ekonomi siyaset sanat vs bişeyin uzmanı yani Twitter'da.. Taraftara kulak vermek Okay falan ama Twitter üzerinden de kulüp yönetilmez.(Aykut olayıyla ilgili değil genel olarak söylüyorum bunu) Galatasaraay'a da Tudor bu şekilde geldi mesela. 3-5 Twitter fenomeni var yaşlarının 16-20 arasında değiştiğini tahmin ettiğim. Zannedersin ki kulüp Başkanı bunlar. Hemen bi düşünce pompalıyorlar millet kanaat önderi sayıp peşlerinden gidiyor. Kulüp te taraftarın istediğini mi yapmış oluyor böylece?? Yok öyle bir dünya. O zaman biz hiç kulüp başkanı falan seçmeyelim. Oturtalım onları koltuğa koalisyon halinde yönetsinler kulübü, koyalım önlerine de kitaplarını sütlerini cevizlerini bir yandan da üniversite sınavlarına hazırlansınlar.
-
Ülke olarak iliklerimize işlemiş bazı özelliklerimiz var. Misal, herkes, herşeyin en doğrusunu bilir. Fakat en doğru olan o şeyde müşterek olunumaz. O zaman aslında en doğru olmadığını, gayet de subjektif birşey olduğunu anlamak lazım değil mi? Ama olmuyor işte.
Aykut Hoca bu takımı 82 golle ve gayet de hücum futboluyla şampiyon yaptı, "Alex sayesinde" dendi. Tek bir oyuncu sayesinde. Ersun Hoca geldi, "çapı Fenerbahçe'ye yetmez" dendi, Nisan'da şampiyon yaptı. Zico geldi, "Antrenman yaptırmıyor, Brezilyalı çetesi kuruyor, yaşlı stajer" dendi, CL'de harika bir futbolla çeyrek final oynattı. Biraz şansı olsaydı belki de final görecekti. CL'den bahsediyorum ha, EL falan değil.
Tüm bunları söyleyen insanlar asla bir şey beğenmeyen, her şeye bir kulp takmayı başaran, en doğrusunu kendisinin bildiğini düşünen insanlar bana kalırsa. Fakat şöyle de bir gerçek var: Bu profesyonel bir spor dalı ve çalışanları da profesyonel. Dolayısıyla yaptıkları işleri senden benden daha iyi biliyorlar. Eğitimini almış insanlar. Bu hususta merak ettiğim bir nokta var: Siz bir işte çalışıyorsunuz. Diyelim ki mühendissiniz. Mesela inşaat mühendisi diyelim. Birisi geliyor, hayatı boyunca inşaat izlemiş bu kişi. Sizin yaptığınız işi beğenmiyor ve size yapmanız gerekenleri söylüyor. Tavsiyede bulunuyor. Nasıl hissedersiniz? Özü itibariyle doğru bir davranış mı? "O kolonu oraya koyma, kolonları dörtlü diz, yerli malzeme kullanma" falan. Hakkınızda alakasız dedikodular çıkıyor. İşçilerin şefiyle anlaşamıyorsunuz, işten ayrılacaksınız yarı yolda ama patron tazminat vermek istemiyor. İşçilerin bazıları çete falan olmuş, kuyunuzu kazıyor.
Bence oyunu çok iyi bilmekten ziyade biraz kendini bilmek lazım.
Neyse, gelelim şu ana. Kadro kalitesiyle ilgili konuşabilmek için öncelikle yapılan transferlerin uyum sürecini atlatmasını ve hocanın kafasındaki ideal kadronun birlikte bir süre oynamasını beklemeliyiz. Bu kadar transfer yapılmasının nasıl ki bir sebebi varsa beklememiz gerekliliğinin de bir sebebi var. Yıllarca Barcelona orta sahasını sırtlamış adama biraz zaman tanıyarak başlayabiliriz.
Not: Yukarıda Klopp ve Rijkaard dedim ama ikisinin arasında bazı farklar var: Misal Rijkaard Barcelona'yı çalıştırırken Klopp'un durumu gibi bir maddi çöküntü devralmadı. Fakat orada da ciddi bir ezilmişlik söz konusuydu. Real Madrid ortalığın tozunu atarken Barcelona hücum oynuyor gibi görünüp vasat neticeler alan bir takım hüviyetindeydi. Rijkaard, iddia ediyorum ki şu an Avrupa'da büyük takımların oynamaya çalıştığı pas ve önde pres oyununun temellerini atan adamdır. Onun inşaa ettiği ve diğer hocaların devam ettirdiği sistem Avrupa futbolunu kökünden değiştirdi. Peki bu değişim olurken neler oldu? İlk senesinde bir ara 17. sıraya kadar düştü Barcelona. Siz düşünebiliyor musunuz böyle bir durumda bizim taraftar ne yapar? Orayı yıkarlar...
Ben demiyorum ki benzer sonuçlar elde ederiz. Ben demiyorum ki Avrupa'yı sarsacak bir kıvama ulaşırız. Benim anlatmak istediğim bizim değişim için vermeye gönüllü olduğumuz zaman olması gerekenin çok altında. Ola ki vermeye karar verdik, orada da kişinin başının etini yemeden duramıyoruz. İdarecilerimiz de böyle taraftarımız da. Şu an bu profilin dışında bir yönetim ve başkan var. Taraftarın da biraz uyum sağlaması lazım.
-
Umut ve Kemal (Bogdanovic sanırım Kemal değil mi ? ) dostlar,
Aykut Kocaman, bizim yaşlardaki her Fenerbahçe taraftarının kahramanlarındandır (ve Rıdvan gibi vefat da etmemiştir her ne kadar hocalığını eleştirsek de), futbolculuğu da, gönderilişi de (tıpkı Alex in bizden koparılışı gibi) aklımızdadır. Stumpf un üzerinden attığı gol de, 4-3 lük maçta sıfırdan kilidi açan golü de, 5-0 lık Rize maçındaki golleri de... souness ın bayrak diktiği maçtya attığı golü de... hepsi aklımızda, kalbimizdedir.
Bizimle hoca olarak da başarıları var tabiki, sike sike alınan şampiyonluk, uefa da yarı final gibi. TK yı yazmıyorum, küçümsediğimden değil, o sene lige karşılık bize verildiğine inandığım için). Ama bunların hiçbirisi benim gözümde kendisini iyi hoca, Fenerbahçenin hocası yapmaya yetmiyor. Çünkü futbol zihniyetini beğenmiyorum. Alex in gönderilmesini sindiremiyorum, Alex için 5 yılda kaç şampiyonluğ var demesini sindiremiyorum, yetenekli oyuncuları gönderip vasat oyuncularla takımı doldurmasını sindiremiyorum. Tarihimizin en kazık transferleri arasına bir çok isim katmıştır kendisi.
Lakin, geçen sene son maçlarda galibiyet alsaydık, Volkan yemeseydi vs diye savunacak olursak, bende derimki Mert, Trabzonda penaltıyı kurtarmasa 2011 de de şampiyon olamazdık, yani olaylara teker teker bakıp da kendimize yontmayalım herşeyi.
Yeni yönetime, Comoli ve Cocu ya gelirsekde, Aziz Yıldırım-Aykut Kocaman döneminden kalma enkazı kaldırmaya uğraştıkları için beklediğimiz transferleri yapamadılar, lige tarihmizin en kötü başlangıçlarından birini yaptık ama ben sezonu 10. da bitirsek sabredip devam edilmesi taraftarıyım. Önceki yönetimin zihniyeti ile 1 sene daha başarı kazanıp daha da borca gömülmektense, 1 sene daha kaybedip geleceği kurtarmayı tercih ederim. Cocu nun oynatmak istediği futbola inanıyorum, gençlere şans vereceğini ve onların gelişimine katkıda bulunacağına inanıyorum. Avrupada, basketbolda, futbolda ir ingiliz, alman, italyn, ispanyol, rus, yugoslav vs ekolü var ama Türk ekolü yok. Çünkü birşey yetiştirmiyoruz. Hoca bile yetiştiremiyoruz.. Ben şahsen sahada 11 yabancılı bir Fenerbahçe görmek istemiyorum (basket takımımız için de geçerli bu, oyun kurallarındaki farklılık gereği dönem dönem 5 yabancının sahada olması normal sayılabilir ama el maçlarında Türk oyuncuların toplamda 3-5 dakika almaları düşündürücü), Cocu nun özellikle de genöler konusunda bir fark yaratacağını düşünüyorum.
Belki görmüşsünüzdür, Aykut un felsefesi ile dünyadaki anlayışın farkını gösteren bir twit serisini kopyaladım aşağıya. Bu açıdan bakınca eldeki kadronun ne kadar yetersiz olduğunu daha da net bir şekilde görebiliriz.
https://twitter.com/10Nummara/status/1036996545273647105
-
Ayhan;
Sevmediğin 2011 yılındaki Aykut takımı mı yoksa son dönemi mi? Ayrıca ben demiyorum ki çok iyi teknik direktördür, harika taktisyendir. Ben biraz fazla miktarda hakkının yendiğini düşünüyorum, o kadar.
Ayrıca Aykut'un takımı nasıl kazıkladığını da anlamadım. Sürekli örnek veriliyor futbolcu maaşlarından fakat bunların pazarlığını Aykut mu yaptı? Takımı yönetenler "Sen onay vermişsin ama bu paraya bu oyuncuyu alamayız hocam" dediler de Aykut mu diretti?
Ben biraz vicdanlı olunmasını istiyorum, o kadar.
-
Aykut Kocaman ve Aziz Yıldırım'ı sevmememdeki nedenlerden biri de Semih Şentürk'e yaptıkları hastalıklı hareketler
-
Nefret etmek için onlarca gerekçe verdiler zaten, Semih ve Stoch ikilisi de Alex'e vefa gösterdiği için karalama kampanyasına kurban edildi.
Bu arada rakiplerimiz hazırlık maçı yaparken bizde tık yok. Oysa takım kurgusunun oturması için önemli bir dönemden geçiyoruz. Bu olay yıllardır böyle, sanki bizim için yasak.
-
Bu arada rakiplerimiz hazırlık maçı yaparken bizde tık yok. Oysa takım kurgusunun oturması için önemli bir dönemden geçiyoruz. Bu olay yıllardır böyle, sanki bizim için yasak.
Bu konu benimde araya girilen ilk günl aklıma takıldı. Ilk Hafta pas geçildi.
-
Bu konu benimde araya girilen ilk günl aklıma takıldı. Ilk Hafta pas geçildi.
Her sezon bu durumu yaşıyoruz. Neredeyse her sezon öncesi de hoca değişimi yaşadığımız için sürekli yeni bir sistem geliyor. Özellikle ilk haftalardaki aralar önemli, oluyor ama rakiplerimiz yaptığı gibi Ptt liginden bir takımla maç ayarlayabiliriz ama nedense bunu yapmıyoruz. Şimdi bundan ötürü Cocu da sadece lig maçlarında denemeler yapıyor ve yapmaya da devam edecek.
-
Ayhan;
Sevmediğin 2011 yılındaki Aykut takımı mı yoksa son dönemi mi? Ayrıca ben demiyorum ki çok iyi teknik direktördür, harika taktisyendir. Ben biraz fazla miktarda hakkının yendiğini düşünüyorum, o kadar.
Ayrıca Aykut'un takımı nasıl kazıkladığını da anlamadım. Sürekli örnek veriliyor futbolcu maaşlarından fakat bunların pazarlığını Aykut mu yaptı? Takımı yönetenler "Sen onay vermişsin ama bu paraya bu oyuncuyu alamayız hocam" dediler de Aykut mu diretti?
Ben biraz vicdanlı olunmasını istiyorum, o kadar.
2011 sonrası iyelim, ki zaten sonrasındaki dönem, 2011 deki futbolun Aykut kaynaklı olmadığının da göstergesidir. Bir takımın mantalitesindeki bu derece değişimin başka bir açıklaması aklıma gelmiyor çünkü.
Aykut kazıkladı demedim, ama en saçma transferlerimiz arasında onunda büyük katkıları oldu, krasic, dia, kadlec, neto, kameni, neto ilk aklıma gelenler.bunlara ilave olarak kötü transfer olmayıp, kedi seçtiği halde oynatmadıkları da var Valbuena ve Isla gibi.
futbolcu maaşları ile ilgili bir yorumum yok, olsa da hocaya kadar inmez herhalde, başımızda herşeyi herkesten fazla bilen başkan varken hocanın lafıyla maaşı arttırp azaltacağını sanmıyorum.
Ben, hakkını yediğimi düşünmüyorum. 3 temmuz sonrasında takımın başındaki duruşu bile yeterlidir kendisini takdir etmeme ama bence kesinlikle Fenerbahçenin hocası olacak kapasitede birisi değil.
-
Aykut Kocaman ile Fatih Terim'li Gs'ye karşı Kadıköy'de 2 kez beraberliği şans eseri kurtardık (Baros ve Ciğerci). 2 kere Arena'da 6-0 lık maçın tekrarını tersten yaşayabilirdik. Hele Stoch'un attığı maçta 10-2 falan kaybedebilirdik rahatlıkla. Erzurum'da Gs 10 kişiyken adamlara kupa verdik.Kadıköy'de şampiyonluk verdik. Aykut Kocaman iyi hoca olabilir,hakkı da yeniyo olabilir. Bunun kararını vermek benim haddime değil. Yaşım yetmez bir kere. Ancak bu adam varken benim içim sıkılıyor,daralıyorum aklıma hep eski günler geliyor. Bu psikolojiyi yaşamak istemiyorum artık.Net bir şekilde psikolojik olarak FT ve Gs birlikteliğine karşı ezik durumda. Bu taraftara da yansıyor.
-
Yakın tarihte(Bakmayın yakın dediğime 4-5 sene oldu) Fenerbahçe'nin Fenerbahçe gibi oynadığı en güzel maç İçerideki Beşiktaş maçıdır. Daha maçın başı sayılacak anda Meireles atılıyor 10 kişi kalıyorsun ama Beşiktaş kaçacak delik arıyor. Hakem faciasını hatırlarsınız zaten o maçtaki. Yoksa 5-6 tane atmıştık onlara o maçta. Herkesin arzuladığı Fenerbahçe'nin o olduğundan eminim
-
Kulübe gelene bir şey oluyor, herkes ön libero fetişisti kesiliyor. Gs ve Bjk rakipleri boğup döve döve maç kazanırken biz küçük takım gibi haddimizi bilerek oynamaya devam ediyoruz, delireceğim artık.
-
Kulübe gelene bir şey oluyor, herkes ön libero fetişisti kesiliyor. Gs ve Bjk rakipleri boğup döve döve maç kazanırken biz küçük takım gibi haddimizi bilerek oynamaya devam ediyoruz, delireceğim artık.
Dur bakalım Jailson nasıl çıkacak. Aurelio nun iyisi diyorlardı. Aurelio gibiyse önlibero demek doğru olmaz.
-
Dur bakalım Jailson nasıl çıkacak. Aurelio nun iyisi diyorlardı. Aurelio gibiyse önlibero demek doğru olmaz.
İstatistikleri pek öyle söylemiyor, belki Josef'e göre ayağı daha düzgündür ama Topal ils birlikte olmaz. Yani Jailson, Eljif ve Benzia üçlüsünü yapmak çok mu zordu. Kayseri maçında orta saha çok kırılgandı diye düşünülüyorsa da yine Topal oynar ama Jailson yerine Eljif tercih edilirdi (Onun da bir maç oynayıp bir maç kesilmesi ayrı bir saçmalık, yenilgilerin bedeli o ödüyor galiba). Adamlar Emre, Ndiaye ve Fernando'yu bir arada oynatıp rakip kaleyi bombardımana tutuyor, biz de yavaş yavaş yan pas yapıp bir pozisyon bulabilmek için ıkınıyoruz.
-
Katılıyorum, Eljif olurdu, Ekici olurdu, hatta Potuk bile olurdu.
-
Ayew şimdiye kadarki bu sezonun en büyük hayal kırıklığı ama en az eleştirilen oyuncu o nedense
-
bir kez de şans bizim yanımızda olsun.
takım da Cocu da iyi değildir. Şu performansıyla Ayew 11 de olmayı kesinlikle hak ediyor. Oyundan çıkarmaması ise şaşırtıcı.
Şu oyunla beşiktaş maçında işimiz zor. İnşallah takım oturmaya ve daha iyi oynamaya başlar artık
-
Bu maçı izlemedim ama izlediğim tüm maçlarda Ayew bence de takıma en çok zarar veren oyuncuydu.
-
Benzia'yı beğendim.Jailson tam fikir vermedi ama sanki ilk maçın çekingenliği vardı.Isınınca etkili olabilir görüntüsü verdi.İnşallah yanılmam.
-
Başlıca rakiplerin kazandığı haftayı puan kaybıyla kapatmak çok kötü olurdu, bu yüzden önemli bir galibiyet oldu.
Yalnız sorun şu ki; rakip takım kalemize geldiği pozisyonlarda yine her an gol yiyecekmişiz gibiydi. Eğer bu savunma sorunu düzelmese puan kayıpları devam eder.
-
Geldiği hafta ortasahada oynattığımız Diego Reyes’in bu hafta oynamasını beklerdim Neustader kadar stoper değilse halimiz kötü.6.hafta sonunda 4 puan toplamış olsak kimse şaşırmazdı heralde değerli bir galibiyet oldu.Rakiplerimiz forveti yok önemli bir fırsat ama değerlendirebilir miyiz sanmıyorum malesef :(
-
Valla takim da her pozisyonda bol bol oyuncu var :) bir sol bek soru isareti.... ama su anda eldeki bu ...
Daha kotu kadrolarin basarili olabildigini gordugum icin umutluyum.
Sorun bence 11 in oturmasi ve takim pisikolojisi ... yoksa her mac boyle gider...
Gereken bir kac oyuncunun kondisyon eksiginin kapanmasi, takim koordinasyonu ve birlikte oynama aliskanligi ....
Bunlarda ancak zamanla cozulur. Seyirci olarak bize kalan takima bu surecte destek olmak... Bir kac galibiyet ust uste gelse oyunun da degisecegine eminim,....
-
Bu lig orta saha ligi. Orta sahayı sağlama alacaksın başka çaresi yok Cocu burayı Hollanda sanıyor inşallah durumun farkına varmıştır. Böyle yumuşak ve fiziği düşük topçularla sahaya çıkarsan istersen tribünde 100 bin taraftarın olsun bir Mensah gelir orta sahanı parça pinçik eder.
Topalsız 11'ler yapıyorsunuz. Yapmayın etmeyin lütfen. Şu ligde Topalsız Fenerbahçe orta sahasını çiğ çiğ yerler. Koskoca Fenerbahçe orta sahasını Jailson-Elif-Benzia üçlüsüne bırakırsak mahvoluruz. Topal'a bayıldığımdan değil bu dediğim. Şu an çok geniş bir kadro var ancak o kadar çok soru işaretli ve izlemediğimiz oyuncu var ki bir on bir kurmak çok ama çok zor. Benim düşüncem orta sahaya 3 tane dirençli oyuncu koyup öne de Slimani'nin arkasına yetenekleri oyuncuları salmak. Mesela Ayew ve Benzia. Topal-Jailson-Elif önlerine Benzia-Ayew-Slimani şeklinde. Topal-Jailson orta saha güvenliğini sağlar,Elif-Benzia dripling ve ince işleri yapar,Slimani-Ayew de bitirir. Bu tabiki naçizane bir fikir önemli olan hoca ne yapacak ? İnşallah Kayseri maçından dersini alıp Reyes'i orta saha oynatmak gibi fantezi işlerine girmez.Son olarak Jailson ve Benzia inşallah iyi çıkarsınız yoksa halimiz duman.
Golümüz de bu orta saha ve hücum hattı sahadayken geldi. Aatıf çok istekli,mücadelesine saygı duyuyorum,iyi de futbolcu ancak bal yapmayan arı benim gözümde. Organizasyon işinde değil bitirici noktalarda topla buluşması lazım. Şu an ki oyun tarzıyla bizim ona ihtiyacımız yok.Elif'in Aatıf'ın yerine orta sahaya katılmasından yanayım. Benzia çok şükür iyi çıktı. Orta sahayı sağlam tutup ön tarafta işi çözeriz. Jailson ilk maçına göre fena değildi.Dikine oynamaya meyilli bir oyuncu ancak kesiciliği zayıf. Sonuçta Brezilya ligi gibi daha temassız ve düşük tempolu bir ligden çok sert futbol oynanan bir ülkeye geldi ve Konya deplasmanı gibi çok zor bir maçla başladı. Zaman tanımamız lazım. Benzia'nın ise işi daha kolay. Fransa'dan sonra Türkiye'ye adaptasyonu Jailson'a göre çok daha kolay olacaktır. Hem müslüman bir ülkede olması hem Fransa liginin Türkiye ile benzerliği hem de takımda Fransızca konuşan bir çok oyuncunun oluşu onu çok rahatlatır.
Konya çok ama çok sert deplasman Anadolu'nun en sert deplasmanı olabilir. Buradan üç puan çıkarmamız bizim için dönüm noktası oldu. Hasan iyiyse İsmail'in yerine oynar. Roman/Reyes ve Aatıf/Elif dışında ilk 11 belli bence. Beraber oynadıkça daha da ileriye gideceğiz. İnşallah daha iyi olacağız.
-
Net söylüyorum. Al Başakşehir'in beklerini koy bizim takıma şampiyon oluruz. He Beşiktaş ile bekleri değiştirsek mesela yine şampiyon oluruz ve BJK hiç abartmıyorum ilk 6ya giremez. Beşiktaş öyle eski Beşiktaş falan değil, gelip te Kadıköy'de kafa tutacak kadar.
Tek inandığım şu: iki kaliteli bek olsa şu takımda herkesin performansı 2 3 kat artar. 4-3-3 oynuyorsan eğer kardeşim beklerin iyi bile değil fişek gibi olacak. Ayew kötü ya mesela nedenini söyliyim. Bu Adam 4-3-3'ün sol forvetidir. 4-2-3-1 sisteminde solda dahi oynayamaz, oyun karakterine ters. Mesela Rodrigues gibi Onyekuru gibi uçsun gitsin beklemesin kimse. Ama doğru oyun yapısında her türlü daha çok gol katkısı yapar bu 2 oyuncudan da. Bekler ileri çıkacak ama kaliteli bindirme ve orta yapacaklar öyle hikayeden değil. Benzia Slimani Ayew en az bu üçü ceza sahasında olacak başka türlü rahat skor yapamayız biz. Ama işte bu saydıklarım için takır takır düzen ve sistem gerekir. Stoperler santraya yaklaşacak beklerden biri onlara eşlik edecek. Diğer bek hücuma çıkacak. Geri üçlünün önünde Jailson ortayı kontrol edecek. Beki hücuma çıkan ona alanı boşaltıp yay civarında olacak mesela ters kanadın forveti Benzia ve Slimani de ceza sahası içinde olacak. Eljif te dönen topları kovalayacak. Biz Ersun Zamanında böyle boğduk adamları. Kuyt Sow Webo(Emenike) bu üçlü ceza sahasında bekler ileride ve orta saha oyuncuları yay civarında.
Harun Şener Ryes Skrtel Isla
Jailson malına göre Topal Eljif Benzia
Ayew Slimani Soldado yada Frey
Bekler iyi oynasa dediklerimi yapabilseler en mantıklı 11 bu olabilir. Çünkü Barış ta Valbuena da kanat forvet özellikleri olan oyuncular değil, Aatıf bu özellikte ama yetersiz.
O İsmail denen yavşağın sözde koruduğu bölgenin ırzına geçti Skubic o oyundan çıkıp ta Isla girene kadar. İkisi de oynamasın amk orda siktirsin gitsinler. Kimi koysa Oraya bu Hasan Ali İsmail kadar kötü oynamaz. Ve ben hala anlamıyorum Türkiye nüfusunun yüzde 90ının bildiği bek sorunu neden çözülmez koca transfer döneminde. Oyundan çıkışı hele ayrı fiyasko, gram terlememiş ya saçları forması aynı malın başındaki şekliyle çıktı bide milleti gaza getirme ayakları yapıyor falan ayıp ya. Bizim devre bitişi gibi bi ara Rize Bursa maçından döndüm hepsinin forma yapışmış üzerlerine terden
-
Bu arada Benzia iyiydi bu maçta(belki de vasatların arasında sivrildi bilemiyorum ama klas durdu sahada özellikle goldeki asisti takdire şayan) ama çok skor yapacak oyuncu değil o yüzden ileri üçlüdeki kenar oyuncuları Slimani'ye destek vermeli yoksa sıkıntı yaşarız. Jailson'u hiç beğenmedim ben bu maçta ama Souza Baroni falan da ilk geldiklerinde küfür yağmuruna tutuluyorlardı.. O yüzden kesin bir yargıda bulunmak için çok erken
-
Dünkü Topallı orta saha da çok ezildi yalnız, adamlar antrenman yapar gibi bizim sahamıza geçip durdular. Bir de takım hücuma çıkarken Topal efendinin 10 15 saniye bekleyip yan pas yaptığı müddetçe ileriye çabuk gidemiyoruz. Artık ne olursa olsun Eljif kesilmesin, bir maç oynatıp sonraki maç yedeğe çekme fantezisi yersiz (bir de sağda rahat etmediği hâlde Ayew'i inatla oraya hapsetme mevzusu var böyle). Benzia ve Eljif ikilisi olmadan hücumda bir şey yapma şansımız yok.
-
Elim ayağım buz kesti ama bir yandan da ateş basıyor inanılmaz heyecanlıyım olsun bitsin şu maç. Adam olan Canerli,Gökhanlı,Q7li ve Şenollu Bjk'yi buradan eli boş gönderir. Bu adamları sevindiremeyiz. Cocu sakın Topal'ı stopere çekeyim deme.
-
Beşiktaş'la yaptığımız son 30 resmi maçın 18'ini kazandık(6 beraberlik, 6 mağlubiyet) Beşiktaş'la Kadıköy'de yaptığımız son 13 resmi maçın 10'unu kazandık(3 beraberlik, 0 mağlubiyet)
-
dakika 55, aatif bir şey oynamadı. mehmet'in bize en büyük katkısı sakatlanıp geri kalan 1,5 yıllık ücretini yattığı yerden alması. bir tane olumlu hareketi yok. aldığı topu ya yana veriyor ya da geri. yeter artık ya.
-
Net söylüyorum. Al Başakşehir'in beklerini koy bizim takıma şampiyon oluruz. He Beşiktaş ile bekleri değiştirsek mesela yine şampiyon oluruz ve BJK hiç abartmıyorum ilk 6ya giremez. Beşiktaş öyle eski Beşiktaş falan değil, gelip te Kadıköy'de kafa tutacak kadar.
Tek inandığım şu: iki kaliteli bek olsa şu takımda herkesin performansı 2 3 kat artar. 4-3-3 oynuyorsan eğer kardeşim beklerin iyi bile değil fişek gibi olacak. Ayew kötü ya mesela nedenini söyliyim. Bu Adam 4-3-3'ün sol forvetidir. 4-2-3-1 sisteminde solda dahi oynayamaz, oyun karakterine ters. Mesela Rodrigues gibi Onyekuru gibi uçsun gitsin beklemesin kimse. Ama doğru oyun yapısında her türlü daha çok gol katkısı yapar bu 2 oyuncudan da. Bekler ileri çıkacak ama kaliteli bindirme ve orta yapacaklar öyle hikayeden değil. Benzia Slimani Ayew en az bu üçü ceza sahasında olacak başka türlü rahat skor yapamayız biz. Ama işte bu saydıklarım için takır takır düzen ve sistem gerekir. Stoperler santraya yaklaşacak beklerden biri onlara eşlik edecek. Diğer bek hücuma çıkacak. Geri üçlünün önünde Jailson ortayı kontrol edecek. Beki hücuma çıkan ona alanı boşaltıp yay civarında olacak mesela ters kanadın forveti Benzia ve Slimani de ceza sahası içinde olacak. Eljif te dönen topları kovalayacak. Biz Ersun Zamanında böyle boğduk adamları. Kuyt Sow Webo(Emenike) bu üçlü ceza sahasında bekler ileride ve orta saha oyuncuları yay civarında.
Harun Şener Ryes Skrtel Isla
Jailson malına göre Topal Eljif Benzia
Ayew Slimani Soldado yada Frey
Bekler iyi oynasa dediklerimi yapabilseler en mantıklı 11 bu olabilir. Çünkü Barış ta Valbuena da kanat forvet özellikleri olan oyuncular değil, Aatıf bu özellikte ama yetersiz.
O İsmail denen yavşağın sözde koruduğu bölgenin ırzına geçti Skubic o oyundan çıkıp ta Isla girene kadar. İkisi de oynamasın amk orda siktirsin gitsinler. Kimi koysa Oraya bu Hasan Ali İsmail kadar kötü oynamaz. Ve ben hala anlamıyorum Türkiye nüfusunun yüzde 90ının bildiği bek sorunu neden çözülmez koca transfer döneminde. Oyundan çıkışı hele ayrı fiyasko, gram terlememiş ya saçları forması aynı malın başındaki şekliyle çıktı bide milleti gaza getirme ayakları yapıyor falan ayıp ya. Bizim devre bitişi gibi bi ara Rize Bursa maçından döndüm hepsinin forma yapışmış üzerlerine terden
Bir kez yaptık dediğimi gol oldu
-
Hasan Ali'nin içine Marcelo kaçmış bu maçta
-
Şener çok boş adamsın çok.. Orhan Şam bundan iyiydi amk
-
Şener çok boş adamsın çok.. Orhan Şam bundan iyiydi amk
1 tane ortası hariç komple zarar. Hele ki o atakta Elif'in attığı pastan sonra bomboş kalan Elif'e geri vermek yerine mal gibi orta açması yok muydu...
Hasan Ali'ye helal olsun, hayatının maçını oynadı.
-
valla hasan ali cok sasirtti.
Sener'in hucumda aksamasina alisigim ama savunmada da cok defolu oynadi. Anlamadim, biri oynasa biri oynamiyor. Anlasmalilar midir nedir.
Dun macta iki sey dikkatimi cekti ve rahatsiz etti;
1- Cok yumusak oynuyoruz kendi yari alanimizda.... Eyvallah genc takim, eyvallah ortasaha yumusak ve teknik ... ama defans ta cok kibar.
2- Benzia ya Oguzhan in ve Tolgay in yaptigi mudehalelerden sonra gidip... Birader derdiniz lan ne sizin diyen kimse yok ... oyuncu yerde bir iki kisi yaninda .... Daha takim olamamisiz.
Bize bir adet kaptan sart. Takima abilik yapacak, diger takimdan millet cirkinlesince onlarla didisebilecek ... Sahada bazen kendi arkadaslarini uyarip uyandirabilecek ...
Basketteki Pero Antic tarzi ... Bizde eskiden Luciano, Kuyt, Lugano ve Kjaer cok duzgun yapiyordu bunu, hatta Belezoglu ...
Bu kadar genc oyuncunun, bu kadar teknik ve yumsak oyuncularin yaninda oyle bir isim sart.
-
Artık öyle bir seviyeye geldik ki birkaç pozisyon bulduk diye iyi oynadık sanılıyor ama ilk yarının belli bölümlerinde (hadi bunu geçeyim), ikinci yarının çoğunda topu rakibe veren, sanki Beşiktaş'ın, Fenerbahçe değil de Rize deplasmanına gelmiş gibi rahat oynamasını sağlayan, kendi yarı sahasında rakibi bekleyen bir takım vardı. Ancak başkana kalsa rakibimizi ezmişiz, bu sezondan da umudu keseceğiz sanırım. Başkanın normal bir lafa böyle bir üslupla cevap vermesine de çok şaşırdım.
https://www.youtube.com/watch?v=YgAut1YzaXc (https://www.youtube.com/watch?v=YgAut1YzaXc)
-
Avrupa kupasi macinda neden rotasyon yaoti hicbir mantikli a iklamasi yok.
Ikincisi bazi oyunculardan neden faydalanmayi dusunmuyor.
Cocu sezonu tamamlarsa gs yada bjk nin onunde tamamlama imkanimiz yok.
-
Aksiyonu bol olsa da, oyun kalitesi bakımından vasat bir maç oldu.
Bizim oyuncular birbirinden çok kopuk oynuyor, ortada bir takım oyunu yok henüz.
1-1'i yakaladıktan sonraki bölümde, Beşiktaş'ın geriye düşmüşcesine saldırmasını takiben yakaladığımız 2 kontra atağı değerlendirerek fişi çekmemiz gerekirdi.
Puan olarak geride olduğumuz bir tabloda üst sıradaki rakipler puan kaybetmişken, bu maçı her halükârda kazanarak haftayı müthiş bir kazançla kapatmamız gerekirdi ama ayağımıza gelen fırsatı teptik. Yazık oldu...
-
Hoca az oynayanları oynatacağım mantığıyla rotasyon fantezisi yapmaz inşallah da bu maçtaki takımın uyum sağladıkça ne olacağını bir anlarıız.
-
En çok sevindiğim yenilmemek oldu, en azından kendi sahamızda derbi kaybetmemeye kör topal devam ediyoruz.
-
Mac ozelinde gol dahil gol pozisyonu olmayan BJK ile 4 gol pozisyonu olan takım berabere kaldı.Kazansaydık cok guzel olacaktı.
Elestirilen AY doneminde yapılan hataların bir kısmı aynen devam ediyor.Frey gereksiz,yetersiz,FB kalibresinde olmayan bir oyuncu ve Soldado gibi klas bir oyuncuyu bu teknigi yetersiz adam icin harcıyoruz.Yine Reyes de bize olması gereken cabukisert,topla cıkan bir stoper degil aksine cok yumusak bir oyuncuya benziyor.Bu takıma 2 tane ya da en az 1 tane cok klas bir stoper lazımken takıma Frey,Reyesi almak kanatlara adam lazımken boyle yanlıslar olmamalıydı.
GS 5 atar dedigim takımın yarısı olmayan Seleznovsuz Akhisar 3 atıp postaladı.35 liklerle nereye kadar gidecegini bilmedigim BJK ile berabere kaldık.Takımda yine onliberodan bozma ve asla bu takımın oyuncusu olmayan Roman hala stoper, en azından devre arasında bu takıma ne kadarı kapatılabilirse stoper ve kanat lazım...
-
Mac ozelinde gol dahil gol pozisyonu olmayan BJK ile 4 gol pozisyonu olan takım berabere kaldı.Kazansaydık cok guzel olacaktı.
Elestirilen AY doneminde yapılan hataların bir kısmı aynen devam ediyor.Frey gereksiz,yetersiz,FB kalibresinde olmayan bir oyuncu ve Soldado gibi klas bir oyuncuyu bu teknigi yetersiz adam icin harcıyoruz.Yine Reyes de bize olması gereken cabukisert,topla cıkan bir stoper degil aksine cok yumusak bir oyuncuya benziyor.Bu takıma 2 tane ya da en az 1 tane cok klas bir stoper lazımken takıma Frey,Reyesi almak kanatlara adam lazımken boyle yanlıslar olmamalıydı.
GS 5 atar dedigim takımın yarısı olmayan Seleznovsuz Akhisar 3 atıp postaladı.35 liklerle nereye kadar gidecegini bilmedigim BJK ile berabere kaldık.Takımda yine onliberodan bozma ve asla bu takımın oyuncusu olmayan Roman hala stoper, en azından devre arasında bu takıma ne kadarı kapatılabilirse stoper ve kanat lazım...
Aynen. Hislerime terceman oldunuz.... kanat ve sertliği yeterli stoper
-
Cocu kafamdaki onbiri buldum ve bundan sonra da bu kadro uzerinden gidecegim gibisinden birseyler soylemis bu olumlu olan tek sey onunla ilgili olarak
-
Cocu kafamdaki onbiri buldum ve bundan sonra da bu kadro uzerinden gidecegim gibisinden birseyler soylemis bu olumlu olan tek sey onunla ilgili olarak
katiliyorum ... su kadronun oynama aliskanligi kazanmasi lazim ....
-
45 dakikada 3-0 artık istifa etmezse küme düşmenin bir numaralı adayı olacağız
-
Bugün futbol takımının geldiği nokta Comoli ve Ali Koça'a yazar. Kör insan bile takımın düzelmeyeceğini görürdü.
-
Atıf i sol bekte denese, didem ki çözüm arıyor, birşey deniyor..
Bu maçta da kadroda görünce ümidimi tamamen yitirdim Cocu için
Jailson da gereksiz bir transfer olmuş.
Ekici, Valbuena, Eljif neden oynamaz, beklerin, kanatların işlemiyorken nasıl gol atacaksın, topal ile mi pozisyon bulacaksın yoksa atıf ile mi ?
Yorumcu "fenerbahçe gölün her türlüsünü yedi" diyor... ne diyelim, daha yemediğimiz kalmamıştır inşallah bu maç için.
-
Bu kadronun başına Alex Ferguson'u geçirseniz, yardımcı olarak da Guardiola ile Jürgen Klopp'u yanına verseniz, ligde yine ilk üçe giremez. Haaa, Cofu iyi bir hoca anlamında demiyorum bunu... Ama onunla sekizinci olacak isek diğerleri ile dördüncü oluruz; fazla değil.
Çok kötü transferler yapılmış, çok kötü...
Gidenlerden tek kişi bile yok "gitmeseydi!" dediğim... Belki Josef; o da şu yoklukta...
Ama gelenlerden de, "iyi ki gelmiş" diyeceğim tek kişi yok.
Belki Benzia; o da şu yoklukta...
-
Ayew çok aktif bugün onun dışındakiler sahada yok.
Tüm kadroya bi bakalım hangisi 11 oynar hangisi yedek hangisi çöp
Harun Yedek
Berke Kiraya
Volkan Çöp
Kameni Çöp
Şener de Isla da Yedek(Hatta bana kalsa Şener de çöp ama şu ligde yedek için idare eder)
Dirar çöp
Skrtel 11
Roman Reyes Çöp (Reyes'i hiç bu kadar kötü beklemiyordum)
Yiğithan Yedek (Şu kadroda 11)
Burak Kiraya Altınordu'ya falan
İsmail Çöp
Hasan Ali Yedek
Topal Ozan Alper Çöp (Belki sadece Topal joker yedek)
Jailson Yedek (Beğendiğim yanları var şu kadroda 11 olur gelişimi beklenir)
Oğuz Kağan Kiraya
Eljif 11 (Israr edilirse)
Ekici Valbuena Yedek (Şu kadroda Valbuena da çöp oldu o ayrı normalde 11 bile oynar)
Benzia 11 (kötünün iyisi olsa da)
Ayew 11 (Etrafı beki falan mal)
Aatıf Çöp
Barış 11 (Israr edilirse 1 yıl feda edilip)
Frey Soldado Çöp
Slimani 11 (diğer takımlarda olsa Coşar)
-
Yahu Slimani konusunda yapmayın n'olur? Altı pastan topu auta atmanın diğer takımda, bu takımda olmakla ilgisi ne? Tek vuruşluk gol yetisi yok, ayağında topu yumuşatana kadar rakip savunma kapanıyor, olur da boş kaldı, topu dağlara taşlara yolluyor... Slimani'nin kaçırdıklarının yarısını kaçırmayan Emenike'ye teneke bağladık biz... Guiza bundan daha iyiydi...
-
Bu kadro büyük bir ihtimalle Fenerbahçe tarihinin en kötü kadrosu. Tamamına yakını vasat, sıradan oyunculardan kurulu, sıradan bir takım. Çıkar üzerlerindeki formayı işte rizespordan farkı olmayan hatta daha da kötü bir takım. Hala umut besleyen varsa gerçekten şaşkınlık duyuyorum.
-
Başkan ivedilikle gerekeni yapmalı.
-
Bu kadro büyük bir ihtimalle Fenerbahçe tarihinin en kötü kadrosu. Tamamına yakını vasat, sıradan oyunculardan kurulu, sıradan bir takım. Çıkar üzerlerindeki formayı işte rizespordan farkı olmayan hatta daha da kötü bir takım. Hala umut besleyen varsa gerçekten şaşkınlık duyuyorum.
1987-88 kadrosu da çok kötü sonuçlar almış, 20 takımlı ligi sekizinci bitirmişti ama yine de o kadroda Rıdvan, Kayhan, Şenol Çorlu gibi isimler vardı. O sezon rekor ücretle kadroya katılan Erdi Demir'i saymıyorum bile... (Fos çıkmıştı.) Yani o günün Türk futbolu standartlarında şu kadrodan beş kat kalitelidir.
-
Skrtel'in yokluğunun da etkisiyle defansta ciddi bir sıkıntı olmakla birlikte, kadronun kötü olduğuna kesinlikle katılmıyorum.
-
1987-88 kadrosu da çok kötü sonuçlar almış, 20 takımlı ligi sekizinci bitirmişti ama yine de o kadroda Rıdvan, Kayhan, Şenol Çorlu gibi isimler vardı. O sezon rekor ücretle kadroya katılan Erdi Demir'i saymıyorum bile... (Fos çıkmıştı.) Yani o günün Türk futbolu standartlarında şu kadrodan beş kat kalitelidir.
6-1'lik aydın faciası ile lige başladığımız da oldu ama her kadronun kendi içinde belirli kalitenin üstünde oyuncuları vardı. Bu kadro neresinden tutsak kötü. Eskiden her Fenerbahçeli kadroyu ezbere sayardı. Ben şu anda bazı oyuncuların ismini bilmiyorum. Çok acı bir durum.
-
Kabul ediyorum kadromuz kötü. Eski kadrolarımızla kıyaslarsak berbat ötesi. Hangi 11 ile oynasak 7-8 tanesini değiştirmek gerek diyoruz ama bu kadroya da mecburuz.
Sezon bitse de finansal fair play kalkmayacak. Belki daha ağır bir antlaşma imzalanacak uefa ile. Çünkü bizim için deniz bitti (Diğer büyük Türk kulüplerinde olduğu gibi). Bizim musluktan son damla Ülker’den stad için gelen 100 milyon doları bir yaz döneminde harcadığımız dönemde aktı.
Ali başkan kötü transferler yapmış olabilir ama bankadan 70-80 milyon dolar kredi çekip oyuncu alamazdı. Alsa da uefa’dan ceza gelirdi. Bu kadro iyi bir hoca ve doğru oyuncu seçimi ile daha iyi oynar.
Şu da bir gerçek ki ilk defa oynayan Türk oyuncularımızdan nefret ediyorum (Mehmet, Alper, Şener, Ozan). Bir insan hiç mi isyan etmez, hiç mi kendini geliştirmez. Mehmet topal bu takıma geldiğinden beri beyefendiliğinden başka bir şeyini övmüyoruz.
Harun, Volkan’ı kesemez. Kaleye gelen her topta kalbimin atış hızı artıyor. Ben başarısızlığa razıyım ama bu kadronun değil. Madem bizim için bu sene erken bitecek o zaman Berke, Ferdi, Yiğithan, Elif, Oğuz Kağan, Barış takıma yerleştirilmeli. Olacaksa onlar olsun olmayacaksa da biz de görürüz olmadığını. Bu çocuklar böyle bir senede de oynamazsa hiç oynayamaz.
-
2007-2008 Kadrosu:
As kadro: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Diego Lugano, Edu Dracena, Roberto Carlos, Mehmet Aurélio, Claudio Maldonado, Deivid de Souza, Uğur Boral, Alex de Souza, Mateja Kežman
Yedek kadro: Serdar Kulbilge, Önder Turacı, Yasin Çakmak, Can Arat, Gökçek Vederson, Colin Kazım-Richards, Selçuk Şahin, Deniz Barış, Kemal Aslan, Ali Bilgin, Semih Şentürk
Kadroya fazla giremeyenler: Gürhan Gürsoy, İlhan Parlak, Volkan Babacan, Mert Günok
2010-2011 Kadrosu:
As kadro: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Diego Lugano, Joseph Yobo, André Santos, Emre Belözoğlu, Cristian Baroni, Miroslav Stoch, Mehmet Topuz, Alex de Souza, Mamadou Niang,
Yedek kadro: Mert Günok, Bekir İrtegün, Fábio Bilica, İlhan Eker, Caner Erkin, Selçuk Şahin, Özer Hurmacı, Uğur Boral, Issiar Dia , Daniel Güiza, Semih Şentürk,
Kadroya fazla giremeyenler: Gökay Iravul, Okan Alkan, Ertuğrul Taşkıran, Serkan Kırıntılı
Bir daha böyle kadrolar kurulmayacak. Ancak altyapımız çok iyi olursa bir umut.
-
Fernandao'yu sattığımız paraya aldık şu Frey denen elemanı. Kaldı ki ben Fernandao'yu bile yakıştırmazdım bize.
Bu parasızlıkta, sırf 24 yaşında diye Frey'i transfer edenler bunun hesabını vermeli. Beğenmediğim Fernandao'yu mumla aratıyor. Ne yazık ki 2022'ye kadar da sözleşmeli.
Her zaman ''Cocu'ya sabır gösterelim, inşaAllah iyi olacak'' diyordum ki bugün pes ettim. Kadrosu ne olursa olsun Fenerbahçe bu kadar kötü oynayamaz. 3.Lig takımlarının yediği golleri yiyemez.
Hemen yarın Cocu+Comolli siktirnâme ile yollanmalı. TD değişikliklerinden nefret eden ve istikrar isteyen birisi olarak diyorum ki hemen yollanmalı hemen.
-
Bu kadronun başına Alex Ferguson'u geçirseniz, yardımcı olarak da Guardiola ile Jürgen Klopp'u yanına verseniz, ligde yine ilk üçe giremez. Haaa, Cofu iyi bir hoca anlamında demiyorum bunu... Ama onunla sekizinci olacak isek diğerleri ile dördüncü oluruz; fazla değil.
Çok kötü transferler yapılmış, çok kötü...
Gidenlerden tek kişi bile yok "gitmeseydi!" dediğim... Belki Josef; o da şu yoklukta...
Ama gelenlerden de, "iyi ki gelmiş" diyeceğim tek kişi yok.
Belki Benzia; o da şu yoklukta...
Aynı konuyu bende yazdım birkeç kere.
Stoch, Bekir, Selçuk... oynadıkları dönemin vasat kabule edilen adamları.. Bugün takımda olsa yıldız olurlardı.
Kadronun bu kadar erozyona uğramasının sebepleri malum, kulübün ekonomik durumu ve ülkenin içinde bulunduğu zorluklar da malum.
Maddi sebeplerden dolayı gönderilen isimleri (Fernandao, Guliano ve Josef) anlıyorum.
Ama beklerin bu kadar kötüyken ve elinde de Soldado varken, neden Frey i aldık açıklayamıyorum.
Sağ beklerin bu kadar kötüyken, neden asıl mevkisi sağbek olan Dirar ı burada denemedik bilmiyorum.
Kanatların yok, ara pas atacak oyuncun yok, yaratıcı oyuncun yok, 2 ön libero ve tek forvetle nasıl gol atmayı düşünüyorsun ?
4 tane kalecin varken hala kalede sorun yaşamayı anlayamıyorum..
Kameni ye neden hiç şans vermedik ?
Soldado neden oynamıyor ?
Özetle, benim Cocu ile iyi olacağına dair ümitlerim azalıyor...
-
Isleyen bir duzende, oturmus bir sistemde oyuncular kapasitesini verebilir hatta ustune de cikabilir. Tam tersi durumda ise simdi oldugu gibi elestirilir. Rize galibiyeti olmayan takim kadrosu bizden daha iyi oldugu icin degil biz kotu oldugumuz icin bIzi yendi. Simdiye kadar bu sezon yenildigimiz hicbir takim bizden daha iyi kadroya sahip oldugu icin bizi yenmedi. Kadroyu ve yapilan transferleri elwstirmek dogru ama basarisizligin sebebi bu degil
-
Abiler kadro kötü diyorsunuz da bizi yenen takımlardan Benfica hariç hangi takımın kadrosu bizden daha iyi ? Tecrübeli ve işi bilen bir hocayla bu takım gayette güzel top oynar. Geçen sene süper yeteneksiz bir takımla ikinci olduk. İyi hoca elindeki malzemeyi bir şekilde kazanacak şekilde kullanmasını bilen hocadır. Ersun Yanal'ın başarılı olma ihtimalini düşük görsem de en azından takımdaki Türk oyuncuları adam eder max performansı alır. İnşallah yarın sabah takımın başında olur.
-
Ne Ersun Yanal i arkadaslar.... Piyasadaki Turk hocalardan hic biri, bizde bir halt yiyemez ... Yanal dahil hepsi enkaz edebiyatiyla seneyi bitirir. Gelecek sene icin de takima bir halt katmaz....
Bize ac ve potansiyelli bir hoca lazim eger cocu gidecekse. (Ne yazik ki artik kalsin diyemiyorum, bir sekilde kimya tutmadi, takim da isik vermiyor)
Benim hatiladigim en keyifli futbol Low, Daum ve Zico zamaniydi ... Daum disiplinden kazanirdi, Zico brezilyalilarla iyi anlastigindan. Bu anlamda; su an cok Fransiz ekollu oyuncu oldugundan, fransiz bir hoca bize uyabilir. Ya da Alman disiplini olan bir hoca.
Eski oyunculardan Tayfun Koykut olabilir... (Buyuk hoca getirmek istesek, adamin istedigi butceyi de veremeyecegimizi unutmamak lazim.)
-
Zoltan Gera ve Kevin Rankin,
Dediklerinizde haklısnız. Zaten bende eleştiri oklarımı Cocu ya doğru kaydırmaya başladım. Ama, takımda ciddi bir sistem değişimi var ve mesela dünkü maça bakarsak, bizim için kırılma noktası olabilecek pozisyonda top direkten döndü, sonrasında rize hemen golü attı. YEdikten sonra zaten takım hemen çözülüp dağılıyor. Yediğimiz ilk gole bakın, adamlar sol kanatlarından sağa topu attılar, bizim defans dağıldı. Oyuncuların hem birbirine alışması hemde sisteme alışması için zaman gerek. Malesef sezon başı hazırlık dönemi hiçbir işe yaramadı takım sonradan kurulduğu için.
-
Kalecilerin kova... Stoperlerin kâğıt helva... Kanat beklerin hava... Ön liberoların eskort ve golcülerin kazma...
İşte kaliteli kadro...
Bir de ülke futboluna yabancı ve hocalık yetisi vasat teknik adam olunca...
Şiir yazılır buna, şiir...
-
Ayhan hocam bu zaman sadece bize mı gerekiyor?
Rize geçen sene hangi ligdeydi? Kayseriye kendi sahanda 2-1'den maç veriyorsun, o kayseri sonraki üç hafta gol bile atamadan puan dahi alamadı. Zagrep'ten 4 yedik, 8-10 tane yiyebilirdik. Bursanin yedek kalecisini as kaleci yapıyor fenerbahce.
Işler boka sarınca hemen zaman diyoruz. En büyük liman zaman oluyor. Evet ben de diyorum zamanla 2-3 maç ust uste alabilir bu takım ama her hattıyla kötüyüz. Devamı olmaz. Oynadığımız takımların hangisi bizden iyi derken biz hangisinden iyiyiz demek lazım?
10 resmî maç yapmissin, 6 mağlubiyet, 2 galibiyet var. O iki maçta zar zor göte bala kazandığın iki maç. Tarihin yüz karasi olmaya gidiyor bu takım. Tek üzüldüğüm de olan ali koca olacak. O kadar coşku ile geldi ki şubeye, böylesi bir takımı ne o ne de taraftar haketmiyor.
-
Ne Ersun Yanal i arkadaslar.... Piyasadaki Turk hocalardan hic biri, bizde bir halt yiyemez ... Yanal dahil hepsi enkaz edebiyatiyla seneyi bitirir. Gelecek sene icin de takima bir halt katmaz....
Bize ac ve potansiyelli bir hoca lazim eger cocu gidecekse. (Ne yazik ki artik kalsin diyemiyorum, bir sekilde kimya tutmadi, takim da isik vermiyor)
Benim hatiladigim en keyifli futbol Low, Daum ve Zico zamaniydi ... Daum disiplinden kazanirdi, Zico brezilyalilarla iyi anlastigindan. Bu anlamda; su an cok Fransiz ekollu oyuncu oldugundan, fransiz bir hoca bize uyabilir. Ya da Alman disiplini olan bir hoca.
Eski oyunculardan Tayfun Koykut olabilir... (Buyuk hoca getirmek istesek, adamin istedigi butceyi de veremeyecegimizi unutmamak lazim.)
Ersun Yanal enkaz edebiyatı yapacak son kişidir yalnız. Fenerbahçe'nin büyüklüğünün farkına varan, taraftara saygı duyan bir hoca kendisi. Bu sezon Klopp bile gelse işimiz çok zor zaten de Ersun hoca 3-4 nokta transfer ve yaz kampıyla bizi ligin favorisi hâline getirir. Başarılı olamazsa da istifa edip gider, tarihteki en rahat şampiyonluğu kazandığımız sezonun ardından aptalca gönderilmesine rağmen tazminat istememişti (kulubün evladı (!) Aykut'un Galatasaray'a 3. kez şampiyonluğu servis ettiği sezonun ardından bile tazminatını bırakmadığı bir ortamda hem de).
-
İlhan hocam, aslında benzer şeyleri söylüyoruz (gerçi ben kendimi kaybettim artık, ne söylediğimi de tam bilmiyorum..)
Malesef 10 maçta 10 mağlubiyet hakeden bir oyun oynuyoruz. Rakiplerin hepsi bize karşı iyi görünüyor, yoksa onlarda da bir numara yok...
Kadro boktan (herkes söylüyor zaten), ekonomin kötü, transferler anlamsız, sahaya çıkan 11 saçma sapan, taktiğini, sistemini kimse bilmiyor, oyuna müdahaleler enteresan (dün 3-0 geridesin, 70. dakikada 2 değişikliğini yapıyorsun ve 2 ön libero hala sahada), kondisyonun sıfır...
Zaman bunların sadece 1-2 sini çözer ama en rahat gözlemleyebileceğin kondisyona etkisi hala görünmüyor.
Bunları seç seç birilerine paylaştır. Ben, ilk ikisinden dolayı en çok Aziz Yıldırım ve Aykuta verdim bugüne kadar, ki hep öyle de olacak. Bu ikisi diğerlerinin de bir kısmını etkiliyor doğrudan.
Transferler başkana ve Comoli ye yazar, kondisyon, saha çıkan isimler, oyuna müdahale de hocaya ve hocaya akıl verenlere.
İyi bir kadroyu, hoca ne kadar uğraşsa da bir yerden daha fazla düşüremez. Bizim kadro ile ne kadar yukarı çıkacağın hocaya bağlı birazda. Cocu ile çok da yukarılara çıkabiliecek gibi görünmüyor malesef.
Tekrar zaman konusuna gelirsek, 1 sene de derdim, 2 senede ama hiç ışık göremiyorum ki. Ne gençlere şans veriyoruz nede 10 maçta 1 milim ilerleme oldu.
-
Yalnız bu Aykut’ta ne lobi var arkadaş.
Çoğu tvde ve gazatede Aykut için dönmeli veya dönecek haberleri çıkıyor. Aykut bir daha bu kulüpten adım atmamalı. Takımda kaldığı 4 sene boyunca oynattığı futbolla resmen Fenerbahçe’nin genleriyle oynadı. Takım artık hücum bile yapamıyor neredeyse.
Ucuz kadrolarla başarılı oluyormuş (bütçe performans olarak çok iyiymiş). Bunu dedikleri kişi de takımda kaldığı 4 senede yaklaşık olarak 120 milyon dolar bonservis verdiren kişi.
-
Zaten bu ülkede böyle insanlar oldukça bu ülkenin sporda başarılı olması çok zor.
1) Yabancı oyuncu sınırı kalkar, Türk oyuncular yeteri kadar maç oynayamıyorlar derler. (Sanki onları oynatmayan var. Sen genç bir futbolcu olarak büyük bir takıma transfer ol. Sonra hiçbir özelliğini geliştirmeden, ekstra idman yapmadan 3-4 sene yattığın yerden para kazan.)
2) Altyapıdan çıkan genç oyuncular kolay kolay kadroya giremez. (nedense)
3) Yabancı antrenörler daha ilk aydan acımasızca eleştirilirken Türk hocalar değerli spor basınımız tarafından kolay kolay eleştirilmez. Neymiş yabancı hocalar Türkiye ligini tanımıyormuş. (Bu çağda hala böyle yorum yapan insanlar var.)
Rıdvan, Daum’u nasıl eleştiriyordu ama Aykut Kocaman’ı 4 senede kaç kere eleştirdi. (Arkadaşlık başka Fenerbahçe başka)
-
Bu arada kulübün Aykut Kocaman'a ve ondan önceki teknik adama hâlâ tazminat ödediği yönünde bugün bir haber okudum. Yani şu an mevcut olan ile birlikte üç teknik adama tazminat ödüyoruz.
Eğer gereğini yapacağım deyip, ortadan kaybolduğunda istifa işlemi gerçekleşmiş olsaydı, en azından Aykut Kocaman'a tazminat ödemezdik. Gereğini yapacağımdan kastı istifa ise tabii. Bunu da Aziz Yıldırım'ın kazıkları arasında saymak gerek.
-
Cocu'nun hala kovulmamasına inanamıyorum. Daha ne kadar rezil olacağız ?
-
Dirar ve soldado icin gonderilmeye calisildiklari kulubun bu oyunculara yapilan teklifi kabul ettigi fakat oyuncular gitmeyi kabul etmedigi ve o yuzden oynatilmadiklari soyleniyor.
Ozan icinse bu sene de sans verildigi fakat bu oyuncunun calismadigi kendini veremedigini soylemisti baskan ama ozan dogru durust idmana veya maca cikmadi bu sene takimla buna hic katilmiyorum kocaman veya yardimcilaei mi buna sebep oldu
Sonucta kadro sayisal olarak fazla, faydalanilmak istenilmeyen fakat oynayan oyunculardan daha fazla katki saglayabilecek oyuncular var. Boyle bir durum takimda da huzursuzluk mutlaka yaratir.
Yasli oyunculara bonservis, imza parasi gibi bir suru para gomulmemesi her zaman istedigim bir seydi ama onun haricinde ama transferle ilgili de hata yapildi hoca seciminde oldugu gibi
-
Bu arada kulübün Aykut Kocaman'a ve ondan önceki teknik adama hâlâ tazminat ödediği yönünde bugün bir haber okudum. Yani şu an mevcut olan ile birlikte üç teknik adama tazminat ödüyoruz.
Eğer gereğini yapacağım deyip, ortadan kaybolduğunda istifa işlemi gerçekleşmiş olsaydı, en azından Aykut Kocaman'a tazminat ödemezdik. Gereğini yapacağımdan kastı istifa ise tabii. Bunu da Aziz Yıldırım'ın kazıkları arasında saymak gerek.
Ersun Yanal tazminatsız giderken Aykut Kocaman ın parasını alıyor olması hakikaten iyiymiş.
-
Ali Koç bence Ersun hocayı sezon öncesi takımın başına getirmeyerek hata yaptı.Bunu başarılı olurdu diye söylemiyorum önümüzdeki senelerde kafası rahat olurdu.Dün arabanın etrafını taraftarlar sarmış Ersun Yanal diye bağırılıyor.En ufak kötü gidişte Ersun Yanal’ın isteneceği belliydi keşke başta getirseydik.Ersun hoca başarılı olursa zaten sorun yok ama başarısız olursada istediniz durum bu derdi gelecek seneler için hareket alanı genişlerdi.Taraftar yönetim çok fazla kaynaşmış (göte parmak olmuş) bu durumu çözmesi lazım
-
Ersun Yanal'ı Denizlispor zamanlarından beri dikkatle takip ederim. Gençlerbirliği zamanlarında çok statta maçını izledim. Efsane Valencia kadrosunun elini kolunu sallayarak aldığı UEFA Kupası serüveninde tek mağlubiyetini tattırdıklarında da stattaydım. Demem o ki kendisini de futbol mentalitesini de tercih edeceği oyuncu tipini de gayet iyi bildiğimi söyleyebilirim. Kendisi bugün gelsin, 2 aya ihtiyacı var. Fakat bu kadroda ona uygun oyuncu niteliğinde de kısmen sıkıntı var. Benzia, Eljif, Slimani gibi oyuncular tam istediği tipler. Fakat Skrtel'in yanında sert bir stoper yok. Şampiyon yaptığı dönemdeki bir Topal da yok. Bekler zaten Allahlık. Ama orta sahaya Oğuz'u, stopere Yiğithan'ı yerleştirebilir mi? Yapar. Hatta Ayew'i sol bek oynatsa şaşırmam. Çalışkan ve gelişime açık her türden oyuncuyla gayet iyi çalışır. Antrenman yapmak götüne zor gelen ve bu sebeple kuyusunu kazan yavşaklar takımda olmazsa müthiş bir takım yaratabilir.
Genel hatlarıyla mevcut kadronun oynadığı futbol kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. Fakat at da sahibine göre kişniyor maalesef. Bütün sezon Cocu'nun diziliş denemeleriyle geçecekse bence bu kadarı yeter.
-
Aykut Kocaman'ın yardımcıları ile yeni hocanın devam etmesinin mantığı yoktu, hoca oyuncuları tanımıyordu bahanesi geçerli bir bahane değil bu şekilde yolların ayrılmasına gerek kalmayacaktı
aynı şey Volkan için de geçerli hem karakter olarak hemde oyun olarak sözleşme imzalanmamalıydı, bunları bilerek sözleşme yapıldı
atıf daha düne kadar ilk onbir çıkıyordu bütün maçlara
dirar adam sağbek adam geldiğinden beri sağbek olarak oynadığı maç yok.
asıl kadro dışı kalması gereken Cocu. takım sekizinci hafta itibariyle ligde onaltıncı başarısızlığıyla tarihe geçti. comoli kesinlikle başarısızlığın sorumlularından ama her şeyin asıl sorumlusu bu saatten sonra yönetim.
bütün kulüplerin mali olarak dibe vurduğu, gerçekten iyi bir takım diyebileceğimiz bir takımın olmadığı günde bjk ve gs dahil fenerbahçenin şu durumu utanç verici. takımı tanıma sistemi oturtma bunlar hava gazı her şeye rağmen transfere en büyük parayı harcayan ve en çok transferi yapan takımız bu işlerin bahanesi her zaman bulmak istedikten sonra bulunur.
-
Atıf vasat bir topçu ama Sivas'ta sivrilmişti bu Jailson hangi takıma giderse gitsin vasat bir topçu.
adam takımı tanıdım sistemi oturttum bundan sonra fazla değişiklik olmayacak bunu da sevmem dedikten sonraki maçlarda hem kadro hemde taktik değiştirmeye devam ediyor. Reyes orta sahada denedin başarısız oldu neden tekrar deniyorsun tamam devam maçlarında çünkü adam için ölüm kalım maçları değil bu maçlar
-
Bu Cocu adlı arkadaşın kaldığı her dakika zarar...
-
Takım aslında o kadarda berbat değil gibi geliyor bana. giden gelen oyunculara baktığımızda da öyle anormal bir nitelik düşüşü yok bence. Sadece cidden çok ama çok saçma kadrolar ve dizilişler kullanan bir teknik direktör var. Reyes'i orta sahada kullanmak, elifi sola yığmak ilerde forvetlere şuursuz pres yaptırıp orta saha oyuncularını aynı anda kendi sahasına göndermek falan. Benzia, silimani, ayew, jailson falan bence en azından bu ligde baya iş yapabilecek oyuncular. Elbette Cocu'nunda bir bildiği vardır ama şu dizilişle oyuncuların kapasitelerini göstermesi bile oldukça zor oluyor.
-
Başkanın konuşmalarını dinletemedim ama gazetelerden okudum.
Silinen veriler, takımın yenilmesini isteyen ve bunun için hazırlık yapan antrenörler.. Bu kadar nasil alçaklaşabiliyor bu insanlar aklım almıyor. Böyle insanlar nasıl aramıza giriyor aklım almıyor. Umarım bundan sonra herşey iyiye doğru gitmeye başlar.
-
Alayının abv de iş bu noktaya gelene kadar başkan yönetim Comolli Bey neredeydi?? Yine giren bize girdi üzüntüsünü biz çektik. Aykut ne kompleksli sinsi adamsın sen ya
-
Sacmasapan isler Frey,Reyes bu takımın oyuncusu degil bunları kim aldı?Roman yerine bomba gibi cabuk,guclu bir stoper lazımdı.
Soldado ise bu takımda oynaması gereken nadir isimlerden biri aynı Ekici gibi,Benzia gibi bunları kadrodısı bırak,oynatma git Reyes,Frey gibi 2. Lig topcularını oynat.
-
Bahis sitesinin tekinde "Leonardo Jardim, Fenerbahçe'nin bir sonraki teknik direktörü olur" için 1.10'dan bahis açmışlar.
-
Çok sancılı bir dönem olacak.
Volkanın açıklamalarını okudunuz mu ?
"Söz konusu Fenerbahçe’nin mevcut durumu ve geleceği olunca, tüm gerçekleri içimden geldiği gibi açıklamak gereği hissettim"
....
"Ben her zaman Fenerbahçe’ye olan bağlılığını her şeyin üstünde tutan bir oyuncu oldum"
...
Yine de Fenerbahçe’m için suçlu olmadığımı düşündüğüm halde benden beklenilen özür dilemem ise, özrümü dilerim.
Neden basın toplantısı düzenliyor, amacı ne onu da anlayabilmiş değilim..
Son dönemlerde yeni moda olan, küçük beyinlileri kandırıp kendi tarafına çekmek şark kurnazlığı ile kullanılan populist yaklaşımlardan, söz konusu xyz nin hede hödösü olunca..... Ali Koç un medeni yaklaşımı çok bunlara. Götü yiyorsa Aziz Yıldırıma yapsın bunları. Boşuna dememişler bizde deveye diken insanı siken diye (benzer alternatiflerde bol, acıma yetime, gelir koyar götüne gibi..)
Fenerbahçeye bağlılığı herşeyin üstünde tutmak nedir arkadaş ?
Fenerbahçeyi herşeyin üstünde tutma, insanlığı, dürüstlüğü, ahlakı herşeyin üstünde tut.
Hakan Yaman Bey yazmıştı, Udoh gidince arkasında konuşulurken. Şimdi Udoh seneye Galatasaray a gelse bu Volkan kadar değeri olmayacak, öyle mi ? Ben, Volkan gibi futbolcu istemiyorum.
Neyse ki lütufda bulunarak özür diliyor..
Aykut ile ilgili de aşağıdaki yazıyı okuyun derim vaktiniz varsa. katıldığınız yerler olabilir, katılmadığınız yerler olabilir ama unutlmamaıs gereken gerçekler var;
Konya maçı sonraki açıklamaları
Alex e yaptıkları
https://eksisozluk.com/entry/82167670
-
Başkanın açıkladığı, takımı içten yıkan antrenörleri kulübe getiren Aykut Kocaman mıymış? Cidden merak ettiğim için soruyorum. Çünkü sezon başından beri pompalanan "Aykut kalsa idi bu takım daha iyi olurdu!" fısıltılarının bir kaynağı olmalı... Bir de, o antrenörlerin bilgileri kime sızdırdığı tespit edilebilmiş mi?
Haaa, bu takım çok yeteneksiz bir takım, ayrı konu... Ama yeteneksizlik ile boş vermişlik bir araya gelirse böyle oluyor: Küme düşme potası...
-
Başkanın açıkladığı, takımı içten yıkan antrenörleri kulübe getiren Aykut Kocaman mıymış? Cidden merak ettiğim için soruyorum. Çünkü sezon başından beri pompalanan "Aykut kalsa idi bu takım daha iyi olurdu!" fısıltılarının bir kaynağı olmalı...
Kim getirmiş bilmiyorum ama Aykut un yardımcıları bu bahsedilen kişiler...
Bir de, o antrenörlerin bilgileri kime sızdırdığı tespit edilebilmiş mi?
Başkan şimdilik bu kadarını açıklıyoruz gibi birşeyler söyledi. Ama kulüp mailinden kişisel adreslerine göndermişler. Ondan sonrası için nasıl takip edilir bilemiyorum. Teknik olarak mümkün tabiki ama adli olarak yapılabilir mi, mesela gmail kullanıyorlarsa bu bilgilere google dan nasıl ulaşılır...
Haaa, bu takım çok yeteneksiz bir takım, ayrı konu... Ama yeteneksizlik ile boş vermişlik bir araya gelirse böyle oluyor: Küme düşme potası...
Takımın önceki yıllara göre oldukça zayıf olduğu tartışılmaz ama puan durumundaki yeri haketmiyor bence.
-
Gene değişik bir kadro çıkıyor sahaya Sivas maçında. Hasan Ali, Şener, Ismail aynı anda sahada..
-
futbol takımının maçı olmayınca daha mutluyduk Cocuya rağmen inşallah kazanırız keşke fırsat varken hocayı değiştirseydik
-
Aykut Kocaman gitsin derken daha kötüsü olamaz diye düşünüyordum ama daha kötüsü de varmış
galatasarayda adam alenen takım arkadaşını dövdü ama bir şekilde takımda ondan daha iyi pynayacak oyuncu olmadığı için ve takımın faydasına olduğu için oynamaya devam etti. ozab Tufan şu takımda ölüsü oynar ne yaptı ki bu yaştaki oyuncuyu kadro dışı bırakmaya devam ediyoruz. Salih Uçan bile şu takımın şu orta sahasında oynar.
Ali Koç a birileri söylesin kulübü istediği kadar iyi yönetsin istediği kadarda mali imkanlar sağlasın tarih sadece şampiyonlukları yazar
FFP bahanesine kimse sığınmasın en fazla parayı harcayan en fazla transfer yapan takım bizdik. Karşımızda güçlü bir takım olsa şampiyonluğa oynayan nasılsa şampiyon olamayız diyecem üzülmeyeceğim ama öyle bir takım da yok. Galatasaray şampiyon olsa ceza olsa şampiyonlar ligine gitmese yine de ikinci olup şampiyonlar ligine gidemeyiz.
-
Takım ciddi ciddi küme düşmemeye oynuyor. Ali Koç inanılmaz hayal kırıklığı şu ana kadar. Tarihin en yüz kızartıcı tablosu varken ortada saçma sapan açıklamalarla gündemi değiştiriyor. Banane yardımcı antrenörün Cocu'yu halıya saracağız demesinden, Volkan'nın saygısızlığından. Ortada rezalet bir tablo var. Çıkıp da tablo ile ilgili konuş. Akıl ve anlayış sınırlarının ötesinde bir durum. 9 haftada 9 puan, sadece 6 gol atabilmiş bir Fenerbahçe. Utanç verici.
-
Cocu eninde sonunda kovulacak o zaman soracagim neden en basinda gondermedin diye
-
Birşey sormak istiyorum, sizce Aziz ve Aykut kalsa daha mı iyi olur du ?
Bugun sahada top yapabilecek, birşeyler beklediğimiz tek isim Eljif, o da bizim kalibremizde hiçbir zaman asıl oyun kurucu olabilecek birisi değil. Kadronun bu kadar erozyona uğramasının sebebi Ali Koç ve Cocu mu ? Gitti diye ağıtlar yakılan Guliano ve Josef mi topçu? 4 5 sene öncesinde eleştirdiğimiz Meirelles ve Baroniden farkları neydi ? Sadece algı yanılması, birinci grup bank asya kalitesindeki takımda yıldız, ikinci grup nisan da şampiyon olan kadronun vasat elemanı. Bende memnun değilim, üzgünüm, kızgınım.. Ama sorunun sebebi, bizi bu vasat zihniyete alıştıranlardır, bu ekonomik dar boğazda kalıcı çıkış yolu bulmaya çalışanlar değil.
Ali Koç tecrübesiz vs lafları da anlamsız, Aziz geldikten sonra GS yi 4 sene şampiyon yaptı yılda 3 4 hoca değiştirerek. Low, Daum, Zico, Ersun gibi hocaları saçma sebeplerle gönderdi. 2004 de çıkış yakalayıp efsane başkan unvanını hakederek kazandı, 2011 den sonra da kendi elleriyle yıktı. Değişmesi gerekiyordu, giderkende kongre tarihini bile olabilecek en kötü tarihe getirdi.
Ha derseniz ki Frey, Reyes neden alındılar, Ayew neden ısrarla ters kanatta oynatılıyor vs anlarım ama Ali Koç gitsin, Cocu gitsin ve ile çözülmez bence sorun.
-
Aziz Yildirim veya Aykut Kocamanin savunan yada tekrar gelmesini isteyen yok bu birincisi
Turkiyenin en buyuk sorunlarindan biri oy verdigin yada destekledigin birinin yanlislarina da destek olmak
Ali Koc u gondermek veya gitmesini istemek aptallik bu elestirilmemesi demek degil.
Sampiyonlar ligi veya Uefa liginde basari beklentim yok sadece ligde basarili olmak beklentim ki bunun icinde sizin vasat dediginiz kadrolar fazlasiyla yeterli. Simdiye kadar ligde puanlari dagittigimiz hangi takimin kadrosu bizden iyiydi cvp veremez bu soroya hic kimse
Ffp deniyorsa 11 transfer nasil yapildi harcanan paralar rakiplerden fazla. Ayrica 11 transer degilde daha az ama daha kaliteli transfer yapmak ta bir secenek
Ayrica hangi genc yetenek sure alip basarili oluyor o da yok
-
Su takıma Umit Ozatı getirin, yardımcısını da Kemal Ozdes yapın mesela...
-
Beğenmediğimiz Joseph, juliano, fernandao olsa bu takım çok daha iyi olurdu. Onların gitmesi yanlıştı demiyorum ama şu takımdan daha kötü olurdu demek akıl dışı. Bu takım nasıl daha beter olabilir. Bu adamlar madem iyi para teklif edildi, satıldı yerlerine koskoca bir Fenerbahçe takımına nerede çöplük varsa doldurmanın ama 11 tane transfer yaptık demekle hiç bir mantığı yok. Bizim takım iyi bir takım değil, kötü oyunculardan kurulu, kötü bir takım. Vasat bir takım. Şu anki tablo da kızsak da üzülsek de kesinlikle süpriz değil.
Ali Koç tecrübesiz. Yaptığı tüm açıklamalar gereksiz ve yersiz. Holding yönetmekle klüp yönetmek aynı şey değilmiş. Bunu acı bir şekilde öğrendi. Futbol camiasında aşırı efendi, düzgün olmayacaksın. Gerekirse sevilmeyeceksin. Türkiye'de işler bu şekilde yürümüyor. Erkek basket hariç tüm şubeler fiyasko. Çukurova'nın yabancıları bizim yabancılardan 2 gömlek daha iyi. Böyle bir şey nasıl olabilir. Erkek basketin de geçmişten gelen bir ekolü var, obradovic var, gerardini var. Futbola da benzer bir yapı getireceğim diye Cocu ve Comoli'yi getirdi. Eline yüzüne bulaştırdı. Bu ikili ile o ikili aynı mı?
Resmen işyerinde, avmlerde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında Fenerbehçe'nin küme düşmesi konuşuluyor. Taşak konusu olduk.
Ali koç gitsin demiyor kimse, gündemi değiştirmesin, 30000 kombine satıp, ezici bir oyla başkan oluyorsa, elini taşın altına koyuyorsa eleştiriye de açık olmalı, kurduğu takımın, mevcut tablonun hesabını da vermeli. Ben 39 yaşındayım hayatım boyunca bu kadar kötü bir tablo, bu kadar kötü oyunculardan kurulu bir takım hiç görmedim.
-
Ferdi yada Barış İsmail kadar topçu değilse eğer vay bizim halimize. Ayew'i artık sola koyup sağa koyacak Ada'm bulamıyorsak 11 transferi boş boş yapanların Allah belasını versin
-
Joseph şu yetenek kısırlığında Appiah etkisi yapar, kariyerinin en parlak sezonunu geçirirdi.
Fakat bu sezon bu yeni transferlere kim ön ayak oldu, kulübe kim önerdiyse (sanırım yeni yönetimin acemiliğinden istifa edip) kulübe öyle böyle değil, çok fena bir kazık geçirmiş. Halı sahadan oyuncu toplayıp ellerine maç başı bin lira versen bunlardan kötü çıkmaz.
Panathinaikos başkanı olsaydı, Soldado'yu kaçırdığı o iki golden sonra uçağa almaz, Sivas'tan otobüsle döndürürdü, iyi de yapardı.
Daha sezon başlarken bu kadro kalitesi ilk beşe zor girer demiştim ama şu an ilk on başarı olur. İyi futbolcular, klas futbolcular, ayağına top yakışan futbolcular, futbolcu gibi futbolcular lazım bize... Ne gün ki, koşan, basan bilmem ne diye yeteneklerin ardına teneke bağlayıp kazmaları baş tacı ettik; yaprak dökümü son noktaya geldi. Bu işin kökeni beş senelik bir kangren... Felç noktasına geldik artık.
-
8-9 tane böyle oyuncu alıcağımıza keşke gençlere ek iki tane kaliteli transfer yapsaydık.Mesela iki kanata çok iyi oyuncular getirseydik derdik ki bu sene iyi iki kanatımız var seneye en azından kanat oyuncusu almıcaz diğer bölgelere transferleri yapıcaz.Şimdi bütün bölgelere sil baştan transfer lazım.Bu sene sonu bir çok çöp oyuncunun sözleşmesi bitiyor kurtulucaz derken şimdi yeni çöplerle uğraşıcaz.Comolli ne dogru düzgün oyuncu almış ne düzgün bir hoca bulmuş. Wilshere,Yerry Mina’yı isteyip onlar olmayınca bu kadar mı kalitesizi alınır.
-
İlk kurtulmak gereken çöp sanırım Comoli...
-
futbol o kadar da karmaşık bir oyun değil. ortada sadece sorun çözme kapasitesi olmayan bir hoca var. Bu da her hocanın sahip olması gereken bir özellik değil bence. bazı hocalar sorun çıkartmayacak bir sistemi kurma konusunda bir beceriye sahip olabilirler. belki Cocu böyle bir hocadır. yani olmayınca bozup olana kadar tekrar kurabilir. ama birde problem çözme becerileri yüksek hocalar var. onlar sorunu çabuk görüp eldeki malzeme ile en doğru çözümü hemen bulabilirler. Zaten bunların ikisine de sahip olursan Obradoviç oluyorsun ki biz onlara dahi diyoruz.
Yani olmayan birşeyde ısrar etmenin ya da aslında olacakmış gibi davranmanın bir anlamı yok. Her hoca ile takımın kimyası uyuşmuyor. tamam herkes 4 aydır sabrediyor ama artık bu seçimin yanlış olduğu anlaşıldı.
-
Sezonun özeti lafla peynir gemisi yürümedi. Vizyon denildi atılan adımlar rezalet. Desteklediğimiz gibi eleştirmeyi de bilmeliyiz. Değişim sabır her şey Okay ama sol açık İsmail ile değişim olmaz.sabır Okay uzun vadeli plan Okay ama 9. Hafta sonunda düşme potasında olarak değil
-
Eksikler olmasa muhtemelen 2-0 filan yenerdik. Tabi, Soldado kazmalaşmayıp müsait pozisyonları değerlendirseydi öyle de yenmiştik.
Cocu gene şaşırtmadı, keyfine göre tuhaf şeyler denemeye devam ediyor...
-
Rakiplerde de o kadar hiçbir şey yok ki üst üste 3 maç alsak şampiyonluğa ortak oluruz.
-
Başkana 3-0'lık Rizespor rezaleti yetmemiş olacak ki daha beteri için bekliyor !
13 tane resmi maç sonrasında ilk 11'de kimleri banko oynatacağını çözemeyen menajerin halen iş başında olması garabettir.
Oyuncuların negatif vücut dili de buna işaret ediyor...
Ayrıca, Soldado'yu da gömdük ama Cocu'nun bu adamı resmen sildiğini unutmamak lazım. Adamı ilk 1-2 haftadan sonra kesti ve küfreder gibi Avrupa Ligi kadrosuna bile yazmadı.
Karar verme konusunda Comolli'nin ne konumda olduğunu bilmiyorum ama bu Cocu & Comolli işbirliğinin işe yaramadığı net şekilde ortada. Yol yakınken gerekli değişiklik yapılsaydı şimdi farklı bir durumda olabilirdik.
-
Biz Cocu'yu yollarsak tazminat ödeyeceğiz. Tamam ödeyelim sorun değil. Hâlâ Perreira'ya bile ödediğimiz söylendi ki Aykut'u zaten saymıyorum.
Diyorlar ki hoca değişikliği olursa yine yabancı hoca gelecekmiş. Bu saatte kimi getirirsen getir başarılı olamaz ve onu da yollarız. Bir tazminat da yeni gelecek hocaya ödenir çünkü hiçbir yabancı sezon sonuna kadar sözleşme imzalamaz.
Bence Yılmaz Vural, Kemal Özdeş ya da başka bir Türk hocaya sezon sonuna kadar takımı emanet etsek uçarak gelirler. Nasıl olsa şampiyon olamayacağız, en azından bir Türk hocaya şans vermiş oluruz. Başarılı olursa kalır, olmazsa zaten sözleşmesi bitmiş olur ve tazminat derdimiz de olmaz.
-
Ali Koç u körü körüne desteklemek ile Aziz Yıldırımı desteklemek arasında hiçbir fark yok. Ali Koç un her yaptığı doğru da demiyorum ama durumun şartlarına bakmadan hemen karar vermenin de doğru olmadığını düşünüyorum. Başkan seçildikten sonra transfer dönemine geç başlamak zorunda kalmış, beklediğinden çok daha kötü bir mali tablo ile karşılaşmış, ülkede siyasi ortam karışık, geldikten 1 ay sonra ciddi devaluasyon yaşanmış, takım içinde ve basında altını oymak isteyen büyük bir kitle var, herşeyi sıfırdan bile değil, "-" den kurmak zorunda kalmış.. Dolayısıyla yaptığı hamlelerin doğru mu yanlış mı olduğunu görmek için benim gözümde biraz daha zamanı hakediyor Ali Koç. Bu tabiki bazı konuları eleştirmeyeceğiz anlamına gelmez. Ama 11 tane çöp aldık, Aykut kasa daha iyiydi, Ali Koç tecrübesiz.. bence doğru eleştiriler değil, en azından zaman olarak erken.
Şu anadaki durumumuzun 3 sebebi olduğunu düşünüyorum;
1- Aziz Yıldırım-Aykut Kocaman döneminden kalan enkaz. Hiç bu kadar yetenek fakiri bir Fenerbahçe kadrosu hatırlamıyorum. Rezil geçen 2002-2003 senesinde Ceyhun, Yusuf, Rapaic, Revivo, Ortega, Ali Akdeniz vardı... İleride Washington, Serhat, Tuncay vardı.. Şimdi bu şekilde yetenekli diyebileceğimiz 2 kişi var, kronik sakat Mehmet Ekici ve Benzia (Guliano ve Josef de ancak yokluktan, ucundan girerdi belki bu listeye).. Elimizi kolumuzu bağlayan uzun süreli ve yüksek bedelli kontratlar, borç da cabası.
2- Anlamsız geçen bir transfer dönemi. Bunun sebeplerinde gene önceki yılların enkazı yatıyor, başkan kendisi de bize hamle imkanı veren transferler geç yapıldı diye açıkladı. Birde kongre tarihi de bazı serbest oyuncularla anlaşabilmek için kötü bir zamandı. Malesef para için eldeki en kritik 4 isimden 3 tanesini (diğeri de Skirtel gibi görünüyor) satmak zorunda kaldık.
Alınanlar enteresan tabi, 11 transferin 3 tanesi de gelecek için (Barış, Berke, Ferdi e bu 3 isim için5.4 M para harcamışız.) Reyes i stoper diye alıp orada asıl partneri olabilecek adamla hiç oynatmadık. O ve Frey yerine daha başka bir tercih olamaz mıydı ?
Takımdaki 2 kaleciden de 0 verim aldık, 2 transfer yaptık o bölgeye. Geçiş döneminde en azından Kameni oynayamaz mıydı ?
3- Saha içi sıkıntılar.. Reyes gelir gelmez orta sahada oynatııldı, 2 haftadır iyi oynayan Isla bu hafta kenardaydı, Şener oynadı. Dirar ve Aatıf la maçlara başlamalar, Alper i forvette oynatmalar, Ayew için sağ kanatta ısrar edip, sol açık olarak İsmaili kullanmak, Frey i sol açık oynatmak.. Sol bekten memnun değilsen, Aatıf ı sol bekte dene mesela diyelinmki arıyor, birşeyler deniyor. Ama sen solda aynı isimleri kullanıp, Aatıf, Dirar gibi adamları gene aynı yerlerinde oynatırsan taraftar tabiki homurdanmaya başlar.
Beğenmediğimiz Joseph, juliano, fernandao olsa bu takım çok daha iyi olurdu. Onların gitmesi yanlıştı demiyorum ama şu takımdan daha kötü olurdu demek akıl dışı. Bu takım nasıl daha beter olabilir. Bu adamlar madem iyi para teklif edildi, satıldı yerlerine koskoca bir Fenerbahçe takımına nerede çöplük varsa doldurmanın ama 11 tane transfer yaptık demekle hiç bir mantığı yok. Bizim takım iyi bir takım değil, kötü oyunculardan kurulu, kötü bir takım. Vasat bir takım. Şu anki tablo da kızsak da üzülsek de kesinlikle süpriz değil.
Ali Koç tecrübesiz. Yaptığı tüm açıklamalar gereksiz ve yersiz. Holding yönetmekle klüp yönetmek aynı şey değilmiş. Bunu acı bir şekilde öğrendi. Futbol camiasında aşırı efendi, düzgün olmayacaksın. Gerekirse sevilmeyeceksin. Türkiye'de işler bu şekilde yürümüyor. Erkek basket hariç tüm şubeler fiyasko. Çukurova'nın yabancıları bizim yabancılardan 2 gömlek daha iyi. Böyle bir şey nasıl olabilir. Erkek basketin de geçmişten gelen bir ekolü var, obradovic var, gerardini var. Futbola da benzer bir yapı getireceğim diye Cocu ve Comoli'yi getirdi. Eline yüzüne bulaştırdı. Bu ikili ile o ikili aynı mı?
Resmen işyerinde, avmlerde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında Fenerbehçe'nin küme düşmesi konuşuluyor. Taşak konusu olduk.
Ali koç gitsin demiyor kimse, gündemi değiştirmesin, 30000 kombine satıp, ezici bir oyla başkan oluyorsa, elini taşın altına koyuyorsa eleştiriye de açık olmalı, kurduğu takımın, mevcut tablonun hesabını da vermeli. Ben 39 yaşındayım hayatım boyunca bu kadar kötü bir tablo, bu kadar kötü oyunculardan kurulu bir takım hiç görmedim.
Bu bana bir cevap mı tam emin olamadım. Ben bunlar kalsa daha kötü olurdu demedim. Ama bu önlemler alınmasa daha kötü olurduk dedim. Sizin için her sene sıkıcı, boktan bir futbol oynayıp ligi 2., 3., 5. bitirmek, kendi sahamızda GS ile berabere kalmak iyi ise birşey diyemem ama benim için değil. Bu sene delki daha bile kötü olacak ama en azından bir çıkış yolu aranıyor ve bir şekilde bulunacak. Aykut kalsaydı belki 2 galibiyet fazla olurdu ama vasat Anadolu takımı olma yolunda emin adımlarla giderdik. Bugün beğenmediğimiz Dirar, Aatıf gibi onlarcası dolu olurdu takımda.
Herkes 3-5 pahalı transferle işin düzeltilebileceğini söylüyor GS örneğini vererek. Artık öyle pahalı transfer yapmanın zorluğundan bahsetmeyeceğim ama GS örneğinin de doğru olduğunu düşünmüyorum. Galatasaray geçen sene o transferler sayesinde mi şampiyon oldu sizce ? Kendisine rakip çıkabilecek bir ortam olsa sizce Terim gelirmiydi takımın başına ? O kadar transferin kaç tanesi işe yarıyor ? Meydanı boşaltıp önlerini açtılar, ona rağmen bitik Fenerbahçe ve arkadan iteklenen, vasatın biraz üstü Başakşehiri son maçlarda geçebildiler.
Bence Holding yönetmek daha zor, klüp yönetmekte ne var ? Demirören, Fikret Orman gibi adamlar yapıyor bu işi. Bu kıyaslamayı ortaya çıkaranlar mehşur medyamızın satılmış kalemlerinden başkası değil ?
Joseph şu yetenek kısırlığında Appiah etkisi yapar, kariyerinin en parlak sezonunu geçirirdi.
Fakat bu sezon bu yeni transferlere kim ön ayak oldu, kulübe kim önerdiyse (sanırım yeni yönetimin acemiliğinden istifa edip) kulübe öyle böyle değil, çok fena bir kazık geçirmiş. Halı sahadan oyuncu toplayıp ellerine maç başı bin lira versen bunlardan kötü çıkmaz.
Panathinaikos başkanı olsaydı, Soldado'yu kaçırdığı o iki golden sonra uçağa almaz, Sivas'tan otobüsle döndürürdü, iyi de yapardı.
Daha sezon başlarken bu kadro kalitesi ilk beşe zor girer demiştim ama şu an ilk on başarı olur. İyi futbolcular, klas futbolcular, ayağına top yakışan futbolcular, futbolcu gibi futbolcular lazım bize... Ne gün ki, koşan, basan bilmem ne diye yeteneklerin ardına teneke bağlayıp kazmaları baş tacı ettik; yaprak dökümü son noktaya geldi. Bu işin kökeni beş senelik bir kangren... Felç noktasına geldik artık.
Hakan hocam, işte sıkıntı bu, Josef in yıldızı olacağı bir Fenerbahçe değil bizim hayalimizdeki aklımızdaki Fenerbahçe. Bizim yıldızlarımız Alex , VanHoijdonk , Lugano , Anelka, Appiah, Tuncay dır..
Panathinaikos un o başkanla nasıl bir başarısı olmuş :)
Bana sorarsan Soldado yu hiç almamak gerekirdi, ki kimin aldırdığı ve aldırdıktan sonra da ne kadar kullandığı da ortada. Ama adamı bu sene hiç kullanmayan, sonradan oyuna bile sokmayan Cocu da masum kabul edilemez benim gözümde. Soldado nun kazmalığı %90 etkili ise onu hiç düşünmeyen Cocu da %10 etkilidir.
Kalite olarak kimsenin itirazı yok zaten ama o kadar da kötü değiliz, bu ligde şampiyonluk bile imkazsız değil. Yeterki sahaya doğru kadro çıksın, oyuncular yerlerinde oynasın..
8-9 tane böyle oyuncu alıcağımıza keşke gençlere ek iki tane kaliteli transfer yapsaydık.Mesela iki kanata çok iyi oyuncular getirseydik derdik ki bu sene iyi iki kanatımız var seneye en azından kanat oyuncusu almıcaz diğer bölgelere transferleri yapıcaz.Şimdi bütün bölgelere sil baştan transfer lazım.Bu sene sonu bir çok çöp oyuncunun sözleşmesi bitiyor kurtulucaz derken şimdi yeni çöplerle uğraşıcaz.Comolli ne dogru düzgün oyuncu almış ne düzgün bir hoca bulmuş. Wilshere,Yerry Mina’yı isteyip onlar olmayınca bu kadar mı kalitesizi alınır.
Bu konuda oklar Comoliye dönüyor zaten.
11 oyuncunu 3 tanesi genç, biri de bedelsiz vve çok düşük ücretle gelen Tolga Ciğerci. Mina gibi adamı, bizim alma şansımız sadece dünya kupası öncesinde olabilirdi, o trende kongre tarihi ile kaçtı.
Bu konu çok uzar gider ta ki beğendimiz oyunu ve sonuçları görene kadar. O yüzden daha da uzatmayacağım. Sonuçta herkesin kendi fikri, düşüncesi var, hepsine saygı duyuyorum Aykut ve Aziz i övenler hariç
Bu mail de çok uzun oldu. Aynı anda hem iş yapıp hem bunu yazarken arada saçmalamış bile olabilirim, cümlelerde tutarsızlık, varsa, anlam bütünlüğü kaybolmuşsa affedin artık.
-
Küme düşmediğimiz sürece bence sıkıntı yok. Maçları da kendi sabrımı denemek maksatlı izliyorum. Bir hocanın İsmail'i sol önde oynatmasının akılla açıklanabilir bir tarafını bulmam lazım diğer maça kadar ki yine takımı izleyebileyim.
-
Resmen rezillik,kepazelik. Bu işin altından tecrübe kalkar acil Cocu'nun gönderilip yerine babacan ve çok tecrübeli bir antrenörün gelmesi lazım. İkinci operasyon ise Comolli'nin Samandıra ile bağlantısı sınırlandırılmalı. Alacaksın anahtarı elinden. Gitsin altyapıyla ilgilensin,oyuncu satsın. Olmaz olmaz demeyin bir bakmışız ligin 27.haftası gelmiş 15.sıradayız. Bu Cocu vallahi de küme düşürecek bu takımı. Takımda inanç sıfır bir Allah'ın kulu inanmıyor. Değişim senesi dedik Hasan Ali-İsmail beraber oynuyor. Allahım sen sabır ver bize.
-
Joseph şu yetenek kısırlığında Appiah etkisi yapar, kariyerinin en parlak sezonunu geçirirdi.
Fakat bu sezon bu yeni transferlere kim ön ayak oldu, kulübe kim önerdiyse (sanırım yeni yönetimin acemiliğinden istifa edip) kulübe öyle böyle değil, çok fena bir kazık geçirmiş. Halı sahadan oyuncu toplayıp ellerine maç başı bin lira versen bunlardan kötü çıkmaz.
Panathinaikos başkanı olsaydı, Soldado'yu kaçırdığı o iki golden sonra uçağa almaz, Sivas'tan otobüsle döndürürdü, iyi de yapardı.
Daha sezon başlarken bu kadro kalitesi ilk beşe zor girer demiştim ama şu an ilk on başarı olur. İyi futbolcular, klas futbolcular, ayağına top yakışan futbolcular, futbolcu gibi futbolcular lazım bize... Ne gün ki, koşan, basan bilmem ne diye yeteneklerin ardına teneke bağlayıp kazmaları baş tacı ettik; yaprak dökümü son noktaya geldi. Bu işin kökeni beş senelik bir kangren... Felç noktasına geldik artık.
Valla genclerle 10 hatta 15. olsa umrumda olmaz.... Sorun hem dayilarla cikiyoruz sahaya, hemde yeniliyoruz ...
Bu takima Lucesku tarzi eldekine gore birseyler yapan, genc oyunculari parlatan hoca lazim .... (ama lucesku kadar doymamis, ac bir hoca lazim)
-
Ali Koç'u desteklemek ile Ali Koç'un her kararını kayıtsız şartsız kabul etmek aynı şey mi? Ben o zaman bu hayatım boyunca kimseyi gerçekten desteklememişim.
Ali Koç bu kulüp için bir şans olabilir ama saçma sapan bir teknik direktörde Israr etmesinin de mantıklı bir açıklaması olamaz. bu takımı ortalama ilk 5'te tutabilmek öyle çok büyük bir hocalık kapasitesi istemiyor, bizim takım için. Bu kadro, maç başı kendi kendilerine halı saha gibi kardo çıkartsa, "kim nerede oynamak istiyor" diye, yine ilk 5'de kalır. Belki şampiyonluk için kadro zayıf olabilir ama bu durumun kadro kalitesi ile açıklanabilecek hiç bir yanı yok.
üstelik daha Ankara gücü maçı başlamadan yazıyorum, sonuçtan bağımsız olarak. İsmail'i iki hafta üst üste ilk 11 de sol açık başlatmanın ise bırakın mantık, fizik kuralları ile bile bir açıklamasını bulmak imkansız. Böyle kadro kurmanın da ne vizyonla ne değişimle alakası var.
-
Rezillik.Haftaya da kaybedersek son sıraya kadar gerileyebiliriz.
Artık istifa et ya da kovun şu adamı yazık ya
-
Başkan, çok sevdiği Cocu'sunu bu sefer gönderecek mi acaba...
-
Cucusu degil boku cikti artik bu saatten sonra baskan kovsa da kovmasa da fark etmiyor
Bu kadar israr etme aklini ve kararini veren kisilerin futbol takimiyla ilgisi kalmamali.
Aziz Yildirimin bircok tercihleri muhtemel sampiyonluklarimiza mal oldu. Ali Kocta bu kadar israr ederek aynisini yapti Ccuda israr ederek ve Ersun Yanala karsi cikarak
-
Cocu kovulmuş
-
Bada harabül Basra.
-
Madem böyle yapacaktın comolli niye hollandalı getirttin‚ bu işi comolliye bırakmayın getirin bir alman.
-
Geçti borun pazarı artık.
Ünal Aysal italyan hocaları getirdi başarısız oldu Terim hala takımın başında. Hiddink, Aragones, Del Bosque, Rijkaard dünyanın en iyi hocaları başarısız oldu. En önemlisi Cocu neden başarısız oldu. İyi analiz edip öyle karar versin başkan.
Bu kadar işin içinde en azından kamuoyunun önünde olup kendisini bu kadar yıpratmasını, yıpratmayı geçtim üzmesine de gerek yok bu da ayrı bir konu
Neden Yanal ismi geçiyor taraftarın gönlünde çünkü daha önce başarılı olmuş, ülkeyi fenerbahçeyi tanıyan hırslı bir insan başka bir sebebi yok
-
Sene sonuna kadar geçerli olmak üzere Türk hoca getirip bu yılı en az hasarla atlatmak yegâne rasyonel karar olur. Ersun'a kapılar kapalıysa Yılmaz Vural, Kemal Özdeş ya da Hikmet Karaman'a bile razıyım. Yabancı hoca demek, 2 ay sonra kovulması ve tazminat ödemek demek. Bu takımı bir Türk hoca üst sıralarda tutar ancak.
Comolli seni de unutmuş değilim. Sövgü dolu sözlerim mâlûmun olsun.
-
Geç de olsa olması gereken oldu. Kişisel olarak Aykut Kocaman dışında kim gelirse gelsin desteklemeye devam ederim. Aykut'un 4 senede bu kulübe verdiği zararı kolay kolay kimse veremez. Takımın oyun anlayışını değiştirdi resmen. Artık istesek de hücum yapamıyoruz. Kim gelirse gelsin hücumu deniyor baktı olmayacak tekrar önce gol yemeyelim taktiğine dönüyor.
Rıdvan, Daum'u eskiden 4-5 maçta bir eleştirirdi. Zico'yu eleştirirdi. Yabancı hocalara karşı inanılmaz ön yargılı. Sevgili arkadaşı Aykut'u hep korudu. "dikine futbol diye bir şey çıkardılar" diye bize sadece defans izlettirdi. Onun dönemindeki 4 senede 100 milyon dolardan fazla bonservis bedeli ödendi.
-
Cocu'nun kovulması yetmez. Bu kadar kötü ve yeteneksiz futbolcunun transferine kim ön ayak olduysa, bu kazma sürüsüne kim Fenerbahçe formasını yakıştırdı ise onun veya onların da kovulması gerekir.
-
Ersun Yanal hala gelmedi mi?
-
Cocu'nun kovulması yetmez. Bu kadar kötü ve yeteneksiz futbolcunun transferine kim ön ayak olduysa, bu kazma sürüsüne kim Fenerbahçe formasını yakıştırdı ise onun veya onların da kovulması gerekir.
Ben sadece Jonathan BAMBA transferinin(Bonservisi elinde) olmaması ve onun gittiği takımdan Benzia nın alınması(7,4 mEU satınalma opsiyonlu) konusu için bile bir sürü çöpü dolduran COMOLLI efendiyle yolları ayırırdım. JARDIM falan diyorlar. O dururken netice değişmez, inşallah böyle bir hataya düşmezler.
-
Sanki Cocu'yu getiren Comoli değilmiş gibi yeni teknik adamı da ona bulduracaklar. Vatandaşı Laurent Blanc'a teklif götürmek üzere ülkesine gitmiş. Oysa Cocu'nun sorumluluğu yüzde otuz ise Comoli yüzde yetmiş kabahatli idi. Herşeyden önce çok çok kötü ve beceriksiz futbolcuları transfer eden Cocu değil Comoli. Kazma santrforlar, rakip gol atar iken kıçını dönen stoperler, iki pas yapamaz orta saha oyuncuları... Hepsi Comoli'nin eseri... Eğer yeni teknik adamı da o seçecek ise iki ay sonra bir hocaya daha tazminat ödemek zorunda kalacağız; demedi demeyin.
Cocu'yu kovmak yetmez. Comoli'de kovulmalı... En azından yetkileri elinden alınmalı... Aksi durumda yönetim kendisine yazık eder ve iki ay sonra Aziz Yıldırım sesleri duyulmaya başlar. Acı ama ne yazık ki, bu ülkenin gerçeği... Yapmayın... Comoli'ye uymayın... Yapmayın, yapmayın...
-
Şu anda bizi tanımayan yabancı bir teknik direktör intihar olur.
Ersun Yanal'ın önüne neden set çekildi anlamıyorum.
Beğenmediğimiz Aykut Kocaman olsaydı , şu akıştaki ligde en önemli aday biz olurduk diye düşünüyorum.
Sevgili Başkanımız seçim hatalarına maalesef devam ediyor.
-
Ertem Şener ''Fenerbahçe Ersun Yanal ile anlaşmak üzere, bence bu iş bitti'' diyor.
Hayatımda bu kadar dövülmelik adam görmedim. Bence fena hâlde Fener taraftarıyla eğleniyor şu an.
-
Ben Abdullah Avcı olmazsa Blanc’ın ikinci aday olduğunu duydum ama Ersun Yanal bu kadar istenirken göz ardı edilemez bence.Bu arada Abdullah Avcı en büyük şampiyonluk adaylarından birini bırakıp bize gelir mi.Zor bence.
-
Bugün derbi varmış.
-
Biraz daha şans ve beceri olsa 3-2 almıştık derbiyi. Yine de 2-0'dan geri gelip yenilmemek iyidir.
-
Kavga çıkaran, boğaz sıkan, hep birlikte tek adama saldırmaya çalışan iğrenç bir sürü var ve aralarından sadece 1'i kırmızı kart görürken biz de olaya giren 2 oyuncu da kırmızı kart görüyor. Hanzo fatih'in ağlaması anında etki ediyor, şu rezilliğe bakın. Ali Koç da centilmenlikten bahsetmeye devam etsin. Camia olarak hiçbir zaman bir ağırlığımız olmayacak sanırım.
-
Fatih hoca moca değil harabe halimize sahasında 2-0 dam 3-2 maç veriyordu nerdeyse. Hep söyledim yine söylerim arada öyle inanılmaz bir kalite yetenek uçurumu falan yok. Hepsi yıkık takımların. Biz 10 hafta bildiğin boş yaparak bu noktaya geldik.
BunGalatasarayıj hocası taraftarı alayı pislik leş. Gavatlar tahammülsüz bir güruh. Şımarıklar. Herşey bunların işine gelen şekilde olsun ohhh mis. En ufak şeyde yavşaklığın hasını yapıyorlar. İğreniyorum bunlardan Allah'a şükür ki isterse küme düşsün FENERLİYİM ulan
-
Alper Amk alper ayakta durmaya halin yok bide yerden topa rövaşeta deniyorsun.Ben bu kadar karaktersiz bi adam görmedim Hasan Ali’nin çeyreği adam etmez.
Ayrıca 2.golde yine Neustader rahatlıkla kaleciye bırakabilceği topu saçma bi yere uzaklaştırdı döndü korner oldu gol yedik.Bi takımın Neustader gibi bi savunmacıyla şampiyon olması çok zor Yiğithan,Reyes biri oynamalı artık.
-
Belhanda, Rodriguez,Donk,H Şaş,F Terim 5 er maçtan az ceza alırsa bu yönetim hiç konuşmasın.FB haklarını yedirmeyin.
-
Daha fazla moralimi bozmamak icin seyretmedim
Terimin ve galatasaraylilarin hakemden haktan hukuktan bahsetmesi herzamanki seyler
Valbuenaya herkes salliyordu gecen seneki yaptiklarini bu sene yapamamasinin sorumlusu futbolcu degil pekcok futbolcumuzda oldugu gibi herkes görmüştür artık
Transferler gec yapildi, bazi oyuncular gonderilmek istendi gitmedigi icin tavir konuldu, bazi oyuncular oynadigi zaman sozlesmesi uzatilacagi icin oynatilmadi, bazi oyunculara hic sans verilmeden kadro disi birakildi, yabanci hakkimizdan fazla iyuncu transfer edildi, sayı olarak fazla oyuncuyla kadro şişirildi ve oynayamayan pekçok oyuncu ile takımın huzu bozuldu, sportif direktörlük türkiyede tutması zor bir yapı böyle bir yapı tercih edildi, yanlış hoca tercih edildi başarısız olduktan sonra da zamanında gönderilmedi, böyle bir tasarruf yapılacağı bu kadar ortadayken hiçbir hazırlık yapılmadı.
Ersun Yanal ile de teknik direktörlüğü beğenilmediği için değil de başka sebepler yüzünden düşünülmediği söyleniyor Ali Koç ta açıklamaladında bu konuyu açıklamıyor.
İşin özü futbol takımı kötü yönetiliyor. Önemli olan ders almak. Ders almak Ersun Yanal'ı getirmek değil takımda huzuru ve belli bir oranda bütünleşmeyi sağlayıp hem yetenekli hem de kulübe kültürüne uyum sağlayacak bunu değiştirecekse zaman içinde yapacak ve fenerbahçenin büyüklüğünün farkında olacak bir hoca getirmek
-
Hayret... Fatih Altaylı, maç sonu olaylar nedeniyle Galatasaray'ı ve Fatih Terim'i eleştirmiş. Aynısını farklı kazandığınız Kasımpaşa maçında da yaptınız demiş. Geçmişteki İsviçre ile oynanan Milli Maça da atıf yapmış.
https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz# (https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz#)
-
Hayret... Fatih Altaylı, maç sonu olaylar nedeniyle Galatasaray'ı ve Fatih Terim'i eleştirmiş. Aynısını farklı kazandığınız Kasımpaşa maçında da yaptınız demiş. Geçmişteki İsviçre ile oynanan Milli Maça da atıf yapmış.
https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz# (https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz#)
gene alttan alttan geçirmiş kendince...
"Hakem Aydınus ise iyi niyetli olmadığını daha ilk yarıda gösterdi.
İlk yarıda, Galatasaray’ın sağ hücum kanadında peş peşe sert fauller yapıldı.
Bunlardan birinde direkt kırmızı kart olabilirdi ama Aydınus sarıya bile tenezzül etmedi.
Sonrasında da Aydınus’un kötü yönetimi devam etti.
Galatasaraylıların hakeme tepkileri haklıydı büyük ölçüde. "
...
Bir allahın kulu da ikinci golleri öncesinde verilen kornerden veya o kadar ağladıkları taç pzisyonundaki faulden yada Jailson u kovalayı Barış çekenlerden, Jailsona küfreden oyunculardan bahsetmemiş...
-
Hayret... Fatih Altaylı, maç sonu olaylar nedeniyle Galatasaray'ı ve Fatih Terim'i eleştirmiş. Aynısını farklı kazandığınız Kasımpaşa maçında da yaptınız demiş. Geçmişteki İsviçre ile oynanan Milli Maça da atıf yapmış.
https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz# (https://www.haberturk.com/yazarlar/fatih-altayli-1001/2205496-siz-utanmiyor-olabilirsiniz-biz-utaniyoruz#)
Fatih Terim'e özel ilgisi(!?) vardır Fatih Altaylının. Altaylı, yönetimde olduğu bir dönemde Fatih Terimin Galatasaraya gelmesi konuşuluyordu. Altaylı ve yanındaki 1-2 yönetici Terimin evine gittiler ve fakat iş olmamıştı. Oradan bir muhabbeti vardır..
-
İlk haftaki 2-1'lik galibiyetin ardından sonraki 10 haftada sadece 1 galibiyet almış bir Fenerbahçe futbol takımı var ortada. Kalan maçlarda da içerideki alanya ve erzurum maçları hariç kazanırız diyeceğim maç yok ki alanya ve erzurum da kesin diyemem.
Bu tablo Cocu falan değil Ali Koç'un eseridir. Cocu'yu da Comolli'yi de getiren Ali Koç. Bu adamların getirdiği sokak topçularına onay veren de Ali Koç. Borç batağındaki finansal fair play anlaşması devam eden gs geçen sene sıfırdan takım kurup şampiyon oldu. 600 milyon euro borç var diyip de böyle bir kadro kurulmaz. Sattığın adamların parası bu kadar boktan bir şekilde değerlendirilmez. Sene başı hiçkimse transfer edilmese, geçen seneki kadro kalsa şu an ilk 4'teydi bu takım. Zira geçen sene zaten ikinci bitirmişlerdi. Böyle bir tablo hiçbir Fenerbahçeli'nin kabul edeceği bir tablo değil. Ali Koç korkunç derecede acemilikler yaptı. İnanılmaz bir tablo var ortada. Başka bir antrenör gelse ne olacak. Devre arasında ne yapıp edip bir kaç takviye yapılmalı. Yoksa tarihi bir kara lekeye doğru gidiyor camia. Bu tablo karşısında Ali Koç falan duramaz bu klüpte.
-
Ersun Yanal haberleri uçuşmaya başladı heryerde.
İlhan hocam, tek yorumum satılan oyunculardan gelen para ile ilgili. Ali Koç, bize hamle imkanı verecek transferler çok geç oldu diye açıklama yapmıştı.
Sent from my iPad using Tapatalk
-
Ersun Yanal haberleri uçuşmaya başladı heryerde.
Hem yönetim, hem hoca yalanlamış. Yönetim ne yapmaya çalışıyor, anlamak mümkün değil.
http://www.hurriyet.com.tr/sporarena/son-dakika-fenerbahceden-ersun-yanal-aciklamasi-41009674 (http://www.hurriyet.com.tr/sporarena/son-dakika-fenerbahceden-ersun-yanal-aciklamasi-41009674)
-
Umarim artik toparlanmaya baslariz ligde de su utanc tablosundan cikariz
-
Yeni hocanın asıl imtihanı şimdi Trabzon deplasmanında... Onlar da çok karışık durumda... Bakalım kim kime hayat öpücüğü verecek...
-
Tofaş maçı sebebiyle 20. dakikadan sonra dönüş yapabildim. Hakem tamamen tribün etkisi altında... Kendisini yere atan Trabzonlu oyuncular faul kazanıyor. Yine böyle uyduruk bir faul sonrası kullandıkları serbest atış sonrası barajdaki markalı KAZMA (Slimani demeye lüzum yoktur sanırım) kolunu açarak kesti ve tartışmalı bir penaltıya sebebiyet verdi. Şu ana kadar takımın en iyisi olan kaleci Harun kurtardı penaltıyı...
-
Slimani Frey forvet hattı = iki kişi eksik takım
Dünya'da kalmadı iki kule forvetle oynayan takım. Napıyorsun rakip stoperlere destek iki kule stoper daha mı??
Üçle orta sahayı oyna tek forvet. Hem top sende kalsın oyun rahatlasın hem de Valbuena Ayew ve bekler sıradanlaşmasın bu kadar
-
Golün geleceği çok net belliydi.
Sonrasında biraz toparlandık ama bariz kalite sıkıntımız var.
-
65. Dakika itibariyle Trabzonspor maçın bitimine daha 25 dakika varken 24 şutla ligde en çok şut attığı maçı oynuyor. Rezillik. Şu sezon başta Başkan olmak üzere comollisinden hocasına oyuncusuna rezillik kepazelik sadece
-
Bakmayın daha 25 Dk kala 25 şut attıklarına, Trabzon'da bi bok olduğundan değil, adamlar sadece doğru formasyon ve doğru futbolu oynuyorlar o kadar. O kadar reziliz ki 5,6 - 0 falan olmaması şans sadece
-
Slimani Frey forvet hattı = iki kişi eksik takım
Dünya'da kalmadı iki kule forvetle oynayan takım. Napıyorsun rakip stoperlere destek iki kule stoper daha mı??
Üçle orta sahayı oyna tek forvet. Hem top sende kalsın oyun rahatlasın hem de Valbuena Ayew ve bekler sıradanlaşmasın bu kadar
Sağ bekleri ortaları sol bekleri kafayı vurdu ve gol. Neden? Çünkü doğru oyuncu yapılarıyla doğru oyun kurgusunu oynuyorlar
-
Sosa da soktu hem de ne soktu
-
Slimani çok savundum seni çok umutluydum kaliteni Portekiz'de yaşadığım yıldan iyi bildiğim için ama senin ben AMK onun bunun evladı ayağındaki topu tutamayıp verdin rakibe
-
Ali Koç ve Comolli bu takımın hocanın transferlerin ve sezonun hesabını vermelidir o kadar. Böyle geçiş süreci falan olmaz.
-
KAZMA'nın kaptırdığı toptan ikinciyi de yedik. Ben atmasını beceremiyorum, rakip atsın en azından diyor... Penaltı gol olmadı, bu defa top kaybı... Sonra da devamında geçildi... Harun'un performansına yazık oldu.
KAZMA (nam-ı diğer AYI) bu takımda banko ilk on bir oynamaya devam edecek ise gelecek sezon bir alt ligde oynama ihtimalimiz yüksek.
-
Ekici bomboş top oynuyor bomboş
-
Ben hayatımda bu kadar utanç verici bi futbol görmedim yazıklar olsun ruhsuz şerefsizler.
Orospu çocugu comolli koç holdingi batırcan avis aygaz sek tat ford bütün koç holdingi sponsor etti adam sen bu yavşakları alcaksın diye.
-
Klavuzu karga olanin burnu boktan cikmaz. Maalesef Ali Koc Comolinin yonlendirmeleriyle devam ederse ne kadar kulube mali destek olursa olsun baskanligi uzun surmez ve taraftar icin hayal kirikligi olur.
-
Biz yıllarca Aziz'den kurtulmak istedik, gittiğinde arkasından dansöz oynattık. Şu takımın, şu oyuncuların ve şu teknik kadronun başkanı Aziz olsa valla bu sıralarda olmazdık. Hepsini sopayla döve döve oynatırdı.
Ali Başkan oyunculara hangi takımda olduklarını bizzat kendi anlatmalı yoksa kredisini hızla tüketecek. Maç kaybedersin ama bu skandal futbolu kimseye anlatamazsın kardeşim. Ali Başkan gerekirse tüm oyuncularla tek tek konuşmalı.
-
Utanç verici tablo devam ediyor. Kalan 4 maçta da Erzurum hariç kazanırız diyebileceğim maç yok. erzurum da şüpheli. Sorun sadece tablo da değil. Oynanan ezik, silik, rezil futbol. Trabzon trabzon olalı böyle ezmemiştir Fener'i.
İddia ediyorum en azılı, en fanatik Fenerbahçe düşmanını başkan yapsak şundan daha kötü bir tablo oluşturamazdı Fenerbahçe için. Ali Koç işte bunu başardı. Yıllardır klüpte yöneticilik yapmış, sporu, futbolu takip eden, bilen, seven birisi olmasına rağmen böyle vasatlardan kurulu, nerede ne kadar çöplük varsa takıma doldurup da böyle bir kadro ile seneye başlamasına akıl sır erdiremiyorum.
İlk yarı bitiyor takım 13 maçta sadece 3 galibiyet almış ve 12 gol atabilmiş ve küme düşme hattının hemen üstünde. Bu tabloyu yaşatan, bu kadroyu kuran kim varsa değil Ali koç, padişah olsa bu takımın başında duramaz. Çoğu insan hala farkında değil belki ama taaa sene başında dediğim gibi takım giderek küme düşmeye doğru ilerliyor.
-
Hemen hemen herkes hemfikir ki kadro kalitesi yetersiz.
Devre arasında iyi birkaç transfer olmazsa gidişat çok kötü.
Comolli denilen zibididen de hemen kurtulmak lazım.
-
Kadro kalitesi yetersiz diyoruz da (ki %100 doğru), bu kadro geçen senenin altında bir kadro değil. Geçen sene yerden yere vurulan takım şampiyonluk potasındayken, bu takım küme düşme potasında dolanıyorsa orada başka bir sorun vardır.
Ayrıca çoğunuz kızacaktır biliyorum;
Ancak şu sonuçların ve ligdeki durumun ne Aziz Yıldırım'la ne de Aykut Kocaman'la sürekli söylenildiği gibi zerre alakası olduğunu düşünmüyorum. Bu da yeni yönetim için iyi bahane olmaya başladı. Takım kaybettikçe sürekli eski yönetim bla bla.. Cidden bu kendimizi kandırmak oluyor.
-
Golün geleceği çok net belliydi.
Sonrasında biraz toparlandık ama bariz kalite sıkıntımız var.
Tam saçmalamışım 2 dakikalık gazla saldırmalarına inanarak...
Söyleyecek söz bulamıyorum...
Ne umutlarımız vardı Ali Koç gelince..
İlhan hocam, padişah duramzaz takımın başında demişsin ama bu mali tabloyu gördükten sonra kimse gelmez, mecburen Ali Koç ile devam.
Bu sene böyle biter, 8-14 arası bir yerlerde tamamlarız heralde sezonu, GS de kadikoyde galibiyet hasretine son verir.
-
Ali Kocun baskanligini destekliyorum uzun vadede basarili olacagini da dusunuyorum ama ozellikle futbolda simdiye kadar pek cok yanlis tasarruflari var bunlari mutlaka degistirmeli. Ali Koc u sevmek ve desteklemek bunu soylemeye engel degil
-
Kadro kalitesi yetersiz diyoruz da (ki %100 doğru), bu kadro geçen senenin altında bir kadro değil. Geçen sene yerden yere vurulan takım şampiyonluk potasındayken, bu takım küme düşme potasında dolanıyorsa orada başka bir sorun vardır.
Ayrıca çoğunuz kızacaktır biliyorum;
Ancak şu sonuçların ve ligdeki durumun ne Aziz Yıldırım'la ne de Aykut Kocaman'la sürekli söylenildiği gibi zerre alakası olduğunu düşünmüyorum. Bu da yeni yönetim için iyi bahane olmaya başladı. Takım kaybettikçe sürekli eski yönetim bla bla.. Cidden bu kendimizi kandırmak oluyor.
Kızacak birşey yok. Takım böyle olunca herkes istediğini söyler haklı olarak.
Yalnız şöyle bir nokta daha var, geçen seneki takım da bizim hayallerimizin Fenerbahçesi değildi. 20-25 yaşındakiler için çok başarılı, hakem hatalarıyla şampiyonluğu kaçırmış vs görünebilir o takım ama bizler bambaşka Fenerbahçeler seyrettik. Chelsea, Inter (gene yeni nesil bilmez, cl kazanmış, İbrahimovic, Cambiasso, Solari, Zanetti, Samuel, Stankovic, Crespo lu inter den bahsediyoruz, şimdiki vasat inter değil. bugünün Atletico Madrid i, bayern münih i gibi düşünün), Sevilla (gene karıştırılmasın, Kanoute, Keita, Navas, Dani Alves, Fabiano lu bugünkü liverpool, tottenham gibi bir takım), PSV, cska moskova gibi takımları evimizde yenip deplasmanda kök söktürmüş, forvetimizde Anelka, Van Hoijdonk, Nobre, Serhat, Semih, Tuncaylar, arkalarında Alexler, Ortegalar, Revivolar, Rapaicler, Appiahlar, Aureliolar olan bir Fenerbahçe.. Bugünkü durumun Aziz ve Aykut ile ilgisi de şöyle,
Ne zaman ki 2010 da Aykut geldi, o zaman bu vasat, kımıl futbolun temelleri atılmaya başlandı. Yetenekli adamlar birer ikişer takımdan uzaklaştırıldı, bugünkü dandik kadroya kadar getirdi süreci.
Ali Koç, en azından bu durumun varkına varıp, düzeltmek, tekrar eski günlere geri döndürmek için bir adım attı. Ali Koç, yanlış koç ve menajer seçiminin kurbanı olmuş gibi görünüyor. Bugüne kadar ki yönetimi için olumlu fazla birşey söyleyemiyorum, belki Volkan, Dirar, Aatıf gibi adamları göndermesi, ama mevcut durumda etkisi epsilon kadar malesef. Artık nasıl düzeltir bilemem ama genede elimizde kalan son umut o.
Bunu Aziz Yıldırım da yapacaktı, eğer Ersun hocayı göndermemiş olsaydı. zaten Ersun yanal ı gönderdiği tarih milattır, o kararı ile kendi sonunu da hazrılamış oldu.
-
Ayhan abi;
Umut daha önce yazmıştı, tekrar aynı şeyleri yazmamak adına kısadan geçmek istiyorum. Ciddi anlamda Fenerbahçe taraftarının bir kısmında Aykut Kocaman takıntısı var. Takıntıyı kötü anlamda söylemiyorum, olabilir bazen bazı adamlarla kimyanız uyuşmaz. Her zaman söylediğimi söyleyeceğim, Hoca'nın oynattığı futboldan ya da felsefesinden haz etmeyebiliriz ancak çok büyük haksızlık yapılıyor bazı konularda. 3 Temmuz'dan önceki kadro gayet iyi bir kadroydu ve şampiyonluk senesinde de gayet iyi top oynadık. Sonrasında zaten malum süreç oldu ve takım dağılmak zorunda kaldı.
Alex konusu da ayrı bir konu. Herkes Kocaman'a sallıyor ama Alex'in bu camiaya akıttığı zehri de kimse akıtmadı. O günden beri hiç durmadan tribünlere oynayan tivitler, açıklamalar ve PR çalışmaları bize bir şey kazandırmadı aksine keskin bir şekilde cepheleşmeye yol açtı. Fenerbahçe'de bu kadar katkı bir ayrışma olduysa bunda Alex'in payını görmezden gelmek bana hiç adaletli gelmiyor.
-
Aslında bu saatten sonra kim haklı kim haksız, kim ne kadar zehir akıttı diye tartışmanın bize bir faydası olmaz. Bunları böyle yazarak da sadece birbirimizi kırarız.
Aykut, Alex hakkındaki fikirlerini daha geldiği gün bilmem kaç yılda sadece bilmem ne kadar şampiyonluk kazandırmış diye açıklayarak belli etmiş, koşu mesafesine takıntılı, yıldız düşmanı bir hoca benim gözümde :)
-
Güzel abim zaten mevzu Aykut Kocaman'a gelince tonla hakaret serbest oluyor ama ucundan Alex'e dokundurunca olan oldu, tartışmak kırıcı olur deniyor. Sadece senin için demiyorum bunu ama genel olarak bu yapılıyor. Aykut Kocaman'ın size göre verdiği zararlar sayfalarca yazılıyor zaten biraz da Alex'in şov yapacağım diye insanları nasıl kutuplaştırdığına bakalım.
Bu kulüpte taraflar bu kadar ayrışıyorsa bunda Alex'in de payı büyüktür.
-
Süper Finalde mucizevi şekilde 2-1 kazandığımız Gs maçından beri hiç bu kadar rezil bir Fenerbahçe izlememiştim. Zagreb maçından bile kötü. Türk olarak Ersun Yanal,yabancı olarakta Conte gibi bir hoca gelmediği sürece küme düşme adaylarından birisiyiz. Conte gelmeyeceğine göre çare belli.
-
Tam saçmalamışım 2 dakikalık gazla saldırmalarına inanarak...
Söyleyecek söz bulamıyorum...
Ne umutlarımız vardı Ali Koç gelince..
İlhan hocam, padişah duramzaz takımın başında demişsin ama bu mali tabloyu gördükten sonra kimse gelmez, mecburen Ali Koç ile devam.
Bu sene böyle biter, 8-14 arası bir yerlerde tamamlarız heralde sezonu, GS de kadikoyde galibiyet hasretine son verir.
Ayhan hocam mali durum ile takımın su anda bulunduğu nokta bağlantılı değil. Fenerbahce tarihi böyle bir tablo görmedi. Bunun da sorumlusu cocu, koeman,comolli falan değil Ali Koc'tur.
-
Güzel abim zaten mevzu Aykut Kocaman'a gelince tonla hakaret serbest oluyor ama ucundan Alex'e dokundurunca olan oldu, tartışmak kırıcı olur deniyor. Sadece senin için demiyorum bunu ama genel olarak bu yapılıyor. Aykut Kocaman'ın size göre verdiği zararlar sayfalarca yazılıyor zaten biraz da Alex'in şov yapacağım diye insanları nasıl kutuplaştırdığına bakalım.
Bu kulüpte taraflar bu kadar ayrışıyorsa bunda Alex'in de payı büyüktür.
Ülke olarak çok ciddi bölünüyoruz. Siyasi zaten ortada, Spor olarak da, hatta aynı camia içinde bile.
Kırıcı derken, aslında biraz da kendimi dizginlemek için söylemiştim. Katılmasamda sizin bakış açınızla bakmaya başladım, sizi daha iyi anlıyorum. Kendi adıma tek tesellim, Uefa da yarı final oynarken bile eleştiriyor olmam aynı şeyleri.
Ayhan hocam mali durum ile takımın su anda bulunduğu nokta bağlantılı değil. Fenerbahce tarihi böyle bir tablo görmedi. Bunun da sorumlusu cocu, koeman,comolli falan değil Ali Koc'tur.
İlhan hocam, malidurumu sadece kimsenin gelmeyeceğini söylemek için yazmıştım.
Cocu, Koeman vs kimi suçlu kabul edersen et, onu geitren adama laf söylemezsen olmaz zaten. ALi Koç şu anda başarısızdır, neyini tartışalım ? Ama bende hala kredisi var, 2. senesini görelim önce, hatta 3.
Aziz Yıldırım kaçıncı senesinde şampyon yapmıştı takımı ? Bende isterdim ilk geldiğinde fırtına gibi essin diye ama olmadı işte.
-
Galatasaray bir ara Mehmet Balta diye alt lig takımlarından birisinden bizim AYI tarzı bir santrfor almıştı. O günden bugüne üç büyüklerin formasını giyen bu kadar KAZMA futbolcu görmedim. Topun üstüne basmadan iki metre olsun hareket ettiremiyor.
-
İlhan hocam, malidurumu sadece kimsenin gelmeyeceğini söylemek için yazmıştım.
Cocu, Koeman vs kimi suçlu kabul edersen et, onu geitren adama laf söylemezsen olmaz zaten. ALi Koç şu anda başarısızdır, neyini tartışalım ? Ama bende hala kredisi var, 2. senesini görelim önce, hatta 3.
Aziz Yıldırım kaçıncı senesinde şampyon yapmıştı takımı ? Bende isterdim ilk geldiğinde fırtına gibi essin diye ama olmadı işte.
Benim takım fırtına gibi essin,şampiyon olsun derdim yok. Takımın su anda bulunduğu akıl almaz bir durum, mücadele edersin, kazanırsın kaybedersin ama bir şekilde ilk 4u zorlayacak seviyelerde olursun. Fenerbahce tarihinde böyle bir zülüm görmedi, kimse işin ciddiyetinde değil hala. Kumpaslarin, fetolarin yapamadığını ali koç yapıp takımı küme düşürecek. 2.senesini görelim bakalım diyorsun da ıkıncı senesini 2.ligde görebilirsin bu gidişle.
-
AYI'nın atacağı yok, Ramon attı beraberlik golünü... Bu arada Elif'in laubaliliği yüzünden (hücumdayken aptalca kaptırdığı toptan) az kalsın ikiyi yiyorduk. Hem de 1-0 gerideyken... Rakip bir de penaltı kaçırdı. Harun'dan dönen top gol oldu ama erken girildiği için VAR golü iptal etti.
AYI'ya tepkiler var tribünden. Kontratı devre arası feshedilip siktir edilmeli...
Bunları yazarken Kasımpaşa'lı oyuncu kendi kalesine attı. AYI'nın atacağı yok diye rakipler de merhamet ediyor.
-
2-1 önde girdik devreye de, beni asıl yaralayan konu 2-1 öne geçmemizin nedeni net bir şekilde Kasımpaşalı oyuncuların bizi bildiğin küçümsemeleri ve biz bunları nasıl olsa yeneriz kafasında olmaları.
Fenerbahçe futbol takımının bu hale gelmesi cidden acı verici.
-
Yine kaçırdı...
-
Sahsen benim sabrim tasti futbol takimi bu durumda Ataturk bile olsa kusura bakmasin kimse baskan olmasini istemem. Scout ekibiymis vs vs bunlar su anda dusunulecek seyler degil yaziklar olsun
-
Korkarım ki bu rezalet basketbol takımının başarılarının önüne geçecek ve geniş kitleler nezdinde onu anlamsızlaştıracak, alay konusu yapacak...
-
Basketbol dünyasından başını kaldırıp da futbolu öyle yakından takip etmeye zamanım olmuyor. Yani vitrindekiler hariç futbolcuları fazla tanımam... Üstüne düşmüyorum çünkü... Ama hakikaten kendi çapımda anlarım yetenekten... Birkaç maçını izleyeyim, yüzde seksen yanılmam... Sezon başı transfer edilen oyunculardan hiçbirisini tanımıyordum. Adlarını bile duymamıştım... Bu sebeple ligi garip bir coşku ve heyecanla bekledim. Ama daha sezonun üçüncü maçıydı sanırım; bu takımın kadro kalitesinin ligde ilk beşe girecek çapta olmadığını anlayıp burada yazmam için... Belki bazıları çok aceleci buldu, erken tepki verdiğim zannına kapıldı. Oysa ilk on demediysem sadece sabır göstermek ve zaman tanımak gerektiği düşüncesindendi. Çünkü kadro kalitesinin dibe vurduğu üç maçta kendisini belli etmişti. Hatta bu sebeple değil Cocu, Alex Ferguson ile Guardiola bu takımı beraber çalıştırsa yine ilk beşe sokamaz gibi bir şeyler yazdım bu forumda.
Bunları hatıratma sebebim şu... Futbolu yakından takip etmeyen ben bile üç maçta bu oyuncuların beş para etmeyeceğini net bir şekilde görebiliyor isem, bunu görmesi için tonlarca para ödenen ve işi sırf bunu görmek olan Comolli neden göremedi? Ve niye hâlâ koltuğunda oturuyor? Bu kadar kötü transferler yapan bir adam Fenerbahçe'nin geleceği hakkında nasıl halen söz sahibi olabilir?
Ben diyeyim: Yönetim istifa sesleri yakındır. Maalesef öyle...
-
Haftaya alt sıralarda müthiş bir derbi mücadelesi olacak. Akhisar ve Fenerbahçe kümeye düşme hattı için çarpışacak. Haftanın maçı. Ali Koç sağolsun. Otursun da içine sıçtığı takımın derbisini izlesin.
Bu oyuncuları da bu antrenörü de bu menajeri de getiren o. Kimse başka yerlere kızmasın bence. Erkek voleybol takımını da küme düşürecek. Hem de yıllar sonra. Geldiğinden beri yaptığı müspet hiçbir şey yok. Çok iyi insan olmak yetmiyor işte. Fenerbahçe tarihinin en kötü takımını yaratan başkan sıfatını çoktan yedi şu anda.
-
Biz comolli'deki vizyonu anlayamamışız!
-
Benim gibi 30 yaş ve üzeri olanlar net hatırlar. Aziz Yıldırım ilk göreve geldiğinde çok büyük ve kritik bir hata yapmıştı. Ali Şen'den dolayı, ''Fenerbahçe sevilmiyor yaaa...'' düşüncesini kırmak için aldı çiçekleri gitti TFF'nin kapısına. Haluk Ulusoy'u gülle donattı. Sonrası malum, TFF'nin ve MHK'nin kıyımları daha da arttı. Yıldırım bu hatasından dönmeye başladıktan itibaren Fenerbahçe zirveye doğru yol aldı. Yine bizi aşağı çekmek için çok uğraştılar, 2006'da olanlar malum, 3 Temmuz'a hiç girmiyorum. Ama en azından dost kim, düşman kim net bir şekilde biliyorduk. Dostumuz yoktu, safları sıklaştırıyorduk.
Ali Koç'un yaptıkları ise akıl alır gibi değil. Ben kimseye silah çekelim, tankla tüfekle saldıralım falan demiyorum. Öyle kavgayı da çok sevmem. Konuşarak, tartışarak her şeyin halledilmesi gerektiğini savunurum. Ancak sen tutup Trabzon'da şirinlikler yaparken, bunu da güya aradaki düşmanlığı bitireceğim diye yaparken, adamların başkanı senden bu gücü alıp çıkıyor TV'de, üstü kapalı aslında gayet açık bir şekilde Aziz Yıldırım ve yönetimini şikeci olmakla, aradaki düşmanlığın da bundan kaynaklandığını ima ederek açıklamalar yapıyor. Aziz Yıldırım'a vurulması Koç'un hoşuna gidebilir de, şikeci olmakla suçlanan da Fenerbahçe oluyor doğal olarak. Üstelik o yönetimde kendisi de vardı. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler adama.
Sadece sahanın içinde değil, sahanın dışında da felaket bir yönetim tarzı var. Fenerbahçe'nin hiçbir caydırıcılığı kalmıyor bu kafayla. Benim kulübüme şikeci diyenlerle, sürekli Aziz Yıldırım üzerinden karanlık işler yapmakla suçlayanlarla, benim mevcut başkanım dost falan olmasın arkadaş. Aziz Yıldırım ve yönetimine edilen her lafın sonu Fenerbahçe'ye varıyor. Bunu anlamak çok zor olmamalı.
Bu oyuncuları da bu antrenörü de bu menajeri de getiren o. Kimse başka yerlere kızmasın bence. Erkek voleybol takımını da küme düşürecek. Hem de yıllar sonra. Geldiğinden beri yaptığı müspet hiçbir şey yok. Çok iyi insan olmak yetmiyor işte. Fenerbahçe tarihinin en kötü takımını yaratan başkan sıfatını çoktan yedi şu anda.
Cem Ağrak bunları bilir ama yazmaz. Daha korkunç olanı basketbol şubesiyle ilgili de olumlu bir düşüncesi yok aslında. Zeljko Obradovic olduğu için takımın başında istediği müdahaleyi yapamıyor. Taraftar çok seviyor, camianın da moral deposu takım, haliyle buraya neşter vurmak imkansızlaşıyor. Ancak herkes biliyor ki, sezon sonunda korkulan olursa kimse şaşırmayacak.
-
Ali Koç'u o kadar bekleyip geldiğinde şampiyon olmuş gibi sevindikten sonra bu kadar kötü yönetmesi büyük hayal kırıklığı oldu gerçekten.İyi,güzel insan olduğundan şühpem hiçbir zaman olmayacak ama yaptıklarıyla vaad ettikleri arasında uçurum var.Taraftarın geneli zaten bu sene şampiyon olmamayı kabullenmişti ama karşılığında göze hoş gelen futbol,genç yetenekler,uzun vadede başarıyı getirecek bir hoca ve kadro kalitesi önemli bir miktarda arttırmak kalitesiz oyunculardan kurtulmayı bekliyordu.Eee bunların hangisini yapabildik.Gs Ozan'ı monte etti 11'e,Bjk dorukhan ve güven'i,Ts bizi 4 altyapı oyuncusuyla perişan etti biz de bi tane 11 oyuncusu genç yok (Elif geçen senede kalitesi göstermişti Aykut Kocaman oynatmamıştı)başkanın vaad ettiğini bi tek başkan yapamadı.tüm avrupanın en iyi genç yeteneklerden biri olarak söylediği kalecinin önünede bi kaleci transfer ettik bir kalecinin de sözleşmesini uzattık.
Aziz Yıldırım'ın payı yok diyenleri de anlayamıyorum.Bu boktan oyuncuların yarısınıda o getirdi ve takımı borç batağına sürükledi.
-
Takımın küme düşme potasında olmasında Aziz Yıldırım'ın zerre payı yok. Bunu da sabaha kadar tartışırım kimse kusura bakmasın. Bazılarının Aziz Yıldırım nefreti Fenerbahçe sevgisinin önüne geçmiş. Ali Koç'la küme düşmeye de razı değilim birilerinin dediği gibi.
Bazı bildiklerimiz bize kalsın da, Aziz Yıldırım nasıl kendine muhalafet eden herkesi kapı dışarı ederek yanlış yapmışsa, Ali Koç da ne kadar Aziz Yıldırım düşmanı varsa onlara rant sağlayarak bir o kadar yanlış yapıyor.
Kaybeden her zaman olduğu gibi Fenerbahçe olur.
-
Benim gibi 30 yaş ve üzeri olanlar net hatırlar. Aziz Yıldırım ilk göreve geldiğinde çok büyük ve kritik bir hata yapmıştı. Ali Şen'den dolayı, ''Fenerbahçe sevilmiyor yaaa...'' düşüncesini kırmak için aldı çiçekleri gitti TFF'nin kapısına. Haluk Ulusoy'u gülle donattı. Sonrası malum, TFF'nin ve MHK'nin kıyımları daha da arttı. Yıldırım bu hatasından dönmeye başladıktan itibaren Fenerbahçe zirveye doğru yol aldı. Yine bizi aşağı çekmek için çok uğraştılar, 2006'da olanlar malum, 3 Temmuz'a hiç girmiyorum. Ama en azından dost kim, düşman kim net bir şekilde biliyorduk. Dostumuz yoktu, safları sıklaştırıyorduk.
Ali Koç'un yaptıkları ise akıl alır gibi değil. Ben kimseye silah çekelim, tankla tüfekle saldıralım falan demiyorum. Öyle kavgayı da çok sevmem. Konuşarak, tartışarak her şeyin halledilmesi gerektiğini savunurum. Ancak sen tutup Trabzon'da şirinlikler yaparken, bunu da güya aradaki düşmanlığı bitireceğim diye yaparken, adamların başkanı senden bu gücü alıp çıkıyor TV'de, üstü kapalı aslında gayet açık bir şekilde Aziz Yıldırım ve yönetimini şikeci olmakla, aradaki düşmanlığın da bundan kaynaklandığını ima ederek açıklamalar yapıyor. Aziz Yıldırım'a vurulması Koç'un hoşuna gidebilir de, şikeci olmakla suçlanan da Fenerbahçe oluyor doğal olarak. Üstelik o yönetimde kendisi de vardı. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler adama.
Sadece sahanın içinde değil, sahanın dışında da felaket bir yönetim tarzı var. Fenerbahçe'nin hiçbir caydırıcılığı kalmıyor bu kafayla. Benim kulübüme şikeci diyenlerle, sürekli Aziz Yıldırım üzerinden karanlık işler yapmakla suçlayanlarla, benim mevcut başkanım dost falan olmasın arkadaş. Aziz Yıldırım ve yönetimine edilen her lafın sonu Fenerbahçe'ye varıyor. Bunu anlamak çok zor olmamalı.
Cem Ağrak bunları bilir ama yazmaz. Daha korkunç olanı basketbol şubesiyle ilgili de olumlu bir düşüncesi yok aslında. Zeljko Obradovic olduğu için takımın başında istediği müdahaleyi yapamıyor. Taraftar çok seviyor, camianın da moral deposu takım, haliyle buraya neşter vurmak imkansızlaşıyor. Ancak herkes biliyor ki, sezon sonunda korkulan olursa kimse şaşırmayacak.
Ben hepsini çok iyi hatırlıyorum. Aziz Yıldırımın hatalarından döndüğü için takımın başarılı olmaya başladığı doğrudur, ama bu bahsedilen hataları sanırım farklı hatırlıyoruz. Senede 3 tane hoca değiştirmekten vazgeçti, istikrarı sağlayıp doğru transferler yaptı (sonradan, özellikle de Aykut geldikten sonra gördük ki bunlar da kesinlikle ekibindekilerin başarısıymış) ve başarılar gelmeye başladı (ve malesef ne acı ki kendisinin de başkaları için kullandığı tabirle hepsi tesadüfmüş... Şansa Alex, nobre, lugano, tuncay, pvh gibi isimleri getirmişiz yoksa bir sistem strateji olduğundan değil).
Ali Koç un saha dışında felaket bir yönetimi olduğunu nereden anladınız, onu da çok merak ettim. Aziz Yıldırım zamanında rakip futbolcu küfrettiği halde bizim oyuncumuz ceza alıyordu. Ben hatırlamıyorum GS nin bizim maçtan aldığı cezaları Aziz Yıldırımın tüm dönemi boyunca aldığını... Ali Koç için saha dışındaki yönetimi başarısız diyenlerin Aziz yıldırımın saha dışı dönemi için yeni bir söz keşfetmeleri gerekir.
Ali Koç şirinlik yapıyor, Trabzon başkanı bizi şikeci diye suçluyor diyip Ali Koç u eleştirirken, radar sadece bize tutuldu diyerek resmen şike itirafı yapan, lafı, "herkes yaptı, biz yakalandık" demeye getiren Aykutu korumak da bu ne perhiz bu ne lahana turşusu dedirtecek bir bakış açısı... O döenmlerde takıma sahip çıkan kişilerin başında Ali Koç olduğunu hatırlatmak isterim.
Cem Ağrak eğer birşey biliyorsa yazsın. Ali koç un basketbol ile olumsuz düşüncesi olduğunun somut bir göstergesi varsa çıkartıp ortaya koyun. yoksa sezon sanında böyle olacak, obradovic olmasa takıma müdahale yapacak vs diye yazmak iftira atmaktan başka birşey olmuyor.
Takımın küme düşme potasında olmasında Aziz Yıldırım'ın zerre payı yok. Bunu da sabaha kadar tartışırım kimse kusura bakmasın. Bazılarının Aziz Yıldırım nefreti Fenerbahçe sevgisinin önüne geçmiş. Ali Koç'la küme düşmeye de razı değilim birilerinin dediği gibi.
Bazı bildiklerimiz bize kalsın da, Aziz Yıldırım nasıl kendine muhalafet eden herkesi kapı dışarı ederek yanlış yapmışsa, Ali Koç da ne kadar Aziz Yıldırım düşmanı varsa onlara rant sağlayarak bir o kadar yanlış yapıyor.
Kaybeden her zaman olduğu gibi Fenerbahçe olur.
Aziz yıldırımın zerre payı yok demek olaylara tamamen tek taraflı bakmatır. Bugünkü durum Ali Koç un hatalarıdan geldi, sebepleri ne olursa olsun, 14 maçta 14 puan alıp 14-15 gol atacak seviyede olmamalıydı takım. Ama, Aziz Yıldırımın, Zico yu göndermesi, Ersun hocayı göndermesi, transferlerde harcanan saçma paralar, yapılan yanlış transferler, gelecek gelirlere temlik koymalar, bunların getirdiği uefa kriterlerinin hareket alanını iyice kısıtlaması hep Ali Koç un elini bağlayan sebepler. Bunlarda Aziz Yıldırımın zerre payı yok denebilir zira o bahsedilen pay zerrelerle ölçülemeyecek boyuttadır.
Bende düşünüyorum ki bazılarının Aziz yıldırım sevgisi Fenerbahçe sevgisinin önüne geçmiş. Demokratik bir seçimle yerine başkası geldi ve kendisi gitti. Artık her fırsatta belaltından vurmaya ne gerek var.
Aykutun yardımcısı, trabzon maçından sonra "dikine dikine valbuena" diye twit atıyor, kendince Aykut hocanın onu oynatmamakla ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Bunlar mı Fenerbahçe nin yararına haraketler, bunlar mı Fenerbahçeyi kurtaracak kişiler ?
Bazı bildiklerimiz bizde kalsın diyip gene imalı bir şekilde ortalığı bulandırmaya yönelik laflar sarfetmişsiniz.
O halde bende sorabilirim, yıllardır, (fenerbasket ve parkedefener de) pek az görünüp, Ali Koç yönetiminde işler kötü gitmeye başladıktan sonra ortaya çıkmanızın, her 3 mesajdan 2 tanesinde ortalığa nifak tohumu atmanızın, mesnetsiz iddialarınızla (yok eğer varsa bir dayanağı açıklayın, somut bir belge olmadıkça "ali koç unbasket şubesiyle ilgili olumlu düşüncesi yok" demek mesnetsiz iddiadır) insanları yavaş yavaş, alttan alttan Ali Koç a karşı doldurmanızın sebebi nedir ? Bu Fenerbahçe sevgisi midir yoksa rant arayışı mıdır ?
-
Ya Ayhan abi sana saygım falan var da, Aziz Yıldırım ve Aykut Kocaman'la ciddi anlamda kafayı bozmuşsun. Sadece sen değil, senin gibi birçok kişi var böyle. Ya benim yazdıklarımı iyi okumuyorsun, ya anlamıyorsun ya da ben anlatamıyorum.
Aziz Yıldırım'ın da, Aykut Kocaman'ın da allah belasını versin, oldu mu? Gönlün şimdi ferahladı mı abi?
Kaç sayfa önce demişim, kendisini sevmeme rağmen Aykut Kocaman bir daha bu takımın başına geçmemeli diye. Aziz Yıldırım'ın hatalarını 50 defa söyledim, yazdım. Kendisi görev yaparken çok yazdık bunları, eleştirdik. Sırf yani nefretinizden gözünüz köreldi diye her lafa eski yönetimine küfür ederek mi başlayalım? Besmele çeker gibi Ali Koç'la ilgili iki kelam ederken, Aziz Yıldırım'a geçirip öyle mi cümleye girelim?
Fenerbahçe takımı 14 maçta 14 puan almış, hala Aziz, hala Aykut diyorsunuz. El insaf.
Ayrıca bu eski yönetimlerin çoğunda Ali Koç vardı. O zaman zerre sesini çıkarmadı, o yönetimler ibra edilirken oradaydı, işin içindeyken borç sıfırdı yani ayrıldıktan sonra mı bu kadar borç birikti?
-
O halde bende sorabilirim, yıllardır, (fenerbasket ve parkedefener de) pek az görünüp, Ali Koç yönetiminde işler kötü gitmeye başladıktan sonra ortaya çıkmanızın, her 3 mesajdan 2 tanesinde ortalığa nifak tohumu atmanızın, mesnetsiz iddialarınızla (yok eğer varsa bir dayanağı açıklayın, somut bir belge olmadıkça "ali koç unbasket şubesiyle ilgili olumlu düşüncesi yok" demek mesnetsiz iddiadır) insanları yavaş yavaş, alttan alttan Ali Koç a karşı doldurmanızın sebebi nedir ? Bu Fenerbahçe sevgisi midir yoksa rant arayışı mıdır ?
Bu forumu kuranlardan, kuruluş aşamasında emek verenlerden ve oluşamasında da payı olanlardan biriyim. Böyle şeyleri konuşmayı zerre sevmem lakin şu yazdığınız tek kelimeyle ayıptır. Benim bir rant arayışım olsa bunu Ali Koç'a yalakalık yaparak yapardım. Gerizekalı olmak lazım şu dönemde benim yazdıklarımı yazmak için.
Benim Fenerbahçe sevgimi de test etmeye kalkmayın altında kalırsınız. Şurada benim çok iyi tanıyan bazı arkadaşlarımız var, rant peşinde koşacak olsam başta yazdığım site dahil olmak üzere, farklı yerlerde farklı tavır takınırdım.
Aydın Örs gönderildikten sonra antu'da dönemin yönetimi için neler yazdığımı bilen biliyor. O zaman da birilerine laf etmek suç teşkil ederken, biz çatır çatır eleştiriyorduk.
-
Şimdi, olay soğumadan şunu yazayım, tartışmayı sonra da devam ettiririz.
Senin gibi adamlarla sabaha kadar tartışırım. Ben fikrimi belirtmişim, sende belirtmişsin, ne bir hakaret ne de kaba birblaf kullanmamissin, basimin ustunde yerin var. Senin gibi birisiyle tartışmak zevk. Sonuçta iki farklı insanız, farklı fikirlerimiz var.
Yazdıklarımı tekrar okudum, haddimi biraz aşmış da olabilirim rantçı demeye giden laflar etmişim, bu kadar insanın önünde özür dilerim. Ama senden ricam, somut bir bilgi varsa onu da ortaya koy, yoksa yada söyleyemiyorsan hiç konuyu açma.
Kimsenin ne kadar Fenerbahçeli olduğunu sorgulamak kimsenin haddine değildir, kimse de daha çok yada az Fenerbahçeli diye birisinden daha fazla/az hak sahibi değildir herhangi bir konuda.
"Siz" den, "Sen" e geçmem, saygısızlık veya küçük görmekten değil, bu sevimsiz olan tartışmayı biraz daha yumuşatıp samimileştirmek istememden.
Eğer arkadaşların itirazı olmazsa yarın biraz daha uzun yazacağım Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman, Ali Koç konularındaki fikirlerimi de.
-
Ayhan Bey. Semih Özsoy'u basketbol şubesinden sorumlu kılmak bile "pirelendirecek" bir olay... Zira Obradovic ile arası olan birisi değildi diye biliyorum. Bu ara mesajınızdaki Kemal Erdem gibi doğru bildiğini her platformda eğip bükmeden savunan bir şahsiyet abidesi kardeşimize karşı kullandığınız o cidden yakışıksız kelimeyi silerseniz sevinirim. Şunu diyeyim: Kemal'in derdi rant olsa şu an Türkiye'nin en önemli gazetelerinde basketbol duayeni olarak yazardı, emin olun. Geçmişte hangi teklifleri geri çevirdiğini de bilen bilir.
-
Hakan bey,
Gerekirse silerim, siz de silebilirsiniz. Ama zaten farkedip kendim belirtmişim ve özür de dilemişim. Kalmasında bir sakınca yok, herkes görebilir.
Ama, sizde aynı şeyi yapmışsınız, Semih Özsoy un geçmişteki davranışlarından Ali Koç a vurmak doğru değil. Sonunda haklı da çıkabilirsiniz ama bu ithamların bir dayanağı varsa söyleyin, yoksa ithamda bulunmayın.
-
Ali Koc'un fenerbahceye yapacagi en buyuk hizmet istifa etmek olur kimse kusura bakmasin. Sezon basindan beri yasadigimiz tarihin en rezil takimina cozum bulmak adina hicbir sey yapmayan adamin baskan olmasinin anlami yok. Sokakan herhangi birisi Aziz Yildirimdan daha kotu kulubu yonetemez derken Ali Kocun yasattigi utanc tablosu tam fenerbahce isi
-
Ali koç istifa etsin lafını hiç kullanmadım ama bu rezillik tamamen onun eseri. Âdeta bir fenerbahce düşmanı gibi hicbir şey yapmadığı gibi klubün düştüğü su durumun tam ve tek sorumlusudur.
Fenerbahce küme düşmemeye oynar diye sene başında dedim ben. Bunu da abartarak değil ciddi ciddi söyledim ve 15.hafta sonunda küme düşma hattına indik.
Eğer fenerbahce küme düşmekten kurtulmak istiyorsa evet dehşet verici ama gerçek olan fenerbahce ve küme düşmek kelimeleri yan-yana gelmek istenmiyorsa ali koç tüm ekibi teknik kadrosu ve sorumlu kim varsa derhal bu camiadan uzaklasmalidir.
-
Tam #dipdalgası olduk.Dipte dalga konusu...
-
Neyse ki ligin ilk haftas Bursaspor maçında DeSouza ve Giuilano'yu henüz satmamıştık da, onların golleri sayesinde aldığımız 3 puan ile hâlâ sonuncu sıraya düşmedik. Ya bir de lig başlamadan gönderseydik onları?
Beğenmediğim, burun kıvırdığım Fernandao bile şu kadroda olsaydı şu haftaya kadar en az 5 veya 6 gol atar ve bu kadro içinde taraftarın sevgilisi olurdu. Tek bacağı ile sahaya çıksa bile yerine alınanlardan daha iyi oynardı.
Bu kadronun puanı 14 değil. İlk hafta kazanılan 3 puanı bunlar almadı. Kimse bunun üstünde durmuyor ama ligin ilk haftasına da bu ekiple çıksaydık şu an 11 puanımız vardı ve sonuncuyduk.
Gençleştirmenizin de ... koyayım, Elif'inizin de, Barış'ınızın da, eldeki kıymetlileri pahalıya satıp, ucuza oyuncu alma stratejiniz de ... koyayım, size umut bağlayan kendimin de .... koyayım.
Allah belanızı versin!
Sayenizde basketbol takımına yapılan yatırım bile -bu gidişle- tartışmaya açılırsa hiç şaşırmam. O zaman iki kere Allah belanızı versin!
Yağmurdan kaçarken doluya tutulduk. Sanırım bunu hak ettik.
-
Takım İstanbul'a otobüsle dönecekmiş, vizyon be kardeşim.. Yorumlarını hiç beğenmem ama Erman Toroğlu güzel dedi; o zaman sen de dolmuşa bin..
-
Ali başkan seçimden bir buçuk yıl önce filan planlama ve çalışmalara başlamış neyse ki, aksi halde vaziyet ne olurdu kim bilir !!
İlker Yağcıoğlu, Ali Koç'un etrafında futboldan hakikaten anlayan doğru düzgün adam olmadığını söyledi biraz önce. Şu an vaziyete, yapılan ve yapılmayanlara bakılınca doğru bir laf olduğu anlaşılıyor.
İvedilikle düzgün bir teknik direktörle anlaşılırsa ve oyuncular kendilerine çeki düzen verirse toparlanma süreci başlar.
-
Futbolla ilgili comoli, hoca ve oyuncu secimleri, kadro planlamasi, kadro disi kararlari adan zye hersey yanlis. Yanlis oldugu bu kadar ortadayken yanlistan donulmemesi sonuc bugun. Sadece Ersun Yanal veya baska hocayi getirmek hicbir seyi degistirmez.
-
Ali Koç istifa mı etmeli? Kim gelecek o zaman. Aziz Yıldırım mı? 6 ay önce başkana bu forumda neler söylendiğini herkes hatırlıyordur herhalde. Ben de dahil herkes artık bırakması gerektiğini söyledik.
Büyük teknik direktör Aykut Kocaman. Keşke kalsaydı değil mi? 4 sene bu takımda kaldı ve oynattığı futbol mükemmeldi. 200’e yakın resmi maç ve tribünlerin gitgide futbol takımından uzaklaşması. Takımı izlerken uykumuz geliyordu. Young Boys, PAOK, Vardar ve Spartak Moskova takımlarını elemelerde geçememiz. 5 takımlı Türkiye kupasında grup sonunculuğu. Adamın tek başarısı UEFA’da yarı final oynatması. Aklımda kalan tek olumlu futbol da İstanbul’daki Benfica maçı. Onun zamanında 4 senede bonservise 110 milyon dolardan fazla para verildi.
-
Geçen seneki takım aynen kalmalıydı dedim durdum burada. Ali Koç'un hiçbir halt yapmasına gerek yoktu. takım aynen kalacaktı. 8-10 tane, sıradan anadolu takımı oyuncusu bile zor olacak çöp doldurdu takıma. Olmaz dedik. Rizeden, kayseriden, göztepeden farkımız yok dedik.
Fernandao, Joseph, Guliano, Aatıf, Ozan, Volkan aynen devam etse beşiktaş ve gsnin de bu kadar kötü olduğu bir devrede en kötü ilk dört, çok büyük ihtimal de ilk 2'de olurduk şimdi. Bu kadar acemilik olamaz.
Bu boktan adamların Fenerbahçe formasını giyemeyecek adamlar olduğunu anlamak için Ali Koç'un etrafında futbol profesörlerinin olması gerekmiyor. Ali Koç'un aklı beyni yok mu.
Bu takıma, bu oyunculara nasıl onay verir. Bu camiayı nasıl bu duruma düşürür. Fenerbahçe'yi nasıl alay konusu yapar. Başarısızlık önemli değil, şampiyonluk önemli değil ama Fenerbahçe ismini nasıl böyle ayağa düşürür. Bugün sabah gazetelerin başlığı düşme hattında müthiş maç şeklindeydi ve o maçta 3 tane yedik. Tarihte görülmemiş bir durum yaşanıyor ve hala Ali Koç deniyor.
Yok kim gelsin yok kim gitsin. Yahu sokaktaki Mehmet Efendi gelsin, çaycı Mahmut gelsin, kapıcı Ahmet gelsin!
Takım daha beter nasıl olacak. Daha nasıl rezil olacak. Küme düşüyor takım. Daha ötesi mi var. Koskoca camiada kimse yok mu? Ali Koç görevini yaptı. Sandıkta Aziz Yıldırım'ı uzaklaştırdı. Daha fazla sıçıp sıvamadan uzaklaşsın.
-
Yapılan transferlerin yanlış olduğuna katılıyorum. Slimani denen adamın bu kadar kötü olacağını ben de bilmiyordum. Orta sahamız çok yetersiz. Maşallah genç Barış da mükemmel oynuyor. Mehmet Topal denen futbolcudan bıktım artık. Neyse ki sene sonunda yüksek maaşlı oyuncuların büyük kısmının sözleşmesi bitiyor. Şu oyunculara bu paraları Ali başkan mı verdi. Bu oyunculardan hangisi takıma katkı veriyor (Skrtel dışında).
İsmail Köybaşı yılda 1,75 milyon Euro (10,5 milyon TL)
Ozan Tufan yılda 1,5 milyon Euro (9 milyon TL)
Aatif yılda 1,4 milyon Euro (8,5 milyon TL)
Şener yılda 1,5 milyon Euro (9 milyon TL)
İsla yılda 1,6 milyon Euro (9,5 milyon TL)
Alper yılda 1,8 milyon Euro (11 milyon TL)
Kameni yılda 2 milyon Euro (12 milyon TL)
Mehmet Topal 2,25 milyon Euro (14 milyon TL)
Dirar 3 milyon Euro (18 milyon TL)
Soldado 3,5 milyon Euro (21 milyon TL)
Skrtel 4 milyon Euro (24 milyon TL)
Valbuena 4 milyon Euro (24 milyon TL)
Daha da eskileri (Emenike, Guiza, 5 yıllık Serdar Kesimal…) hiç konuşmayalım. Bu yüzden herkes yanlış yapar önemli olan yanlışları tekrarlamamaktır. Şu anda Ali Koç’un istifasını sizden bizden fazla ailesi istiyordur. Adam 6 ayda 400 milyona yakın parayı kulübe verdi. En az bizim kadar üzülüyordur.
-
Ali Koç gelirken Agnelli ailesiyle arası iyi Juventustan oyuncular kiralancak deniyordu hatta kendide demişti.O kadar büyük hayalkırıklığı yarattıki dostluğu bozulmasın diye Obradovic'i de Juveye vercek diye korkmaya başladım.Bu kadar sevdiğimiz beklediğimiz bi adam nasıl bu kadar beceriksiz çıktı ya.
-
Genel anlamda eleştiri getiren adamlardan benim dışımda İlhan abi olsun, Hakan abi olsun, Umut olsun hiç kimse geçmiş mesajlarında, ''Aziz Yıldırım muazzam bir adamdı, hatasızdı, melekti...'' gibi bir ifade kullanmamış. Yıldırım döneminde de epey eleştiri yapılmış zaten arşiv denen bir olgu var, orada duruyor mesajlar.
Ali Koç'un şu ana kadarki fiyasko yönetimini eleştirmek, Aziz Yıldırım'ı ilahlaştırmak anlamına gelmiyor, rahat olun.
Ancak ortada ciddi bir sıkıntı var. Fenerbahçe tarihinin en kötü, en rezil ve en sefil dönemini yaşıyor. Bunun da sorumlusu Ali Koç ve oluşturduğu ekiptir. Koç'u aklamak için de, bu tablonun sorumlusu Aziz Yıldırım'dır demek cidden komik ve insanın aklıyla dalga geçmektir. Mali anlamda Yıldırım'ın bıraktığı enkazı eleştirelim, eleştiriyoruz da zaten lakin bugünkü tablonun mali durumla alakası yok. Saha sonuçlarını söylüyorum. Bizi şamar oğlanına çeviren takımların mali durumu bizden çok mu parlak? Türkiye'de bir tek bizim mi mali sıkıntımız var?
Kaldı ki daha önce dedim, yine diyorum ve mantıklı bir cevap da alamıyorum açıkçası. Bu maddi tablo son 2-3 yılda oluşan bir tablo değil. Öyle dersek kendimizi kandırmış oluruz. Bu süreç içinde Ali Koç bizzat yönetimin içindeydi. İşin içindeyken bunları göremedi mi? Fenerbahçe'de yönetim içindeyken kimsenin çıtı çıkmıyor ama ne zaman yönetim dışı kalıyorsa o zaman başlıyor konuşmaya. Yıllarca bu hep böyle devam etti. Bu da hiç samimi bir davranış değil.
1 yıldır durumu inceleyen, kadro planlaması yapan, hazırlanan ve bunu açıklayan Koç'un kendisiydi. Bu mudur yani 1 yıldır ciddi şekilde yapılan büyük plan? Ayrıca cebinden para veriyor, fedakarlık yapıyor eyvallah da, cebinden para veriyor diye de koskoca Fenerbahçe kimsenin elinde oyuncak falan olamaz. Fenerbahçe bu, sahipsiz falan kalmaz kimse merak etmesin. Ali Koç olmasa kulüp mü kapanacak? Kilit vurup, kepenk mi çekilecek?
Vizyon diye diye ettiği bütün büyük lafları yedi. Eli mahkum bir lafını daha yiyecek ve o küçümsediği Ersun Yanal'ı getirip, takımı kurtarmasını bekleyecek.
-
Hepsi kötü hepsi ruhsuz ama İsmail Köybaşı senin serefini soyunu sopunu.İnsanlar ne işlerde ne şartlarda para kazanıyor durumu iyi olmayan insanlar evinin rızkından ayırıyor küçükte olsa bi katkım olsun diyor feneriumdan bi şey alıyor dünyaları kazsnıyosun iki adım koşmaya mı üşendin oç.Bi daha ne samandıranın ne kadıköyün önünden geçmesin.
-
Volkan Ballı dönüyormuş. Ersun hoca gelecekmiş vs. Menajer değişikliği, hoca değişikliği... İyi hoş, özellikle bu kadronun mimarı menajerin getirdiği hocayla beraber -hatta daha önce- gönderilmesi gerekirdi... Ama iddia ediyorum, bu kadronun ligde kalmak dışında erişebileceği bir başarısı yok. Cocu'ya gereğinden fazla küfredildi. Bu net. O zamanlar da dedim. M.City ve Liverpool'un hocasını beraber getirsen ve başlarına da Alex Ferguson'ı koysan bu oyuncu silosundan daha fazlası çıkmaz, ilk beşten ötesi olmaz. (Dikkat, bunu ligin 4. veya 5. haftası söyledim. Çoğu taraftarın şampiyonluk umudu sürer iken.)
Esas sorun kötü ve yeteneksiz futbolculardır. Boş verin UEFA ile anlaşmayı filan. Küme düşersek zaten onların hiçbir anlamı kalmayacak. Zaten Avrupa Kupaları masal olacak. Acilen ayağına top yakışan, pas becerisi, şut becerisi olan, kademe bilgisi yerinde, oyun aklı gelişmiş, hızlı, çabuk, teknik, A klas futbolcular lazım bu kulübe. Sorunlu sorunsuz demeden ayağına top yakışan, oynadığı oyun futbola benzeyen transferler gerek. Gençmiş, yaşlıymış, disiplinsiz bir geçmişi varmış, bunlar şu şartların kriteri değil. Yetenek, yetenek, yetenek... Bu baremi vasatın altından üstüne çıkarmak lazım.
İyi futbol iyi futbolcularla oynanır.
-
Olayları birbirine karıştırmadan, devamlı biryerleri suçlamadan bir çıkış yolu bulmak lazım. Aziz Yıldırım, Aykut, Ali Koç, Koeman, Cocu, Comolli, Volkan, Dirar.... bizii kurtaracak olan suçluyu bulmak değil malesef.
Problemi çözmek için, önce sorunun kaynağını bulmak lazım, sonrada bu ana sebepleri birer birer düzeltmek. Bugüne kadar ortaya koyulan sebepler belli, önceliğin de, yani hangisinin daha etkili olduğunda muhtemelen anlaşamayız ama bunların etkisine kimsenin itiraz edeceğini sanmıyorum;
- Hatalı teknik ekip seçimi. Comolli, Cocu, yardımcı antrenörler, muhtemelen yönetimde de olan yetkin olmayan isimler. Dirar ı satmak isterken ilk 11 de sahaya çıkarmalar, Soldado ve Ekici inin uefa listesine alınmayışları, Alper potuk ile tek forvet oynama ısarları, orta saha varken reyes gibi defans oyuncularının o bölgede oynatılması...
- Geçmişte yapılan ihtiyaç ve kalite olarak yanlış transferler. Kameni, Dirar, Soldado, İsmail, Dirar, Aatıf gibi kadroyu şişirip fayda vermeyen isimler (ki krasic lere kadar da uzatılır bu liste)
- Geçmişte yapılan aşırı maliyetli transferler. Rvp, Nani, Guliano ve Josef için verilen bonservis ve imza paraları
- Kurulan zayıf ötesi kadro. En iyi oyuncuları satıp yerlerine kimseyi almamak.
- Son yıllarda her sene dahada kötüye gidilmesine rağmen önlem alınmaması, başarılı isimlerin saçma bahanelerle takımdan uzaklaştırlması...
- Klübün, sponsor bulabilecek kadar bile itibarının kalmamış olması...
Bunların bir kısmı Ali Koç gelmeden öncede vardı vakat Ali Koç, bunları bilerek geldi. Diğer bir kısmını da geldikten sonra kendisinin yönetiminde yapıldı.
Ali Koç u çok korudum, hala da bizi Aziz Yıldırımdan kurtardığı için kendisine minnettarım. Ama bugünkü durumda olmamızın sebebi kendisidir, bu durumdan bizi kurtaracak olanda kendisidir, aksi durumda burada fazla kalamaz (gerçi mali tablolara bakarak başka aday da nasıl çıkar onu da bilmiyorum).
Bir röportajında, Josef-Guliano nun satışını ima ederek bize hamle imkanı veren transferler geç yapıldı gibi bir laf söylemişti. Şimdi yapsın o zaman o hamlesini. Devre arası geliyor, güney amerikadan, avrupadan kiralık, sözleşmesi biten, bitmek üzere olan 3-4 transfer yapsın. Bu takımın buna ihtiyacı var. Eldeki oyunculardan en fazla 6-7 tanesi bizim istediğimiz, bildiğimiz Fenerbahçenin tamamlayıcı oyuncusu olabilir. Sen onlara başrol verirsen, başlarına da futboldan anlamayan bir td getirirsen farklı bir sonuç beklemek hayal olur.
-
Yüzlerce kelime yazıp yorum yapmaya ve başka bir sebep aramayagerek bile yok bence, şu anki vaziyetin sebebi aşağıdaki videoda açık ve net şekilde görünüyor:
https://twitter.com/fbrepublicorg/status/1072084068697808897
-
Kayseri de yendi böylece sondan ikinci sıraya indik. Önümüzdeki hafta bu kez Kadıköy'de Erzurum ile müthiş bir savaş vereceğiz. Kümede kalma yolunda en önemli rakiplerden birisi.
-
Haftaya cumartesi günü Rize-Alanya maçı var, Rize kazanırsa son sıraya ineceğiz, Erzurum'u yensek bile düşme hattında kalma ihtimalimiz var.
-
Bu saatten sonra 13. haftada kaçın sırada olduğumuz değil, sezon sonunda kaçıncı sırada olduğumuz önemli. Vaziyet herhalde ki kötü fakat bunu takıntı yapıp, fazladan moral bozmaya gerek yok bence.
Bu arada dünkü hezimetten sonra hamle çabuk geldi: "Fenerbahçe, Ersun Yanal'la 1.5 yıllık anlaşma sağladı."
Hayırlı uğurlu olsun. İşi zor ama hoca farkını ortaya koyar umarım. Üst sırayla alt sıradaki takımların arasındaki makasın bu kadar dar olduğu mevcut puan tablosunda enseyi karartmaya gerek yok, bir şekilde çıkış yolu bulunacaktır.
-
Takım iyice dibe vurmadan, iyice rezil olmadan yapılmıyor su hamleler. Bile bile lades deniyor. Zamanında yapılsa belki iki galibiyet fazla alırdık ama şu yönetici zihniyetini anlamıyorum. Iyi yönetici krizi önceden gören ve önlem alandır. Şirket battıktan sonra kurtaricam diye uğraşan değil.
-
şu Comolli işler sarpa sardıkça altyapıdan birileriyle profesyonel sözleşme falan imzalıyor. Hararetle hoca konuşulurken, ben gitmedim buradayım mesajımı mıdır? Dalga geçercesine işler...Neyse
-
Ersun Hocam efso twit attı:
Bir insan bir camiayı "bir şey" görür, bu hayattır.
Bir insan bir camiayı "çok şey" görür, bu sevgidir.
Ama bir insan bir camiayı "HERŞEY" görüyorsa, bu AŞK'tır.
Siz benim için herşeysiniz; BÜYÜK FENERBAHÇE TARAFTARI!
-
guardiola yada mourinho bile gelse başarılı olması bu şartlarda çok zor. Comoli de gitmeli idi. Comoli'nin faydalı olabileceği çok şey var, başkanın kurmak istediği yapıda en önemli görev onun idi ayrılmadığına göre hala da onun. İnşallah yanlışlar görülmüştür ve daha düzgün bir organizasyon oluruz ki başarı gelsin
-
Ozan, Dirar ve Aatif affedilmiş.
-
Fenerbahçe SK
Onaylanmış hesap
@Fenerbahce
Futbol A Takımımızın İdari Menajerliği görevine Volkan Ballı getirilmiştir.
Sayın Volkan Ballı’ya Fenerbahçe ailemize hoş geldin diyor yeni görevinde başarılar diliyoruz.
-
Şu cenabet gidiş son bulsun artık
-
Bu sezon başarının adı Türkiye Kupasını almak ve ligde de Avrupa kupalarına katılabilecek bir derece elde etmek olur. Tabii bunun için devre arası Comolli'nin önerMEyeceği birkaç transfer yapmak şartıyla... Transfer olmaz ise başarının adı ligde kalmak olur. Şaka yapmıyorum, bu kadronun ligde kalma şansı çok az. Üstlerinde Fenerbahçe forması olmasa 10 puan bile toplayamazlardı. Zaten ligin ilk haftası aldığımız 3 puanı, şu an bonservisiyle satılmış iki oyuncunun ayağından gelen gollerle kazandık.
-
Comolli neye yarar belli değil. Reyez-Frey yerine ligden Egemen-Mevlut Erdinç alınamadım mıydı çok merak ediyorum. Ki bu iki isim sadece örnek, alternatifleri çok rahat üretilebilir.
-
Bu sene sadece kupaya asılıp ligdeki sıralamayı önemsememek lazım. Kiralık yada bonservissiz olursa ve seneye de katkı verecek biri bulunursa alınsın yoksa bir kuruş harcamaya gerek yok. Şu kadrodan maksimum verim alınsın zaten ilk 10da rahat bitirir hocaya güveniyorum bu konuda. Seneye de sözleşmesi biten çöplerden kurtulup hocanın oynatmak istediği oyuna göre nokta transferlerle şampiyon da oluruz her takım geriye gitmişken. Ayew kiralansın mesela tekrar imkan varsa. Hocamın istediği oyuncu yapıları belli. İki hücumcu bek. Bir solak stoper bir de Skrtel tarzı stoper. Hücuma çıkınca çıkan beklerin yerini doldurabilecek ön libero. Biri pasör ama gerçekten iyi pasör diğeri dribbling özelliği olan orta saha. Gol özelliği olan iki kanat forvet ve bir yırtan santrafor formda Emenike tarzı
-
Ersun hoca üç günde çok şeyi değiştirmiş ama iki şey hiç değişmemiş. Değişecek gibi de görünmüyor. Fenerbahçe kalecileri hâlâ kaleyi bulan ilk topta golü yiyor. Slimani hâlâ gol atmasını beceremiyor. Bunlara değil Ersun Yanal, Alex Ferguson bile çare olamaz.
-
Forvet için transfer şart ama Koysun kaleye Berkeyi o zaman
-
Ersun hoca Slimani'de ısrar ederse daha ilk günden kendi kredisinden yemeye başlar. Gerek yok müsrifliğe. Bir an önce siktir edilsin orospu çocuğu.
-
Ersun hoca Slimani'de ısrar ederse daha ilk günden kendi kredisinden yemeye başlar. Gerek yok müsrifliğe. Bir an önce siktir edilsin orospu çocuğu.
Abi ne yapsın adam. Slimani, Soldado, Frey... Biri bu ayı, diğeri sakat, öbürü de cezalı...
-
Abi ne yapsın adam. Slimani, Soldado, Frey... Biri bu ayı, diğeri sakat, öbürü de cezalı...
Roman'ı santrfor oynatsa daha etkili olur. Şaka değil. Bütün branşlarda son 10 senenin en fiyasko transferi. Jason Thompson bile bunun yanında Kobe Bryant gibiydi.
-
Sezonun ikinci yarısında farklı bir Fenerbahçe izleyeceğiz eminim. Macın ilk yarısındaki oyun bunun bir fragmanıydı ikinci yarı hız kesilme nedeni kulübün çiftliğe dönmeseydi futbol anlamında. Hocam sezonun devre arasında sağlam çalıştırır takımı. Teknik kısmından çok antrenörlük beceri ve bilgilerine güveniyorum
-
Roman'ı santrfor oynatsa daha etkili olur. Şaka değil. Bütün branşlarda son 10 senenin en fiyasko transferi. Jason Thompson bile bunun yanında Kobe Bryant gibiydi.
O da doğru....
Çok rezil kadro gerçekten. Ve yarım sezon boyunca hiçbir şey yapmamışlar. 60 dan sonra biterler diyordum, 40 da bittiler. Değiştirip oyuna alacak vasat adam bile yok...
Sent from my iPad using Tapatalk
-
Elif Elmas'ın da gelmişini, geçmişini... o pic kurusu Slimani'den farklı mı sanki? Yazık yemin olsun.
-
Eljif 2 golü yedi yalnız
-
Sezonun ikinci yarısında farklı bir Fenerbahçe izleyeceğiz eminim. Macın ilk yarısındaki oyun bunun bir fragmanıydı ikinci yarı hız kesilme nedeni kulübün çiftliğe dönmeseydi futbol anlamında. Hocam sezonun devre arasında sağlam çalıştırır takımı. Teknik kısmından çok antrenörlük beceri ve bilgilerine güveniyorum
Bu kadro ile zor. Benim bildiğim kondisyon vs de sezon öncesinde yapılıyor, devre arasında böyle birşeye kalkışmak sakatlıklara sebep olabilir. Ama tabi genede 40 dakikalık kondisyonu 60-70 lere çıkartabilir ilerleyen haftalarda..
Sent from my iPad using Tapatalk
-
Ya Hakan abi, Volkan'ın günahını mı aldık? İçten içe Volkan'ı bile özler oldum, bu haldeyim.
-
Elif Elmas'ın da gelmişini, geçmişini... o pic kurusu Slimani'den farklı mı sanki? Yazık yemin olsun.
Abi aşırı haklısın.. 2 golü yedi resmen. Hücum hattında Valbuena ve Ayew hariç güvenilir Adam yok. İkisi yokken aşırı sıradanlaşıyoruz. Eljif Barış falan oynuyorlar ama sıfır etki keza Ekici Slimani de öyle. Adamların doğru düzgün iki şutu var biri gol oldu biri de Adama çarparak. Soldado monte edilmeli bu takıma
-
Bu kadro ile zor. Benim bildiğim kondisyon vs de sezon öncesinde yapılıyor, devre arasında böyle birşeye kalkışmak sakatlıklara sebep olabilir. Ama tabi genede 40 dakikalık kondisyonu 60-70 lere çıkartabilir ilerleyen haftalarda..
Sent from my iPad using Tapatalk
Abi öyle de takım zerre çalışmamış gibi sezon öncesinde baksana bir yarıyı ancak çıkartabildiler
-
Bu takımın takviye olmaması durumunda elde edeceği tek başarı ligde kalmak olur. O da zar zor, itelemeyle...
Iki net golü sorumsuzca, aptalca harcayan Elmas'ın kaçırdığı gol sonrası kalemizde beraberlik golünü gördük. Şimdi bunun adı piç kuruluğu değil de nedir? Takım çok kötü olduğu için göze batmıyor ama bu maca özel değil, her maç onun hataları sebebiyle defalarca zor durumda kalıyoruz. Slimani'den sonra esasta en aksayan isim. Bakalım spor yorumcuları bunu ne zaman fark edecek? Kısacası üstüne gelecek hesabı yapan o hesabın altında kalır. Her Anadolu takımında üç beş Elmas var.
-
Bu kadroyu kuran, bu transferleri yapan adam hâlâ kulübün maaşını almaya devam ediyor ya... Ona yanıyorum.
-
Ya Hakan abi, Volkan'ın günahını mı aldık? İçten içe Volkan'ı bile özler oldum, bu haldeyim.
En azından canı acıyordu. Hakikaten özler olduk.
-
Söyleyecem söyleyecem bir türlü fırsat olmadı yada takım o kadar kötü ki ona sıra gelmedi. Yahu Bursa'nın siktir ettiği bilmem kaçıncı kalecisinin Fenerbahçe'de as kaleci olarak işi ne? Volkan'ın sıçtığı olamaz bu.
Volkan ne kadar karektersiz olsa da, ne kadar boktan goller yese de bu adamın yanında schmeichel kalır.
Ersun hoca bir an önce Volkan, Ozan, Aatıf, Dirar'ı falan alsın kadroya. Fernandao başarılı olamıyormuş, gidip kiralasınlar. Hatta Emre'yi istiyormuş, Emreyi de alsınlar. Sene başında alınan oyuncu çöplüğünün de tamamı kadro dışı bırakılsın yada satılsın. Bir tanesi bile kalmasın. Net söylüyorum bir tanesinin bile işi yok bu takımda. Yoksa bu takım haftalar öncesinde dediğim gibi küme düşer.
Maçtan önce müthiş bir derbi demiştim. Öyle de oldu. Bu takım ligin son maçı olsun şu maçı bu şekilde yine 90da yiyerek verir ve küme düşer. Bu kadar ruhsuz, bu kadar kötü, vasat, karaktersiz adamlar. Ali Koç 110 yıllık camianın anasını belledi. Nereden geldiyse şu camiaya. Gerçekten çektiğimiz cezanın haddi hesabı yok.
-
o erzurumlu futbolculardan duydugum yoruma yanarim. neymish onlar bizimle rakipmish chunku ayni puandayiz. bu yorumu onlara yaptyrma ihtimali verenlere yanarim.
-
Ya Hakan abi, Volkan'ın günahını mı aldık? İçten içe Volkan'ı bile özler oldum, bu haldeyim.
En çok da Guiza'nın günahını almışız kardeşim. Onun pozisyonunda oynayan orospu çocuğunun yanında Zlatan İbrahimovic gibiymiş de, haberimiz yokmuş.
-
Ersun'un elinde sihirli değnek olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu kadronun tarihimizin en kötü kadrolarından birisi olması ve oyuncuların Fenerbahçe ruhundan habersiz oluşu adamı küme düşürtür.
Ayrıca Eljif konusu. Bu çocuk henüz orta sahamızda oynayacak seviyede değil asla. Canavar gibi bir 8 numaraya ihtiyacımız var. Hattâ Ekici de bu haliyle asla ilk 11 oynayamaz. Benzia zâten nereye geldiğinin farkında değil, tam bir fiyasko.
Slimani'yi acil postalayıp çok iyi bir santrafor, 1 adet 8 numara, 1 adet 10 numara, 1 adet kanat ve 1 adet stoper gerekli bize ama bunların hepsini devre arasında alabilmek imkansız.
Allah yardımcımız olsun.
-
En çok da Guiza'nın günahını almışız kardeşim. Onun pozisyonunda oynayan orospu çocuğunun yanında Zlatan İbrahimovic gibiymiş de, haberimiz yokmuş.
Abi sen yine insaflı davranıyorsun bunlar cidden Güiza'nın gölgesinin seviyesine gelemez, kıyaslanmaz. Henri Bienvenu, ki yetersizliğinde hemfikir olduğumuz bir adamdı, şu adamları cebinden çıkartırdı. Soldado'yu ayrı tutuyorum, bana göre yine en iyisi o mevcut kadroda. Bu adamı UEFA listesine sportif direktör kılıklı adamın talimatıyla kadroya dahi almadılar.
-
Söyleyecem söyleyecem bir türlü fırsat olmadı yada takım o kadar kötü ki ona sıra gelmedi. Yahu Bursa'nın siktir ettiği bilmem kaçıncı kalecisinin Fenerbahçe'de as kaleci olarak işi ne? Volkan'ın sıçtığı olamaz bu.
Volkan ne kadar karektersiz olsa da, ne kadar boktan goller yese de bu adamın yanında schmeichel kalır.
Ersun hoca bir an önce Volkan, Ozan, Aatıf, Dirar'ı falan alsın kadroya. Fernandao başarılı olamıyormuş, gidip kiralasınlar. Hatta Emre'yi istiyormuş, Emreyi de alsınlar. Sene başında alınan oyuncu çöplüğünün de tamamı kadro dışı bırakılsın yada satılsın. Bir tanesi bile kalmasın. Net söylüyorum bir tanesinin bile işi yok bu takımda. Yoksa bu takım haftalar öncesinde dediğim gibi küme düşer.
Maçtan önce müthiş bir derbi demiştim. Öyle de oldu. Bu takım ligin son maçı olsun şu maçı bu şekilde yine 90da yiyerek verir ve küme düşer. Bu kadar ruhsuz, bu kadar kötü, vasat, karaktersiz adamlar. Ali Koç 110 yıllık camianın anasını belledi. Nereden geldiyse şu camiaya. Gerçekten çektiğimiz cezanın haddi hesabı yok.
İlhan abi her şeyi geçtim, bari Berke'yi oynatsalardı en azından bir mantığı olurdu işin. Hani kağıt üzerinden gençleşiyoruz falan ya, biz de bu genç kalecinin önünü açtık falan derlerdi. Katılırız, katılmayız ama kendi içlerinde tutarlı derdik.
Ayrıca kulübün bir anda bu noktaya gelmesi de hiç normal değil. Söyleyince kızıyorlar ama bunun ekonomik nedenlerle, şunla bunla alakası yok. Sosyal medyadaki şişirilmiş bazı hesapların düşüncelerini, gazlamalarını da 25-30 milyonun düşüncesi gibi lanse etmek de başka bir sorun olarak önümüze çıkıyor şu dönemde. Taraftara kulak vermek güzeldir, lakin hangi taraftara nasıl kulak veriliyor? 110 yıllık camia derken, o camianın çok kısa sürede düşürüldüğü durum incelenmeli.
-
Slimani rezilini kesip Ayew'i forvet oynatmak çok mu zor yahu?
-
Slimani rezilini kesip Ayew'i forvet oynatmak çok mu zor yahu?
Şu saatten sonra Slimani'ye forma veren sadece kendi kuyusunu değil, Fenerbahçe'nin de kuyusunu kazıyor demektir. İstemeden bile olsa netice buna çıkar. İki Cezayirliden de bir an önce kurtulmak şart oğlu şart.
Eljif Elmas konusunun üstünde pek durulmuyor ama bu tip hataları her maç üç beş defa yapıyordu. Bedelini bugün ödedik.
-
Slimani'nin notunu daha ilk maçında kaçırdığı acemi işi gollerden sonra vermiştim, kaçırdığı goller yetmezmiş gibi yaptırdığı gerzekçe penaltılar, atağa çıkarken kaptırdığı inanılmaz basit topla yediğimiz gol falan da cabası.
Krasic'le birlikte son yıllardaki en rezil yabancı açık ara...
-
Şu saatten sonra Slimani'ye forma veren sadece kendi kuyusunu değil, Fenerbahçe'nin de kuyusunu kazıyor demektir. İstemeden bile olsa netice buna çıkar. İki Cezayirliden de bir an önce kurtulmak şart oğlu şart.
Eljif Elmas konusunun üstünde pek durulmuyor ama bu tip hataları her maç üç beş defa yapıyordu. Bedelini bugün ödedik.
Eljif denince aklıma ilk gelen içerideki Başakşehir maçı abi
-
İlhan abi her şeyi geçtim, bari Berke'yi oynatsalardı en azından bir mantığı olurdu işin. Hani kağıt üzerinden gençleşiyoruz falan ya, biz de bu genç kalecinin önünü açtık falan derlerdi. Katılırız, katılmayız ama kendi içlerinde tutarlı derdik.
Ayrıca kulübün bir anda bu noktaya gelmesi de hiç normal değil. Söyleyince kızıyorlar ama bunun ekonomik nedenlerle, şunla bunla alakası yok. Sosyal medyadaki şişirilmiş bazı hesapların düşüncelerini, gazlamalarını da 25-30 milyonun düşüncesi gibi lanse etmek de başka bir sorun olarak önümüze çıkıyor şu dönemde. Taraftara kulak vermek güzeldir, lakin hangi taraftara nasıl kulak veriliyor? 110 yıllık camia derken, o camianın çok kısa sürede düşürüldüğü durum incelenmeli.
Ben sene başında da dedim. Bir sürü oyuncu alacaklarına bari gençlerle oynayıp bu seneyi pas geçtik deselerdi. Daha kötü olmazdık. Zaten daha kötü nasıl olacağız. Dibe vurduk.
Bu senenin izahı yok. Şu mevcut tablo bu kulübün tarihinde olmayan bir tablo. Geçen sene de borcumuz vardı. Son 7-8 maçı kazanıp ikinci bitirmiştik. Herkes borç borç diyor, gs geçen sene nasıl dipten çıkıp şampiyon oldu. Getirilen direktör, alınan hoca, oyuncular, tek kelime ile fiyasko.
Bu kara lekenin sorumlusu Ali Koç'tur.
Erzuruma karşı 1000lerce taraftar önünde 2-0 öne geçip son dakikada yediğin golle berabere kalıyorsun. Bu kulüp, bu taraftar daha beter nasıl acı çekecek, yetmedi mi yıllardır çektiğimiz. Yetmedi mi sıfır çekilen avrupa maçları, son maçta verilen şampiyonluklar, şike skandalları.
Ali Koç yetmedi dercesine kulübü küme düşürecek. İnanılır gibi değil ya inanılır gibi değil.
-
Erhan Çelenk:
"5 dakika daha olsaydı takım arkadaşlarımla beraber üçüncü golü bulabilirdik. Fenerbahçe bizim için zor deplasman değil, aynı puandayız, galibiyet için gelmiştik."
Ne denebilir ki. 30 yaşına gelmiş hiçbir başarısı olmayan bir futbolcu bizimle böyle konuşabiliyor. Biz elbet buradan kurtulacağız siz bu sene Mehmet ile birlikte düşmeyin de.
-
Bugünleri de atlatacağız ama etkileri kaç yılda silinecek bilmiyorum. Bu takım gerçekten çöp. Slimani’nin bir an önce sözleşmesi feshedilmeli. Taraftarla olan bağ koptu artık. Bundan sonra kaçırdığı her golden sonra takımı da olumsuz etkiler. 4,5 milyon euroya yakın bir maaş alıyor. Bunun yerine uygun maaşlı bir oyuncu alınabilir.
Barış’tan da ümidimi kesmek üzereyim. 21 yaşında yani o kadar da genç değil. Serhat Akın Fenerbahçe’ye 20 yaşında gelmişti. 22 yaşında Kadıköy boğası diyorduk. Serhat bizim gözümüzde yıldız bir oyuncu değildi ama sevilen bir oyuncuydu. Tuncay da 20 yaşında geldi ve ilk senesinde o kötü geçen sezonda formayı aldı ve bir daha da vermedi. Serhat da Tuncay da bazı maçlarda rakip sahada 4-5 kişiye pres yapıyordu. Bunu gören taraftarlar alkış ve tezahüratla destek veriyordu. Böylece diğer oyuncular da koşmak zorunda kalıyordu.
Barış kendini ne zannediyor ki böyle oynayabiliyor. Kötü oynayabilirsin, gol kaçırabilirsin ama koşmak zorundasın. Gerekirse kusuncaya kadar koşacaksın. Bir daha ne böyle bir sezon bulabilirsin ne de böyle bir takım.
-
Bu olayların bir numaralı sorumlusu Ali başkan olsa da adama gerçekten üzülüyorum. Adam sadece ilk 3 ayını (transfer sezonu) kötü geçirdi ama bunun sorumluluğu çok ağır oldu. Belki geceleri uyurken en çok o düşünüyordur bu kötü durumu. Adam takım kötü gittikçe kulübe para aktarıyor. Geldiği günden beri verdiği para 400 milyon TL’yi geçmiştir. Doğrusunu söylemek gerekirse başkası olsa istifa eder ve bırakırdı.
-
Comolli'nin yakın dostu Batur Altıparmak'ın bu ilişkiyi kullanarak "genç oyuncu" adı altında Fenerbahçe'yi söğüşlediği iddiaları var. Bu sezon Fenerbahçe'ye üç oyuncu birden satan tek menajermiş. Sanırım Barış dedikleri çocuk da onun medya çevresinin şişirdiği "kazık"lardan birisi...
-
Bir yandan diyorumki Barış, Eljif gibiler için daha çok gençler, bu ortam onlar için uygun değil, öte yandan mbappe gibileri, zamanında Tuncay 'ın nasıl oynadığını hatırlayıp acaba söylenenler doğru olabir mi diye de tereddüt ediyorum.
Volkan 'ın son zamanlardaki saha içindeki saçmalarından daha fazla eleştirilen yani saha dışındaki tavırları olmuştu. Zaman geçtiği için ve herşey daha da kötüye gittiği için unuttuk ilk maçlarda nasıl gelen topları içeri aldığını.
Kadro için söylenecek birşey yok, son 10 yılın beğenilmeyen isimleri bu kadroya göre dream team sayılırdı. Güiza, bienvenue, dia, Kadlec, bekir, selçuk, maldonado, josico, baroni....
Nasıl bu kadar kötü kadro kurulur akıl almıyor. Ligde, bizim yabancılardan 10 kat daha iyi ve ucuz onlarca yerli oyuncu var..
3 galibiyetimiz var 17 maçta, onlardan biri de Giuliano ve Josef in golleriyle kazandığımız maç.
4 ay sonunda takımın sadece 40 dakikalık kondisyonu var...
-
Başkanın imzâ törenindeki açıklamaları :
https://youtu.be/M-OxBVf0lr4
https://youtu.be/zNqJW4_or_M
https://youtu.be/MjwFqe2PClk
Bu da Ersun Hoca'nın söyledikleri :
https://youtu.be/cwPm7gUg9G0
Başkan FFP konusunda cezâ alacağımıza inanmış görünüyor. 'Nasıl olsa cezâ alacağız, bâri FFP'ye aykırı transfer yapalım' mantığında ki ben buna karşıyım. İnşaAllah bu hatâya düşmez.
Ayrıca Ersun'u gönülsüz bir şekilde getirdiği yüzünden iyi okunuyor. Çok da yıpranmış. Kızamıyorum da kendisine, sponsorlar ile klube neredeyse yarım milyar para koydu cebinden.
-
Merakla Soldado'nun cezası ne zaman bitiyor diye aranırken, Erzurum maçıyla bittiğini gördüm.Yarın akşam kupa maçında oynatabilirmiş Ersun hoca.
Slimani denilen futbol fukarasını sezon sonuna kadar antreman dışında kullanmamak lazım.
Sezon başından beri kaçırdıklarının yarısını atsaydı 20-25 aralığında olurduk puan olarak.
Aklımda kalanlar, Malatya ve ertesinde Göztepe deplasmanlarında maçlar 0-0 giderken çok net kafa gollerini yapamadı.Arkasından yedik golleri.Mağlubiyetler geldikçe moraller ve öz güven çöktü.
Şu anda takım çok zayıf ve yetersiz görünüyorsa, bende öyle görüyorum , oyuncuların performansını her maç dahada aşağı çeken Slimani yüzündendir.Takım 5-10.'luk alabilecek düzeyde kadro olarak.Ama berbat forvetler bu hale getirdiler.
Elif Elmas şu sezon yedekte kalıp , duruma göre oyuna alınabilecek seviyede bir oyuncu.Kesinlikle yetersiz, yetişmesi amaçlı bu şekilde değerlendirilebilirdi.
-
Şu an NTV'de Rıdvan, Ersun'u nasıl eleştiriyor. Neymiş Ersun hoca için önemli olan berabere kalıp puan almakmış. Çünkü Ersun hoca sözleşmesi gereği kümede kalmak için oynuyormuş. Burası Fenerbahçeymiş.
4 sene ya tam 4 sene. Senin o kocaman arkadaşın bu kulübü 4 sene bu futbolun yarısı kadar oynatmadı. Onu ne zaman ve ne kadar eleştirdin. Böyle her maçtan sonra konuşacaksan lütfen konuşma artık. Eskiden en sevdiğim Fenerbahçe yorumcusuydun. Gelen her teknik direktör kötü onu acımasızca eleştir, Aykut bey gelsin sus. Bu mu Fenerbahçelilik.
-
2.yarı çok daha zor geçecek.
Eğer çok önemli, sonuca götüren, takıma direkt etki edecek oyuncular alınmazsa gidişat felaket.
Hiç olmazsa içerdeki maçlarda galibiyetler gelmeli.
2.yarıya kötü başlarsak taraftar sakin kalamaz , olaylar dahada kötüye gider.
6 ay geçmeden gitti diye bayram ettiğimiz aziz'i mumla arayacağımız aklımıza gelir miydi!
-
Takımda bazı oyuncular beraberliğe razı bir görüntü verdi. Özellikle son dakika topu oyuna sokmak yerine süreye oynadılar... Ama bu bence tamamen onların "kabullenmişliği" ile ilgili... Bir oyun taktiği değil... Ersun hocanın bugün eleştirilecek tek noktası AYI'yı 70'den sonra da olsa sahaya sürmesiydi. Tamam Soldado kötü oyun çıkarabilir ama en azından buldu mu atma ihtimali var. Nitekim maçın başında yazıyordu da... Benzia ile Ayev ise eminim ki biz kadar hocayı da çıldırttı
-
Yalnız gerçekten çöp bir kadromuz var. Yedeklere bakıyorsun oyuna etki edebilecek 3 isim var. Slimani (kötülemeyelim adamı, o kadar maçta 1 golü var >:(), Barış (ruhsuzun teki), Ferdi (genç ama bu denenebilirdi.)
Burası Fenerbahçe. Biz zamanında "Burası Kadıköy Burada Yıldız Çok" diyen bir taraftardık. Bu takımın son 6,5 senesinde Mehmet Topal diye bir yeteneksiz orta saha oynuyor. Ara pası oynayamaz, verdiği uzun pasların çoğu ya taca çıkar ya da auta. 5 metre yanındaki adama pas verirken bile pasın şiddetini ayarlayamıyor. Bu adam bu kulüpten yıldan 15 milyon para alıyor.
Bu kadronun bu halde olmasında eski ve yeni yönetimin de suçu var. Bakalım arada neler yapılacak. Dirar, Ersun hocanın hücum oyununda sağ bekte yararlı olabilir aslında.
Lütfen basında adı geçen Burak, Tolgay, Fernandao gibi isimlere bulaşmayın. Bu yeteneksizlerin bize hiçbir faydası olamaz.
-
Ne kadar güvenilir bir kaynak bilmiyorum ama, https://www.google.com/amp/s/www.thescottishsun.co.uk/sport/football/3665439/james-tavernier-fenerbahce-rangers-transfer-target-news/amp/
Böyle bir haber var.
-
Neyse ki, 2.devrenin ilk maçında -şansımıza- iki orospu çocuğu birden kart cezalısı olduğu için süre alamıyor...
Soldado'nun nefis rövaşatası ile devreyi 1-0 önde kapattık. Ligin açılış maçında da Bursa'ya nefis bir gol atmıştık ama o golde payı olan oyuncuları bir hafta sonra satmıştık. :(
-
Erzurum maçınıda da ilk yarı oynayıp 2. yarı savunmaya çekilmişlerdi.
Koca lig böyle biter mi!
-
Gözümüzü karartıp küme düşeceğiz herhalde..
-
Umudum giderek azalıyor. Şakaydı, kakaydı, nasıl olsa küme düşmezdi derken giderek rezâlete bağladı durum.
Haftaya Malatyayı yenmemiz sapanla f-16 düşürmek kadar imkânsız. Ligin dibindeki takımlar içerisinde açık ara en kötü futbol oynayan takımıyız.
-
İki haftada 6 puan alırız, ama ondan sonra da sürünmeye devam ederiz.
-
Baskan hala comolinin arkasindayim diyor tek bir tane dogru transferi yok yapacaklarindan da olmayacak ekici sen bu isten ekmek yiyorsun 45 dk pilin bitiyor cuneyt cakir tff cezanizi versin sizin
Ciddi sekilde kume duser miyiz diye korkmaya basladim
yaradan ne zaman bizim yuzumuze bakacak
-
İkinci yarının başından itibaren gol resmen bağıra bağıra geliyorum diyordu. Şansımız şu ki; rakip golü maçın bitmek üzereyken atabildi. Velev ki 2. yarının ortasından önce yeseydik, muhtemelen 1 puandan da olacaktık.
Soldado mecburiyetten çıktığını varsayarsak, Ekici-Valbuena değişikliği hariç Ersun hocanın hiç bir değişiklik yapmaması tuhaftı.
-
Baya baya küme düşecek kadar kötüyüz.Kırmızı kar yağar fener küme düşmezlerden ulan düşmeyiz inşallaha geldik sanırım.
-
Erzurum maçında son dakika Eljif şımarığı sebebiyle giden 2 puan... Bu hafta Valbuenna sebebiyle...
Fakat bu kadrodaki herhangi bir futbolcu hakkında ilk defa çok iyi bir şey söyleyeceğim: Skrtel... Yahu Fenerbahçe altyapısından yetişen veya doğuştan Fenerliyim diye caka satan tek bir yerli futbolcunun sen kadar savaştığını görmedim ben... (Tuncay istisna...) Sen ne biçim adamsın Skrtel! Başkası olsa "ben mi kurtaracağım!" diye idareten oynayacak iken, Mehmetçik Basri gibi savaşmak da ne oluyor? Bu savaşçı karakter bu takıma yakışmıyor. Şairin dediği gibi:
"Sana bir başka zemin, başka zaman lazımdı!"
Soldado'da bu maç özelinde 40 yıllık Fenerbahçeli gibi savaştı. Acaba Skrtel ve Soldado'ya bakıp yüzü kızaran yerli oyuncu var mıdır? Nerdeeee...
-
Şaka gibi. Aynı eskinin küçük zihniyetli anadolu takımları gibi bir gol atıp geriye yaslanalım ve puan alalım derdinde olan aciz bir takım durumuna düştük. İlk yarı bitiminde takım küme düşme hattında, 17 maçta 3 galibiyet alabilmiş ama ikinci yarıya takviye yapmadan başlıyor.
Bunun adı komplo ile eşdeğer benim gözümde. Ali Koç bu camianın başına gelmiş geçmiş en büyük felakettir.
Düşüncelerimin ve duygularımın tamamını burada yazıya dökemiyorum, dökersem çünkü tüm saygınlığımı yitirmenin ötesinde yasal konulara maruz kalabilirim.
Allah tez elden bu camiaya bunları yaşatanlardan kurtarsın bizi.
-
Haftaya Malatya maçı son derece önemli.
Sonuç kötü olursa çok büyük protesto olur.
En büyük tepkiyi de Ali Koç alır.
Transfer beklentisi ile devre arasını bekledik.Ama Sadık dışında kimse alınmadı.İsimler geçiyor, icraat yok.
Eğer önümüzdeki 2 hafta 6 yada en az 4 puan gelmezse oyuncuların üzerindeki baskı çok çok artacak ve bunu taşıyabilecekleri şüpheli.
-
Frey'i alacağına Benzia'yı alıp Ayew'i forvete çekseydi keşke.
-
tek tek alıntılamak istemedim,
Hakan hocam, Sadık da bence fena değildi dün akşam.
İlhan hocam, bu sefer seninle tartışmayacağım :) ama Ali koçun en büyük felaket olduğu konusunda hem fikir değiliz..
kenz, abi, senin ismini bilmiyorum, kusura bakma. Başka hamle olurdu belki ama Benzia olmazdı bence, hala Benzia dan medet umuyor derdik. Kadroya bakında oyuna girebilecek 3-4 kişi vardı, Valbuena, Frey, Roman ve Şener.. Alper Potuk falan nerede ?
İlk yarıda, ara ara gerçekten güzel oynadığımız dönemler oldu. Ki bence bu takımın kadro kalitesi olarak bulunduğu yerde olmadığını gösteriyor. Hem Erzurum, hem bu maç sonrasında iyice kesinleşti ki takımın sadece 40-45 dakikalık kondisyonu var malesef. Devre rasında bunu ne kadar yukarı çıkartabilirsin bilemiyorum. Ama sadece bunu yükseltebilmek için bile transfer şart. Fizik olarak hazır durumda 2-3 oyuncu alınsa en azından takım bittiğinde oyuna alacak alternatifler çıkar.
Hakemi de es geçmemek lazım bu arada. Zaten unutulacak bir isim değil, Selçuk Dereli ve bu benim listemde en üsttedir şeref yoksunluğu sıralamasında.
Ama dünkü durumu hakeme bağlamak mümkün değil. Bu durumdayken kazanmış olsaydı güzel olurdu tabiki ama gerçekleri değiştirmezdi.
Önümüzde 4 tane maç var, içeride Malatya, Göztepe, deplasmanda Kayseri ve içeride Konya. Sonrasında Beşiktaş deplasmanına gidiyoruz. Basket takımızız, içinde 2 yunanistan, 2 ispanya, 1 isarail deplasmanın olduğu 6 maçlık sürece girerken bu kadar endişeli değildim. bu 5 maçta en az 9 puan çıkartamazsak geçmiş olsun...
-
Ayhan hocam Ali Koç'un en buyuk felaket oldugu konusu yoruma, tartışmaya acık, subjektif bir konu degil, tablo ortada. O nedenle de tartışacak bisiy yok. 18 maç 3 galibiyet rezilligin dibi. Bu tablonun benzeri olmadı bu klübün tarihinde.
Alı koc'a karsi duygusal düşünüyorsun su an , yaptıgın bu :)
-
Bir de böyle triplerle uğraşmıyor muyuz? Bakmayacaksın kimsenin gözünün yaşına... Taraftar o kadar bağrına bastı bu Valbuenna'yı... Karşılığı bu... 2 puana sebep lakayitlik...
https://www.sporx.com/girerken-trip-yapti-golu-yedirdi-SXHBQ758653SXQ (https://www.sporx.com/girerken-trip-yapti-golu-yedirdi-SXHBQ758653SXQ)
-
2008'de Aydın Örs gönderilip, Tanjevic macerası başladığı günden itibaren Aziz Yıldırım'ı eleştiren, Zico sonrası en amansız Aziz Yıldırım muhaliflerinden olan, 03 Temmuz'da süreç gereği muhalefetini askıya alıp, "hep destek, tam destek" diyen, hapisten çıktıktan sonra da -o aynı kafa devam ettiği için- muhalefetine kaldığı yerden devam eden, Aziz Yıldırım muhalifliğinden tanıyan hiç kimsenin zerre şüphe etmediği, Aziz'in en güçlü, en popüler günlerinde, onu eleştirmenin taraftar içinde hiç karşılığının olmadığı günlerde eleştiren birisi olarak, şunu içim acıyarak sormak istiyorum:
-Bugün Aziz Yıldırım devam etseydi ligde aynı durumda mı olurduk?
Bunun cevabı verilsin, gerisi sonra konuşulur...
Maalesef, içim acıyarak söylüyorum, bugün Ali Koç yerine Aziz Yıldırım olsaydı, en kötü ihtimalle, ilk beşin dışında olduğumuz için takımı yerden yere vuruyor olurduk. Hele devre arasına küme düşme potasında girmek filan... Mümkün değil, öyle bir tablo olmazdı, mümkün değil, olmazdı.
Günahları, sorumlulukları, sebep oldukları saymakla bitmez... Ama bu tablonun esas faili Ali Koç ve yeni yönetimdir. Yaptıkları tek doğru hamle olmadı, tek doğru hamle... Eee, yanlışı düzeltmeye gelen adama niye tek doğru hamlen yok diye sorulmaz mı?
-
Ali Koç'un bu işi kıvıramayacağı artık çok net.
Bence bunun farkında ve tepkileri iyiden iyiye üzerine çekerek, sezon sonunda olağanüstü kongre kararı alacak ve gidecek.Bunu planlıyor sanki.
-
2008'de Aydın Örs gönderilip, Tanjevic macerası başladığı günden itibaren Aziz Yıldırım'ı eleştiren, Zico sonrası en amansız Aziz Yıldırım muhaliflerinden olan, 03 Temmuz'da süreç gereği muhalefetini askıya alıp, "hep destek, tam destek" diyen, hapisten çıktıktan sonra da -o aynı kafa devam ettiği için- muhalefetine kaldığı yerden devam eden, Aziz Yıldırım muhalifliğinden tanıyan hiç kimsenin zerre şüphe etmediği, Aziz'in en güçlü, en popüler günlerinde, onu eleştirmenin taraftar içinde hiç karşılığının olmadığı günlerde eleştiren birisi olarak, şunu içim acıyarak sormak istiyorum:
-Bugün Aziz Yıldırım devam etseydi ligde aynı durumda mı olurduk?
Bunun cevabı verilsin, gerisi sonra konuşulur...
Maalesef, içim acıyarak söylüyorum, bugün Ali Koç yerine Aziz Yıldırım olsaydı, en kötü ihtimalle, ilk beşin dışında olduğumuz için takımı yerden yere vuruyor olurduk. Hele devre arasına küme düşme potasında girmek filan... Mümkün değil, öyle bir tablo olmazdı, mümkün değil, olmazdı.
Günahları, sorumlulukları, sebep oldukları saymakla bitmez... Ama bu tablonun esas faili Ali Koç ve yeni yönetimdir. Yaptıkları tek doğru hamle olmadı, tek doğru hamle... Eee, yanlışı düzeltmeye gelen adama niye tek doğru hamlen yok diye sorulmaz mı?
Harika bir yorum olmus. Duygularımın belki daha aklı basında bir versiyonu
-
Sosyal medyada şöyle mesajlara denk geliyorum;
''Aziz Yıldırım'la şampiyon olmaktansa Ali Koç'la küme düşmeye razıyız.''
Öncelikle böyle bir şeye razı olan varsa ciddi anlamda psikolojik tedaviye ihtiyacı var demektir. Hiçbir zaman kişiler, Fenerbahçe'nin üstünde olmamalıdır. Zaten bizim başımıza ne geliyorsa kişileri, Fenerbahçe'nin üstünde tutmaktan geliyor. Aziz Yıldırım'ın raydan çıkma döneminde de, Alex olayındaki bölünmede de, örnekleri çoğaltabileceğimiz birçok şeyde de yaşadık bunları.
2008'de Aydın Örs gönderilip, Tanjevic macerası başladığı günden itibaren Aziz Yıldırım'ı eleştiren, Zico sonrası en amansız Aziz Yıldırım muhaliflerinden olan, 03 Temmuz'da süreç gereği muhalefetini askıya alıp, "hep destek, tam destek" diyen, hapisten çıktıktan sonra da -o aynı kafa devam ettiği için- muhalefetine kaldığı yerden devam eden, Aziz Yıldırım muhalifliğinden tanıyan hiç kimsenin zerre şüphe etmediği, Aziz'in en güçlü, en popüler günlerinde, onu eleştirmenin taraftar içinde hiç karşılığının olmadığı günlerde eleştiren birisi olarak, şunu içim acıyarak sormak istiyorum:
-Bugün Aziz Yıldırım devam etseydi ligde aynı durumda mı olurduk?
Bunun cevabı verilsin, gerisi sonra konuşulur...
Maalesef, içim acıyarak söylüyorum, bugün Ali Koç yerine Aziz Yıldırım olsaydı, en kötü ihtimalle, ilk beşin dışında olduğumuz için takımı yerden yere vuruyor olurduk. Hele devre arasına küme düşme potasında girmek filan... Mümkün değil, öyle bir tablo olmazdı, mümkün değil, olmazdı.
Günahları, sorumlulukları, sebep oldukları saymakla bitmez... Ama bu tablonun esas faili Ali Koç ve yeni yönetimdir. Yaptıkları tek doğru hamle olmadı, tek doğru hamle... Eee, yanlışı düzeltmeye gelen adama niye tek doğru hamlen yok diye sorulmaz mı?
Hakan abiyle uzun yıllardır çeşitli forumlarda beraberdik, keza Umut için de aynı şey geçerli. Birbirini tanıyan insanlar, birbirlerine kendilerini anlatma ihtiyacı duymuyorlar ama maalesef artık eleştiri yaparken kendimizi anlatmak zorunda kalıyoruz. Zira geçmiş mesajlarımdan dolayı bana da Aziz Yıldırım'a biat eden zihniyet muamelesi yapıldı. Tıpkı Hakan abi gibi, ki Umut çok iyi bilir o dönemi (antu zamanları) Aydın Örs gönderilip, Bogdan Tanjevic geldiğinde demediğimiz lafı bırakmadık. Süreç içinde Aziz Yıldırım'ı çok sert eleştirdik. 3 Temmuz'da ise tek yürek olduk ve Yıldırım'a olabildiğince sahip çıktık. Aykut Kocaman'ın ilk gidiş sürecinde neler yaşandığını çok iyi bildiğim için Yıldırım'ı yine çok sert eleştirdim kendi adıma. Ersun Yanal gönderiliğinde yine çıktık çok sert eleştirdik. Aziz Yıldırım'ın tonla yanlışları oldu ama bir o kadar da bu kulüp için yaptığı doğru şeyler de oldu.
Hiçbir zaman da bu kadar vasıfsız, bu kadar çaresiz, bu kadar aciz bir Fenerbahçe de izlemedik.
Aziz Yıldırım öyle ya da böyle başarısızlık var diye kendi kardeşini kovdu yahu. Kardeşiyle uzun süre küs kaldı. Ali Koç'un Damien Comolli sevdasını çözebilene aşk olsun. O beğenmediğimiz, ki kendisinin de her fırsatta laf soktuğu Giuliano Terraneo, Comolli'nin yanında transfer siharbazı kalır.
Konu aslında Aziz Yıldırım falan da değil. Ama her fısatta şu durumu oraya ihale etmek kadar tuhaf bir düşünce yapısı olamaz. İlhan abi söylemiş zaten, bugün ortadaki yanlışları sürekli geçmişe ihale ederek bir yere varamayız. Yarın öbür gün Allah korusun küme düşersek de, ''Ama Aziz Yıldırım döneminde...'' diye cümle mi kuracağız? Bu mu olacak koca Fenerbahçe'nin mazereti ve basiretsiz yönetim anlayışının savunma mekanizması?
İşin garip yani;
Borç vs vs var deniyor, ki var. Ekonomik bir enkaz var, kimse de inkar etmiyor. O zaman geçen sene bir şekilde ilk 2'de kalmış takımı bozmak yerine, o kadroyu korursun, maximum 1-2 değişim yaparsın, beyler durum bu; o yüzden bu seneyi böyle geçeceğiz dersin ve bu kadar rezil bir hale düşmezsin. Sattığın oyunculardan gelen parayla borç kapatmadın, üstüne sattığın kadar oyuncu aldın zaten mali anlamda. Bir şey değişmedi yani. Bu tutarsızlıkların ve Comolli olayının mantıklı tek bir izahı yok.
-
Ben kongre üyesiyim ve sırf 1 oy için İzmirden Istanbul'a gelip oyumu Ali Koç'a verdim, o gün Aziz Yıldırım'ı göbek atarak yolladık stadta.
Ama şuna da eminim ki eğer Aziz Yıldırım bugün bu kadronun başında olsaydı 5. sırada falan olurduk ve tüm Fenerbahçeliler olarak ''Aziz Başkan bu takım nasıl 5. sırada olur?'' diye manyak gibi eleştirirdik eski başkanı. Aziz bu ruhsuz oyuncuları döve döve, tehdit ede ede oynatır mıydı? Vallahi oynatırdı.
Ali Koç'a kızamıyorum da. Adam cebinden milyonlarca euro para verdi, kolay kolay kimse yapmaz bunu. Firmalarını sponsor yapıp kaynak olarak klübe aktarıyor ama bir yandan da hatâlarından geri dönmüyor, sonuna kadar direniyor. Comolli'yi inatla tutmasına anlam veremiyorum meselâ. Bu kadar rezâlet bir başarısızlığın 1 numaralı favorisi Cocu'dan da önce Comollidir. Yolla artık şunu di mi.
Bu rezilliğe imzâ atan Ali Koç, temizlemek de ona düşer. Kalan 9 günde 3 oyuncu alacağına inanıyorum ama tutar mı, takım toparlar mı vallahi şüpheliyim ve korkuyorum.
-
Kemal, İlhan, Hakan kardeşlerim, arkadaşlarım, katılıyorum dediklerinize.
Tek tek söylediklerinizde itiraz edilecek birşey yok, tek cevabım Kemal Erdem e, "Zira geçmiş mesajlarımdan dolayı bana da Aziz Yıldırım'a biat eden zihniyet muamelesi yapıldı." ile beni kastettiğini düşünüyorum, ama hatırlarsan açık açık ve inanarak (yani, laf olsun konu kapansın diye değil) özür de dilemiştim, mümkünse fazla başıma kakma :). Umarım, martta geldiğimde bir org olur, ben de denk getiririm de tanışırız şahsen.
Belki duygusal davranıyorum, belki Aziz Yıldırım ve Aykut a karşı çok doluyum.
-
FB TV'de eski Malatyaspor maçlarını veriyor. Özellikle 2004-2005 ve 2005-2006 yıllarındaki maçları izlerken en sevdiğim yemeği yıllar sonra tekrar yemiş gibi, ayrılmak zorunda kalıp unutamadığım sevgilimle otobüsle karşılıklı oturmuş gibi hissettim. Çok üzülüyorum ya nereden nereye... Öyle ya da böyle 3 Temmuz etkisi yadsınamaz(Aziz Yıldırım dönemindeki ivme değişim sebebi) ve gereken yapılmalıdır. Herkesle arayı her anlamda açmış kulübü ne hale getirip yıkık bitik Sokuksarayı ayağa kaldırdılar hala yediremiyorum kendime o günleri
-
Bu akşamki maç çok önemli.Geriye kalan maçlar ve özellikle iç saha maçları bakımından çok kritik.Kazanmamız tünelin ucunda ışık görmemizi, umutlanmamızı sağlayacak.Tersi sonuç çok olumsuz sonuçlara neden olabilir.Bilmiyorum ben mi aşırı kötümserim.Çok ciddi şekilde endişeleniyorum durumdan.Yani herkesin sıkıntının farkında olduğu aşikar ama ''Nasıl olsa kurtuluruz, bu badireyi atlatırız'' düşüncesi bende zayıf.
O yüzden bu maçı çok önemsiyorum.
Allah nasip ederde bu ve önümüzdeki Göztepe maçlarını kazanırsak o zaman rahat bir nefes alacağız.
-
Önümüzdeki dört maçın üçü içeride ve 4 maçlık periyotta dipten kurtulduk kurtulduk yoksa sezon sonuna kadar düşme tehlikesi yaşayacağız. Zaten Rize'nin 2 de 2 yapmasıyla bütün krediyi bitirdik bu maçı kazanmaktan başka çaremiz yok. Eğer bu maçı kazanamazsak ciddi bir şekilde korku başlayacak bence.
-
Sonuç ne olursa olsun, bugün maç boyu destek olmak lazım takıma. Bu durumdan seyirci desteği olmadan çıkamayız. Hemen iki pas hatasında yuhalamaya başlarsa taraftar kötü.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Sonuç ne olursa olsun, bugün maç boyu destek olmak lazım takıma. Bu durumdan seyirci desteği olmadan çıkamayız. Hemen iki pas hatasında yuhalamaya başlarsa taraftar kötü.
Slimani'ye forma verirse, ama ilk on bir, ama kenardan getirip, aynen dediğiniz gibi olur. Birisi bensem de yuhalarım, yuhalanır...
-
Slimani, Reyes, Frey kadroda yoklar ki bu iyi birşey ama Benzia ilk 11 de.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Ümraniye maçında Skrittel'e gösterilen kırmızı kart, bugün kalemize iki gol olarak geri döndü. Çünkü iki golü de onun yerine oynayan Roman isimli, ana rahmine bilmem hangi kerhanede düşen piç kurusu eskortluk etti.
Futbolun patronu Commoli'nin kazığı olan iki transfer Benzia ile Ayew ise takımı 9 kişi oynatmaya devam ediyor.
Mehmet Ekici ve Isla'nın performansına yazık olacak... Umarım olmaz.
-
Mehmet Ekici'nin iki golü de muhteşemdi, özellikle ikincisi yılın en güzel serbest atış golleri arasında başa yazılabilir. Muhteşem bir kavis verdi.
Ama yediğimiz ilk gol tamamen Benzia - Roman ortak yapımı... Benzia topu kaybetti. Roman'da korner atışında rakip kafayı rahatça vursun diye zıplıyormuş gibi yaptı.
İkinci yediğimiz golde yine aynı adama eskortluk eden ve bu defa kafa ile asist yapmasına izin veren yine Roman...
Bu maçı kazanamaz isek Ümraniye'ye sadece turu değil, Skrittel'in kırmızısı sebebiyle burada kaybedilecek puanları da bırakmış olacağız.
-
Moses harbiden tank gibi Adam he. Bu yıl doğru düzgün maç oynamamış adam bile fizik açısından inanılmaz ön plana cıkıyor
-
Defansif olarak halen sorunlar var, ofansif olarak iyileşme emarelerini görmek sevindirici.
Neustadter adlı ahmak herifin hataları az kalsın pahalıya mâl olacaktı.
Sadık ve Moses net şekilde iyi transferler, keşke ara transfer dönemi sona ermeden bu ayarda 2 futbolcu daha transfer edilse.
-
Seneye bekleri yenile stoper rotasyonuna Serdar Aziz'i ekle bi orta saha bi forvet al bu transfer döneminde de olur bu takım. Reçete basit te uygulamak lazım
-
Bu arada ceza sahası içinde rakip oyuncuyu arkadan koluyla kaktırmak penaltı atışı ile cezalandırımaktan çıkarıldı galiba !!
Ekici'nin müdahale olmadan öyle düşmesi fizik kurallarına aykırı değil mi yahu ?
-
Volkan yine Volkan'lığını yaptı ve 90+7'de (uzatmanın son saniyelerinde) boşa çıktı; top gol çizgisinden geçerken Sadık ve Isla yetişti, birbirleriyle çarpışmak pahasına Sadık kafayla çizgiden çıkardı.
Bu kadar güzel, istekli oynadığımız bir maçı da tekrar son dakika golüyle kazanamasaydık, korkunç bir yıkım olurdu ve Volkan az kalsın bu yıkıma sebep oluyordu. Harun olsa da farklı olmazdı ya...
Mosses 20 dakika oynadı ve ne kadar kalite katacağını gösterdi.
Roman, Benzia, Ayew dışında herkes iyiydi. Dirrar ve Soldado ise geçen maç gösterdikleri performansın altındaydı.
Roman yerine Skrtel'in yer alacağı kabulü ile Benzia ve Ayew çıktıktan sonra sanırım mevcut kadro içinde, Topal'ın yanında oynayacak ikinci isim haricinde, ideal on biri bulduk.
Volkan
Isla - Skrtel - Sadık - Hasan Ali
Dirrar - Topal - ( ? ) - Mosses
-------------Ekici--------
-------------Soldado-------
Eljif'de, Jailson'da, bugün oyun kurması için o bölgede tercih edilen Benzia'da soru işareti olan mevkii için yetersiz.
-
Bu arada ceza sahası içinde rakip oyuncuyu arkadan koluyla kaktırmak penaltı atışı ile cezalandırımaktan çıkarıldı galiba !!
Ekici'nin müdahale olmadan öyle düşmesi fizik kurallarına aykırı değil mi yahu ?
VAR olmasa o pozisyonda penaltıyı kaçırmasını anlarım ama hakemin pozisyonu inceleyip de "devam" demesi, skandal bir karar... Muhakkak hesabı sorulması gerek... Şimdi kazandık diye susarsak... Geçen hafta Bursa maçında hakem Cüneyt Çakır, VAR'a baktığı halde, ne hikmetse Valbuenna'ya yapılan faulü faulden saymadı... Bu hafta Ekici'ye yapılan penaltıyı aynı şekilde Ali Payabıyık... VAR, Fenerbahçe'ye YOK sanırım.
-
VAR olmasa o pozisyonda penaltıyı kaçırmasını anlarım ama hakemin pozisyonu inceleyip de "devam" demesi, skandal bir karar... Muhakkak hesabı sorulması gerek... Şimdi kazandık diye susarsak... Geçen hafta Bursa maçında hakem Cüneyt Çakır, VAR'a baktığı halde, ne hikmetse Valbuenna'ya yapılan faulü faulden saymadı... Bu hafta Ekici'ye yapılan penaltıyı aynı şekilde Ali Payabıyık... VAR, Fenerbahçe'ye YOK sanırım.
Abi bizi bu halde bulmuşken düşürmek için dört koldan herşeyi yaparlar
-
Volkan 2. Golde çıkmasa tutabileği bi top benfica maçında siyahi bi oyuncudan yemişti yine bu tarz ve 90’da klasik Volkan Demirel sakarlığı adam bıkmadı valla.
Takım kötü de olsa şu 2 haftdaki hakem rezaleti açıklanamaz adamlar gerçekten düşmemiz için operasyona başladı.
-
Geçen hafta Valbuena'ya yapılan faulü, bu hafta Ekici'ye yapılan penaltıyı ve Dirar'ın penaltısındaki 2. sarıyı VAR'a bakıp da vermemek...
-
Çok şükür.
Çok önemliydi bu sonuç.
Bir konuya değinmek istiyorum.Okul tribünündeki taraftar grubu hakkında.
Maça gidenler varsa farkındalar mı bilmiyorum.
O kadar gereksiz bir topluluk ki!
Maçla uzaktan yakından alakaları yok.Sadece şarkı söylüyorlar.Maça hiçbir etkileri yok.
Maçın son 10 dakikası."En büyük taraftar futbolcular sahtekar" şeklinde bağırmaya başladılar.Neyseki diğer trübünler sağduyuyla destek verdi ve onları susturdu. O dakikalarda yaptıkları tezahürat tam bir aptallıktı.Bu negatif hava stada yayılsaydı galip gelme ihtimalimiz yoktu.
Bunlara bir çekidüzen vermek lazım.
Ekici'ye verilmeyen penaltı için palabıyık Allah belanı versin diyorum.
-
VAR olmasa o pozisyonda penaltıyı kaçırmasını anlarım ama hakemin pozisyonu inceleyip de "devam" demesi, skandal bir karar... Muhakkak hesabı sorulması gerek... Şimdi kazandık diye susarsak... Geçen hafta Bursa maçında hakem Cüneyt Çakır, VAR'a baktığı halde, ne hikmetse Valbuenna'ya yapılan faulü faulden saymadı... Bu hafta Ekici'ye yapılan penaltıyı aynı şekilde Ali Payabıyık... VAR, Fenerbahçe'ye YOK sanırım.
Üst üste iki maçta tetikçilerin verdiği bu skandal VAR kararları ileriki haftalarda olacakların fragmanı filan değildir umarım. Şu vaziyette bile bu kaypaklıkları yapıyorlarsa, şampiyonluğa filan oynasak kim bilir neler yapacaklar...
-
Asıl büyük bomba hakemin yanındaki Islaya yumruk atıyor Erkan Kaş piçi görüyor ve görmezden geliyor hakem. Maç esnasında farketmemiştim bunu
-
Ahmet Çakar fena konuşmuş:
"SKANDAL!"
Ali Palabıyık mı yoksa Kaytan bıyık mısın bilmem. Bana göre açık penaltı var. İnsansın, göremeyebilirsin. Ancak bugün sahaya eşeği koysan, o da penaltıyı verir. VAR'a gittikten sonra sen bu penaltıyı vermiyorsan bu skandaldır.
"KAFANIZA GÖRE TÜRK FUTBOLUNU DİZAYN EDEMEZSİNİZ"
Siz kafanıza göre Türk futbolunu dizayn edemezsiniz. Türk hakemleri hokkabazlık yapıyorsunuz. VAR diye bir sistem var artık dünyada. Milyonlarca euro yatırıldı. Amaç ne? Can yanmasın. Tekrar söylüyorum. Sizler fare kovalarken ben kedi öpüyordum. Türk hakemleri hokkabazlık yapıyorsunuz.
https://www.futbolarena.com/fenerbahce/ahmet-cakardan-ali-palabiyika-sert-sozler-sahaya-esegi-koysan-365256h/ (https://www.futbolarena.com/fenerbahce/ahmet-cakardan-ali-palabiyika-sert-sozler-sahaya-esegi-koysan-365256h/)
-
Şükürler olsun sonunda bir galibiyet :) Volkan kalpten götürecekti beni az daha. Orada kafayı vuran Malatyalı oyuncu yine Mina'ydı. Bir tane stoperle üç gol atacaklardı az daha bize. Skrtel'in Ümraniye maçından attığı dirsekle takıma yaptığı ihanet bu maç çok daha iyi anlaşılmıştır. Buradan aldığımız moralle Göztepe'yi de yeneceğiz inşallah. Bir orta saha ve bir santrafor mutlaka almalıyız. Hatta bir tane de stoper alalım ve Roman denilen futbol katilini de gönderelim mümkünse.
-
Isla'yı golde gördünüz mü? İşte bahsettiğim buydu
-
Yeni transferler Ayew ve Benzia'yı bile hareketlendirmiş.. Takım iyi oynuyor şu anda. Soldado'nun sert vuruşu direkten döndü. Ayew'in ara pası takdire şayandı. 1-0 öndeyiz
-
Isla ciğeri evde bırakmış ;D izlerken ben yoruldum amk
-
Ağzına sıçayım Jerome sakatladı Sadık'ı. Yedi kırmızı kartı.
-
Haydi Hocam maç tam Moses'lık oldu
-
Kara boğa koydu çocuğu Moseeeeeeessss
-
Attı Moses
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Sırf bir Cocu Koeman bilmem ne vizyon diyerek yapılan yanlışlar neler yaşattı şu takıma. Direkt şu Adam gelse yarışın içindeydik belki de
-
Kendimi verin kara boğaya derken buluyorum sürekli. Alıp her depara kalktığımda orgazm başlangıcı yaşanıyor :D
-
Sırf bir Cocu Koeman bilmem ne vizyon diyerek yapılan yanlışlar neler yaşattı şu takıma. Direkt şu Adam gelse yarışın içindeydik belki de
Cocu futbol açısından tam bir ahmaktı, Cocu'yu aylarca takımın başında tutmak da ayrı bir ahmaklık.
-
Bu iki galibiyet ve 6 puanla hem üzerimizdeki ölü toprağını attık hemde rahatladık.
Yeni transferlerin biraz daha uyum sağlamaları ile daha iyi oyun oynayıp seriyi devam ettirmeliyiz.
-
Şu sezonu ilk 5te falan bitirsek çok iyi olur ya. Şöyle bir hava da oluşur seneye için hani voleybolda set sonu geri dönen takımın rüzgarı bir sonraki sette de devam eder ya
-
Volkan affedikten sonra Harun'un birden sakatlanması kafamı kurcalıyor. Berke için 2.5 milyon euro harcadık ama 1 sezonu boşa gidiyor, neden kiralanmadı belli değil.
Haftaya Topal'ın olmaması çok iyi haber, keşke bundan sonra hiç oynamasa (o kadar kalas ki iyi bir pası olay oldu). Tolgay'dan sonra Zajc da takıma girince Benzia da kenarda kalmalı.
Moses da bundan sonra ilk 11'de başlar herhalde. Mac eksiğine ve ters kanatta oynamasına rağmen net katkı veriyor. Ayew cidden yetersiz, kısmen Jailson hariç Comolli'nin hiçbir transferi işe yaramıyor zaten.
-
Tolgay'ı beğenmedim dün akşam. Henüz hazır değil. Umarım sebebi budur: Henüz hazır olmayışı...
Her ne olursa olsun, Topal'ın Kayseri deplasmanında oynamasını isterdim. Birbiriyle yan yana hiç oynamamış iki isimle -oynadıkları bölge düşünülünce- ve Sadık'ın durumuna göre, aynı şey arkalarında da olunca... Büyük risk... Defansif açıdan...
Hakemin Topal'a gösterdiği kartın kasıt dışında izahı yok.
-
Cocunun getrilmesi buyuk hataydi ki bu kadar fazla sabredilmesi daha buyuk hata oldu hem takimi hem de taraftari bunalima soktu
Bundan sonra 12 tane transfer degil karekterli va kaliteli oyuncu lazim bize
Genc yetenekli potansiyelli oyuncular isterken kurulan takimi kastetmiyordum
-
Tolgay'ı beğenmedim dün akşam. Henüz hazır değil. Umarım sebebi budur: Henüz hazır olmayışı...
Birçok insan gibi bende yeni transferleri özellikle dikkatli izliyorum. Dün akşam ben Tolgay'ı beğendim şahsen. Elbette hazır değil ama aldığı her topu olumlu kullandı sanki. Gereksiz zorlama ve ekstra şeyler yapmaya çalışmak yerine basit ve tek top oynayarak doğru olanı yaptı. Maç oynadıkça ve diğer arkadaşlarını tanıdıkça etkinliği de artacaktır diye düşünüyorum.
Bana göre sezon başından beri en efektif oyunumuzu oynadık. Özellikle İsla ve Dirar dikkat çekti. Taraftar katkısı da olumluydu. Sanki birçok şeyin başlangıcının sinyalleri verildi dün.
-
Deplasmandaki Kayseri maçı belirleyici olacak. İç sahada yoğun taraftar desteği vs ile birlikte oluşan bir tempo, takım olma bilinci ve mücadele mi yoksa gerçekten ayağa kalktık mı artık göreceğiz
-
Deplasmandaki Kayseri maçı belirleyici olacak. İç sahada yoğun taraftar desteği vs ile birlikte oluşan bir tempo, takım olma bilinci ve mücadele mi yoksa gerçekten ayağa kalktık mı artık göreceğiz
Roma bir günde kurulmadı, bizim toparlanma süreci de çabuk olmayacaktır, iniş çıkışlar bir süre daha devam edecektir bence Ersun Yanal iyi zamanda geldi ve üzerindeki baskı oldukça az olacaktır böyle kötü bir başlangıç sonrası, her yaptığı olumlu olacaktır ve otoritesini kurduğu zaman önümüzdeki sene daha rahat istediğini yapacaktır.
-
Çok şükür 2 maç üst üste kazandık ve derin bir nefes aldık. İçimiz huzur doldu. Kendimce oyuncu oyuncu değerlendirme yapmak istiyorum :) Biraz uzun olacak şimdiden söyliyim :)
Volkan: Pek bir iş düşmedi. İlk yarıda iki tane tam onun sevdiği fotoğraf çektirmelik toplardan geldi ve bu fırsatları kaçırmadı :)
Isla: Maşallahı var tam bir ciğersiz. Bindirme zamanlamaları,temposu,tek pasları mükemmel. Geçen sezona da buna benzer bir başlangıç yapmıştı. Umuyoruz bu sefer düşüş yaşamaz.
Neustader: Seni hiç sevmiyorum Neus ancak bu maç sırıtmadığını düşünüyorum. Sadık ve Topal'In ekmeğini yedi biraz da.
Sadık: Gerçekten beklenmedik bir performans gösteriyor. Müthiş cesur Allah ne verdiyse giriyor ve bırakmıyor. Ancak sakat sakat oynaması skandal ucuz yırttı bu seferlik.
İsmail: İlk yarı saçma sapan yerde rakibini indirip duran top vermesi ve yediği bir iki basit çalım dışında iyi bir maç çıkardığını düşünüyorum. Ayew' e yaptığı orta çok güzeldi ancak asiste dönüşmedi.
Topal: Çok iyi bir maç çıkardığını düşünüyorum. Sağlam bir defansif Topal performansına ihtiyacımız var çünkü her takımda o mevkide iyi bir süpürücü olmak zorunda. Jailson iyi seviye bir süpürücü değil. Ancak topla ilişkisi gerçekten çok kötü bazen topla kavga ediyor resmen.
Benzia: Bu arkadaşın hikayesi ilginç bir yola evriliyor sanki. Gerçekten formda ve yeni mevkiisinde kendisini bulmuş gibi. Bence takımın en iyi 2-3 oyuncusundan birisiydi. Defansif hamleleri de ilginç şekilde iyi. Benim net hatırladığım 2 pozisyonda rakibin kontra atağını kesip atağımızı tazeledi. Hatta bir tanesinde bence Castro kırmızı kart görmeliydi.
Dirar: Fiziğine ve topsuz oyununa diyecek yok. Zaten ilk golü getiren Dirar'ın topsuz oyunudur. Bence 4-3-3 te orta sahada sağ iç bile oynar. Müthiş katkı veriyor bu aralar.
Ekici: Bu maç hiç beğenmedim. Dinamizm sıfır. Top kayıpları beni çok sinirlendirdi. Bu maç onun kalitesine hiç yakışmadı.
Ayew: Bir gol attı (şansa da olsa oraya yaptığı koşunun ödülü diyelim), bir tane yüzde yüz kaçırdı bir tane de asistini Soldado yedi. Akan oyunda ne yaptığını anlamasam da kale önünde her an etkili olabilir. Ancak bu performansı yetmez Benzia'da olan tempo artışının aynısını istiyorum.
Soldado: Onun kalitesini ihtiyacımız var bence banko oynamalı her maç. Oyun zekası çok yüksek ve sağlam bir karakter.
Moses: Aradığımız kan bence Moses. Çok güzel bir transfer gibi duruyor. Bence sağ kanatta oynamalı çekip vuran değil de topla vurup geçen bir oyuncu. Böyle bir atletizme çoookk ihtiyacımız vardı hoşgeldin Moses :)
Jailson: Güzel bir asist yaptı ancak daha öncesi iki kişiden topu sökmesi ve sonrasında kat etmesi çok iyiydi. Bence biz bu arkadaştan Appiah tarzı bir oyuncu yaratmak için uğraşmalıyız o potansiyel var çünkü. Ön liberoda verimi düşüyor bence. Bu dinamizmden daha önde faydalanmalıyız.
Tolgay: Uzun zamandır oynamıyor ve bir iki basit pas hatasına sebep oldu bu formsuzluğu. Forma girdiği an değişmez isim olacaktır. Pası verip sonradan yerinde beklemeyen topsuz oyunu da çok iyi olan bir oyuncu. Kendisinden skor beklentim yok sadece geriden top çıkarma işini çözsün yeter bana.
Maçı değerlendirirsek ilk 20 dakika fırtına gibiydi ve maç erkenden kopabilirdi. Sonrasında doğal olarak tempo düştü ve kontrollü oyuna geçtik. İkinci yarı Göztepe 10 kişi kaldıktan sonra bir 15 dakika gerçekten çok kötüydük.Bu süreç teknik heyet tarafından iyi irdelenmeli.
Top taşıyan Moses ve pas yapan Tolgay girince oyun bize geçti. Atlamak istemiyorum takımın en kötüsü Ekici yerine bence çok iyi oynayan Benzia'nın çıkması çok kötü bir karardır. Ersun Yanal-Mehmet Ekici ilişkisi çok iyi ancak bu ilişki adam kayırmaya gitmemeli.
Kayseri maçına Roman-Sadık-Topal-İsmail dörtlüsünün yerine Skrtel-Serdar-Jailson-Hasan dörtlüsü başlar geri kalanlar Göztepe maçı kadrosunun aynısı olur diye düşünüyorum. Köprüden önceki son çıkıştan çıkmayı başardık umarım Kayseri maçını da kazanırız.
-
Medyada ilginç şekilde abartılı bir Galatasaraycılık var. Liderle fark olmuş 8 puan(tabi ki kapanabilir) ancak sanki 6dan 8e çıkmış gibi değil de 6dan 4e inmiş gibi konuşuyor herkes. Yok GS şöyle şampiyon olur vay efendim kadroya bak. Bu takımAvrupa'da final oynar vs. Ahmet Çakar sevmeyiz biz de fazla ama bence en gerçekçi ve tarafsız yorumcu. Hakemi geçen hafta olması gerektiği gibi ağır şekilde bir tek o eleştirebildi. Başakşehir aynı rahatlıkla şampiyon olur ve Galatasaray da Avrupa'da final falan oynayamaz deyişi gayet gerçekçi bir yorumdu. Şu itici salak takımı umarım önce Benfica Tokatlar ve götleri normal seviyeye iner. En büyük temennim de Başakşehir Telekom'da şunlara çıkartıp saplar ve ligi bitirir
-
Galatasaray daha 20 senedir galibiyet yüzü görmediği Kadıköy'e gelecek.
-
Boşver hocam, bırak istedikleri kadar şişirsinler, bize ne. Hem ne kadar havalanırlarsa yere o kadar sert çarparlar. Aklı başında hiçbir Galatasaraylının şampiyonluk yada Avrupada final hayali gördüğünü sanmıyorum ben.
Biz 3-4 maç fazladan kazanabilmiş olsaydık, bizim daha çok şansımız olabilirdi.
-
Fenerbahçe'nin TFF'ye bildirdiği 28 kişilik listeye Yassine Benzia alınmadı. Benzia sezon sonuna kadar lig maçlarında oynamayacak. (TRT Spor)
İsabet olmuş, son transferlerden sonra gerek kalmadı zaten.
-
Fenerbahçe'nin TFF'ye bildirdiği 28 kişilik listeye Yassine Benzia alınmadı. Benzia sezon sonuna kadar lig maçlarında oynamayacak. (TRT Spor)
İsabet olmuş, son transferlerden sonra gerek kalmadı zaten.
Bence de .... Bize yaramadi kaleyi bulan sutu olmayan orta saha mi olur ya ...
-
Kaleyi bulmayan şutu olan forvet oluyor da orta saha neden olmasın :)
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Daha 2 hafta öncesine kadar Benzia'nın takımdan direk kovulması gerektiğini düşünüyordum. Ancak son maçlardaki dirençli görüntüsü (özellikle Göztepe maçı) beni baya umutlandırmıştı. İki yönlü bir oyuncuya evrilmek üzereydi. Fizik gücü yükselmiş,daha basit oynayan,rakibin ataklarını bile kesen bir Benzia izlemeye başlamıştık ki hop kadrodan çıkarıldı. Madem kadrodan çıkartılacaktı neden oynatıldı ve kazanılmaya çalışıldı ? Baştan kesip atılsaydı eyvallah. Son dakikada büyük bir kavga mı patlak verdi acaba ?
Orta sahadaki üçlü için halen bol alternatifimiz var. Topal-Tolgay-Ekici'nin hocanın kafasındaki üçlü olduğunu düşünüyorum. Jailson-Elif-Zach ise de alternatifler. Hocanın eskiden o mevkide parlattığı bir de Alper Potuk var...
-
Kadro dışı kalmış 29 yaşındaki vasat Tolgay'a 3.2 milyon euro bonservis verip Beşiktaş'a büyük bir kıyak yapacağımıza Benzia'yı kadroda görmek isterdim.8 numarada Tolgay'dan daha iyi oynar.Ekonomik sıkıntıdan dem vurup bunları yapmak...
-
Tolgay neye göre vasat, takımdaki diğer orta saha oyuncularının çapı belli yani. Kadro dışı kalmasının sebebi de Şenol'un takıntılarıydı. Şener gitmediği için maliyeti beklenenden biraz fazla oldu ama iyi katkı vereceğini düşünüyorum. Diğer gereksizin de dışarıda kalması da iyi olmuş, keşke devre arasında geri sepetleyebilseydik. Josef, Tolgay ve Zajc üçlüsünü birlikte oynarken görmeyi isterdim, Jailson'un kesiciliği ve sertliği bir ön libero için yetersiz.
-
İzlediğim maçlarında pek bir numarasını göremedim Tolgay'ın, bilemiyorum belki bana denk gelmiştir kötü maçları ama benzer düşünüyorum.
Tolgay'ı zerre sevmiyorum. Kandıran bir oyun tarzı var. Skora etki etmez ve TAKIMI öyle hızlı atağa falan kaldırmaz. Bekleri devreye sokan savunma arkasına Adam kaçıran bir oyuncu değil. 8 numaralar için en önem verdiğim konulardan biri asistin asistini yapmasıdır bu konuda da son derece vasat. Uzaktan şutu vs de yok
Abi şöyle söyliyim normalde Eljif'in şu halinden de Jailson'un şu halinden de iyi(ikisinin de gelişmeye açık olduğunu ve bundan çok daha iyi olabileceklerini düşünüyorum) ancak 1 1 buçuk senelik haliyle Tolgay ilk 11 falan oynamamalı şu takımda. Vasatlıktan kurtulup özlenilen Fenerbahçe'yi düşünüyorsak
Çünkü silik bir oyun karakteri var bana göre ve 8 numara oynayacak Adam gerçekten dominant olmalı oyunda Appiah gibi falan. Oyunun hem hücum hem savunma yönünde sürekli olarak hissettirmeli kendini oyunu çekip çevirebilmeli. Bekleri kanat oyuncularını oyuna da sokmalı yay çevresinde hatta ceza sahasında da bulunmalı yeri geldiğinde takım baskı yediğinde geriden topu alıp oyunu şöyle bir rahatlatmalı. Ve ben Tolgay'da bu özellikleri göremiyorum. Ndiaye falan tarzında dribbling ile top taşıyan bir oyuncu da değil.
-
Talisca ve Aboubakar'lı Beşiktaş rakiplerine üstünlük kurarken Oğuzhan'dan çok daha fazla katkı veriyordu. Takımı atağa çıkarırken çabuk karar veren, pozisyon bilgisi de iyi olan bir oyuncu. Elimde olsa daha iyilerini tercih ederdim de şu anki hâlimiz için gayet yeterli. Yıllardır şöyle paslar atabilen bir oyuncumuz olmadı.
http://twitter.com/antisolak9/status/1062767373365768192 (http://twitter.com/antisolak9/status/1062767373365768192)
-
Zajc kesinlikle oynamalı bu takımda
-
Yeni oyuncuları -yerliler dahil- tanımıyorum. Sezon başındakileri de tanımıyordum; sezonun üçüncü maçından sonra notlarını vermiştim. Keşke haksız çıksaydım. Yenileri de üç maç izleyince, haklarında gönül rahatlığı ile not verebilirim. Fakat Moses için şimdiden tahtaya vurun. Güçlü, hızlı ve becerikli... Umarım mental ve karakter olarak da sağlam çıkar.
-
Kaleyi bulmayan şutu olan forvet oluyor da orta saha neden olmasın :)
Sent from my iPhone using Tapatalk
Gulelim aglanacak halimize diyorsun yani :D o da bakis acisi
-
Aykutçuluk resmen bir kanser gibi bişey olmuş. Bi gönderinin altına Geçen yıl Ersun olsa şampiyon olabilirdik yazdım. Yoruma gel: geçen yılki çöp kadroyla Guardiola bile olsa ilk 5e giremezdik ;D ben de doğal olarak o Zaman sana göre Aykut> Guardiola demek zorunda kaldım ve o çöp kadroyu kimin kurduğunu sordum.
Madem Ersun iyi hoca o Zaman neden bu kadar transfer yaptırdı diyenler oldu. Bunun cevabı belli yönetim yaz transfer dönemini kötü geçirdiğini hatalar yaptığını kabul etti ve düzeltme yoluna gitti. Ersun transferleri istiyor bu da çok doğal çünkü önümüzdeki yılın takımını kuruyor. Ve Ersun'un transferlerinden bana mantıksız gelen ya da hatalı gördüğüm yok şu an için.
İşin özü abartmıyorum Aykutçuluk hastalığından dolayı takımının(!) maç kaybetmesini başarısız olmasını isteyecek hatta küme düşmesini umut edecek kadar ileriye gidecek onun bunun çocuğu Fenerbahçeliler var. Yazık günah. İnşallah Konya Saraçoğlu'nda 3-4 çeker bile diyebileceklerinden eminim
-
Ben bizim taraftarı anlamakta zorlanıyorum.
Kardeşim biz bu Benzia'yı neredeyse sövüyorduk oynadığı oyundan dolayı, şimdi kıymetli mi oldu?
-
Zajc kesinlikle oynamalı bu takımda
Ekici'nin 45 dakikalık oyunundansa Zajc'ın 90 dakikalık performansını bende tercih ederim.
Aykut'un Fenerbahçe'ye dayattığı oyun sistemi yüzüden yıllardır rahat rahat bir maç izleyemiyoruz.Senelerdir takım golü attığında rakip kim olursa olsun nerede oynarsak oynayalım takım hafiften defansa çekiliyor.Ersun Yanal'ın en azından hücum konusunda belli prensipleri var ve kadro kalitesi arttıkça ve buna ilaveten istediği tarzda oyuncuları aldığında keyif verecek bir takım izleyeceğimizden eminim.
-
Sadık'ın ayağını kırmak için bilinçli olarak iğrenç bir faul yapan Jerome isimli tip gördüğü kırmızı kart sonucu sadece 2 maç ceza aldı. Gole giden son adamı düşüren, rakiplere küfredenler de 2 maç ceza alıyor, kırmızı kart sonucu en alt limit bu... Yıllar geçiyor ama yönetim olarak hiçbir gücümüz olmuyor, sanki bir büyüklüğümüz yokmuş gibi sürekli doğranıyoruz. Hadi Aziz çok iplenmiyordu (zaten son yıllarda niyetinin ne olduğu da belliydi) da Ali Koç niye bir şey yapmıyor? Neyse hakemlere düdük astırmakla, çeşitli yaptırımlarla baştaki kurumlara göz dağı vermek bizim seviyemiz için çirkin bir hareketmiş, Türkiye'de değil de Finlandiya'da mücadele ediyoruz zaten.
-
Soldado kırmızıyı yedi ilk yarı biterken
-
İki maça da bakmaya çalışıyorum. Bu tetikçi şerefsiz maçın başından beri bunu kolluyordu. Sürekli faul yapan hatta topu eliyle kesen Mensah'a ve bilerek Ekici'nin bileğine basan Şamil kazmasına sarı kart bile vermemişti. Yönetim de yumuşak tavırlarla büyüklüğünü göstermeye devam etsin!
-
Soldado'nun yaptığı sorumsuzluk.Onunda birçok maçta agresif çıkışları var.
Hakem hakemlik vasfı olmayan biri o ayrı konu.
Mensah net sarı ve Şamil net kırmızılık hareketler yaptı.VAR'cılar maçı izlemekle meşguller.
-
Tolgay'ın yapması gerekenleri Jailson yapıyor. Hiç beğenmedim bu maçta. Moses Yoktan bir pozisyon var etti harika pasıyla ancak Jailson kalecinin üstüne vurdu. Kötü oldu o pozisyon,, senin ben AMK hakem gibi
-
Volkan'ın 10 kale vuruşundan 5i taca
-
Hakan Abi Senin Eljif yine yardı boku >:(
-
Elif futbolcu falan değil.
5 para etmez.
-
Elif Elmas bize kaç maça mal oldu acaba ya ?
Çöp.
Soldadonun yaptığı ise ayrı bir sorumsuzluk örneği.Şu maçın kaybedilmesinde %45-50 lik payda Soldadonundur.
-
Onun bunun çocuklarının ağzına sakız ettiler bizi.Yazıklar olsun.
-
Tetikçiler gene iş başında, amaç açık ve net...
-
Miha dururken Frey'i, Elif'i almak da ne bileyim...
-
Inşallah Kayseri linden düşer
-
Miha dururken Frey'i, Elif'i almak da ne bileyim...
Yanal'ın tercihleri de berbattı.
-
Hakem kararları sorgulanabilir ama biz bu anlamda yıllardır sahipsiziz. Öte yandan 10 kişi kalan bir takımın bu kadar mahkum olmaması gerektiğini düşünüyorum. Biz 10 kişi ile besiktasi sahasından çıkarmamıştık geçmiş zamanlarda. Kayseri bizden 6 puan aldı. Direkt rakibimize ikili averajı belki üçlü dörtlü averajları verdik.
-
Basket maçının aralarında zaman zaman baktım. Hakeme laf etmek kolaycılık olur. Takımda ne ahenk, ne heyecan, ne hırs... hiçbir şey yok. Hayatımda gördüğüm en kötü Fenerbahçe.
-
fenerbahçenin hakkını organize bir şekilde yıllardır yiyen buna benzer birçok kulübün hakkını yiyen tff, mhk ve hakemler başta ülkemizde nerede artık alıştığımız bir durum olan haksızlık hukuksuzluk varsa öbür tarafa kalmadan bu dünyada hesabı çıksın diye dua ediyorum artık yapacak başka bir şey yok maalesef
soldado ve skrtel ve iki kırmızı kart, ikisi de maçtan sonra özür diliyorlar ve bu oyuncular bizim en çok şey beklediğimiz oyunculardan bu sorumsuzluğu yapmaya hakları yok
-
Hakemler bir yana falan diyemeyiz. Her takım 5-6 atmıyor belki de maçı alacaktık rahat şekilde eğer olması gerektiği gibi 10 kişi kalan onlar olsaydı. Ya da herşeyi geçtim 11e 11 devam etseydi oyun. Jailson'un kaçırdığı pozisyon maçın kırılma anı oldu. Takım ilk sınavını deplasmanda verecek demiştim ve bence dün ne olursa olsun bu sınavı geçemedi.
Oyuncu bazında bakalım olaya.
Volkan idare etti. Ayağının pusulası yok. İptal edilen golde refleks Namına bişey kalmadığı görüldü.
Roman kendisinden beklemediğim kadar iyiydi, özellikle de hava toplarında.
Serdar çok sırıtmadı ilk maçı olmasına rağmen. Stoperler için birlikte oynama alışkanlığının ne kadar önemli olduğunu biliyoruz.
Isla yine bindirmeler yaptı ancak takım önde oynayamadığı için sonuçsuz kaldı. İstekli ve arzuluydu yine ancak kaptırdığı top pahalıya patlıyordu neredeyse.
Hasan Ali sıradandı. Büyük takım ilk 11 beki olmadığı görüldü tekrar.
Jailson Takımın iyilerindendi. Yetenekli bu çocuk. Oyunu iki yönlü oynayabiliyor. Herşeyden az biraz olan oyunculardan. Harika pasör değil ama pas yüzdesi iyi. Alıp topu delip gitmiyor ama dribblingleri oyuna hız katıyor. Müthiş bir kesici değil biraz fiziksiz ama mücadele gücü yüksek. O golü kaçırmasa günün kahramanı olabilirdi. Kalecinin üzerine kötü bir vuruş yaptı. Yerden yuvarlamalıydı topu köşeye.
Tolgay hiç beğenmedim dün. Şampiyon olacak takımın direkt 8 numarası olamaz tezim geçerli. 2-3 yıl öncesi beni ilgilendirmez.(Slimani ve Ayew örneği)
Ekici de dün takımın kötülerindendi. Maçın ilk yarısındaki üretememek Tolgay ve Ekici'nin hiçbir şey oynamamasından.
Dirar yine güçlü dinamik sağlam göründü ancak üretkenlikten uzaktı son maçlara göre.
Ayew ilk yarıda çok çalıştı ancak kötüydü. İkinci yarıda daha iyi bir görüntü çizdi ama eksik olmammızın da etkisiyle sonuca yansımadı.
Soldado bu gereksiz kavga gürültü isyan olaylarından vazgeçmeli. He tamam hakem zaten böyle bişeyi kovalıyordu ama ne olursa olsun verme kardeşim şu fırsatı. Oyun anlamında da takım ileride çok oynayamadığı için top alamadı.
Eljif için diyecek söz bulamıyorum. Kaptırıp topu gole sebebiyet verdi. Bu işin bizim kale önündeki yanı. Rakip kalede de çok iyi top aldı ama halısahada saçmalayanlar gibi alelacele salakça bir vuruş yaptı. Halbuki Frey'in önüne bıraksa net bir gol fırsatıydı.
Frey iyice kalaslaştı. Maçlar geçtikçe kazmayım top bana yakışmıyor diye bağırıyor oldu.
Moses takım pek oyun oynamadığı için olumlu olumsuz fazla hareketi olmadı ancak yine diriydi. Aslında oyuna girip maçı alacak hareketi de yaptı. Yıllardır görmediğimiz kalitede havadan inanılmaz bir ara pası attı. O topu yüksekten atmayı akıl edebilmek hele de topun hızı ve indiği yer açısından kısa mesafede bu denli mükemmel bir şekilde uygulamaya geçirebilmek her oyuncunun harcı değildir.
Ersun Yanal'ın değişiklikleri anlamsızdı bana göre. Daha doğrusu anlamsızdan ziyade beklenen etkiyi yaratmadı.
Frey'i alıp takımı önde tutabilmek Arzusu mantıklıydı ama bu Frey ile olacak iş değil. Moses zaten doğru tercih ve artık ilk 11de olmalı. Eljif kendi içinde mantıklı kontra oyuna uygun olacağı düşünüldüğü için ve dinamizm katabileceği için ama Eljif işte oyunu ortada. Eljif yerine Zayc'ı görmek isterdim. Top bizde kalabilirdi ve oyunu rahatlatabilirdik.
-
Ben bu sene oyuncu ve maç bazında ne kazansak kar gözüyle bakıyorum. Ersun Hoca'nın yaz antrenmanını yemeden bu takım onun takımı olamaz. Bundan dolayı da önümüzdeki seneye kadar eleştiri hakkımı saklı tutuyorum.
-
Basket maçının aralarında zaman zaman baktım. Hakeme laf etmek kolaycılık olur. Takımda ne ahenk, ne heyecan, ne hırs... hiçbir şey yok. Hayatımda gördüğüm en kötü Fenerbahçe.
Ben ilk devreyi seyrettim, o kadar kötü oynadığımızı düşünmüyorum. Hakem bence Kayseri’nin sert oynamasına müsade ederken bize hiç prim tanımadı. Şamil Ekiciyi sakatlayacakken kart bile gösteremedi (ki aynı oyuncunun 3-4 tane daha sert faulü oldu) ama faul olmayan pozisyonda Soldado ya sarı ile geliyordu.
Soldado da hiç beğendiğim bir futbolcu değil, gene elimizde patlayan kazıklardan. Saatli bomba gibi, her an kart görebilir. İlk yarının ortalarında kendisine yapılan bir hareket sonrası gene aşırı tepkisi vardı ama şansına Kayseri’nin Romen oyuncusu araya girmişti. Bence devre arasında bir de forvet alabilmeliydik şöyle Brezilya taraflarından kiralık da olsa.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Onun bunun çocuklarının ağzına sakız ettiler bizi.Yazıklar olsun.
Aynen yahu
-
Eljif'in giden Ozan'dan bile çöp olduğunu daha ne zaman anlayacak teknik ekip; merak ediyorum. Yaşının genç oluşu ise tahammüle sebep, Ozan'da gençti.
-
Dün TRT'de Mustafa Çulcu bile isyan etti. En az altı veya yedi pozisyon gösterdi ki, kötü hakem performansı değil, düpedüz art niyet olduğunun delili... Zaten kötü yönetmiş demedi; bu kadar çifte standart olmaz dedi. Yani Kayseri maçı özelinde esas konuşulması gerek konu Alper Ulusoy'dur. Soyadı dolayısı ile hatırlıyorum; bir zamanların aleyhimizde çalışan skandal yardımcı hakemlerden birisiydi. Dereli'nin veya Cüneyt'in; sanırım efsanevi Denizli skandalının hakemi Selçuk Dereli ile çalışıyordu.
ALPER ULUSOY... Bu ismi hafızanıza kazıyın!
-
Piç ya Soldado'nun önceki pozisyondan zaten uyuz oldUğunu biliyordu. Faul uydurdu kıçından üstüne sarı verdi bir de bilerek Soldado'nun üzerine üzerine gitti sövsün anama bacıma da atayım diye. Biliyordu çünkü sövülmeyi fazlasıyla hakettiğini
-
Galatasaray Trabzon maçında çok tuhaf şeyler oluyor. Olmayan penaltının verilip GS'nin 1-0 öne geçmesi. 2 kez Fuck off demesine rağmen atılmayan Nagatomo(çifte standart), Diagne'nin net olan 2. Sarı karttan atılmaması. Trabzon'un verilmeyen penaltısı ve niceleri
-
Galatasaray Trabzon maçında çok tuhaf şeyler oluyor. Olmayan penaltının verilip GS'nin 1-0 öne geçmesi. 2 kez Fuck off demesine rağmen atılmayan Nagatomo(çifte standart), Diagne'nin net olan 2. Sarı karttan atılmaması. Trabzon'un verilmeyen penaltısı ve niceleri
Sorun değil, biz de resmi siteden kınayıp sertçe konuşarak durumu dengeleriz. Neyse ki yönetimimiz çok medeni.
-
Trabzon gsye yenilmekten her zaman zevk almıştır. O nedenle çok sorun değil. Yaptıkları açıklamalar da bile zevk var. Daha farklı yenilebilirdik diyor başkan
Hiç unutmam Revivo'lu sene son hafta biz deplasmanda samsun ile oynuyoruz. Gs kendi evinde trabzon ile
Trabzon inanılmaz formda. Son 7-8 maçını (yanlış hatırlıyor olabilirim) kazanmış olarak geliyor istanbula. Ve bizim beraberliğimize gsnin 4-0 yenmesi gerekiyor şampiyonluk için. Bizim maç ilk yarı 1-1 oluyor ve gs daha ilk yarı 4-0'ı yakalıyor. Maç sonu şampiyon biz oluyoruz. Ve 4-0 sikilmekten büyük zevk alan trabzonlular maç sonu gslilerle sarmaş dolaş oluyor. Gslileri teselli ediyor.
O nedenle bugün de keyfine varmışlardır. Çok dert etmeyin bence.
-
Trabzon gsye yenilmekten her zaman zevk almıştır. O nedenle çok sorun değil. Yaptıkları açıklamalar da bile zevk var. Daha farklı yenilebilirdik diyor başkan
Hiç unutmam Revivo'lu sene son hafta biz deplasmanda samsun ile oynuyoruz. Gs kendi evinde trabzon ile
Trabzon inanılmaz formda. Son 7-8 maçını (yanlış hatırlıyor olabilirim) kazanmış olarak geliyor istanbula. Ve bizim beraberliğimize gsnin 4-0 yenmesi gerekiyor şampiyonluk için. Bizim maç ilk yarı 1-1 oluyor ve gs daha ilk yarı 4-0'ı yakalıyor. Maç sonu şampiyon biz oluyoruz. Ve 4-0 sikilmekten büyük zevk alan trabzonlular maç sonu gslilerle sarmaş dolaş oluyor. Gslileri teselli ediyor.
O nedenle bugün de keyfine varmışlardır. Çok dert etmeyin bence.
Abi bu olaylar çok var daha 8 yaşındaydım ama hatırlıyorum o günü dün gibi. Beşiktaş Bursa maçında Rüştü'nün Toraman'ın yaptıklarını da hatırlayalım. Ve bu iki kulüp sözde kanlı bıçaklı. Söz konusu biz olduğumuzda hepsi birbirinin altına yatmaktan büyük zevk alır
-
Trabzon gsye yenilmekten her zaman zevk almıştır. O nedenle çok sorun değil. Yaptıkları açıklamalar da bile zevk var. Daha farklı yenilebilirdik diyor başkan
Hiç unutmam Revivo'lu sene son hafta biz deplasmanda samsun ile oynuyoruz. Gs kendi evinde trabzon ile
Trabzon inanılmaz formda. Son 7-8 maçını (yanlış hatırlıyor olabilirim) kazanmış olarak geliyor istanbula. Ve bizim beraberliğimize gsnin 4-0 yenmesi gerekiyor şampiyonluk için. Bizim maç ilk yarı 1-1 oluyor ve gs daha ilk yarı 4-0'ı yakalıyor. Maç sonu şampiyon biz oluyoruz. Ve 4-0 sikilmekten büyük zevk alan trabzonlular maç sonu gslilerle sarmaş dolaş oluyor. Gslileri teselli ediyor.
O nedenle bugün de keyfine varmışlardır. Çok dert etmeyin bence.
Ve o gün, trabzon forması giyen seyit cem, galatasaray şampiyon olamadığı için çok üzgünüz diye açıklama yapıyordu...
-
Bundan sonra biz Fenerbahçeyiz hakemleri de yenicez edebiyatını bırakıyorum. Hakemi makemi yenemezsin bu kadar basit.
-
Galatasaray'ın geçen sene nasıl şampiyon edildiğinin kanıtı niteliğinde... Videoyu izleyin derim... Trabzon medyası da alıntılamış...
https://www.haber61.net/trabzonspor/hakem-umit-ozturk-un-skandal-goruntuleri-h346756.html?utm_referrer=https%3A%2F%2Fzen.yandex.com (https://www.haber61.net/trabzonspor/hakem-umit-ozturk-un-skandal-goruntuleri-h346756.html?utm_referrer=https%3A%2F%2Fzen.yandex.com)
-
Bunlar şikeye girmiyor.Neden?Çünkü ispatlanamıyor.Hukukta nitelikli dolandırıcılık diye bir kavram var.Adam seni uyandırmadan soyuyor.Sen onun soyduğunu biliyorsun ama işi kitabına uydurduğu için ortada suçlu olmuyor.
-
Başkanımız Ali Koç, özelikle ligin 2’inci yarısında yaşanan hakem hatalarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Başkanımız toplantıda ayrıca ülke futbolunun yönetimiyle ilgili eleştirilerde bulundu ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Vefa Küçük ile Yönetim Kurulu Üyelerimizin de hazır bulunduğu basın toplantısı, Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi 1907 Tribünü’nde gerçekleştirildi. Hakem hatalarıyla ilgili derlenen 10 dakikalık video ile başlayan toplantıda Başkanımızın konuşmalarından derlediklerimiz şöyle:
"Sevgili Kongre Üyesi dostlarımız, Yönetim Kurulumuz, basın mensubu arkadaşlar, ekran başında bizi izleyen taraftarlarımız ve tüm kamuoyuna, hepiniz hoş geldiniz diyorum, hepinize sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Bugün 14 Şubat Sevgililer Günü, kutlayanlara kutlu olsun. Bizlerde Sevgileler Günü’nde en sevdiğimiz mekanlardan birindeyiz.
Bugün çok hoş sebeplerle bir arada olmasak da geldiğimiz noktada bu toplantıyı yapmak artık birçok açıdan bizim adımıza zorunluluk haline gelmişti.
Dolayısıyla biraz uzun ve detaylı bir toplantı olacak. Fazladan vaktinizi alacağız. Bunun içinde teşekkür ederim. Anlatacaklarımızı, göstereceklerimizi objektif ve samimi bir şekilde dinlemenizi de önemle rica ederim.
Öncelikle bir video izleyerek başlayacağız sonrasında devam edeceğiz. Bu video aslında hepinizin son haftalarda izlediği karelerden oluşuyor. Bunu bütünsel olarak gündeme almak istiyorum.
HAKEM HATALARININ DERLENDİĞİ VİDEO İZLENDİ
Ardından hakem hatalarının yer aldığı video izlendi.
Bunları size gösterirken şunları da belirtmek lazım. Pek çok takım onlarca maçlarda hakem hataları yaşıyor. Sadece biz yaşamıyoruz. Buna mukabil bizim burada olmamızın sebebi çok daha derindir.
Evet arkadaşlar, öncelikle şunu bilmenizi isterim ki, sizinle beraber olmaktan değil de böyle bir toplantı yapmaya mecbur kalmaktan dolayı son derece mutsuz ve üzgünüm.
Çok net bir dille ifade etmek istediğim şeyler var. Bizi bilen bilir. Bugün burada özellikle sezonun ilk yarısında aldığımız sonuçlara, içerisinde bulunduğumuz kabul edilemez duruma bir kılıf arama amacı değildir.
Zaten pek çok fırsatta da bunun sorumluluğunun başta ben olmak üzere bizlerde olduğunu ifade ediyoruz. Gündem değiştirmek için de burada değiliz.
Burada olmamızın sebebi kesinlikle ve kesinlikle bir iki hakem hatası değildir, verilen ya da verilmeyen bir gol, bir penaltı veya kart hiç ama hiç değil.
Taraftarlarımız tatmin olsun, dostlar alışverişte görsün mealinde de kesinlikle değil.
Biz yönetim olarak; konuşmuş olmak için, tribünlere oynamak için, ya da günü kurtarmak, mazeret üretmek için konuşan insanlar değiliz. Görevde bulunduğumuz son 7-8 aydır tavır ve gözlerimizden sizlerde bu durumu gözlemlemişsinizdir.
Hedefimiz, resmin bütününe baktığımızda;
Fenerbahçe’ye karşı son 4 haftada gösterilen sistematik yaklaşıma dikkat çekmek, bazı gerçekleri spor kamuoyunun ve bilhassa Fenerbahçelilerin dikkatine getirmek, satır aralarını iyi okumalarına vesile olabilmek.
İlerleyen haftalarda muhtemelen yaşanacak bu tarz yanlışlara karşın farkında olmalarını sağlamak.
GÖRÜNTÜLER HAKLI OLDUĞUMUZU GÖSTERİYOR
Az önce paylaştığımız görüntülerde izlediğiniz gibi Fenerbahçemizin son 4 haftada yaşadıklarını, masum hakem hataları veya tesadüfi yanlışlar zinciri olarak izah etmenin, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu düşünüyorum.
Tam da çok iyi bir dönem yakalamış, iyi bir devre arası hazırlık kampı, iyi bir transfer penceresi yakalamış; bunun meyvelerini toplamaya başlarken, söz konusu maçlardaki hakemler, eşzamanlı bir şekilde muhakeme yetilerini yitiremeyeceklerine göre; tüm bunlar ister istemez Fenerbahçemize karşı kasıtlı ve sistematik bir yaklaşım olduğunu bizlere düşündürmekte ister istemez ve ilerleyen haftalar için son derece kaygılandırmaktadır.
Ve bugün işte tüm bu sebeplerden dolayı hepimiz buradayız!
Tek tek pozisyonlardan ziyade görüntülerin bütününe baktığınızda az önce dile getirdiğimiz kaygılarımızda haklı olduğumuzu umarım sizler de görebiliyorsunuzdur.
Bu garip ve düşündürücü süreci bir özetleyelim. Ve biz bu süreç içerisinde nasıl davrandık. Durup dururken ortalığı yangın yerine vermediğimizi ifade etmek için.
Ligin 2.yarısı gördüğünüz Bursa maçıyla başladı. Son dakikalarda yediğimiz golün iptal edilmesi gerektiği konusunda tüm otoriteler hemfikir ve entresan bir gol. Hem faul hem ofsaytten iptal edilmesi gereken bir gol ama reaksiyon vermedik.
Sonraki Malatyaspor maçımızda 3-2 kazanmamıza rağmen maçtan sonra mixon denilen alanda hakem hatalarına bir nebze değindik.
Göztepe maçımızda iyi bir futbol oynadık, iyi mücadele ettik. Nispeten 2-0’la rahat bir galibiyet aldık ama bu galibiyete rağmen maçtaki hakem kararları endişelerimizin ciddi anlamda artmasına sebebiyet verdi.
Ertesi gün de Yüksek Divan Kurulu toplantımızda rahatsızlığımızı dile getirdik. Hatta orada şöyle bir cümle kullanmışım, ‘İnşallah ben paranoya yapıyor ve yanılıyorumdur, bir daha da bu konuya değinme ihtiyacımız olmaz.’
Ancak, son olarak İstikbal Mobilya Kayserispor maçında yine tüm kamuoyunun dikkatini çekecek şekilde göz göre göre ve bu sefer çok daha bariz bir şekilde yaşadıklarımız, endişelerimizin tavan yapmasına sebebiyet vermiş ve istemesek de artık bizleri bir aksiyon almaya mecbur kıldı.
Ben bugün burada tek tek pozisyonları tartışmayacağım. Buna gerek de yok çünkü görünen köy kılavuz istemez. Yani Mensah’ın Kayserispor maçını hiç kart almadan bitirmesi bile her şeyi anlatıyor.
BİZ HER ŞEYİN FARKINDAYIZ
Arkadaşlar, şunu bilmenizi istiyoruz, ‘Biz her şeyin farkındayız.’ Size Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve yönetimi olarak, camia olarak rahatsız olduğumuz bazı konulardan bahsetmek istiyorum. İlk önce Türkiye Futbol Federasyonu’muzun yapılanma şekline gelelim.
Türk futbolunun, adaletten ve her takıma eşit mesafede olma anlayışından çok uzak şekilde yönetildiği kanısı artık her geçen gün kamuoyuna yerleşmektedir ve fazlasıyla bu konuya sebebiyet veren olaylara tanık oluyoruz. Aslında bu durum, son 3-5 ayın veya 3-5 yılın konusu da değil. Türk futbolu, 90’lı yılların sonundan itibaren maalesef lobilerle yönetilen bir alan olagelmiştir.
Bu lobiler futbolu her zaman kendi etkisi altında tutmaya çalışmışlardır. Aradan geçen 20-25 yıllık sürede de etkileri nispeten eskisi kadar güçlü olmasa da uzantılarının hala çok ciddi boyutta işin içerisinde olduğunu açıkça ifade edebilirim.
FEDERASYONUN SEÇİLME PRENSİPLERİ
Bugüne geldiğimiz zaman gerek seçim dönemimde gerekse de seçildikten sonra Futbol Federasyonu’nun yönetim kurulu ve kurullarının oluşum şekli ve işleyişine bu haliyle Türk futboluna katma değer sağlamasının mümkün olamayacağından bahsettik. Dolayısıyla bunlar 3-4 haftalık maç skorlarıyla alakalı bir şey değil. 1,5 senedir bu konulara yaptığım konuşmalarda değiniyorum.
Ülke futbolunu yöneten insanların, her takıma eşit mesafede yaklaşmaları, kulüp kimliklerini, renk bağlılıklarını bir kenara bırakıp bu görevi sadece ve sadece Türk futboluna katma değer yaratma amacıyla üstlenmeleri gerektiğini çok sık dile getirdik.
Bunun için de federasyon yönetim kurulu ve yetkili kurulları, kulüp kotası bazlı değil liyakat odaklı oluşturulmalıdır. Diğer bir deyişle kulüp referansıyla seçilmemeleri gerekliliğine dikkat çektik.
Belli takımları temsilen yönetim kurulu üyeleri, kurul üyeleri alma uygulaması; -yani hem yönetim kuruluna hem de kurullara- bugün artık gelinen noktada, bazı temsilcilerin ilkeli yaklaşımına karşın bazılarınınsa kendi kulüp çıkarları için sonuna kadar çalışma yapmaları neticesinde, bize göre tam anlamıyla işlevini yitirmiştir. Bu sistem bazı komplikasyonlar yaratmaktadır.
BU SİSTEMİN YARATTIĞI KOMPLİKASYONLAR VE SUİSTİMALLER
Federasyonda, tuttuğu takımın formasını çıkarmayan hatta çıkaramayan bazı kişilerin, gün be gün tüm kararların, hakem atamalarının, hakemlere uygulanan terfi ve ceza sisteminin içerisinde rol almayı görev edinmelerinin; günlük işleyiş ve operasyonun bir parçası olarak işlevlerini sürdürmelerinin, faydadan çok zarar getirdiğine inanıyoruz.
Çok yakın zamanda hatta birkaç ay önce hepimizin malumu olduğu üzere kendi takımlarına 1-2 maçta haksızlık yapıldığı iddiasıyla, federasyondan istifa edip sonrasında ise artık ne olduysa 1 gün sonra geri gelip, ‘Camiama en iyi şekilde hizmet etmek için görevime geri döndüm’ diyerek kamuoyuna göz göre göre açıklamalar yapabilmesi, son derece düşündürücüdür. Biz burada da çok tenkit gördük, ‘Niye reaksiyon göstermiyorsunuz?’ diye.
İşin en acı tarafı da bu yozlaşma emarelerinin son derece olağan karşılanması ve kanıksanmasıdır.
Kamuoyu önünde rahatça bunlar yaşanabiliyor, böyle açıklamalar yapılabiliyorsa, görmediğimiz, kamuoyuna yansımayan arka planda neler yaşanabileceğini artık siz düşünün…
Kısacası söylemek istediğim, futbolda adil rekabeti ve hakkaniyeti sağlamakta en önemli görevi görecek olan, ana görevli olan Türkiye Futbol Federasyonu, bu görevini tesis etme anlamında yanlış yapılandırılmıştır, yapılandırılmaktadır.
HAKEMLERİN ÖDÜL VE CEZA SİSTEMİ
Burada bu düzenin sorgulanması için önemli konulardan biri de hiç şüphesiz son günlerde de gündemde olan ve tamamen bağımsız olması gereken Merkez Hakem Kurulu’nun (MHK) konumu ve işleyiş şeklidir.
MHK’nın oluşumuna ilişkin talimata göre –yani kurallara göre- Merkez Hakem Kurulu, TFF Başkanı’nın aday gösterdiği ve Yönetim Kurulu’nun onayladığı bir kurul olarak teşkil ediliyor.
Oysa bu kurulun, bizzat futbol ailesinin fertleri olan kulüplerce oluşturulması gerektiğini düşünüyor –yani bu bizim düşüncemiz, önerimiz- ve bu önerimizin pek çok spekülasyona son vereceğine yürekten inanıyoruz.
Ancak bu şekilde organik ve inorganik bir bağ olmaksızın, kimseye minnet duygusu beslemelerine gerek olmadan kulüplere karşı eşit sorumluluk duygusunun söz konusu olması mümkün olacaktır.
Diğer önemli mevzu ise tamamen bağımsız olarak karar alması gereken MHK’nın baskı altında olmaması için fiziki konum olarak da federasyon tesislerinde bulunmaması gerektiğini düşünüyoruz ve öneriyoruz.
Bir başka çok önemli konu olarak hakemlerimize atama ve terfiler üzerinden uygulanan ödül ve ceza sistemlerine dikkatinizi çekmek istiyorum.
Bu, kamuoyunun çok da yakından bilip takip ettiği bir konu değil. Genelde kamuoyuna pek fazla yansımaz. Ama hakemlerimiz, dışarıdan anlaşılamayacak çok ince mesajları olan bir sistemle, ödül ve ceza süreçleri üzerinden yönlendirmeye açıktırlar. Yani alabilecekleri ceza ve ödül sistemleriyle yönlendirilmeye çok açık bir sistemden bahsediyoruz.
Taze ve net bir örnek olarak Barış Şimşek’in VAR Koordinatörü olarak atanmasını gösterebilirim. Kendisi Kayseri maçımızın VAR hakemi idi.
Az önce videoda gördüğünüz Mehmet Ekici ve Moses’a yapılan ve faul çalınmayan hareketlerde VAR’a çağırarak kırmızı kart uyarısı yapmadı. Mehmet Ekici bu hareketten sonra 1 aylığına sakatlandığı için sahalardan uzak kalmak durumunda. Bununla beraber Kayserispor’un tüm otoritelere rağmen faul olan son dakika golünde de Barış Şimşek hakemi VAR’a çağırmadı. İki bariz faul hatası ve bu gol.
Bu 3 fahiş hata sonrası hemen ertesi gün terfi ettiği ve VAR Koordinatörü olduğu açıklandı. Yani Pazartesi’yi de bekleyemediler. Maç cuma günü. Kulübün, yönetimin, başkanın, takımın hocasının ne dediği önemli değil. Ertesi gün sadece basına bakın. Sanki başka gün de yokmuş gibi cumartesi günü atandı.
Artık bu Fenerbahçe’ye karşı bir meydan okuma mıdır ya da bizi cezalandırmanın ödüllendirilmesinin bir örneği midir? Bu değerlendirmeyi sizlere bırakıyorum.
Hangi takımların lehine, hangilerinin aleyhine ne yönde kararlar vermeleri gerektiğini mevcut sistemle hakemlerimize çok net mesaj olarak vermek son derece mümkündür.
Bu ödül ve ceza sisteminin, hakemleri dinlendirmenin veya atamaların, terfi etmelerin, VAR koordinatörü olarak ilan etmenin bir metadolojisi, algoritması, sistemi falan da yok. En azından bizim bildiğimiz kadarıyla yok.
Şimdi buradan hareketle birkaç hayali senaryo çizeceğim. Velev ki bunlar olsaydı…
1-Mesela atamaları geldiği zaman hangi hakemin iç saha, hangi hakemin dış saha hakemi olduğu dikkate alınıp; seyirci baskısından etkilenebilen hakemleri bazı takımların iç saha maçlarına, etkilenmeyen hakemleri de yine aynı takımların dış saha maçlarına verildiğini varsayalım. Velev ki…
Bununla beraber 2. örneğimize baktığımızda diyelim ki;
2-Herhangi bir takımın maçını kötü yöneten bir hakem ertesi hafta kolayca maç alıp, bir başka takımın maçını kötü yöneten hakemin ise haftalarca görev alamadığı bir ortam olduğunu var sayalım.
Sizce, bu şekilde hakemlere mesaj vermek mümkün müdür? Bana sorarsanız nettir. Bunların olduğunu var saydığınız bir ortamda bu iki senaryoya göre sizce futbol güven müessesi nasıl etkilenir?
Halbuki güven müessesesini mümkün olduğunca tesis edebilecek, şüpheye mahal bırakmayacak yöntemler mevcuttur.
‘Ben yaptım oldu’ zihniyeti yerine liyakat bazlı, performans kriterlerine dayalı, mantıklı bir puanlama ve istatistikler üzerinden atamalar yapılsa, bu kararlar en şeffaf şekilde herkesin bilgisine açık olsa güven müessesesi çok daha kuvvetli olmaz mı? Bu ortamı tesis etmek mümkün değil midir?
DOĞRU SİSTEM NASIL OLMALI?
Biz, göreve geldiğimiz günden itibaren ve bildiğiniz gibi öncesinde de her zaman bir konuya dikkat çektik; sporda adalet, eşitlik ve güven duygusunun sağlanmasının, fair play ve saygı ortamının tesis edilmesinin marka değeri açısından önemini defalarca işaret ettik. Maçlarda kazansak da kaybetsek de iyi de kötü de oynasak her ne olursa olsun bu konuya her daim özen gösterdik. Kazanırken güzel, kaybederken çirkin yüzümüz olmadı. Her zaman tek yüzümüz oldu. Daha net söyleyeyim; hiçbir zaman gizli ajandamız olmadı. Hiçbir zaman ayrıcalık istemeye ve imtiyaz yaratmaya teşebbüs etmedik. Maçlarımızda yaptıkları hatalar dolayısıyla hakemlere düdük astırma gibi bir gayretimiz olmadı. Bir kez dahi federasyonumuzu ve kurullarını, şartlar ne olursa olsun baskı altına almaya bu yönde lobi yapmaya tenezzül etmedik. Buna olaylı Galatasaray derbisi sonrası da dâhil olmak üzere. Bu yaklaşımı, duruş tarzını da zaaf olarak görenler var ama bu bizim tarzımız. Tüm kulüplere de sevgide ve saygıda kusur etmemeye özen gösterdik. Niye buna özen gösterdik? Niye zaman zaman duygu ve düşüncelerimizi yuttuk? Çünkü büyüyeceksek, düzeleceksek, gelişeceksek, adalet herkes için diyorsak bunu ancak hep birlikte, Türk futbol ailesi olarak bir arada yapabileceğimize inandık ve inanmaya devam ediyoruz. Bu yüzden bu duruşu sergiledik. Mütemadiyen Türk futbolunun ortak çıkarlarına dikkat çekmeye çalıştık. Son bir yıldır Türk futbolunun sürdürülemez finansal durumu, zayıflayan rekabet gücü, Avrupa ile aramızdaki makasın açılması, adil rekabetten uzak bir sistemle yönetilmesi gibi muhtelif yapısal sorunlar hakkında görüşlerimizi dile getirdik. Tüm bunların sonucu olarak da Türk futbolunun ve kulüplerin marka değerinin her geçen gün yıprandığını, marka değerinin azaldığını belirttik. Buradan çıkış yolu olarak da yapısal reform ve zihniyet değişikliğine ihtiyaç olduğunu her zaman vurguladık. Dolayısıyla arkadaşlar, futbolun tüm paydaşlarının hemfikir olduğu, ortak aklın hâkim olduğu, tüm paydaşların asgari müşterekte buluşabildiği, adil rekabetin ve güvenin sağlandığı bir ortam tesis edilmeden Türk futboluna sağlıklı bir gelecek inşa etmenin mümkün olamayacağı inancımı burada bir kez daha yinelemek isterim. Er ya da geç Türk futbolu adil rekabetin ve hakkaniyetin sağlandığı, toplumun genelinin vicdanen rahat olduğu, şüphe uyandırmayacak güven ortamına kavuşacaktır. Er ya da geç, bugün, yarın, öbür gün, orta vadede veya uzun vadede bu olacak. Çünkü Türkiye bu mevcut tabloyu hak etmiyor. Tercihen ya da mecburen, ama bir şekilde olacak.
KENDİNİ "FUTBOL TANRISI" GİBİ GÖREN ZİHNİYET VE YAPININ, EN ÖNEMLİ HEDEFİ HER ZAMAN FENERBAHÇE TAKIMI VE CAMİASI OLMUŞTUR
Bugün geldiğimiz noktada futbol üzerinden toplumumuzda büyük bir huzursuzluk, mutsuzluk, kutuplaşma, güvensizlik ve gerilim ortamı yaşanmaktadır. Sektörde, kendilerini kapalı kapılar ardında “futbol tanrısı” gibi gören, öyle zanneden belli bir zihniyetin ve yapının, geçmişten bugüne en önemli hedefi, her zaman Fenerbahçe takımı ve camiası olmuştur. 2006’da ve 2011’de Fenerbahçemize yaşatılanlar da benzer zihniyetlerin ürünüydü. Burada 2011 yılında FETÖ’nün yaptığını kastetmiyorum. O yapıldıktan sonra bundan istifade etmek isteyen, futbolun içindeki zihniyetten bahsediyorum ki o zaman futbolun içinde de FETÖ vardı. Tabii ben büyük resimden bahsediyorum. Bugün, burada hatırlamak zorunda oldukları ise Fenerbahçe tarihinin mücadelelerle dolu olduğudur. Kurulduğu günden itibaren her türlü saldırıya göğüs germeyi başaran, eski tarihte işgal güçlerine, yeni tarihte ise FETÖ’ye boyun eğmeyen, fırsat vermeyen Fenerbahçe; koşullar ne olursa olsun her daim hakkını koruyacak kuvvet ve kudrete sahiptir. Tarih, gerektiğinde Fenerbahçe için başkanından taraftarına, yöneticisinden çalışanına ve sporcusuna, tüm camianın omuz omuza, sabırla, inançla tüm zorluklarla mücadele ettiğinin örnekleriyle doludur. Bir kez daha vurgulamak istiyorum; Fenerbahçe’nin en büyük gücü ve kudreti sahip olduğu camiasından gelmektedir. Arkadaşlar, bu işler çocuk oyuncağı değil. Burada koca camiaların emeği, alın teri söz konusu. Ligleri takip eden milyonlarca taraftar, bu işe emek veren sporcular, teknik heyetler, yönetimler ve kocaman bir endüstri söz konusu. Futbol böyle 3-5 kişinin eline, lobisine oyuncak gibi bırakılıp bu şekilde ucuz operasyon ve hesaplarla, renklerin çıkarları gözetilerek yönetilecek bir alan hiç ama hiç değildir. Türk futbolu keyfi işleyişe sahip, lobilerin etkisinde olan yapıdan derhal arındırılarak, belirli bir sistemi, işleyişi ve şeffaflığı olan bir yapıya geçirilmelidir. Yoksa Merkez Hakem Kurulu başkanı istifa etmiş, başkası gelmiş bunlar önemli meseleler değildir. Adil bir düzeni hep birlikte inşa etmezsek giden MHK başkanı gibi, geleni de aynı odaklar belirleyecek ve yöneteceklerdir. Türk futbolunun tüm paydaşlarına, görev alan herkese net bir şekilde sesleniyorum: Şu an içinde bulunduğumuz noktada çözüm; yapısal reformları gerçekleştirerek taze kan ile çağın şartlarına uygun işleyen bir sistemi inşa etmektir. Aksi takdirde bu sistem sürdürülebilir değildir. “Kuvvetsiz adalet ve adaletsiz kuvvet iki büyük felakettir.” diye Fransız bir söz vardır. Bize göre Türk futbolu şu an sanki adaletsiz bir kuvvetin kontrolünde yönetilmektedir. Bu anlamda önümüzdeki dönemde yapılacak federasyon seçimleri çok büyük bir önem arz etmektedir. Bu seçimler güven ortamının yok olduğu vasatlığa itilmiş Türk futbolunun artık tepeden tırnağa yeniden yapılandırılması, kendini tekrar yaratması ve de geleceği için büyük bir fırsat teşkil etmektedir. Biz, Fenerbahçe Spor Kulübü yönetimi olarak sadece sportif başarı için burada değiliz, Türk sporuna katkı sağlamak için üzerimize düşen görev ne ise yapmaya da fazlasıyla hazırız.
112 YILDIR BU CAMİA, BİR VE BÜTÜN OLARAK NE YAPTIYSA, YİNE AYNISINI YAPMAYA DEVAM EDECEKTİR
Son olarak, tüm taraftarlarımız ve camiamıza da ayrı bir paragraf açıp seslenmek istiyorum. Bize bu sene eşsiz bir güç, kudret veren, en kötü günümüzde sabırla destekleyerek açık ara seyirci rekorları kıran büyük taraftarımız lütfen şundan emin olsunlar; çünkü pek çoğunuzun endişelendiğini, sabırsızlandığını ve kızdığını da biliyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu olarak sizlerle beraber, omuz omuza olduğumuz müddetçe camiamızın her türlü hakkını sonuna kadar savunur, her türlü engeli de aşabiliriz. Bizler, şampiyonluk potasından uzaklaşmış olmamıza rağmen Fenerbahçe’ye son haftalarda yapılan bu yaklaşımın arkasında yatan nedenleri sorguladığımızda ister istemez garip düşüncelere kapılıyoruz. Burada amacın, bu düzenin parçası olmayacak, bu çarpık düzene dikkat çekecek, değiştirmeye çalışacak Fenerbahçe’yi ve yönetimini yaralamak, güçsüz kılmak, itibarsızlaştırmak suretiyle taraftarlarımızla aramızda olan kuvvetli bağları yıpratmak olduğunu düşünüyoruz. Çok iyi biliyorlar ki Fenerbahçe, futbolda şu an bulunduğu durumdan kafasını yukarı kaldırdığında, engellenemez bir yükselişi ve maratonu başlayacak. Bizimle olan bütün dertleri de bu sebepten. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, biz doğru bildiğimiz yoldan yürümeye devam edeceğiz. 112 yıldır bu camia, bir ve bütün olarak ne yaptıysa, yine aynısını yapmaya devam edecektir. Çünkü burası Fenerbahçe Spor Kulübü’dür ve buranın çok derin bir mazisi vardır. Bugün sizlere yaşadıklarımız, son 4 haftayla ilgili görüşlerimiz, görüşlerimizi desteklemek amacıyla video görüntüleri gösterdik. Esas burada verdim mesaj, Türk futbolu bu düzen içinde gitmemelidir. Bu düzen sürdürebilir değildir. Bu şekilde gittiği sürece de futbola faydasından çok zararı olacaktır. İlerleyen zaman içinde rahatsız olduğumuz konular, mevzular, dengeler, ne derseniz deyin onlarla ilgili daha fazla veriler vererek, daha fazla literatür kullanarak açıklık getirmeye devam edeceğiz. Bunu belki basın toplantısı olarak yapmayacağız ama hiç –mışla –müşle değil, istatistiklerle, verilerle argümanlarımızı destekleyeceğiz. Çünkü bizim yaklaşım, çalışma modelimiz budur. Biz kimin sesi çok çıkarsa onun istediği olsun gibi bir konumda değiliz. O yüzden doğru bildiğimiz yoldan devam edeceğiz ve bunun da meyve vereceğinden zerre kadar şüphem yoktur.
BASIN MENSUPLARININ SORULARI YANITLANDI
-Videoda son 4 haftaya yer verilmiş ama ligin genelinde çok fazla hakem hataları olduğunu görüyoruz. Özellikle Kulüpler Birliği’nin yayınlamış olduğu bildiriye imza attığınız andan itibaren de büyük tepki topladınız. İyi niyetle atılmış bir imzaydı ama sonrasında daha çok hakem hatalarının olduğunu görüyoruz. Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in Trabzon maçından sonra ‘hakemler de hata yapabilir’ cümlesiyle buna dair mesaj verdiğini gördük. Bu bildiriye imza attığınızdan dolayı pişman mısınız? Bu bildirinin arkasında mısınız?
KULÜPLER BİRLİĞİ BİLDİRİSİNİN SONUNA KADAR ARKASINDAYIZ
"Hakem hataları ne bugün ilk, ne yarın son; mütemadiyen Türk futbolunun içinde realite olarak önümüze çıkmaktadır. VAR teknolojisinin kullanıldığı ortamda bu kadar hata yapılıyorsa, VAR’dan önce yapılan hataların ne kadarı basit, masum hatalar; ne kadarı bilerek yapılan hatalardır. Onu siz düşünün. Hakemler insandır. Herkes hata yapabilir. Bunu ilk söyleyen biziz. Her zaman söyleyen biziz. Bugüne kadar da hakem konularına hiçbir zaman girmedik. Yok efendim benim tacım verilmedi, yok bir pozisyonda penaltıydı; değildi. Ortalığı yangın yerine çeviren kulüpte değiliz. İmzamızın tamamen arkasındayız. Sonuna kadar arkasındayız. Sayın Fatih Terim’in yaptığı açıklamaya da katılmıyorum. Aslında biraz da kurnazlık yapılıyor. Kulüpler birliğinin açıklaması hakem hataları gibi bir açıklama değildi. O açıklama bir kulübü, talepleri ve feryan edişi neticesinde kamuoyu önünde hakemlerin cezalandırılması, hakemlere düdük astırılmasının ne gibi sonuçlara vesile olacağına dikkat çekmek içindi. Aksi takdirde hakem hataları her zaman olacaktır. Kimse ant içmedi, biz hakem hataları ile ilgili konuşmayacağız diye. Bu, yarın bir gün o takımın maçlarına hakemler çıktığı zaman neler düşüneceklerini, psikolojikmen nasıl bir baskı altında olabileceklerini düşünerek yapılmış bir açıklamaydı. Biliyorsunuz ki hakem hatalarından sonra, birkaç hafta sonra bir hakemin cezalandırılabildiğini görüyoruz. Çünkü maçlar verilmiyor. Çok enderdir, belki de ilk defa oluyor ki, MHK çıkıp bir kulübün talebi doğrultusunda hakemleri cezalandırdığını ifade ediyor. Ne hikmetse ayrılan MHK Başkanı da hep bir Galatasaray maçından sonra konuşma ihtiyacı duyuyor. Bununla beraber her bir kulüp, ya da 5-6 tanesi yaşadığı her hatadan sonra düdük astırsa, hakem kalır mı? Zaten sınırlı sayıda hakemlerimiz var. Dolayısıyla olay son derece bilerek; bilinçli bir şekilde çarpıtılmıştır."
-Semih bey de geçen gün konuşurken dedi ki, ‘Yusuf Namoğlu’nun gönderilişinde bizi kimse suçlamasın. Bizden kaynaklanmadığının bilinmesini istiyorum’ dedi. Trabzonspor’la ilgili olduğu da dün Yusuf Namoğlu’nun açıklamasından anlaşıldı. Fenerbahçe’nin federasyonda bir lobisi yok. Diğer kulüplerin lobisi var. Ufukta bir federasyon seçimi gözüküyor. Siz orada bir lobimi oluşturmaya çalışacaksınız, yoksa diğer kulüpleri lobisini önlemeye mi çalışacaksınız? Nasıl bir yapı düşünüyorsunuz?
TFF SEÇİMLERİ TÜRK FUTBOLUNUN GELECEĞİ AÇISINDAN MİHENK TAŞIDIR
"Trabzon maçından dolayı gönderildi demeyelim. ‘Trabzon maçındaki hata bardağı taşıran damla’ dedi. Ama başka türlü okumak isterseniz, hakemlere Trabzon maçlarında hata yapmayın mesajı da çıkabilir. Bizim lobimiz olmadığı söyleniyor. Hatta çok fazla efendi olduğumuz, daha fazla yumruğu masaya vurmamız gerektiği ifade ediliyor. Her zaman diyoruz, kimin sesi çok çıkıyorsa, onun istediği olacaksa zaten o sistemin içinde olmayacağımızı, olmadığımızı söylüyoruz. Son yaşadıklarımızdan sonra güvendiğimiz, inandığımız; bu sektörde tecrübesi olan insanlarla istişarelerde bulunduk. Buradan hep çıkan mesaj, senin de dediğin gibi ‘lobiniz yok.’ Aslında bu bizim dediklerimizin en güzel ispatı. Federasyona ne kadar çok insan sokarsan, federasyonun içine ne kadar çok hakim olursan o kadar hakkını koruyabilirsin. Zaten bu sistemin yozlaştığının en net örneğidir. Şu an her zaman da diyorum; büyük kulüplerde 3’er temsilcinin atanmasının yanlış olduğunu. Burada Fenerbahçe’yi temsil eden temsilcilerimiz var. Bildikleriniz; Sayın Servet Yardımcı, Sayın Nihat Özdemir, Sayın Mustafa Çağlar. Semih beyin ifade ettiği gibi ama onlar aslında doğruyu yaparak yanlış konumdalar. Onlar ilkesel davranıyorlar. Sorumlu oldukları alanlara bakıyorlar. Servet bey Avrupa’dan sorumlu.Nihat bey, yönetimden yönetime gidip geliyor. Doğrusu olan o."
"Seçimlerde ne yapacaksınız? Güzel bir soru. Seçimler gelecekle ilgili bir fırsattır. Şu aşamada sistemin parçası olup olmayacağımızı kararlaştırmamız lazım. Çünkü bize çok fazla bu yönde telkinde bulunuyor. Şahsen karşıyım. Yönetim kurulu olarak ne yaparız, bakarız. Belki de seçimlerde hiç oy bile vermeyebiliriz. Tek aday mı olacak, iki aday mı olacak? Bunlara bakarız. Şu geldiğimiz noktada bence bu seçimler Türk futbolunun geleceği açısından mihenk taşıdır. Size bugün ifade ettiğimiz konu hakem atamaları, cezalar, üzerinden formasını çıkaramayan federasyon üyelerinin kendi takımlarının çıkarları doğrultusunda yaptığı bazı eylemler… Bunun başka noktaları da var. Altyapılar. Altyapılara atanan hocalar. Altyapılara atanan hocaların hangi tarafı temsil ettikleri. Altyapıdaki yaş gruplarına göre yetenekli çocukları hangi kulüplere kanalize ettikleri… Burada da bir düzen var. Hepimiz çok iyi biliyoruz. Belki biz bunları gündeme getirdiğimiz için fayda sağlayacağız belki kendimize zarar sağlayacağız ama biz doğru bildiğimiz yoldan devam edeceğiz."
-2016’da bütün camiaların isyan etmeye başladığı yine bu şekilde biriken hakem hataları vardı. O süreç, bir Galatasaray-Trabzonspor maçında Deniz Ateş Bitnel’in hakemliği sonlanarak sonuçlandı. Sonra rahatlama oldu diyebiliriz. Yine birikim vardı ve yine Galatasaray-Trabzonspor maçında bu defa MHK başkanı değişerek bu süreç şimdilik sonlanmış gözüküyor. Siz bu değişimi nasıl yorumluyorsunuz? Çözüm olabileceğini düşünüyor musunuz? MHK’nın yeni sürecinde düzene ulaşması için nasıl bir değişiklik olmalı?
İSİMLERİN DEĞİŞMESİ İLE SIKINTILAR BELKİ AZALABİLİR AMA TAMAMEN DEĞİŞECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM
"2016’dan bir örnek verdin. Aslında son 10 seneye dönüp baktığımız zaman örneklerle bir tema, bir hikaye çıkıyor. Kimin maçında ne oldu işine girmeyelim. MHK başkanı değişmeliydi, değişti. Semih Bey 2 gün evvel, ‘Değişecek ama bunu bizden bilmeyin.’ dedi. MHK başkanının değişmesi bir çözüm müdür? İsimlerin değişmesi çözüm olacaksa çözümdür. Ama mevcut sistemde fark yaratabilmesi bence kolay değildir. MHK başkanı ne kadar bağımsızdır? Ne kadar kendi iradeleri ile karar almaktadırlar? Zira başkan ve kurulun performansından üstleri memnunlardı ki kamuoyu baskısı tavan yapana kadar istifa söz konusu olmadı. Bütün kamuoyu, otoriteler rahatsızken federasyondan performansları ile ilgili herhangi bir yorum yapılmadı. Dolayısıyla memnun olduklarını var sayıyorum. Dolayısıyla yeni gelecek kişinin ne kadar bağımsız olacağını, işlerini ne kadar özgür irade ile yapabileceğini bilmiyorum. Ama bugün isimlerin değişmesi ile sıkıntılar belki azalabilir ama tamamen değişeceğini hiç düşünmüyorum. Mesela bahsedilen muhtelif adaylar var. Bir tanesi var ki, isminin bile geçmesi abesle iştigal. Kendi yaptığı performansa, kendi dönemine, hem kuruldayken hem hakemken yaşadıklarına bakıldığında isminin bile geçmesi… Ama nedir? Lobiler var. Algı yönetimi var, pazarlama var. Tutarsa. İnşallah tutmaz."
-Bahsettiğiniz gibi kişilerden konuşunda çözüm bulunmuyor. Fikret Orman da, ‘Federasyonun kulüpleri yok, kulüplerin federasyonu var.’ demişti. Bu anlamda Kulüpler Birliği’nde bu söylediklerinizi konuşup yapısal bir sonuç almak üzerine çabanız oldu mu? Ayrıca dün itibarıyla İddia ihalesini mevcut federasyon başkanının dahil olduğu firmanın aldığından bahsedildi. Bu konuyla ilgili ne söylemek istersiniz?
İYİ LİDERLİK YAPMAK İÇİN TOPA GİRMEK GEREKİR
"Kulüpler Birliği’nde futbolun pek çok yapısal sorununu değerlendiriyoruz. Hakem konularıyla ilgili Fikret Bey’in enteresan görüşleri oldu. Hala değerlendirme aşamasında olduğu için burada ifade etmek istemiyorum ama Kulüpler Birliği’nde doğal olarak bütün yapısal sorunları konuştuğumuz için bu konuya da değiniliyor. Daha fazla değinilebilir. Mevcut başkanımız Sayın Yıldırım Demirören profil olarak baktığınızda başkanlık tarafında 8 yıl, federasyon tarafında 8 yıl. Türkiye’de bu kadar tecrübeli çok az insan var. Başkanlık için doğru bir profildir ama iyi bir liderlik yapmak için de topa girmek gerekir."
FUTBOL FEDERASYONU BAŞKANIYLA BU ŞİRKETİN SAHİPLİĞİNİ YAPAN AYNI AİLE BİLE OLMAMALIDIR
"İddia konusuna gelince, hangi açıdan bakarsan bak, futbol federasyonu başkanıyla bu şirketin sahipliğini yapan aynı kişi demiyorum aynı aile bile olmamalıdır. Dolayısıyla Yıldırım Bey de bu konuda kanaatimce en doğru olanı yapacaktır. Net cevap; devam etmemesi gerekir. İhale süreçlerinin onaylanması, devir teslim işlerinin yapılması aylarca sürecek bir süreçtir. Belki o süreçte içinde devam edebilir. Çünkü şurada seçimlere birkaç ay kaldı. Kısa cevap, bugünden itibaren devam etmemesi gerekir diye düşünüyorum. Ama başkanımız en doğrusunu bilir. Dünyanın başka bir yerinde devam etmesi mümkün değildir."
-Ligdeki puan durumunda, sıralamada hakemlerin etkisinin olduğunu düşünüyor musunuz? Salı günü Sayın Mustafa Cengiz bir basın toplantısı yaptı. ‘Değerli rakibim Serdar ve Tolga Ciğerci’yi almakla bizi 50 milyonluk liralık bir külfetten kurtardı’ dedi. Buna katılıyor musunuz?
SON 4 MAÇTA YAŞADIKLARIMIZA BAKTIĞIMIZ ZAMAN SIRALAMADA BİZİM DURUMUMUZU ETKİLEDİ
"Lig sıralaması ile ilgili kendi durumumuz hakkında konuşayım. Bugüne kadar zaten bilhassa VAR’dan önce, bilhassa sezonların ikinci yarısında liglerin dizayn edildiği herkes tarafından konuşulur. Ben kendi başkanlık dönemim için konuşayım. Demin de ifade ettiğim gibi kötü performansımızı biz kesinlikle hakemlerin kötü performansına bağlamıyoruz. Amma velakin diğer taraftan da ‘ligin başından beri kafaya oynasak acaba halimiz ne olurdu’ diye düşünmeden edemiyoruz. Ligin ikinci yarısını alırsak puan sıralamasında, şu son 4 maçta yaşadıklarımıza baktığımız zaman en azından bizim durumumuzu bir nebze etkiledi diyebilirim.
“Serdar Aziz ve Tolga Ciğerci konusuna gelecek olursak, Başkana teşekkürü biz borçluyuz. Başkan, nazik davranarak bize teşekkür etmiş ama esas teşekkürü biz borçluyuz. Zira Serdar Aziz, 28 yaşında ve aynı zamanda milli takım oyuncusu hem de çok karakterli. Kendisinin istenmediğini öğrendikten sonraki duruşu, gelen tüm tekliflere rağmen Fenerbahçe’ye transfer olmak için ısrar etmesi, takımdan ayrılırken benim görmek istediğim bir futbolcu profili çizerek hocasına teşekkür etmesi tam aradığımız profildi. Bir oyuncuyu bonservissiz bize gelmesine vesile olduğu için esas teşekkürü biz borçluyuz. Bu gibi başka oyuncuları varsa da onlarla da seve seve ilgileniriz. Diğer taraftan işin parasal kısmına gelince, Tolga Ciğerci bize bonservissiz geldi. Tıpkı Serdar Aziz gibi. Biz bugüne kadar Tolga’ya bir kuruş maaş ödemedik. Ne menajerine para verdik ki zaten bonservissiz geldi. Tolga sıhhatine kavuşacaktır. Dünyanın en iyi yerlerine yolladık. Çok ciddi bir programdı ve netice vermeye başlayan bir programdı. Çünkü bir evvelki takımda yanlış tedavi görmüştü. Bu yüzden hesaplı ve riskli bu ama mali bir risk değil. Ne kadroda yer alıyor ne de mali açıdan bir risk ama ben inanıyorum ki yeteneklerini hepimizin bildiği Tolga, nisan-mayıs ayında takımla çalışmaya başladıktan sonra önümüzdeki sezon bu vefanın da karşılığını verecektir. Çok aç ve mücadeleye hazırdır, olacaktır da. Serdar’ın da performansı ve konumu ortadadır. Dolayısıyla ben bir kez daha bu iki oyuncunun bize gelmesine vesile oldukları için Sayın Mustafa Cengiz’e teşekkür ediyorum.”
-MHK’nın bağımsız olması gerektiğini söylediniz. Bu yeni süreçte bir çalışma yapacak mısınız? Kulüpler Birliği olarak bir teklifiniz olacak mı? Zenit maçında da görüldü ki hakem müdahalesi olmadan takım iyi oynayabiliyor. Türkiye’de de yabancı hakem konusunda bir çalışma yapılabilir mi?
“Zenit maçında mükemmel bir hakem vardı. Bizim aleyhimize olan bir iki pozisyona ben tepki verdim ama eve gidip seyredince ‘nasıl görmüş’ dedim. Hakem konuşulmadığı zaman ne kadar keyifli oluyor, değil mi? O yüzden hakemi tebrik edelim. Yabancı hakeme muhtaç kalmak benim gönlümü yarar, acıtır. Ben milli düşüncelere hakim bir insanım. Neden biz yabancı hakem getiririz? Türkler olarak bu işi yapamazsak yabancı hakem getiririz. İnşallah o konuma gelmeyiz. Orta Doğu’da yabancı hakem var bazı ülkelerde. Ama Türkiye’nin futbol tarihi ve kültürü o kadar derin ki kendi içimizden hakemler çıkartabilmeliyiz. Çıkartacağımıza da inanıyorum ama sistem ne kadarının önünü açabiliyor? Keza altyapıdan da oyuncu çıkartamıyoruz. En az oyuncu çıkartan ülkeyiz. Ama altyapıda oyuncular var. 13, 14, 15, 16 yaş gruplarında müthiş oyuncular var. Niye bu futbolcular meyve veremiyor? Sistemi sorgulamak lazım. İnşallah muhtaç kalmayız öyle bir şeye. Ben şahsen karşı olurum.”
GÜVEN ORTAMI YENİDEN TESİS EDİLMELİ
“MHK ile ilgili bir çalışmamız yok ama birkaç önerim vardı. Burada sistemin güvenilirliğini test etmek için federasyonla kulüplerin çok daha fazla bir araya gelmesi lazım. Çok daha istişare içinde olması lazım. Sonuçta federasyon bizim için çalışmalı, biz federasyon için değil. Bizler futbolun en önemli paydaşlarıyız. Bizim yarattığımız değerden federasyon işlerini yürütür. Maddi açıdan ve gelirler açısından baktığımız zaman. Ben MHK bağımsızdan öte çok orta vadede liglerin sahibinin Kulüpler Birliği olmasına inanan biriyim. Dolayısıyla, güven ortamını tesis etmek çok da zor değil, yeter ki daha fazla istişare olsun. Herkes katma değer yaratacağı alanları ve sorumluluğu bilerek o yönde çalışsın. Ama bugün ondan biraz uzaktayız. Futbol; herkesin, herkesin demeyeyim de, büyük kitlelerin günlük hayatını etkileyen bir unsur. Buraya gelen, harçlık biriktirip bilet alan gençler, kredi çekerek kombine alan insanlar, kulübüne destek olmak için forma alanlar, katkı sağlayanlar, niye daha şeffaf ve adil bir sistemi hak etmiyor? Bizim neyimiz eksik? Nasıl oluyor da üç beş tane kanaat önderi karar veren insanları, o mercide olan insanları istedikleri gibi etkileyerek onu parlat, bunu yıprat bir şekilde yön verebiliyor? Bu anlaşılacak bir şey değil. Ama çok uzun devam edeceğini de sanmıyorum.”
-Ödül ve cezayla yönlendirme konusundaki sözlerinizin bu toplantının en önemli noktalarından biri olduğunu düşünüyorum. Ligin ilk yarısında oynanan Galatasaray-Konyaspor maçının ardından, bir MHK açıklaması yapıldı ve Hüseyin Göçek’in 4 hafta dinlendirileceği kamuoyuna duyuruldu. Az önce dört farklı hakemin yönettiği dört tane maç izledik. Dört hakemin de Fenerbahçe aleyhine bariz hatalar yaptığını gördük. Bu hakemlerin ne kadar dinlendirileceği ile ilgili kamuoyuna herhangi bir bilgilendirme yapılmadı. Sizin bu konuda bilginiz var mı? MHK’nın Cuma akşamından bu yana Alper Ulusoy ile ilgili bir açıklama yapması gerekmez miydi?
"Bu konuda bir bilgim yok. Zaten bildiriyi de o yüzden yayınladık. Ya hiç açıklama yapmazsın ve insanlar zaman içinde farkına varırlar ya da hepsi için açıklama yaparsın. Keyfi dediğim sistem de bu. Herhangi bir metodolojiye ve algoritmaya başlı olmayan sistemden kastettiğim bu. Geçen sene verilerine göre, yanılmıyorsam hakemlerin 250-500 bin lira arasında gelirleri olmuş. İnternete girerseniz görebilirsiniz. Hakemler belli bir maaş alıyorlar. Bir de her yönettikleri maç başına göre para alıyorlar. Şimdi bu hatırı sayılır bir rakam. Eskiden hakemlerin meslekleri vardı. Şimdi yok ve meslekleri hakemlik. Bir takıma karşı x muameleyi yaptığın takdirde maç alamayacağın dolayısıyla da maddi gelirler sağlayamayacağını düşünün. Bu mesajlar da ince ince verildiği zaman hakemler de ister istemez etkileniyor. Biz de performans kriterlerine göre, istatistiğe ve metodolojiye bağlı olsun. Bunları web sitesinde de yayınlayın ki herkes rahat etsin. Bugün dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Hollanda’da bir maçta VAR kararıyla verilen bir hakem kararından sonra ki konuşmalar da yayınlanmış. Herkes rahat etmiş. Bu Türkiye’de olabilir mi? Neden olmasın? Sayın Başkan ayrılırken mevzuata göre mümkün olmayacağını söyledi ama Hollanda’da mümkünse Türkiye’de de olabilir. Bunların üstünden çalışmamız lazım. Ne kadar açıklık ne kadar şeffaflık o kadar güven.
-Yusuf Namoğlu’nun istifasının ardından sıkça konuşulan bir isim var: Kuddusi Müftüoğlu. Fenerbahçe, bu isme nasıl bakıyor? Bir de Video Hakem ile ilgili izlediğimiz görüntülere bakıldığı zaman sistemin Fenerbahçe’ye çok yardımcı olmadığını veya de sizin çok memnun olmadığınız gözüküyor. VAR sisteminin devamlı olmasını istiyor musunuz?
“Var sisteminin devamını %100 istiyoruz. VAR sistemi geldiği için çok memnunuz. Bebeklik aşamasında bazı sıkıntılar da yaşanıyor. Zaten bize seminer verdikleri zaman en az 100 maç demişlerdi, Türkiye’de biraz daha uzun sürüyor yerleşmesi. Ve VAR ile pek çok hakem hatasının da azaltıldığını görmek mümkün. Önemli olan niyet! İyi niyetle teknolojiyi kullanırsan maksimum fayda sağlarsın. Kesinlikle ve kesinlikle devam etmeli ki kimler getirdiyse de Allah razı olsun onlardan. Bunun başında Kulüpler Birliği başkanlığı yaptığı dönemde Göksel Gümüşdağ vardır, buna vesile olmuştur. Ama dediğim gibi niyet önemli. Bu sefer çok daha farklı bir durum söz konusu. Çünkü hatayı bilerek ve masumane hatalar yaptığınız zaman milyonların gözü önünde yapıyorsunuz. Bunu riske ederken belki kariyerinizi de riske ediyorsunuz. Semih Bey’in dediği gibi acaba ne tavizler verilebiliyor ki insanlar bu kadar rahat bir şekilde riske edebiliyorlar. İkinci sorunuz, Kuddusi Müftüoğlu ile ilgiliydi. Şimdi ben burada bir şey söyleyeceğim, söylediğimin tersi olacak. Onun için konuya girmek istemiyorum ama net bir şekilde performansına ve geçmişte yaşanılan olaylara baktığınız zaman bize göre kesinlikle doğru isim değildir. Hatta bu yaşadığımız sıkıntıları daha da derinleştirebilecek bir adaydır. Biz, bugün burada sizlere şikayetlerimizi, endişelerimizi, kaygılarımızı söylerken ve anlatırken bunu bir rest çekme olarak değil, saygısızlık olarak değil ama futbolun en önemli değerlerinden biri olan kulübün, en önemli paydaşlarından olan birinin çok ciddi uyarıları olarak ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. O yüzden burada böyle bir rahatsızlık varsa ya da böyle bir niyet varsa en azından gelip danışmaları çok doğru olur diye düşünüyorum. Ama umarım o yönde gitmeyeceklerdir.”
BİZ DOĞRU OLANI YAPMAYA, MÜCADELEMİZİ VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
-Futbolda yeni bir yapılanma ve yeni bir sistemin gerekliliğinden bahsettiniz. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı seçimleri için bu görevi layıkıyla yapabilecek, liderliğine güvendiğiniz somut olarak söyleyebileceğiniz isim(ler) var mı? İkincisi, bu sistem böyle devam ettiği sürece federasyon seçimlerinde beklenmedik bir sonuç çıkması durumda ve bu sistemin böyle kötü bir şekilde devam etmesi halinde Ali Koç ve Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu olarak tavrınız ne olacak?
“Ben, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak burada bir aday ismi zikretmem. Kalbimin içinde yatan isimler de var, yapabileceğine inandığım. Bazılarını da tanımıyorum, çok az tanıyorum. Çünkü ben de artık düşünmeye başladım ama biz burada bir yorum yapacaksak Yönetim Kurulu ile istişare edip o şekilde bir isim belirtmek gerekir diye düşünüyorum. Onun için o topa şu an girmeyelim. Bunu da aramızda istişare etmedik. Bu sistem devam ederse ne yapacağız? Biz, doğru bildiklerimizi yapmaya devam edeceğiz. Ama genel toplum ne yapacak, sadece Fenerbahçe camiası değil? Toplum, vicdanen temiz, iyi insanlar istiyor. Her yerde olduğu gibi futbolda da istiyor. Dolayısıyla biz doğru olanı yapmaya, mücadelemizi vermeye devam edeceğiz. Hayat zor, biz de zoru severiz. Ama zoru da başarırız. O yüzden az önce ifade ettiğim ortamı inşallah en kısa zamanda hep beraber tesis ederiz. Bu anlamda sizlere de çok büyük vazife düşüyor.”
-Konyaspor maçı öncesinde Fenerbahçe taraftarı bir yürüyüş organize etti. Bu yürüyüşe Başkan ve Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu olarak bir katılım sağlayacak mısınız?
“Hayır, biz katılmayacağız. Bu taraftarlarımızın organize ettiği bir yürüyüştür. Taraftarlarımız da kurallara, kanunlara riayet ederek ki en doğal demokratik haklarıdır, tepki vermek. Ama şunu söylemek istiyorum; Başkan ve yönetici olmasaydım, taraftar konumunda olmasaydım ben katılırdım. Çünkü biz Fenerbahçe camiası olarak bu filmleri çok gördük. 2006 yılındaki Denizli maçını hatırlayın! O maçın olması, yaşanması, tamamlanması söz konusu bile olamaz.
-Süper Lig maçlarını yönetecek hakemler belli ve bu hakemlerin maçlardaki performansları da ortada. Türkiye’nin en iyi hakemi olarak gösterilen Cüneyt Çakır’ın Fenerbahçe maçlarında çaldığı düdükler de ortada. Siz, bu ligin bu hakemlerle sonuna kadar devam edeceğini düşünüyor musunuz? Aynı hatalar tekrarlandığında nasıl bir tepkiniz olacak?
“Herhalde şu sorduğun soru her sezon 3-5 kez soruluyordur. ‘Bu lig bu hakemlerle devam edecek mi?’ Edecek tabii. Elimizdeki malzeme bu ise devam edecek. Tepkimiz de az önce ifade ettiğim gibi olacak. Bu yaz Dünya Kupası’nı takip ettim. Futbolun en üst seviyesindeki insanlarla maç seyrediyorum. Seyrettiğimiz maçlardan bir tanesini de Sayın Cüneyt Çakır yönetiyor. Hani, ‘insanın ismi çıkacağına canı çıksın’ demişler ya… Maç izlerken bana sordular; ‘Niye bu hakemin uluslararası performansı mükemmel ama Türkiye’deki performansı bir felaket?’ Sınırları aşmış bu imajı diyelim.”
“Hepinize çok teşekkür ediyorum. Buraya ayırdığınız zaman için de teşekkür ediyorum. İnşallah hep beraber bu günlerin üstesinden geliriz. Daha güzel şeyleri konuşacağımız bir dünyayı hep beraber tesis edelim. Sağ olun, var olun, kendinize iyi bakın.”
https://www.fenerbahce.org/detay.asp?ContentID=63594 (https://www.fenerbahce.org/detay.asp?ContentID=63594)
-
Mhk'nin başına Galatasaray kongre üyesi getirmişler. Üyelerden biri de otobüs kurşunlandığı zaman kurşun değil taş diyen, Braga maçından sonra ivan bebek denen dümbüğün çok iyi maç yönettiğini söyleyen bir şerefsiz. Ali Koç'un konuşmasının ertesi günü dalga geçer gibi yaptıklarına bak. Yönetim hâlâ Finlandiya'da olduğumuzu falan sanıyor herhalde, Ali Koç'un nüfuzunu kullanıp bu rezilliğe engel olması ne kadar zor olacaktı sanki.
-
FBTV’de Alex var, Konya’ya attığı golleri gösterdiler, Semih bağlandı canlı yayına.
İnşallah bu akşam net bir skorla kazanırız ve yıllardır üzerimizde dolaşan kara bulutların dağılmaya başladığı maç olur bu maç.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Bugün Skrtel Konya için oynamaya gelmiş. Başka ne yapabilir bilemedim.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
İkinci yarı başladı, 5 hafta daha geçti. Takım hala küme düşme hattında. Haftaya da muhtemelen evire çevire bir mağlubiyet daha alırız.
Biz 10 kişi kaldığımızda rakip eze eze atıyor, yeniyor, rakip 10 kişi kalınca bir bok farketmiyor.
Ha gayret Ali başkan Fenerbahçe tarihine geçeceksin.
-
Sadık'ın golde yediği çalım inanılmaz acemiceydi. Top karşılama ve ilk müdahale konusunda iyi ancak dönen her oyuncu sıkıntı çıkartır. Yüzü dönük hızlı oyunculara karşı göze çarpan defoları var ki bu kontra ataklarda canımızı sıkabilir.
Bugün takımı hiç ama hiç beğenmedim ben. Ersun Hocanın hamleleri de çok yanlıştı. Slimani hiçbir şey yapamasa sürekli yerli yersiz faul yaparak AMK hücumların. 90 Dk Nasıl oyunda kalabildi anlamış değilim.
10 kişi kalan takımı koca 45 Dk gol atamadan yenememek büyük bir beceriksizlik.
Gelelim değişikliklere. Zajc tam oyuna ısınmışken sürekli 3. Bölgede iken neden çıkartılır anlayamadım. Rakip zaten 10 kişi Topal neden çıkmaz? Çıkart Topal ve Slimani'yi al Ayew ve Frey'i
-
Rakip 10 kişi kaldıktan sonra gelen kaza golüne rağmen ilk yarı biterken bulduğumuz gol sonrasında kos koca 2. yarıda gol atamamak, hem de BJK deplasmanı öncesi, tam bir ahmaklık ve beceriksizlik...
-
Bu takım insanı futboldan değil hayattan soğutur. Ersun Yanal da garip tercihler yapmaya başladı, gerçi şu durumda Klopp bile takımı ileriye götüremez. Oynadıkları şey futbol yerine her şeye benzeyen odun sürüsü var elde.
Torpilli kazmalar Volkan ve Topal'ın her maç oynaması midemi bulandırıyor. Hasan çöpünün rakibin sırtına çarptırdığı ortalardan, ilerideki öküzün kafasının tepesiyle dışarı attığı toplardan tiksiniyorum. Yine dipte kaldığınız yetmiyor bir kırmızı karttan sonra pişmiş kelle gibi sırıtan o sinsiyi sevindiriyorsunuz. Yenilmediği için bu kirli düzende teknik direktörlük yapmak istemiyorum demesine de gerek kalmadı.
Sadece 3-4 dakika boyunca bild golün incelendiği bir yarıda toplam 4 dakika uzatma verilmesi komedisini de es geçmeyeyim, sümsük yönetimin pasifliğine yakışan cevaplardan biri oldu.
-
Slimaniye 90 dakika sabreden hocanın hocalığını sorgulamak gerek.
Haftaya Beşiktaş mağlubiyetiyle beraber 16ncı sıraya geri dönüş yaparız.
-
Slimani'yi -bırakın 90 dakika sahada tutmayı- herhangi bir gerekçe ile kadroya alan hoca, iyi bir hoca değildir.
Kaçırmasından filan geçtim artık... Aptalca düştüğü off-sayt'lar ve ondan da beteri tam takım baskıyı kurmuş iken elleri ve kollarıyla sebep olduğu hücum fauller hem olgunlaşmak üzere olan atakları sona erdiriyor, hem takımın ve tribünlerin enerjisini tüketiyor.
Yönetim devre arası sözünde durmayıp, yeni bir santrfor alamamış olabilir. Seni Slimani'ye muhtaç etmiş olabilir. Ama oynatma be güzelim. Oynatmamak senin elinde... Alma kadroya... Alırsan senin de iki gün sonra yuhalanman kaçınılmaz... Volkan'da ne yazık ki kaledeki Slimani...
Skrittel anladığım kadarıyla kafasından Fenerbahçe'yi silmiş; aklı Juventus'tan geldiği rivayet edilen teklifte... Yoksa bugün içine Roman kaçmış gibi oynamazdı.
-
Futbol takımı ile alakalı maalesef artık yorum dahi yapamıyorum . Ne desek boş şu an ki görüntüde .
Artık hiç de bişeye şaşıramıyorum. Tüm bu yaşananlar o kadar olağan geliyor ki artık . En kötüsü de bu belki de
-
Tekrar krize girdik. Geçen hafta ve bu hafta kazanmış olmalıydık ki düze çıkalım.
Maalesef belli olduki, sezon sonuna kadar bu devam edecek.
Oyuncu değişikliklerinde Moses ve Zajc'ın çıkması bence yanlıştı.
Zajc'ı beğendim. İnşallah devamında da iyi olur.
Slimani için konuşulacak birşey yok.
Soldado sakatlık yada cezalı olmazsa oynayacak tek adam.
-
Slimani yerine Ayew'le çıkmalıydık.Ayew'i beğenmememe rağmen.
-
"Fenerbahçe’de Islam Slimani, Konyaspor karşısında girdiği 12 ikili mücadelenin sadece 1’ini kazanırken hiç isabetli şut atamadı.
Slimani 6 hava topunun 5’ini kaybederken 5 kez de ofsayta düştü."
-
"Fenerbahçe’de Islam Slimani, Konyaspor karşısında girdiği 12 ikili mücadelenin sadece 1’ini kazanırken hiç isabetli şut atamadı.
Slimani 6 hava topunun 5’ini kaybederken 5 kez de ofsayta düştü."
Yaptığı hücum fauller de cabası... Ki bir çoğu gereksiz faul idi ve rakip yerine kendi elimizle kesmiş olduk kendi atağımızı... Bir defasında da Moses'ın kafa vuruşuna engel oldu; rakip stoper yerine savunma yaptı. Düşünün faciayı... 10 kişi oynayan Konya değil, biz idik.
Tekrar ediyorum: Hangi gerekçeyle olursa olsun, Slimani'den bir şey bekleyen ve uman futbolu bilmiyordur, futbolun zır cahilidir. Adı isterse Guardiola olsun. Zerre fark etmez.
-
Skrittel'in Türkiye kupasında Ümraniye maçında gördüğü kırmızıdan sonra bu maçta da, daha ilk dakikalar kırmızılık bir faul yapması ve sarıyla kurtulması... Sonra yenilen golde topu kaptırıp Konya atağını başlatan olması... Sonra kendi kalesine gönderdiği kafa vuruşu... Maşallah dedik ya, sargılı kafa ile oynadığı maçta... Üç gün yaşamadı. Belli ki bol bol kırmızı görüp, maçlara çıkmak istemiyor.
-
Ben Skertel'in kaliteli bir defans oyuncusu olduğunu düşünmüyorum. Özellikle Juventus adı falan geçiyor. Gülüp geçiyorum.
-
Arkadaşlar facebookta Uche adında bir Fenerbahçe grubu var. Kimdir nedir bilen var mı?
Sürekli Aziz Yıldırım’ı ve Aykut Kocaman’ı övüp şu anki başkan ve teknik direktörü bu ikisiyle kıyaslıyorlar. Aziz başkanı ben de severim, yaptıkları için (özellikle 2008 yazına kadar) teşekkür ederim ama kulüp ekonomik olarak batmak üzereyse bunun en büyük sorumlusu da kendisidir. Her şeyi Fenerbahçe için yaptı kabul ama kulüpte para yokken gereksiz masraflı oyuncular alındı. Diğer kulüpler biz batmak üzereyiz derken bizim taraftar bu transferleri görüp hepinizi satın alırız diyordu. Sonuç ortada.
Aykut Kocaman konusuna ise ne desem bilmiyorum. 4 sene bu kulüpte kalıp 120 milyon dolara yakın bonservise para verdirip sadece 1 şampiyonluk getirdi. (onu da beğenmediği Alex getirdi.) Bize büyük takım gibi oynatmayı unutturdu. Bu oyunculardan ciddi şekilde kurtulmadan da tekrar eskisi gibi oynayacağımızı düşünmüyorum.
Aykut bir Fenerbahçe efsanesiydi ama onun oynadığı 8 sezonda gelen sadece 2 şampiyonluk var. Kulüp her yaz döneminde transfer şampiyonu olurdu. Yorumcular dalga geçerdi artık. Transfer şampiyonu olmakla lig şampiyonu olmak farklıdır diye. Her yıl kadro dışı bırakılan oyuncular gazetelerin sayfalarını süslerdi. Takımda gruplaşma denen bir kavram ortaya çıkmıştı. Tanju Çolak’ın şu açıklamalarına bakın:
https://www.youtube.com/watch?v=e128oJMZrcc (https://www.youtube.com/watch?v=e128oJMZrcc)
-
Her zaman burada yazdığım şeyi tekrar yazacağım. Bu takımda Mehmet Topal orta saha oynadıkça ne yazık ki iyi futbol oynayamayız. Bu adam 10 maçta 1 gol veya asist yapıyor diye iyi oynadığını düşünenler var. Bir kere aynı Aykut Kocaman gibi çok büyük bir basın lobisi var. Şu adamı kesin diyen yorumcu sayısı çok az.
İleriye atak yapamaz, ver kaç yapamaz, adam geçemez, orta açamaz, verdiği pasın şiddetini ayarlayamaz. Bu adam 7 yıldır bizde oynuyor. Lütfen şu adamı takımdan kesin artık.
-
Arkadaşlar facebookta Uche adında bir Fenerbahçe grubu var. Kimdir nedir bilen var mı?
Sürekli Aziz Yıldırım’ı ve Aykut Kocaman’ı övüp şu anki başkan ve teknik direktörü bu ikisiyle kıyaslıyorlar. Aziz başkanı ben de severim, yaptıkları için (özellikle 2008 yazına kadar) teşekkür ederim ama kulüp ekonomik olarak batmak üzereyse bunun en büyük sorumlusu da kendisidir. Her şeyi Fenerbahçe için yaptı kabul ama kulüpte para yokken gereksiz masraflı oyuncular alındı. Diğer kulüpler biz batmak üzereyiz derken bizim taraftar bu transferleri görüp hepinizi satın alırız diyordu. Sonuç ortada.
Aykut Kocaman konusuna ise ne desem bilmiyorum. 4 sene bu kulüpte kalıp 120 milyon dolara yakın bonservise para verdirip sadece 1 şampiyonluk getirdi. (onu da beğenmediği Alex getirdi.) Bize büyük takım gibi oynatmayı unutturdu. Bu oyunculardan ciddi şekilde kurtulmadan da tekrar eskisi gibi oynayacağımızı düşünmüyorum.
Aykut bir Fenerbahçe efsanesiydi ama onun oynadığı 8 sezonda gelen sadece 2 şampiyonluk var. Kulüp her yaz döneminde transfer şampiyonu olurdu. Yorumcular dalga geçerdi artık. Transfer şampiyonu olmakla lig şampiyonu olmak farklıdır diye. Her yıl kadro dışı bırakılan oyuncular gazetelerin sayfalarını süslerdi. Takımda gruplaşma denen bir kavram ortaya çıkmıştı. Tanju Çolak’ın şu açıklamalarına bakın:
https://www.youtube.com/watch?v=e128oJMZrcc (https://www.youtube.com/watch?v=e128oJMZrcc)
Benim Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman ve Ali Koç hakkındaki düşüncelerimi burada herkes bilir. Ama Tanju da açıklamaları dikkate alınıp ona göre hareket edilecek birisi değil bence. Videoyu daha önce de seyretmiştim, o yılları hatırlayan herkesin çok net görüp bildiği şeyler zaten. Kaç sene önceki konunun tekrar gündeme gelmesi de enteresan.
-
Soldado'nun ciddi şekilde uyarılması ve oyun içindeki gereksiz çıkışlarına bir son vermesi gerekiyor.
Kredimiz son derece az.Özellikle iç sahadaki maçlarımızı kazanmamız şart.
Slimani ve Frey çöp bile değiller.Deli danalar gibi koşmaktan başka bildikleri bir şey yok.
Soldado'nun gol yollarındaki etkinliği bizim için hayati önem taşıyor.
Uyarılma konusu Skrtel içinde geçerli bu arada.
-
Benim artık yüreğim kaldırmıyor lanet olsun böyle yönetime,sportif direktöre,bir tane doğru değişiklik yapamayan hocaya ve şerefsizler ordusu,takımını satan futbolcu müsveddelerine. Allah hepsinin belasını versin.
-
Düşünün gerisini... 90 dakika oyunda kalan adam, rakip stoperler yerine Moses'ın topuna girip, vuruşuna engel oldu.
En büyük günahkar, Slimani'yi alanlar, ikincisi de oynatanlardır. Bugüne bakın siz...
Bize Slimani'yi hangi şartta olursa olsun, ilk 18'lik kadroya almayacak bir hoca lazım. Ona forma veren Fenerbahçe'ye hainlik ediyor demektir.
Turnusol kâğıdı niyetine bir ölçü...
Fernandao'yu iki buçuk milyona satıp, Slimani'yi dört buçuğa kiralayanlar mı Fenerbahçe'nin bütçesini düşünüyor?
(https://images9.engageya.com/80/c2/website_123739/89/eb/29/superfb.com.20190216_5F2_5F34980047_5F41745061_2_176300_2.jpg)
-
Bu bütçe konusunu benim aklım almıyor. Oyuncuya verilen parada sorun yok ama alınan verilen bonservis önemliymiş sanırım. Yani 5 milyon maaş verebilirsin ama sattığının üstünde alamazsın öyle mi ?
-
Bu bütçe konusunu benim aklım almıyor. Oyuncuya verilen parada sorun yok ama alınan verilen bonservis önemliymiş sanırım. Yani 5 milyon maaş verebilirsin ama sattığının üstünde alamazsın öyle mi ?
Maaş bütçesiyle ilgili de bir kısıtlama var bildiğim kadarıyla ama o daha karmaşık pek çözemedim
-
Bize Slimani'yi hangi şartta olursa olsun, ilk 18'lik kadroya almayacak bir hoca lazım. Ona forma veren Fenerbahçe'ye hainlik ediyor demektir. ...
Kesinlikle katılıyorum.
Hadi transferine sebep olanları bir şekilde anlarım. Eski performansı, şusu, busu... amenna, kabul edebilirim.
Ama geldiği günden beridir sergilediği görüntü nedir Allah aşkına? Bir maç değil, iki maç değil. Hala bu adamdan medet bekleyip forma veren haindir, başka izahı yok. Fenerbahçe'nin birçok alt takımı var. Alın kardeşim herhangi bir sanrafor'u. Slimani'ye gösterilen sabır ona gösterilse inanın bundan çok daha iyi olurdu.
-
Rize kadar olamadık. İlk devre 17 maçta 1 galibiyetleri vardı. İkinci devre 6 maçta 5 galibiyet aldı adamlar.
Haftaya bakalım nasıl yenicez onları.
-
Silimani konusunda herkesle hem fikirim ama şunu da unutmamak lazım Silimani yerine Frey mi oynayacak. Soldado yoksa ortada başka da bir alternatif yok. Takımda başka santrfor yok malesef. Ben o yüzden Silimaniyi oynatan da çok suç bulamıyorum.
-
(https://pbs.twimg.com/media/D0PMHxuXQAAqNAj.png:large)
Türkiye'nin en büyük 2. derbisine çıkacağız akşama.
Beşiktaş'la yaptığımız son 31 resmi maçın bilançosu:
Galibiyet:18
Mağlubiyet:6
Beraberlik:7
-
Bizimkiler hala küme düşmemeye oynayan bir takım olduklarının farkında değil
Hala sene başıymış da büyük takım edalarında hovarda puanlar kaybetmek önemli değilmiş gibiler.
Kapasiteleri çok daha fazlasına müsaade etmez belki ama mücadeleleri çok daha fazlasını gerektiriyor. Küme düşme hattındaki takımların çoğuna ikili averajı da verdik. Beşiktaş, başakşehir kim varsa üç puan gerekiyor bize. Ezik ezik oynayıp 1 puana yatarlarsa yenilir döneriz eve yine.
İkinci yarının 1/3'ü bitmiş ve hala küme düşme hattındayız. 6,5 milyon euroya aldıkları adam da ne boka yaradı henüz anlayabilmiş değilim. Milletin aldıkları adamlar galibiyet ve puanlar getiriyor.
Kendi sahamızda 10 kişi kalmış konyayı yenmeyi başaramadık ama Kayseri deplasmanda yeniverdi. Ankaragücü yine yendi. Rize kaç haftadır yeniyor. Bizimkiler hala küme düşme ciddiyetinde değiller hala, dehşete kapılıyorum.
-
Aynen.
Ne olduğunu hala anlayamama gibi bir durum var evet.
Allah korusun ama bu maç ve arkasından Rize maçında olumsuz bir sonuç olursa taraftarın artık sabrı taşacak.
Tribünlerin de artık bir ağırlığını koyması zamanı geldi de geçiyor bence.
Sadece maçı izlemek, tribünleri doldurmak görevini tam yapmış olmak anlamına gelmiyor.
Şiddet olmadan en ağır şekilde tepkiyi koymak lazım.
-
Ben bu dönemde takıma tepki koymanın doğru olduğunu ve bir faydasının olavağını düşünmüyorum. Bu saatten sonra ne olacağımız bu kadroya bağlı. Sanki 10. sıraya düşüp şampiyonluk şansını kaçırmışız habasından çıkmak lazım. Önce ligdeki durumu sağlamlaştıralım ondan sonra yönetime de kadroda olmaması gerekenlere de tepki verilir.
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Neden Volkan?Nicin Volkan?
-
Jailson'un 11'de olmaması büyük hata.
-
Neden Volkan?Nicin Volkan?
Kadroyu gördüğümden beri kendime bu soruyu soruyorum ama bir türlü cevabını bulamıyorum...
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Volkan ve Harun'u aynı anda oynatma hakkımız olsa sonuç yine bu olurdu şu dakikalarda.
-
Bu maç çok farklı yerlere gidebilir Beşiktaş üstümüze gelirse. 4 5 falan yani abartmıyorum
-
Bu maç çok farklı yerlere gidebilir Beşiktaş üstümüze gelirse. 4 5 falan yani abartmıyorum
Daha farklı neresi var ?
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Daha farklı neresi var ?
Sent from my iPhone using Tapatalk
İşte 4 5 6 falan :) Beşiktaşlı taraftarlar sevinç gözyaşı döküyorlar. Asırda 1 olur böyle maç yaşattı bize bu yönetim hoca futboldu grubu tebrikler olsun. Aziz'e Nasıl Bravo Büyük Başkan dediyse Aliye aynen iletiyorum bunu
-
Bildik kelimelerle anlatamıyorum sıkıntımı.
Mümkün değil ama Ali Koç bu akşam bıraksa, Aziz geri dönse kabülümdür.
Hala aynı nefreti duymama rağmen.
Şu dakka başka kurtuluş reçetemiz yok.
-
Küme düşme korkusu yaşayacağımız hiç aklıma gelmezdi.
Tebrikler büyük başkan.
-
Aha 3-3
-
3-3'ten sonra tonla gol kaçırdık maalesef, 4. gol gelse efsane olacaktı.
-
Bu nasıl bir maç yahu!😊
-
3-3 :D Adamlar neye uğradığını şaşırdılar :D
İlk yarının sonunda yapılan basit hata sonucu yenilen gol olmasa tarihi bir galibiyet alabilirdik.
Yine Valbuena farkı.
-
Fenerbahçe'ye Fenerbahçe taraftarı istediğini der de, rakip takım taraftarı diyemez, derse alır cevabını.
-
Fenerbahçe'ye Fenerbahçe taraftarı istediğini der de, rakip takım taraftarı diyemez, derse alır cevabını.
Fenerbahçe adamın.......
-
4 5 6 olacak maçtı yazdım da zaten ama 4-3ü ah Fenerbahçe'm ne yücesin be
-
Skor 4-5-6 olabilir miydi?
Olabilirdi.
Ya olsaydı.Bizim için sonun başlangıcı olabilirdi.
Allah korudu.Şükürler olsun.
-
Beraberliğe sevinecek değilim ama 3-0'dan geri dönüş yaptığımız ve galibiyeti kaçırdığımız bir yarı oynadıktan sonra üzülmek olmaz.
3-3'e geldikten sonra adamlar dağıldı, bu geri dönüşe 4-3 yakışırdı ki bir sürü fırsat elimize geçti ama değerlendiremedik.
Zenit maçındaki performasından sonra Harun'un kalede olması gerekirdi, ayrıca Jailson ile başlayıp orta sahayı daha sağlam tutabilirdi bence. Zaten Ersun hoca da hatalarının farkında olsa gerek; sakatlık olmayacağını bilse, 2. yarıya 3 değişiklik yaparak bile çıkabilirdi.
-
Mücadele ve geri dönüş güzel ama tarih 2-0'dan 2-2'yi, 3-0'dan 3-3'ü yazmaz. Galibiyetleri yazar
Bu 1 puanlar bizim için bir halta yaramıyor. 3 puan ve 3 puanlar lazım.
-
Gerçek Fenerbahçe ruhu işte budur. İnanılmaz karakter koyduk. Taraftar başta olmak üzere emeği geçen herkesin yüreğine sağlık. O cefayı çekip 3-0 da bile bağıran büyük taraftardan Allah razı olsun. 4.golü atamayınca içimde ufak bir burukluk kalmadı değil ancak bu geri dönüş hiç unutulmayacak. Bu sinerji artık bizi yukarıya taşısın kara günler geride kalsın lütfen. Fenerbahçe'nin yaşattığı duyguları hiçbir şey yaşatmıyor bana 2 saat içerisinde hem dibi gördüm hem aşırı mutlu oldum.
Bu saatten sonra artık kemik bir 15-16 oyuncu belirlenip sakatlık,ceza vs durumlar olmadıkça bu kemik kadro üzerinden yürümeliyiz. Benim kadrom şöyle:
Isla-Skrtel-Serdar-Sadık-Hasan-Topal-Jailson-Tolgay-Zajc-Ekici-Dirar-Valbuena-Moses-Ayew-Soldado.
Bence takımdaki en önemli oyuncu Soldado. Hücumda pas bağlantısı olması çok değerli.Ayrıca olmadığı zamanlarda hem eksikliğini hissediyoruz hem de yerine oynayan oyuncular sayesinde bu eksik x2 oluyor en az.
-
Bu maçın görece zafer havasından çıkmak lazım.
Zafer falan değil zaten.
O durumdan çıkmak tabii sevindirici ama gerçek durumumuza bakınca önümüzdeki ilk maçın kaybedilmesi halinde ne durumda olacağımızı iyice fark etmemiz lazım.
-
3-0'dan 3-3'e şundan çok seviniyorum ki, devre arası atılan o lanet olası caps'lere ve maç sonu karşılığında yazılanlara şahit oldum. Maç beş dakika daha uzasa diyen bizdik ve maç niye bitmiyor diye yusuf yusuf eden Beşiktaş...
Beni Fenerbahçe taraftarı yapan şey, daha 6 yaşındayken büyüklerimin radyodan dinlediği 4-1 gerideyken 4-4 yaptığımız 1982 tarihli efsanevi Galatasaray maçıdır. O gün de park kahvesinde Galatasaraylılar bayram havasındaydı. Ve maç 4-4 bitti. Böyle beraberlikler galibiyetler mesela maçı baştan 2-0 kazanmaktan daha anlamlıdır.
Büyük bir hikâye yazıldı. Beraberlik filan değil konu. Milli Mücadele gibi düşünün. Bir varoluş iradesi, bir kabullenmeyiş, bir isyan... KUTSAL İSYAN...
-
Beşiktaş gibi bir takıma (gibi bir takıma derken, her iki takımın ligdeki durumu, saha ve seyirci avantajı, mental durumlar v.s.) karşı 12 dakika 3-0 gibi dezavantaja rağmen 3 gol atıp bir o kadar da kaçırıyorsan oturup ben neden bu durumdayım diye bir düşüneceksin.
Bir ara resmen Beşiktaş'ı sahadan sildik, çaresiz bıraktık. Nasıl oldu peki? Cevap basit: Yürek koyduk, isyan ettik, kabullenmedik. Yani aylardır Fenerbahçe taraftarının istediği şeyler yapıldı. Ve istenirse bunun o kadar da zor olmadığı görülmüş oldu.
-
Benim için haftaya alınacak rize galibiyeti şu maçtaki 1 puandan daha değerli. Bence de tek olumlu yanı rakibi, taraftarları, şenol güneşi, medyayı, farklı mağlubiyetimizi bekleyen gsli ipneleri göt etmek oldu. Onun haricinde tek önemi 1 puan almaktı. O sayede 2 sıra yükseldik. Bizim artık hesabımız kitabımız ligde kalmak. Bunun bilincinde olmak lazım. Zor bir fikstürümüz var ve her puan altın. Her galibiyet nimet gibi. Sene sonu ligden düşersek ne gs maçındaki 2-0'dan dönülen skor ne de bu maçtaki 3-0'dan dönülen skor kimsenin hatırlayacağı şeyler olmaz.
-
Benim için haftaya alınacak rize galibiyeti şu maçtaki 1 puandan daha değerli. Bence de tek olumlu yanı rakibi, taraftarları, şenol güneşi, medyayı, farklı mağlubiyetimizi bekleyen gsli ipneleri göt etmek oldu. Onun haricinde tek önemi 1 puan almaktı. O sayede 2 sıra yükseldik. Bizim artık hesabımız kitabımız ligde kalmak. Bunun bilincinde olmak lazım. Zor bir fikstürümüz var ve her puan altın. Her galibiyet nimet gibi. Sene sonu ligden düşersek ne gs maçındaki 2-0'dan dönülen skor ne de bu maçtaki 3-0'dan dönülen skor kimsenin hatırlayacağı şeyler olmaz.
Samimi olarak soruyorum, gerçekten Fenerbahçe'nin küme düşme ihtimali diye bir şeyin var olduğuna inanıyor musun? Hatta daha genel olarak sorayım: Bizim herhangi bir sezonda küme düşme ihtimalimiz olduğuna inanıyor musun?
-
Samimi olarak soruyorum, gerçekten Fenerbahçe'nin küme düşme ihtimali diye bir şeyin var olduğuna inanıyor musun? Hatta daha genel olarak sorayım: Bizim herhangi bir sezonda küme düşme ihtimalimiz olduğuna inanıyor musun?
Hangi ihtimalden bahsediyorsun. Hala biz fenerbahçe'yiz bize bişiy olmaz egolarında mısın? Bu soruyu ciddi soruyorsun sanırım.
İlk devreyi küme düşme hattında geçirmiş bir takım ve ikinci devre 6 hafta geçmiş sadece 1 puan yukarıda olan bir takım var.
Yok hani ben başka bir dünyada paralel evrende falan yaşıyor olsam da şu tablo benim evrenimde olsa haklısın. Benim değil yada senin de değil tüm türkiyenin hatta avrupanın konuştuğu bir konuda bana inanmaktan bahsediyorsun. Gerçekten ilginç.
-
Var arkadaşlar, küme düşme ihtimalimiz gerçekten var. Hem matematik olarak var hem de mantık olarak. Bakın orta sıradaki takımlara ve fikstürlerine, biz düşelim diye kaçı bizim rakiplere yatar, kaçı yatmaz ? kaçı bize karşı ölümüne göre mücadele eder kaçı etmez ? Şampiyonluğa oynarken, yani o kadar güçlüyken bile nasıl kasıp zorlandığımızı düşünün ve bir de bugünkü zayıf, kırılgan kadro ile ne kadar zorlanacağımızı ? Üstelik herkesin gözünde "yeneriz ya" imajı oluşmuş bir hale gelmişken. Ha, bu maç bir başkaldırının, isyanın başlangıcı olur, takım yüreği ile oynamaya başlar, önümüzdeki 6-7 maçtan 17-18 puan alır, o zaman ben rahatlarım ancak..
-
Aşırı geniş bir kadromuz var.Dünkü maç için yedeklerden şöyle bir 11 oluşuyor:
harun
şener-roman-serdar-ismail
jailson-elif
alper-ekici-valbuena
ayew
Ve bu 11'le dünkü 11 maç yapsa denk bir oyun olur.Önümüzdeki sezon niceliği azaltıp niteliği artırmak şart.
-
Hangi ihtimalden bahsediyorsun. Hala biz fenerbahçe'yiz bize bişiy olmaz egolarında mısın? Bu soruyu ciddi soruyorsun sanırım.
İlk devreyi küme düşme hattında geçirmiş bir takım ve ikinci devre 6 hafta geçmiş sadece 1 puan yukarıda olan bir takım var.
Yok hani ben başka bir dünyada paralel evrende falan yaşıyor olsam da şu tablo benim evrenimde olsa haklısın. Benim değil yada senin de değil tüm türkiyenin hatta avrupanın konuştuğu bir konuda bana inanmaktan bahsediyorsun. Gerçekten ilginç.
Evet, Fenerbahçe'ye bir şey olmaz, bunun puan durumuyla falan da alakası da yok, Türkiye'de yaşayıp, siyaset futbol ilişkisinden azıcık haberdar olan bir insan Fenerbahçe'nin küme düşmeyeceğini, düşürülmeyeceğini gayet iyi bilir, puan hesabı falan da yapmaz.
-
Evet, Fenerbahçe'ye bir şey olmaz, bunun puan durumuyla falan da alakası da yok, Türkiye'de yaşayıp, siyaset futbol ilişkisinden azıcık haberdar olan bir insan Fenerbahçe'nin küme düşmeyeceğini, düşürülmeyeceğini gayet iyi bilir, puan hesabı falan da yapmaz.
Aslında ben de tam tersini düşünüyorum. Türkiye'de yaşayıp güncel siyasi ortamı biraz takip eden birisi Fenerbahçe'nin çok rahat küme düşürülebileceğini çok iyi bilir..
-
Aslında ben de tam tersini düşünüyorum. Türkiye'de yaşayıp güncel siyasi ortamı biraz takip eden birisi Fenerbahçe'nin çok rahat küme düşürülebileceğini çok iyi bilir..
Düşürülüyordu zaten. Bu camia bir şike süreci geçirdi. Kimin başının altından çıktı bu işler. Bugün kimler yüzünden bu durumdayız. Bir düşünmek lazım. Hala bihaber olan arkadaşlar var. Gerçekten şaşırtıcı.
-
3-0'dan 3-3'e şundan çok seviniyorum ki, devre arası atılan o lanet olası caps'lere ve maç sonu karşılığında yazılanlara şahit oldum. Maç beş dakika daha uzasa diyen bizdik ve maç niye bitmiyor diye yusuf yusuf eden Beşiktaş...
Beni Fenerbahçe taraftarı yapan şey, daha 6 yaşındayken büyüklerimin radyodan dinlediği 4-1 gerideyken 4-4 yaptığımız 1982 tarihli efsanevi Galatasaray maçıdır. O gün de park kahvesinde Galatasaraylılar bayram havasındaydı. Ve maç 4-4 bitti. Böyle beraberlikler galibiyetler mesela maçı baştan 2-0 kazanmaktan daha anlamlıdır.
Büyük bir hikâye yazıldı. Beraberlik filan değil konu. Milli Mücadele gibi düşünün. Bir varoluş iradesi, bir kabullenmeyiş, bir isyan... KUTSAL İSYAN...
Bana da 3-0 dan 4-3 aldigimiz maci getirdi aklima. Ilkokul yillarimin en guzel anisiydi.
4 olsa yikardim ortaligi :) Tek uzuldugum yedigimiz 3. golde sinirden kirdigim mouse....
-
Bana da 3-0 dan 4-3 aldigimiz maci getirdi aklima. Ilkokul yillarimin en guzel anisiydi.
4 olsa yikardim ortaligi :) Tek uzuldugum yedigimiz 3. golde sinirden kirdigim mouse....
Ben de Ortaokuldaydım. Maç Çarşamba günü öğleyin oynanıyordu. Dersten kaçmıştım.
3-0 geri düşünce izlediğim pastahaneden ayrılıp, okul servisinin olduğu garaja geldim.
Orada da bir kavhe vardı. Kapıda durup baktım. Bakmamla beraber 3-1 oldu. Umutlanıp içeri girdim, ayakta ve arkada...
3-2 oldu. Sonra fare gibi televizyonun önünde bir yere sıkıştım. Muhteşem bir gündü. Fenerbahçeli olmaktan o gün duyduğum
kadar pek az gurur duymuştum.
-
Aslında ben de tam tersini düşünüyorum. Türkiye'de yaşayıp güncel siyasi ortamı biraz takip eden birisi Fenerbahçe'nin çok rahat küme düşürülebileceğini çok iyi bilir..
Dini imanı para olan bir ülkede Fenerbahçe para getirdiği sürece düşmez/düşürülmez, ligden düşse statü değişir - böyle bir şeyin daha büyük rezillik olacağını elbette kabul ediyorum- ne zaman ki Fenerbahçe para getirmez o zaman işler değişebilir elbet. Ama Demirören'in İddaa ihalesini aldığı bir ülkeden bahsediyoruz.
İkincisi şike mevzuunda da kimsenin Fenerbahçe'yi düşüreceği falan yoktu, olacağı olacağı en fazla eksi bilmem kaç puan ceza vermekten ibaretti. Elbette düşmesini isteyen Galatasaraylısı, Trabzonsporlusu vardı, ama karar merciinde olup onu yapabilecek kimse yoktu.
-
4-3'lük Galatasaray maçı kupa çeyrek finaliydi. Ondan birkaç ay sonra da Başbakanlık Kupası'nda 2-0'dan 3-2 yenmiştik Galatasaray'ı.
Bir de yukarıda yazılmış, 1983 şampiyonluğunda 4-1 geriden gelip 4-4 biten Galatasaray maçı vardı, sondan iki ya da üçüncü hafta olması gerekir, hemen ardındaki hafta şampiyon olmuştuk. İzlememiş olanı varsa siyah beyaz da olsa görüntüleri var.
https://www.youtube.com/watch?v=z8Ic5V9Uv1k (https://www.youtube.com/watch?v=z8Ic5V9Uv1k)
-
Dini imanı para olan bir ülkede Fenerbahçe para getirdiği sürece düşmez/düşürülmez, ligden düşse statü değişir - böyle bir şeyin daha büyük rezillik olacağını elbette kabul ediyorum- ne zaman ki Fenerbahçe para getirmez o zaman işler değişebilir elbet. Ama Demirören'in İddaa ihalesini aldığı bir ülkeden bahsediyoruz.
İkincisi şike mevzuunda da kimsenin Fenerbahçe'yi düşüreceği falan yoktu, olacağı olacağı en fazla eksi bilmem kaç puan ceza vermekten ibaretti. Elbette düşmesini isteyen Galatasaraylısı, Trabzonsporlusu vardı, ama karar merciinde olup onu yapabilecek kimse yoktu.
Bunlar eskide kaldı hocam. Artık futboldan para falan gelmiyor, habire gidiyor. Ülke futbolunun geldiği noktadan anlaşılıyor herşey.. Büyük takımların vasatlaşmasından doğan rekabeti "Türk futbolu gelişti" diye yutturuyorlar, bizde yiyoruz.
-
4-3'lük Galatasaray maçı kupa çeyrek finaliydi. Ondan birkaç ay sonra da Başbakanlık Kupası'nda 2-0'dan 3-2 yenmiştik Galatasaray'ı.
Onu da televizyondan canlı izledim. Fakat normal süre 2-2 bitmiş, 30 dakikalık uzatma kısmında 3. golü atmıştık.
Sakatlığı bulunan Rıdvan oyuna sonradan girmişti. Sol bekte de mecburiyetten müzmin yedek Sedat oynamıştı Küçük Şenol yerine. Ona her top geldiğinde hop oturup, hop kalkmış,
Sedat'la bu maç nasıl biter tasasına düşmüştük. :)
-
Ben de Ortaokuldaydım. Maç Çarşamba günü öğleyin oynanıyordu. Dersten kaçmıştım.
3-0 geri düşünce izlediğim pastahaneden ayrılıp, okul servisinin olduğu garaja geldim.
Orada da bir kavhe vardı. Kapıda durup baktım. Bakmamla beraber 3-1 oldu. Umutlanıp içeri girdim, ayakta ve arkada...
3-2 oldu. Sonra fare gibi televizyonun önünde bir yere sıkıştım. Muhteşem bir gündü. Fenerbahçeli olmaktan o gün duyduğum
kadar pek az gurur duymuştum.
Bizde tam okuldan cikarken 3-0 di. Rahmetli arkadasim Mustafa yla bizimle dalga gecen cocuklarla tartismistik.... Ertesi gun dalganin alasini yapmisti (tabi ilkokul seviyesinde).... O zaman taraftar olmustum ama beni fanatik yapan basketti. Ozellikle Turner, Dallas ve Ibo lu takim....
Tam dogum gunu sonrasi iyi nostalji oldu Hakan hocam, sagolasin.... Yaslaniyor muyuz ne????
-
Bizde tam okuldan cikarken 3-0 di. Rahmetli arkadasim Mustafa yla bizimle dalga gecen cocuklarla tartismistik.... Ertesi gun dalganin alasini yapmisti (tabi ilkokul seviyesinde).... O zaman taraftar olmustum ama beni fanatik yapan basketti. Ozellikle Turner, Dallas ve Ibo lu takim....
Tam dogum gunu sonrasi iyi nostalji oldu Hakan hocam, sagolasin.... Yaslaniyor muyuz ne????
Doğum gününüz müydü? Mutlu ve sağlıklı yaşlar dilerim öyleyse... Nice yıllara...
Benim hayatımda salondan izlediğim izlediğim ilk canlı basketbol maçı 1991'de Antalya'da hıncahınç salonda ve ayakta, ilk şampiyonluğu Tofaş'ı yenerek kazandığımız maçtır. O zamanlar final serileri farklı şehirlerde oynanıyordu. Bir tarihe şahitlik ettiğimi nereden bilebilirdim ki...
-
Bu ne salaklık yahu maç başladı golü yedik
-
İyi oynuyoruz, 2-1 öne geçtik. İkinci gol için şunu söylüyorum, rakip ceza alanı bu kadar adamla girip bu kadar şut çekebildiğimiz bir maç olmamıştı. 10 kişi kaldılar, ikili averajı da almak lazım. ikinci yarının başında 3 ü bulursak olabilir. Ama sınırdaki oyuncuların kart da görmemeleri lazım yoksa başakşehir maçında cezalı duruma düşecekler.
-
10 kişiden yediler yine
-
Tam mala bağladılar
-
10 kişiden yediler yine
Sorma ya, çıldıracağım. Şom ağzımı açtım gene mala bağladılar...
-
Sorma ya, çıldıracağım. Şom ağzımı açtım gene mala bağladılar...
Neyse Allah'tan kazandık. Çok değerli bir 3 puan oldu.
-
Galatasaray maçına kadar kayıpsız gitmek lazım.
-
Biz mi 10 kişiydik, Rize mi, belli değil. Tabii korkunç bir hakem yönetimi olduğunu da es geçemeyeceğim. Hele Rizeli defans oyuncularının maçı voleybol müsabakasına çevirip, VAR'ın hiç devreye girmemesi... Esas skandal sanırım VAR'da yaşandı.
Yine de 10 kişilik Rize'nin bizi maçın ikinci yarısında beraberlik golünü bulana kadar fiziken ezmesi kabullenilir şey değil. Şu takıma adam gibi bir kaleci, bir de adam gibi golcü almayanlara yazıklar olsun.
Volkan'ı oynatma artık hoca! Hoş, yerine Harun???
-
Şu takımda 2 tane banko adam var:
1-Jailson
2-Sağ bek Dirar
Hoca, Jailson'u nasıl oynatmaz aklım almıyor.
-
Şu takımda 2 tane banko adam var:
1-Jailson
2-Sağ bek Dirar
Hoca, Jailson'u nasıl oynatmaz aklım almıyor.
Aynen. Ezbere oyuncu değiştiriyor. Jailson girmeli, fizik gücümüz düştü, önde basmalı, kalemize yaklaştırmamalıyız derken, beraberlik golünü yedik.
Dirar sakatlanmış. O sebeple...
-
İlhan abi kızacaktır, Hakan abi de biraz kızacaktır ama ben açıkçası takımda olumlu yönde değişimler gördüğümü söyleyebilirim. Birazdan yazacaklarım beni de üzüyor ama gerçekler de acıdır.
Ciddi anlamda düşme tehlikesi yaşayan bir takıma geldi Ersun Yanal. Yukarıda söylendiği gibi yok hükümet izin vermez, yok devlet el koyar, şu olur, bu olmaz gibi (aslında bu daha büyük hakarettir, zira düşmeyi hak ediyorsak düşelim, hak etmediğimiz halde torpille kalmayalım) şeyler hikaye. Psikolojik olarak tamamen dibe vurmuş bir takım yaratıldı resmen. Bu şartlarda keskin değişimler yapmak da zarar verebilirdi. Yanal keskin değişimden ziyade yavaş yavaş değişimi seçti, ki bence doğrusu da buydu.
15 maçta 3 galibiyet alabilmiş, 7 de mağlubiyet yaşamış ve üstüne sadece 14 gol atabilmiş küme düşme hattındaki bir takımı, kendi kariyeri de sorgulanır haldeyken almak kolay değil. Ersun Hoca'yla 9 maçta sadece 1 kez kaybettik. Bu normal şartlarda övünülecek bir durum olmasa da, mevcut şartlarda önemli bir başarıydı. 3 galibiyet son derece yetersiz ama mevcut şartlarda o psikolojik eşiği geçmekte önemli bir sayı oldu. Her şeyden önce kolay kaybetmeyen ve kazanmaya daha yakın bir Fenerbahçe çıktı ortaya. Üstüne basa basa söyleyeyim, normal şartlarda bununla övünmek ayıptır ama normal şartlarda gitmiyoruz. 15 maçta atılan 14 golü düşününce, 9 maçta atılan 15 gol de fena durmuyor.
Kupa maçlarını değerlendirme dışı bırakıyorum. Ben bu şartlarda tek bir hedefe odaklanmanın mantıklı olduğunu düşünenlerdenim.
Devre arası birçok takviye yapıldı ama bu tip bir takıma yapılan takviyelerin adaptasyonunu sağlamak da kolay değildir. Zaten dibe vurmuşsun, üstüne kısa sürede yarı revizyon yapıyorsun. Bu süreci de yavaş ama az sancılı atlattığımızı düşünüyorum. Ben eminim bizim birçok eleştirdiğimiz konuda Yanal'ın da içi rahat değildir. Normal şartlarda Volkan'ı düşünceğini sanmıyorum. Lakin psikolojik olarak havayı terse çevirmek için bir barış süreci başlattığı da kesin ve bu da son derece doğal. Kenetlenme mesajını bu şekilde verdiğini düşünüyorum takıma. Kimseyi dışlamadan, herkesi olabildiğince kucaklayarak.
Yanal döneminde zaman zaman çok iyi performanslarımız da oldu. Belli bölümlerde (maximum 30-40 dakika aralığında) Fenerbahçe'nin Fenerbahçe gibi oynadığını gördük. Bu şartlarda bunu 70-80 dakikaya yayması çok zor. Keşke yayabilsek ama eldeki mevcut yapı ve psikolojik durum buna çok net engel oluyor.
Şu da bir gerçek ki, yöneticiler, oyuncular, teknik ekip ve biz taraftarlar ilk defa böyle bir durum yaşıyoruz. Hepimiz ne tepki vereceğimizi şaşırmış haldeyiz. Benim çocukluğumda Fenerbahçe sıralamada 4. ya da 5. bitiricek gibi olduğunda yer yerinden oynardı. Başkanların, teknik adamların kellesi istenirdi. Ali Şen başkan Fenerbahçe şampiyon tezahüratları yapılırdı. Şimdi 5. bitirsek sevinçten havalara uçarız, ki 14-15 aralığında bir yerdeyiz. Hepimiz için bir daha yaşanmasını asla istemediğimiz ve yaşanmasının zor olduğu tuhaf bir sezon yaşıyoruz. Kabus gibi.
Not:
Miha Zajc'ı beğendiğimi söylemiştim. Bence net iyi topçu, bunun da sinyallerini veriyor. Önümüzdeki sezon daha derli toplu bir takım kimyasında çok iş yapacağını düşünüyorum.
-
Takıma maalesef hiç güvenemiyorum. Üretim konusunda çok yetersiziz.Fiziksel olarakta öyle.Sezon sonuna kadar kıvranacağız.Ve ne olacağımız belli değil.
Moses ilk bir iki maç iyi bir görüntü vermişti.Oda garipleşti.Alıp gidecek gücü ve hızı var.Ama denemiyor.Sıradan top alıp verir bir hale büründü.
-
Kemal Erdem;
Aşk olsun. Ben de olumlu yönde ciddi gelişmeler görüyorum. Slimani'nin kadro dışı bırakılması dahi takımın enerjisini iki kat arttırdı. :)
-
İlhan abi kızacaktır, Hakan abi de biraz kızacaktır ama ben açıkçası takımda olumlu yönde değişimler gördüğümü söyleyebilirim. Birazdan yazacaklarım beni de üzüyor ama gerçekler de acıdır.
Ciddi anlamda düşme tehlikesi yaşayan bir takıma geldi Ersun Yanal. Yukarıda söylendiği gibi yok hükümet izin vermez, yok devlet el koyar, şu olur, bu olmaz gibi (aslında bu daha büyük hakarettir, zira düşmeyi hak ediyorsak düşelim, hak etmediğimiz halde torpille kalmayalım) şeyler hikaye. Psikolojik olarak tamamen dibe vurmuş bir takım yaratıldı resmen. Bu şartlarda keskin değişimler yapmak da zarar verebilirdi. Yanal keskin değişimden ziyade yavaş yavaş değişimi seçti, ki bence doğrusu da buydu.
15 maçta 3 galibiyet alabilmiş, 7 de mağlubiyet yaşamış ve üstüne sadece 14 gol atabilmiş küme düşme hattındaki bir takımı, kendi kariyeri de sorgulanır haldeyken almak kolay değil. Ersun Hoca'yla 9 maçta sadece 1 kez kaybettik. Bu normal şartlarda övünülecek bir durum olmasa da, mevcut şartlarda önemli bir başarıydı. 3 galibiyet son derece yetersiz ama mevcut şartlarda o psikolojik eşiği geçmekte önemli bir sayı oldu. Her şeyden önce kolay kaybetmeyen ve kazanmaya daha yakın bir Fenerbahçe çıktı ortaya. Üstüne basa basa söyleyeyim, normal şartlarda bununla övünmek ayıptır ama normal şartlarda gitmiyoruz. 15 maçta atılan 14 golü düşününce, 9 maçta atılan 15 gol de fena durmuyor.
Kupa maçlarını değerlendirme dışı bırakıyorum. Ben bu şartlarda tek bir hedefe odaklanmanın mantıklı olduğunu düşünenlerdenim.
Devre arası birçok takviye yapıldı ama bu tip bir takıma yapılan takviyelerin adaptasyonunu sağlamak da kolay değildir. Zaten dibe vurmuşsun, üstüne kısa sürede yarı revizyon yapıyorsun. Bu süreci de yavaş ama az sancılı atlattığımızı düşünüyorum. Ben eminim bizim birçok eleştirdiğimiz konuda Yanal'ın da içi rahat değildir. Normal şartlarda Volkan'ı düşünceğini sanmıyorum. Lakin psikolojik olarak havayı terse çevirmek için bir barış süreci başlattığı da kesin ve bu da son derece doğal. Kenetlenme mesajını bu şekilde verdiğini düşünüyorum takıma. Kimseyi dışlamadan, herkesi olabildiğince kucaklayarak.
Yanal döneminde zaman zaman çok iyi performanslarımız da oldu. Belli bölümlerde (maximum 30-40 dakika aralığında) Fenerbahçe'nin Fenerbahçe gibi oynadığını gördük. Bu şartlarda bunu 70-80 dakikaya yayması çok zor. Keşke yayabilsek ama eldeki mevcut yapı ve psikolojik durum buna çok net engel oluyor.
Şu da bir gerçek ki, yöneticiler, oyuncular, teknik ekip ve biz taraftarlar ilk defa böyle bir durum yaşıyoruz. Hepimiz ne tepki vereceğimizi şaşırmış haldeyiz. Benim çocukluğumda Fenerbahçe sıralamada 4. ya da 5. bitiricek gibi olduğunda yer yerinden oynardı. Başkanların, teknik adamların kellesi istenirdi. Ali Şen başkan Fenerbahçe şampiyon tezahüratları yapılırdı. Şimdi 5. bitirsek sevinçten havalara uçarız, ki 14-15 aralığında bir yerdeyiz. Hepimiz için bir daha yaşanmasını asla istemediğimiz ve yaşanmasının zor olduğu tuhaf bir sezon yaşıyoruz. Kabus gibi.
Not:
Miha Zajc'ı beğendiğimi söylemiştim. Bence net iyi topçu, bunun da sinyallerini veriyor. Önümüzdeki sezon daha derli toplu bir takım kimyasında çok iş yapacağını düşünüyorum.
Yok niye kızayım. Kendince çok güzel izah etmişsin. Çoğu yere de katılıyorum. Benim sinirlendiğim mevzular farklı. Ali Koç geldi takım küme düşmemeye oynuyor. Ne umutlarla geldi neler yaptı. Böyle olmamalıydı. Bu camia böyle bir süreç yaşamamalıydı ki hala sene sonu ne olacağı belli değil.
Alttaki takımlar rekor puan topluyor. Tahminimce zaten rekor bir seviye olacak bu sene küme düşme sınırı.
-
Kemal Erdem;
Aşk olsun. Ben de olumlu yönde ciddi gelişmeler görüyorum. Slimani'nin kadro dışı bırakılması dahi takımın enerjisini iki kat arttırdı. :)
Hakan abi seni topa dahil etmek ve biraz da Slimani'nin kulaklarını çınlatman için öyle dedim :D Hakikaten Slimani mevzusu başlı başına bir tez konusu. Açık konuşayım geldiğinde ligin tozunu atar diyordum ama bizim tozumuzu attı adam.
Yok niye kızayım. Kendince çok güzel izah etmişsin. Çoğu yere de katılıyorum. Benim sinirlendiğim mevzular farklı. Ali Koç geldi takım küme düşmemeye oynuyor. Ne umutlarla geldi neler yaptı. Böyle olmamalıydı. Bu camia böyle bir süreç yaşamamalıydı ki hala sene sonu ne olacağı belli değil.
Alttaki takımlar rekor puan topluyor. Tahminimce zaten rekor bir seviye olacak bu sene küme düşme sınırı.
Abi, Ali Koç konusunda ben çok umutlu değildim kendime adıma. Cem Ağrak'ın her türlü hakaretine rağmen beklentileri karşılayacağını düşünmüyordum. Dışa karşı, serde Fenerbahçelilik olduğu için savunuyorum arada ama kendi içimizde konuşmaya gelince, şu an yaptıklarını savunabilecek herhangi bir kişi olacağını sanmıyorum.
Şu buluşma işini önümüzdeki haftalarda organize edersek, yüzyüze rahat rahat, geniş geniş konuşuruz.
-
Hakan abi seni topa dahil etmek ve biraz da Slimani'nin kulaklarını çınlatman için öyle dedim :D Hakikaten Slimani mevzusu başlı başına bir tez konusu. Açık konuşayım geldiğinde ligin tozunu atar diyordum ama bizim tozumuzu attı adam.
Abi, Ali Koç konusunda ben çok umutlu değildim kendime adıma. Cem Ağrak'ın her türlü hakaretine rağmen beklentileri karşılayacağını düşünmüyordum. Dışa karşı, serde Fenerbahçelilik olduğu için savunuyorum arada ama kendi içimizde konuşmaya gelince, şu an yaptıklarını savunabilecek herhangi bir kişi olacağını sanmıyorum.
Şu buluşma işini önümüzdeki haftalarda organize edersek, yüzyüze rahat rahat, geniş geniş konuşuruz.
Aynen onu bir an önce yapmak lazım. Aslında beli dönemlerle alışkanlık haline getirip yapsak çok güzel olur
-
15 maçta 3 galibiyet alabilmiş, 7 de mağlubiyet yaşamış ve üstüne sadece 14 gol atabilmiş küme düşme hattındaki bir takımı, kendi kariyeri de sorgulanır haldeyken almak kolay değil. Ersun Hoca'yla 9 maçta sadece 1 kez kaybettik. Bu normal şartlarda övünülecek bir durum olmasa da, mevcut şartlarda önemli bir başarıydı. 3 galibiyet son derece yetersiz ama mevcut şartlarda o psikolojik eşiği geçmekte önemli bir sayı oldu. Her şeyden önce kolay kaybetmeyen ve kazanmaya daha yakın bir Fenerbahçe çıktı ortaya. Üstüne basa basa söyleyeyim, normal şartlarda bununla övünmek ayıptır ama normal şartlarda gitmiyoruz. 15 maçta atılan 14 golü düşününce, 9 maçta atılan 15 gol de fena durmuyor.
Bu kısmı ben açıklayamıyorum. Josef, Guliano, Fernadao gitti sadece ve yerlerine iyi kötü gelenler oldu, Jailson, Ayew, Slimani, Frey, Benzia.. Bu bu değişiklikleri, şampiyonluğu son haftalarda kaçıran (ki Galatasaray maçında golümüz verilse mesela farklı olabilirdi) takımdan, küme düşme potasına, hemde en kötü futbolu oynayan takım olarak gerilmenin sebebi olarak yeterli göremiyorum. Üstüne Aykut/Cocu değişikliğini ekliyorum (ki Aykut un bize aşıladığı sistemden ve oynattığı futboldan tiksinmeme rağmen bu değişimin negatif etkisi olduğunu kabul ediyorum) gene olmuyor.
Devre arası birçok takviye yapıldı ama bu tip bir takıma yapılan takviyelerin adaptasyonunu sağlamak da kolay değildir. Zaten dibe vurmuşsun, üstüne kısa sürede yarı revizyon yapıyorsun. Bu süreci de yavaş ama az sancılı atlattığımızı düşünüyorum. Ben eminim bizim birçok eleştirdiğimiz konuda Yanal'ın da içi rahat değildir. Normal şartlarda Volkan'ı düşünceğini sanmıyorum. Lakin psikolojik olarak havayı terse çevirmek için bir barış süreci başlattığı da kesin ve bu da son derece doğal. Kenetlenme mesajını bu şekilde verdiğini düşünüyorum takıma. Kimseyi dışlamadan, herkesi olabildiğince kucaklayarak.
Yanal döneminde zaman zaman çok iyi performanslarımız da oldu. Belli bölümlerde (maximum 30-40 dakika aralığında) Fenerbahçe'nin Fenerbahçe gibi oynadığını gördük. Bu şartlarda bunu 70-80 dakikaya yayması çok zor. Keşke yayabilsek ama eldeki mevcut yapı ve psikolojik durum buna çok net engel oluyor.
Ersun hoca ile birlikte, ikinci yarının da başlamasıyla (çünkü ilkyarı sonundaki Erzurum, Antalya ve kupa maçları da pek ışık veren cinsten değillerdi ki olmasını beklemek de adil değildi) biraz daha fazla enerji ve daha derli toplu oyun görmeye başladık ama bence psikolojik eşiği aştığımız maç Beşiktaş maçı oldu. Bundan sonra yavaş yavaş yokuş aşağı moda geçeceğimizi düşünüyorum. Takımın kondisyonunda bir artış görülüyor (tabi bunda bizdekilerden daha iyi durumda olan Sadık, Serdar, Moses, Zajc gibi isimlerin gelmesinin ve takımdan ayrı çalışmış olan Dirar ın etkisi büyük ama Valbuena daki ilerleme de diğer oyuncuların bile 1-2 adım ileriye gittiğini gösteriyor).
Uğur Meleke hafta sonunda bir yazı yazmış, şu andaki durumumuzun sebeplerinden birini gösteriyor açıkça (http://www.hurriyet.com.tr/sporarena/yazarlar/ugur-meleke/fenerbahce-comolliyi-yenmeye-calisiyor-41135861 (http://www.hurriyet.com.tr/sporarena/yazarlar/ugur-meleke/fenerbahce-comolliyi-yenmeye-calisiyor-41135861))
Şu da bir gerçek ki, yöneticiler, oyuncular, teknik ekip ve biz taraftarlar ilk defa böyle bir durum yaşıyoruz. Hepimiz ne tepki vereceğimizi şaşırmış haldeyiz. Benim çocukluğumda Fenerbahçe sıralamada 4. ya da 5. bitiricek gibi olduğunda yer yerinden oynardı. Başkanların, teknik adamların kellesi istenirdi. Ali Şen başkan Fenerbahçe şampiyon tezahüratları yapılırdı. Şimdi 5. bitirsek sevinçten havalara uçarız, ki 14-15 aralığında bir yerdeyiz. Hepimiz için bir daha yaşanmasını asla istemediğimiz ve yaşanmasının zor olduğu tuhaf bir sezon yaşıyoruz. Kabus gibi.
Burası çok doğru ve önemli. Rize, Ankaragücü gibi takımlar son haftalara düşme hattında girdiklerinde nasıl mücadele ediyorlar, savaşıyorlar biliyoruz, çünkü bildikleri bir ortam. Ancak terinin son damlasına kadar savaşarak çıkabilirsin bu durumdan. Ama biz ilk kez yaşıyoruz bunları, ne tepki vereceğimizi şaşırdık. Galatasaray ve Beşiktaş deplasmanlarına bakın, büyük maçlar, alışık olduğumuz ortam ve maçları bir şekilde çevirdik ama 10 kişi kalan Konyadan gol yedik ve beraberliği zor yakaladık. Ama dediğim gibi Beşiktaş maçını çevirip üstüne de Rizeyi zor da olsa (önce geri düştük, öne geçtikten sonra, rakip 10 kişiyken beraberlik golünü yedik) yenince artık takımın kafasındaki "ne oluyor ???" sorusunun yerine "biz Fenerbahçeyiz" düşüncesinin geldi, seyirci tekrar kıpırdanmaya başladı.
Artık bu kara günler kışla beraber geride kaldı, ilk yılında hayal kırıklığı ile başlamış olsa da Ali Koç un gelecek sene bize çok farklı bir sezon yaşatacağını düşünüyorum.
-
Bu kısmı ben açıklayamıyorum.
Abi işin o kısmını bence açıklayabilecek herhangi biri yoktur :D
Cocu'nun genel felsefe anlamında Aykut Hoca'dan çok farklı diyeceğimiz bir durumu yoktu. İlk maçlardan bahsediyorum zira daha sonra farklı varyasyonlar denedi ama olmadı. Sistem olarak formatı korumasına rağmen takımın saha içi performansı 180 derece değişti. Bu sadece teknik adam değişikliğiyle izah edilemez. Hoca değişimi sonrası olumsuz bir etkilenme olacağını hesaplasak bile hiçbirimiz bu kadarını hesaplayamazdık.
Şu da bir gerçek ki Aziz Yıldırım faktörü de vardı. Bu noktada keşke başkan kalsaydı falan demiyorum, yanlış anlaşılma olmasın. Ama hepimiz Aziz Yıldırım olsaydı bu derece kötü bir tablonun olmayacağını da biliyoruz. Ki onun en kötü dönemlerinde bile böyle rezil bir takım, böyle bir durum yaşamamıştık.
Ali Koç'un en büyük hatası, bir şeyleri yavaş yavaş değiştirmek yerine her şeyi bir anda değiştirmek istemesi oldu. Sadece olaya teknik ekip, oyuncu bazında bakmayalım. Kulübün tüm işleyişi anlamında genel pencereden bakalım. 20 yıllık bir düzeni 20 günde değiştiremezsiniz. Bazen içinize sinmeyen durumlar olsa bile, sindirip, ileri bir tarihe atmak gerekir olası planlamaları.
İlhan abinin bir üst mesajında söylediği önemli bir noktada var. Sezon sonu ne olacağı halen belirsiz. Ben açıkçası Ali Koç'un bir anda kafasına eserse, Ersun Yanal'ın ipini çekip, başka bir hocayla anlaşabileceği, yine yeniden farklı bir planlama yapabileceği ihtimalini de es geçmiyorum. Başkan'ın durumu bir kenara, bence yönetim çok zayıf ve Semih Özsoy'a haddinden fazla güvenildiğini düşünüyorum. Bu benim düşüncem tabii. Geçmişini düşününce bana Semih Özsoy çok güven vermiyor ve şu anki durumu da çok parlak sayılmaz.
-
Çok doğru. Üstelik, o 20 yıllık düzeni değiştirmek için 3 kuruşun bile yokken...
Ben bu saatten sonra Ersun Yanal ı göndereceğini çok düşünmüyorum, büyük tepki alır, altından kalkamaz.
Bu arada Ersun Yanal da şapkadan tavşan falan çıkarmış değil, direk 11 e yazılabilecek 5-6 transfer (Dirar ı ve Isla yı da sayıyorum) artı futbolun temel doğruları (Frey, Slimani gibileri oynatmamak vs) ile anlaşılmaz serbest düşüşü kesti sadece.
-
Ne derece doğru bilmiyorum... Hoca, Eljif denilen futbolcunun bir cacık olmayacağını fark etmiş nihayet... Ama biz bunu çok önceden demiştik hocam. Hatta sen gelmeden... Slimani'den sonraki en zararlı kişi dedik...
https://www.sporx.com/ersun-yanal-fenerbahcede-el-frenini-buldu-SXHBQ768386SXQ?utm_referrer=https%3A%2F%2Fzen.yandex.com (https://www.sporx.com/ersun-yanal-fenerbahcede-el-frenini-buldu-SXHBQ768386SXQ?utm_referrer=https%3A%2F%2Fzen.yandex.com)
-
Semazen hocamın asıl serzeniş etmesi, hatta ağzına geleni sayıp dökmesi gereken maç saati, bugün Sivas maçı... Barcelona ile oynanacak iç sahadaki Euroleague maçı ile iç sahadaki Sivas maçını nasıl aynı saate koyarlar... TFF eğer Euroleague basketboluna bir düşmanlık beslemiyorsa, bunun tek izahı, Fenerbahçe taraftarına düşmanlıktır. Üçüncü şık yok.
-
Semazen hocamın asıl serzeniş etmesi, hatta ağzına geleni sayıp dökmesi gereken maç saati, bugün Sivas maçı... Barcelona ile oynanacak iç sahadaki Euroleague maçı ile iç sahadaki Sivas maçını nasıl aynı saate koyarlar... TFF eğer Euroleague basketboluna bir düşmanlık beslemiyorsa, bunun tek izahı, Fenerbahçe taraftarına düşmanlıktır. Üçüncü şık yok.
Valla sabahtan beri yazıp yazıp siliyorum. Dediğiniz gibi tek izahı "Fenerbahçe taraftarına düşmanlık"
-
Kimse yazmamış ama çok çok önemli bir galibiyet oldu. 73'te golü yiyip de o dakikadan sonra geri dönmek çok zordu. Yarın Göztepe yenilirse uzun bir zaman sonra ilk defa küme düşme hattının 4 puan üzerinde olacağız.
-
2. yarıyı izleyebildim, kötü oyun açısından üzücü, buna rağmen çok kısa sürede geri dönüş yapıp galibiyeti ve 3 puan aldığımız için sevindirici ve rahatlatıcı bir maç oldu.
-
Bu sonuçla rahatladık ama futbol olarak inanılmaz kötüyüz.Hala çok kritik durumdayız.
Tv'den izleyenler fark edememiştir.Golü yiyince, bütün stad protestoya başladı.Fenerium alt tamamen ayaklandı ve şeref tribününe döndü.O bir dakika herşey bitti dedim.Bu durumdan çıkabilecek kalitede takım zaten yok.Birde mental olarak biterlerse, ki maç ve tribün o noktadaydı.
O an mucize oldu ve golü attık.
Katılırmısınız bilmem.Orada tekrar hayata döndük.Ben o gol gelmeseydi feci sona doğru giderdik diye düşünüyorum.
-
İlk 11'e koymaması bir kenara, M. Topal sakatlanıp çıkmasına rağmen bile yerine Jailson'un oyuna almamasına anlam veremedim.
Tolgay'ın kısmi defansif özelliği haricinde merkez orta sahaya tamamen ofansif oyuncuları koyunca savunma zaafı ortaya çıktı; bir ara adamlar 30 saniyede orta sahayı geçer oldu ve bizimkilerin bireysel hatalarının da katkısıyla her atakları gol tehlikesi taşıyordu.
80'lerde geriye düşersin ve telafi etmek için bunu yaparsın, bu anlaşılabilir bir şey fakat maç 0-0'ken böyle bir risk alıp takımın dengesini bozarak takım savunmasını zayıflatmasını garipsedim...
-
Jailson bence modern defansif orta saha sözünün karşılığı niteliğinde. Neden oynamaz anlam veremiyorum
-
Jailson bence modern defansif orta saha sözünün karşılığı niteliğinde. Neden oynamaz anlam veremiyorum
Yeni Aurelio'muz.
-
Bu sene yaşananları transferle açıklayamayız belki ama Cocu'nun çalıştırdığı takıma hiç fizik gücü verememiş olduğunu, kondisyon durumunun da düşme adayı takımlara bile karşı çıkacak seviyede olmadığını hepimiz gördük. Ne bekliyordu bilmiyorum. Belki de kondisyon idmanını oyuncuların kendilerinin yapmasını falan bekliyordu sanırım.
Bence böyle bir travmatik sezonun yaşanması başka bazı açılardan çok faydalanacağımız bir dönem olacak. Para yok, takım düşme hattına demir atmış ama taraftar stadı dolduruyor. Galatasaray'ın 3 bin kişiye oynadığını hatırlıyorum da biz başkayız hakikaten. Şüphesiz ki bu seneden çıkarılacak ve faydası dokunacak nice ders var. Burada yıkılmayan Ali Koç, Ersun Yanal ve taraftarın çok daha dirlik sahibi olarak devam edeceği de aşikar.
-
Ara insallah bizim icin iyi olmustur.
Eger ffp ile ilgili baskanin dedifi gibi olasi bir ceza soz konusu ise besincilik cok onemli
Kampanyaya destegin artmasi icin de galibiyetler onemli
Daha onemlisi baskanin ve taraftarin gelecek icin moral bulmasi icin de ligi olabilecek en iyi bir sekilde bitirmek cok onemli
-
Futboldan biraz anlayan birisi bana Tolgay'ın ne işe yaradığını söyleyebilir mi?
Ve Serdar Aziz'in oyun hakimiyeti tamamen bizde iken niye topu geriden Soldado'ya doğru şişirdiğini... Ki bunların ikincisinde de golü ikram ettik.
Beş net pozisyona girdiğimiz devreyi aptalca bir şişirme top yüzünden yenik kapatıyoruz. Sorumlular da Ersun hocanın devre arası transferleri... Tolgay sahada hiç yok ve Serdar top şişirip rakibe ikramda bulunuyor.
-
Moses şu ana kadar iki gol kaçırdı ki, ancak ve ancak Slimani kaçırır.
-
7 net gol kaçırdık. İlk otuz dakika mükemmel oynayıp, sonra kaybolan Mehmet Ekici gereksiz bir kırmızı gördü. Maç sonu takımın geriye koşacak takati kalmadı. Oyun çok geniş alanda oynandı.
Bizim adımıza sahanın en kötüleri, Ersun Yenal tarafından yapılan transferlerdi:
1. Tolgay
2. Moses
Ama hangisi daha kötüydü, emin değilim.
-
Tolgay boşşşşş Adam söyledim kaç kez. Jailson neden oynamaz anlamıyorum. Herhalde Ersun'u da tokatladı hızını alamayıp. Başka izahı olamaz
-
Ersun Yanal’ın bugüne kadar ki performansından memnun değilim bi yandan seneye taze bir kanla yola çıkmak iyi olur gibi düşünüyorum bir yandan da Ersun hoca giderse bu sefer de herkes Ersun hoca kalsaydı şampiyon olurdu falan dicek hikaye yine yarım kalacak ve gelen hocanın da iyi olacağının garantisi yok.Üstelik yine sosyal medyadan ersun yanal baskısı olacak.Sanırım seneye yine de Ersun Yanal’la devam etmek daha mantıklı olur gibi.Umarım hoca da seneye yeni bir kadroyla formunu yakalar.
-
Ben Abdullah avcıyı istiyorum.
-
Esasında bakarsak dün kaçırdığımız gollerin yarısını atsak farka gitmiştik. Forvetlerin beceriksizliğini de göz ardı etmemek lazım. Önceki dönemde on maçta girilmeyen net gol pozisyonuna bir maçta girdik. Tabii bunun sebeplerinden birisi de artık rakiplerin bizi çantada keklik görüp, çok rahat açık oynamaları da olabilir. Fakat devre arası iyi bir golcü alabilseydik, en azından bugün farka gitmiştik.
Mosses'ın ilk geldiği hâl ile son birkaç maçtır sergilediği arasında korkunç bir uçurum var. Havasından mı, suyundan mı; bize gelen herhalde kulübü sikli baba tekkesi zannedip kendisini koyuveriyor...
Öbür yandan hocanın Jailson yerine ne işe yaradığı meçhul ve takımı sahada daima bir kişi eksik oynatan Tolgay'da ısrar etmesi, umarım anlamsızca bir ego ve oyuncular arasında ayırımcılıktan kaynaklı değildir. Eğer kafasında kendi transfer ettiğim oyuncular ile Comoli'nin transfer ettikleri diye iki ayrı sınıf varsa, bilsin ki, takım ruhu böyle bir ayırımcılığı kaldırmaz ve hem Fenerbahçe'ye, hem kendi kariyerine zarar verir.
-
İçinde bulunduğumuz durum çok net ortada. Son 4-5 yılda bir takım nasıl sıfır noktasına doğru serbest düşüşle gidebilir görüyoruz. Biz yıllarca Kezman, Guiza, Sow, Semih gibi forvetleri bile eleştirirken bugün Soldado için çok önemli diyorsak geldiğimiz noktayı çok net ortada demektir. Bienvenue bile olsa bu takımda oynardı arkadaşlar...
3 tane forvetimiz var, Soldado+Slimani+Frey, toplamı sıfır ediyor...
2. yarıdan beri bu takım oynuyor, gol pozisyonlarına da giriyor, geriye düştüğümüz maçlarda dağılmıyoruz artık. Hatırlayın Rize ve Ankaragücü maçlarını mesela.. Ama gol atamazsan maç kazanamazsın işte.. Soldado nun 2 tane net şutu var, kalecinin üstüne veya rahat çıkarabileceği yere giden. Moses ın ikinci pozisyonunu görmedim ama ilkinde topa değse gol olurdu.
Ersun hoca nında anlamadığım tercihleri var. Elinde Valbuena ve Ayew varken neden Moses sol açık oynuyor ? Jailson ve Topal varken neden Tolgay defansın önünde oynuyor ? 60 dan sonra Ekici yerine Zajc ı alabilirdi, Jailson u alıp Tolgay ı öne çekebilirdi...
Ama görünen en büyük problem gol atma konusundaki beceriksizliğimiz. Bu çözülmeden bir başarı beklemek hayalden de öte.
-
Sıçtığımının beceriksizleri bu kadar golü nasıl kaçırdılar anlatsınlar çıkıp taraftara. Stres midir beceriksizlik midir nedir bu uğursuzluk ? Ne belasınız bizim başımıza anlamadım ki. Şu sezonu içerde Gs'ye yenilmeden ve küme düşmeden kapatalım başka bir şey istemiyorum. Allah'tan bizden çok daha kötü Bursa ve Göztepe var.
Devre arası orta sahaya Ndiaye,Onazi tarzı dirençli adam alacaklarına,forvet alacaklarına gittiler güçsüz orta sahalar aldılar. Eğer Ersun Yanal derbiye Topal-Tolgay-Zajc orta sahasıyla çıkarsa görün siz o zaman cümbüşü. Ndiaye bu adamların hepsini paket eder.Mutlaka Jailson oynamalı hatta Dirar sağ içe kaydırılıp üçlü orta saha bile yapılabilir.
-
Hayatım boyunca bir daha böyle rezil bir takım görür müyüm bilmiyorum. Fener Ol kampanyası başladı başlayalı 3 te 0 çektiler. Adamlar sanki düşmanlar bu camiaya.Bu takımda gençleri bir kenara koyuyorum 18 tane futbolcu lazım. Mevcut gereksizlerin hepsinden kurtulmamız dileğiyle.
Ersun Yanal ben bu sene için gelmedim diyor. Hoca tamam da takımın ligde kalıp kalmayacağı belli değil bunun hesabını ver önce. Sürekli topu başkalarını atman bana gelecek sene için de ümit vermiyor.
-
Bu Zach denen çocuğa para yok diyip de 6,5 milyon veren zihniyeti kutluyorum. O dönemde de neden alındığını ve kim olduğunu bilmiyordum. Hala da bilmiyorum. Şimdiye kadar ne işe yaradı. Ne katkısı oldu belli değil. Hem para yok deniyor hem de olan para böyle kullanılıyor.
-
Bu Zach denen çocuğa para yok diyip de 6,5 milyon veren zihniyeti kutluyorum. O dönemde de neden alındığını ve kim olduğunu bilmiyordum. Hala da bilmiyorum. Şimdiye kadar ne işe yaradı. Ne katkısı oldu belli değil. Hem para yok deniyor hem de olan para böyle kullanılıyor.
En çok anlamadığım, eleştirdiğim konulardan birisi bu. Kendi transferi, yorumlarına güvendiğim birçok kişi iyi diyor, adam italya liginde oynuyordu, dolayısıyla hazır da, ama bizde Ekici oynuyor, Tolgay oynuyor, Eljif oynuyor, Moses solda oynuyor, Ayew sağda oynuyor, Dirar solda Valbuena sağda oynuyor ama bu adam ve Jailson oynamıyor....
-
Sıkalım dişimizi. Bu ızdırabın bitmesine 5 hafta kaldı.
Gerçi bu parasızlık ve transfer beceriksizliğiyle seneye ne değişecek bilmiyorum.
-
Bugün Göztepe kazandı, aradaki farkı 3 e indirdi. Bakalım biz ne yapacağız yarın.
Kalan maçlarımız da kolay değil. Gerçi oynadığımız oyuna bakarsak kolay maçımız olması için amatör liglerde oynamış gerekir ya..
-
Aq başakşehiri verdi şampiyonluğu gsye. Bizle çekişseler son 10 maçlarını kazanırlar ipneler. Puan bile kaybetmezler. Son 4 maçta 10 puan kaybettiler. Zaten bunlardan bir bok olmayacağını aylar önce demiştim.
Gs yine duble yapacak. Parasızlıktan batan adamlar şaha kalktı. Üst üste ikinci şampiyonluk geliyor ama parasızlıktan batan Fener ise küme düşmemeye oynuyor. Garabet bir durum.
-
Bu maç için içimde kötü hisler var.
Hayırlısı olsun.
İnşallah en kötü 1 puan alırız.Galibiyet mükemmel sonuç olur.
-
Kadro fena değil gibi ama.
Göreceğiz artık, bu maçın sonucuna göre ya ligi 15-16. gibi bitiririz yada 10 ve üstüne tırmanabiliriz.
-
Yazıp yazıp siliyorum, yazık.
-
Ersun Yanil'in gelmesini isteyenlerdendim ama Ersun Yanal cok cok kotu onumuzdeki sezona dair de ondan umudum kalmadi. Bu sene insallah ligde kaliriz
-
Dünkü tarihi rezillikten sonra yeni bir rezilliğe doğru gidiyoruz.Ali Koç ve yönetimi bu gidişle çok kalamayacak gibi.
-
Adamı oyundan attığı pozisyona bak...
-
Adamı oyundan attığı pozisyona bak...
Tamam, biz çok kötüyüz, takım vasat oyuncularla dolu vs de hakikaten bu pozisyona sarı vermek de ayrı birşey...
Sent from my iPhone using Tapatalk
-
Bizim stad efsunlu :D
-
Futbol subesi bastan asagi rezalet tarihin en kotusu hayatimizi zehir etti ama
Baskanin ve yonetimin spor basini ile de mucadele etmesi gerekli
Daha onemlisi federasyon mhk hakemler ile de mucadele etmeli
Bu konu cok onemli hafife aliniyor ve goz ardi ediliyor.
Fenerbahcenin basarisi hatta ulke futbolunda adaletin saglanabilmesi icin bu konuda camianin birlik olup tepkisini her an susmadan vermesi gerekiyor bir fenerol da bu konuda yapilmali
Yeni federasyon baskani ve yonetiminde mutlaka etkili olmaliyiz
-
Bu durumda her puan çok önemli.Bunada çok şükür.
Artık sezon sonu gelsin, dayanacak güç kalmadı.Sinirlerimiz harap oldu.
-
Tamam, biz çok kötüyüz, takım vasat oyuncularla dolu vs de hakikaten bu pozisyona sarı vermek de ayrı birşey...
Sent from my iPhone using Tapatalk
Güya suratına darbe olduğu için sarı kartmış, a spor'da öyle dediler.
----
Ersun hoca hakem hataları için sunum yapacakmış... Dalga geçiyor galiba, sen bırak hakemi de oynattığın oyuna bak. Son haftalarda doğru düzgün galibiyetin yok yahu...
-
organize sekilde haksizlik ve hukuksuzluk uzerine kurulmus bir organizasyon var, bunu herkes biliyor.
Mevzu korkuyor muyuz? kucumsuyor muyuz ?
-
Şu 11'i göremeden sezon bitecek sanırım:
harun
dirar-skrtel-serdar-hasan
jailson-elif
moses-m.ekici-valbuena
soldado
*Elif, Serdar, Skrtel yerine başka oyuncular da olur.
-
Abiler bu kulübün sıfırlanması lazım yönetiminden futbolcusuna. Küme düşmekten beter olduk. Bursa-Akhisar maçını bile diken üstünde izledim dün. Son saniye Bursa az kalsın atıyordu yüreğim ağzıma geldi. Şu vaziyet hiçbir bahane kabul etmez. Başkan'ın kongreye gitmesi lazım. Devre arası yapılan transferler ve Ersun Yanal'ın çöküş halinde olması da gelecek sene için hiç ümit vermiyor.
-
Kasımpaşayı 3-1 yenmişiz. Rahat bir nefes aldık. Yıllar yıllar sonra. bir sezonu derbi maçı kazanmadan bitirdik. Bu da ayrı bir dip not olarak kalsın.
-
Kasımpaşayı 3-1 yenmişiz. Rahat bir nefes aldık. Yıllar yıllar sonra. bir sezonu derbi maçı kazanmadan bitirdik. Bu da ayrı bir dip not olarak kalsın.
Kasımpaşa da derbi sayılır abi :D
-
Kasımpaşa da derbi sayılır abi :D
Esasında haklısın istanbul derbisi bizim için ama asıl derbi sonraki iki maç, akhisar ve erzurum :)
-
Akhisar'a son çiviyi çakıp hayırlısıyla bitirelim şu ligi artık.
-
Ligin ilk devresinde sahamızda Erzurum'a puan kaybetmiştik ve o takımın bir futbolcusu, "Fenerbahçe'yi büyük takım olarak görmüyoruz; puan durumumuz aynı, yenmek için geldik" filan demişti.
Bizim elimizle iplerinin çekilmesinden ayrı bir haz aldım.
-
Ligin ilk devresinde sahamızda Erzurum'a puan kaybetmiştik ve o takımın bir futbolcusu, "Fenerbahçe'yi büyük takım olarak görmüyoruz; puan durumumuz aynı, yenmek için geldik" filan demişti.
Bizim elimizle iplerinin çekilmesinden ayrı bir haz aldım.
Hakan Abi,buna ek olarak Avrupa'ya katılma ihtimalimizde var.
Şu felaket sezonun sonunda Avrupa'ya gitmeye hak kazanmakta fayda var.Eğer katılabilirsek,en azından alt turlardan başlayarak yıllardır BJK'nin yaptığı gibi istatistik kasabiliriz :D
Takımın tamamen yenilenmesi lazım fakat bu maddi şartlarda nasıl yapılır bilemiyorum.
Artık Ali Koç'un hata lüksü yok ve yaptığı her transferin nokta atışı olması gerek.
Son olarak,Harun haftaya cezalı ve elimizde iki alternatif var:Volkan Demirel ve Berke Özer.
Volkan'ın son maçı olabilir ya da Berke'nin önümüzdeki sezon için önü açılabilir.Ersun Hoca kimi oynatır sizce?
-
Volkan'ı oynatır. Net. :)
-
Ligin ilk devresinde sahamızda Erzurum'a puan kaybetmiştik ve o takımın bir futbolcusu, "Fenerbahçe'yi büyük takım olarak görmüyoruz; puan durumumuz aynı, yenmek için geldik" filan demişti.
Bizim elimizle iplerinin çekilmesinden ayrı bir haz aldım.
Kötü geçen senenin tesellileri bunlar işte.
Bende benzer şeyleri Akhisar ve Erzurum maçlarında hissettim..
-
Antalya'yı yenersek ve Konya,Alanya ikilisinden biri puan kaybı yaparsa 6.bitiriyoruz. Sonrası artık Ts ceza alır mı almaz mı ona bağlı.
-
Şu üçlü averaj sistemi de gözden geçirilmeli, hem Alanya'ya, hem de Konya'ya karşı ikili averajda öndeyiz ama üçlü averajda lider olamıyoruz.
-
Ligin ilk devresinde sahamızda Erzurum'a puan kaybetmiştik ve o takımın bir futbolcusu, "Fenerbahçe'yi büyük takım olarak görmüyoruz; puan durumumuz aynı, yenmek için geldik" filan demişti.
Bizim elimizle iplerinin çekilmesinden ayrı bir haz aldım.
Bende o arkadaşı araştırdım.
Maçtan sonra ikinci ligde başarılar yazacaktım ama eleman bu demeci verdikten 1 ay sonra zatten 2.lige transfer olduğunu öğrendiğimden tüm sevincim kursağımda kaldı abi. :/
-
Bende o arkadaşı araştırdım.
Maçtan sonra ikinci ligde başarılar yazacaktım ama eleman bu demeci verdikten 1 ay sonra zatten 2.lige transfer olduğunu öğrendiğimden tüm sevincim kursağımda kaldı abi. :/
Hangi futbolcu o, adı ne? Bilelim ismini de aklımızın bir köşesinde dursun ibne.
-
akılda tutmak lazımda bu vb i.nelerden çok olduğundan hafıza kartında sağlam yer ayırmak lazım :D
-
Hangi futbolcu o, adı ne? Bilelim ismini de aklımızın bir köşesinde dursun ibne.
Erhan Çelenk
-
Erhan Çelenk
Şuan Mousa Sow ve Webo ile birlikte aynı takımda oynuyorlar.
-
Antalya'yı yenersek ve Konya,Alanya ikilisinden biri puan kaybı yaparsa 6.bitiriyoruz. Sonrası artık Ts ceza alır mı almaz mı ona bağlı.
Başkanımız Trabzonun borçlarını kapatmış diyorlar.
-
https://twitter.com/FesiMuptezell/status/1132710616051924998?s=20
Birer birer hesaplar kapanıyor. Sıra diğerlerine de gelecek inşallah. Nasıl bir acıya sebep olduysak hala bizimle uğraşıyorlar. Ne çabuk unuttular 2004 de nasıl düştüktüklerini, Beşiktaşın Akçaabat sebat a kendi evinde nasıl kaybettiğini..